24 Teşrin'evel 1929 Kahin; Vmektupları Mısıra seyyahlar akın etmeğe başladı Seyyahlar kule gibi uzun fes sütunlarını hayretle seyrediyorlar Kahirede bir fes taciri Kahire 15 (Husust) — Ga- zetelerde okuyoruz: İstanbulda soğuklar başlamış!.. Halbuki bu- rada havalar eski ılıklığı ile de devam edip gidiyor. Şimdi burz ların tam mevsimidir. Onun bir kaç zamandan beri gelen seyyahlar şayanı dikkat derecede artmnıştır. Malümya zenginler kışı ya Niste yahut da bu civarda geçirirler. Doktorlar sıhhat nok- fayı mazarından Kahireyi Nise tercih ettikleri için dünyanın her taralından binlerce halk buraya koşuyor. Bu sene Kahireye gösterilen rağbet diğer senelere nazaran çok fazladır. Büyük - oteller şim- diden dolmuş gibidir. Doktorların tavsiyesinden —mada seyyahları Kahireye celbeden diğer bir şey daha vardır : Buranın kendisine mahsus garabetleri . Buraya yeni geldiğim için fesler çok garibime gidiyor. Şapkaya | gözüm alıştığından uzun, püsküllü fesleri gördükçe gayri - ihtiyari gülümseyorum.. Hele burada fes- Terin nasıl satıldığını bir görseniz sizin de tuhafınıza gider. Sokaktan geçerken minare gibi up uzün sütunlar ” görürsünüz.. Bunlar üst üste konulmuş fesler- dir. Başında da sahibi durur. Numaralı eşekler 'nına gidersini fes isterim. O önündeki bi fesleri sizin başınızda prova eder. Yerlilerin kıyafetleri de tuhaf- tır. Bir beyaz entari, belde bir kuşak, cüppe gibi siyah bir hırka, bittabi başta da fes... Kahireye gelen seyyahlar yer- lilerden tamamile başka bir hayat sürerler.. Seyyahlar için büy mükemmel — oteller vardır. Fesçinin e Bu öteller yeni Kahirede yeni Hel- yepolistedir. Seyyahlar bu otel- lerde eğlenceli bir hayat yaşar- ler, arasıra Nil üzerinde gezerler Seyyahlar yerlileri hayretle s: rettikten sonra cıvardaki tarihi abideleri otomobillerle gezerler. Bazıları da garabet olsun diye eşeklerle gezerler. Bunun için eşeklere — otamabiller, — arabalar gibi numerolar konulmuştur. Sey- yahlar bu - eşeklerle tikir. tikir ehramlara doğru giderler. Burada hala beyaz elbise beyaz iskarpin, beyaz şapka giyilmek- tedir. Şehrin kalabalık olması eğ- lence yerlerine, barlara, kumar- hanelere bir revnak vermiştir. Bilhassa kumarhanelerde her gece gayet mühim para dönmektedir. Yeni abideler Almanyada her şeyde olduğu gibi abidelerin şeklinde dahi şayanı dikkat yenilik — vardır. Bunların en parlak nümunesi Heligoland üde - getirlen adasında vi lesidir. Heykel Hindenburgu kanadının bimayesi altına almış gayet muazzam bir Alman karta- hdır. Malümdür ki bu meşhür. istihkâmatı Versay mua- hedesi mucibince yıktırmıştı. Diger garip bir heykel de Ol- denburg — dahilinde — Rüstringen şehrinin belediye salunu binasının medhalinin iki tarafına konulan harp adanın tuğladan yapma arslan heykelle- | ridir. Her biri 6 kadem yüksek- liğinde ve 13 kadem uzunluğunda olan bu heykeller binanın yapıldığı ayni tuğladan yapılmıştır. Yalnız yele ve pençeleri altın yaldızlıdır. Güzellik kraliçesi Bu defa kraliçeyi haydut- lar intihap etti Güzellik müsabakaları her ta> rafta revaç bulmaktadır. Fakat geçenlerde Şikago şehrinde ya- pilan bir. gözellik —müsabakası kimsenin boşuna gitmemiştir. — | Bir kaç hafta evvel Şikago civarında Palmgardens - isminde bir eğlence mahallinin resmi şadı icra edileceği ilân edilmiş ve bir çok kibarlar da bu mera- sime davet edilmişlerdir. Resmi küşatta fevkalâde eğle- nilmiş, geç vakte kadar dansedil- miştir. Fakat sabaha karşı saat üçte birden bire barnm kapıları açılmış ve içeri müssellâh on beş kişi girmiştir. Bunlar kapılara nöbetçi koyarak, — her kesi tehdit ederek, devletlilerin hep- sinin üzerinde bulunan para ve mücevkerleri almışlar, sonra er- kekleri bir tarafa —ayırmışlar ve bir kaç silâhlının nezareti altında tutarak kadınları kendilerile dan- | setmeğe mecbur etmişlerdir. Şakilerin reisinin “ Bu gecenin güzel birhatırası kalmak için bu- radaki kadınlar arasında bir gü- zellik müsabakası yapsak nasıl olur? , demesi üzerine diğerleri bu fikrin pek münasip olduğunu söylemişler ve kadınları birer Mis Korin Pol birer ortaya çıkararak tetkik et- mişlerdir. Nihayet mis Korin Pol isminde | genç kız. birinci edi- | | li bütün bur- | zızlar Kormu birer defa öpmüşler sonra mükâfat olarak 2000 dolar vermişlerdir . Şakiler gitmezden evel elektrik ve telefon tellerini kesmişler barın bütün kapılarını kilitlemişlerdi Sabah geç vakit oradan geçen- ler sesler işitmişler ve ne olduğu- mu anlamak için kapıları kırmış- lar içerdekil Beşeriyetin mehdi zuhuru Afrika imiş Cenubi Afrikada Ümit burnu civarinda Dort ve Drennan isminde İngiliz krofesörü tarafından icra olunan yeni taharriyat beşe- | riyetin mehdi zuhuru Cenubi Af- rika kanaatini - takviye etmiştir. Çünkü son keşfolunan kafa — iskeletlerinden — Afrikada mevcut eski ve yeni kabailden hiç birine mensup olmadığı sabit | olmuştur. | | Bu kafaların ” ölçüsü ve şekli | | Avustralyanın sekenei asliyesi olan İ en iptidai adamların ayni olduğu | anlaşılmıştır. Avustralya sekensi | asliyesinin Cenubi Afrikadan gel- | diğine artık şüphe kalmıyor. bir meraktır sardı: BaRTS3 Salonlarda yeni bir merak Çay zamanı çay yerine kokteyl ikram ediliyor! Avrupada çok tevessü eden bu merak Şişli salonlarına kadar geldi Son zamanlarda bütün Avrupayı v ü Kokteyi merakı.. Pariste — her barda mütema- diyen — kokteyi çalkalayan — ka- dınlara — tesadüf edilmektedir. ge- çenlerde bir kak- teyl müsabahası yapıldı, — kadın erkek — yüzlerce kişi iştirak etti. Kokteyi lerin en Lâkin böyle olduğu halde “Amerikan zev- kidirl,, diye here kes ne bahasına olursa olsun kok- teyl içmeği bir nevi kibarlık ad- detmektedir . Kokteyl — muhtelif içkilerin bir araya gelmesinden yapılır. Avrupada ve Amerikada herkesin kendisine mahsus bir kokteyl tertibi vardır. Meraklı bir gazeteci yer yüzün- de kaç nevi kokteyl - olduğunu araştırmış ve 800 cins kokteyl saymıştır. Ba kokteyl cinslerinin birbirinden farkı içinde filânca zehirin çok, filânca zehirin az ol masıdır. Şimdi Avrupada her sa- lonun dedikodusu da kokteyl üze- rindedir. Meselâ bir salonda işitilir: — Madam Reyin kokteyli nefis; acaba tertibi nedir? — Söylemiyor... Tabi söylemez kendi kokteylini aleme öğretir mi? — Jüliyetlerin - kokteylini be- genmedim... Düzeltseler bari... Şık bir kadın bir zenciden nasıl kokteyi yapılmasını öğreniyor berbat tarafı bu kokteyl merakı bizim memlekete de adı- mını atmıştır. İstanbul barlarında köokteyle rağbet fazladır. Bütün bunlardan başka kibar salonların- da da hususi kokteyller yapılmağa başlanmıştır. İ. M. beyin, E. S. beyin kendilerine mahsus kokteyl- leri vardır. Bundan başka bir çok apartmanlarda da çay saati, kok- teyl saatine tahvil edilmiştir. Mamafih — zanneder misiniz ki kokteyli içenler, memnuniyetle içiyorlar.. lli onll diya yüzlükini Enrtiyi tura buruştura içiyorlar.. Hani Nasreddin hoca kar hel- bunu helva- de beğenmemiş... İşte bizdeki kokteyi merakı da- bu hesap insana benziyen maymunlar , Anlaşılmaz gizli bir sebepten dolayı mahvoluyor İnsana en ziyade Benziyen hayvanattan Goril, Şimpanze ve Urang outan maymunlarının nesli, tabiatin anlaşılmaz gizli bir sebep- ten dolayı mahvolmaktadır. Hol- landa bükümeti Bornes, Sumatro ve Yavcı adalarıfila insana yakın bu maymunların — neslini ” idame ve muhafaza için fevkalâde teda- bire müracaat etmiştir. Lâkin bu tedabirin - muvaffak olacağı şüphelidir. Bu maymunlar- dan şimpanzelerin mahvolmasına bir sebepte gençlik aşısında kul- lanmak için bu hayvanlar fazla miktarda avlanmakta olmasıdır. Goril maymunu gençlik aşısma yaramadığı halde bu hayvan dahi kendiliğinden mahvolup gidiyor. Son istatistiklere göre Belçika Kongasında 50,000 ila 700,000 ve İngiliz Ginesinde 150,000 goril vardır. Belçika — hükümeti — gorillerin neslini muhafaza için bunların yaşadığı sahayı mıntakai memnua olduğunu ilân etmiştir. İnsana' benziyen maymunların nesli tükenmekte tolması fenni terakkıyatı için gayet büyük bir ziya olacaktır. Bu maymunlar tetkikatı fenniye için en kıymet- tar mevzuu teşkil ediyor. Son zamanlarda Alman ruhiyat mütehassıslarından Köhler may- munlar üzerindeki tetkikat netice- | #sinde gayet mühim keşfiyatta bu- Sazaarenc eei ni T Nesil MARVOİMakta olan Insana benziyen maymunlar lunmuştu. Maymun aşısının mahi- yeti henüz şüphelidir. Mahaza fen cihetinden bu cihetteki tetkikat ve tecarüp çok mühimdir.