25 Nisan 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3

25 Nisan 1949 ——— Çin boğuşması- omünistler, Nankin şehrine yâni milliyetçi hükümetim merkezine, dün sabah saat yedi- de girmişlerdir. Muntazam ordu- nun girişinden evvel şehirde ba- z ev ve dükkânların yağma e- dildiği ve Cumhurbaşkan vekili- nin hanesinin bunlar arasında bulunduğu anlaşılıyor. Bütün dünyanın gözleri şimdi (Nankin) den ziyade Şanghava çevrilmiştir. Beş milyonluk nü- fusile bütün Asyanın en büyük liman ve ticaret merkezi - olan bu yerin kutu derin tesir yu- ratacaktır. Birçok ecnebiler, İn- giliz, Amerikan, Fransız burada yerleşmiş ve yıllardır. ticaret yapmaktadır. Amerikalılar, şim- diden şehri terketmişlerdir. Di- ğer yabancıların bu hareketi ta kip edecekleri — muhakkaktır. (Çan Kay Şek) tekrar sahneye çıkmıştır. Yolsuzluk, suiistimal, diz boyu yükselmiş ve Amerika- nın bütün yardımları komünist- lere hep bu adamın idareyi e- linde tuttuğu uzun yıllar zarfın- da devredilmiştir. Hâlâ Devlet işlerinden el ve eteğini çekme- ğe muvafakat etmemesi hayrete şayandir. Bahusus ki iki aylık Bulh konuşmalarından sonra har bin tekrar parlamasının. âmille- rinden biri de bizzat kendisidir. Çünkü komünistler harp müc- rimlerinin ve başta Mareşalin kendilerine teslim edilmesini 1s- temişler, milli hükümet de bu- na yanaşmamışstı. (Çan Kay Şek) bir aralık hezimet ve İz- mihlâli üzerine ecdadının meza- rına giderek orada Harakiri pacağını yâni intihar edeceğini göylenmisti amma görülüyor ki politika hırsı gözlerini bürümliş olan bu kumandan, sonuna kadar Çinlileri birbirine çarvıştırmakta devam edecektir. Millt kuvvetle- rin başına mazi ile ve kirli işler le ilgisi olmıyan temiz simalar gelebilse belki Çin milleti son bir Bavletle dayanırdı amma Almanya hükümeti Almanya, müttefiklerin ikinel ve daha uysal tekliflerini, Bonn şehrinde konuşurken Hollanda- hlar, evvelce müttefikler arasın- da varılan bir anlaşmaya uya- rak, (10.000) kadar Almanın oturduğu bir parçayı Felemenğe ilhak etmişlerdir. Bu ilhak key- fiyeti hemen hiçbir hâdise ve protesto olmadan yapılmıştır. Müttefikler bir taraftan - batıda bir Alman hükümeti kurmak ve Almânları kendi taraflarına çek- mek ken diğer taraftan bir çok fabrikaları sökmek ve Al- manya ile umumi sulh akdedil- meden peşin toprakları ilhak et- mek politikasına müsamaha gös teriyorlar. Yakında Belçika ve Lüksemburg da birer arazi par- çası ilhak edeceklerdir. Bu hare- ketlerin (Bonn) da zaten anlaşa- mıyan ve uyuşamıyan Alman si- yasi rical ve partilerinin — iş kolaylaştıracağı mı — hesaplanı- yor? Dünya sulhu kongresi Fransız ilim adamlarından ve ikomünistlere mütemayil (Jolio Curie) atom bombası araştırıcı- larına Fransız devlet - adamları atomun harp işlerinde kullanıl- ması hususunda direktifler vere- cek olurlarsa Fransız ilim adam larının bu emre uymıyacakları- ni ifade etmiştir. Diğer taraftan Amerikalı bir delege de eğer komünistler dün- yada sulh istiyorlarsa neden şu dakikada Çinde eereyan eden bü- yük askeri cidale bir son ver- Mmiyorlar sualini sormuştur. Pa- risteki konuşmaların devamınca daha iyi anlaşılıyor ki bu kon- Bre Sovyetler için büyük biz sulh propaganda ve taarruz vesilesi olmuştur. DİPLOMAT Türkiye lâleyi neyapsın gEL—, Avrupa Birliği ekonomik konferansındaki Türk delegesinin demeci Londra, 24 (Nafen) — Avru- pa Birliği hareketine bağlı eko- nomik konferansın ziraf komite- sinde söz alan Türkiye delegesi Nuri Eren Avrupa piyasalarına Türk tütünü ile üzümünün sürü- münün arttırılması “meselesinin ehemmiyeti —Üzerinde bilhassa durmuş, Avrupada İstihsalin art tırılması lüzumu üzerinde — ileri sürülen teklifleri kabul - ettiğini fakat bunun iktısadi meselenin yalnız bir cephesini teşkil etti- ğini belirtmiş ve demiştir ki: «İstihsalin artması ne kadar ehemmiyetli ise bunun normal ve muntazam bir şekilde dağıtıl ması işi de o kadar mühimdir. Hollanda delegesi Hollandada lâle sanayiinin devam ettirilme- sini ve arttırılmasını — istiyor. Hollanda delegesi haklıdır. Fa- kat meselâ, Hollanda bizden da- ha fazla tütün .ve Üzüm aldığı de ondan da- ha fazla Jâle satin alabilir.» Belirtildiğine göre Türk dele- gesinin müdafaa ettiği tez şu olmuştur: «Avrupa memleketleri arasın- da ziraf maddelerin alış verişi ne kadar artarsa o kadar iktı- sadi vaziyet düzelir.» Telüviv, 24 (Nafen) — İsrail| hükümetinin önümüzdeki ay için- de gayet şiddetli tedbirler alaca- ği ve muhtemel bir. iktisadi çö- züntüyü önlemeğe çalışacağı bil- dirilmektedir. Bildirildiğine göre, | Başbakan Ben Gurlon, Milli Sa- yunma Bakanlığını bırakacak ve kalkınma bürosunun müdürlüğü- 'nü deruhte edecektir. İlk hedef, Yahudi iktisadt ha- yatını yakından tehdit etmekfe olan enflâsyonu baltalamak ola- caktır. Şimdiye kadar enflâsyona karşı giddetli tedbirler —alınmış değildi. Nevyork, 24 (A.A.) <afpp — İsrail — Cumhurbaşkanı — Hayun — Tranın 40 senelik Anayasası Tahran, 24 (Nafen) — Nafen ajansının muhabiri — bildiriyor: Yeniden — toplanmış olan İran meclisinin 40 senelik anayasaya bazı ufak tefek tâdiller getire- ceği tahmin edilmektedir. Belir- tildiğine göre bu tâdiller saye- sinde yeni reformların yapılabil- mesi mümkün kılınacaktır. Ye- nilikler sayesinde de iktidara ge Ürah - İsraii mütareke müzakeresi yarın ... İsrail'de enflâsyon tehlikesi | zere bugün öğleden sonra oturum Hânedandan intikal eden mallar Mecliste yeni açıklama- ların yapılması bekleniyor Ankara: 24 (Hususl) — Geçen| Pazartesi günü Mecilsin bütün mü lecek olan hükümetlere, biraz da- ha fazla istikrar verilmiş olacak- tır. Yalnız Kıvamlissaİtana yirmi ay Başbakan olarak kalmıştır. Fakat diğer Başbakanların çoğu gayet kısa bir müddet için mem leketi idare edebilmişlerdir. TI sözlü soru | Pazartesi günü Mecliste alâkalı Bakanlar tarafın- pan cevaplandırılacak | zakere santlerini işgal etmiy butul , ç A aTa: 24 (Hususi) — Mec nan” Osmanlı hanedatının . miletl İİN / Pazartesi / gündeminde on - intikal eden —malları / hakkındaki | ”” Sözlü soru. vardır; | münakaşalar bu pazartesiye başka bir yönden tazelenecektir. Bilin - diği gibi o celsede Ahmet Remzi Yüreğire cevap vezen Maliye Ba kanı İsmail Rüştü Akaal hükün tin 1936 yılında hilâfetin ilgasına ve Osmanlı hanedanın —milli hu - dütlar dışına çıkartlmasına müte Galr olan 431 sayılı kanunun incl maddesinin tefsiri için Mecli - se müracaat ettiğini — açıklamışdı. 10 yıl sonra Recep Pekern başkan lığı sırasında — bu üÜç yıl evvel tek rarlanan bu talebin aradan tam 13 yıl geçmesine rağmen halâ in. | — Bunlar İhsan Olgunn ekim nok sanlığı ve hayvan zaylatı hakkın daki, Dr. Fahri Kurtuluşun İstan- bul Üniversitesinin Tıp — Fakültesi inşaatı hakkındaki, Dr. Mim Ke -| mal Ökenin hastahanelerdeki dok: İ torlardan resmi görevleri istismar | ve suistimal edenler olup olmadığı | 8| hakkındaki, Sinan — Tekelioğlunun bazı cürümlerden — dolayı memur. lar ve şerikler hakkındak$ — takip | ve muhakeme usülüne ait 1609 sa | yılı kanunun mer'i olup olmadı. -| Bi hakkındaki; Mehmet Kâmil Bo| ranın Ekonomi ve Ticaret Bakan: taç edlimemiş olduğu da bu sar| Hömin birleşdirilmesi sebebile “bu retle anlaşılmışdı, |Pekanlığa ait teşkilât kanununun - Meclise ne zaman getirileceği hak metin bir türlü çıkarılamıyan - bu | Kya Kekeel Salışmalarıma. metin bir türlü çıkanlamıyan Dü | dalci petrol çalışmalarının sonucu felsir — talebini. üzerine — aldığı a akkında MUTLA, Enstitüsü - ge :| Telslrin Çıkanlmasını teminen biç| #el müdürlüğümün Türk petrolleri | efsirin çıkarılmasını teminen bie | L L K L a arida — müşteri| de Önerge — Vermişdi. Bü — önerse K aK salabiyeti olup — olmadığı| Meclisin pazartesi günkü günde -| kakkındaki ve MAT.A. enstitüsü - mine alınmışdır. Tefsirin hararet- |nun petrol Üzerindeki — çalışmaları Ü tartışmalara ve yeni açıklamala a İ naai edilen petroi mikdarı ra vesile olacağı tahmin edil -| hakkındaki, Emin Soysalın üniver mektedir. sitelerde yapılan münazaralar hak kındaki Mehmet Kâmil Boranın | Çimento idhali Ankara, 24 (Hususi) — Tica- ret ve Ekonomi Bakanlığı ilgili- lere gönderdiği bir tamimle bun dan sonra yapılacak çimento it- halinin Türk çimento normları- na uygun olması icabettiğini bil- dirmiştir. Çimento ithal edecek tüccarlar getirecekleri malların Türk çimento normlarına uygun ollelahcen. neçziyatın takibi hak -| B A, Tantaklan gaH SĞ Kakandaki #ösin Boi | Fulandi Ti Bükanlür tara :| Kiar'dü SO Eraplkmüire | Gaktir olduklarını tevsik eden vesaiki de taleplerine ekliyerek — ithal müsaadesi alabileceklerdir. PEHAZRETİ ÖMER ğ s|İ ça Yazan: KADIRCAN KAFLI 'TASHİH VE İTİZAR «Hazreti Ömer» tefrikamızı dünkü kısınının başından aşağı daki satırların eksik dizildiği gö- rüldü; lütfen ilâvesini rica eder özür dileriz: İslâm ordusunun ilerlediğini haber alan imparator - Herakli- yüs toplıyabildiği kuvvetlerle Antakyadan çıktı; Humusa gel- di; gehir dışında ordugâh kur- du; Dimişk'ın imdadına bir tü- men gönderdi, Arap süvarileri uzaklara ka- dar keşifler yapıyorlardı; - Zül- kelâ yaklaşan Bizans tümenini bozguna uğrattı ve Dımışk böy- lece yeni bir yardımdan mah- Tum kaldı. * — Yüze kadar sayınız, sonra hep beraber tekbir getiriniz! Dedi. Kendisi yirmi beş kadar kahramanla ' burçtan iç tarafa inilen merdivenlere yürüdü; Tefrika No. 63 kapıya sokuldu; orada iki mu- — di. Diğerleri de kapıyı bir kag hafız gördü; duvarlara sürünür — yerinden kavrıyarak - çektiler gibi yaklaştı; ansızın kılıcını çe — açtılar; rezelerin gıcırtıları D kerek birinin kellesini yere dü- — mışktaki Bizans eğemenliğini so Bürdü; diğer muhafız şaşkınlık — n>. erdiğini bildiren iniltilerdi. tan dili tutulmuş bir halde baka — — Tekbir geslerini duyan subay- kaldı; Halid onu da öldürdü; — lar derhal dışarı fırladılar fakat herif son saniyede boğuk Silâh başına! bir ses çıkarabildi, taşların üs- — — Diye bağırarak askerleri doğu tüne düşerken de tok bir gürül- — kap:sına sürmiye başladılar; fa- tü oldu; kapıcıların oturdukları kat oraya yaklaştıkları zaman odanın kapısı açıldı; bir adam — İslâm skerlerinin sel halinde i- gıktı; onun ardından bir başka- çeriye girdiklerini gördüler; bu Bı göründü; fakat hepsi de kes- —nunla beraber savaşmaktan çe- kin kılıçlar veya hançerler altın — kinmediler. Ay ışığında kanlı da can verdiler. O anda burç ü- — bir boğuşma başladı; şehir u- zerinde kalan Müslümanlar gür — yandı ve halk gaşkın bir halda aealerile, bep birden: okaklara fırlıyarak savaşın ol- Allah büyüktür! Allah bü- — duğu yerden kaçmıya başladı. yüktür Dımişkin ileri gelenleri çabu- Diye haykırdılar. Bunu duyan — cak toplandılar, kendilerinin ve İalâm askerleri yalın kılıç yer- rli halkın canını ve malını kur lerinden fırladılar; bir kısmı ip — tarmak için teslim olmaktan merdivenlere bir kıazmı da kale başka bir çare yoktu. E- kapısına koştular. bu Ubeydenin gayet mer- Halid bin Velid kapıcıbaşının — hametli r genee belindeki kocaman anahtarı al- ral olduğunu duymuşlardı; bu dı; kilidin diline soktu ve çevir- nun için derhal « YENK SAB AH BAYFA :8 Weizman dün Nevyorkta gerefi- ne verilen ziyafette sön alarak, mukaddes yerlere serbestçe giril- mesl ve bu yerlerin korunması et- tafında dünyaca gösterilen alö- kayı İsrailin takdir ettiğini söy-) lemiştir. | Lozan, 24 (A.A.) <afp> — Bir- leşmiş milletler Filistin uzlaştır ma komisyonunda Birleşik Ame- rika, Türkiye ve Fransayı temsil eden Etridge, Yalçın ve Boissan- ger, Lozana gelmişlerdir. Delegeler 26 Nisan - tarihinde toplanacak Arap - Yahudi kon- feransı gündemini hazırlamak Ü- larını yapacaklardır. Kütuplarda kanlı grip salgını Ottava, 24 (Nafen) — Millet lerarası eıhhat işlerile meşgul 0- lan heyetler 1914 - 1918 harbin- den sonra patlak vermiş olan «kanlı gribin» yeniden ortaya çıkmasından endişe duymakta- dırlar. Birinci Cihan Harbinden sonra ortaya çıkmış olan bu kan h grip salgını Avrupayı olduğu kadar bütün Asyayı da kasıp ka vurmuştu. Bu sıhhi heyetler gimdi bütün dikkatleri kuzey kutbunda top- lamış bulunmaktadırlar. Bildiri! diğine göre kuzey kutbundaki Eskimo kabileleri arasında çık- miş olan grip salgını her gün biraz daha fazla zayiat vermek- tedir. Bazı Eskimo şehirlerinde halkın yarısından fazlası ölmüş- tür. Milletlerarası sıhhi teşkilât- ların endişe ettikleri mokta şu- dur: «Kuzey kutbunda baş göz- termiş olan 'bu İgrip salgımınım bi tün dünyayı birden kaplaması ihtimali mevcuttur.> SANYAZAN ESESE MİLLİ EĞİTİM. GeS| KİTAPÇILARDA daki tümenin ilerlediği Cabiye kapısına koştular; burcun Üze- rine çıkarak: — Teslim olacağız, konuşmak için adam gönderelim, durunuz! Diye haykırdılar. Ebu Ubey- de durdu ve cevap verdi: Çabuk olunuz; biz , teslim olanların canlarına ve malları- na İlişmeyiz! İçlerinden ikisi kapıdan çıkıp İslâm ordusunun baş komutanına gittiler; bir iki dakika içinde anlaştılar ve Müs lümanları ri aldılar General Mahan hâüdiseyi ha- ber alır almaz yatağından fırla- mış, silâhlanmış, Doğu kapısına koşmuştu; fakat çok geç kal: mışti, Dımışk halkı diğer kapıları da açtılar ve İslâm ordusu saba hın alaca karanlığında, ay ufuk ta kocaman ve kalaysız bir tep- Bi halino gelerek battığı sırada gehro tamamile hâkim olmuş - t Yardım ancak Alahtan'dır. Hazreti Ömer bu büyük zafe- ri haber alınca Ebu Übeydeye bundan nasıl hareket edeceğine dair bir mektup gönderdi; ayni manda vaktile Halid bin Ve- lidle beraber Irakdan Suriyeye Sami *ÖNGÖR Fiyati 120 Kuruş YAYINEVLERİYLE BÜTÜN ÜĞ LERETEİTR ( SABAH SABAH! Zuaten var... Ankarada büyük otomo- Bi yarışları tertip edilece- Şini birkaç gün evvelki ga setelerde okuduk. İlk bakış- ta insana hig te fena bir te- gebbils gibi görünmüyor. Bu suretle bizde ihmal e- dilen bir spora Tâyık olduğu ehemmiyet verilecekmiş. Fakat bis, memleketimiz- de bu sporun ihmale uğradı- 94 kanaatinde değilla. Her gece saat 11 den sonra Be- yoğlu caddesindaki otomo- bil yarışları, bu derece heye- canlı bir şekilde dünyanın neresinde yapılıyor? Hattâ bizim yarışçılar kendilerini o derece heyecana kaptırıyor- lar ki, ya seyircilerini yol- ların Yonarına cansıs yatırı- yor, yahut da kendilerile birlikte kullandıkları — oto- mobilleri hurdahaş - ediyor- lar. * 4 N verrrreez .-..W'J Urfada yedi köy halkı birbirine girdi Urfa, 24 (Hususi) — Urfanın Sumatar bucağına bağlı Nakip- han köyüne, Kayacık, Mihraplı, Küçük Rüsum, Seksenveren, Çel- le ve Çileyle köylerinden Musa ağanın idaresinde yüz kişilik bir kafile gelmiş ve Horoz köyü ya- kınında bulunan gu bendini ken- di taraflarına çevirmek İstemlş- lerdir. Yüz kişiden yirmisi silâh h olan bu kafile köy halkile bü- yük bir kavgaya tutuşmuşlardır. Bu kavgada Yakacık köyün- den Şevval, Horoz köyünden Ubeydi, öldürülmüş, beş kişi de ağır surette yaralanmıştır. Hâ- diseye Urfa C, Savcılığı el koy- muş, tahkikat — derinleştirilmiş- tir. Kanada'da yakalanan Rus casusları Ottava, 24 (Nafen) — Burada yeni bir casus gebekesinin orta- ya çıkarılmış olduğu sanılmakta dır. Kanadaya gizli olarak: gir- miş olan Rus Lechenko'nun tev- kifinden sonra bu şebekeye ol atılmıştır. Bu casus şebekesinin Kanada- da hükümeti devrimek hedefini güttüğü de açıklanmaktadır. Rus casusu Lechenko kuvvetli bir polis nezareti altında Winnipeg'e götürülmüştür. Tahkikata bu şe- hirde devam edilmektedir. BAKANLIĞI DU BULUNUR. gitmiş olan askerden 10 bin ka- darının eski yerlerine gönderil- melerini bildirdi;. bunlar orada senelerce savaşmış kimseler ol- duğundan memleketin yollarını, şehir ve kasabalarını, halkın ah lâkını, düşmanın harb usullerini gayet iyi öğrenmişlerdi; Irak or dusunda böylelerine ihtiyaç var di K Ebu Ubeyde emir alır alma Iraklı askerlerden gehit düşmüş olanların yerle erek bin sayısını tamamladı; Saad bin Ebl Vakka 'ın karde ğinin oğlu Hâşimi onlara komu- tan tâyin etti; meşhur süvari komutanı Kaaka bu kuvvetin öncülerinin başında bulunuyor- du. Yezid bin Ebi Süfyan Şam valisi oldu; onun kardeşi Mua- viye, Suriyenin bütün sahil şe- hirlerini — kolaylıkla — fethetti; Taberiye, Ürdün zaptedildi. İs- lâm ordusu kuzeye, batıya ve güneye doğru kol kol ihtiyatla ilerlemiye başladı. — Girdikleri yerlerde boğuzlamalar ve yağ- malar yapmadıkları için bütün köyler, kasabalar ve şehirler on ları kurtarıcı imişler gibi kargı lıyorlardı; gerçekten onları zu- lümden ve sapıtmış — olmaktan (Devamı var) ine başkalarını | Şampiyonluğun — Üzercice bi haftacık bile oturamıyan Gala- tasarayın, cumartesi günü — Ve- faya yenilmesinden sonra —dün Fenerbahçe jle yaşacağı maç bü yük bir alâka toplamıştı. Maç Saatinde evvelâ Fenerbahçe, son ra Galatasaray sahaya çıkarak halkı selâmladıktan sonra göyle sıralandılar: Fenerbahçe: Erdal - Murat - Ahmet - Samim - Seracettin Kâmil - Erol - Salâhattin - Sup- hi - Müjdat - Halit. Galatasaray: Erdoğan - Fa- zil - Adnan - Musa - Naci - Do- ğan - İsfendiyar - Bülent - Gün- düz - Muzaffer - Orhan. Hakem Semih Duransoyun i- daresinde oyuna başlandığı za- man Fenerbahçenin hücuma ge- çerek hâkimiyeti eline aldığı gö rülüyordu. Galatasaraylılar bu hâkimiyet karşısında zor durum da kalıyorlâr ve daha ziyade fa vullü oynıyorlardı. Nitekim 15 inci dakikada yirmi metreden a- leyhlerine bir favul oldu. Galata saraylı oyuncular kalenin önüne üizilmiş olmalarına rağmen, Sa- lâhattinin çektiği şüt Erdoğanın plonjonuna rağmen sol üst kö- şeden içeri girerek Feneri galip duruma getirdi. Bu gol, stadı olduğu kadar Fenerbahçeli oyun cuları coşturmuştu. Golün üzerine Galatasaray biz az bastırır gibi oldu. Bu arada kazandıkları iki kornerden bi- rini Salâhattin, birini de Samim modresle kurtardı. On dakika kadar devam eden bu baskıdan kurtulan Fenerbah çe topu Suphiye geçirdi ve Sup- hi de güzel bir görüşle bunu Ha- lide uzattı. Halit önündekileri at lattıktan sonra bütün hızile Ga- latasaray kalesine kadar inerek Erdoğanla karşı karşıya - kaldı. Tam altı pas üzerinden şütünü çekecekti ki kasdi bir hareketle düşürüldü. Bunu gözünden ka- çırmıyan hakem penaltı ile ce- rzalandırdı. Ve Fenerbahçe, Salâ- hattinin ayağile köşeyi bulan bir şütle ikinci golü yaptı. 27 ncf dakikada 2—0 mağlüp duruma düşen Galatasaray gene bir ham le yapmak istediyse de kazan- dıkları iki frikiği Erdoğan tut- tu. Günün en güzel hareketi 42 hci dakikada Bülendin kaleye arkası dönükken çektiği şütün avuta gitmesi oldu. Ve biraz gon ra devre 2—0 Fenerin lehine bit t. İkinci devreye Galatasaray bi- raz hızlı başladı ve Bülent yine arkası kaleye dönük olarak bir vole attıysa da kaleye vurdura- madı. Bundan sonra maç Galata- saraylıların lüzumsuz hareketle- rile sertleşmeye başladı. Ve ka- gı patlıyan Kâmil çıkarak yerine Refet girdi. 9 uncu dakikada Sup hinin kaçırdığı bir gölden sonra Fonerin aleyhine olan — favulu Bülent dışarı attı. 18 kada Nacinin yumrukla uzaklaştırdıktan son- ra oyun bir müddet mütevazin tereyan etmeğe başladı. 29 uncu dakikada Suphi kafa ile Naciyi geçtiği halde şütünü avuta attı, Biraz sonra Fenerbuh çe sağdan bir korner — kazandı. Erolun kalenin önünü bulan ör- tası Müjdadın kafasile Üçüncü YENİ AD SES Operetinde Her akşam saat F 20.30 da Kuysuslu Yıldız Telif operet 3 Perde Yuccu . SADIK ŞENDİL Müzik : P. ÇITRAS Matineler; Çarşamda - Cumar- tesi-Pazar sant 15 de. Cel: 49300 köy Ceviz sokak No, & l D. Par Hl Bu yazı serisi bül n konuşmaları İstanbulluların dertieriyle meş gül ve hem dert olmamız onların bizlerden esirgemedikleri tevec- cühlerinin devamını seğlamak 1- İçin lâzim değilmidir. 16 — Bir takım komiteler ku rulmuş olmasına Trağmen hiçte kâfi diyebileceğimiz işler yapıl- mamıştır? Sils ve Tüks diye bile ceğimiz birer etiket — olmaktan neden ileri gidilememiştir? | 17 — Kulaktan, kulağa demok Fasi zihniyetine taban tabana zıt Kelimenin en hafif “manası ile çirkin bulduğumuz, hoşa gitme - İy Beçim — faaliyetleri ne için Müsamaha ilo karşılanmıştır? ahıslara körü, körüne hızme İ üi hedet tutanlara ancak acımak tayız bu gibileri bu — münevver | ilât asla aff iyecektir! N idare Kurulumuzun munta zam toplanmalarını, İlçelerle mu Yeni Sabah- pDoR Fener Galatasarayı 2-0 defa Galatasaray a&larını bulu. ise de hakem bunu vermedi. Bu sırada İsfendiyar çıkarıl- di, yerine Muhtar girdi. 32 nci dakikadan sonra Refet, göz ka- pağı yarıldığı için oyundan çık- mak mecburiyetinde kaldı ve o- nün yerine Müjdat, sol içe de Hasan girdi. Oyunun sonlarında Galatasa- ray son gayretini sarfetmeye başladı. Bu arada Samim güzel bir makasla topu açtı ve biraz sonra maç 2—0 Fenerbahçenin galibiyetile son buldu. Cihad Arman BEŞİKTAŞ — VEFA Cumartesi maçlarının iki - galibi, Vefa ve Beşiktaş, dün Feridm Kı lıç'ın idaresinde karşılaştılar, Sakat olan Ali İhsan ve Hüseyinden mah- rum Beşiktaşın bu kadroyla Vefa yıs yenmiş olması İlk bakışta bir kım şu kadrolarla dizildiler. — Fehmi — Bülent. nedense tutük ve etmek lâzımdır. Vefa eğer Fevzinin güzel oyunu olmasaydı maçı hiç ol mazsa berabere bitirebilirdi,, İki ta| Beşiktaş: Fevzi — Hayrettin —| Vedi! — Çaçi — Eşref — Faruk — Süleyman — Şevket — Billent — Kemal — Şükrü. Veta: Abtullah — Mustafa — Se Jâhaddin — Melih — Galip — Ze- ki — Aziz — Emel — Muammer İk dakikalarda Beşiktaşın soldan denediği bir kaç akın Vefa mlldafa asında kırıldı, Galatasaraya, karşı ayaklarında top tutmadan baldep Jâsnamlı bir oyun çıkaran Vefalılar çalımlı oynuyor. lardı. İkinci dakikada Beşiktaş gü zel bir gol attı: Bülentin sürüp sola) d « de çıkardı, Görden sonrü — Bücat Abtullanı Kasti bir ten, oyun dişi etti ve Vefa kalesine — Saml Beçti. 38 incl dakikada Beçik'aş ü güncü golünü de göyle çıkardı. fa vül atışını kalecisine pas vererek yaptı, Ani olarak atak yapan Şük- TÜ rahatça topu kaparak 3 ünci yapıverdi ve haftaym 3-0 sona İkinci devre Beşiktaş Çaçini rine Hikmeti alarak çıktı, V: Galip santrfor, Muammer so| Kiz sağiç, Emel sağ haf, M 'ta haf oynuyor. Sağaçıkta var, Kalede gene Aptullah almıştı. Oyun başlar başlamı f« bastırdı ve bu baakı oyurg na kadar devam etti. Eğer forveti biraz şanalı olsaydı cnaç, minde belirttiğimiz gibi en az berlikle sona ererdi, Devrenin gından itibaren Üstüsle korn Beşiktaş müdafaasını bunaltlı.. < unc udakikada soldan Bülentin çekti ği korner Emelin ayağile ağları Mmuvaffakiyet gibi görülebilir. Fa| buldu. 16 ıncı dakikada haker 1 akem oyu kar dün Beşiktaşın çok ganslı” bir| n b St gö lk'a oyunla Vefayı'yendiğini de kabul Bi £ e TEL A Faruğu dışarı çıkardı, Beşiktaş Bü Tenti sol hafa alarak tamamile mü- dafaaya çekildi. Vefa ikinçi gölünü Bülentin ayağile çıkarırken adaşı kaleden gıkardı. Bir. dakika sonra Fevzi üstüste iki güzel kurtarışla muhakkak bir göle mani oldu: Ga- lip'in kafasını uçarak çeldikten som ra yerdeyken yeniden doldurulan şü tü yumrukla kornere attı. Hemen bir kaç dakika sonra ortadan Eşre fi atlatıp ilerleyen Galip'in Fevzi'a yaklarına atladı, fakat topu elde e- demedi Boş kaleye üç Vefalı topu sokamıyarak nuhakkak bir fırsa! daha heba ettiler. Beşiktaş Süleyma 'nın yerine Rahmniyi aldı, 36 ıncı da kikada Galip frikiği dışarı attı. 40 incı dakikada Fevziye şarj yapan Bülenti Vedit yamrukladı ve hakem tarafından oyun harici edildi, 2 da geçirdiği topu Şükrü Ççapraz bir şiitle Vefa ağlarına taktı, Golden sonra bir müddet gene B. J. K, bas tırdı Seyrek Vefa akınları Eşrefin boyunun kısa — olmasından — ötürü hayli tehlikeli oluyor 29 uncu daki kada Şükrünün çektiği favule ya) kika sonra sağdan çekilen kornere mükemmel bir kafa atan Vefa sol- beki Selâhattin takımının ikinet © Tünü çıkardıysa da maç Beş' tasız 3-2 galibiyetiyle sona erdi ve Mag tan sonra Vefa uzun szun alkışland' anbul Kongresi le şımdiye kadar neşredilme: Bir vatandaş jandarmala- rın dipçiği ile döğülmüş ilçesinin Boyalıca köyünde mil- essif bir vak'a olmuş, Ali Pehli- döğülmüştür. fddiaya göre hâdi- se göyle olmuştur All Pehlivan İznik ya kiralamıştır. Burasını köyün muhtarı da ele geçirmek istemek tedir. Geçen gün Muhtarın teş- vikile jandarmalar balıkçı Ali Pehlivanı hiçbir sebep yokken dipçikle döğmüşler, sonra da, ya kalarını yırtarak: Ali bizi döğ- dü, üniformamızı yırttı, şeklin- de bir zabıt tutmuşlardır. Ali Pehlivan da ayrıca jandarmaları savcılığa şikâyet etmiştir. Tah- kikata başlanmıştır. aid bir ihbar Gönen 24 (Hususi) — Araba- larile kaçak odun götüren köy- lülerden rüşvet aldıkları — ihbar edilen Gönen orman idaresi ba- kım memurlarından Kâmil ve Ali adında iki memur hakkında tahkikat yapılmış ve evrak C. savcılığına tevdi edilmiştir. Sor- guları yapılan sanık Kâmil ile Ali tevkif edilmiş ve Cezaevine gönderilmiştir. Anteple bir askeri binada yangın çıktı Gazlantep: 24 — (Telefonla) — Şehrimizde askeriyenin işgal et- tiği bir binada yangın çıkmıştır. İtfaiye, binanın çatısı tamamen yandıktan sonra ateşi söndür « dan çıktığı anlaşılmıştır. | — —a Daaaaaaaaaaı miş — — yeriyoruz Hürriyet şehidlerimize mevlüd okutmalarını, şükranla anarız intizamla! haberattaki bucak ve ocı tirâklerini, diğer illerin demok- ratik hareketleri ile iİlgilenmele rini ve yakın il mitinglerinde bu lunmalarını, hürriyet şehitleri - mize mevlut okutmalarını ve on ların mezarları başında ruhları- ni şad etmelerini şükranla ana- vket ikinci golü Bursa, 24 (Telefonla) — İznik van adında bir vatandaş, jandar malar tarafından tüfek dipçiğile gölünün Voli mahallini bin beş yüz lira- Gönen, orman idaresine müştür. Yapılan tahkikat netloe sinde yangının elektrik kontağın TAHAOĞLU Dünya, dönüş hı kaybediyormuş Philadelphia, 24 (ALA.) — (Repter): İngiliz astronomi bil ginlerinden Sir Harold Spencer Jones, dün akşam buradaki A- merikan — felsefe cemiyetin”> dünyanın mihveri etrafındaki dönüş hızının azalmakta — oldu- ğundan, yakın zamanda iki tür« Tü saat ayarı arasında bir seç- me yapılması icabedeceğini söy lemiştir. Bu yavaşlamanın devam edek ceğini bildiren Sir Jones, arma mihveri etrafında bir tek dönü« günü, muhtemel olarak 47 güne de tamamlıyacağını ilâve etmiş« tir. Şimdi; kadar — kullamları saatler, lâzım geldiği ka” — >3 sas olmadıklarından bu ya la- madan müteessir — olmamışlara dır. Fakat Vaşingtonda yapıle makta olan ve atom esasına da« yanan saat, dünyanın dönmesle ne göre ayarlanmış olan Green- witch saatine nazaran fark eöz- terecektir. Kalb sektesinden öldü Beyazıt postahanesinde —mu- vezzi İrfan vazifesine giderken 'Türbede birdenbire — sendeleyip yere düşmüş, etraftan yardımı- 'na koşmuşlarsa da çok geçme den ölmüştür. İrfanın kalb krizinden öldüe ü anlaşılmıştır. Karadenizde setseri bir mayın görüldü Karadenizde Ereğli civarında Baba burun mevkiinde serseri bir mayin görülmüştür. Sahil mu hafız teşkilâtı tarafından gerekx ll korunma tedbirine baş vurul« muştur. ondan daha birçok faydalı işler beklemek vazifesindeyiz. Esat çay ciddiyeti ile anılmaktadır. Sa it Şanil nezaketi ile temayüz et- ir. Salâhattin Güvendiren gu rurlu fakat iş yapabilecek adam dir. Ahmet Merter hoş sohbet bir şahsiyettir. Bütün bunlardan kötü niyet- ll kimseler diye mi bahsetmeli - yim. Hayır arkadaşlar, hayır so- vişmek, anlaşmak onların ve biz lerin aralarına nifak sokmamak için elimizden geleni yapmalıyız. Geçen sene sandalınızı arızasıa sahile yanaştırdık. Bu sene zafer seyahatine.çıkacak ve iktidarın kapısını çalıp, ona bizler gel - dik, sen de biras gez de mom- leketi tanı diyecek olan muazzam demokrat gemimis iyicene muay yeneden geçmiştir. Mürettebatı- rız. Sözlerimi bitirirken rahat ko siyetle her nuşmaya bir misal vermeyi çok | uzvu üzerinde durmalıyız. istemekteyim , | Elimize sıkıştırılan kâğıtlara Mesela: asla aldırmadan, vicdan ve parti Abdurrahman Münip bey teva| ve memleket namusuna güler yüz zuu ve bilgisi ile sevenler kazan | 1ü, iyi kalbli, iş yapacak, bu mil mışlardır, yalnız ondan fazla du-| Jetin derdine derman olabilecel rendiş olmaması İstenebilir. Sa- | kimseleri vazifelendireceğiz. Sbn lih Keçecl dürüst hattı hareketi | muz hayırlı olacak memleketimli güler yüzü lle kalpleri feth etmiş/ yahat ve huzura kavuşacak İş: tir. te o zaman âlemle bizler de sevi Emin Nihad mülayeneti ile ta-| , cceğiz, nınmıştır. Dr. Mükerrem Sarol bu partiyo çok hizmet etmiş olup; (Devamı var)