13 Nisan 1931 30 sene evvel İstanbul Tulüat kumpanyalarında kanto çok mühimdi. Kantoculara gelince.. Heybeliada gibi bir vücut. 25 sene 40 ile 50 yaş arasında z eleği ona has mucize idi Kaz, bıldırcın gibi bıngıl bıngıl, ilmem, o zamanın ll Fe e hepsi iri etli butlu, davlum sai i kışlık şey ep "Bütün nümu- neler bu Sir şahittir. Ziyalı feni sıçrar, bir afacandı. bir mektep mezunu gibi idiler. Dikkat ettiniz mi bilmem gi sikiy Ke söylerken OZ kan e 5 > Fistanlar da sarısı, Pullarla, işlemelerle yanar döner gibi dururdu. Göğüs oldukça dekolte. Kollar çıplak. Etekler kısa. Çoraplar koyu pembe. İskarpinler elbisenin arkaya döki hanımın başında, büyük mıkyasta bir Rİ ye mevcudiyeti de belli En evvel, İnen mutlaka en acemi kantocu çıkar. (Ah, şu dağlar, zümrüt misâl) veya (Todi- püskümüş, kırk yıllık bir iki kanto söyler. Viktor bir in zade ile evle- u ortadan nc sesile söylerken o da gaiplere karışmıştı. Küçük Virjiniyi, her nekadar karanlık Il ağızlı diye bir kulp bulup çeke- miyenler var idise de etvarı ki- bardı. Onda, kadınlar meclisinde hatır için şöyle kalkıp oynayıve- ren bir ev hanım: halı vardı. Kısıkça sesile (güvercin) kanto- sunu me gü gözleri. Yorgi efendi karşısında gem çala vuruldu gitti ve vini Küçük Amelya bermutat, şiş- man, yumuk yumuk, kısa boylu. Lisani çetrefil mi çetrefil. Çince söyliyormuş gibi bir aksan, kocası Todori ile düetto ya da çıkarlar. ( Ateşi hicrin'le yaktın bu dili avareyi ) ntosunu (o söylerken seyircilerin Beyler tarafı ah ler enniyi de geçer, sa rden bazı gunları da keyiflerinden koltuk kabartırlardı. Bütün kelimelerin hakkını vaiz dürüst, muntazam söz söyleye ise Şamram banımdı, (Küçücükten Şamram hanım bir yar sevdim şiveli, cilveli ) yi o kadar şaşırmayarak söylerdi ki ber küp kırkının da kulpu kı küp )ü de mutlaka hatasız söyliye- ceği şüphesizdi. Gözlerini sık sık z x kırpıştırır, rakıs sırası gelince, mülehham olduğu için pek ken- dini Mami idarei (maslahat eder sl hanım!.. Bak başlı başına bir şahsiyyettir, bir tiptir. Güllü Agop, Fasulyacıyan devir- yn bale he MR düetto, kuartetolarından ayrılıy Çocukluğumuzdan beri gör gümüz hâlâ da Elie a klasik kiye mu- cidi Peruz H. olduğunu söylerler. Ne derece doğrüdur bi kimi kat ya olan bir şey varsa oda Peruz hanımın yarım asırdan ziyade emi tulüat aktrisleri içinde nefsi mütekellimi vahde olmasıdır. Keman gibi yak âhu gibi gözleri, daha anaçlanmamış vücu- dile gençliğinde eriği olduğuna seke si ve eyi — bunu en ya ciğ: tutkun li udi “Afabten dinlemeli idi. m saat perdeyi açık tut- turduktan ve muzikaya havayı 20 sonra kerre tekrar ettirdikten Akşam ,|mürüvveten geliyormuş gibi, ni eda ile, ortaya doğru aheste pal ilerler, muhakkak bir sebep e o a ara ve ya - perdeciyı hiddetlenir, kızar, gerisin e içi ür rn el şakırdıları, tepin- meler erine somurtmuş bir bet ile iç görünür ve kuyudan erki muş derinden gelen r sesle, meselâ “ kalbi viranım yanıyor ari ağır bir kanto eEğleiiia başlardı. . Hasanın tabiri vechile beli ada gibi bir vücut. 25 sen 40 ile 50 yaşları ma era nıp kalmak ona halis bir. mucize idi. Kanto bitince bermutat hava curcunalaşır. ORakıs m Halbuki Peruz hanım durduğ yapar! ie kı fında dönmeğe ri “e de yavaş yavaş inmeğe başlar. Sey cilerden yaşalar, alkışlar, aıklar (dedik ya ıslık en büyük takdir ve tahsin) ... Tuhaf değil mi? ni va ye m n Per itti. Sesi nederece pi Vel n sıkılıyor da bağırıyor gibi idise vin da, bilhassa Arap usulün- deki oyunları, okadar enfesdi. Bios? Eiki ald rolüni bile adam akıllı beceremez, 5 lakırdıyı pe araya getire imi Bir öküze su veremez derler: yn ki — manasile am üçük Eleniye gelince oda hiza boyuna, lop lop etine rağmen sahneye çıktı mı "öyle bir vie ortada keklik gibi bir koşuşu vardı ki olur şey pe) Gemici Eken m havası gibi rakıslar duru dinlenmeden hoplardı. Ti geri her kantoya çıkacağı zaman ( oi bitiyorum, ölüyorum; parmağımı kımıldatacak halim yok; dokun- salar (o düşeceğim) diye ah, of edermiş. Gene böyle bir gün halsizlikten, dermansızlıktan yanılıp yakılıyor- muş. Büyük İsmail merhum da orada imiş. “Haline acımış, yüreği kabar- mış; Melise ruhu filân gibi ilâç sağlık verirken perde açılmış ve Eleni hanımın bir Ceylân gibi ortaya seğirterek hoplamağa baş- ladığını görünce ağzı bir karış açık kalmış. “Halsizliği, mecalsiz- liği artık benim pabucuma anlatır,, derdi. Daha çok seneler sahnemizden eksik olmasın erek m hanımdan aşka kafileden bakıye kala var mı, Kl aram. S.M. 23 nisan çocuk haftasının başlangıcıdır kapıyı açarak içeri gi | dan Sahife 5 Hizmetçi kız hanım, H. hizmetçi kız olmuşl!... Berlin'de operetlerdeki tuhaf vakaları hatırlatan bir Berlin e günl birin- de bir operet olacak kadar garip ve eğlenceli bir dava görülmüştür. Samiin davayı büyük bir neş'e içinde takip ie ve kahkahalar (arasında mahkeme e çikmışlardır. Mesele udur: Dul madamla baron (L.) ge bir ve güzel kadındır. sl kendisine yük bir servet bırakmıştır. Baron (L.); Ber- lin'in kibar semti oolan Kurfürstendamm'da ogüzel bir artıman satın almış, bu apar tımanın bir katını kendi zev- kine göre döşetmişi dı. tir. Genç kadın sık sık eğleceler tertip burada eder, ziyafetler verir, senenin bi aç ayını da derek geçiri. Baron ) ir Pa i çıkmıştır . enç Fakat bunlardan hiç birisini kabul ötileniştiğ. Baron (L. ) ım, kendisi gibi çok sevimli bir oda hizme varır Frida... Frida hanımın işini vakti miz gören çok ir epice tahsil görmüş için bu zamanlar erler- den uzak la Frida geçende gene er bir tuvaletini alarak giymiş oda zözellğini, bir kat daha artırmıştır. Bir çok gençler güzel kızın peşine takılmışlar, fakat Frida hiç biri- sine yüz vermemiştir... Bir araralık çok kibar tavurlu, pek yakışıklı bir genç kendisine kl nazikâne selâm vermiş, kendisine refakat etmeği teklif etmiştir. Frida her hal ai a uyandıran b vap vermemiş, birlikte ai halimi Bu sevimli genç meğer bir macar kontu imiş. Frida kendi- sinin de dul bir baron olduğunu söylemiş, bu ekndeki münasebet dah. mi bir şekil almıştır. nımının “iki gün sonra Paris'e gideceğini ğa ntunu için macar gi ikide istasyona gidince telâşı geç- miştir. Frida derhal apartımanı tanzim zel etmiş, hanımının en güzel pija- malarından birini giymiş ve kontu beklemeğe başlamıştır. Saat ta- mam dörtte kont gelmiştir. İki genç salonda başbaşa sohbete dalmışlardır. Aksilik olacak, baron (L.) inde parası ve bir çok mül unutmuş... in hareketine seyahatten vazgeçere! mobile atlamış, apartımanına gel miş. Eİ çantasındaki > ile rince salon- sesi geldiğini “bir erkek CC e ALAM CZ dava Se Oda hizmetçisi Frl di duymuş, bir dakika irat dinlemiş, Frida ile âşıkane mü- kâlemeden meseleyi anlamış. Frida hanımı görünce düşüp zin Macar kontu bu vazi- ki Frida tokat dı lehe ağlamağa başlamış, macar ise baron 4): kapı dişari ——— ısrar etmiştir. Bu suretle iş ise — İli mah- kemeye düşmüş İşte m iri görülen sele budur. Frida mahkeme si vaziyette e edememiştir. Kont keme salonundan memnuniyetle çıkmıştır. : İktisadi buhran İngiltere tasarruf çarelerini arıyor , 5 — Kabine erkânın- anlari 15 sabık nazırdan, İğlernin başlıca mi 1 bini e amele ileri ie âzalarından aileni eri şe sam Mak- donald'ın riyasetinde yaptığı müs teaddit içimde Tr mali ve iktisadi ya uzun uzadiye tetkik etmişti Komisyon bu Mei iyileştir- için ya amele ücretlerini bir az indirmek v bunlara dokunulmayarak havayici zaruriye enn sir — ir resim — “Kimanyada sik messi tesbi Miami al veli li başka bir iş yapmala- rının menedilmesini tavsiye et- mektedir, Gülü