4 MART 1939 Vahşi fili alıştırmak ngiliz gazeteleri, dünkü ı sayılarında, — Almanyada kurulacak hükümetin anayasası- n hazırlıyan Alman projesini müttefiklerin, ufak tadillerle, ka bul etmiş olmalarına uzun yazı- lar tahsis ediyorlar. Batı Almanyanın içine girmiyeceği bir Batı birliğinin kuvvetli olma- sı çok zordur. Çünkü Batı Avru. pade Garbi Almanya hükümeti €n nüfuzlu bir kudrettir. Bir hal- de ki yeni Batı Alman hüküme- fin'n az zamanda Fransayı ikinci plâna düşürmesi ve ayni zaman- da Doğu Almanya ile de birleşe- yek tekrar muazzam bir Alman- ya kurmak istemesi tehlikesi yardır. Bu vaziyete karşı dur- mak için Fransanın takındığı bi sırf menfi bir tavır almak ve hiç bir şeye muvafakat etmemek kâfi değildir. İngiltere beheme- 'Yal b'zzat Batı Birliğine dahil ol- malı ve Fransa ile sıkı işbirliği “yapmalıdır. O zaman yeni Garbi Almanya hükümeti iyice ihata Ve muhasara edilmiş olur ve za- zarlı bir harekette - bulunamaz. Bir İngiliz gazetesi diyor ki Hin distanda vahşi filleri ehlileştir- mek ve alıştırmak için o vahşi fili iki ehli fil ile birlikte yaşatır- lar. Tâ ki vahşi filin serkeş ha- reketlerini 0 ehlileşmiş ve alış- kın filler yatıştırsınlar. Amerika - bölgesinde bir hâdis. Almanyanın Amerika işgali al- tıtdaki bölgesinde dün mühim bir hâdise cereyan etmiştir. Fran furt'da memleketine iade oluna- cak Ruslarla uğraşmak üzere bir Rus askeri heyeti vardır. meüddettir memleketine sevkedi- Tecek Rus kalmadığı için komis- “yon muattal bir haldedir. Ve hiç bir iş görmemektedir. Amerika- nn Almanyadaki İşgal kuvvetle- ri Başkumandanı General (Clay) geçen ay bu komisyon reisine bir mektup göndererek 1 Mart tari- Finde bu bölgeyi terzetmiş olma- Bu mehil bittiği balde Rus heye- © harekete dair hiç bir emar göstermemiştir. Runun tzerine evvelki gün bir Amerikalı Yar- bay Rusların #kametgâhlarırın Bnüne gelerek derhal binayı mıntakayı terketmelerini dlarak tebliğ etmişti-. Bu zata binadan hiç bir cevap ver'lme- ştar. Bu hal karsısında on ka- Gar silâhlı ve mitra'yözlü Ame- rika eri celbolunacak ev mulase- ra altına alınmış ve evin elek- tek, havagazı, telefon hatları bkesitmiştir. Rusların bu hareket tarzı her tarafta hayret uyandır- aştır. imdi de Norveç komünist- leri: kes'n Fransız komünist lideri Thorese ile İtalya İideri Togliatti'nin harb olur da Rus askerleri mem leretlerine ayak basarsa onlarla beraber olmak lüzumunu müda- fan etmişlerdi. Dün akşam da Norveç komünist partisi - liderl bir demeç vererek bu iki komü- risten daha sert Ve ileri bir dil ktllsnmış ve harbde ve sulhta Ruslarla birlik olacağız demiştir, Çok evvelden hazırlanmış ve ay- 'du zeerkezden emir alan gruplar karşısında bulunulduğu muhak- kaktır. İngiliz, Fransız, İtalya ve Norveç komünistleri — ağızbirliği yapmışlardır. Belçikada Avrupa birliğine karşı komünist nüma- işleri yapılmış ve Çörçil nutuk Söylerken ıslıklarla karşılanmız- tır. Bütün bu hareketlere Ame- Tikalıları Atlantik paktını yapar- ken ihtiyatlı olmağa sevk için tevessül olunduğu kolayca tah- wvn edilebilir. DİPLMOAT Ku Hayli e kontrole tâ Komünistlere pasaport Washington: $ (ALA) cafp> — Cumhuriyetçi Ayan üyesi Mundt ve temsilciler meclisinin cumhi Tiyetçi üyelerinden Nixon bu ay zarfında kongreye Amerikan ko- münist partisinin faaliyetinin tah dit edilmesi gayesini güden — bir, tasarının ana hatları şudur; 1 — Bütün komünistlerin Ada- let Bakanlığına kaydolmağa mec bur tutulmaları, 2 — Komünistlerin hükümet Galrelerinde çalışmalarının me -| nedilmesi, Karabük - Çankırı hattındaki tren kazası Ankara: 3 (AA) — 3.31949 tarihinde saat 2.10 da Karabük - Çankırı hattı üzerinde İsmetpaşa istasyonu ile Kürtçimeni Istas - yonu arasında seferde — bulunan bir marşandiz. katarındaki va - gonlardan birisinin — koşum — ta- kımı kopmuş ve geri hareket e- den vagonlar İsmetpaşa istasyo- nunda duran yolcu katarının ma kinesine — çarpmıştır. — Katarda bir hasar ve zayiat yoktur. Sar- sıntı neticesi birkaç yolcu bere- lenmiştir. Yalnız koşum — takımı kopan marşandiz. vagonlarında Ki yağcı ölmüştür. Marşandiz va gonlarını kaldırmak için lüzumlu Amdat katarları gönderilmiş o - dup yol seyrüsefere açıktır. Garner Ankarada Ankara: 3 (Hususi) — Millet - Jerarası imâr ve kalkınma ban- kası umum müdürü Garner — bu gün şehrimize gelmiş ve temas- larına başlamıştır, / Amerikada komünistler sık tasarı / sunacaklardır. Bu kanun | bi tutuluyor verilmiyecek ve devlet dairelerinde - çalıştırılmıyacaklar & — Komünist partisi — üyele - rine pasaport verilmemesi, 4 — Komünist partisinin, ida Ti veya mali bir kontrola — sahip bulunduğu bütün teşkilAtları bil- Girmiye mecbur tutulması, 5 — Komünistleri, posta — ile gönderdikleri bütün yazılara — bir «tiket yapıştırmaya mecbur tutul maları, Hastanede ölen bir umumi ev sahibesinin belinde 100 bin Tiralık kemer bulundu İzmir, 3 (Hususi) — İzmirde umumi evlerin bulunduğu Ke- mer mıntakasında bir ev işlet- mekte olan Kürt Cemile adın- daki kadın Ege hususi hastaha- nes'nde bugün ölmüş ve belinde bir altın kemer bulunmuştur. 100 bin lira değerinde olan bu altın kemer Kürt Cemilenin bi- riktirdiği paralarla satın al- mıştır. Cemilenin çocuğu ol madığından hastahane Başheki- mi bunu hazineye mâledilmek üzere Emniyet Müdürlüğüne teslim etmiştir. Kıbrısta bir dise Yunan Konsolosu komünist Belediye Başkanını kabul etmedi Lefkoye: 3 (ALA.) «afp> — Rıbrıs'a yeni gelmiş olan Yunan, konsolosu Alexaos - Mladis - dün kendisine hoş geldiniz demek 1 - çin ziyarette bulunmak — isteyen Lefkoge belediye başkanını — ve müçevirini kabul etmemiştir. Belediye başkarının ve müşa- yirlerinin, Kıbrisi — komünistler- le işbirliği yaptıkları söylendiğin. ğen Yunan konsolosunun kendi - derini bu yüzden kabul - etmemiş olduğu sanılmaktadır. Adalet ve Tarım Bakanları şehrimize geliyor Ankara: 3 (Hususti) — Ada - let Bakanı Fuat Sirmen yarın akşam İstanbula hareket ede - cek ve oradaki Adalet — mülesse- selerini ziyaret edecektir, Diğer taraftan Tarım —Bakanı Cavit Oral da önümüzdeki hafta başın da İstanbula gidecektir. Atletizm birincilikleri müsabakaları Ankara: 3 (Husust) — — Atle- tizim kapalı saha Türkiye birin- cilikleri önümüzdeki pazar gü - nü Ankarada Gazi Eğitim Ens - titüsü —salonunda yapılacaktır. On dördüncü Londra Olimpi -| yatları - organizasyon — komitesi genel sekreteri bu sabah gehri - mize gelmiştir. Mr. Holt — yarın Dü Fakültesinde bir — konferans verecektir. Bugün Matinelerden itibaren TAKSİM Sinemasında mciliğine hediye ettiği HALİDE EDİB ADIVAR'ın Türk VURUN KAHPEYE milli destan US D AAA CU İstiklâl harbinin karanlık gün- lerinde cereyan eden milli bir romanı — «Ateşten Gömlek'ten 25 sene sonra ilk defa olarak yeni bir mevzu, yeni bir sinema anlayışı, bin- lerce figüranla çevrilen bir e- ser. facianın iftiharla, Gururla, Gözyaşlarile Seyredilecek-Milli Eser Baş rolde: Sezer SEZİN - Reji: Lütfi AKAD Diğer oynıyanlar: Kemal Tanıtöver, settar H. Körmükcü, Vedat Ö. Bengü, 'Temel Karamahmut Uzunluğundan dolayı bu filme ait seanslar: 12.30 — 1445 — 17, — 19.15 ve 21.15 de A Yerlerin evvelden tutulması rica olunur. Tel: 43191 aa — Bu film pek yakında Ankarada Park ve Sus sinemalarında gösterilecektir. WEREEEEDİ “HAZRETİ ÖMER Yazan: KADİRCAN KAFLI heyl buna razı olmadı: Su cümleyi tanımam, Öte- denberi yazıldığı gibi z Ülllabümme> yaz, — CA Peygamberin yakınları itira ettiler; mâna — Yakımından bi münakaşa çıktı. Muhanımıa hX Söz arasında fark açıkladı ve o şekilde Andlaşma gu gekilde ba: «Ben, Allahın resulü Muham- Med...> Süheyl yeniden itiraz etti: — Eğer biz sehin Allahın re- Bulü olduğunu tasdik etseydik Beninle harb etmezdik, Onun ye Tine babanın adının yaz! Muhammed tereddütsüz ce- Vap verdi: — Siz olmadığını dırdı, tasdik etmeseniz de ben Allahın resulüyüm giyanı yok! ra Aliye buyurdu: amma — Ey Ali, onu boz da — «İbı Abdullah> yaz, İ Etrafındakiler son derece si- nirli idiler; Kureyglilerin elçisi- hi parça parça etmek arzusunu duyuyorlardı; fakat Peygambe- Te olan son derece bağlılıkları Ve itaatleri buna mani oluyor- du, Ali bile şaşırmıştı; adeta taş kesilmişti; dedi ki — Ben «Allahın resulil. limelerini bozamam! Peygamber o kelimeleri kı di elile bozdu ve gekli aldı: «Bu, Abdullahın oğlu Muham- med ile Amr'ın oğlu Süheyl a- rasında aktolunan sulh muahe- denamesidir. On sene müddetle birbirlerine karşı silâh kullan- ke- andlaşm u mamiya karar verdiler. *Kureyglilerden bazıları, veli- lerinin izn olmaksızın Muham« Med tarafına geçecek olurlarsa, Muhammed onları gi arı geri vere tir; fakat Müslümanla ha Muham rlarsa Ku- reygşliler tarafından geri verilmi yeceklerdir.» «Herkes Muhammed ile bir it. tifak muahedesi akdetmek serbesttir. Keza Kureygliler da her istediklerile bir ittifak mu- ahedesi yapabilirler.» Muhammed bu sene Mekkeyo girmemeyi kabul ede lecek sene Kureygliler şehri ter- kedecekler ve M hirde üç gün kalmıya mü: Tefrika No. 12 edeceklerdir. «Muhammedin yanında yalnız bir kılıç bulunacak, başka silâh bulunmıyacaktır.; Andlaşmanın altına iki taraf- tan gahit olanların isimleri ya- zıldı ve iş bitti. Bu sırada bir delikanlının zincirlerini sürüyerek tekbir tirerek İslâm ordusuna geldiği görüldü. Bu, Süheylin oğlu Ebu Cendeldi. Süheyl derhal — İğte ilk olarak Si: dini istediğim budur. Dedi. Ebu Cendel evvelce Müs lüman olduğundan babası tara- fından — bağlanıp — hapsedilmiş, bir kolayını bulup kaçmıştı. Ömer ve bazıları itiraz etti- ler Andlaşma henüz yapıldı bu arada kaçıp kurtulan müs- tesna olmak Jâzımdır; bundan sonrakiler reddolunur. Dediler, Süheyi, oğlu kendi: ne verilmezse andlaşmayı hü- kümsüz sayacağını kesin olarak Böyledi. Ebu Cendeli abırlı ol, yakında Ulu Tan rı seni bu belâdan kurtaracak Diye teselli verdiler ve baba- Bına teslim ettiler. O sırada Os manın öldürüldüğü şeklinde bir haber duyuldu. Muhammed: — Artık muharebe etmedik- çe dönmiyeceğiz! Dedi. Bir ağaç altına oturdu. Bütün Müslümanlar - ölür kadar Peygamberden ayrılmıya caklarına dair, ellerini onun e- linin üstüne koyarak yemin etti ler, Bu kahramanca tören Ku- reyşlileri yıldırdı; Osmanı Ber- best bıraktılar, Kurbanlar kesildi ve 'ye döndüler, Bir müddet sonra Eba Basir adında bir Müslüman Mekkeden Medineye kaçtı; Kureyşliler 0- nu istediler; Peygamber de ver- di. Eba Basir yolda muhafızlar dan birini öldürdü, diğerini ka- çırdı; tekrar Medineye geldi. Peygamber ona. eye Medine- — Seni ne zaman İsterlerse vermeğe mecburum; — biz sözü- müzde dururuz, Buradan çık da nereye gidersen git! Dedi, Eba Basir Mekke ile Şam yolu üzerinde bir yerde yer leşti; başka Müslümanlar da ba gina toplandılar; daha sonra Ebu Cendel de geldi; Kureygli- lerin Şamla olan ticarct yolları- ni kestiler, Kureyşliler onlarla başa çıkamadılar; Moedinoyo çağ rılmalarını ve andlaşmanın o maddesinin hükümsüz kalması- ni teklif ettiler. Muhammed ra- ENİ SABAR Sapan Taşı Olur ya, olamaz mi? 9 Milletlerarası İmar ve Kalkınma Bankası Müdür Yardımcısının bizim hak- Kktmızdaki müşahedesi — gu: Türkiyenin zirai istihsalini arttırması birinci plânda gelmelidir. Bunları kolayca ihaç eder, Ziraatin yanında da ulaştırma işlerini, liman- ları Ve tesislerini - takviye etmelisiniz. Bir yabancının gözünden bile kaçmıyan ace hahikat- ler karşısında derin derin üşünmek lâzımdır: Biz, bi- ze para getirecek olan zira- ati ve ziraatçiliği bırakmış, «Snaayileşeceğiz!» diye boş bir hayalin peşine düşmü- şüzdür. Bu yüzdendir ki; başka memleketlerde 60 ku- Tuşa satılan şeker, bizde 198 dir. Daha neleri olduğu gibi bırakmamışızdır kif Liman- Tarı işe yaramaz bir halde birakmış. - Floryada deniz köşkü yapmışızdır. — Köyle- i, kasabaları yolsuz bırak- miş, Ankarayı asfaltla dö- gemişizdir. Erzincan zelze- Tesinden sonra milleti başı- ni sokacak damsız - birak- mış, Vekillerine 40 milyon mu, 50 milyon mu sarfede- rek saray yapmağa kalkmı- Tuhaftır şu Halk Partisi doğrusu. Memleketi idare etmeğe başladığı gündenbe- Ti, yalnız bir şeyi elinden bırakmamıştır: İktidarı. Ertuğrul Şevket Enver Kapelman kuvarteti şehrimizde Ankara müzikseverlerinin pek ya- kından tanıdıkları Kapelman yaylı sazlar — kuvarte ir kaç konser vermek üzere şehrimize gelmiş bu- Tunmaktadır. Cumhurbaşkanlığı filarmonik oe kestrasının ikinci - kemanlar kon- sertmaysteri ve orkestra ile birlik. te çaldığı konçertoları zevkle din. lediğimiz Enver Kapolman'ın idare ettiği bu kuartette ikinci - kema: mevkün Petek doldu tadır, 26 yaşında bulunan bu genç aan'atçı, beş yaşından beri kemanla iştigal etmekte olup, halon Cum- hurbaşkanlığı orkestrasının birinci keman gürübü. üyelerindendir. Viyola mevkünd n Zeki Berküresi,; — memlekelimizin en iyi viyola san'atkârlarından biri olup, İstanbel — könsorvatuvarından 1ne- zundur. Köndisini müteaddit ker İor, radyo oda müziği konserlerin- de dinlemiş bulunuyoruz Kuartetin dördüncü üyesi, Envor Kakıcı için, memleketimisin en iyi viyolonselisti demeklo hatâ etmiş olmayız. 18 yaşında iken Pariso gi- don bu genç san'atçımız, dünyaca tanınmış meşhur vi ule Bazlere ile birlikte dört sene edip İstanbul — konservatunrı mezun olmuştur. Kendisi de, diğer kuvartet arkadaşları gibi, filarmo- nik orkestrası üyelerindendir. Kapelman kuarteti, ilk könserini Keçen cuma günü, seçkin bir dinle- yici kütlesi önünde İngiliz kültür heyetinde vermiştir, — Sehubert'in «Ölü ve genç kız> kuartetiyle Dvo- iak'ın vo İngili - bestekürlarından Charles Wood'un — kuvartetlerinden nüteşekkil programda, — san'atçılar bizlere tam bir musiki ziyafeti ver- Metronom gibi hassasi- bir ton, kuvartetin başlıca hususiyetini teşkil etmekte dir. Ana temi çalan enstri ön plâna geçtikten sonra, yerini di- iker enstrümana bırakması ve geri plünda kalması, son dörece tesirli bir şekilde yapılmaktaydı. Uzun zamandır hağret kaldığımız, 'oda müziği konserini bizlere dinl tiği için Kapelman kuvartetine te- mişlerdir. yet, kaynaşmı zi oldu; Ebu Cendel'le üç arkadaşı yanına çağırdı. Ondan sonra hemen her gün Müslüman olarak Medineye ge- lenler çoğaldı; bir çok kabileler hak dinine girdiler. Huzâa kabi- lesi Peygambere tâbi oldu; ni Bekir kabilesi Kureyşlilerle birleşti. yüz En çok sevdikleri.. Muhammed, Medineye döndü; yirmi gün kadar sonra 1400 ya- ya ve 200 süvari ile Hayber Ü- zerine yürüdü. Hayber Medineden Suriyeye gidilen yol üzerinde ve yüz elli kilometre kuzeyde Yahudilerin oturdukları büyücek bir şehirdi. Bir çok ufak ve müstahkem ku Telerden mürekkepti; etrafında verimli tarlalar ve hurmalıklar vardı. Medine civarından kaçan veya sürülen Yahudiler de o1 ya giderek yerleşmişlerdi. Peygamber bir sabah erken- den Hayber önünde göründü; orayı kuşattı. Kuleleri ve müs- tahkem evleri birer - birer hü- cumla zapdetti. Bu savaşlarda Ali büyük Kahramanlıklarla ün saldı; hattâ bir defasında ku lelerden birinin kapısını kopa- rıp kalkan gibi kullandı. Hayber on günde tamamile fetholundu; yalnız bir. kişinin definesinden çıkan eşya ve para nın tutarı on bin altın tahmin edildi. Yahudiler - Peygambero Gelibolun derdi : Susuzluk tâli Gelibolu (Hususi) — Tabil kıy' metlerin hemen hemen heptine malik olan Gelibolu beldesi bü- tün zenginliğine ve güzelliğine rağmen talihsizlik içindedir. Çün- kü bu belde bu güne kadar sis- temli ve programlı çalışan bir, belediye reisine hasret çekmiş gelenin gideni aratması kabilin- den yeni gelen bir belediye baş- kanı kendi görüş ve düşüncesine göre bir program tatbik etmiş - tir. Elektrik için alınan Ve 200 bin liraya yakın bir paraya mal olan iki elektrik motörü iyi ve usta bir Karadeniz Ereğlisine su getiriliyor Hayırsever bir vatandaş şehre su getirilmesi için belediye emrine (50.000) lira teberru etti getirilecek suyun ismine Çelikel adı kondu Zonguldak: (Hususi) — Da- ha önce Zonguldak'a yüz binler- ce lira sarfile muazzam bir lise binası yaptırarak, binayı Millt E- ğitim Bakanlığı emrine vermiş olan, Zonguldağın eşrafından ve hayırseverliği ile şöhret bulan Mehmet Çelikel, bu kere Karade- niz Ereğlisinin su ihtiyacının te- mini maksadile 50.000 lira bağış- ta bulunduğu memnuniyetle ha- ber alınmıştır. Karadeniz Ereğlisinin Soğanlı- yörük mevkünde şehre 9 kilomet re mesafede bulunan bu suyun şehre getirilmesine Ereğli beledi yesi tarafından teşebbüs edilmiş- ti. 40 - 50 bin nüfusun bilcümle ihtiyaçlarını karşılıyabilecek ve ayni zamanda Ereğli limanına gelecek vapurların da su ihtiyacı 'na cevap verebilecek bir durum- da olan bu suyun bir an evvel şehre getirilmesi için Mehmet Çelikel 50 bin lirayı bu işe sarfe- dilmek üzere Ereğli Dbelediyesi emrine vermiş ve belediye de dığı bir kararla bu suya Çelikel adı verilmesini kararlaştırmış bu karar vilâyetce de kabul edilmiş- tir. Mehmet Çelikel aslen Ereğlili olup, bu hareketi Ereğlide olduğu kadar Zonguldakta da memnuni- yetle karşılanmıştır. Havzada Millet Partisii faaliy .Havza (Hususi) — Kışın ani olarak yolları kapaması dolayısi- le, partinin köylerde yapmakta olduğu üye kaydı muvakkat bir zaman için geri bırakılmıştır. Son günlerde bir çok köylerden Mil- let Partisine müracaat edilmekte ve köy ocaklarını kuracakları bil dirilmektedir. Millet Partisi başkanı Mustafa Çon, yolların açıldığı zaman bi- lumum köy ocak - teşkilâtlarını kuracağını bildirmektedir. gekkür ederiz. Kuvartet, ikinci konserini, bu ak- şam saat 8.30 da Eminönü Halke konser #alonunda verecektir. San atçılara başarılar dilerir. Müfit İmşir — ——— kızartılmış bir koyun sundular; Muhammed onun etinden bir parçayı ağzına alıp biraz çiğne- dikten sonra çıkarıp attı ve o- radakilere: Ellerinizi çekiniz, zira bu koyun bana zehirli olduğunu ha ber veriyor! Dedi. O sırada bir lokmasını yutmuş bulunan Beşer hastalan dı; bir müddet sonra öldü; ko- yyunu zehirlemiş olan - kadın İ: dam edildi. Hayber ülkesi mil- let malı oldu; Yahudiler de çift çi sıfatile ve mahsullerinin y rısını Müslümanlara — vermeleri artile orada bırakıldılar Muhammed kısa zamanda Me dine civarındaki bir çok köyleri Belediye, şehrin en mühim ihtiyacı su dâvasını halletmeden ir iş olan şehir projesinin tatbikine geçti un mühim makinist çalıştırılmaması yüzün- den motörlerin birisinin çatlama- sını mucip olmuştur ki bu ileride yine Gelibolumuzu elektrik der- dile karşı karşıya bırakacaktır. Şehrin su derdi Su meselesi tamamen müzmin- leşmiştir. Belediye bir su tesisi projesi hazırlamıştır. Her neden- se bu proje bir türlü kâğıt üze- rinden tatbikata geçmemiştir. E- sasen pek fena olan su tesisatı kuraklık yüzünden azalan sula- rın iyice zâyi olmasına sebebiyet ve halk bu şiddetli kış günlerinde bazı semtlerde gece yarılarına kadar bir kaşık su a- labilmek için saatlerce beklemek te ve su akan çeşme aramakta- dır. Bu vaziyeti gören belediye sözde su noksanlığını telâfi için 3500 lira sarfedip bir kuyu açtır Miş ve onun suyunu Şehir suyu- 'na ilâve etmek istemişsee de mu- vaffak olamamıştır. Halkımız - susuzluktan — yanıp tutuşurken belediyemiz yeni bir sevdaya düşmüştür. Bu da yeni yaptığı gehir plânının - tatbikine geçmek ve bunda da bütün dü- şünceleri Yeşil Saha, Cumhuri - SAYFA :3 Uzunköprü-| de bir nevi kâğıt oyunu Misuri ismi verilen kâğıt oyunu kasaba kahvelerin- de kumar vasıtası oldu. Alâkalı makamlardan bu oyunun menedilmesi bekleniyor? ] Uzunköprü (Hususi) — İlçe- mizde yılbaşından önceleri başlı- yan Missuri kâğıt oyunu bugün artık bir kumar halinde devam etmektedir. İlçe merkezinde bilhassa genç- lerin toplandığı kıraathane ve kahvehanelerde Missuri kâğıt 0- yunu her masada oynanmakta ve kümar meblâğı olan para masa üzerine çıkarılmağıp defter tu « tulmakla zabıtanın da gözünden gizlenmektedir. Bu oyundan şikâyeti hem oynu yanlar hem de babalar, patronlar daha çok yapmaktadırlar. Kâğıt oyununun serbest bırakılmasının bu gekilde kötüye kullanılması, kasabamız için hazin bir hâdise- dir. Bilhassa gençlerin gece saat 12 lere kadar, gündüz dükkânlar daki yorgunluk yetmiyormuş gi- bi oturup sigara dumanları için- de yorulmaları muhakkak ki sıhı hat bakımından da doğru olmasa gerek, Gerek emniyet ve gerekse be- lediye zabıtasının elbirliği ile ev- yet Meydanı gibi moda şekline gi Ten geyleri yapmaktan ibaretse temin etmez, Erzin-Ceyh çalışmaları gün geçtikçe artmak- tadır. Alınan sıkı tedbirler karşı sında kasabamızda kaçakçılığın kısa bir zamanda önleneceği ka- naati bu faaliyet karşısında tes- lim edilmiştir. Bir ihbar üzerine bölge şefle- ri Tonguç ve Kalabalıkoğlu Erzin . Ceyhan arasındaki yol boyuna yanlarına aldıkları bakım me - murlarile, çıkmışlar ve bu arada Yassıca ile Azizli köyleri arasın- da 4 araba kaçak kömürle 2 ara- ba kaçak kereste yakalamışlar- dır. Fakat arabacılardan biri kö- yüne kaçmıya muvaffak olmuş ve topladığı adamlarla bakım memurlarına pusu - kurmuştur. Faal bölge şefleri diğer taraftan. 533 ve 547 plüka sayılı kamyon- Samsun tütün piyasası eli Bu seneki rekolte geçen sene- ye nazaran yarı yarıya düşük tahmin ediliyor Samsun (Hususi) — Şehrimiz- de 24 ocaktan itibaren açılan tü- tün piyasası normal seyrini ta- kip etmektedir. Tekel, yabancı ve yerli firmalar aşağıdakl şekil de tütün almaktadır. Görmez 30 - 40, Canik madeni 375, evkaf 400, maden 450 ku- ruştan satılmaktadır. Müstahsil bu normal satışlardan memnun olduklarını söylemektedir. Geçen sene 16.000.000 kilo 0- lan tütün rekoltesinin fiyat dü- şüklüğü yüzünden, bu yıl yarı ya rıya eksildiği salâhiyetli şahislar dan öğrenilmiştir. Bu seneki tü- tün rekoltesinin 6 - 8 milyon ki- 1o arasında bulunduğu tahmin e- dilmektedir. Kocaeli tütün piyasası U $i :'“ ;İ*']L" 'î:;'* hlılıv'ı"ıl'[ıı b hat| 5g Şubatta açılacak piyasanın â Yemenden kafileler ha y j gelerek İslâm dinine girenler| Mararetli olacağı umuluyor günden güne çoğalıyordu. İzmit (Hususi) — Kocaeli tü- Muhammed etraftaki hüküm- İ tün piyasa şubatta açılacak- darlara gönderilmek Üzore altı) şır, mektup hazırladı; elçilerle yol-| — p, lyon kü- Tadı, Habeği kralı; mektüğü İyı VAS S LA NN karşıladı; vaktile oraya gelmiş olan Müslümanları iki " gemiye bindirip geri gönderdi. Bizans imparatorluğunun Misir valisi kargılık olarak dört cariye, Dül z bir Bi: dül diye meşhur olan bey katır, bir eşek hediye eti Bur kilo tütün vardır. Bütün böl- gedeki miktar 6 milyon kiloyu te- cavüz etmektedir. Bu yılki tütün mahsulü çok nefis bir gekilde 1d- rük edilmiştir. Zürra mahsulün İdeğeri fiyatı ile - satılacağından lemin bulunmaktadır. zanâ İmparâtoru Herakliyüs,| Bu yıl Tekelden başka yerli Peygamberin mektubunu yüzü-|tüccarla, yabancı alıcıların da iş ne gözüne sürdü; bir çok hedi-|tirâk edecekleri piyasanın hara- dan gdS İretli olacağı muhakkak sayılmak yeler yolladı (Devamı var) İtadır. bu gibi şeyler halka hiç bir fayda, velâ kahvehane sahiplerinden to minat alarak, sonra sıkı kontrol lerle bu kötü itiyadı önliyecekle- *rine emin bulunmaktayız. an arasında orman kaçakçılarile savaş Orman teşkilât memurları İlçenin Azizli - Yassıca köyleri arasında kaçak kereste yakaladılar Osmaniye (Hususi) — İlçemi-;larda Sıtkı Ulaşa ait dolu keie.- ze geleli kısa bir zaman olan or- man işletme müdürünün verimli| teleri de yüklü olarak yakalamış- lardır. Kaçak kereste yüklü kamyon ve arabalarla tam Erzin ve Top- rakkale yol ayrımına gelindiği sırada bakım memurları üzerine pusudan ateş edilmiş ve yapılan müsademede kaçakçılardan Hacı Keskin adında birisi meçhul bir kurşunla — vurularak — ölmüştür. Kaçakçılar, haklarında yapılan zabıtlarla adliyeye teslim edilmiş lerdir. Orman teşkilâtının bu fa- aliyeti karşısında kendilerini teb- rik etmeyi insani borç sayarız, Erkenez Çayı üzerindeki köprü Köprünün tâmiri için alâkalı- ların bu işe el koymaları bekleniyor? Maraş (Hususi) — Maraş - Ga ziantep gosesi üzerinde bulunan Erkenez çayı Üzerindeki ahşap köprü bir kaç yıl önce bozulmuş- tu, Köprü ahşap olduğu için sık sık tamire lüzum göstermektedir. Buradan geçen nakil vasıtaları su içerisinden geçmektedir. Bo- zuk köprünün ne zaman tamir e- dileceği de belli değildir. Burada bir bekçi köprüyü beklemektedir. Bu yol üzerinden otobüs sefer- leri yapan Hamit Ercişli adında- ki zat ilgililere köprünün tamiri için gazeto yolu ile müracaat et- miş ise de müsbet bir cevap ala« mamıştır. Yol şehrimizle Gazian- tep arasında önemi haiz bir yels dur, Her an tehlike mevcuttur. Bahar mevsimi yaklaşmaktadır. O zaman karlar eriyecek ve bu çay fazlalaşacaktır. Suyun fazla« laşması münakaleyi kendiliğin « den felce uğratacaktir. Yozgatta kayak sporu çalışmaları Yozgat (Hususi) — Yozgatta kayak sporu son zamanlarda çok ilerlemiş bir vaziyettedir. Bu se« ne fazla yağan karlar gençlerim hemen her gün kayağa çıkması: na imkân vermektedir. - Bir kığı memleketi olan Yozgat Orta Aâs nadoluda kayak sporu Üzerinde fazla duran bir kayakçı memle» ketldir. Heveskâr küçük yavrular' ka- yak temin edemediklerinden ev- lerindeki kalbur kasnaklarını ka» yak gekline çevirmek suretile spor heveslerini tatmine çalış « maktadırlar. Beden Terbiyesi genel müdür- lüğü lüzurmlu malzemeyi Yozgata temin etviği takdirde kayakçı yu- vası olan. Yozgat ileride Olimpi- yatlara iştirâk edecek kayakçı- 'ar yetiştirebilir bir hedefe ula- yacaktır.