4 Mart 1948 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

4 Mart 1948 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

|İslâm Tarihinin En Meraklı Ba Visiğm <— SEERR. Salameeaa. İslâmda mezhebler ve i hisl fırkalar nasıl doğdu? : İMuaviye hakkında çeşidli malâmat — Muaviyenin doğuşuna — Muaviyenin müşavirleri — İslâmda ilk t aid bir kehanet — nasıl açıldı? vet kapısı 70 ',ıııııx RI lAll' OGAN Mua lazreti Haqn, hilâfeti viyeye terkeyledikten sonra Es habdan Sad bin Vakkas onu tebrike gitmişti. Huzuruna gi- Tincı Esselâmü aleyke, ey melik! dedi; Muavi medi, gülerek Haa aki ya Emirilmüminin desen olmaz mı idi? Sad cevab verdi — Demek sen böyle denilme | sinden memnun olursun ha, ı1l lâhi ben senin makamına gel - miş bulunsaydım hiç de mem - n kalmazdım. ç Muaviye yine tatlı davrandı | ve öyle meşhur bir zatın biatını ğür saydı. V e yine bir gün Eshabdan birile konuşurlarken sordu: —— — Zaman neyi istilzam etti- | riyor O zat cevab verdi: | Zaman; - senden başkası | değildir; ve senden ibarettir. Sen salâhda bulunrsan iyileşir fesadı terviç edevsen feralaşır. Muaviye süküt ile karşılık ye kızğınlık gös- verdi. Şu iki fıkra dahi onun hilmiyetine- ve- müsamalısısına | deridi” Meşhur Sad bin İbade -ki az sın Ebü Bekirden evvel halife seçilecekti- nin oğlu Eshabdan Kays Ali tarafını tutmuş ve şe- hadetinde Medineye gitmişti. Muaviye onu Şama getirtti ve târiz ederek: — Sen, dedi, çıfıtın birisin. Kays cevabda gecikmedi: — Vallah, Muaviye, sen ca hiliyet zamanında bir put idin, İslâma (kerhan) istemiyerek girdin, ve (talian) yahni, muta- vaat halinde iken İslamdan çık tın! Bu zat mühim bir adamdı. Ona karşı ses-çıkarmamayı uy gin buldu. Muaviye istiklâ! kazandıktan sonra bir gün Ebü Tıfıl Âmr le görüşüyorlardı. Muaviye: — Sen de Osmanı öldüren - lerdensin! | Âmr: | — Yok-öyle-deme, lâkin ora da bulunub da Osmana yardım etmiyenlerdenim. — Neden yardım etmedin? — Muhacirin ve Ensar yar - | dım etmediler, ben de onlar gi-| bi yardım etmedim ; — Onlara da, sana-da yar - dım eylemek vacibdi. Âmr: — Öyledir. âe, halkı senin emrine bağlı iken sen niçin yardım etmedin? — Şimdi kanını dâva ediy rum ya! İşte bu da ona yardım dir. İn AÂmr (güldü) ğ — Sen ve Osman: şairin: (Sağlığımda bana bir fay - dan olmadı, bari öldüğüm Z: man üzerime ağlama!) dediği | durumdasınız! Muaviye süküt eyledi ve tar | tışmayı daha ileri- vardırmadı. Yine bir gün huzuruna bir a dam geldi. ona ağir ve çirkin sözler sövledi. Muaviye sesini çıkarmadı, adamın istediğini " BHer Sabah; Yaliman Çelebinin gönüllü kt'ası (Baştarafı 2 incide hid siz duaci mevklinde kalacaksınız. Öyle deme Fıkraoı, bon de har. be İştirâk edersem; içinizde yaralanıan veya Hüdanekerde şehid düşenler o- dursa onların çoluk çocuklarile - kim meşgul olacak? Senin anlıyacağın ben gönüllü kıtamın iaşe İşlerile uğraşaca- Bim; propaganda servisini idare ede- vekim. Bu sırada Sünusi içeriye girdi. O- nun da sırtında piril piril fakat aca- 4Wb bir üniforma vardı. Yalmanı asker- | ©0 setâmtadı Komutanım, dedi, sizin çadırınız hazır. Akşam karavanası — horusu da çalındı. Gönüllülerin aylıklarını: dağıl- maya başlıyorum . ve- elinde — kırmizi atlas torbalardan birini - bana - doğru uzatıyordu Ki birdenbire kan ter içine do uyandım, | Hay Allah müstahakını versin, rü- yada bile bana Yalmanın on parasını almak nasib olmadı Yarından tezi yok inşallah bu rü- yamı Ulunaya tâbir ettireyim, dedi uma dönerek tekrar uyudi FIKRACI '0 / takip edilen |ler. Müslümanl, yapıp goııdcı—ıhhun sonra, oğlu Yezid babasına: — Bu ne kart sabır ve ta- hammül. Nasıl oluyor da bu he rife- ses çıkarmıyorsun? deyin ce: — Biz dedi, mülk ve saltana tımıza t ve müdahâle et- miyenlerin sözlerine aldırış et - meyiz! Halkın gönlünü kazanmağa ve onların kendisine bağlı kal - Masına çok: ehemmiyet verirdi Bir gün ondan soruyoslar: * — Ya Emirilmü'minin yade kimi seversin Muaviye — Beni halka en çok sevdi- en zi reni Bütün bu fıkralar birer riva | yetten ibaret dahi farzolunsa - | lar; Muaviyenin kendine çizdiği siyaset yollarını anlatmak bakı | mındar hiç ehemmiyetsiz sayı - lamazlar. (Devamı var) Yüce Divan kulisle-. rinde söylenenler. | (Baştarafı 1 incide) | 3 — Harb yılları ıuna» mem leketimizde kahve ve ça; ni idareye memur - tekel geııel müdürlüğü kahve ve çay şubesi müdürü olan Muzaffer Sakıcı bugün mahkemede sorulan sual leri anlayamıyacak kadar bir şaşkınlık göstermiş ve arkadaş ları kendisinde bu halin bugün mevcud olmadığını; evvelce de ayni vaziyette olduğunu söyle- | mişlerdir. Muzaffer Sakıcı kar-| ma komisyonda ifade verirken | de-bayılmıştı. Bugün baskan ve | baş savcı tarafından sorulan su | alleri anlayamıyacak kadar bir | saflık göstermiştir. 4 — Andiryadıs terbiye dısıl diyebileceğimiz - cüretkârlığına ! devam ediyor- ve diyor: ki işte | görüyorsunuz, bu tarzda bir a- | dama böyle mühim bir iş hava le edilirse elbette netice bu olur | Hazindir ki Andiryadis ilk | duruşma günü.de matbuat ka - nunu, hükümlerine göre yazamı yacağımız bazı sözleri defterine not olarak yazmış ve bunları o | kumu (Kubrıslı Türkleri gthalx eden Rus kadınları l (Baştarafı i incide) vakkaten» evlenen Rüs, Polonyalı ve Macar kızların dini nikâh rezale bütün Şam | Hne bir son vertimesini istemektedir ler. | Eksertsi Kıbrıstaki barlarda çalış| makta olan bi kadınlar tarafından usul şudür: Bu - ka dınlar evvelâ hocaya Müslüman o1 | mak — istediklerini — bildirmektedir. | a kabul edildikleri , ine verilen vesika yı aldıktan sonra da şerlat mahke| mesinde kendilerini karıları olarak | kabul ettiklerini — bildirmeleri için genç Türk köylülerine para vermek tedirler. Bahis mevzuu,olan Türk. ler hakları itibarile İngiliz tebaasın | dan olduklarından kendileri ile ev| lenen genç kızlar ve kadınlar oto matik bir surette İngiliz tâbiyyeti. 'e geçmiş olmaktadırlar. Bü şekilde | hareket eden bu kadınlar evlendik ten sonra bundan faydalanmakta gecikmiyerek birkaç gün sonra bir İngiliz pasaportu talep etmekte ve bu vesikayı elde etmektedirler. Ev | lendikten 15 gün kadar sonra genç| kayı koca boşanmak için yeniden | şerlat mahkemesine — gliğdektedir- | giliz Hirası ayasında değişen bir pa| ler. Muvakkat koca 40 ilâ 100 İn ra almaktadır. Bi yolunda kendile ünkü kanunlara nazaran bul usul tamarmı teşrü olup buna sön vermek için hi; bir şey — yapılma. maktadır. Bununla beraber hükü | met bu duruma bir çare aramakta dır. MEVLÜD Demokrat Parti Şişli ocağı üyele| rinden arkadaşımız Samed Tor (Bo| lu - Ağır Ceza Savcısının oğlu) 12/11/947 tarihinde feci bir tram| vay kazasına kurban gitmiştir. Gü| atlar Akademi tahsll | de bulunan arkadaşımızın 7 Mart 948 pazay günü öğle namazını müte akip Teşvikiye Camlil Şerifinde ol u edenli bulunmalarını İ a i Diva | di (Baştarafı 1 incide) | bir kanaata vasıl olamadık. Mustafa Lütfinin daha aşağı fi at teklif etmiş olmasına rağ. - men vapur temin edememiş- ol ması bizi*hayli düşündürdü. E- r Müstafa Lütfi ogün - vapur (nmm ettiğini söyleseydi biz İv: ko şirketile derhal mukaveley bozmak- yoluna giderdik. Fakat bu olmadı. Mustafa Lütfiyi bir pazarlık mevzuuna — getirdik. Andiryadisi de ayni pazar ğa sokmak mevzularım araştırdık. | Bakan Ürgüplü İstanbula geldi ği zaman, tazminatsız bu işden kurtulacağımıza — kanaatımız yoktu. Esasen İvakodan 'da mü temadiven telgraflar alıyorduk. Reisin Müdahalesi Rsis- Ulviye - bu tafsilâtı bı - | rakmasını söylüyor ve bir suale | Ulvi verdiği cevabda: — Ben kanaatımı â üştime- | dim. Benim kanaatım 350 dolar | üzerinden Andiryadisle bir an- laşma yapmamaktı. Fakat İva- kodan telgraflar yağıyordu. Ulvi bu arada kimsenin te: altında — kalmadığını 5 ve akreditif işinde»geç. seleri uzun uzun anlatmış, bazı hhürlerin gerek umum mü - gerek Kenan Yalteri bek- lemekten ileri gelmiştir, dedi. Samimi D “Rei — Sizin hareketiniz samimi olduğunuz kanaatini vermiyor. Siz bir hukukcu musunuz işde bir kanaatiniz yok. bir hu kuki fikriniz olmadığı da ma - lüm. Kendi kendinize - fikirler | beyan ediyor, neticelere varı: yorsunuz. Akdin devamını te - Min eden telgrafı çekmekte ni çin devam ettiniz? Bu zikzak hareketlerinizin sebebi nedir? İdarede bir hukuk müşaviri var Bakanlıkdan da sorabilirdiniz. İstanbulda bir çok hukukçular da var. Bunları yapmıyorsunuz Birinin tesiri altında mısıhız? — Ben kimsenin tesiri altın da değilim. Benim kanaatim ve Türkiyenin karşılaş- tığı ciddi tehlike (Baştarafı 1 incide) Türkiyenin ciddi bir tehlike ile kar Şi karşıya kalabileceklerini öylemiş lerdir. Temsilcileri Meclisi -Dışişler ko misyon huzurunda müştereken şe. hadette bulunan iki kabine üyesi, bahis mevzuu iki devlete P, uçak vesaire asl üzere hükümet tarafırdan teklif e dilen-275 milyon dolarlık muünzarir!| hslsatı n faa etmişlerdir. klerle Yenanlıları anın, kendilerine kârşı k bir taa yür beyar vuku bulabi etini uzüun ce miştir. tallin. Rüsyayı kas üphe yoktu. Marsı Yunanistan ve -Çeka: 1 olaylar, Komünistlerin. yay rına karşı düvan bütün milletlere oşı - besledikleri tasavvurları hak ında herh bir şüphe bırakma, mıştır. Yunanistanla Türkiye bu gl bi tehditlere maruz kaldıkça, Amerl Kâan müzakeretinin durdurulabilece Bi temin edilemez. Forrestalida şunları söylermiştir: Her ikl memleketin askeri duru mu başhca z olmalıdır. Yu anıstanla Türkiye totaliterci mem leketlerin eşiğlrde olup, tataliterci memleketler stratejik ba son derece ehemmiyetli b leti kontrol altına alm: leri” şüphe: Birleşik Ai 1947 de "Türkiye ile h 400 milyon dolar yardımı kabul etmiştir. Halen A kümetinin stemekteolduğu zam 275 mülyon dolar, 1 Te dan itibarer k mun. muz. ba) lan- gele cek 12 aylı vre zarfında sarfedi lecektir Forrestal, özleri eklemiştir: Yunanlı totafiterci bir azın lik kontrolü"altına düşecek-olursa, 'Türkiye üzerindeki te yet va, him olacak, akın Do unun:zengin kay a göz di ken henhangi melleri yolunu bir devletin haris e maktadır. Bu nazik bölgede tarafımızdan gösteri leeek herhangi bir zaaf ticele| ri hesapsız derecede «vahim- olabi.| Uir. ŞUBAT AYINDA AVRTTPAYA 'YAPTLAN YARDIM Vaşingtor 2 (AP Am Di Bakanlığı Ocak ve Şub arfında F ta a: 45 milyon dolar tutar vdım emesi 5 dilm Nu Ve rilyon dolar r ariş edilmiş ( ınu Bİ Undiği B A kong i malzeme satın almak | YENİ SABAH birinci hedefim ortada 90 vin dolarlık idare lehine olan farkı | kazanmaktır. Mustafa Lütfinim 320 dolarlık. teklifi karşısında daha-ucuz bir teklif yoktu. 317 dolarlık teklif de İvako firma - sı tarafından yanlış olduğu bil dirilerek tahsis edilmiştir. Biz bir tarafdan pazarlığa girmek, ve diğer tarafdan da İvakonun aleyhimizde bir tazminat sı açmasının önüne geçmek isti | yorduk. Eğer idare aleyhine bir tazminat dâvası açsa: | fena vaziyette kalabilirdik Sözleriniz beni Tatmin etmiyor | — Akreditif açılır veya açıl maz dive akid yapılırken bir ih tirazi kayıd koydunuz mu? Ki-| | min rehbenliği ile hareket etti -| | niz? Bu işde görülüyor ki şah- si bir-hareket'tarzı takib ediyor sunuz. Sözleriniz. beni tatmin etmiyor. Bu akidle mülzem mi idiniz, değil mi idiniz.? | | — Ben müterçddidim. Bu | mevzuu ticarf bakımdan düşün | düm hukuki bakımdan düşün - | medim, Benim kanaatim yanın- da bir de gayretim vardı. Hu - kuk müşavirinden mütalâa iste dim. Bile bile bu 90 bin doları veremezdim. Ç — Konfirmasyon kelimesin - den-ne anladınız. Bu kelimeyi | tedkik ettiniz mi? Sualine kar Ulvi Merkez Bankasından mi talân istedik diverek, her mem- | | lekette mevcud döviz. verme si temlerinin bir izahını yaptı. — | Ulviden sonra Münir Kara- canın sorgusuna — başlanıvor. kendisi #enel müdürlük hukuk müsavirliğini vanmaktadır. TÜ0 günlük bir fasıla ile bütün bu iş lerin 'cereyan safhasında genel müdürlük hukuk müsaviridir. Münir Karaca söalerinde tok ve kendine emin bir hali var. İ-| n fadeleri #a Divan tarafından | dikkatle dinlenivor. | Soynları bir suale Münir Ka- | raca. kahve isine ilk defa mü -| dürler encümeninde muttali ol| dum. Gürün midürü bu husie- ta izahat verdi. Ve o zaman 350' Anlarlık-teklifin en muvafık ol-| dndu, kanaatını hasıl ettik. En| cümen teklifi avnen kabtıl etti. Aradan hir'fasıla gecti. Ru za- | manda hâdiseler bana inikâs et | memistir: 317 ve 350dolarlık fi | at mevzuu bahsinde benden hu kuki bir mütalân istedildi". Ben de akdin mevcud ol olmadığı üzerinde düsünüvordum. İdare | arkadasım Hamdi tevid mektu- | bunun da selmediğini ve bu - nun'akdin feshi-icin bir seheb o larak kabulü imkânı olduzunu. sövledi. Ben de fikrine iştirak | ettim. Mütalâamı|ona: göre vaz dıma. Bakanın Bakanlık hukuk müsavirinden aldığı aksi mi lâava vağmen kanaatımı deği; tirmedim. ve bu mütalâamda ! musirrim. — Tazminat için ne düş yorsunuz? Sualine cevab veren: Karaca, | ikinci kahve fiat teklifinin u - | cuz olduğu için bundan kazanı - | lacak paranın verilecek tazmi- nattan daha büyük bir fayda Matematik. enstitüsü | (Baştarafı 'T incide) bilâhare, Matamatik ' Enstitüsü-öğ rencilerinden Sezai Hazer, *Güneş Lekeleri» nin mahiyeti hakkında hazırladığıi tezini, arkadaşlarına anlatmıştır. | Bu akademik. toplantılara, m: tematikle alâkadar olan: her vı tandaş iştirâk edebilecek ve etüd- lerini açıklıyabilecektir. — Ortaokul ve liselerde matematik okuyan öi rencileri ve onların öğretmenlerini de içine alabilecekolan bu akade- | mik çalışmalar aonucunda; liyakat kesbedenlere «nişan» lâr verilacek ve paraca yardımlar yapılacaktır. Bu ilmi çalışmaların neticesi o- larak; ilerde bir <«Türk İlim Aka-| demisi» teşekkülü dahi beklenmek tedir | Gelecek toplantı, T nisan — çar-| şamba günü, yine Marmara Loka- linde Olacaktn | Ankaradakiîıigiliz basın sağlıyacağı * miştir. — Müfettişler- tahkikatının yürekler acısı olduğu söylendi. Baş savcı imzalı ifadelerin ce- bir kullanmak suretile mi im - zalattırıldığını sordüu. Dün Ul- vide ifadesinde müfettişlerden şikâyet ediyordu. Münir Kara- ca şöyle cevab verdi. — Bir arkadaşıma selâm ver diğim için seni bakanlık emrine aldım diyen bir müfettişe ifade | verdik. Senelerce müdürlük ya panların hademe iskemlesinde oturtularak ifadelerinin alındı - &1 bir hakikattir Ulvinin avukatı Bülend Esen ı müfettişler için şöyle söyle - di: — Rahat koltukta kurulmuş müfettişlerin fakfur kâselerde | kahvelerini içerken odanın orta sına konulmuş arkalıksız bir kahve sandalyasına oturtulan | müekkilime gece yarısına ka -| dar sualler sorulduğu ve ondan imza alındığı bir hakikattir. Kenan Yalter, tekele 1934 senesinde intisab etmiş, kahve işi sırasında mürakabe heyeti reisliğini yavmış, Bugün de dış ticaret şubesi şefi. Kahve işi hakkında sorulan suale şöyle cevab verdi: — Bakanlıkdan bir emir al- dım. Ankaraya gelmeme isteni- yordu. İzmirde bulunuyordum. İstanbuldan geçerken Bakan | Suad Hayrı da & 'anbulda bulu | nuyordu. Kahve meselesinde-ar | kadaşların ihtilâfa düştükleri- ni gördüm ve kendilerine yar - dım etmek için Suad Hayriden emir aldım. Arkadaşlara Andir yadis ile pazarlığa - girişirseniz fiatı düşürebilirsiniz dedim. Fil hakika Andiryadisle yapılan ko nuşmada fiatı 350 dolardan 330 dolara indirdi. Ankaraya hare - ket ettim. Geldiğimin ertesi gü nü — Andiryadisden bir telgraf aldım. Fiatı 320 dolara indirdi- diğini ve hemen akreditif açıl - ması ricasında — bulunuyordu. Bunu müsteşar Hulüsiye söyle dim. Ticaret”*Bakanlığma müracaat e- dildi. Fakat arkasından Lütfi Gö- kün 8305 dolarlık bir teklif yaptığı- nı Ulvi bana bildiriyordu. İşte-bun dan sonradır ki Andriadisin Vi- vako şirketi namına ,yapılan akid- den kurtülmak için akreditif mu- amelesi durduruldu. ve iş Müdiran encümenine- verildi. Encümen *bir haftalık- bir-ilândan- sonra 3-bin kahveyi tekrar ekgsiltmeye koydu. Fakat bu sırada Suad Ha ri ya parti yahud. Meclis arkadaş ları tarafından bu ilân müddetinin kısa bulunduğunu ve bunun nâhoş bir hüdiseye vesile vermemek üze- re müddetin uzatılması için: Hür- Tem Şerene: telefon etmemi bana emretti. kansatindeyim, de rrom Çeren müddetin tesbit edildiğini, bunun Umum Müdürlük için bir prestiji"meselesi olduğunu; aksi isteniyorsa Vekâletin tahriri emir vermesini söyledi. Bön. telgra ff yazdım. Kalemi mahsusa bırak- tım. Başkanın sorduğu diğer re cevaben de sualle- Bân bugün huzurunuza — ne- den geldiğimi- bilmiyorum — Şunu da ilâve,edeyim ki bugün ilânla mübayaa yapıyorsam korku dem fakat ' bir: takım hisler a tında. yapıyonum:. Yoksa- bügün de ilân yapmadan mübayaalarımız ol- düğu 'gibi bu mübayaaların daha muvafık, dâha iyi neticeler verdi. ğine de yeyim, kaniim Muzaffer- Sakicı, — Tekeli - Gönel Müdürlüğü çay ve- kahve- şubesi müdürü, şimdi kendisi- Mersinde. başmüdürmüş. Oldukca yaşlı, Kar ma: komisyonunda ifade verirken bağılmış; arkadaşları bugün de i- fade verirken- bayılacağından- kors kuyonlar. Kenditi-mübayaa komis yonunun! 5 bin liradan. yukam-olan mübayaalarda Müdiran encümeni- nin muvafakatini almak mecburi- yetini bildiği halde bu kararı al- madan Vivako gşirketine - mutaba-| kat telgrafını parafe- etmisi, ifadı leri karmakarışık uzun bir müda- faaname hazırlamış, SAYFA: 5 n-ı Âlinin dünkü celsesi Celâl Bayar'ın yeni ve mühim nutku a (Baştarafı 1 incide) İKİNCİ OELSE Demokrat Parti Ankara İl kon- Bresini, ikinci oturumu saat 15 te yaptı. Dilek ve hesab komisyonla- rına aid raporlar okunarak kabul edildi. Bu arada ödenek farkları yüzünden çıkan ihtilâfm halli için büyük kongrenin toplantıya çağı- rılması ve ihtilâfin esasının açık- lanması hakkında verilen bazı tak rirler Genel Başkan Celâl Bayar tarafından bir gün evvel bu husus ta izahat verildiği için oya konma dı. İdare heyetine verildi. YENİ İDARE HEYETİ Mütcakiben yeni idare heyeti ve haysiyet divanı seçimleri yapıldı. Neticede İl idare heyetine Hüse- yin Avunduk, Hamdi Bulgurlu; Osman Şevki Çiçekdağ, Fehmi Yağcı, Muhlis Bayramoğlu, Zühtü Veli Beşe, Salâhaddin Benli, Fuad bun, Abdullah — Gedikoğlu- ve haysiyet divanma da Ali Rıza O- kan, İrfen Erdem, Midhat Kala: balık, Nihad Akpınar ve Lebib Al- tinok seçildiler. Bundan sonra bir delege kongre kapanmadan umu- mi durum hakkında salâhiyetli bir zatın izahat vermesini istedi. Bu- nun üzerine Celâl Bayar bir ko- z / CELAL BAYAR KONU — Konuşmayı ben de arzu-edi- yordum. Bana söz vermiş olduğu- nuz için hepinize teşekkür ederim, evvelâ kongreniz hakkındaki mü- şahedemi im. — Kongreniz her bakımdan muvaffak olmuştur. Demokrat Partinin memlekette ü- zerine aldığı dâva bü gün bir akalliyet partisi olmakla beraber memleket politikasına is- tikamet verecek bir duruma geç. miştir. Demokrat Parti Meclise gi- rerek mürakabe vazifesini - ifaya başladığı günden itibaren hükü- met hazırladığı tasarılarda —daha itinalı olmak mecburiyetini duy- maktadır. Buna rağmen Devlet me kanizması tanzime muhtacdır. Me kanizmanın daha iyi işliyebilmesi için Demokrat Parti kendisine dü- şen meddi ve münevi yardımı yap- maktadır. İdarenin daha iyi işli yebilmesi için iktidarın Demokrat Pârtiye geçmesi lâzımdır. Bugün kongrelerde alınan kararlar karsı sında ztırab duymaktayım: 'Bu Ka rarlar fiiliyata geçehilir, fnkn! bız biriktidarpartisi - olmadığı kararlramız için ancakiktidar nez- dinde teşebbüse geçmekle kalıyo- Tuz. Eğer iktidarda olsaydık bun- lar bir anda tahakkuk edebilirdi. Bunu yapamadığımız için ztırab! düyuyoruz. Yillar boyunca aldığı- maz- kararların üstüste — birilemi bana üzüntü veriyor. Fakat metin olmamız lâzımdır. arzed Biz memlekette evvelâ sükünun, emmiyetin hâkim olmasını istiyo- ruz. Sebebi basittir. Harb- filen bitmiş olmasına rağmen cihanda sükün we istikrar doğmamıştır. Ba zı meseleler vardır ki bunların'hal- linde Demokrat' Partinin- birlik: ve| tesanüd halinde olması kâfi değil dir. Bünun için milletce birlik lâx zımıdır. Bu meselelerin ne olduğu- lüzum yok, Balkan nu söylemeğe Mmemleketlerine bakın, anlarsınız. Demokrat Parti kurulduğu günden bert milli birliğin - kuvvetlendiril- mesini, vatanperverane bir poli ka saymış ve saymaktadır. Mem- leketimizin coğrafi durumunun e- hemmiyetine binaen bu nokta üze rindi s olmamız gerekmekte- dir Damokrat * Pânti hududlarımızı aşan cereyanlara karşı duima müt tehil kalacaktır. Biz dahili işleri- miz/arasmda- bu'meseleleri de dü- şünmek zaruretindeyiz. Demokrat Parti safında — bulunan sizler ne düşünüyorsanız millet 'de- — onları duynyor, ve düşünüyor. Yurd için: de yaptığım bülün seyahatlerimde Demokrat — Partinin — fikirlerinin millet içir kadar feyizli oldu- ğunu bizzat gördüm. Biğler:küçük: politika oyunlarına bakmıyarak sa dece memleketin umumi düvalari- le uğraşıyoruz. Biz Demokrat Pai tinin millete karşı yüklendiği bü- yük bir mesuliyet vardır. İktidarı partisinin mesuliyeti maddidir; bi- zimkisi ise iktidarın hatalarmı or- taya çıkarmadığımız anda başlar. * Bizim muhalefet olarak”başlıca vas zifemiz milli birliği bozmamak vec bunun için millete gereken- siyast' terbiyeyi vermektir. — Demokrat! Parti bunda muvaffak olmuşlur. İsim vermiyeceğim, takib ettiği: miz yolu tenkid edeceğint zanneti tiğim bir-şabsa 12 Temmuz beyanı namesi: hakkındaki fikrini sordum? Bana «Bu memlekette kan dökül mesini istemediğinize göre - takik ettiğiniz yol en doğru yoldur: Güç şartlar içinde çalıştığınızı - biliyos rum. Fakat millete mükemmel bir demokrasi terbiyesi veriyorsumuz» dedi. Kan dökülmesini istemiyoruz kimseye tegallüb etmek istemiyos ruz. O halde kavga - niçin çıksın? Müşkülât çekebiliriz, fakat hede- fimiz muayyen olduğu için ona me tanetle yürüyoruz. Bize gevşiyor- sunuz, diyorlar. Biz değil, bize haki larımızı tanımak istemiyenler gev- şedi. Demokrat Parti her' zaman kurulduğu günkü celâdetine sahibi dir. Ancak şiddet göstermek içim 'ne sebeb var? Gâyemizi, emekleri- mizi, arzı ettiğimiz neticeleri-istilr sal ediyoruz, Niçin şiddet göstere- Şayed günün birinde bugün- kü şartlar değigirse Receb> Peker hükümetine karsı gösterdiğimiz siddetin yüz. mislini gösterebiliriz. Demoksat . Parti. dış - politikasında: memlekete-daima faydalı. olmuş, iç politikasında da olmaktadır. Bas 'na İzmir Deniz lokantasında Vali ile yemek:yerken ve-âfaki olarak memleketmeselelerinden- konuşur ken bugünü: düne nazaran - nasık gördüğümü: sordular. - Kendilerint, altı ayyevvebayni' yerde yemelr yerken'eski- valinin dışarıda. silâb: attırdığını bugünse- Vali ile - yan yana yemek yediğimizi ve memle- ket dâvalarından. bahsettiğimizi söyliyerek <bundan iyi fark olur mu ?t dedim. Biz.bu memlekete nifak, ayrılık tohumları ekmiyeceğiz. Türk mil- Jeti içinden ona-ihanet edecak kim se çıkmaz. Memleketi selâmete ka- vuştazmak- için şu- veya bu yolun takibine samimi olarak inanan kim seler vardır. Ayni- gayenin . yolcur larr arasında: hüsümet. olmaması: lâzımdir: Bi memleketin” birbirle- rine karşılıklı saygı 'gösteren par- tilerin idaresini istiyoruz. Bizim ta: rihimizde siyasi partilerin âkıbet- feci olmuştur. Mühalefetin ro- lü çok- zordur: Müllet birliğini boz« madan maksadı istihsal güç.bir iş- tir. Demokrat Parti iki senedir ya> pılan bütün: tazyıklara rağmen bu yoldanzayrılmamıştır. Meclis - grupumuzda — bazı hoşa gitmiyen- hâdiseler olmuştur. — fa- kat!Demokrat Parti Meclisteki teş rit rolünü muvaffakiyetle vapmış: tır. Buna em güzel misal büdee-mü zakereleridir; Şu ' halde- istikbal i kıracak - bir sey Bize - iktidarı 'nasılt- alacaksmız. diyorlar. Bunun' için evvelâ » Meclis ekseriyetini *kazanacağız. ve o za- man: memleketin bütün ihtiyacla- rmr yerine getireceğiz. Dış politi- kamızı takdir” edan — diplomatlar çoktur: İâ -politikamızda da mütte hidiz. Buy mületin arzusudur: De- mokrat Parti iktidara geçtiği gün vaidlerini. yerine getirebilir. - Zira millet bizimle beraberdir. Milletin yüzünün » güleceği gün. yakındır. Demokrat Parti iktidara — geldi; gün milletin şikâyetlerinin yüzde sekseni kendiliğinden sona erecek tir. Celâl Bayarın Komuşması — sık sık şiddetli alkışlarla kesilmiştir: Müteakiben kongreye son- verik miştir. geee Pu Pkşam Ml" Sinem :» Sm!'&—x Bundan. sonra yarın sabah, İBRE BENOİ n meşi amdan sinemaya- al ataşesi bir fa şist mi'im'ş.2| (Bu sabah) saat 10 dantoplan: B * EİŞMeR ge , Y7 | mak üzere otum veril - z İ (Baştarafı 1 incide) | miştir. | DANİELLE DARRİEBUK mMıştır. Bü tenkidle solcu- parla. | | GEORGES MARCHAL ve JEANMURAT mento üyesl F. Platts Milss tarafın Yurdda petrol tarafmdan çok güzel — bir tarzda yaratılan dan İleri sürülmüş ve' Milis Dişişle | ri Bakanı. Bevinden şu suali sor. (Baştarafı T incide) | y müştur | lan ve petrol veren kuyulardan | p B E T s ABE Dişişleri Bakanı, bu adamın, ge| SOk Caha verimli olduğu “anlaşıl kendi namıma-ve gerekse bir|! Maktadır. Bazı söylentilere: gö- ğ e î“'.“l,, ,,İ_,“,MHM' l,,:, XIİ“ re 9 numaralı kuyunun ekono- ş üper Tilmininilk iraesi şerefine BÜYÜK. GALA 'u.m_ gelen — bir propagandacısı oldutun| Mik değeri hiç de küçümsenemi | $ hazırda Paris, Londrya ve Amerika sinemalarmda” büyük: muvatfa. dan haberdarımdır?. | yecek mikdardadır. İlgililer- bu kiyetle gösterilmekte olan muhteşem vejalâkaly bir fiim; Yerleri. Dü mantakaad. nek- yakında; Ameri — M ı evvelden aldırın: 2 vi kan sondötlerile veni kuyuların BCRR K acılmamına -başlanacağını bildir | — ÖÜNKENEEER e zzanm l adakâti' yoktu've tâyt| maktedinler: T — - h AM FKD LA Yalnız 1948 yılında memleke » gemammeses LO BANDITO MEMEENN, n demiş ve la kar| timize ifhal sedilecek: pet 90 ,4f M a Bevin em Di Yoğak 9 Oriğtmal isimii hi k ğ N H D veceğini. 1 Aramn Enettüet müde $£ F XYDU'I İZTİR çBEİ natts. Mi BU T | n unu! t Y | aOmara n ma C SEE e d

Bu sayıdan diğer sayfalar: