4 Temmuz 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

g 1929 Akşam Sahife 5 Her tarafta sıcaklar şiddetini artırıyor Bu sene Avrupada deniz banyolarına erkenden ragbet başladı Banyo şehirlerinde halk deniz İ lgyafeti ile sokaklarda geziyor “Banyo Yaz demek istirahat mevsimi | demektir. Senenin dokuz on ayını şehirde — çalışmakla — geçirenler sıcaklar şiddetlenir şiddetlenmez hemen tası tarağı toplarlar ken- | dilerini bir sayfiyeye atarlar .. — | Maalesef bizde bu sayfiye ve istirahatı adeti taammüm et- . Evelce bazı zengin ai yazın İstanbulun. muhtelif sayfiyelerine giderlerdi. Halbuki şimdi hemen hemen bütün say- fiyeler bomboş gibidir. Bu sene sıcaklr erkenden bas- tırdığı için Avrupa sayfiyeleri hıncahınç kalabalıktır. Bu sayfiye- lerin hemen ekserisini kalâbalık sahiller, büyük banyo şehirleri teşkil eder... Buralarda her sene türlü türlü modalar çıkarılır. Zannederisiniz ki kadınlar buraya istirahat etmek, denize girmeğe değil birbirleri ile zerafet yarışına | gelmişlerdir. Avrupa gazetelerinin | şehirlerinden birinden bir manzara yazdığına göre bu sene - Dovil, Ostand ve sair büyük banyo şe- birleri çok eğlenceli olmaktadır. Şimdi bizim şehirde işimizi başında buram buram terledigimiz bu anda Avrupa deniz banyola- rında bin bir. türlü eğlenceler, sandal, motör alemleri yapılmak- tadır. Bu sene banyo - şehirlerinde | mayo, deniz kıyafeti ile gezmek adeta moda olmuş gibidir. Bu gehirlerin sokaklarından geçenler renğarenk mayolu, yarı cıplak kadınların - güneşten yanmış” sıh- hatli / vucutlar ile dolaştıklarını, dükkânların camekânlarını seyret- tiklerini, birbirleri ile şakalaştık- larını görürler. Denizden çıkanlar “uzun uzun giyinmeğe luzum görmeden saç- larından sular damlaya damlaya deniz tuvaleti ile dansederler. Bir çok banyo şehirlerinde ka- PERMANENI WAV dınlar çorapı, şapkayı unutmuş- “lardır. Sonra buralarda mevsimin icabı garip garip adetler çıkmış- tır: Meselâ çıplak çay vermek, çıplak otomobil gezintileri yap- mak .. Mayolarla plâjda verilen çaylar, kapalı salonlarda ağır tuvalet- lerle verilen çay ziyafetlerinden daha eğlenceli, daha samimi ol- makta imiş. Hele genç kızların deniz elbiseleri ile otomobil kul- lanmaları, ata, bisiklete binmeleri pek şik, pek parlak oluyormuş. Bu yarı çıplaklıktan en ziyade şikâyet eden terzilerdir. Zira ban- yo şehrinde mayo file dolaşan yarı cıplaklar terzilerin en paralı, 'en yağlı müşterileridir. Mamafih bu elbiseye mukabil yukarıdâ söylediğimiz gibi bir çok mayo modaları cıkmıştır.. Bu seneki mayolarda bariz renkler ve fazla dekolte modadır. yaşayan aşıklar | — Amerikalılar , şampiyonluk me- raklısıdırlar. Dün- (aa Tse li | şampiyonlarınının Amerikada — ol- masını — isterler ve banün — için akla, hayala gel miyecek — feda- kârlıklara katla- nırlar . Şampi- yonluk — merakı Amerikada , © derece ileri gil miştir her İij bir. geh #ampiyon olmak iÇin senelerce ezaya katlanan- lar pek çoktur. Meşhur sinema artisti. Şarlo bu kabil garip bir Mi mpiyonla karşılaşmış - ve ha elt içimle Kakmşr u Naf suduür : 5 Geçenlerde Holivutta, Şarlonun evine yaşlı iki ziyaretci gelmiştir. Bunlar Şarlo ile görüşürken ziya- retten maksatları ne olduğunu anlatmışlardır. Bu izahata göre Ohyolı olan Mr. ve madam Harel şimdi 73 ve 68 yaşında bulunu- yorlar. Gençliklerinde birbirlerini sevmişler ve nişanlanmışlardır. Bir gün genç kızın aklına bir fikir gelmiş ve nişanlısına demiş — Seninle nişanlılık rökorunu biz. kazanalın, eğer ömrümüz olur da sağ kalırsak nişanlandı- ğimiz günün ellinci senesinde evlenelim. Uzun nişan şampiyonu oluruz. Son zamanlarda dünyanın her tarafında izdivaç azalmıştır. Eski- den 25 - 30 yaşına gelen delil hlar her şeyden evel evlenme: bir aile teşkil etmeği düşünürleri Yaşı otuzu geçtiği halde evlenme- miş olan erkek pek nadirdir. Ümumi harpten sonra bu hu- susta - büyük bir tehavvül — oldu. Başta geçinme müşkülâtı olmak üzere, bir çok sepepler dolayısile erkekler“evlenmekten kaçmağa başladılar, bunun neticesi olarak her tarafta izdivaç azaldı. | Bilhassa Amerikada evlenen- lerin mıktarı eskisine nisbetle yarıya düşmüştür. Eskiden A rikada evlenmemiş bir tek kız bile bulunmazdı. Halbuki şimdi bil- hassa büyük şehirlerde evlenme- | miş kızlar ekseriyeti teşkil ediyor. Eskiden — Amerikaya her sene pek çok muhacir gelirdi. Bunlar bir iş bulup yerleştikten sonra kendilerine bir zevce ararlardı. Harptan sonra muhaceret mene- dildiği için bu da izdivaçlarm azalması hususunda bir amil ol- muştur. İzdivaçların gittikçe azalması Amerika kadınlarını endişeye dü- şürmüştür. Vaktü hali yerinde olan bazı genç kızlar koca bul- mak için Avrupaya kadar gelmeğe başladılar. Diğer tarafta kızlara koca bulmak sanatım öğretmek için mektapler açılmağa başlandı. Nev-Yorkta açılan ilk mektebin müdürü neşrettiği bir beyanna- mede diyor ki; * Erkekler — arasında - izdivaç aleydarlığının — gittikçe — küvvet bulduğu iddiası doğru değildir. Erkekler izdivaçtan kaçmazlar, | yalnız onları yola getirmeği bilmek Koca bulmak mektebi! | Şarlo Met içinde!... Nişanlılık şampiyonu sabırlı iki âşık!... | Şampiyon olmak için 50 sene nişanlı Şarloyu ziyarete gittiler —ai | - leşhur. komik Şarlo Bu garip teklifi genç erkek de kabul etmiş. Geçen ay elli sene- nişanlıık hayatı dolmuş, ve iki ihtiyar aşık nihayet evlenmişlerdi Yeni evliler bal ayı seyahatini geçirmek ve kendilerinden bahs- ettirmek için Holivutta, sinema şehrine gitmişler ve sıra ile meş- hur artistleri ziyarete başlamış- lardır. İlk ziyaretleri Şarloya olmuştur. Şarlonun — tanmıdıklarına bu. iki sabırlı — nişanlıan — bahsetmesi M. ve madam Harelin Holivutta az zaman zarfında büyük bir şöhret kazanmasına sebep olmuş- tur. Şarlo bu garip şampiyonların hayatından bir filim mevruu çı- karacağını söylemiştir. Mektebin müdürü Elzi Vidov lüzımdır. İşte mektebimizde bu hnsusta dersler verilecek, bir V erkeğin nasıl teshir edilebileceği gösterilecektir. Mektep mezun Fının kendilerine bir koca bulma- maları kabil değildir.,, Koca bulmak- için açılan mek- | tebe genç kızlar, hatta orta yaş: hlar, dul kadınlar çok rağbet etmişlerdir. Halbuki işin garip | bir ciheti vard Mekteplerin müdürü Elzi Vidov isminde ve 27 yaşında genç bir kazdır. bu kız pek güzel olmasına | rağmen şimdiye kadar kendis'ne | koca bulamamıştır.