#L RIZ 1949 21 TMMUZ Amerika Hazine Bakanının demeci A AN ayareti münüsebe münasebe- tile, bir demeç vermiştir. Baş- bakan ve Maliye Bakanı ile gö- rüştükten ve Cumhurrreisi tara- fından kab duktan sonra yazılı olarak yapılan bu beyanat hayli etraflı ve şümullüdür merika hazine Ma amafih hükümetle ne gibi esas: VBır kışı Çatalcadoı kamyon kazası öldü,üç lar üzerinde konuşulduğu hak-| kanda hiç amma hiç bir a| Ağır yaralı var verilmemiştir. O halde bu tema-| — Çatalca, 20 (Telefonla) — Bu- sın bir sır olduğu ve öyle kala- | gün Büyükçekmece - İstanbui cağı kendisine söylendiği vakit, | asfaltında bir kamyon kazası ol- Bakan: «Bir sır değil, sadece| muş, bir kişi ölmüş, üç kişi ağır mahrem ve zata mahsus bir mo- | surette yaralanmıştır. dir. Esasen de böyle olması| — Dün akşam saat 21 de Edirni lâzımdır.» demiştir. Yâni zata| den İstanbula hareket eden Ta: mahsus bir mesele ve mahrem | rım işletmesine ait 2 ton meğva fakat sır değil.. Sır ile mahrem | yüklü Edirne 52 plâkalı şoför İb- rasındaki ince farkı bulmanıa umumi efkâr için çok kolay ol- duğu tahmin edilemez; maama- fih Amerikalı Bakan, Türk di let adamlarının yaptıkları işbir- liğinden hoşnutsuzlukla bahset- miştir. İşbirliğinin hangi saha- larda mevcut olduğu sualinin ce vabı da elestiki olmada azami noktaya varmıştır. Çünkü Sny- der, bu suale cevabında aynen: «Türk milletinin — meselelerini müzakere etmek» demiştir. İşbirliği, şu halde Türkiyeye ait işleri konuşmak bahsinde ve hususunda tahakkuk etmiştir. Bu ifade ve tarife göre her me- seleyi konuşan iki adam işbirliği yapmaktadır. Hattâ Snyder, İn- giliz Maliye Bakanı (Cripps) ile de işbirliği yapmıştır. Dost Ma- liye Bakanı demecinin bir nok- tasında <«Türkiye, memleketin nasıl inkişaf ettiğini görmek İs: tiyen dostlarına hüsnü kabul gös termez mi> demiştir. Bu soru- nun cevabının müsbet olduğun- da şüphe yoktur. Amerika devletinin - yabancı memleketlere doğrudan doğruya sermaye yatırımları yapmadığı- ni ve binaenaleyh Türkiye içın de durumun ayni olduğunu ifade eden Bakan, hususi Amerika ser- mayelerinin memleketimize gel ceğine dair hiç bir malümatı ol- madığımı ve binaenaleyh bu hu- susta bir fikir ve mütalâa der- meyan edemiyeceğini açıklamış- tır. Daha umumi — meselelere te- mas eden Bakan, Amerikada fertlere düşen gelir miktarı 214 milyar dolardır. Çalışmakta bu- lunan işçilerin miktarı en yük- sek bir seviyededir. Binaenaleyh Amerikada işsizliğin çoğaldığı hakkındaki rivayetler doğru de- | ğildir, demiştir. | Toptancılık ve Truman A Ciraman, evveki gü söylediği bir nutukta toptancı i darelere açıkda hücum etmiş ve | istikbalin demokrasilere ait ola cağını belirtmiştir. Toptancılık geçici galebe kazansa bile, fara- za Hitlerizmde olduğu gibi, niha: yet yıkılmağa mahkümdur. Sırf kuvvet ve sınıflar arasında düş- manlık ve kine dayanan idareler insanlığın beklediği — sulh için- de ve anlaşma halinde yaşama- yı sağlamazlar. Bu gibi idareler demokrasilere hücum ve taarruz- dan vazgeçerek kendi sahaların. da kalabilirler. TTruman aynen şöyle demiştir: «Komünistlis gelip geçici bazı başarılar kaza mabilir, fakat sonunda ya kendi kendini tahrip eder, yahut ken- merika Curahurbaşkanı Mi: di sistemini diğer devletlere zor- lamak teşebbüsünden vazgeçel Komünizmin behemehal a ri kuvvetle ve harble ortadan kâl dırılması lâzım geldiği düşünce- | sinde bulunanlara karşı Ameri- ka Cumhurbaşkanı, Moskova tarzının kendi kendini çürütme sini beklemeği tavsiye eylemesi | dikkati çekecek bir hâdisedir. — | Romanyada neler oluyor R o ozanya, sıkı siki iç âlemi ne kapanmış görünüyor. Demir perde ” arkasındaki — her memleket harice karşı esasen| örtülüdür. Fakat Romanya şim- | di takyitleri çok arttırmıştır. Yal bancı uçaklar ancak belli alanla- İki ordu o gün akşama ka- ki t mayız Vw un n p Bi azim gaklle'1 üNL Yolunda can verm eğe yemin et- |min etmek için kesim, rahim Eryılmaz idaresindeki kamyon Edirne ve Silivriden al- dığı dört yolcu ile Paşamezariı ği mevkiinde virajı dönerken şo: förün ifadesine göre, direksiyo- nun kilitlenmesinden — manevra yapamıyarak iki takla — atarak devrilmiştir. Yolculardan “Siliv- rili Emin Özkök ölmüş, İbrahim Çakar, Mustafa Kaygı ve Fehmi ağır yaralı olarak hastahaneye kaldırılmışlardır. Şoför tevkif edilmiştir. Hâdiseye Cumhuriyet savcılığı el koymuştur. Saraçoğlu mahallesi evlerinin durumu Ankara 20 (Telefonla) — Saraç oğlu mahallesi evlerinin satışa çı. karıldığı hakkındaki neşriyat Ü. zerine Maliye Bakanlığından yet - kili bir zat şunları söylemiştir. Saraçoğlu — mahallesin evler Devlete fazla masraf yükle - diği için ması için Bakanlıkça pıldığı doğrudur. henüz bir karar ah Bu yıl askeri tabibler Ankara 20 (Hususi) — Gülhane nin 50 inci yılmın ilk Üstteğmen - leri olarak kıtalara çıkacak dok - torların — diplomalarının tevzi me- rasimi cumartesi günü hastahane - nin merasim salonunda yapılacak. tır, Bu yıl 53 tabip, 2 dişçi, 2 ec- zacı mezun olmuştur. Muhtelif orman işleri Ki mezun olân köylülere verilecek Ankara 20 (Hususi) — Orman düvasının gelişmesini sağlamak çin Orman İşletmeleri — tarafından bazı tedbirler alınmıştır. Bu tedbirlere göre, — İşletmeler, kendi bölgelerindeki ağaçsız mıntı kalara fidanlar dikecekler ve — bu arada köylülerin kalkınmasını - te. imalât — ve nakliyat işleri vahit fiyatla Or - man bölgelerinde oturan köylülere verilecektir, İşletmeler bundan başka maden Ocağı direkleri, civar " mnahallerin odun, kömür, kereste ihtiyaçlarını karşılamak için çalışacaktır. Bu arada orman yangınlarına karşı uçaklardan istifade edilmesi de düşünülmekte ra inmeğe mecbur edilmekte, Bükreşe konamamaktadır. Meni- leket içinde hoşnutsuzluğun art- tığına, hattâ silâhlı ay mü- lar yapıldığına bu hal bir delil sayılmaktadır. Crippis'den sonra Be ngiliz Maliye Bakanından sonra Hariciye Bakanı Mis- ter Bevin de hastalanmış ve te- davi için (Zürich) e gitmeğe ka- rar vermiştir. Amerikay müzakerelerden sonra çok yoru- lan ve hastalanan (Cripps) dea sonra onun yerine mecliste mü- zakeratı idare eden (Bevin) in hastalanması işçi kabinesini cn kudretli ve dinamik iki üyesin- den mahrum etmiştir. Mister Bevin, Kamaradaki son nutkun- da mali ve iktisadi durumun ağır olduğunu tekrarlamıştır. Maa- mafih deflasyon (diflation) yolu na gidilmiyeceğini, yâni para miktarını azaltmak, ücretleri düşürmek gibi ustllere başvurul- mıyacağını da tasrih etmiştir. DİPLOMAT mişiz; şehitlik rütb erer- sek ne mutlü! biz harbetmeyip durdukça düşmanın büsbütün çoğalacağını — unutuyor musu- nuz? Ben bu gece bir baskın ve receğim, ya kâfirleri bozguna uğratırım yahut gı elbet intikamımı alan bulunur, Benimle beraber gelmek iste - yen fedailer kimlerdir? Bu sözler lzerine orada ha - zır bulunanlardan biri Seninle gelmiyecek yoktur! Diye bağır diğerleri onu tastik ettiler. Komutanlar bö - lük böl sorunca da ni abi aldılar, Abdullah bin Ateban yeniden komutanla rı. topladı ari komutanlar rısındı r saat sonra ben burada bir defa t bir getireceğim; siz düşmanın il 'nından arkalarına düşüp hep birden tekbir getirip hü Diğer komutanlara da ded ki - Onlar hep birden tekbir getirince düşman şaşıracak, « Talarına — girdiğimizi — san esir Sİ Esir kamplarının. çoj mukavemetin yavaş yav Tkmüim 20 (Nateiy — örey- İnoây2 Gergisinde - Charles' Kilberi | Sovyet Rusyanın esir siyaseti hak kında şu tafsllâtı vermektedir Sövyet Rusyadaki belli başlı e. Fsfxampları gunlardir 1 Uzakşarktaki — Dalstroy (Kampları: Btrada bir müyona ya kın esirin bulunduğu anlaşılmıştır |Bu esirler bilhassa Kolyma nehri kıyılarındaki — altın ” madenlerinde çalıştırılmaktadırlar | — Baykal nehri esir kampları grupu, Burada da yarım milyona yakın bulunmaktadı da Baykal - Amur tren yolunda lıştırıkmaktadırlar 3 — Pechora kampları: Burada- ki bir. milyon esir de Kotlas - Warcuta demiryolu hattında çalış. tırılmaktadırlar, 4 — Arkanjel bölgesindeki Yag- ry esir kampları: Burada yarım mülyon esir bulunduğu bildirilmek tedir, Bunlar Beyazdeniz kıyıların Eski Ital sömürgeleri inşaat. işinde yan ne olacak ? şington 20 (AP) — Amerika Dışişleri Bakanlığı müsteşarı Ge . örge C. Mac Ghe, dün akşam, | Fransanın Vaşington maslahatgi zarı Jean Daridan ile, eski İtal - yan sömürgelerinin istikbali hak . 'nda bir konuşma yapmıştır, Fransa büyük elçiliğinden bildi. rildiğine göre, bu konuşma Ameri ka, İngiltere ve Fransa arasında yapılmakta olan umumi görüş t İlsinin bir kısmını teşkil etmekte. İ dir. | Mac Ghee, bundan sonra İtal . |yan büyük elçisi Tarehlani ile gö- |rüşmüştür. Büyük elçi sumumiyet le Afrikadan> bahsettiklerini söy: lemiştir, a Kâzım Orbay l F, Suriye 'ye niçin gitti? TP RSELER İ RER G MAD Ka dlre bia » 3a ekimi zi vi Balayıöü GetKlRE £ yaplllakla olduğunu Suriye Milli Müdafaa Ba kara açıklamıştır. Bu enstitüler Genl Kurmay su: | bayları, talim ve ihtiyat subayları | yetiştirmek için olacaktır. Türk harp şürasından General Kâzım Orbay, Suriyeye Iki noktayı müna kaşa etmek üzere gelmiş bulun , maktadır: Suriye ordusunun talim ve terbi yesine nezaret edecek Bir Türk askeri misyon'1 ile Türk ordusunun Alâ Buğdaydaa 66 Arpadan 88 Üzümden 350 Hurmadan 730 Hava Kurumumuzun pek muzun hayrına masruf buluna: metleri herkesçe malümdur, Oıma muhtaç vatandaşlarımızıı ile yardımda bulunmak bizim İ vazifedir. ları müsait olan dindaşlarımızı fitıtin gehrimize ait Tefrika No. 143 birbirlerini vurmağa — başlaya- caklardır. O zaman ben ikinci tekbiri getireceğim; sağ ve kanadlar ileri atılacaklar; gol cü tekbirde merkez kısmı hücu: ma kalkacaktır. Baskın esnasın da birbirinden uzak düşmeme - ğe çalışınız ve ve birbirinizi kit vakit tekbir getirerek, «Nas- run minallah!» diyerek tanıtı - nız! Her on kişiden bir ki meşale verip geceyi aydınlatı nız; tâ ki, kollarımızın nereler, ulaştığını, birbirlerimizin nerx lerde bulunduğunu da bileli; Komutanlar vazifeleri başına döndüler v aşkomutanın mirlerini askerlere bildirdiler am v 1 namazları maatle kılındı; - yanık rle okunan âyetler gönülleri adetâ zafer müjdelerile doldurdu. | fukta gülümseyen hilâl bu gı ce onlara daha parlak görünü - rdu. Sind ordusunda öğleden- beri devam eden garip uğultu gittikçe hafifleyerek gece yarı- sına kadar sürdü ve sonra bel- ki yüzbin karaltı ile örtülmüş o- lan geniş vâdiye, layan ormanlık vâdiyi kucak. dağlara derin galması, memlekette İstanbulda Sadakai Fıtrın Miktarı K himayesi de takdirlere Bu hususu sayın ahalimize ve bilhassa mali durum- iktarı ilân YENİ SABARN l&ızıl Rusya da yaseti Ş arltı, gösteriyor rılmaktadırlar 5 — Karaganda esir " kampları Buradaki 150.000 işçi esir de ma denlerde çalıştırlmaktadır Sovyet ülkesinin muhtelif köşe - lerinde daha bir çok irili ufaklı e- Bir bölgeleri mevcuttur. Kampla - rın son zamanlarda çoğalması, e- sir adedmin de artması, memleket içinde yavaş yavaş bir mukavemet belirmeğe başladığını göstermek - tedir, Rusyadaki esir kamplarının bil. hassa merkezi bölgelerde ve ku- tuplara yakın yerlerde çoğalmak - ta oldukları tesbit edilmiştir. Sovyet Rusyada esir kampların. dan kaçmanın cezası ölüm olduğu halde bir çok kimseler bunu göze almakta ve firar etmektedirler. Bilhassa Kutup — yakınlarındaki kamplardan kaçanlar çoğalmakta. dır, Bunların issiz buz. diyarların- da kayboldukları bildirilmektedir, Kral Abdullah Amerikayı da ziyaret edecek Londra, 20 (A-P) — Haşimi Ürdün kralı Abdullah'ın önümüz- deki ay içinde İngiltereye ve muh temel olarak Birleşik Amerikaya yapacağı ziyaret bir müddet için gecikecektir. İngiltere Dışişleri Kral Abdullahın şimdi Londra ya 18 Ağustosta gelmek üzere ilk plânlarını tâdil ettiğini bil- dirmiştir. Ziyaretin gecikme sebebi muh: temel olarak, Kralı şahsen gör- mek arzusunda olan Dışişleri Ba- kanı Bevin'in Ağustos başlangı- cında Londrada bulunmıyacağı- dır. Kral Abdullah, İngiliz hükü- metinin misafiri sıfatiyle Lond. rada bir müddet kaldıktan sonra muhtemel olarak Vaşingtona gı- decek ve memleketinin çok muh- taç olduğu ekonomik gelişme programına yardım etmeleri için Amernkalıları iknaa çalışacak- tır. Beneş'in başmabeyincisi Çekoslovakyadan kaçtı Paris 20 (AP) — Çek diplomatı Jaromir Smutny'nin Çekoslovakya dan kaçtığı ve halen Almanyada, Frankfurtta bulunduğu bildirilmiş Bakanlığı tir, Smutny — müteveffa Cumhur Başkani Beneş'in başmabeyincisi idi ve Parls, Varşova ve İstanbul. daki Çek Elçiliklerinde vafife gör. müştü. teşkilâtını tetkik edecek bir suri. ye heyetinin Türkiyeye izamı işi. dir, Orta Aşağı ve a7 73 292 263 700 60 ehemmiyetli olan varlığı, yurdu- n pek şerefli, pek lüzumlü hiz . alay kurumunun bir kısım yar. ndatlarına nasıl koşup dür. Çocuk Esirgeme kurumu- ice vatan yavruları hakkındaki şayan bulunmaktadır. Bi- le ettiği nakdi muavenetin bu iki her vesile aşkür n duğu da şükran ile görülmekt. nun Korunmaya muhtaç bir ni pek şefkatli naenaleyh, aldığı teberrüatı eldi kurum ile aralarında paylaşan edir. Hava için vatanı, Kurimum'uza içtimal, bir a ehemmiyetle arz ile sadakal (0 İstanbul M bir sessizlik kanat gerdi. Sind hükümdarı Retbil gayet mağrur bir adamdı; Arapların tepelerde yerleştiklerini ve ova: ya inmediklerini " gördüğü za - man - Korkuyorlar ve çakallar gibi çalıların diplerinde saklanı- yorlar; fakat yarın o tepeleri © çakalların leşlerile örteceğim. Görecekler ki ben Kisra gibi değilim, harb meydanlarından uzaklardaki sarayımda kalm; dun; ordunun başında burulara geldim ; zaferi kazandıktan son ra Medine dedikleri yere kadar gideceğim ve bu çöl hıraızları - nın dilenci kılıklı sözde darlarının başını — kendi elin kesec Demişt rafındakiler hüküm Akşam olunca ar onun ordu- sarayında bir liydi ve bunlardan — dördünde türlü ırktan en güzel cariy Bengal hükümdarının kızı olan sevimli karısı vardı adar büyü “ Retbil emretti Sofralar kurulsun, çalgıcı lar, şarkıcılar ve çengiler gel - İki doktorun alâEsızlığı Haymanada vatandaş sokak ortasında kıvrana kıvrana can verdi Ankara 20 (Husust) — Hayma . nada ikl resmi doktorun alâkasız- liğı yüzünden bir vatandaş sokak. 'ta sedye üzerinde göz göre göre feci ihtilâçlar içinde can vermiştir, Hâdise şöyle olmştur Haymananın Kirazoğlu köyün - den Seyid Kiraz adında bir vatan daş hastalanarak Ankaraya geti - rilmiş ve Nümune hastahanesine lmıştır. Bir kaç gün sonra iyi olduğu kaydiyle, hasta; eden taburcu çdilmiş ve Hay. manaya gönderilmiştir Fakat Haymanada hastanın bir. denbire yine sancısı tutmuş, — kıv ranmağa başlamıştır. - Bu durüm Üzerine Seyid, dispansere kaldırıl. mış, fakat <Yatağı kirletti!» diye bir 'sedyeye konarak ertesi sabah sokağa turakılmıştır. Şiddetli sancılar içinde sokak ortasında kıvranan zavallı hasta - hin etrafına — kalabalık bir. halk kütlesi toplanmış, bu arada da be- lediye ve hükümet tabiplerine ha- ber verilmiştir. Fakat iki tabip, hasta ile alâ. kadar dlacakları yerde: <— Benim vazifem değil, senin vazifendir!. Diye birbirlerile münakaşaya tu. tuşm'aşlar, oldukça uzun süren bu münakaşa esnasında da biçare has ta şiddetli sancılarla kıvrana kıv. rana feci bir şekilde ölmüştür. İhmalkârlıktan doğan bu ölüm hâdisesi Haymanada büyük — bir teessür uyandırmıştır. Bilecikde 21 Temmuz toplantısı Bilecik, 20 (Hususi) — Yarın Bilecik il demokratları Cumhuri- yet meydanında saat 11'de bü- yük bir miting tertiplemişlerdir. Bu mitinge Bozüyük, İnönü, Si güd, Gölpazarı, Osmaneli ilçe dare kurulları da kütle halinde iştirâk edeceklerdir. 1946 seçimlerinde baskıları en ağırına maruz kalan Bilecik Demokratları mitinginin hararet li olacağı ve bazı vesikaların or- taya atılarak iktidarın sert. bir şekilde tenkit edileceği - öğrenil- miştir. Miting için intihap edilen Cum huriyet meydanı bütün merasim- lerin yapıldığı yer olduğu halde Vilâyet buranın yol olduğunu ba- hane ederek spor alanında yapıl- masını tavsiye etmiştir. Israil - Suriye mütarekesi dün imzalandı Telaviv 20 (AP) — İsrail - Su. riye mütareke andlaşması bugün öğleden sonra huduttaki Mişmar Hayarden mevkiinde imzalanmış - tır, Mütarekenin başlıca kaydı dur: Suriye kuvvetleri, Arap - Yahu di harbi sırasında işgal etmiş ol- dukları ve halen İsraile ait takri - ben 20 mil karelik bir kesimden çekileceklerdir, Şimdi. İsrail ile komşuları — M sır, Lübnan, Ürdün ve Suriye a- rasında — mütareke — andlaşmaları yapılmıştır. Yemen ve Suudi Ara - bistanla henüz andlaşma yoksa da bu memleketler İsraille hemhudut değillerdir. Reisicumhura hakaret- den adalete teslim edildi Adana 20 (Telefonla) — Necati Güler isminda bir şahis, umuümi bir mahalde Reisi Cumhura haka ret etmek suçundan Zabıtaca ya - kalanarak adalete tir, teslim edilmiş - Türk gençliğine uçma aşkını aşılamak ve öğretim, sağlık, tu- rizm Ve yolcu uçaklarımızı ken- di memleketimizde yapabilmek için Türk Hava Kurumunun a'- tığı başarılı adım, vatandaşları mızın - sürekli yardımlarından kuvvet almak ihtiyacındadır. «FİTRE» günlerinde bu ihti: yaca cevap verebiliriz. Bu emir derhal y getiril di; hükümdar altın tahtına o- turdu; altın ve mücevher işle - meli bir masa başında, altın ve fağfuri tabaklar içinde en gü- en tatlı yemekler geldi; şhur gülsuyu katıl mış olan kırmızı şaraplar sofra yı taçlandırıyordu. — Çalgıcılar kıvrak bir hava çalıyorlar; şar- kıcılar çoşgun — seslerile şarkı söylüyorlar ve hemen hemen tamamile çıplak dansözler şeh vet saçan danslarını yapıyorlar- di. ( yarısı olduğu zaman Sind ordusu uyumuştu; hüküm dar Retbil çakır keyf olmuştu; ellerini birbirine vurarak halvet istedi; herkes bir anda çekilip gitti; kızlar da — gidiyorlardı Retbil onlardan ancak ondör yaşındaki çekik gözlü, tunç ten li, yay vücutlu, şirin yüzlü iki tanesini alıkoydu; tahtından in di, hafifçe yalpa vurarak . onla ra yakla rini sağına di rini-soluna aldı, kollarını onla- ri rine doladı; biraz ileri- deki geniş ve kuş tüyü sedire di rledi Yarım saat sonra kır sakallı nd hükümdarı yorgun dü: olduğu halde yarı çıplak uyku ya dalmıştı, Halbu ki, Ar dusunda mekkâre hayvanları bi le uyanıktı. Gece yarısından bir saat son- ra Abdullah bin Ateban kalk tı; Sind ordusunu son defa göz Amerikan Atom Enerjisi komisyonu, son yaptığı toplantı da, atom bombaları imalâtına ait görüşmelerde bulunmuştur. Re simde komisyon üyeleri, toplantı sonunda gazetecilere izahat ve- Tirken görülmektedir. Birleşik Amerikadaki okullarda atom enerjisinin faydalı tat bikat sahalarında şimdi -a kullanıldığını öğreten — sıkı kurslar açılmıştır. Yukarıki resimde Amerikalı öğrenciler, zincirlema atom reaksiyonlarının nasıl vücuda geldiğini anlamalarına yar'dım eden bir cihazın öğrelmön- leri tarafından işletilmesini sey rediyorlar. (Foto: A-P) ”» K.L. M. Hollanda havayolla Tına ait bi ryolcu uçağı geçenler de Bombay civarında bir tepeye çarparak yere düşmüş, yolculu rın hepsi ölmüştü. Uçakta 15 A merikalı gazeteci de bulunmakta idi. Resimde uçağın enkazı görül mektedir. (Foto: A-P) ( | ğ Ekonomik vaziyet * Ankarada — Musikisevenle tarafından «Arfkara Türk musi- ki derneği» adında bir dernek kurulmuştur. Evvelki gün derne- ğin açılış törenini müteakip üye- ler tarafından Sultaniyegâh fas h icra edilmiştir. 5 aylık ticaret den geçirdi; sonra gür bir sesle haykırdı İstanbul Ticaret ve Sanayi Odasından aldığımız malümata — Allah-u Ekber!.. Allah-u | göre 1949 yılının ilk beş ayındı ki ihracat 294, ithalât 304 mils Ekber! yon liradır. Aradaki fark ithalâ tın lehine olarak on milyon lira« ayni ayların daki ihracat tutarı 178, ithalât Müslümanları Medine'den A-| dır. Geçen senenin rabistan'ın her tarafına, sonra | tutarı 291 milyon liradır ki aradaki fark yine yukarıdaki gibi Suriye'ye, Mısır'a, İran'a hâkim | ithalât | 'on yedi milyon lira yı bulmaktadır. Bu senenin illk kılan, aç ve çıplak Arap mille-| beş ayındaki ihracatın yüzde 48'ini tütün teşkil etmektedir. tini ' doyuran ve zengin eden, ” ee ; kâfirliğin karanlığında bunalmış 5 3 maktadırlar. Bakanın İzmirde bu milyonlarca insanı islâmlığın 1- | Yağ 3hraa münasebetle yapacağı toplnatılan şığına ve saadetine kavuşturan | — Zeytinyağı mahsulümüze hariç | İstanbulda da geniş ilgi uyane hep bu imandı; şimdi Hindistan | te peşin para ile talip vardır. İl- | dıracaktır. kapılarında gürlüyordu; bir gün | gililer, dahilde bolca İstihsal edi-| - yütçülerin müracaatı gelecek Orta Asya boz kırların-| len ay çiçeği yağını istihlâk ede A da, Güney Çin'de, Atlas Okya: rek zeytinyağlarımızın ihraç € | , Sağmalcılar Cemiyeti - adına husu kıyılarında” Anadolu'da, | ölmesi münasip olacağı fikrini | bir heyet, dün vilâyete müra, Kafkasya'da, Balkan dağların - | leri atmışlardır. Bu teklifin re- | ederek, kepek bulamadık da, Viyana kapılarında gürleye- | kolteler belli olduktan sonra Tı-| Kendilerine k. l da, Yiyana kapılarında gürleye. | kolteler belli olduktan aonra Ti-| n l Yam DK S Abdullah -Bin <A tebgni RMlESİ | baği avı İncağinı YÜ ĞİDE A KORRTA bere y geg aç amre Ser ça| İpekli hatları Mmak Toprük Öllale tenina gea Fının ötesinden tekbir uğultula T aA bem a ai O rı Ve nal sesleri duyuldu; süva- | yasasında hissedilir derecede bir Tiler geniş birer kavis - Çizerek | düşüklük omlaktadır. giller bu| L MLOL KN C re harekete geçmişlerdi. Bu ses. | mektedirler. Yünlü ve pamuklu- | — Istanbul E ler gittikçe uzaklaşıyor, uzak -| larda henüz bir düşüklük başla 5 fiyatlar | İaştıkça gecenin derin. acasizli- | de yakında bu saha. İ / Londra 11.38.56 — Nevyork 282, ğini daha büyük bir heybetli da da değişme başlı- | 32.. Paris 102004 — C _,;_m; titretiyordu. acağını kuvvatle umulmaktadır. | 1210 — a SeR İ ; Sind hükümdarı, uyuyordu, Iıkurık Bnknnl | n 88.60 — Lizb 11 komutanlar gurur ve keyif ba ; 240 ğillerdi. Nal seslerini işitenler | "it İzmire yapacağı seyaha 71941 Demiryolu 2 — 148 buna bir mânâ veremediler; hat- | Yük önem verilmektedir. - İzme | . Kalkınma 1 93:00 J i tacirleri yeni ticaret rejimini Vw / 5(8 Kalkınma 505 ba aar ai Arapların kaçtıkları- | ,, bulmadıklarından tâdili cihe- | 96 Kalkınma 9010 M İ tine gidilmesini istemekte ve bir | 906 1048 istikrazı 1 95.00 6 1048 utikrazi 2 95.05 (Arkası var) İçok teklifler hazırlamış bulun-