26 Kasım 1933 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

26 Kasım 1933 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 8 m Yazan: SULEYMAN KANI — Tercüme, iktibas hakkı mal füzdur — AKŞA Son yedi padişah (Ikinci Mahmut, Abdülmecit, Abdülâziz, Murat, Abdülhamit, açi Zniali) devirlerinde Tefrika No. 186 Itın yüzüğünü merheme batırdı. Yüzük simsiyah olunca... oktor ve bey 1 davetine icabet için d ni çektiği. zahme terden müteessir görün, Diler b defa Spridon iş > tu hariciye nazırı Arifi iftara giderken Bebekte bakan denize düştü; küç belâ ölümden kurtuldu. ülhamit buna pek va ) Abdülha, mit ile AVE Spridon ME yeni bey arasındaki müna- t ve ri Abdülhamide e faydalı ni ont dö ie beşinci Sultaı Muradın tercümei halinde bu bap- ta şöyle diyı Bedbal imi bir tesadüf ile a ei Murat Abdülhami- talihin; ene eden gibi birisi e Kapole: si e tâbibe api AAA, umumen tastik olunur ki Sultaı Mavro- 3 3 li o kadar seri ve yesengiz olan cinnetine ve sukutuna ie doktor Kbelededir; Abdül Aba Mi kanlı ik Bir gün hatıralarını neşreder- ie r ve diplomatlar çok şeyler Börekleri Mavroyeni paşa filvaki siyasi- ata 'da karışırdı. Aldim itle rum patrikinin arasi pek gergin- leştiği sırada de âmil olmuştu. Za liğini rai e Gi im © > e mahremi ittihaz edilmişti, on lununla bera! a Ablhamidin teveccüh ir müddet sonra bi uu aşi kile yakala: umuş, bir âşı dığı karısına yol vermişti. M ada, arını öl Mavroyeni ii şa nefyedilmek üzere Kii e 'arethanesine iltic; aya riyet hisseyledi. Sonra bir re mü- | dul rle verilen mi üze- i, A zakerele, rine saraya avdet et mit Mavroyeni malike sadakatten ilmi dair yemin etmek üzere yanına eczacı- başısı mal efendiyi terfik ede- rek ru triki ö Mav nl paşa am istintak öde iste- nilmiş idi dülhamitten makta ısrar eyledi; huzu dakatine dair teminat imali işin içinden çıktı. esmen elantiyo lin azle- dilmemiş ise de yüz lira maaşla hanesinde nezaret altında tutuldu. Mabeyin kamarillâsı Mavroye- iin oğlu olan Vaşingi elçisi e beyi de bu sira- a azlettirdi. Paşa il mb ii ler se my bir ara ziyade itimada mazhar olan mu- sevi İlyas paşa arasında e bir hadise nakledilir. Bir gün İlyas vize Abdiikamit için bir merhem yazar. Bu mer- em yaptırılır. Abdülhamit kul Abdülhamit e görünce fev- Dx kizi paşa da göz- len dü im royeni paşa hakikaten ha- tıratını yazmış ise bunların neşri kim bilir ne kadar istifadeli olur- ası var) şimdiye kadar eden mi tarihin mi diler iyi tenvir ettiği zama yetin erbil iiyikile ei çikaci Bunlar s ii fında görünmedikleri halde £ biribirine tamaı zıt rollerile zamanları" nın ahvaline büyük tesir ve nüfı icra ea ir. Bu iki et doktor Kapol wvetli bir âmil , apoleon başda li müşterisini e ep yeni kendisinin kini ku Mei Abdülhamit için bir | vip daha iyi bir şahsiyet'ol du; diplomatlık etti; meşhur bir dinleteme- doktor tavrile sözüni n ve lâtifegü bir onun nasihatlerinin ameli Kaymetini evvelâ şehzadeli- ğinde; sonra padişahfığında Ab- dülhamide gösterdi: Hiç bir siyasi hadise, hiç bir hususi mesele yoktur ki Abdülha- midin bu tabibinin onda eli ve dili er Murai ile Abdülhamit şe ari onun kadar iyi bilen yoktu Rİ Mavro yeniler, - Şehrimizd le bir ateş tuğlası fabrikası açıldı Ateş e ağla öre, şehrimizde bir sö ağ tesis ödülmiişti. “Malan üzere, teş tuğlası, sanayi en ve emesidir. Her fabrikada, tuğlasına ihtiyaç vardır. İli kadar bu tuğlalar Avrupa- dan geliyor ve her sene yüz lerce lira harice gidiyordu. Mi: hassa fabrikalarımızın “. : bu devirde, bunlara elze! leş tuğlasının burada yapm bir eksiği tamamlıyoı yal Böyle bir fabrikanın ilamleke. , lapılan. " iddia edili yordu. Ateş ve imalinde kullanılan kaolin isimli bir mad- denin mevcut lde söyleni- yordu. orülmak bilmiyen bir iş ada- bey, üzün mesai ve eemmel bir ateş tuğlası fabrika açmış ve «alev» markalı ateş tuğlaları yapmıya m immül e! remem vapur Gn bu tuğ- | lalaş ru kullârmaya ara T, Tefrika No. 25 25 Sasi eğ başlıyordu. nri, sarayda bir mü- sa Etel, güzelli ik kri ntihap. edilir. Etrafında çöl alaz müteşekkil maiyeti vardır. Eİ krali ii vi altın a şarap ikram eder. Ba şarapta, Rüğgieğinin hazır- ladığı zehir vardır. Tam Etual şarabı içeceği Za- man, 3 üncü Anri evvelâ kendi-” si bir yudum mi ister. > Katerin dö Medisis, bunun üze- rine haykırır ve kendi kendini ele verir, ndi eli tehlike karşısında, ini kraldan Aaynleak ve Ko ma Bu oyun —— zamanın gayet aci aktörler ünmi üiileşü iğneler yapılmış ir se giyiyordu. Katerin dö Medisis elmaslarla süslü, siyah kadifeler giymişti, a Tri Se prenses mm: kunluğu ile 5 görünmel istiyordu. Etraf ina iyeri teli 20 3 Aman Kimse Duymasın manın modasına uyârak 7: Kuliste, Esik Cemil, sabırsız? yor ve büyük babasının sözlerini” kendinden 'ayırmadığını görerek, ilim opel eliyle; > ii itidalini muhafâzâya çalışıyordu. a inledi. i a gözlerini sal seyirci- fan bey hiddetten sararmıştı. cilerden ayırmıyordu. Seyirciler; etraftaki çiçe) ai irden, salonda, bir ağızdan | demet demet köparıp sahneye take sesleri! “e GORA —— ln lerde bi- almilkatsnk keli 26 Teş 26 Teşrinisani 93: —— eden; Selâmi İzztk. buki örn candan sevilm lâyıktı Gül y rakları arasındaki güs ya de, güzel gülleri koklıyarak kari eydi. Gözlerini biribirlerinden raiıyorlar, gözleri d sonuna Katörin dö Medisis, haykı , şarabın . zehirli oldu eydana vurdu. Herkes çeki Kralla prenses yalnız kaldılar. 3 üncü Anri: öls. ez sizi kayl ekim m Fakat ay : p sensiz yaşıza abilecek mi PrdnsepEtbual,; öliüiklrelini şına eydi — Ben seni seviyorum, sen nim yegâne aşkımsın. Sahrie yarı karanlıktı, o muzil Bethovenin «fa» dan bir melodi <a çalıyordü ve bu muğiki, e in bu zem dehasından bi şey katıyı ii gönlünde, bu sahnesini dinle: rken, se rer şimşek çaki zaman, e sahneye b anladı. erek; prenses Etuale ir tı. çi pırlantalarla yle amaştıran bu J Ez hafifleten büyük yakası, çal yapraklarından yapılmıştı ve ba- şının etrafında, hakiki bir gile benziyordu. Fısıltılar duyuldu: servetini üstünde e yacağı için, bi sın diye bizzat ben vermiştim. Fakat onun yerini tutan kızın bu iğneyi takması çok bü tahlık! küs- t, Özkanın “ie arasın- da, im alev semi a her şe; Şimdi, “karısına yükükça a, iki türlü güzel kadın olduğunu anlı yordu, biri müteazzımdır, diğeri mütevazi. Müte lane etrafla- de endişeli yere hürmet uyan- dırırlar, mütevazi izlek candan sevilirleri güzeldi. Hal- lu çark sakneden ç ka: k olmuşt Raif, karısının özeliği e mamile kani olmuştu sek muhiti adayan recai mi ü yaklaştı ve mektur haaa ma ima etti: a bir demet çiçek ver” ee isiniz? Özkan, mektübu almadığı içim; bu söze ehemmiyet atfetmedi. ÖY“ le sevimliydi, öyle mesuttu, ki kime ii nan EsaseM met değil, hepsini alı MZ dedi 2 Ve bir yığın çiçek fırlattı, uzak laştı... Faik Cemil deliye döm müştü. Bu esnada yanına yakla” şan annesine: e bir yıldıza vakit bulamadı, Fikret Cemil Öz kanın odasına koştu. Bu oda, kadife perdeli, il bir salondü. Hicran giyinip insin diye hazırla iilişlar” vE or kb etmişlerdi Özkan, etraftan yağan iltifatla- Ta, tebrikler gülümsiyerek, te şel ede: re bini yumuşatabilmiş miydi? Hayır, İrfan bey yumuşamışt benzemiyordu. Buna mukabil; Nuriye hanım Şefikasını tebrik etti, hariciye nazırı elini sıktı. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: