11 Aralık 1934 Tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 6

11 Aralık 1934 tarihli Zaman Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tefrika numarası: 15 Amiral gemisi *Kui HN he biriei battın a ĞA D Gdi e B ADi S a harbe gi havuzlarla (Kefer) arası merki müstahkemin elinde (26) tane torpil vardı. Bin: deyh seksener metre fasıla ile 'pil dökülmüş, dört tanesi #efnini ticariyenin geçmesi için çakilan — geçidi icabında - kapı akandiyle ihtiyak alakomul: Bu hat dökülürkea İstanbuldan torpll daha geldi ve birinci gerisinde yetmişer metre ile ikinel hat tesis edildi. üçüncü, dördüncü velhasıl stosun yirmi beşinden metha- İlk bombardımsıca kadar ye. bamel aa | anebüln oldu. “ Yavuz , 'da merküi müstahkeme gön. için dökülmüş ve dökül le (18 mart) arasında İşte hattan en dışarıda bulunan- Amhasına çalışmıştı. Na dere- kadar muvaffak- oldukları meçhüldür. Maamafih Türk e idia edilmiştir. erlesi gün taarruza devam keydi cephane fıkdanından do “merkli müstehkemia fena bir düşsceğine ve hattâ bor açlaai Takün bi ağına dair kanaatler izhar edil- müşkül bir. mevkide bu: doğrudur. Lükln - torpil Benür yerinde durüyor iye bataryeleri kudreti har evvelki halinde bulunuyar. Düşman ise (19 Martjta - değil » birçok haftalar içinde tmarrı k sürette tabrip edil. inci filodan “İnflekalbi, mu- krovazörü op veya torpil le bir yara almış ve bat. zor kurtulmuştu. “Lord “Agtmemnon, zırblıları ederlerken daman ve aler idiler, Bu. filoya refakat filotilâda - bir mubribin - bat- ve diğerlerinln yaralaıması kilayetini zayi etmişti, filo (yanl Fransız sırhlıların. rekkep firks) uzun müddet ikd yaralı sarhlıdam 1ba- gti <ü filo kaymeti harbiyece Çanakkalede Nasıl Dürdürdük ? Gerilerde düşmanı mahvetmeğe kâfi yedi torpil hattı daha vardı Sağlam bir donanma ile yaptıkları hücumda mu- vaffak olamıyan İngilizler de ümid kalamazdı Elizabet, 18 mart hücumu günü Tür mermileri altında Yazan: Ahmet Cemalettin —TT incl Yiloya misbetle zatam zalf iken “İrresistibi., ve *Oşina cırhlı. Jarının batmasr ve diş Busüsiyle *Trayönl, ve “Korvollia, zırblılarıma, almazı hasebiyle daha zalflemişti. Sapa sağlam bir. donanı yekilir mi M? İ t B aht iatalarındaz Seddiibahirden Bulayıra kar dar Bütün müstahikem merkileria ele geçirileceği meselesidir. Göya tanrruz gücü istikşaf için karaya çıkanlan bir İngiliz müfre- ve bilâmüşkilat avdet etmiş Bu Kaüfeezanin' zivayel ediler maral. fakiyeli tamamiyle “merbam “zora, balarkea Ânadakı tattar *General Cevad, yarımadı halarmın. sperletinde eyikatikü göliyend Bi gıksaydı. karşınada bir erdu ıyacaktı fakat öyle bir kumanı imın karşısında bulunacaktı.ki Ba büyük kumaodan bizzet birçok ere l el G eI Kati Yise deniz yancılarıdan Bey “H. Tahsin Nuri, 718 Mari) hücür müma tahie etüği. bir yazınnda Giyer KA () *Ne vakit fikrleni umur l harbin tasarvara sığmaz. hadi: özlerime sevk go 'ircn ölmek Tete aa herşeyden errel Çanekkale koğan, aylarek — ateş ve demir kalıgları arasında Çölkaka u tarip ve kararaız selerile, kanlı bir zafer İleban ktlede görümün bü. GKOİN Benlitimin çok derinlez tükten sonra çekilip gitmişler ve Şubala, kadar bir. daha görünme. Ka (6 Şubsiğ tan sonradır bi un faal ve devamlı bir say ile boğan zorlayıp geçmek gayer doğru yürüdüğü 15 Mart) gününe kadar yaptı. Bu onün için bir hanırlık devresl isi, Tedricen inkişaf ve ta. rekki eden bir. bücum plâmı daire Anado!udıı tarafından küçük Asyada ilmt araştırmalara gönderilmiş olan heyet, uzun süren bir gaybu- betten sonra — Viyanaya ge dönmüştür. Heyet Güzasından Dr. Koller bu seyahat hakkın- da Viyana gazetelerine şunları söylemiştir : nanıl kapıldım? Size bunu an- latayım: Evlerde ki keçilerimizin vahşi ve yabani ana cim bulmak niyetinde idim. Muka- yeveli etödlerle bu keç Anadolunun şimalindel larda yaşadıkları kanaatine var- miştim. Böyle yabani bir cinsi bulup bunu tesalüb ile slah ederek daha iyi ve mükavemetli bir cins elde etmke mümkün olursa bu ökonomik bakımdan yüksek kıymet ve manada bir iş olur. 10 Ağustosta bir Tuna va- poruna binerek Viyanayı terk etmiştik" Tuna akıntısı boyun- ca Ruscuğa ve oradan da trenle İstanbula gittik. *Silâhlarımız tehlikede!,, İstanbul Gümrük memurları- nn hüzuründa — sandıklarımızı açtığımız vakit memurlar hay- rete düştüler. Çünkü sandık- larımız birçok silâh ve cephane ile dolu idi. Halbuki yivli si- lâhların Türkiyeye ithali mem- mu idi. Bütün silâhlarımız mü- sadere — edilmek — tehlikesine maruz bulunuyordu. Sefareti- miz, Türk gümrük makamatı ile temasa geldi. Nihayet AL manca konuşan yüksek bir memur Ankaradan sorarak bi. zim için izin aldı. Ada pazarında.. Ondan sonra memleketin içe lerine doğru seyahatimize de- vam ettik, Enevvel Adapaza- rına vardık, adı “büyük pazar,, manasına gelen bu İkasaba 60 bin nöfuslu bir yer olup ger- gekten de biricik vebüyük bir pazar yeri olduğu hissini ver mektedir ve şimalindeki bütün Hinterlândının ticaret merkezi- dir ve dünyanın her nevi eş- yası burada satın alınabilir. Anadolunun hayvan serveti Adapazarından sonra - seye hatimize bir kira otobüsü içinde devam ederek Anadolunun şi- l cihetinin vahşi romantik bir hal arzeden dağlık ara içlerine gittik. Yol çok tehlikeli serpantinlerle yükseliyor, ba- takalık bir ovadan 1000 met- reden fazla yüksek bir yere çakıyoruz. Bu havali emsalsiz bir güzek likarzediyor ve bizim Semmer- g'e pek benziyor. 40000 nü- fuslu bir vilâyet merkezi olan Bolu'da esas karakgâhimızi kur- dük. Buradan şimale ve cenuba doğru giden bir takım araştır. malar yaptık. Her yerde rast- dadığımız hayvan serveti şaya- hayrettir. Rasyonel bir tarz. ü işletilen muhteşem orman. lar, uvcılar için hakik bir cer net teşkil edecek bir haldedir. Biz buralarda tamamiyle Av rupalı karakterde bir hayvanat Alemine, karacalara, geyiklere yaban domuzlarına ve küçük av hayvanlarına rast gelmekle böyük hayretlere düştük, Beraberimizde — Anadoludan buraya birçok hayvanlar getir. dik. Bunlar arasmda - birde bu | böyük ayı vardır. Bir ayı hikâyesi * Size bu ayı ile. geçirdiği: bir seyuhat Keçilerin vahşi cinsleri nerede bulunur? Viyana Tabiat müzesi namına yapılan tetkikat Viyana tabiat tarihi müzesi | miz bir macerayı anlatayım. izlerini bulmağa muvaffak ol- muştum; günlerce arkasından koştum, nihayet in'ni buldum 've inin cıvarında kendime mü- nasib bir bekleme yeri seçtim; Üç gece birbiri arkası sıra ve soğuktan dişlerim birbirine, çar- parak burada - pusu bekledim. Nihayet şüpheli bir hareket 've gürültü işittim. Çalılıklar arasında bir karaltı göründü. Derhal tüfeğimi sıkı- <a omuzuma çektim. Sir kopacak derecede — ger Büyük bir ayı ve onun yanında belirdi. Köye bir ae Bu insan ha Tülerden sekiz kişi myı rık. üstünde taşıyorlardı. kurnaz adamlar ber izleri üzerinde dolaştığı Tünce ayıyı kendileri vurmuşlar dır. rılmadım ve bizzat vurmak is isdiğim ayının parasını ödedim. Türk misatirperverliği Cenuba doğru seyahatimizde çıplak ve yalçın bir dağlık ara- zide nadir tesadül edilir bir ye. e vardik. Aradığımız yabani keçinin bu dağlarda bulundu. gunu orada öğrendik. Evelce vurulmuş böyle bir hayvanın büyük boynuzlarını da elde edebildik. Fakat ora- larda etraflı araştırmalara ma- ateessüf imkân bulamadık, çün- kü paramız noksandı. Mekkâre, beygir ve saire Liralamaklığımız lüzım geliyordu ve paramız bu masraflara yetişmiyordu. Bunun için hedefimize buka- dar yaklaşmışken geri dönmeğe mecbür kalışımızın acısını ta- savur edebilirsiniz. Bunuula be- raber iyi bir tesadüf ve tali eseri olarak başka ilim araştır. maları yapabildikki bu sayede küçük Asyanın hayvanlar âlemi hakkında şimdiye kadar mev- cut bilgilerimiz tamamen deişiş- miştir. Araştırmalarımızın belki önü- müzdeki Noelde “tabiat ta müzesi, nin hususi bir. sergi sinde gösterilebilecek olan ne- tice ve ganimetleri bu seyaha- tamizi ödiyecek deyerdedir. Seyahatimizin en güzel inti. teşkil eden mühim noktayı da zikretmek isterim ki o da Türklerin em- salsiz olan misavirperverlikle- Bugünkü bava Yeşilköy rasat merkezinden 'miz malümata göre, dün hava tazyiki 768 milimetre, en fazla sicaklık 7, en az 4 de. rece idi. Bugün hava bulutlu geçecek Yazan: Barbu Jonesko Bratyano ailesinin kadınları da Romanyanın — siyasetinde mübim rol oynadılar. Bunların içinde küçük Jonun karısı Elize, bilhassa kayde değer. Bu ka- (ydın bir prensesti. Ve prenses Stirbey'in bemşiresi idi, Bunun kocası, Karol aleyhinde çalışan ve ona karşı entrikalar çe renlerin en bariz simalarından biri idi. Karol, ta başlangıçlan iti- baren Remanyaya ait mesele- lerde bir fikir sabibi olduğunu ve bu fikirlerini - müdafaaya müktedirj bir iradeye malik bur | lunduğunu gösteriyordu. Ken- dini, her hangi bir teklif ve | düşünceyi muhakeme etmeden kabule taraftar değildi. Karol, Ve olan Krahıa meclislerin. den bir çoğuna iştirak ediyor. bu. meclislerde — Bratyanolarla krşılaşarak- onların . fikirlerine - zt fikirler ileri sördüğü görü- lüyordu. — © zamandan başlıyarak yaş- H Bratyano ile genç prens ara. sında mücadele başladı. Fakat Bratyano, tecrübeli ve olgun bir adam olduğu için genç Prensle nasıl mücadele edece- ğini pek mükemmel biliyordu. Kendisi daha önce yüzlerce mücadeleye girişmiş ve bu mü- cadelelerden muzaffer çıkmıştı. Bratyano ile Prens arasında başlıyan kavgayı kızıştıran bir [Rnnvn PROGRAMI | Salı 11 Kânunuevvel İSTANBUL : 18 Almanca dera. 18,30 Jim- nastik. 18,50 Plak, dane musikisi, muski, 2115 Ajans 21,30 Örkesira. 72 C, tango orkestran. BERLİN: 18 Hafif müsikl. 19 Haf siki. 2030 Hakuki bahisler. Aktünlite, baberler. 2110 ine Giğck,, opereti. 22 Neş'e #ikili program. 25 Haberler. Azkeri musil BUDAPEŞTE * . kabeşlır Şünlr Bi Çirge 'ne takımı, 24 cazband. LAYPZİG: 1820 Lant, refakatile şarkılar - 18,0 haberler - 19 konferana < 1915 plâk >20,35 — aözler - 2110 “Halk ve İş, isimli radyo temsili - 22 orkestra” konserl - 23 haberl ve spor » 23,20 plâk - 24 bafif par- çalar musiklal. 18,05 pllk» 1835 Al, gülrler, sirant - 1320 n manca emisyon - 19,55 Yesaire - 2070 karışık şarkılı eml yon - Z AO hafif mesikl, Baberi kanteri 23 haberler - 25,15 piâkc- 23,30 İngilizce BRaNin S eT VARŞOVA: 18 Eakl Francız dansları, 16,25 Sözler. 1835 Piyane yardımiyle garkılar. 16,50 Sözler, 1915 Hafit inunki, 19445 Edebiyat. 20 Popt İer, Şarkılar, sözler. 2030 Plâk v #airet 22 Klâsık şarkıler, kencerli Teklömler. 2515 Plak, 2945 Sözler. 3005 Dans musikisi, VİYANA: 18,30 koro konseri. 19 erkdi Avuslurya sefiri Herr Avguşt Kral tarafından * Türkiye Cümbariyeti ni kuruluşunun tarihi sebebleri 215 İspanyol 2230 haberler. 2240 ler 've rüzgür poyrazdan mutedil kuvvette esecektir. yol havalarının devanı. 2430 musikisl. | Yurttaş Para biriktirmek için çok kazanmak değil, hesaplı har- Kânuavevel ir maceraları l Madam “Lüpesko,,nun aceraları ) şahıs, Ti idi. se benziyen biz üzün, yüzlü yal kullanıyordu. di de gözümün yorüm. almayı kurdu. kilıç kullanmac ona kar deriz diktatörlü; #sında temessül edi bunun neticesi memleket dışına leket dışında da Çünkü onunla vetteydiler. kral Ferdinandla Roman vaziyeti ta şaşırttı. Ve kendi camak Tâzımdır. MAL Pren Stirbey'in muht niformasile, geniş ve sibirli göz lerile, mağrur ve azemetli tav- rile, burgulu bıyıklarile koridorlarında dolaşmasını, şim- No 6 İsmi dünya gazetelerine senelerce sermaye olan Romanyalı meşhur kadının aşk maceraları Prens - Stirbey di. Bu Prens Bratyanonun kayın birade- Ve Romanya kral sarayında çok nüfuziu olan bir şahsiyetti. Kendisi cidden pron- adamdı. boyu şikli idi. Ro- manyanın on tanınmış haneda- nından birine mensuptu. Prens Stirbey kadınl diği, tapındığı bir erkek oldu. u için bütün erkekler ona kin bağlamakta ve onu kıskanmal taydılar, Sonra kendisi son de- recede haristi. İkbal ve ra Fevkalâde düşkündü. Onun için mevkiini, süfuzunu, şahal kudretini bep bu maksat için tida- teşem ü- irayın önüne getiri. Karol ile bu prens arasında eskidenberi düşmanlık hüküm sürüyordu. Fakat Bratyano ile Kralın arası bozulduktan sonı Prens Stirbey ondan intikam Gerçi Stirbey, Karola karşı fakat onun Karola gösterdiği düşmanlık , bağladığı kin, göze görünmiyen, fakat daima işle yen bir. kılıçti. siyasi diktatörlüğü kayı n saray içinde Bratyanonun ile tamam- lanmıştır. Ve bunların ikisi de Karole karşı birleşmişti. Mücadele bu şekilde başladı. Yalnız ben bunun hakiki ma. hiyetini ancak dört sene evvex disi öğrenebildim. Bratyanonun şahsında temessül eden siyast diktatörlük ile Stirbeyn şab- n saray dikta- birleştikten sonra Ka rola karşı pusular. kuruldü. ve olarak Karol sürüldü, Fakat düşmanlar onu mem- rahat birak- mamağa karar verdiler ve onu her yerde takibe koyuldular. Karol,Romanyadan ayrılmasma müteakip, bir daha ger meyi, bir daba oğlunun yözünü görmeyi ümit etmiyorda. döz. mücadele e- denler, öyle kolay kolay yeni- lir soydan değildiler. - Fakat Karol, yılmaz bir hasımdı. O. nan içle en buhranlı geçirdiği zamanda bile iradesi iğilmedi Yalmız ona karşı ge- lenler, Romanyada her istediği şahsiyeti devirebilecek bir kuv- Karolun - babası, anası kraliçe Mari, onlara iğilmek ıstırarında kalmışlar, bu yüzden de bütün karşı ayai anmıştı. Mücadele bütün hararet ve giddeti ile devam ediyor. ve hiç bir hudut tanımıyordu, Bir entrikanın hükmü geçtikçe ye- oldnklarığdı " farkında- değildi Hasmın ilk bamlesi, onu önce ketten bir memlekete göçmek mecburiyetinde kaldı. Devamı var T. cemiyeti

Bu sayıdan diğer sayfalar: