28 Nisan 1933 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

. 7 ane Türkiye - Bulgar maçı Balkanlârın en çarpışacağız Ball i ii milli takımı olan Bul; hızlı takımiyle İngiltere kupası Galatasaraya gelecek antrenör hâlâ ne Bu sene İngiltere şampiyi kazanması muhakkak bir rine gel pi Arsenal talami kupa pışacağız. 6 mayısta Sofyada kar- | şılaşacağımız Bulgar takımının en kuvvetli fı maneviyatıdır. 4 ibiyetle; kanıkâı IŞ, mağlâbiyetlerle © yıpra: ul gençliğinin 'yecanını mü- afaza r takımını ken- di sahasında yenmek pek kolay değildir. Geçen sene ayni takımla oyni- yk ey rayı ma sıl kendilerini öldürürce! iŞ tuklarını anlata anlata lieemi yorlardı. cemiliklerini fevkalbeşer gay- retlerile kapayan Bulgar oyunca ı i i il etmek güçtür. Rakibin | silâhını kabul etmek ona peşinen avantaj vermektir. Bulgar balların acemi- likleri cemi oyunun bazı incelikle- rini anında hissetmek moktasın- adır. Ancak tecrübenin kazandırdığı sükünetle elde edilebilecek bu kavrayış hassasının bizimkilerde daha fazla olduğu muhakkaktır. Ferdi ustalık cihetinden de adet: ve faik olacağımızı lde yoruı lüm şiktaştan alınacak elemanlardan hatların mümkün olduğu kadar bir klüp oyuncularına Ohasredil- mesi daha kolaydır. Her hatta alınacak oyuncu nisbeti yüzde e yk Bu nisbetle hücum hat gı yukarı iki kişi, pi cı yirmi beşi Şu halde Bulgaristana gidecek milli tak lini Fener. bahçö ile Beşiktaş yapacaktır. Bu iki klüpten birinden birinin esas olarak tercihi ise federasyonun işidir. Bulgar takımının bize karşi için aksıyan taraflarımızı daha iyi bulması lâzım vi futbol fede- rasyon tarzı itibarile ya sarı ie Siler beyaz si- Pi e r takımının haiz ol- İni er karşı karışık bir ımla mukabele di ğini siler - inkü kadar büyi a mi Sl Şi alir yakın on bir oyuncuyu bir araya e sizin çocuk- getrika Ne No. 2 28 Nisan 1933 £3 Nisan 1933 Nisan 1933 GENÇLİK HATASI Aşk ve macera romanı (Va- Na) Nakili : 7 a mi ek ve a; sevdiği bir a iz sormuş olma! İiaki ürkediimi yan gözle baka- rak: — Kuzum, paşam, Celâl nere- emri tarafından rıldıktan sonra m nu soruyorsum?... meydan iki klübe ik, Nebi lerim” . Zannederim, İsi e n- 29 mayısta W rn bi lıkl oynanacak İngiltere kupa fina- Elinde İm sabahtan sem — Ecerton takımı ile Manches- ar resim yapar durur. Ne karşılaşacaktır. İtalya ve dd süz sanat! Bir miri ölkğnin re e mil takımlarile 5 ve p 20'me ea maş Everton merkez mü- i ini seçmişti. bi bir oyuncı — olduğunu fedai “bildir. iş ve merkez mühi faa ne de İsviçre oyunları rak edemiyeceğini LAM ilâve etmiştir. Ezra ne kşam ir me, Dixi Dinin Gren araya antrenör ola- rak e sö; ie hattâ yazılmıştı. Klübü tarafından uza- Ba gi palsi milli takıma bile veril- mekten çekinilen bir oyuncunun buraya antrenör olarak kaç liraya gelebileceğine vakıf. olmıyanlara şunu hatırlatırız: Ge ir sene Dixi king başka. bir şi tam da yakışır bir eliz yor musun, paşam — Hayır... oi etmek bile ke niçin böyle söylersi- hiz... irki hoş gocul uk... Onu öz evlâdım gibi s« on Ş Ri .. Belki bi lek askerlik kadir parlak değil. Fakat bir iyiliği varsa, siperde, kırk sekiz saat su içinde kalıp sizin gibi romatizmaya uğramaz... Paşa, omuzlarını silkti, — Canımı sıkmak istemiyorsan şey konuş... Celâldan bana bir daha da bahsetme. Kenan efendi ayağa akar Paşa: Gidiy, eni Kn iz rinden fazla beyne il maç oy- namış ve görmüşlerdi Bulgarların esas silâhlari olan bedeni ve manevi kıymetleri müm- kün olduğu kadar işletecek bir ta- biyeyi oyunun başlangıcından 80- nuna kadar tatbik edememiz için de ortada kuvvetli bir sebep göre- Hey: vag gayretin verdiği göz kumaşlı ile Bulgar futbolcula- oyundan ziyade topu rü maları ihtimali fazladır. Onla- rın —— < sin etlerini yavaş ya- ecek paslı (top kova. me we şekilde o; vafi sporcu si- ların nıfı için vasattan bile düşüktür. ir çok beynelmilel futbolcuları» mızı formasız göz muayenesine çıkarsak ekserisinin sporcu olma- bin hükmedileceği muhakkak. ği vaziyette olduğumuzu unu- lerimizle atl, tarak Bulgar rakipli: tik derecede de boy ölçüşmeği 1. Düşünülecel onların yara» ılış ve isime le elde ettikleri meziyetlere, bizd. t Soli vcul kıymetlerle akan aci yo- lunu bulmaktır. Eşref Şefik olursak iyi bir netice all imkânını hazırlamış oluruz. Bunun için “asimeen eye bein mın aralarında en fazla şan elemanlardan teşkili dal m müna- sip olur kanaatindeyim. Muayyen bir sistemi siz la EAŞeMliris r hâkim kılabi ii ve edilmesi a bu husustaki intihapta amk tehlikesi yoktur. Meseleyi bu tarzda muhakeme ederek hatların imkân nisbetinde ayni klübe mi sulardan pılmasının hayırlı olacağı söyliyebiliriz, lerce beraber oynamaktan mütevellit Beer vaziyetlerde yanındakinin ne yaş tığını iyice anlamış bir futbolu, arkadaşın Takımın; örme ve insicamı her vakit edebilecek Geli ram leridir? Bu suale verilecek cevap ba- sittir, Sofyaya gidecek milli takım için | nını Isviçre - Ingiltere iliz. milli takımı 13 mayısta İtalyanlarla karşılaştıktan sonra mayısta İsviçre milli takımı ile bir'mi akt İsviçre milli takımında oynıyacak oyuncular. dan ekserisi İngilizlerin tL tmek üzere İtalyaya seçmir klübünü er ani için deki ildiği halde reddol rin bin ingiliz Tirası m e 70,000 Türk lirası eder. Bunun haricinde oyuncunun aylığını da edersek Din efendinin bu- raya maloluşu 100,000 lirayı bu- Tur. Onun için biz buna hayal bile diyemiyoruz. Hapis etmek uğurlu Çapman'ın yeni icadı kli ün antrenörü yuncularını hazırlamak ul bulmuştur. Bu tecrübeli antrenör şimdiye kadar mühim bir maçtan evvel oyuncu- larını deniz kenarında bir sayfi- yeye götürür ve orada golf oyun- larile eğlendirerek maçı bekleri di, Bu usulün verdiğini ve futl cuların eğlencelere pek fazla dal- dıklarını gören Çapman bu seferki dı evvel İzi RE uni i ay ine nn idi am b — meleri için kendi davetlilerinin yerlerini ayırtmıştır. Firari memleketine m tek ağ ra kurduğu disi; dayanamıyarak meme eli celik ram firar ettiğini geçen hafta ; pi mi eti futbolcu ma Montevideo'ya | vasıl be Uruguvay takımının anali avdetinde "badizeyi vi anlatmıştır : ül alyada Biçen bir boykot edi- m, zamanda da 2,000 e cezayı sal ile üç haftalık bir boy verdiler, Bu şekilde futbol oynamanın imkâ- göremedim buraya geldim. — maçlardan evvel ps lece- söyliyen antrenör: Hapis da- ki ğetid geliyor demiştir. v e. —— Geçende naki ere iv m - bkoçya e nazaran Britanya şampiyonluğu- nu vi kıtasının kazandığı anla» şılmış m Nk 5) puvan, İs- oçya (4) puvan, çi iri (3) iu İrlandada (0) puvan al- ır, takımı bu mevsim bidayetindenberi İskoçyayı ve > landayı yenmiş İngiltere ile berabere kalmıştı. yem kadar si dip İLE hangi ağaçları keki göstereceğim — Ay, ormanını mı benli £ ları mah- in piyasası alar ve işsiz... İyi ” İşte bu iki adam, l hissi biribirlerine bağlı idiseler, yek de böyle düşünürlerdi. Nihayet mektep zamanı geldi ğer tal de Dai için, i masil ür sem bön iy Tın, melen ne, Leylâ ile Ulviyeyi leyli ve be- a e e dg de, avdette, keder içindeydiler. Teessürlerini biribirlerine göster- edile; âki hası lerinin acısını böylelikle çıkar- ılar. Bir kaç zaman sonra, tekrar İstanbula inip çocuklarını ziyaret ettiler ve sıhhatlerinin, rahatları- nın yerinde olduğuna emniyet ge- tirdiler, Memnunane, konuşa konuşa Mülkiiği dönerken, paşa dedi ki: — Cidden iyi oldu... e Hiç bir şe; eğil... Neşeleri pi maşal. b e Adamakıllı yetişiyorlar, Lâzım olan da o... - Mi gi > Kenan, birdenbire, ekşitti: yüzünü re, tahsilini bitir- ah. ve, dikten ea “in sının ümmili- ği le alay etm. — Amma zi saçma dü; « Sen kızının ne iyi vi vw olduğumu ğ bilmiyor musun?... Her şeye rağmen, Ulviye, sie yecek bir kızdır... Saf, temiz kalpli bir yavrudur... O, her za- n olan vazifesini a Ke- ii kimin haddine lüşmüş?. lü, cevap vermeden, eski usul bir temenna etti. Böylece, babalar için çok uzun gelen ve kızları samimiyetle biri- birlerine daha fazla bağlıyan se- neler geçti. Ve nihayet, bir gün, ktebin kapısı son defa olarak Leylâ ile Ulviyenin arkasından yrupalıların; Amı e) belek Ha; Şi gil ilh, ilh... ur mi abası, Celâlin ne büyük b bir istidat olduğunu eyer yıp onu affedecek; onu yi çağıracı Delikanlının da asıl emeli buydu Celâl, hemşiresine nisbetle çok e ve sert bir terbiye altında bü- rüştü. Bir taraftar tablosunu bii İmge rai Siler, iin zünün önünden g; Babasının Te itiba dere- cesine varan zaptüraptı altım- da benliği cini Bu edim kurtarıncıya kadar kendisi; mı didindi? Paşa, hükmünün altından gün Pi biraz daha çıkıp giden oğlunun harekâtını asiri takip ediyordu. Onun emeli, leke sürme- den taşıdığı kılıcı, şerefli bir su- rette Oğlum. e linde şim di paşayı inkisara uğratıyor- İsmi u? e, ona çok ağır gelmişti. İmad sevdiği Celâle karşi bii ve kin duymağa ş bü erim a Leylâya ha ei kız, bundan dolayı çok müteessirdi. Kardeşini ker fırsatta müdafaaya çalışırdı. Bu sayededir ki, Celâl, İstanbulda yerleşip res- samlıkla uğraşmak o müsaadesini babasından koparabildi, | “(Arkasi var)