— Muhtaç çifçiler Köylüye tohumluk dağıtılıyor Ziraat bankasının hayırlı bir teşebbüsü Ziraat bankası sı “ Anadolunu muh- teli yerlerinde züirraa tohumluk buğday dağıtmaktadır. . Yalmz Konya zürrama 30 vagon tohum- luk buğday verilecektir. Banka bu hususta bazı şartlar ileri sürmektedir. Bu şartlara göre bankadan tohum alabilmek için, en aşağı on dönüm arazıyi nadas etmek lâzımdır. olmazsa, iki oküzü ve ya iki atı bulunacaktır. Bukadar | istihsal vesaitine malik olmiyan Obazı toprak sahipleri, bankadan aldık- ları tohumu, satmışlardır. Banka bu gibi şeylerin önüne geçmek, köylünün tohumdan istifadesini lemin etmek için, bu tarzda barekete mecbur olmaktadır. iğer taraftan ziraat bankası, itön meşguliyeti ziraat olan köylüye yardım etmeği düşünmek tedir. Bunun için, tohum alacak köylünün köy nüfusundan olması, beş seneden beri köyde ekin iş lerile nğraşması icabetmektedir. Banka, tohum almağa muktedir olamıyan diger köylüye yardım edecektir, ber tarafta ziraat ban- kaları, bu şeraiti haiz olan era sahipleri hakkında tahkikat yap- maktadır. Bu suretle banka, fakir ve muh- taç köylüye yardım etmekle, tam bir köylü bankası olduğunu gös- termektedir. Sanayiimiz Yeni bir sanayi istatistiği yapılıyor Devlet istatistik & müdüriyeti, yeni sanayi istatistiği yapmakta” dır, Bu hususta sanayi müdüri- yetlerinden ve fabrikalardan iza hat alıniyor. Fabrikalar makine- lerinin “ kaç” beygir kuvvetinde olduğunu, cinslerini motör, buhar kuvvetile işleyip işlemediğini, izah. edeceklerdir Bundan başka fabrikalar, mu- .vakkat ve daimi amele ve müte- bassıs işçilerin miktarı, ve ye 'miyeleri hakkında ayrıca sanayi 'müdüriyetlerine o malümat vere- ceklerdir. Havai tel üstünde işleyen bir araba düşerek parçalandı Fribourg en brigau 27 (A.A)— Havai tel. üstünde işliyen bir araba, boşluğa düşmüştür. Iki kişi ölmüş, bir kişi ağır surette yaralanmışt Bir facia Eoşija 21 (A.A)— Geçen. ya mur dolayısile dün Lucera'da bir kam ocağı yakılmıştır. 3 amele, enkaz altında kalarak telef olmuştur. Napolide bir fabrika yandı Napoli 28 (A.A) — Bedhahlık eseri olduğu söylenilen ve bütün gece devam eden bir yangın bir hamur fabrikasını mahvetmiştir. Hasar miktarı, 2 milyon liretten fazladır. Bir şişe nefis çilek likörü. İ 0 Bir Amca bey İbümü mm | tinde salâb Şeker fabrikası Eskişehirde hazırlık başlıyor Eskişehir 28" — Eskişehirde bir şeker fabrikası yapılmasına surette karar verilmiştir. Iktisat vekili, belediye, ticaret ve ziraat odalarına birer telgraf çekerek şeker fabrikasının. Eski şehirde kurulmasının muvafık gö- rüldüğünü bildirmiştir. Bu haber Eskişehirde büyük bir alâka ve sevinçle karşılan» mıştır. Şeker fabrikası nehir ke- narında açılacak ve büyük tesisat yapılacaktır. Adanada Türkçe ezan Adana 28 — Ezanların Türkçe okur hakkında evkaf umum müdürlüğünden vilâyete emir gek- Bunun için müezzinlere Türkçe ezan talim edilmeğe baş- anılmış. Bütün müezzinler ulu cal toplanmış ve ilk ders mühen« Rafi bey tarafından verilmiştir. Bu dersler bir kaç gün devam edecek ve bundan sonra ezanlar Türkçe okunacaktır. Pamuk fiati * Fiatlerde düşkünlük devam ediyor Bundan bir müddet evvel, Avrupa ve Amerikada ham mad- de fiatlerinin yükseldiğine dair haberler geliyordu. Fakat son melümat pamuk inde düşe künlük olduğunu bildiriyor. Bilhassa Mısır piyasasında, pa- muk fiatlerindeki düşkünlük, Mısır hükümeti tarafından endişeyle karşılanmaktadır. Misir hükümeti, Misir iktisadi” yalının, yalnız bir tek mahsule istinad etmesinde mahzor gör- mektedir. Bu Mısır hükümeti sebze ve meyva ziraatını takviye ederek sebze ve meyva ilracatına eliem- miyet verilmesini — wazarı itibare almıştır. Bu münusebetle Mısırda sebze ve meyva ihracatı komis” yonu teşkil edilmiştir. ikinci Amca bey karikatür müsabakası Karilerimiz bu sahifede ve aynı yerde bir il katüir, bulacaklardır. Bunlar I den 30 kadar sıra namarasile dercedilecektir. Mosabaltaya iştira edenler mü. sabaka, sacma va ilin Gililecek nde, zarfında: (Plân numaralı kre Fin numaralı karikatüre itü şeklinde cevap yazacaklar ve yalız den 30a kadar olan ca zalarını maktnplarına raptede: am Amca bey ralsakakası) natbasımıza göndereczklerdir. Müsabakada muvaffak olan- lara şu hediyeler verilecektir: 1 — Kapalı bir katu! (Tabii boş, değil!) 2 — Ipekiştenüç metro kumaş. 3 — Bir kişilik yerli malı bir battaniye: # — Bir okka tuzsuz halis tereyağı. 5 — Amca beyin resmile süs- İenmiş bir masa saat. 6 — Âlâ, pişmiş bir tavak. 7 Bir okka sabun. 33 lük güzel bir tesbih. GÜNÜN HABERLERİ 15 sene sonra.. Fransız - Rus anlaşması Her tarafta gazeteler bu hadise ile meşgul Paris 27 — Fransız - Rus ademi tecevüz kanın imzalanması münasebetile. gazeteler uzun ma- Kaleler yazıyorlar. Sağ cenah gezeteleri: bunu şiddetle tenkit ediyor. Sol cenah gazeteleri bilakis memnuniyet gösteriyor. Ecvwre gazetesi misakın çok ehemmiyeti olduğunu, bunu umu- mi anlaşmağa doğru yol bazırlı- yacağını söylemektedir. Umumi yetle bu imza sulhü kuvvetlen- direcek bir adım sayılıyor. Moskova, 27 — Fransız - Rus ademi tecavüz misakmım imzası burada son zamanın en mühim hadisesi sayılıyor. Yeni misakın Rus - Alman münasebatına biç tesiri olmıyacağı da ilâve ediliyor. Berlin, 27 — Alman gazeteleri 15 senden beri Fransa ile Rusya arasında ilk deffa ciddi bir an- laşma esası kurulduğunu söyle mektedir. Sosyalist gazeteler Papen kabinesinin bolşevik aleyb- tarı siyasetinin buna yardım elti gini ilâve ediyorla Leh - Sovyet ademi tecavüz misakı Varşova, 28 (A.A) — Reisi cumhur, Leh - Sovyet ademi te- cavüz misakımı tastik. etmiştir. Hapishaneden kaçmak istiy; New York 27 (A.A) — Bro Kiya. hapislanesinden. kaçmak istiyen iki mevkuf, nöbetçiler tarafından telef © ! Belçikada intihap Katoliklerle sosyalistler kazanıyorlar Brüksel 28 (A. A.) — Bütün memlekette intihabat tam bir sükün içinde yapılmıştır. Burada intihabat büroları sant İ3te kapanmıştır. Anversten bildiril diğine göre orada katolik pro- pagandacıları ile sosyalistler sında bir arbede olmuş, 4 kişi yaralanmıştır. — Birisinin yarası ağırdır. Brüksel, (A. A.) — Intihabatta şimdiye kadar malüm olan netice- lerden. çıkanı ille intiba, katolik- lerle sosyalistlerin biraz kazan- makta ve liberallerin de bir mik- tar kaybetmekte oldukları şeklin- dedir. Ford'a dün ameliyat yapıldı Detroit 27 (A.A) — Otomabil kralı M. Henry Ford'a dün kendi ismini taşıyan hapishanede fıtık» tan ve apandisitten ameliyat ya- palmıştır. Operatör, hastanın sıhhi vaziye- #inin mümkün olduğu kadar şayanı | memnuniyet olduğunu beyan etmiş- tir. Hararet derecesi, tekrar normal olmuştur. M. Harriot, ML Peainlevâyi ziyaret etti Paris 28 (A.A.)— M. Herriot, M. Peni ziyaret ederek ler | moorsun. | Zade... Amca bey karikatür müsabakası Bir genç sabalıtan — Dinle Amca beye ciğim: (Xeni bir rökort, | başlayıp Taanasanasa,.. metro, Sıra numarası: Akşama kadar yürüyerek 100 kilo Bu adam araba? A.B. — Kendine işarayan birisi almalı, kim Katetmiştir. Fotrik ao. 103 Sahife 5 20 Teşrinisani 1932 Harp zengininin Gelini Büyük milli roman — Sana söylüyorum be hırbol... Ya kendine gel, yahut belinin ortasına tekmeyi yersin.. Cevdet efendi kekeledi: — Birader bey, tarumar oldum, yandım, kavruldum. Gözlerimi kü başlandı; bebeklerimin içi pişti. Bir ;daha dünya yüzünü görmek bana haram. Allahi, Allahi... — Moruk, gözlerine ne oluyor? Kırmızı biber mi serptiler, yoksa kezzap mı döktüler? — Onlardanda beter birader — Şimdi meraktan çatlayaca- im domuz inadı bırakıpta anlatsana bel. Bir taraftada, Agop çenesi Zaptedemiyor, Takukla | karşı karşıya. mırıldanıyorlar, ında imdada yetişti. — Dünyayı tanır iken bu zam- parayı gözüm bile ısırmoor. — Deminki kıyamet gününün — He, amma işin kör barsa- ına zihnimi pek yanaştırmamışımı. — Yuf sana öküz Ayvazın O kafayı dibekte ezde — Nedir, bana söyle... — Meğerliğim, ayı balığı canma cilve edoormuş da haberimiz ol- amı... — Onlar da kim? — Akına entelizansma çörümüş şalgan sıkayım. — Ayı balığı kim, kortesi kim, anlattırsana aygırl, — Odun gibi kafan var, çak Kapatması ile Mevlân — Agop, abuk sabuk alayının sırası değil, — Beyan elliğim çıkmaz ise, arkandaki çuvaldızı, kaka. burnu” mun bir deliğinden sok, ötekinden çıkar. Cevdet efendi, koca sürabiyi Bitirinciye kadar yüzünü, gözünü yıkamış, — üstü başı sırsıklam olmuş'u, Keçenin üzeri, taze sucuk gibi gene maksadını hatırladı. Meramı Suadın. izini bulmak, nerede olduğunu bilmek değil letin telefonla çağrı: buraya kadar geldiğini, gördü ya, açık saçık kadınların, zanpara kılıklı. erkeklerin, saz ları koltuklarında çalgıcıların kaç- tıklarına şahit oldu ya.. Sonra, şimdi bulunduğu şu odanın bali. Her tarafa buram buram yayılmış olan rakı kokusu. Masana üstündeki içkiler, yerler- | deki döküntüler... Hiç şek ve şüphe yok; görülen köye kılavuz istemez. Her halde bu ev, bir gizli sefahetbane; Su- at ta muhakkak burada Şimdi, şaşlanlıkla Viyoleti ka- çırdığına da esef etmiyordu. Madamın yakasma yapışıp teh- ditten ziyade, plân kullanarak, meseleyi burada anlamak daha muvafık ve daha akıl kârı idi. Lebip, kendi kendine: — Yaman herifismdir. vesselâm; elimden, uçan da, kaçanda kurtul. mazl diye böbürleniyor. başını, cakalı cakalı yana eğiyordu. Maamafib, gök yüzünden düşer gibi de olmaz. Manevra şart. İşe girişir girişmez, Suattan bahis açmak katiyen doğru deği En çıkar yol, madam Viyoleti Muharriri: Sermet Muhtar ilk bedef yapmak, sonra, dola" yısile ve yavaş yavaş, Suzda sıra getirmek. Madam Viyoletin ne olduğu herkesçe malüm. Bir kadın mese- lesinde Lebibi atlatmış, altmış altıya bağlıyarak dolandırmış ta Lebip te ağzının payını vermeğe yemin etmiş imiş, Bu sebeple buraya damlamış. Cevdet efendi, bir elinde ikinci sürahi, gözlerini kırpıştıra kırpış- ra, mütemadiyen yüzünü yıkar- ken, Lebip bu mülâhazalara varı: yor, hattı hareketinin şekillerini tasarlıyordu. İçleri oldukça genişlemiş olan Agopla Takukı, ite ite, koltukları ileriye sürmüşler, biraz nefes almışlardı. Koltuklar. geniş ve arkaları yüksek olduğundan başları da, vücutları da pek meydanda de- ildi. Takuk, usulca dedi ki — Hepsine akıl yatırdım; yalnız, Mevlüt zadenin, masına karşı o da cilvemi — Allahın boynuzsuz farlanda değil misin ki bardak rakıyı gözü —Kanya karşı kirtirken ağzını unuttu dersin? — Takuk, şimdi kalaya başl. yacağım. Lebibin, meraktan, sığınayordu. Cevdet efendinin. yeleğinden sarkan altın saatle kösteğin kok larındaki elmaslı düğmelerin, ar- kasındali ipek gömleğin farkına varmış, karşısındakinin oldukça kalantorlardan olduğunu anlamıştı. “Cevdet efendinin önüne çömeldi. — Bey babal dedi, buraya de- amlı olduğundan belki senin de bir aftosun var. Anlatmazsan sevgilinin ölüsünü gör. Bir dolap dönüyor amma fırıldağına aklım yatmadı. Burası neresi?.. Kimin evi?.. Sen kimsin?. wdet efendi, sürahiyi tepe aşağı edip içindeki son damlaları akıttıktan ye yüzüne gözüne sü dükten sonra cevap verdi: — Bizde düştük amma pir 'düşdük birader beyi. “Aldın toparladığı için fazla bir şey söyliyememişli. Zaten az hin oğlu hin mi? karşısında, dimdik dikilen bu adam, yüzde yüz, kendisine gü venenlerden biri. Öyle olmasa katiyen bu cüreti gösteremez. Konak, ucu bucağı bulunmaz kocu bina, Acaba, odanın birinde bir cinayet mi oldu, bir kimsemi vuruldu da dişarıdan duyuldu. Yoksa, gizli bir bölükte kumar oynuyorlardı da gidip işgüzarın biri mi yetiştirdi. Cevdet efendi, ihtimalleri daha tevsi: ediyordu Harp, artık son günlerini yaşa- yor. Istabuldaki yeni zenginlerin vur patlasın çal oynasın tarzındaki bu gidişlerinin, har vurup bar man savurmalarının. sakalı bitmek üzer. Belki, ani olarak, hükümet değişti, Etrafa adamlar koşturus İarale mubtekirler aranıyor; göze batanların en başında gelen Kan dilzadeyi yakalıyacaklar. Lebip, içeriye adımını attığı dakikadanberi, Mevlüt Zade, hem gözleri çayır çayır yanarak işkence çekiyor, bem de bu mülâhazaların incesini ipe, kalınını çöpe dizi- yordu, içi içine (Arkası var)