j : | ; Sondaji Kremlinin, Berlin hızlandı Moskova Tradyosu, Berlindeki i bütün kesimler arasında normal ticaret tesisini lüzumlu görmeğe başladı Londra: 22 (aa) United, Press>: Moskova radyosunun bil- dirdiğine göre, Berlin'in Dört ke- almünde normal ticaretin — tekrar kesisi bu memleketin ekonomisini | kurtarmanın tek çaresidir. Moskova. rağyosunun diğer ta - raftan bildirdiğine göre, Berlin'in batı bölgelerindeki ekonomik mües #eselerin ekseriyeti, nonmal ticaret gartlarının tokrar tesisl — yolunda, büyük Berlin valisi tarafından ya pılan teklifi Iyi karşılamıştır. Çün | Kü Moskova radyosuna göre bahis| mevzuu müesseseler doğuyla mü - nasebetlerin kesilmesinden son de- Tece zarar görmüşlerdir. 'TRUMAN, RUS MURAHHASINI GÖRMEDİ Vaşington: 22 (AP) — Dünkü bir basın toplantısında bazı soru - ları cevaplandıran başkan — Tru - man Sovyetlerin Almanya hakkın da Görtlü görüşmelere yenli Ankara otom — Baş tarafı | incide — Ankara Şoförler Cemiyeti bu yarışları tertip etmekle hem mes- lekt bakımdan bir hareket yap- miş ve hem de 30 yataklı bir ve- rem hastahanesile garaj vücude getirmek için ilk adımı atmış bu- Tunmaktadır. Yarışları takip edecek olan halk cemiyetin bir liralık teberrü makbuzlarından alacaktır. Böyle- likle elde edilecek teberri mikta- Ti pek büyük bir rakam teşkil et- mese bile cemiyetin ilerde girişe- ceği teşebbüsleri destekliyecektir. Bir mayıs pazar günü saat 14.30 da başlıyacak olan yarışlar Bür'at, ekonomi ve çöl yarışı ol- mak üzere üç çeşittir. 1200 metre mesafe — dahilinde yapılacak sürat yarışına 12 araba, İştirak edecektir. 6 ilâ 8 silindir- N arabaların yapacağı bu yarış için hipodromun 60 metre geniş- Jiğindekl koşu yerinde her otomo- bil için 5 metrelik yer çizgilerle ayrılmıştır. Çizginin dışına çıkan araba yarışı kay sayılacak tır. Sür'at yarışı için 1 inciye 1500 lira ve bir kupa ikinciye 1000 Nira, üçüncüye 500 lira verilecek- tir. Ekonomi yarışında ise 2,5 litre Benzinle 25 km. vi en çabuk ka- tetmek lâzımdır. Bu yârışın birincisine 1000, ikincisine 500, üçüncüsüne 250 lira verilecektir. Çöl yarışı 30 em. kum üzerin- 'de 800 metre mesafe dahilinde olacaktır. 6 otomobil iştirak ede- cektir. Birinciye 1500 İkinciye 1000 Üçüncüye 500 lira verilecektir. Bu yarışa 12 araba iştirak ede- cektir. Sürat yarışları için 48 - 49 mo- deli arabalardan Ford, Merküri, markaları şanslı görülmektedir. Mesafenin kısa oluşu sebebile bu arabaların kazanma şansı — daha fazla bulunmaktadır. Çöl yarışında ağır arabalar Buick, Pakart, Doç ve büyük De- sötolar ümitli durumdadır Ekonomi yarışında ise Hilman Beâford, Austin, Stodalar yer al- maktadır. Yarığların neticesi arabaların evsafına olduğu kadar ve hattâ d&ha fazla şoförünün ustalığına ve soğuk kanlılığına tabidir. Herhangi bir kazaya meydan vermemek, yarışların intizcm için de geçişini temin etmek için yarış günü müsabakalara iştirak ede- cek arabalar mütehassıs bir he- Boğaz dı: yapurtumuz çarpı İ — Baş tarafı 1 incide — | mıştı. Vapurumuz ağır yolla Bo- ğazdan çıktı. Mütemadiyen —dü-: dük çalıyordu. Bir aralık karşı-| mızda bir karaltı belirdi. Vapu-! run kaptanı hemen tornistan yap- tı, fakat müsademe in önüne ge- lemedi. Sonradan Çorum oldu- ğunu öğrendiğimiz vapur giddet- le burundan Dumlupınara bin dirdi. Şiddetli çarpışma yolcular arasında müthiş bir panik doğur- muştu. Hiç kimse eşyasına bak- miyor, telaşla güverteye fırlıyor du. Ben de yanımdaki eşyayı bi- Taktım, iki çocuğumu — kucağıma aldım. Vapurun hafif su aldığı söyleniyordu. Fakat gemi idare- cileri bumu bildirmiyerek halkı korkudan kurtardılar. Ağır yol- la geri döndük. Boğazın başın- danberi bir romorkör, Sarıyerde de Alemdar tahlisiyesi karşıladı. Ağır zda — seyrederek sağ salim Galata rıhtımına — ya- naştık, Çarpışmada en ziyade Dumlupı- nar vapuru hasara uğradı, çünkü bizim geml tornistan — yapmıştı. Dumlupınarın bodoslaması tama men ezildi, bir çapa kırılıp denize düştü.> başlanması hususunda teşebbüsle. re giriştikleri hakkındaki söylen- tilerden haberi olmadığını ve Sov yet Rüsya tarafından barış zemi . nini yoklamak üzere — gönderildiği söylenen mürahhasa rastgelmedi - Bini söylemiştir. BATI ALMANYA TEŞKİLATI Londra 22 (a.a) (Reuter) — 1- yi haber alan bir kaynaktan bu - gün bildirildiğine göre — İngiltere, Fran.a ve Amerikanın Batı Alman ya teşkilâtini gayri makul bir ta. kım tahdidlere tabi tutmayacak - larını Alman perlâmento konseyi- 'ne bildirmişlerdir. Vaşington: 22 (ALA) — (afp): 'Truman bu sabah kabine üyeleriy le igörüşmüştür. Marshall — plânı Avrupa büyük elçisi Harriman da bu toplantıya davet edilmiştir. Basın sekreteri Ross her zaman ki gibl görüşülen meselelerin ne - ler olduğunu bildirmeyi reddet - obil yarışları yet tarafından kontrol edilecek- şoförlerde sıkı bir sıhhi muayene den geçirilecektir. Müsabakaya girmek istiyenler 50 lira verecekler ve numara ala- caklardır. İşin en enteresan tara- fı yarışlarda Ganyan, plâse, ikili ve çifte bahislerin bulunuşudur. Bu bakımdan halk arasında alâ- ka 'dahâ çok artmış bulunmakta-i dır. Bu güne kadar yarışa girmek için müracaat edenlerin sayısı o- u bulmuştur. Cumhurbaşkanının oğul Ömer, İnönü 48 model Pakard marka araba ile sürat yarışlarına gire- cektir. Ayrıca Recep Pekerin kı- zının ve Ekonomi yarışlarında, şekerci Hacı Bekir Ali Muhid- dinin kızının da sürat yarışlarında yer alacakları söylenmektedir. Şoförler Cemiyetinin yarış finde yaptığı e- gı tecrübelerde sürat yarışı için varılan en yüksek sür- at 98 km. olmuştur. Mesafenin 1200 metre gibi kısa oluşu daha fazla sürat için lâzım olan za- man vermemekte, 98 km. sürat üzerine gelince bitiş noktasına va sıl olmamaktadır. Bütün Ankara halkının sabır- sızlıkla beklediği yarışlara şim: den favoriler de — gösterilmekte- dir. Husust ötomobil ile yarışa gire-| cek müteahhid Ahmet Atakol, Edirneli tüccar Necdet, tamirci Mehmet Hulüst ve Ömer İnönü bugünden favoriler arasında sa- yılmaktadır. Ankara Şöförler Cemiyeti İs- tanbuldan yarışa iştirak etmek isteyenlerin bir an evvel müra- caat etmelerini bildirmektedir. ——— Bir zeytinlik hikâyesi daha — Baş tarafı 1 incide — bu gibi işlerin umumi efkâr önün- de münakaşasını ihtimal dahilin. de görenlerin bu tasfiyeye daha | | | | önce başlamış oldukları da ayrıca belirtilmektedir. Bu mey a bilhassa ilimiz |dek ilçesinde tanınmış - bir zatın | hazineden bir ağacını altmış ku- ruşa satın aldığı zeytinliği bu de- |fa 85 bin liraya elden çıkardığı da söylenilmektedir. Milletvekili Sinan Tekelioğlu. 'nun takriri münaşebetiyle emva- li metrükenin satışında bazı kim- selerin müdahale ve hareket tarz larına ait çıkarılan rivayetlerin Erdekteki zeytinliklerin o zaman ki satış muamelesi etrafında do« laşan rivayetlerle ilgisi olduğu ayrıca tasrih olunmaktadır. —o Belediyeler de Marşal plânından faydalanıyor — Baş tarafı 1 incide — Öğrendiğimize göre, — belediye şehrin et meselesini halletmek İ- çin modern tesisleri havi büyük bir soğuk hava deposunun inşaatı ni taleb etmiş ve bunun da 3 - 4 milyon liraya baliğ olacağını bil- dirmiştir. Projeleri hazırlanan soğuk ha- va deposunda et, balık sebze mu hafaza edilecek ancak bu takdir. de İstanbulda et meselesi halledi. lebilecektir. Diğer taraftan her külmesine do mani olunatak ve bu soğuk hava deposu - inşaatın. dan sonra balık, belediye için bü- yük bir gelir kaynağı teşkil ede cektir. Belediye, elektrik ve havagazı davalarının da ancak Marşal yar- dımı ile halledilebileceğini ve bu davlarında hükümetin belediye ye müzahir olmasını taleb etmiş- tir. yıl tonlarca balığın denizlere dö| k (Baş tarafı 1 incide) lorce vatandağımız tarafından zi- yaret edilmiştir. Bu hususta en büyük hassasl- yeti gençlerimizin - göstermiş ol- Ması bizi bilhassa mütehassis et- miş bulunmaktadır. İstanbul Üniversitesi “Talebe Birliği, Millt Türk Talebe Birliği gibi binlerce Üniversiteli genci temsil eden cemiyetlerin mümem- gilleri bize bu hâdise etrafında duygularını bildiren birer de be- yanname bırakmışlardır ki, bun- ları aynen neşrediyoruz. 1STANBUL ÜNİVERSİTESİ TALEBE BİRLİGİNİN BEYANNAMESİ İstanbul Üniversitesi Talebe Birliğinin beyannamesi şudur: «22/4/1949 tarihli Yeni Sabah gazetesinde Türk'ün ezeli misa- firperverliğinin fena bir örnekle agrandize edildiğini belirten — bir yazıya ve muhtelif pozlarda sa- mimiyet(!) belirten resimlere rastladık. 'Türk milletinin misafirperver- liğinden çok daha ulvi ve an'ane-| vi meziyetleri olduğunu unutanla- ra acı bir kalb kırıklığiyle meşbu olarak şunu sormak isteriz: 'Türk misafirperverliğinin — de- recesi hakkında daha geniş bilgi edinilmesini sağlamak maksadiy- le izinsiz, bakanlık talimatname- lerine aykırı, o geniş görüş(!) sa- hiplerinin eseri olan çaya, Türk kızlarının ailelerinin haberi ol- maksızın geldiklerini ve bu suret- le kızlarımızı ileri görüşe(!) sev- kettiklerini de Amerikalılara söy- lediler mi? Türk efkârının ananevi ahlâk telâkkilerine, bu zemini - hazıyla- mak suretiyle en büyük darbeyi vuranlara İstanbul Üniversitesi Talebe Birliği teessür ve nefret- lerini bildirirken kanunf izin al- madan M, E. Bakanlığı talimat- namelerine aykırı hareket eden müteşebbislerin şiddetle cezalan- dırılmalarını alâkalılardan bek- ler.» MİLLİ TÜRK TALEBE BİRLİ- GİNİN BEYANNAMESİ Milli Türk Talebe Birliğinin beyannamesi de şudur: «Limanımızda bulunan bir A- merikan gemisi mürettebatı şere- fine Y A, teşkilâtı -tarafın- dan tertiplenen danslı çayda bazı kızlarımızın iğfal olunarak, âdet ve geleneklerimizle telif kabul etmez şekilde kullandıklarına teessür ve esefle gazeteniz sütun- larından muttali olduk. Her şeyden önce belirtelim mezkür teşkilât ileri gelenlerinin bu çılgınlıklarını «bulundukları memleketin örf ve âdetlerini çiğ- nemek cüreti» şeklinde telâkki ediyoruz. Y.M.CA, idarecileri bilmiyor- larsa öğrensinler ki; bu millet gururundan hiç bir zaman - bir nebze dahi fedakârlık yapmamış- tır ve yine bilsinler ki; bu millet kızlarının yabancılara peşkeş çe- kilmesine asla göz yummıyacak- tır. Hâdiseden dolayı çok üzgünüz. Halen memleketimizde çalışmak ta olan bir teşekkülün yapmış ol- duğu bu münasebetsiz hareketi şiddetle protesto eder, ilgili ma- kamları bu mevzu üzerinde has sasiyetle durmaya daveti bir va- zife sayarız.> Milli Türk Talebe Birliği Başkanı Bedrettin Suphi Baykam Üçüncü protesto Diğer taraftan Üniversite ve yüksek tahsil gençlerinden 20 imza ile do şu Üçüncü protesto beyannamesini aldık: «Mahut çay hâdisesi mevzuun- daki milli hassasiyetinizden do- layı müt çirkef olayın hangi suretle olur- sa olsun Türk misafirperverliği ile tevilini sadece şarlatanlık ad- dedi İkaz için neşrettiğiniz ibretli levhalar, milli haysiyetimizi a- yaklar altına alanların, düştüğü durumu göstermesi bakımından bize hayli dersler vermiştir. Fa- kat bunların yüzlerinin kapalı ol- ması, Türk kızları arasında it ham edici bir güphe havası ya- ratacağından, bu zavallıların ad ve soyadlarını sabırsızlıkla bek- liyen halk efkârına düyurulma- sını rica eder, saygılarımızı su- Ricamız İs'af edilemediği tak- dirde mümkünse bu mektubumu: zZun neşrini istiyoruz.» 82/4/949 gençlerinden bir grup Bu temiz gençlerin mektupla rını neşrederken içinde bulunan bazı ağır kelime ve tâbirleri çı karmış olduğumuzu da ilâve et mek isteriz. Fazla heyecana ka pflmağa daima müstald olan ve bu gibi hadiselerde vekar ve n- aletlerini daima göstermiş bu- lunan bu gençlere, resimlerdeki Izların yüzlerini neden kapadı ğimizi izah ettik. Bizi haklı gö: düler, Onlardan gelen bir mektup Bir de onlardan bir mektp al dık, Altında bayan Audrey Mac "arland, Bayan Herman Krel - der, Bayan Danlel Moore, Bayan Stoweli, Bayan Elvesta Lesli; Bayan J. K. Birge imzalarını ta iyan bu. mektupta da aynen kkiriz. Bu iğrenç ve | Üniversite ve Yüksek Tahsil | YENİ SABAR 7 Amerikalı Bayana cevab kendi donanmaları mensupları — Me bazı 'Türk ahbapları gerefine (yan- Tığlıkla Y,M.C,A, olarak zikredilen) Amerikan Lisan ve Tisaret Darsa nesinin Jimnastik salonunda tertip ettikleri husust toplantı aleyhinde gazetenizin 21 ve 22 nisan tarihli müshalarında intişar eden bazı ya- zılarınız Amerikan kolonisine men | #ip bulunan bizleri çok mütesasir etmiş bulunmaktadır, Fotoğrafçı - larınızla muhabirleriniz izinsiz ola rak bu husust toplantıya girdikle. Ti gibibu toplantıyı tertib etmip olan bayanlara danışmadan resim çektiler. Bundan maada milesse - #enin Türk müdürü Muammer Or bay'ın ricası hilâfına bu resimleri gazetenizde bastırıp toplantı hak - kında yanlış ve tahrif edici neşri- yatta bulundunuz, Bu hareketinizle yalnız bahri - yemiz mensupları ile Türk misa - firlerimizi değil, sırf çay, sandaviç, ve küçük keykler ikram eden bu gayet olddi toplantıyı tertip etmiş olan Amerikan kolonisine mensup bizleri de tahkir etmiş — bulunu - yorsunuz. Bu sebeple gazeteniz va sıtasıyla bu . husüsta derhal — âleni bir izahatta — bulunmanızı ve tar - ziye vermenizi dileriz, Bu mektubun birer sureti İstan bul Vali ve Belediye Relsi Dr. Lütfi Kırdar'a, Amerika General Konsolosu Mr, Joln Macdonald' Amerika Deniz Ataşesi Comman - der A, Baston'a, ve Millt/ Eğitim Müdürü Bay Mürat Uraz'a gön - derilmiştir.> Bu mektubun ne büyük tezad lar ve ne çocukca izah ve tevil lerle dolu olduğu pek açık bir çe kilde görülüyor. Baştan itiba - ren bunları birer birer not ede- Hm: 1 — Bir defa bu 7 bayanın, gehrimizdeki Amerikan koloni - simi, sıfat ve salâhiyetle temeil etmekte olduklarını bir türlü an hyamadık. Bu husüstei tem - #i Ive selâhiyetlerini ist>t ede- cek Vekâletname gibi bir vesika yı da mektuplarına ilâve etse- lerdi pek memnun kalırdık. Sehrimizdeki Amerikan kolo- nisi ki, sayıları bir kaç yüzden aşağı olmamak Jâzımdır - Bu 7 bayana ne vakit böyle bir tem Bil selâhiyeti vermişlerdir? He- men ilâve edelim ki, biz şehri- mizdeki Amerikan kolonisinin k: hir ekseriyetini bizim — tezimizi rette emin bulunuyoruz. 2 — Bu yedi bayan, caya, iti raf etmekte oldukları gibi <ba zi Türk ahbaplarını» da dâvet etmisler. İşte M- de bu nokta- da dürüyoruz. Pu yedi bavanın Amerikan — dershanesine dövet ettikleri bu «bazı Türk'ahbah- Tarı> kimdir? Söyliyelim. Top- lantıda 37 bayan — bulunduğuna göre bunlar 30 Türk kızından | barettir. 30 zavallı kız.. İçlerin de henliz lisede ökuyan talebe- lerin bile mevcut olduğu söyle- nen Türk kızları. Sorarız bu 7 Amerikâlı baya na : Bu 30 Türk kızı bu top- lantıya ne şekilde davet edil - mişlerdir? Çoğu henüz reşid ol mayan bu kızların ailelerinden velilerinden izin almışlar mıdır? Onlara gidecekleri yerde Ameri kâlı bahriye erlerile dansedecek leri söylenmiş midir? Bu dave ti ne hakla ve ne maksatla yap mışlardır? Pek âlâ bu Amerika h bahriyelileri kendi - evlerinde ağırlayabilirlef, kendi aile mu - hitlerinde daha samimi saatler yaşayabilirlerdi. Bunlara — hiç tanımadıkları pir takım toy ve zavallı Türk Kızlarını tanıtmak istemekteki maksatlar ımedir? 3 — Danslı çay, millt eğitim müdürlüğünün kontrolü altında olan bir yerde izinsiz olarak ve | rilmiştir. Bu yer husust bir ev, mesken değildir. Türk kanunlı rı, her memlekette olduğu gibi resmi memurlara ve gazetecile- re bu gibi umumt yerlere her za man girmek hakkını bahşeder. Yoksa onlar bu danslı cayı gizli mi yapıyorlardı? İsledikle ri ağır suçu Önceden bile bile mi bu işe teşebhlis etmişlerdi? 4 — Noşrettiğimiz — resimler pek açık bir surette gösterivor ki, bunlar sahiplerinin muv: katl alınmadan çekilmiş resim ler değildir. Amerikan erlerinin |samimiyetle (!) sarıldıkları bu | Türk kızları, fotofraf karşısın - da poz verirken bile ayni saml: mi pozisyonlarını pek az d Biştirmişlerdir. Artık — öbjektif karşısında bulunmadıkları za man da bu #amimiyetlerini (!) ne derece ileri götürmüş olabi lecekleri pek kolay tahmin olu: nur. | 5 — Şu Müuammer Orbay a dındakl zata — gelince, — kendisi dün sabah gazetemize telefon e derek hakiki hüviyetini, pederi nin ismini zikretmek suretile bi: ze göylemiş bulunuyor. Biz ken disinin, » İheyeti ara danalı çayın da bulun Mensup olduğu 1 bu derece müşkül b |ma düşürdüğünden dol: |bu n kan isindi or tertip uğunu bi liyoruz, nilesse r dürü 1 hem | üessese, hem de le denilme tedir Amerikalıları: tte bu yaptığımn hesabı. Jnı verecektir. Sayın Amerikalı bayanlara, ku zatın sözlerine ka pılmamalrını tavsiye ederiz. 6 — Danalı çay için kullan dığınız «gayet ciddt toplantır ta birine gülmek mi, ağlamak mı lâzım? Bir türlü kestiremedik | Eğer elimizde neşrettiğimiz | resimler olmasa belki orada yal N. Sadak Pazartesi B. Milletlere Başkanlık edecek Lake Succese, 22 (ALA.) <U- nited Presa» — Türkiye Dışişleri Bakanı Necmeddin Sadak pazar- tesi günü toplanacak olan Birleş- miş Milletler asamblesinde Tür- kiye heyetine başkanlık edecek ve muhtemel olarak bir iki gün sonra da Ankaraya hareket ede- cektir. Hareketi hakkında henüz kat'i bir program derpig edilmiş olmamakla beraber, Bakanın bir 'an önce hareket arzusunda oldu- ğu ve asamblenin gündeminde mevcut meseleler kargısındaki Türkiyenin hattı hareketi hakkın-) da yarın Türk datm! delegesi Se- lim Sarper'le görüşmek niyetinde bulunduğu bildirilmektedir. İki diplomat, Balkanlarda din adamlarının muhakemeleri — me- selesini İnceleyen siyasi komisyo- nün bugünkü toplantısına iştirak etmemişlerdir. H.Uran geliyor Ankara: 22 (Hususi) — C.,H.P. Genel başkanvektli Hilmi — Uran, bu akgamki ekapresle İstanbula ha reket etmiştir. İtalyada sukutu hayal — Baş tarafı 1 incide — eski İtalyan müstemlekeleri mo- selesinin daha kolaylıkla halledi- leceğini sanan İtalyan halkı, La- ke Success'deki - müzakerelerden sonra sukutu hayale uğramıştır. Diğer görüşe sahip olanlar ise, (Kont Sforza, hiç olmazsa müza- kereye girişmek için vaklt kazan- mıştır.) demektedirler. İtalya Başbakanı De Gasperi, bugün bir Amerikan muhabirine verdiği demeçte, eski İtalyan müstemlekeleri hakkındaki görü- şünü açıklamıştır. Ona göre Bin- gazi İngiliz, Trablusgarp İtalyan, Fizan Bölgesi iss Fransız vesaye- tine; Eritre üg devletin müşterek vesayetine verilmelidir. (Bu üç, devlet: İtalya, Habeşistan, belki de Britanyadır.) Yine ona naza-) ran Sömali, tamamen İtalyan ve- sayetine verilmelidir. Bu noktai nazar, daha evvelki İtalyan noktal nazarından - biraz, farklıdır. KARIŞIKLIKLAR mü, 22 (ALA.) «a€p> — İtal- içtimat karışıklıklar tekrar lamıştır. Bu arada Napoli, 'e Annunzlata ve Castalla- mâaro'de Meccanica gemi inşaat, tezgâhlarının 7500 işçisi, bazı ar- kadaşlarının işten çıkarılmaları- ni protesto maksadiyle - işlerini terketmişlerdir. Yine Torre An- nunziata'da, makarna imal eden bir fabrikanın İşçileri, işten — çı- karılmak tehdidi karşısında fab- rikayı işgal etmişlerdir. Zi e G L nız bir konferans verilmiş ol - duğunu bile iddia — edecektiniz demek.. Şimdi bu resimlerin de uydurma- olduğunu ve kiraladı- ğımız bir takım aktörlere Ame- rikan bahriye elbisesi - giydirip bir takım kızlarla uydurma re- simler çektirdiğimizi bile lddia etseniz şaşmayacağız. yi Bizi bu kadar budala zanncdi yorsanız, zekânın başlangıç nok tasını size hatırlatmak isteriz: Malüm ya, karşısındakini en a- şağı kendisi kadar zeki zannet- mek zekânın başlangıcıdır. 7 — Hayır bayanlar, sizleri asla tahkir etmiş değiliz. Böyle birşey aklımızdan bile geçmiş de ğildir. Sizler, şehrimizdeki Ame rikan kolonisine mensup 7 Ame rikalı bayansınız. Sizlere ancak hürmetimiz vardır. Danslı ça - yınıza gelen Amerikalı bahriye- İller için de ancak sempati ve dostluk besleriz. Bizim dâvamız başkadır. Dün dediğimiz gibi böy le kanunsuz ve çirkin bir top- lantı Türk bahriyelileri için ter tip edilmiş olsaydı, belki daha ağır bir gekilde neşriyat yapa - caktık. Bizim davamız yukarıda izah ettiğimiz davadır. Bizim dava - mız Türk gençlik — kütlelerinde nefret ve asabiyet uyandıran da yadır. Pek sayın 7 Amerikalı ba - yan Zannedersek iİstediğiniz İzaha tı verdik. Tarziye — meselesine gelince, onu bizim — size değil, #izin Türk halkına, Türk gençli ğine, Türk halk efkârına verme niz lâzım gelmez mi? Hem rica ederiz. Bayanlar! Siz bu işlere karışmayın. Lütfen bir kenara çekilin, — Arkanızda gizlenen, maskelenmek ihtiyacı ni duyan asıl suçluları- görelim Bize yüzlerini göstermek isteme yen erkekleri tanıyalım, Onlar- Ia hesaplaşalım. Şimdilik bunlar dan yalnız birini biliyor ve tanı yoruz: Bize dün sabah telefon la ke dini tanıtan Bay Muam bay! Simdilik bu kadar! D. P. Mülletvekileri Adanada konuştular Adnan Menderes, bu millet hakkını almasını bilir, dedi Adana 20 (Telefonla) — De- mokrat Parti Milletvekillerinden Fuad Köprülü, Adnan Mende .- res, Refik Koraltan bugün şeh- rimize gelmişler ve Ünal sine - masında partililerle birer konuş ma yapmışlardır. İlk olarak ko- nuşan R. Koraltan: 18 gündenbe- ri seyahatte olduklarını ve git- tikleri her yerde coşkun teza - hüratla kargılandıklarını söyle- diklen sonra seçim kanununda bazı değişikliklerin yapılmasın - dan bahseden Koraltan; bunları iktidarın değil, halkın yaptığını söylemiş ve bütün bunları yap- tığını İddia ederek iktidarı göy lece tavsif etmiştir: ©O mahiler ki, derya İçredir der- bilmezler; Memleket ve millet aleyhin- deki cereyanlardan bahsile sözü komünizme getiren Koraltan; bunun Türk ananelerile bağda - şamıyacağını ilâve etmiştir . Bundan sonra konuşan Fuad Köprülü, gene ayni şekilde çoş- kun tezahüratla karşılandıkları- ni göyledikten sonra, Demok - ratların gayesinin bazıları tara fından jiyi anlaşılamadığını söy- leyerek bize komünist dediler.. ADNAN MENDERES'İN KONUŞMASI Son olarak konuşan Adnan Menderes; Osmaniyedeki nutku- 'nun tahrif edilerek Adana gaze- telerinden birinde neşredildiğini ve Ulus gazetesine de böylece bi dirildiğini söylemiş ve Demokrat Partinin müvazaa partisi — olma-, dığını ve hâdiselerin bunu isbat ettiğini ilâve ederek; «Demokrat, Parti artık eskisi gibl bağırıp ça- ğırmiyor diyorlar; — halbuki - biz. her zaman hakkımızı - istiyoruz. Onlar isterlerse vermesinler; bu. millet almasmı bilir.. diyerek sözlerine son vermiştir. Nankin tehlikede -— Baştarafı 1 incide — tse nehrinin cenup vadisindeki şehir ve kasabalar birbiri ardı sıra düşmektedir. Hükümet kıt- alarının mukavemeti gayet zaif tir. Hükümet merkezi olan Nan kinin 130 mil batısındaki Kıvel Chih şehri ve 85 mil doğusunda- ki Kianggin şehri — düsmüştür. Nankin de sür'atle boşaltılmak- tadır. Amerikan büyük elçiliği, Nankindeki Amerikan vatandaş- larına, muharebe meydanı hali - ni almadan önce gehri terketme leri tavsiyesinde bulunmuştur. Diğer taraftan Yangtse nehri kıyılarındaki komünistler, evvel ce sahil bataryalarının sakatla- dığı İngiliz bandıralı Amethyst gemisine yeniden ateş açmışlar- dir. methyst> «London» kruva , «Consort> destroyeri — ve Swan, şalopasının uğra - dıkları taarruzlar 42 İngiliz de nizcisinin hayatına mal olmuş - tur. — Yaralıların sayısı henliz kat'i olarak bilinmemektedir. London kruvazörü, sakatlanıp karaya oturarak Amethyst ge- mi 2 mil kadar - yaklaştığı bir sırada direğinde büyük - bir beyaz bayrak olmasına rağmen, komünist —topçusunun — ateşine maruz kalmıştır. Gemiye isabetler — başlayınca, London krüvazörü bütün topla- rile mukabele etmiştir. Mütea - kiben geml nehri inmiş ve çekil miştir. Teknesinde 12 — büyük yara açılmıştır. (ALA.) — bildiriyor: Komünist orduları Yangi kütle halinde geçmekte ve kenti tehdide devam etmektedii Şimdiye kadar yedi — noktadan nehrin büyük kuvvetlerle geçil - diği ve 143 bin komünistin ağı topçu himayesinde buralarda tu tunabildiği bildiriliyor. Komünist ordusunun, tesis et tiği iki köprü başı Nankini teh dit ediyor. Muhabirler, hükümet merkezinin komünist topçusu - nun menzili altına girdiğini, fa kat şehire gimdiye kadar mermi düşmediğini bildirmektedirler. Nankindeki durum ,milli hü - kümet tarafından o kadar ciddi sayılmaktadır ki, ecnebi - temsil heyetlerine, Kanton veya Şan - ghay'a gitmek tavsiye edilmiş - tir. Şanghay Garnizon komutanı, hirde harp hali ilân etmiştli 1 yönetlme ait bütün emir- tekrar yörürlüğe girmiştir Şayia çıkaranlar kurguna dizile cektir. Hükümet üyelerini ta- şıyan 30 kadar uçak bugün Nan kinden ayrılmıştır. Londra 22 (B.B.C.) — Çin cum hurbaşkan vekili Li Troung Yen Hangçov'da Mareşal Çankayşek le görüştükten sonra bu — gece Nankine dönmüştür. Başkan yardımcısı, hükümet merkezine gelirgelmez — verdiği demeçte, millt Çin hükümetinin sonuna kadar çarpışacağını ilân etmiştir. Başkan vekili, Savun- ma ve Harbiye Bakanlıklarını da Başbakanın uhdesine vermiş- tir. Yangtse nehri etrafında sa - vaşlar devam ederken cenubi Milyonlarca zarar ll 945 senesinde Beykoz deri fabrikasının başında bulunaniar mahkemeye veriliyor Ankara: 22 (Hususi) — Beykoz Deri ve Kundira sanayil mücsse . gesb 1946 - 1946 yılı hesaplarını tetkik eden İktisadi Devlet teşek. Külleri umumt heyeti bu müesse - #enin basiretli bir tüccar gibi hare ket etmediğini ve bu yüzden mil yonlarca zarara sebep olduğu neti | Cesine varmış ve müsebbipleri hak kında takibat yapılması gerektiği ni mesul makamalara raporla bil- dirmiştir. Bu raporu alan Ekono . mi ve Ticaret Bakanlığı dosyası derhal adli makamlara tevdi edil-| miştir. Yakında bu işe ait tahkika ta başlanacaktır. 23 Nisan bayramı — Baş tarafı i incide — nun çalacağı İstiklâl marşı ile tö-| rene başlanacak ve öğrenciler - de| bando ile beraber İstiklâl marşını söyleyeceklerdir, Bu sırada mey - dandaki direğe Türk bayrağı — çe-i kilecek ve selAmlanacaktır. Müteakiben 23 nisan Mült HA - kimiyet ve Çocuk bayramının öne) mnini belirten konuşmalar yapıla - cak ve geçit resminden sonra — da, törene son verilecektir. Beyazıtta yapılacak törende Vi- lâyet adına Vali muavini Rüştü Ül ken hazır bulunacaktır, Ayrıca Be) giktaşta, Fatihte, Kadıköy Fener- bahçe stadların da törenler yapıla- caktır. 23 nisan Çoc'ık bayramı müna| sebetile Çocuk Esirgeme kurumu-, 'nun kolları tarafından fakir çocuk lara muhtelif şekilde yardımlar ya pilacaktır. 'YOKSUL ÇOCUKLARA YAPI - LAN YARDIMLAR Bunlardan Beşiktaş kolu Be - şiktaş kolu 76 çocuğa —ayakkabı, elbise, çorap, yemek, Kadıköy ko- du: 1110 çocuğa elbise — ayakkabı, geker; Şişli kolz 2000 çocuğa bis Küvi, çikolata, Küçükpazar kolu 31 çocuğa elbise, ayakkabı, Fatih Kolu 65 çocuğa: elbise, önlük, en) tari, ayakkabı, çorap, şeker, def-| ter; öğle yemeği; Şehremini kolu: 50 çocuğa giyim yardımı helva ve)| receklerdr, Ayrıca Natan Eskinazi tarafından verilen 864 balon ço - cuklara dağıtılacak ve genel mer- kezden gönderilen 800 defter — de) yoksul ilk okul talebelerine dağı - tılmak Üzere M. Eğitim müdürlü - güne verilmiştir. 'TAKVİMDEN BİR YAPRAK | Kör döğüşü — Baslarafı | incide — size bir takım mecburiyetler tah- mil eylemiştir. Bu memleketin be- dedi ihtiyaçlarının temini size düşer. İtiraf edelim Ki bu hususta| sizi seçenleri hiç de tatmin-eylemiş | değilsiniz; sizden asla memnun de-| giliz. Memleket gıdasızlıktan perişan.. Veremden kırıliyor.... Belediye teş- kilâtınin yakasına yapışarak ı «Bu milletin çektiği nedirt... Altta yok; üstte yok... Ne ekmeği, 'e südü, ne yağı, ne de eti düzen: diyorsunuz!. Bu ne haldiri» diye so- rup araştırmıyorsunuz! yağmasanız da, hiç olmazsa bir gürleyiniz! Bel-, Kİ bir tesiri olur Bu kadarcık şeyi de yapamıya- sunuz? Hepiniz basın istifalafı... Gelin aramıza hop beraber yoksul- duktan bahsederek dertleşelimi! ULUNAY Millet Partisi erkânı — Baş tarahı 1 incide — getirilmiştir. Demokrat Parti ve Milli Kalkınma Partilerinden bu- güne kadar istifa eden 50 vatan- daş da Millet Partisine kaydolun- | muşlardır. | HİKMET BAYUR VE BAŞBAKANIN KONUŞMASI Ankara 22 (Hususi) — Millet Partisi genel başkanı - Hikmet Bayur bugünkü Kudrette neşret tiği başmakalesinde Günaltay - Bayar görüşmelerini ele almak - ta ve bu görüşmeleri gu suretle vasıflandırmaktadır:. «Sözü geçen iki parti ileri ge- lenlerinin gizli görüşmeleri, ye - ni bir tahakküm şebekesi kur maya gidildiğini gösterir. Bi le olmasaydı açıkca görüşlürler- di. Bu tahakküm ise ancak bu - günkü durumu bütün kötülük - lerile yaşatmaya yarıyabilir. Halkı sıkıntı ve sefalete mah küm etmek ise onu inkılâp esa: larını temelinden — sarsabilecek en tehlikeli propagandalara kar gı kulak asmağa sevkeder.» Bi yur, D. P. nin C, H. Partili Mil- letvekillerinden bir çoğunun ger çekten Milletvekili — olmadıklar iddiasını resmen — ortaya atmış, olmasını hatırlatarak bu — siki fıkı görüşmelerin iyi neticeler ve | receğinden şüphe etmekte ve sa mimiyet nerede? diye sormakta dir. Yazısında Başbakanın dünkü basın toplantısına da temas e den Bayur, onun eski seçim yol suzluklarının müsebbiplerini hakkında bir söylememesini tenkit etmekte ve vaadlerini Iyi kargılamakla bera ber tatbikata intizarın zaruri ol duğunu belirtmektedir zalandıraca; şey Çinde de çarpışmalar artmıştır.. Buradaki Çangsl eyaletinin mer kezl komlnistlerin eline geçmiş tir. Burası 8 aydanberi muha sara altında idi, Amerikan askeri yardırnı Türkiye ve Yunanistana 320 milyon dolar ayrıldı Vaşington, 22 (A.P.) — Birles gik Amerika Dişişleri Bakanı Acheson, dün, âyan meclisi — dış münasebetler komisyonuna kuzey Atlantik milletlerinin silâhlandı rılmasına yardım etmek üzere gelecek yıl için 1 milyar 450 mil- yön dolar sarfını derpiş eden bir program sunmuş ve izahat ver- miştir. Toplantı gizli olmuş ve 5 saat sürmüştür. 'TÜRKİYE ve YUNANİSTANA AYRILAN MİKDAR Vashington: 22 (aa,) — <United Press> — Ayan dışişleri komis . yonu başkanı Tom Connaliy, Tru - man'ın köngreden tasdikini isti . yeceği 1 milyar dolarlık — askert yardımdan faydalanan memleket- ler arasında Filipin adalarının da bulunduğunu bildirmiştir. Bu meb. Jâğın en büyük kısmı Amerika ile birlikte Atlantik paktını imzala - miş olan Avrupa — memleketlerine tahsis edilmiştir. Fakat Connally” nin, bu yardımda İran ve Kore'nia de payı bulunduğunu — söylemesi kongre, siyasl çevreleride hayret u yandırmıştır, Bununla beraber, bu iki memleket Türkiye Va Yunanlaı tandan sonra gelmektedir. Atlantik paktına dahil olmayan memleketlere 320 milyon dolar ay, rılmış ve bu mikdarın büyük kıs. mu Yunanistan'a ve Çanakkale Bo- Zazının müdafaası için de Türkie ye'ye tahsis edilmiştir. Amerikanın yeni Pari Büyük elçisi Vaşington: 22 (Nafen) —'Başı kan Truman, Marshall — idaresinin Fransadaki temsilelel David Bru. ce'u Parise büyük elçi tayin et miştir. Lulsville Corrler gazetesinin baş muharriri Barry Bingham da Mars hali idaresinin Parls temsilciliği « ne tayin edilmiştir. İnönü'nün tedkıkleri Sinop, 22 (A-A.) — Cunhure başkanı İsmet İnönü bu — sabahi şehirde bir gezintiden sonra has- tahaneyi, okulları ve Riza Nur kitaplığını ziyaret etmişlerdir. Öğleden sonra motörler Gerzes ye giden Cumhurbaşkanı ilçenin ihtiyaçları üzerinde Gerzelilerle görüşmüş ve gösterdikleri sıcak '“ve yakın ilgilerinden dolayı kendi lerine tekrar tekrar teşekkür edee rek akşam üzeri Sinop'a dönmüş Terdir. g —Ş Erzurumlular yurduna yapıştırılan paçavra (Baştarafı 1 inolde) ( Yurdun dışında yabancı bir kimse olduğu kanaatindedir.> ERZURUMLU GENÇLER MATBAAMIZDA Erzurum Lisesi Mezunları Ce- miyeti merkezine, “dışarıdan uza- nan gizli ve kirli bir el tarafın- dan yapıştırılan komünist propas gandasını muhtevi el yazısile yaa zılmış bir tek paçavradan dolayı bir akşam gazetesi güya polis tas rafından bu cemiyet merkezinim basıldığı ve 6 talebenin tevkif e- dildiği yolundaki asılsız bir haber neşretmişti. Bundan dolayı bü- yük bir teessüre düşen Erzurum- lu yüksek tahsil gençleri bir ka« file halinde matbaamıza gelerek teessürlerini bildirmişler ve her evinde bir Rus cenginin acı hi- tırasını taşıyan ve her ailesin .» bir Rus harbi şehidinin acısına ağlıyan Erzurumlu gençlerin vn küçük bir komünist ithamına ta- hammül edemiyeceklerini - bilü - mişler ve umumi efkâra - yanlış aksettirilen havadisin — tashihini ısrarla istemişlerdir. Aynı zamanda bu havadisi vi ren akşam refikimizin matbaa: ni da ziyaret etmiş bulunan — bu gençlerin isimlerini aynen veriyo- ruz Cemiyet başkanı Avukat Nihad ksoy, Nihad Demiryürek, Ah- met Didin, Burhan Gürdoğan, Gökalp Olgun, Hilmi Ozansoy, Hasan Canaroğlu, Yaşar Elmaiı, Cemil Kangöz, Bedii Altuğ, sa- lâh Böcekçi, Necmi Egesal, T lât Turan, Sali Bayran oğlu, Ahmet Yapan, Ahmet İl- han, Arif Yurdsever, Fuad İğde- belli, Gürbüz. Yurdalan, Kadir Tuzcuay, Metin Kutal, BİR KOMÜNİST TAHRİKÇİSİ DAHA YAKALANI Emniyet - teşkilâtı, dahilinde içtimat nizamı devi ğe matuf cemiyet teşkil -etmek ve aynı maksatla komünist pro- pagandası yapmaktan sanık ola- rak dün Edebiyat Fakültesi İkin- ci sınıf talebelerinden Ferid Tek isminde bir genci İstanbul cum huriyet savcılığına teslim etmi: tir. Ferid Tek'in, sorgusu yapılmış ve derhal tevkif edilerek ceza e- vine gönderilmiştir. haddin memleket