17 Haziran 1948 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

17 Haziran 1948 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

(7 HAZİRAN 948 İ | | | Tam metni Kakara: 16 (A.A.) — 12 Hazi- vandu hükümetimiz adına Dışişle- vi Bakâdlığı umumi kâtibi büyük eçi Fuad Cazım, Finlandiya hükü- metiadına da içi A. S. Yrja-Kos- kinen arasında imzalanan ve 20 Haziranda meriyete girecek olan Türkiye - Hinlandiya ticaret ve ö- deme onlaşması metinleri aşağıda- der Türk höükümeti ile Finlandi- meti, iki memleket arasın- da & raübadeldleri — geliştir- mek maksadile, aşağıda yazılı hü- kümleri kabul etmek hususunda aevtabrir kalmışlardır Wadde 1 — Türkiye ile Finlan- diya-arasımdaki ticari mübadeleler her iki memlekette yürürlükte bu İsnan genel idhalât ve ihracat re- dimler ygun olarak yapıilacak- tır. Madde ? — Türkiye hükümeti ile Fitlandiya bükümeti, iş bu an- kışmanın yürürlük güresi tarafın- da, Türkiyeden Finlindiyaya ve Finlandiyadan 'Türkiye umumiyet- le ihraç edilen mallar için gerekli | idhal lisans ve müsaadelerini, ge- nel rejimleri çerçevesi içinde kar- gilikli olarak vermeği teahhüt e- derler. Madde: 3 — İşbu anlaşmanın yürürlük süresi zarfında yapıla- cak ticari mübadelelere aid ödeme ler, bugünkü tarihte irazalanan ö deme anlaşması hükümlerine gö- re tesviye edilecektir. Madde 4 — İşbu anlaşmanın yü Türlü, konmasından sonra her i- ki taraftan sevkeedilen mallara, ih Taç eden tarafın yetkili makamla- rınca verilmiş ve ilişik örneğe uy- gün bir menşe şehadetnamesi ka- tılacaktır. Bedeli 100 Türk lirasını veya başka bir para ile bu meblâğın e- gitini aşmıyan — göndermeler için menşe Şşehadetaamesi aranılmaz. Madde 5 — İşbu anlaşmanm yü Türlüğe konmasındân evvel başla- nuş olan husnsi takas işlemlerile serbest dövizli işlemler, bunların iki taraf yetkili makamları tarafın dân onanması anında her iki mem lekotte yürürlükte bulunan genel | im hükümlerine göre tesviye o- lTunacaklardır. Madde 5 — İşbu anlaşmanın yü- Turlükte bulunduğu sırada başla- miş ve anlaşmanın sona erdiği-la. rihte henüz bitirilmemiş bulunan işlemler işbu anlaşma hükümleri gereğince tesviye olunataklardır. Madde 7 — İşbü anlaşma 20 Ha ziran 1448 tarihinde yürürlüğe gi recek ve bir sene müddetle yürür lükte kalacaktır. Süre sonu tarihinden iki ay önce haber verilerek feshedilmediği tak dirde senelik süreler için kendi ğinden yenilenmiş sayılacaktır. Ankarada 12 Haziran 1948 ta- rihinde Fransızca iki nüsha olarak yapılmıştır. Ödeme anlaşması Madde 1 — Bugünkü tarihle im zahanan ticaret anlaşması hüküm leri gereğince Finlandityaya idhal edilmiş veya edilecek Türk meng. Ti malların — bedelleri ile kambiyo kontrolü hakkında yürürlükte bu- lunan Finlandiya mevzuatımnca mü saade edilen Finlandiyadan Türki yey yapılacak diğer her türlü ö demeler, Suomen Pankki nezdinde Türkiye Cumhuriyeti Merkez Ban küsı adına Amerika Birleşik Dev- letleri doları olarak tutulan hesa- | ba yapılacak para yatırmaları ile | ödenecektir. Madde 2 — Bugünkü tarihli ti- carot anlaşması hüktimleri gere- Şönce Türkiyeye idhal edilen veya edilerek olan Finlandiya mengeli analların bedelleri ile kambiyo hak Aatida yürürlükte bulunan Türk Mevzuatınca müsaade edilen Tür kiyeden — Finlandiyaya — yapılacak diğer her türlü Öödemeler, 1 inci müaddede sözü geçen hesabın zim- meti'ile ödenecektir. Madde 8 — Hak sabiblerine ö- demcler yapılmasını mümkün kıl maak arnacile “Türkiye Cumhuriy ti Merkez Bankası ile Suomeca Pankki, yukarıdaki maddeler hü- kümleri gereğince mezdlerinde ya- pilacak bütün para yatımlarını gü Dü gününe birbirlerine bildirecek- lerdir. Madde 4 İşbu — anlaşmanın İ inci maddesinde derpiş edilen he Babın matlâüb bakiyesi, Türkiye Cumhuriyeti Merkez — Bakasının Finlandiyadaki ödemelerini karşı- lamıya kâfi gelmezse Suomen Ban € mki, adı gecen bankanın ödeme e- mirlerini 500000 A, B, D. dolarlık bir meblâğa kadar yukarıda zik- pedili hesabın cümlesile ifa et- miye devam edecektir. Madde 5 — İsbu anlaşmanın 1 İnci maddesinde derpis edilen he- Babm Matlüb bakiyesi, 500.000 A B.D. dolarını g Türkiye Cumburiyeti Merkez B kası, *Suomen'Bannki verileti ödeme emirl larv hHak nediği müddetçe tarafından TİNe uygun ©- ahiblerine Bücme Türkiye -Finlandiy ficaret anlaşması Si için bir buluş neşrediyoruz — mıya devam edecektir, Müadde 6 — İşbu anlaşmada der piş edilen hesabın matlüb veya zim met bakiyesi 1.000.000 A. B. D. dolarım tecavüz ettiği takdirde, bu rakamı tecavüz eden mikdarlar, alacaklı tazafın talebi üzerine ve Onun iufihab edeceği serbest dö- vizle tesviye edilecektir. Madde 7 — 6 ıncı ve 10 uncu maddelerde derpiş edilen serbest dövizlerin satışı, yakarıda adı ge- gen âki Merkez Bankasınca tesbit edilen karlar üzerinden yapılacak tır. Madde 8 — Finlandiyada Mark kaların dolara ve.dolarların Mark | kaya çevrilişi Suomen Pankkinin Tesmi kuru üzerinden yapılacaktır. Türkiyede alarının dola- ra ve dolari lirasına çev rilişi Türkişi üyeti Merkez Bankasının üzerine ya-| pilacaktır. Madde © — Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile Suomen Pank- ki işbu anlaşmanın iyi islemesi i- çin alınacak tedbirler üzerine an- | laşacaklardır Madde 10 — İşbu anlaşmanın #ona erdiği tariltte, 1 inci madde- de derpiş edilen hesab iki akıt ta rafından biri lehine bir bakiye gös terirse bu bakiye, 6 ıncı madde hü kümleri gereğince serbest dövizle tesviye edilecek mebl: ar varsa bunlar tenzil edildikten — sonra, borçlu tarafça anlaşmanın - hita: mından itibaren altı ay zarfmda mal ihracı suretile tasfiye edile cektir. Mezkür altı aylık sonunda kala- cak bakiye.serbest dövizle tesviye edilecektir. Madde 11 bu bu anlaşma | bugünkü tarihte imzalanan ticaret anlaşması ile ayni günde yürürlü- Be girecek ve ayni müddetle yürür Tükte olacaktır. Ankarada, 12 Haziran 1948 ta- rihinde Prânsızca iki nüsha olarak yapılmı Kanser tedavi- Vaşington: 16 (ALA ) ŞAfp) — Atom enerjisi ko - yân meclisi tâli tahsisat komis| yonu huzurundaki beyanatında| Atom bilginlerinin radyo aktif maddeler - sayesinde insan vücu- dunun her hangi bir yerinde bu| lunan kanserin tedavi edilebile ceği fikrinde olduklarını açıkda. mışlır Demokratları İzmit mitingi (Baştarahı 1 incide) İSTANBUL DEMOKRATLARINI | DÂVET D. P. İstanbul İl İdare Kurulun- 20 Haziran 1948 pazar günü sa- | &L 11 de İzmitte C mhuriyet ala- Bında seçim emniyeti ve milli ira- de “mevzuu üzerinde konuşulmuk Üzere bir miting- tertib edilmiştir. Arzu eden arkadaşlarımı: n mez kür günde 7.10 treninde hazır bu- lunmaları ric, (NOT: Bu a olunur terinin yapru 6.35 LLLLR — Mlaclis gerekti tamsiyeleri dedir.) ” Tuhfei İsnâ Aşeri med Eslemi (1); İmamiye fırkaları kolları arasında bir de İshakiye. den bahseyliyor nun (İshak B. Cafer) in lı e kail olan. lardan teşekkül iğini — yazı yor. Şu halde, İmamlığını iddia miyen veya İmamlığı iddia ol miyan yalbız Ali'den ibaret kalı. yor, zaten mezheblen rinden bir kısmı Ali'nin meveudi. dık'ın evlâdını beş olarak eylemektedirler, Bu kadarcık izah |g dan sonra İmamiye fırkaları üz. Tinde durabiliriz Civarında Navus (2) adlı bir kasa. dir (Navusiye). rir, fakat onda durdururlar, (Meh Öl, ve Kaim; Cafer Sadık'tır.) der- ler ve sonraki İmamları kabul et mezler. İtikadlarınca; Cafer ölm Miştir. Kayametten evvel geri ge cektir. *O zamana kaı dedir. Bir takımı işe ©| bu suretli |Ş de kabul eyli |3 takımlar (Gaybeti Kti gizli toplantılardı mha y ördüklerini iddla eder tarihi âlimle, yetini tabul etmiyerek Cafer Sa» kabul Bunlardan birisi; İran esatirin. de önenili pir şyer tutan Hemedan âlınır, Bu gebeble, dini mesanil vo bada doğduğundan dolayı Navusi nad ettirirler: Mese Adındaki şahsın çıkardığı mezheb-rr İRAAAAARDDRARRRDAIDARARDA Fransa karışıyor (Baştarafı 1 incide) ze şi vislerile diğer münakale servisle- rinin durdurulduğunu, söylemiştir. İcişleri Bakanlığının bir memuru şehrin nihay sükünetc ğunu diğini söylemiştir. Yaralılar arasından şimdiye ka- dar tadır. Paris 16, (A-A.) — (AFP) Cler-| mont - Ferand'dan gelen polis ra- Porlarına istinaden resmi çevreler den alhman - haberlere göre Cler- mont'nın muhtelif noktalarında ve bilhassa Berthelof bulvarile Ber- Egağnan ve Olker fabrikalarına an sokaklarda polis barajlarına karsı münferid grevci gurupları ta rafından yapılan hücumlar evvel- ee tertip edilen bir yıpratma tabi- Yesi gercgince gelişmişti: Raporlar bu tecavüzleri — yapan nümayisçi guruplarının aralarında bisikletle irtibat temin etliklerini e etmektedir. Gece yapılan ha reket esnasında yaralanan 104 po-| Tis memuru hastahaneye kaldırı!- mıştır. Bunlardan 85'i yakıcı bir mayi veya gazle gözlerinden yara- lanmışlardır. Fransanın dış siyasette karşılaştığı zorluklar Paris: 16 (A.A.) (LPS,) M. Bidault, bugün öğleden son- ra milli mecliste bir saattan fazla süren bir mutuk söyliyerek, Lond- ra anlaşmasına dair ileri sürülen tenkidleri — cevablandırmıştır. M. Bidault bu nutkunda, eğer Fran- sa Londra konferansında ileri sü- rülen tavsiyelerde lehte bir deği- | giklik yapılmasını istiyorsa, ilk ön ce kurulması tasarlanan teşkilâta katılmasının elzem olduğunu söy- lemiştir. y M. Bidault sözlerine şöyle de- m etmiştir: kimsenin ölmediği sanılmak g Fransanın — karşılaşmış — olduğu şık sudür: Fransa, ya bu teşkilâtın sarsil- maz bir esasa dayandığını kabul etmekle beraber bunun dışında kal malı, veya bu çerçevenin zihniyeti ne girmeli ve Pransanın batıl müt tefiklerinin Almanya hususunda simdiye kadar reddettikleri ve sim di kabule hazır bulunduklare tevzi ve silâhsızlandırma işleri için bir kontrol formülü temine çalışmalı- dır. Bidault zamanın Fransanm aley hine çalıştığını belirttikten sonra, bilhassa anlaşmayı tenkid eden sosyalistelere cevab vererek, Milli yaptığı takdirde, altı devlet andı.ş.'mzn"fn tatiresila B eet YAĞARORS A AM bölgesi içim özel lâve edilmesinin mümkün olduğu yolundaki görüş tarzını hiç bir şe yin haklı göstermediğini söylemiş- tir. Fransız Dışişleri Bakanı sözle rine devam etmiştir: Moskova konferansında — gerek M. Marshall ve gerekse M. Bevin bu tedbirlere muhalefet etmişler- di. Bugün, Fransanın ne protesto- | ları ve ne de bazı toplantılara ka- tılmaması Ruhr bölgesinde muay- | yen bir politikanın takib edilmesi- | | ne müni olmamıştır. Fransanın Sarre ile- birleşmek hakkını Londra konferansına işti- rük etmiş olan temsilcilerden hiç biri bu konuyu münakaşa etmedi- ğinden konferansta Sarre mesele- Bine temas edilmemiştir. M. Bidault, nihayet son bir soru yu eevablandırarak, — hükümetin Londra konferansına iştirâke mü saade etmiş olduğunu, bununla be raber varılan kararların hüküme- hirde ominbüs ve tramvay ser | kavnstu- | nizam ve asayişin iade edil | tin ve Parlâmentonun . tasvibine | tâbi bulunduğunu bildirmiştir. — | iİs Bulgaristandaki Türkler neler çekiyor? (Baştarafı 1 incide) Evvelki günkü nüshamızda, Bul garistanlı bazı Türk — gençleri ile birlikte <Svilingrad» a kaçan Vi- dinli Hüseyinin yakalanarak kam- pa sevkedildiğini, Şumnuda otu- ran teyzesi Mediha ile kampta te- sadüfen karşılaştıklarını, Ba. Me- dihanın kızı Nuran ile birlikte bu kampa götürüldüğünü, genç ve gü zel bir kız olan Nuranın kamp ki mutanı tarafından hapsedildiğini bildirmiştik; İşte yaşlı kadın kızımın Rus as- kerleri tarafından yakalanıp götü- rüldüğünü ve kendisinin de bura- ya sürüldüğünü Hüseyine anlatır- ken karşıdan bir çığlık duyuldu, kendisine doğru koşmakta — olan genç bir kızın iki Rus askeri tara- fından kovalandığı görüldü. Rus Askerlerinin kovaladığı Ka Türk ninesi birden irkildi ve elin deki taş kırma çekici yere düştü. Bana *— Hüseyin galiba bu Nuran o- latak!» dedi ve “Evlâdumş ferya- dile kendisine doğru gelen kızma koştu. İkisi de birbirine sarılıp ku ilar. Zavaltı kız hi — Anne beni bırakma ne olür- sun, bırakma beni? * Bu adamılar bana fenalık yapa- caklar!» diyor ve bedbaht annesi- ni sıkıca kucaklıyordu. Ben deliğe düşmüştüm. Bir an için elindeki çekici bu iki askerin beynine indir meği düşündüm. Fakat bu takdir- de'hem ben hem de onlar öldüri lütdük. Ne yapabilirdim ? Askerler Nuranı yakalayıp gö- türdüler ben hiç hareketsiz oldu- ğum yerde dikili kaldım. Tesefli için teyzemin yanına yak laşaral «— Üzülme traral 'n, ona bir şey ya- pamazlar. O ölür de namusunu ver mez: dedim. Fakat nöbetçi akra- ba olduğumuzu anladığı için beni oradan alıp başka bir kampa gö- türdü. Artık ne teyzemi ne de Nuranı göremez oldum. Kimseden de so- ramıyordum. Beyaz atlı cenazo arabası Aradan bes gün geçmişti, o gün süngülü nöbetçilerle birlikte tuğla harmanına gitmiştik. Gete geç va kit dönüyorduk, kamıpın kapısına geldiğimiz zaman içeriden beyaz atlı araba «Bugim gündüz ölen ve öldürülenlerin Cesetlörüm gece alıp civara götürürdü. Cesetler orada kuyuya toldurulurdü.» çıktı. «— Bugün kimbilir kaç kişi da- ha öldü?» dedim ve hepimizin de dER İK Bakdağeda a <— Ah! dedi yazık oldu bunla- ra kız çok güzeldi.; <— Kim bu kız?» «— Yalnız bir kız değil ana kız. Güzel bir Türk kızı imiş, kamp ko- mutanı göz koymuş. O ve anası da mukavemet etmişler bunun için i- MECLİSTE HADİSE Pâris, 18 (AA.) — Afp): Bir komünist saylavın Clermond - Ferand hâdiseleri münasebetile Içişleri Bakanına katil diye ba- farması üzerine saat 17 ye doğ- ru milli mecliste mühim bir hâ- dise çıkmıştır. Meclis hademele- ri dinleyicilere mahsus olan kıs- mı boşaltmışlar ve oturum saat 20 ye tülik edilmiştir. Paris, 18 (AA.) — (Reu- ter): Pransız hükümetinin AL manyadaki para reformunu ka- bul ettiği bugün Dışişleri Baka- ni Bidault tarafından — bildiril. miştir. Yazan! Mi. Ralf Ogan İMAMİYE FIRKALARI kisi de öldurülmuş.r Bir anda dünya başıma çöküyor | sandım. Bunların teyzem ile kızı olduğunu anlamıştım: Fakat bel de başka bir Türk ana kızdır di şüncesile ertesi gün kampta her tarafı aradım, bulamadım. Artık mukadderata boyun eğ- mekten başka çare yoktu. Cehennem kanıpı Bu kampta her gün 20 - 30 ki- Bi ölüyordu. Binada çalışanları gruplara ayırmışlardı. Çalışma ve yapılan iş bakımından en ge lan grupun mensublarına o güni akşamı yemek verilemzdi. Bu defa aç kalmamak ve kırbaçlanmamak için canını digine takarak çalışan- lar gene açlık ve yorgunluk yüzün den ölürlerdi. İntihar edenler de Dek çoktu. Nihayet aradan bir kaç ay geçti, kampı başka bir yere nakletmeğe karar vermişlerdi. Fakat gideceği miz yeri söylemiyorlardı. Bizi hay van nakliye vagonlarına habsede- Tek yola çıkardılar, Gece yarısı hareket ettik. Vagonda bir mücadele Sabaha yakında, trenin bir is- tasyonda durduğunu farketmiştik. Benim bulunduğum vagonda 23 ki gi vardı. Bir aralık âki nöbetçi va gönün kapısını açarak — yanımıza geldi ve mısır ekmeği dağıtmıya başladı. İşte bu esnada üç dört e- sir ok gibi yerlerinden fırhıyarak süngülü nöbetçilerin üzerine atıl- dılar. Diğer arkadaşlar da galey: na gelmişti. İki dakika sonra ni betçiler boyunları sıkılmak sureti le öldürülmüşlerdi. Fakat gimdi ne yapacaktık? Nereye kaçabilirdik. Bunun da çaresini bulduk. Osman ve Resül isimli iki arkadaşımız so yundular, öldürülen neferlerin el- biselerini giydiler ve: Rusvagonundan firar «— Siz vagondan çıkıp şu or- mana doğru - ilerleyin, biz içtima mahalline gidip, gecenin karanlı- ğından bilistifade kendimizi Rus askeri diye tanıtırız. Eğer sizin pe inizden dönemezsek merak etme- yin» dediler. Bizim kurtulmamız i- çin kendi canlarını fedaya hazır olan bu iki asil Türk kardeşimizin elini sıktık ve gözlerimiz yaşara- rak ayrıldık. Onlar vagondan ay- rılır ayrılmaz biz de kapıdan çıkıp kaçtık. Yerlere sürüne sürüne or- mana ulaştık ve oradan koşar a- dımlarla uzaklaştık. Burası Filibe ye yakm bir töydü. O gece orman da sabahladık ve ertesi gün ekmek istemek üzere «Vsana» köyüne' iki kişi yolladık. Fakat gidiş o gidiş. Kimbilir hangi alçak tarafından süngülenmişlerdi. i gün 50 - 60 askerin bizim bulunduğumuz ormana doğ- ru ilerlediğini gördük. Nereye ka- çabilirdik? Bulunduğumuz tepenmin dört tarafında da evler vardı. Bul garlar bizi yakalattırabilirlerdi. Ni hayet mağaralara saklanıp eceli- mizi beklemekten başka çare yok- tu. Oraya buraya koştuk, bir ar- kadaşım Bir mağarada <— Çabuk buraya koşün, işte | Şurada içi zindan gibi bir: mağara | var, oraya girelim!» diye seslen: di. Hepimiz oraya koştuk. Mağaranın kapısından bir kişi zor girer diyordu. 'Teker teker içe ri girdik. Göz gözü görmüyordu. Bu esnada ben: «— Arkadaşlâr ne olur. olmaz Şu mağaranın kapısını büyük bir taşla tıkıyalım, dedim. Bu fikrimi iyi buldular ve dediğimi yapı İçeride nefes alamıya: kışmıştık. «Acaba içeri: Amerikan âyanı yardım tasarısını kabul etti (Başlarafı 1 incide) komulmuş bulunmaktadır. Türlüye ve Yunanistana yapıla- cak yardımda kısınlı Vaşington: 16 (ALA.) — (Re üter) — Ayân Meclisi tahsi - sat komisyonu, Yunanistana, Türkiyeye Triesteye ve Çine ya pilacak Amerikan — yardımında temsilciler meclisi yapılan indirmelerden bir kısmı nı tekrar iade etmiştir. Temsilciler Meclisinin Tür! ye ve Yunanistana yardım için tesbit ettiği rakama 50 milyon dolar ilâve edilmiştir. Bu suret le Türkiye ve Yunanistana veril mek üzere bidayette tesbit edil miş olan miktardan ancak 25 milyon dolarlık bir kısıntı yapıl- mış oluyor. fade olunan miktar 950 milyon dolar... Vaşington: 16 (A:A.) — (U- sis) — Ayân Meclisi #yhsisat. komisyonunun yabancı mümle - ketlere yardım hakkındaki kara rını tasvip etmiştir. Mezkür ka Askeri fabrikalar (Baştarahı 1 incide) Üzeredir. Tasarıya göre, bir aska- vi fabrikalar işletmesi kurumu ku- rulmaktadır. Bu kuruma Kırıkka- le, Ankara, Gölcük, Kayseri, / Bs- kişehir, ve memleketin diğer yer- lerindeki bütün askeri fabrikalar ve tesisleri içerisine alacaktır. Ta- surıdaki diğer bir madde de dev- | letc aid bankaların bu mevzu ile ilgili fabrikalarile Thtısadi Deylet Teşekküllerine aid- fabrikalarının da ve Türk Hava Kurumu fabri- kalarından lüzmm görülenlerin Ba kanlar Kurulu kararile bu kuruma idhal edilecekleri kabul edilmekte dir. Şimdiki tasavvura göre, ilk ku- rulus ve intikal devrinde kurumun 'sermayesi: 300.000.000 lira olacak tır. Bununla Milli Savunma Bakan lığı teşkil edilecek, bir heyet kantı nun yürürlüğe girmesinden sonra bu işletmeye dahil olacak olan falı rikaların binaları, arazi kıymetleri ve tesisatı tesbit edeceklerdir. Ku: rum İktısadi Devlet Teşekkülleri gibi faalivette bulunacak, bir we mum müdürü, bir idare heveti bu- lunacak, kara, deniz ve hava kı- sımlarından mürekkeb olacaktır. Tasarıya “3're Kurumun vazife- si birinci derecede Milli Savunma ihtiyaclarını karsılamak, — imltân oldüğu takdirde Tekelin patlayıcı -mAddeleri e diğer kihtir Hâlen askeri — fabrikalarımızıri durumlarının düzeltimesi ve fah rikaların fersit icin hir Türk he yeti de Amerikada temaslarma der vam etmektedir. —e ve başladım. İşte bu sıra- ra ayağıma bir şey takıldı. Yokla- elim uzun bir kadın saçına umusak hir tene değdi. Tüyle O kadar metin bir in- rağmen tutuldum. Ar Korkunç bir sahne n burada bir insan, beb ki de bir kadın var> diye bağır- dum. Bir arkadaş yanıma yaklaşa- rak ne olduğunu görmek için kib- ritini çaktı. Gördüğümüz manzara karşısın- da hepimiz dona kalmıştık. Bu es nada Süleyman adında yaşlı bir np arkadaşı da bir feryad ko- pardı: (Sonu var) niş mi diye duvarları öâmdea Mezhebler ve Fırkalar nasıl doeğad u? Tefrika N. 45 İmamiye kökünden çıkam bolli başlı kollar olduğuna da inanırlar! Derler ki: Dine ve dünyaya wü: tcallik bütün bilgiler; ancak ondaty hüküml Ti; hep ongu kavline isti. Allahı ahi- te gözle görmek mümkün müdür Bunlar; İmameti Kut'an mahlük mudur değil midir? Altıncı İmam Cafer Sadık'a geti-bi ran böyledir» veyahud <Caferin ütün bunları <Caferin kavline naza kav linde yoktur» tarzında hepona bağ- Tarlar. Bir kısmı; Ebü Bekir Te Ö- mer'i tekfir eylerler, ger'i asıfları hüklümleri terkederek (İmam) 1 takliğ ile İktifa Züzumumu V. vi Bi * Bir başka fırka ; İmanıeti ik) ta durdürma Ş am; oğlu A itar hn; ayakları yassı oldu YARARARARARRARRAARARA SAA Zundan Tükabı Aftah 1di. Fırkala, rına Aftahiye adı verildi. - Abdul. lah; Cafer Sadık'ın - oğullarından İsmail ile ana, baba bir kardeğtir. Abdullah; kardeşlerin büyüğü ol duğundan ve <İmamet büyük gocu; a geçtiğinden» hak İmam — odur, babası İmamlığı ona bıraktı dedi. ler. Bu zat; babasından sonra yet. miş gün yaşadı ve erkek evlâd bi rakmadan öldü. İsmalliye ise, buna değli İsmaili eyliyecektir. Güya, Cafer Sadık; «Sizin sahibiniz, adı Peygamberi nİZ ismi olandır.» demiş ve bu se beğle oğluna (Muhammed) adım vermiş imiş. Böyle olunca, İmam'ı (Muhammed B. Cafer) sanilması tabildir. a İmamiyoe fırkası do viye) yahud (Mufaddaliye) Unvanını alanlardır, ki (Caler Sa dık) tan gonra İmametlin; oğulla. ondan (Musa Kâzun) a geçtiğini lmam tanır, halbuki İsmail baba — ileri sürdüklerinden bu ismi almış- sının hayatında ölmüştür. Gulat —lurdır. Onlara göre; Musa sağdır, Baırasında tafsili gelecektir. ölmemiştir ve ölmez. Deklenilen | 4 Diğer bir fırka da Şumayti. mamdır (Mehdil Muntazar) ye'dir. Bunlara göre: İmamet; (Ce — Musa Kâzım; Harunürreşidin sa fer Sadık) tan oğlu - (Muhammed Yayına girdikten sonra - bir daho B. Cafer) e geçmiştir ve bunun ev — Giıkmadı, bu suretle ölümünde güb- sdından biri Mehdi dlarak hurut —heye düşüldü Ve böylece hayatı ) BARAARARANAAARARANARARDARDAKARARARRARRARDAKAARAKRAĞ islanmiş mından bi S. Sami Taşkın meşkük — kalmasından — (ölmedi), (ölmez) gibi itikadlar çıktı! Hat- buki; İmam Musa Kâzımın öldüğü müuhakkak ve kabri - malümdur Bağdadın garb tarafındadır, öteş denberi ziyaret olunmaktadır. Museviyenin bir adı da (Mam- türe) dir. Mamtüre; — yağmurdam nlamınadır. Mezheb erkâ bir gün tarlışma sıra ada onlara, sizler yağmurdan 18 lanmış köpeklere benzersiniz. Kö pekler ıslanınca, halk onlardan na sıl çekinir ve koğalarsa siz de öy lesiniz! Demiş te, bu sşebble (Mamtü: re) adını do alnışlar imiş, (Devamı var) (1) Bu zat Hindlidir. — Kendisi Şia'dan değildir. Ve kitabımı Şia vi- vayetlerini red maksadile yazmış tır. Meşhur tefsir dlimi — Bağdadlı Alust Arabcaya tercüme eylemiş- tir, Türkcesi yoktur (2) Buna Babusiye adımı veren' ler ve reisinin Basralı Hamdân B Babı s) olduğunu — yazanlar dahi ardır, amma asıl meşhur adı Na vusiye'dir. rar 6 milyar 125 milyon 710 bin 228 dolar tutarında muhtelif yardımlara aittir. Halbuki mü - messiller meclisi 5.980 milyon'dı larlık tahâisat kabul etmı*;tımnn'; meblâğlar şöyle taksim edilmek tedir: Avrupa kalkınma pro; da dahil olduğu halde” itiandi tarafından| iş birliği idaresi için mümessiller meclisince kabul edilen 15 ay - lik devre için değil 12 aylık dev re için olmak üzere 44 milyar de lar işgal altındaki bölgelerin i - daresi ve bu bölgelere yardım İ. çin 1.325 milyon dolar Çin için 460 milyon dolar, Yunanistana ve Türkiyeye yardım için 250 milyon dolar mülletterarası .. cuk yazdım için 20 milyon dolar mil mül teciler teşkilâtı için 70.71! 228 dolar ve serbest Trieste bö lgesi için de 20 milyon dolar . İ ;(âmm Tâyihası ecnebi mem- leketlere yardım âğını H silciler Meclisin; emekgsmeüî;“n rakama nisbetle 800 milyon do lar arttırmıştır. Diğer taraftan bu paranın 15 aya değil 12 aya tahsis edilmek te olduğu göz-önünde tutulursa h'l:u— artış 950 milyori doları asımış olur. l'lmy_ a yapılan yardım İ'Aaî__ımgton. 16 (AA)y — P) — Yetkili çevrelerin dün bildirdiklerine göre, Avru- paya yardım programının 1 ni- sandan 1 temmuz 1948 e kadar olan ilk üçay içinde yardım programı idaresi'Framsa tara — fından bu devre için talep edil - miş bulunan 375 milyon dolara mukabil halen 173 milyon do - lar ödenmiş bulunmaktadır. A - Ta yardımına munzam olarak ve rilen 40 milyon dolarlık tahsisat mğ: miktara dahildir. çevlere yardım programı i ği suretle T mek üzere bulunan 60 - milyon dolarla şimdiye kadar HFransa- ya yapılan yardım miktarı 233 milyon dolara varmış olacaktır. Gelir vergisi (Baştaralı 1 incide) yüzde kırkının memur maaşları ve geri kalan kısmının da Milli Savun me ihtiyaclarına tahsis edilerek müsbet işler için fazla bir mikdar kalmadığı, bu bakımdan ekonomik yapılarak, Milli Savunma ihtiyac- İarınm da asgari bir mikdara in- dirileceği bildirilmekte, ayrıca ge- lirin artırılması için vergi sistemle- rinin ıslah edileceği, gelir verçisi nin en kısa zamanda kanuniyet kox bedeceği - belirtilmektedir. — Y programda — kaydedildiğine vöre Amerikalı bir mütehassıs tarafın dan verilen raporda, Devlet Demir yollarının bugünkü kadrosunun ü te biri nişbetinde bir kadr> l idare edilmesi mümkün olacakt'r Yahudi çeteciler ateş kesmiyo: (Baştarafı T incide) etmekte serbest olduğumuzu va: sen ilân ettik,» Arab âlemi de Yahudi bükümelini tammıyc Kahire: 16 (AP.) — Arab Dü liği genel sekreteri Azzam paşa Arabların, taksim plânme bertara etmiyen ve Yahudi devletini ilga etmiyen Filistin — meselesile ilgil her hangi bir-hal çaresini redde- deceklerini beyan etmiştir. İNGİLTERE İLE AMERİKA ARA SINDA YENİ BİR ANLAŞMA Vaşington, 16 (AP.) — Bugün gazetecilerle bir görüşme — yapan Dişişleri Bakanı George Marshall ir müddettenberi İngiltere ile Bir- deşik Amerika yeni bir anlaşmaya varıldığını ve iki hükümetin Orta doğuda girişmek tasavvuranda ol dukları herhangi bir hareketton birbirlerini zamamında haberdar © deceklerini söylemiştir. Esasen — böyle bir - anlazmani: mevcudiyeti dün Londra menşel haberlerden öğrenilmişti. Arab ayaklanmasının yıldönümi Amman: 16 (AA.) — (Ret ter) — Osmanlı İmparatorlu ğuna karşı Aarab ayaklanması nın yıldönümü münâsebetiüc bu gün yapmış olduğu te Ürdün kralı Abdullah demi tir ki: Arab memleketlerinin bizzat kendi meveuriyetlerini korunak ve Batı Dünyası ile Doğudaki Sovyet devleti tarafmdan des - teklenen Yabudiliği boğmak çin yarattıkları bugünkü birlik tarihi bir hâdisedir Kral İbnisuwuda 25 haziranda yapacağı ziyarete telmihte bu - hınan kral Abdullah, zu x tin Allahın bir inayeti ve birliğinin bir gövlemistle Vrab #adesl olduğunu

Bu sayıdan diğer sayfalar: