4 Nisan 1983 Akşam Fakir çocuklar giydirilirken.. Bütün bayramlarını babasının eskilerile geçiren fakir çocuklar Çocuklar birer birer masaya yaklaşıp yeni elbiseleri alıyorlar, eskileri bohça Siper Bahçede yeni ayakkabı giyenler, v elbiseleri giymişler me hai halinda elde, n her bayram bazı hayıı müesseseleri güzeilere şa a r. 120 fakir çocuğa elbise verileceği 4 için oçmiyet meri Sie ei elbise dağıtmak merasimi elm gidilip: görülecek yer- 'rdir... Dün ırkası Şişli nahi- yesinden böyle bir davetiye aldık. rini lüyordu. Elbiseler için » birilerine staller soruyorlardı: — Düdükleri var mı?. — Yakası beyaz mı? — Fotinler pari a küçüklüğünde e yuna yattı- nda duran yan cebi lü, bahriyeli Sağma elbiselerim geldi. Hey gid hey Elbiselerini, “ Kotinlerini” lm ya Ez ikisine yün güze şe amli ie mi?. Büyük bir ii cevap ver- diler: — Bizi Çocukla didi biri se yeni elbiseleri göstererek a ga- rip bir sual sade nne... Bu elbiseyi babam ne zaman giydi. edim. Ben onu hiç gör- er sz s Çocuk bir il bi ilk siftah ta. birine erke ğ esi konuşurken kulağı Çocuk 10 bül imiş her bayram ba. ei mali ihtimal vermiyor ve: — Peki bu elbiseyi babam giy- diyse kim giydi ya?. diye soru yor.. çoclara birer else veriliyo velâ başl tarafından “giyilen, sonra ili kendi sv gö- re tekrar dikilen ac: ir şey. Bahçede üç çocuk lemdilekii e tel y isime ayağa Yozükiei sonra 1 ze linde büyük — Baba anne.. Baba anne.. İs- karpinlere bak... Göi beslina galdy e A Cilâh, Cilâlı.. iç Gocük kundurayı hohlayıp; hoh- Eski hikâyeler: Sahife 7 No. 13 HANIMEFENDİNİN HAVALANMASI Yazan: Sermet Muhtar Çat çat!.. Kapı... Gülendam ha- nım... Hatun ea seslendi: K erdiven çıkacak tari Kali yarın m öbür gün gelişimizde ben toplarım. Dediğini yapıp oyağıya asa Kapıdan çıkarken saraylı hanı arkaya ii rca Ee abbiy: et li başımda iü Zal tazenin halini gördünüz. Göz i gör- müyo Eş durmadan e ge ve bir siniri i tatta, buraya nasıl ge tirdiğimi rek k oaği bedele dd - ir ie bular ki se immne ya nında dev cüsse miz an ağ söylersen miz birincisnide olur hükmünü vermemişler, Sinir, bala BEP aygın- ie derken Gamze hanımefe ek k!... diy: ri içine dü şüp bağıl mı? Yardağının hş her tarafı kep sapır, aklı başın - dan gitmez mi? aka maka, Şaban ağa, sille to- kat, Gülendam hanım, arkalarından ya okuz “A Gamze sultanımın sesi işidilmiyor; mi nerede? Çarnaçar yukarıya çıktılar. Paş. ii aileni görür mi mez, yatağından fırlamış; telâşla oruyordu: — Ne var, ne oldu?.. Yine sinirle- ri oksa arabada bir kaza mı geçirdiniz?.. ne meleğim, müyüktan şimdi tıka» nıvereceğim... amze en dilini kıpırda— tacak mecal var mı ki? Minderin üstüne kendini Bizi irkapakş benzi Sözleri Jeil — Tam Gergefli hocahanımın dev Lü i ere — nik y Hainlerle, alçaklârla konuşursun ha, düş önümüze Serel diyerek önlerine katmi mı?.. Zaptiye yk ai hesap ver - > m ağzından çıkardığ ğı şafendi, minderin üstün- EE dl küldür aşağı... Salyaları aka aka, ar sayıklıyo la,, sıcak su şişeleri,.. hardal, sülük, doktor... Allah!., Allah!., ss hanı, dert ortağının odasında sabahı sabahlamış, paşa da, Mannik düdünun karşısında, şafağı etmişti, Mororlar, Sterişen, Sali e — Ötüyor.. dedi, senin iskarpi- nin ötüyor!.. Ötekisi cevap verdi: — Elbette öter ya... ayakkabısı o.. Kalpleri katı fakat iğ dolu lale ime ederim; ir bay- > Zedğin eri biraz. yamuşar zannederim. Bal erir > köşesinde iki ka- dın konu; ilen yuvasını allah yapar. Bu krala tam bayram oldu... Çocuklara buradan elbise Göreli. Ben de Kasımpaşadan kendime aldı elbiseler sırtında, memnun, me- t koll Il bes çıkıyor... e bazıları sık sık tem- bih ediyorlar — Eski elbiselerini düşürecek- sin. Dikkaş et.. Onları bozup kü- gidince hemen yenileri sl. Ekleri iy.. Nafile ümit etmi nileri bayramdan bay- rama ak El öpmelik on- lar. İnsa m bütün bunları m sonra kendi kendine soru; — zenginlerimiz.. siniz? Hikmet Feridun Teni p yorlar, hem de bağıra bağıra cevap isi ğlu gi va zaptiye ka- > pınnda vo versi ki sormayınız. Cenaze inka dö- nüş kaç para eder? Hatun bitik, taze ise mevta... Konağa gelir gelmez kendilerini orta aki odaya attılar. Seni adın, b: bil yacak yer arıyor, yarı vefadarı ise, çark Değil, inliyordu. Mannik dudu, çiçek bozuğu kal- ahretlikler de şaşırmıştı ir felâket var amma şa, araba sesini duymuş, oda- Paşa, sından haykırıyordu: Dudu, araba boş mu geldi?. na, topuklarına “gözlerini 'diki- | oğuyor, yi eyi ik birde simme? Bu ağafendi, veziri Bi hünkâr gavüşu gelmiş; paşa- Şi rr. de baba annesini Sn eradan ve şürayi devlet âzayı | Yı serian mabeyne era aş d tı. gibiye et: A a | Ki aşa, karnında tuğla, İrini. bakıyorlar... Bu sırada inme... sıdır... iz suçu, kabahati ne? | ayaklarında sıcak su şişeleri, elinde küçüklerden birinin okundurası : pi > — rup dururken ne oluyor? diye yon kordiyal), koli İicanlamağı bl De mn al, KE dağ ve bindirdi EĞİİEE yolun gunu: hayretle durdular.. Biri: Ye ek erifler, hem ite kaka uzaklaşı- 1 mşerisi filâncı nın oda - sında, nefes nöfede söklike bir mabeyinci bey sökün etti, — Şevket çök nezdiâlilerinde ul emri. ve din, etvarı cayi gp kiki kiye irade buyuruyorlar. Merkum Murat efen- miş!.. derken, Gazanfer paşa, ye- Kesiliiğş derhal ircii celiline eş lin O akşam, konak altüst... Selâm- lığın kahve ocağından haremin dönme dolaplı taşlığına kadar, her tarafta zayi feryadu fiğan... Gamzı di büsbütün sarmış Döğünsün mü, sevinsin (Arkası var) Kon De OR ki EE dıncağız fakir bir di iplik fabrikasında çalışıyor, çocu- ğunu besliyormuş.. Ancak kıt ka- naat geçiniyorlarmiış... için: an anlaşılıyor dul... Bir . Bu bayram — yapayım.. Nereden bula- da şu çocuk konu Şe ev- alya karşı mahzun olmasa yor, şeyi call kul sıkı. nca hızır y ul ve fakir anne, yn de çocuğu elbi- seye k e O di sevinçli ki bu gece evlerind na oğlun bayram yapacaklar belli. Kücük ki Vaktin “iel? boğaların durduğu masaya çağı- Idı. bir çift pırıl g iskarpin verildi. Biraz sonra fısıl & Nİ e) Almanyada çocuklara genç yaştan tayyarcilik hevesi aşılamak için mekteplerde tayyarecilik hakkında basit şekilde dersler veriliyor. Resmimiz bu derslerden sonra talebenin uçurtma şeklinde tayyarelerle oynamasını gösteriyor. i