Bizde iktisadi devletçilik ai birinci abiler ekil paşa hazretlerinin «Kadro» slm Halk fır- mey ii çilik vasfı hi da i r eden İyi makal leri ii haklar çi dikkate şa- yan bir mukaddeme ile söze baş- Mıyoj akkın- iktisadi devetçilik siyaseti, ba: na her şeyden evvel bir müdafaa vasıtası” olarak kendi “Tüzumunu . İktisadi devletçiliği biz. in- Kişat yolu takip edebilmek için bir azimet emye bir temel ağ ğe mecbur bulunuyorduk.» Bu, iktisat meselelerini hakiki bir devlet adamı gözü ve muha- kemesile ve tahlil 2 tir. İktisadi devletçilik masa ba- şında kitap ve nazariye ile hal- Ee bir i — değildir. o tarzda eme yürütülmek istenirse İli e erim” bir çaki şeyle ütün cihanda tek bir pa- etmiş, gümrük hudut: iktisadi hürriyetçi. prensipleri işlemeğe başlamış Yi idi bile Sin gene bu yolu tut- mak için iyice düşünmek mecbu- pr a vrupada iktisadi dev- biker bahsedilince o karşıya çı iktisadi ia nie ün başkadı imla m kalkmış, bizde, bütün büti a ne varsa devlette toplan- şar. bilği e memleketimizde tek tük hususi fabrikalar görüyoru: Halbuki. bugün sinerieiliğin rik hu olan «rasyonalizasyon» u dü- şünen, bunu temin için h sanayii ve ham halinden çıkararak si ve teknik esasına dayanmış tte idare etmek istiyen ancak devi fabrikalarıdır. Fabrika yal: ve işlemez. ik ve pm ister. Avru- noktada zayıftır, a biz sünni devlet baş- vi bir im ei e et larımız: Sr aç ve sefil kalacağız, bir taraftan bütün bu kurtardığı miz ii rağmen yici ye: et AKŞAM Linç edildiler Amerikada halk iki maznunu alıp ağaca astı ilm Vel a İkiye; lers Sim oldağa nu Er ir. Ateşgüneş, Türkg Türkgücü ile birleşecek ceği haber verilmektedir. lardan daha ucuza maloldu. İngilterenin hareketini Fransız- lar ve Almanlar da seyi ettiler. Amerikadan Fransaya gelen buğ- daylar Havr limanı e Fe nin kendi buğdaylarından ucuz satıldı. Ozi sanayici memle- Keler muhtaç lan x Gi icuda Di. 5 işa dai yani de yarı alete halini aldı. wretle bütün dünyada bir iş | eza vine liyordu. Avus- turalya yapağı yetiştiriyor, kumaş yapmağa uğraşmıyordu. Çünkü ir 5 yerlisinden daha i; Romanya sanayi- silik ile meşgul değildi. Garp memleketlerini buğdayla besliyor, muhtaç olduğu fabrika tını oralardan alıyordu. Hepsi iyi, Fakat açık rekabet sah ty rak tatbik edilecektir. Avrupada veli ramanilanberi hususi fert. İnde inklen£ al, sanayi hareketi dahi 0 bonlarağ her halde büyük, tec ibeli ve mü- tehassis şeflere maliktir. Bizde bu Yususta vukuf, irfan lamıyacak kadar geri kalmış, teş- i yesiz ler üşünmek ikti deyişimin. bini budur, Halbuki ib telâkkileri altüst etti. Harp, yaşa- mak ii e muhtaç ci nın zaaf teşkil etiğini gözlere e Bir tavzih Bazı karikatürlerinden dolayı «Ceres yanş isminde haftalık bir gazetenin yazı işleri müdürü M. Ragip bey aleyhinde üddeiumumilikçe bir dava açıldığını e jan rek bir alâkam alklii tavzilie mecl a ur iyim kşam» gazetesi muharrirlerin: Mustafa adi yınca bu zaruret değil midir? Her halde, — adiyatın ve siyasiyatın umu- e > Bedir ber şeyi kendi temin buriyetindedir, elinden olunca, bizim. prensip a vakit kaybet ge şeyden evvel biz d: gibi iran ertik üret wekil Emi hazretlerinin işa- ret ettikleri i, bizde devletçilik le vir müdafaa ter- tiban ından alamaz. Bu e. Bimer; de dev- lettedir, vukuf ve ehliyet te dev- lettedir. Devleti kendilerini hima- mecbur edecek kuv- fuzlu bir sermayedar nıfının kasasına değil, mi hazinemize, maliyeye girecekti: Bu noktadan da iktisadi İ > bizde m a prensip- Mevcut ve mü- esses moni hz BİZİ bir — yıkılmamaktadır. Hüseyin Cahit ii hareketleri mecmuasından ik- tibas edilmiştirlei e — Tefrika No. 28 in bir düşünceye daldı. Raif evliydi E Bu, hayallerin çökmesi ti. İrfan zi ad la Eli racaktı. mi e iğ onu Gin tabilmişti... e bu Biliş kim öğret- iğ kadın pen vi diye- ler haldı li, Öyle dalmıştı, ki kocasının gel diğini duymadı: — Bur ada ne yapıyorsun Nuri- »kliyoruz. iyor? Nuriye ilin. e senelerin tecrübesile, gülünecek yerde ağ- anı, aj sini ede sarar- m öğrenmişti. İtidalini mu- klar etti ve soğuk kanlılıkla cevap verdi: — Hiç, şuradan buradan bah- setmiş... Ben saloi girmeden evvel biraz vi dkazağım. imdi mi Sy bir bl alscaktım unut tum, hemen gel e başka eğ şey iy lslei ali gitti. İrfan bey kalakaldı. ne demekti? İsa oluyor- du? Me ta rolü ya- de hasta- «payım derken, meyve Romatizmadan müzta- . Abruzde; Poretta banyola- rü hitmişii: Se Özkan yak er anoya otur- mu Soren Sekine çalı: laz ö Si ektubundan bihaberdi. O ız kocasını dü- şünerek muztarip Oyan lu. Ve bü ıztırabıni Me ün tuşların: da kei af nı relerdeydi? Ne yapı- bütün yüz bey mi iri mi?.. otomo- bahçeye bir bil e Örkan a iynodan kalktı. Seli — Güme kim bilir kim- dir?.. z kalmıyayım. e iemiye istemiye oturdu. a Nuriye Basım — girince şaşala. Nuriye hamm kollarını açtı: — Güzel Şefikamı Mi de- di, bilemezsin sen gittikten koca in ar boş ei Özkan çatık kaşla kabak etti: Beni buraya göndermemek elinizdeydi. Nuriye hanım hiç bozmadı: — Burada DM yerde değil. in, ki... “Selim güldü: Şefika hanım kendi evindedir. Bizi de piyano çalarak ya ediyor. — Şefika hanım bulunmaz bir kızdır. Ne yazık, ki Cahide hanım ge izdivacına mani “oi Ben torunuma mani olamadı Özkan ürperdi. Selim tarda 29 Teşrinisani 1933 is kı Va söndeh lliğacak: e şeyim — ok. Ben bir şey anlamıyorum. SR Zeit evliymiş. e evlenmiş? Özkan Me bakarken Selim sordu: — Bunu size kendisi mi söy ledi? m onun bir şeyden ME kendini güç iç zaptediyordu. Sor. f İdüt etmez, Raifi Özkan bu sözleri duyunca tek- rar ei Sanki ilikleri üşüyordu. Seli ıkrar sordu: İTE Dek e sizden evli ol- duğunu saklamı nizi ili için de men- nunu: — "Ne den emek, ik kendine mp olursa olsun, Raif Nevin hanımla evlenemez. — Bunun çaresine bakacağı üç olmaz, esi rızasile ayrılmak kararı alı — Ben Ritim: pre sevditine eminim. Özkan fazla duramadı, e bir şey söylemeden odadan çı Raifin Nevine âşık olduğuna artık kendisi de emindi... Ondan Be istiyecek. Bu da güç bir şey ol RR olar ki ücadeleler, bütün üzüni a e Ne tice hüsrandı. Ayrılıktı.. kimee müdafaa amca Fikret bile, Raif yi ği çıkacaktı... Onu seven Nuriye hanım, Raii fin karısı oldu- nu anlarsa vaziyetini değişti- -albinde isyan uyandı. ife para hı uğuruna için evlenmişti. Buna tağmen, onu kapı dışari li, ) irfan bey Raifin evli olduğunu duyunca, Özkana kin bağlıyacaktı. Özkan, derin bir yeisle etrafına akındı. b Sağında, Ravizza - gatosunun kalın duvarları lu, So- lunda, güzel bir bahçe uzanıyor- du... ona kimsesizliğini, bu bahçe yoksulluğunu hatırlattı. Ya Raif? (Arkası var)