SICAK Vay kızım ne neşe bul Eilerin neden sıcak ? Sürdügün menekşe bu Anladım kesen sıcak! Gölgeniz yürür gibi, Geçme dur; ömür Sen kışın kömür gibi Canlısın, çenen sıcak. İşte geldi çattı kış Şarkı söyle, ger, çalışl. Etme yavrum aldırış Ben ateşli, sen sıcak / H. Adnan, Es z İieişey mühimdir Şimdi ben size bir monoloğ söyliyeceğim. Monoloğ söyliye- ceğime göre iki şey mühimdir. Ya söyliyeceğimden memnun ola- | caksınız, yahut da memnun olmu ksınız; memnun olmıyacağınıza, ir şey mühim dej re lemnun olacağınıza göre il 5 katılacaksınız, gülmiyeceksi lacağımıza göre iki şey mi . Ya ömrünüzün sonuna kadar baston yutmuş gibi kaskatı kalacalısınız, yahut ta biraz vaki geçlikten sonra tekrar kendinize. geleceksiniz. Kaskatı kaldı göre bir şey mühim değildir, Tekrar kendinize geldiğinize göre iki şey mühimdir. Ya ağızlarınızı açacaksınız ya but ta çat diye dişlerinizi birbirine vurarak kapayacaksınız.. Ağızlar rınızı hafifçe kapayacağınıza göre bir şey mühim değildir, fakat çat diye “gürültülü | kapayacağınıza” göre iki şey mühimdir. Ya dişardan duyan ne oluyor diye buraya koşacaklar, yahut ta koşmıyacaklar.. Koştuklarına göre bir şey mü- im değildir, koşmadıklarna göre iki şey mühimdir. Ya ben artık söylemekten vaz gesip susacağım, yahut da su “ mühim: Ya mıyacağım, susacağıma göre bir | şey mühim değildir. Susmıyaca- ğıma göre iki şey mühimdir. Ya beni zorla susturacaklar, yahut da söylemekte devam edeceğim. Zorla sustaracakirına göre bir 7 mühim deği yemekte evam edeceğime göre iki şe mühimdir. e Ya üzerime: Sus artıkl diye bir hücum olacak yahut ta olmıyacak, olmıyacağına göre bir şey mühim değildir. Olacağına göre iki şey mühimdir... Ben o yavaş yavaş sıvışmaya bakacağım, yahut ta sıyışmayacağım, ğıma göre bir şey Bıvışmayacağıma mühimdir. Ya bu böyle uzayıp gidecek, yahut ta duracak, duracağına göre bir şey mühim dej gideceğine | göre iki şey mi himdir. Bir şey mühim olmıyaca- Zina göre iki şey mühim olur. ir şey mühim değildir. Iki şey mühimdir... Iki şey mübim ola cağına göre bir şey mühim oli maz. İki şey bir şey iki şey bi şey. Aman bir bardak su ve bayılıyorum, İmset HAFTALIK Verirsen kal olurum, Bir öpücük haftalık / Yanına sokulurum, Bir öpücük haftalık! Lötifeler bir yana, Sakın gülmeyin bana, sivışacaca- ir. göre iki şey Alılmasın yabana, Bir öpücük haftalık | Odanda çalışırım, Her işe alışırım, Yorıldun mu taşırım, Bir öpücük haftalık | — Bence paranın hiç bir kıymeti yoktun — Kibar ve asilsiniz. inledi, yazı son bahar yendi, imi geliyor artık, hanımefendi |. Ne yazık : Banyoların şen günleri tükendi, Taksime taşındınız artık, hanımefendi 1. İki hanım, karşılıklı olurmuşlar çene çalıyor. lardı. Biri dedi kiz — Din gece, kocamın patronuna davetli idik. Öteki kıskanarak şaştı: — Ya.. Ne yaptın? diki, * böbürlenerek an- Jattı: — Sorma, müthiş bir muvaffakiyet kazandım. — Beğendiler mi? Koltuklarını kabartır — Bilhassa kocamın pafronu tuvaletimi be- ğendi. Gözlerini benden ayırmadı. Çok şıktım. Sona kompliman mi yapı? — Hayır. Ertesi gün kocamın hesaplarını tef- tiş ett Sanki bayıltmek için sürüp esansınızı, Bize gösterirsiniz o kıvrak dansınızı / Tecrübe edersiniz gençlerde şansınızı : Bevfendiler âmâde emre, hanımefendi 1. — Evi gezmeğe geldiler, — Bsş dakika sabretsinler, giyineyim; — Peki, bir sâat sonra gelsinler derim: — Elverir, ki bana bir apartman, bir otomobil ve bir çok elmas alı in - ley HANIMEFENDİ!. ia | | Gerek yabancılara, gerekse bendenizde, Ne zevkler bıraktınız yüzüyorken denizde | Mayoya müsavidir fakat dekolteniz de: Baloda seyrederiz sizi, hanımefendi | SON Bilmem hiç borçlu ol- dunuz da, hiç bekleme diğinzi bir sırada alacak: liniza tesadüf ettiniz mi? Hiç te hoş bir şey değildir. Dün öana yolda ras- geldi: Sıvışamadım. İşi hoşbeşe dökmek is- tedim, Mesleyi lüfa boğup atlatmak en münasip bir şeydi. Fakat o, âdeta yakama yapıştı, Sana son defa olarak soruyorum, bana, verdiğim elli lirayı ve recek misim, vermiyecek misin? — Son defa mi soru- yorsum, bir daha sormu- Yyacak mısın! — Sormıyacağım. — ON... Bu sualden kurtuldam demektir... Peşinizden gelirken âşıklar akın akın Eski âdetinizi bırakmayınız sakın, illerin içinde daima ateş yakın: Kiş mevsimi geliyor çünkü hanımefendi |... Necddet Rüştü İşte titredik gene Cep soğuk, ocak - soğuk Batma öyle engine |. Sensiz her bucak - soğuk! Kış gelince sızladın Hiç üzülme sen sakın! Hiç kalır mı şen kadın Böyle bir kucak - soğuk?. Sengilin uzak cana Doğrusu yazık sana Sanki geldi yan yana İşte bir sıcak - soğuk 1. H. Adnan, Takip Beyoğlu caddesinde: — Beyefendi, rica ederim pe- şimden gelmeyin. — Hanmefen; önümden ylrüm: Güzel kıza sordu: — Sizi bir kere öpmek için ne vereyim? — Kloroforml Yo! | Tren hattı tam oradan geçece- #i için bir köylü kulübesini istim- lâk edeceklerdi. Sahibine anl: — Tren evi geçecek. Adam itiraz et — Yo.. Her seferinde kapı açamam! in ortasından Inip çıkan — Ben ticaretimi bir. türlü tespit edemedim. Malım bir ka- rarda durmuyor. Hepinip çıkıyor! — Ne satıyorsunuz? — Asansör! Ağlama Kocası, bir otomobil “kazası tafsilâtını okuduktan sonra kar sına sordi — Ölürsem ağlar mısın? i — Buda bana sorulurmu?... Ben, , yok yere-her zaman ağlarım! Tasarruf — Azizim ben tasarruf olsun deye karıma elbise yapmıyorum. — Hatâ ediyorsun, elbise yap- mamak tasarruf değildir, elveri ki dayanıklı, iyi kumaşlar yaptı — Nerde bulayım, maşları berbat, hemen — Düşündüğün şeye bak, Ipe- İ kiş'in Krep Preton'larından al, En büyük tasarrufu yapızış olursun. 'Tramvayda Biletçi, son kalan yolçuya: — Depoya geldik. Yolcu: — Bana ne, ben oraya gitmi yörumi HAFTALIK Sinemaya gideriz, Daima beraberiz. Bugün yaşadık deriz. Bir öpücük haftalık i Bu fırsatı nimet bil, Güzelim her şey kabil, Hizmetine mukabil Bir öpücük hafıalık |! Fırsat işte bu firsat, Nazını bir yana at, Gönüllere neşe kat, Bir öpücük haftalık, Beykoz.