6 Ağustos 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

6 Ağustos 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i Sahife 6 Akşam Tetrika numarası: 81 M_ ABDÜLHAMİT VE AFRODİT | GRİLE T RRNRERAPLORİRÖRARATARRE Yazan: İskender Fahreddin “«Durbakalımdaha! Koynunda ve dizlerinin dibinde yaltaklandığın adamın gözünden de Hiddetle odadan içeriye giren Melâhatin tuzağına düşmüştü.. şimdi Nuri, kız kardeşi İkbal - ile, Melâhatın — mektubuna — yazdığı cevabı gönderdikten sonra ayna- 'nın önüne geçti. Çehresini tetkik etti. Yüzünden haleti ruhiyesi anla- şılmiyordu. Yerdeki halının köşedeki ucunu) kaldırdı. Yerden ufak bir hançer aldı. Bu hançeri daha evel İkbal vasıtasiyle tedarik etmişti. Nuri bu hançeri yerdeki halının altına saklarken: dafaa için lâzım olur! Demişti. Nuri odasından çıktığı zaman koridorda kimseler yoktu. Mamafih Nuriyi sarayda adım “adım takip ediyorlardı. Büyük bir tablonun arkasında nöbet bek- liyen bir. hafiye, derhal Nuriyi takibe başlamıştı. Nuri seri adımlarla yürüdü ve takip edildiğinden haberdar olm- yarak Melâhatın odasına gitti. Karşı karşıya oturıyorlardı. Melâhat şen ve mütebessim.. Nuri cebri gülüşlerile hissiyatım gizlemeğe çalışıyordu. Melâhat, Nuriyi bir kaç gün zarfında bu derece degişmiş gör- mekten mütevellit hayretini gizli- yememişti. — Nuri beyl -dedi- maşallah, sizi çok iyi görüyorum. Nuri dudaklarını bükerek güldü. — Evelce fena mı görüyordu- nüz? — Şey.. Hayır. Canım, bugün her halde çok daha iyisiniz, — demek istiyorum! — Ben sizin ne demek istedi- ğinizi pekâlâ anlıyorum Melâhat hanım! Melâhat müstehziyane bir ta- vırla cevap verdi: — Aman efendim, bu ne cid- diyet böyle?! Kalbinizi kırdığım için sizden af talep ediyorum diye bana neden bu kadar kuruliyorsunuz? Nüri elini dizine vurdu: —Rica ederim, şakayı ve alayı bırakın.. Ben sizi affedecek bi mevkide değilim. Eğer kendinizi bana daha çok beğendirmek istiyorsanız, bütün zahmetlerini- zin boşa gideceğini size peşinen haber vereyim... — Vay.. Küçük bey! gözünüz- den bu derece düştük mü? — Benim gözümden düşmenin 'e ehemmiyeti var... dur. baka- hm dahal Koynunda ve dizinin dibinde yaltaklandığın adamın gö- ıllııduı de düşeceksin..! düşeceksin...» Nurinin âsâbı birden gevşemiş, oSt gibi konuşıyorlardı. Melâhat sinirlendi. — Bu sözleri, sana yaptığı iğe mukabil söyliyorsun, degil iy mi? Nuri kahkahayla güldü. — İyilik mi? İşte bu cidden gülünecek şey... — Nankör! Seni ölümden ve zındanlardan kurtardım. Rumel hisarı hadisesinde ismin geçtigi halde bildirmedim... Nuri tekrar güldü! — Sen mi? Sen ha..?! Bana böyle bir iyiligi yapacak kadar merhametli bir kalbe maliksin demek...? | — Zaten sizin gibi insanlara yapılan — iyiliklerin — mukabilinde bundan başka bir şey beklen- Ne yazık ki o hadisede senden çok nezih ve masum kimseler beyhude yere kurban gittiler. urban n? — Öyleya.. — Doktor Ali B. zehirlendi, öldü.. Fikret B. de Konyada sürgündi Nuri, doktor Ali beyin vefatını işidince deli gibi yerinden fırlar — Ne diyorsun Melâhat hanı Ali bey hakikaten öldü mü? — Bu gibi işlerle alâkası olan adamların, saray divarları içinde daha fazla teneffüs etmesine meydan verilir mi ? Senin, kar- deşin dolayısıyle saraya intisabın var demektir: Bu gibi işleri sen benden iyi bilirsin zannederim! Nuri, çok sevdigi hocasının ölüm — haberini alınca, bir sabün köpüğü gibi derhal eridi.. Hiddet ve şiddetinden eser kal- madı. Melâhatin kendisini avla- mak için yalan söylediğini keşfe- dememişti. Melâhat, — Nurinin — birdenbire gevşiyen asabına hâkim olmak için dedi ki : — Ali beye de bir iyilik yap- mak isterdim.. Fakat vaktinde haber falamadım yakalandığı ge- cenin sabahı zehirlenip öldüğünü haber aldım. Doktor Fikret bey de ayni akibete uğrayacaktı; işte onu ben kurtardım... Padişah onun boğdurulmasını irade etmi ken, ben, onun masumiyetini iddia ettim.. Konyaya nefyettiler. ikret Konyada rahat dur- maz..bilirim. Lakin zavallı hocam.. Ah, o ölmemeliye Nuri ağlamağa başladı. — Bilmezsiniz, Melâhat hanım © ne kadar büyük bir verdi... vatanper (Mabadi var) Evrakı matbua tab'ı Tütün inhisarı umum müdürlüğünden: Idare için müstacelen tab'ı lâzım gelen 3330 adet defter ile 54,500 yaprak 10/8/929 cumartesi günü pazarlık suretile ihale edilecektir. Talip olanların yevmi mezkürda latada mübayaat komisyonunda üzere her gün müracaatları. *Ja 7,5 teminatı muvakkatelerile Ga- bulunmaları ve nümuneleri görmek ! tAksam Halk sütunu arayanlara hanesinde kıf bulunan bir çok eenebi lisanlarına v zenç namuslu kibar bir Hi kara İstanbulda — büyük - kibar alleler nezdinde metrdiotel ve ya hadı aHi hiatakimdir / dzaa yakler v nce Jean Roet- şaziçi Demirkapı arasında-nü- Ki anüsbite ve ni eyledim, idimi yeniden çıkaracağımdan diçerlerinin hükmü yaktur. Kahveci Bursalı Mustafa Evlenmek istiyorum Balek sabibiyim. — Beninila gidebilecek sahibi vicdan muallm, zabit Ve ya ber hangi bir memurla evlenmek istişorum. Akşam gazetesi Halk söhum yasıtasıyla (A) rümemana tahriren mü- racaat Büyükadada ekşi ve mahlut ekmekler.. Büyükada karilemizden bir kaç imza de aldığımız bir mektupta Büyükada furunlarınn son” günlerde çok mahtut va ekseriya ekgi undan ekmek ve firan- cala imal ettiğinden şikayet edilmekte- dir. Büyükada belediyesinin nazarı dik- katini celbederiz. msöğütle irdunla Zayi Nüfus” kâğadımı. kaybettim, çakaracağundan eskisinin hükmü yi nisini oktur. Bihlan şirketinde makinisi Kâzım iş arıyorum Daktil makinermle beraber müessesatı ariyo ve ya avukat ve komisyoncu mda çalı lerin” İstanal posta kulüsü 65 m Taya tahriren müracaatları. Karilerinizden P, Nüzhet arıyorum ni bitirdim. Rumcayı iyi ce de bilirim. Kimsesizim. her işi kabal ederim. dallir edenin ebedi minettarı olurum. Halk sötuün mubarrir mize müracaat. Bir matmazel iş arıyor Parıste doğmüş, İstanbulda büyümüş namuslu bir matmazel aileler nesdinde mürebbiyelikle iş aryor. Büyük aileler nosdinde çalışmaş ve çocuk terbiyesinde mavattak- olmuştar. Adres : Halk sütünü vasılasiyle Melle CA R.) rümüzüna mi Kambiyo borsası yaz münase- verilmiştir. Düyunu umumiye meclisi ida- resinden: Osmanlı - Düyunu — umumiyesi meslisi aşağıdaki hususatı alâka- daranın nazarı ittılama arzeder “Sabık Osmanlı imparatorluğu- 'nun hazine bonolarının Konsolit tahvili, 12 ağustos 1929 pazartesi gününden / itibaren - eski ” hazine bonoları mübadele için hangi ban- kalara tevdi edilmiş ve ya edile- 'cekse o bankalar vasıtasile ihraç olunacaktır. İşbu yeni tahvillerin ihracile | beraber aynı zamanda merbutu | bulunan birinci iki kopon beheri | | için 2 şilin 10 peni tediye edile- | cektir. Battal 5782 ebadında 12 ki- loluk (1056) top kâat pazarlık suretile mübayaa edileceğinden itaya talıp olacakların-pey akça- lariyle birlikte 5/8/929 tarih pazartesi günü saat on beşte piyango müdürlüğünde müteşekkil tayyare mübayaat komisyonuna müracaatları Orta mektep muallimlerinden İvan Semenoviç, düymeli ledi, yoldaşlar, — *öhhö öhhö, diye öksürdü; usul erkânüadabile, — terbiyeli Sınıf nöbetçisi talebe, kaşlarını gatarak, sert sert sordu: — Gene mi geciktiniz? İvan Semenoviç, şaşaladı, efen- dime - söyliyeyim; —sınıfa “doğru hürmetli hürmetli reverans yaptı; kısık bir sesle dedi ki .. Tramvaylar, 'yani. oğru dürüst işlemi yorlar da... Nöbetçi talebi — Bu uydurma mazeretleri bi liriz, çok dinledik!-diye gülümsedi. Hoca, iskemlenin ta ucuna, göyle bir, usturupluca, ilişiverdi; özlerini yumdu: dimağında, garip' atıralar geçit resmi yaptı. Yani, eski, inkılâptan evelki, - mekteplerden cezanın kalkmamış, sınıflara talebe kontrolü vazedil- memiş zamanlardaki vaziyeti — O vakitler, İvan Se- sınıfa girince, talebe, “gürrr,, diyerekten efendim, a) ğa kalkardı; muallim, adımları emniyetli emniyetli, hakkını vere vere atarak kürsüye çıkardı; yok- lama defterini açardı; ve — ahhhh! derin bir söl - sinek uçsa hani... Yoklama defterinden, öyle bir, gelişigüzel isim seçer: — “Nikolay!,, İvan Semenoviç, hülyasının bu noktasında, son kelimeyi yüksek sesle söyledi: — Nikolay! Aksiliğe bakın ki, bu sınıfta 'Nikolay,, isimli biri varmış, gözüm;-işte, öte köşede, önündeki Pul albumunu karıştıraraktan: — Ne 07- diye seslendi. - Ne istiyorsunuz ? Hoca, şaşaladı, anam — Hiç yani! - dedi.- Hiç efendim, hiç... Genç yoldaşımız zi teşrif edip iyrenmek istemiş- Nikolay, aydınlığa kaldırdığı bir Pulun müayenesile meşğul: — Hmmm: Peki öyleyse, | yok! - diye mırıldandı. Hoca, sınıfta dolaşmıya başladı. — Aledersiniz, genç yı Sizlerle bazı meseleler etmek, şey, sizden bazı m hakkında fikir sormak istiyordum. Sabık Birinci Aleksandr'ın ısla- hatı hakkında ne düşünüyorsunuz, genç yoldalar ?... Öhhö, öhhö Hedersiniz / genç yoldaşlar |. İçinizden — “biriniz, belki, sabil Birinci Aleksandr. hakkında bir fikir söylemek ister diye Emlak Te liytam Bankası Esas Nossi — Mevküi No:si 9 Galatada Kireçkapıda 205 12,3 Balâda muharrer ma müştemilât dairesinde müzayedeye çıkarılmnıştır. 1 — Müzayede kapalı zarf “usul Ankarada balâda gösterilen mikdarda teminat 've yahut ihale mex tevdi ederler. ine yetişmek lâa etmeleri Meclisi İdare huzurunda icra edilecektir. 6 Ağustos 1929 — Zoşçenko düm de.... Fakat, derhal ilâve edeyim: Hanedanın son derece âleyhindeyim... — Sabık — Birinci Aleksandr'dan da, diğer impa- ratorlardan , kırallardan ve emsali zalimlerden de nefret ederiml... Ters mana - anlaşılmasın, genç yoldaşlar. Bütün sınıf, kurnaz kurnaz gül- dü; hoca: — Maksadımı anlatabiliyorum dedi. - Hoş, sabık Birinci Tlekakii da)prr Şayet, sizde, ondan, benim gil nefret ediyor da, ismini bile ağzı: nıza almak istemiyorsanız, pekâlâ.. Pekâlâ... Bu bahsi kapatalım... Gençliğin cidden yerinde olan bu hamiyetli asabiyeti beni mem- nun etti. Talebeden biri, haykırdı: * — Tıraşı kesl Fazla perdah geçtin! Hem bangır bangır ba- Hırmal Yavaş konuş! İvan Semen oviç şaşaladız şımız. Nikolay'ın fikrini anlayım: Okumakta oldukları Pravda ga- zetesinde ne gibi siyasi haberlere rastgeldiler? Nikolay, gazeteyi bir yana itti; ve dedi ki: — Ne 07... Benim ismim mi ene?... Yoksa bir telmih pmiya mi kalkışıyorsu- . Hükümetin resmi gazete- okumama mi olmak istiyorsunuz yoksa?.. tahkir ha?.. Bolşevik Hükümetini tahkir h: mani biliyorsunuz gali- Bilmiyor musundz ki * — Hayır efendim, hayır efen- Tövbeier tövbesi. Bolşevil iği, Bolşevik Hükümetini ettiğim yök, Allah canımı alsın ki.. “Allah, dediğime bakmayın!... zzumdan yanlışlıkla kaçtı.. Mak- sadım din propagandası dı Hoca, helecanla sınıfta dolaşı- yordu. Talebeden biri: — Haydi köşeyel - diye hay- kırdı. - Dön arkanı! Kaldır tek ayağını! Cezadasın. Hoca, küşeye gitti. Ceza dur- duğu esnada, cebinden mendilini çıkardı; için için, sessiz sessiz ağlamağa başladı. B Sakın ha, yoldaşlar, hükümet “ otorite ,, sini tezelzüle uğratmak istiyorum da, bu hikâyeyi onun için yazdım zannetmeyin. Vaka, asayişin henüz tesis edilmediği ve Menşeviklerin ortalığa fitne saç- tıkları 1918 senesine aitdir. O zamanlar, bu gibi münasebetsiz Fakat şimdi?... UmıııııMmlurlııumıüeu Satılık Han Nevi — Teminat mikdarı Hd 4, 199 33 201 203 37 Erzurum Hanı — 1800 namiyle maruf ma arsa kâgir depo 41 39 ve dükkânları HT müştemil han satılmak üzere şeraiti âtiye iliyledir. İhale 12/8/939 - tarihinde Talipolanlar iraesine mecbur olup bu teminat varakasını teklif mektuplariyle beraber makbuz mukabilinde bizzat üzere taahhütlü olarak postaya 2 — Talip olanların İstanbul ve ya İzmir Şubelerimize ve yahut Merkez Emlâk Müdürlüğüne müracaatla mufassal şartnamemizi müta- ve müzayedeye iştirâk halinde bir mukabilinde alıp imza ve teklif mektuplarına raptetmeleri icap eder. nushasını — bir lira

Bu sayıdan diğer sayfalar: