19 Mart 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

ei Kadın ruhunu en iyi anlamış olan artist A a Si Harry Liedtke: “Yedi karım olsa yedisini de idare edebilirim,, diyor m | ) Harry Liedtke Berlin 10 (Hususi) — Harp içinde Hakikaten sinema artistleri en çok sevilen erkek sinema | içinde kadın ruhunu en iyi anla- artisti kimdi biliyor musunuz? | yan, kadınları en kolay usullerle Harri Liedtke.. O zamanlar Willy Fritschlerin, Hanri (OGaratlarin, Ramon Novarroların, Jon Cilbert- lerin | isimleri işitilmemişti. Bir çok genç kızların, genç kadınların kalbinde Harri Liedtkenin yıldızı parlıyor, hayali yaşayordu. O zaman İstanbul halkı Harri Liedtkeyi “isimsiz adam - piç , filimi ile tanımıştı. Belki Istanbulda bu filimleri ve oradaki sevimli genç adamı ounutmayanlar, ve hâlâ hatırlayanlar vardır. O günler Harry Litkenin sanat hayatının en yüksek zamanı idi. Harri Liedtke sanatinde parla- mak için çok çalışmış, çok uğraş- nış, çok didinmiş bir adamdır. Size Harry Liedtkenin nasıl sinema artisti olduğunu anlatayım: Sinema artisti olmak Harry Liedtkenin hayalinden bile geçmi- yen bir meslekti. Babası eski bir ihtiyat zabiti olduğu için çocuk- larını çok sıkı bir zaptırapta alıştırmıştı. O zaman Liedtkeler, Prusyada, Königsberg şehrinde oturuyorlardı. Harry Lietdkenin ye- disi kız, biri erkek sekiz kardeşi vardı. Sinema arlistinin dostla- rından biri diyor ki: “Harrynin kadınlar muvaffakiyetinin sırrı bu 7 kız kardeşlerdi. Onlarla bir arada büyüyerek kadınların ruhunu daha derinden görmüş ve anlamıştır.,, üzerindeki idare etmesini bilen Harry Liedtke- dir. Hattâ Harrynin “7 kadınla evlensem, yedisini birden idare edebileceğime eminim!,, sözü meş hurdur. Bazıları (o kadınlar üzerindeki bu füsunkâr tesiri sayesinde san- atında parladığını ileri sürmekte- dirler. Babası hiç bir tarafa çıkmasına izin vermediğinden Harrynin ço- cukluk hayatı geniş bahçelerinin içinde geçmiştir. Arada bir kö- şedeki bakkala öteberi almaya gönderilirmiş. Neşeli bir adam olan bakkal, bu afacan çocuğa her defasında “Kaç kardeşsiniz, say bakalım isimlerini!, dermiş. O da su gibi sayarmış. — Soroh, Erno, Gertrua, Frida, Harry, Nora, Erich, Irma, Ruth... Şu eski hatırayı gülerek anlatan! Harry Liedtke diyor ki “Ben isim- leri böyle güzelce sayınca, mükâ- fat olarak bakkalda bana birkaç şeker verirdi. Bu şekerlerin lezzeti | | İ hâlâ damağımdadır.,, | İ Harrynin tahsili iyidir. Fakat İ o hiç bir zaman çalışkan bir talebe | olmamıştır. Harry Liedtkeyi artistliğe | © teşvik eden hocalarıdı. Nik.yet | Harry tiyatro artisti olmağa karar vermiş, bunun için de elbise teda- rikine kalkışmıştır. Harry bunu öyşle anlatıyor: “Sahneye çıkmak için muhtelif İ elbiseler lâzım, halbuki beş param yok. Neyse, bir arkadaşımdan aldığım ödünç para ile “kullanıl- mış lâkin daha yepyeni, elbiseler satan bir eskiciye gittim, ve 80 mark ile tekmil eşyamı tamamla- dım. Bu sefer de bavul alacak para kalmadı. Bunun üzerine tahta bir sandık alarak üzerine meşin. kulp çaktırttım, güzele ebir de yeşil ren- ge boyatarak yola çıktım..,, Işte hayata böyle atılan Harry Liedtke muhtelif tiyatrolara girip çıkmış ve nihayet Nev-Yorkdaki Alman tiyatrosu için angaje edil- miş, orada kendini göstererek parlamıştı.. Lâkin Harry Liedtkeyi bütün dünyaya tanıtan, onun filimle- ridir. Ekser filimlerini Berlinde “AAFA,, şirketi hesabına çevir- miştir. İki sene evvel bu şirket- ten ayrıldı. Bu arada Ufa hesabına “Aşka tövbe,, filminin almancasını ve sonra Joe May ile diğer bir iki filim çevirdi. Harry Liedtke tabiatı çok sever. Berlin civarında hemen de şehir dışındaki köşkü çok güzel birköy evini , bahçesi de bir nebatat müzesini andırır. Gene gelecek! Sevimli sinema artisti Jeanette Makdonald geçen sene ilk defa olarak Avrupaya gelmiş, iki ay kadar Fransa ve İngilterede kal- mıştı. Jeanette Makdonald bu yaz da Avrupaya gelmeğe karar vermiştir. Bu esnada bir hafta kadar Paris tiyatrolarından birinde şarkı söylemesi muhtemeldir. Resmimizde artist ağır bir suvare elbisesile görülüyor. A Filimden bir sahne Bu hafta Elhamra sinemasında “ Daha ölmedin mi?,, filmi göste- rilmektedir. Filmin mevzuu şudur: Leon isminde fakir bir gence amcasından on milyon fırank miras kalıyor.. Fakat bu miras Leona bir şartla verilecek: Hemen dul bir kadınla evlenirse.. Aksi tak- dirde paralar Serzi kasabasının muzika < takımına © kalacaktır. Leonun gayet kıskanç bir met- resi vardır: Gabi.. Fakat aksi gibi Gabi de kimseden dul kalmamış- tır. Nihayet Leon sefalet yüzünden intihara karar vermiş Dü Venkus isminde bir asilzade buluyor. Leonun maksadı şudur: Dü Venkus Gabi, ile evlenecek ve er- tesi günü intihar edecek.. Bu su- retle dul kalan Gabi ilede Leon evlenip paraları alacak.. Plân mucibince Dü Venkus Gabi ile evleniyor. Fakat bu izdivaçtan sonra genç asilzade hayattan lezzet almağa başlıyor. Serzi “kasabasının muzikası şefi de paralar kendi heyetine kalsın diye o intihar (Oetmemesi için Venkusa yardım ediyor. Nihayet Gabi ile evlenip paraları almak istiyen Leon her gün gelip so- ruyor: — Daha ölmedin mi yahu.. Fakat mirasyedi yeni evlilerin birbirlerinden ayrılmağa niyetleri olmadığını görünce başının çare- sine bakmağa karar veriyor, dul bir noter kâtibesile evleniyor, paraları alıyor. Pola Negri Artistin ilk sözlü filmi çok beğenildi Pola Negrinin ilk sesli filimi olan A Womans Command Ame- rikada gösterilmeğe (başlanmış ve çok beğenilmiştir. Pola bu filimi hastalanmadan evvel çevir- miş, apandisit alâmetleri görüldü- ğü, harareti yükseldiği halde filme devam etmiştir. Filim (bitince artist büsbütün hasta düşmüş ve ameliyat yapılmıştı. Pola Negri şimdi iyileşmiş ve yeni filim cevirmek için hazırlığa başlamıştır. En büyük arzusu Nana, yahut Madame Bovary'yi çevirmek olduğunu bir gazeteciye söylemiştir. Artist ilk filminde bir şarkı söylemiştir. Pola, diğer filimlerde de Rus, Leh şarkılarını kolayca söyliyebileceğini obeyan etmek- tedir. Kral eğleniyor Bu hafta Artirtik sinemasında “ Kral eğleniyor ,, filmi gösteril- mektedir. Filmin mevzuu şudur: Beloni kralı çok yumuşak, ira- desiz bir adamdır. Bütün zevki oda hizmetçisi ile şatranç oypa- maktır. Hükümet idaresini pek mütehakkim olan kraliçe idare etmektedir. Kraliçe, kızı An'ı civar hükümetlerden birinin veliahti ile evlendirmek istiyor.. o Fakat An babasının kâtibi Fredi seviyor. Babası da bu aşkı bilmekte ve kı- zının Fred ile evlenmesini istemek- tedir. Ne çare ki Kraliçe fikrinden katiyyen caymak niyetinde değildir Nihayet An'ın mutlaka veliaht ile evlenmesine karar veriliyor. . Kralıçe faaliyete geçiyor. Fakat izdivaç günü büyük bir isyan çıkıyor. Bir zorba hükümeti ele geçiriyor. Bu esnada kral üstün- deki uyuşukluğu atıyor. İsyanı bastırıyor. Hükümeti ele alıyor, ve bütün işlere hâkim oluyor. Kraliçe bunun üzerine gölgede kalıyor. O eski (o mütehakkim tavurları, mağrur hali kayboluyor. Kral aynı zamanda memleketin prenses oOÂn kiliseye çağırıyor ve nikâhlarını bizzat kıyıyor, sevgilileri saadete kavuşturuyor. Aşk ve asalet Filimden bir sahne Bu hafta Glorya sinemasında Tonia Fedor ve Andre Lugenin temsil ettikleri “ Aşk ve asalet, filmi gösterilmektedir. o Mevzu şudur : Demata sarayın mu- ü zabitlerinden Kovaşı sevmektedir. . Iki genç çılğın bir aşk hayatı yaşamaktadırlar. Fakat bu macera; cirafta büyük bir dedidodu yapmıştır. Prensesin annesi kizini yanına çağırark derhal bu maceradan vaz geçmesini: bildiriyor. Dedikodu- nun büyük daha bir şekil alacağın- dan korkan Demata genç zabite fena muamele etmeğe başlamış, daima Kovaşın izzetinefsile oynı- yor. Demata bir taraftan zabite fena muamele yaparken öbür ta- raftan da içi parçalanıyor. Genç kız nihayet dayanamıyor. Bir gece kendisini sevdiği adamın kollarına atıyor. Fakat ertesi gün Demata ile Kovaş ayrılmağa mec- bur oluyorlar. Çünkü aralarındaki sınıf farkı evlenmelerine, yuva kurmalarına manidir. Iki genç bu tatlı aşk gecesini senelerce hayallerinde saklıyacaklardır. x* Londrada Dily Christine isminde büyük bir filim çevirile- cektir. Filimde başrolü Corinne Griffith yapacaktır. X* İngiltererJle (Afrikaya dair bir filim gösterilmektedir. Bu filimde Kahireden Ümit burnuna kadar olan altı bin kilometroluk seyahat manzaraları vardır.