15 SUBAT 19x Yol davamız ve Amerikan görüşü #Alınan yol vergileri, yerine harcanmak şartile yol dâvanız hallolunabilir,, İki gündenberi şehrimizde bulu- nan Amerikan Yollar İdaresi genel müdür muavini Mr. H. E. Hilts, Türk yüksek mühendisler birliğ nin dâveti üzerine, dün saat 15.30 da Teknik Üniversitede <Yol ya- pım işleri ve kullamlışına aid bu- günkü gelişmeler» mevzulu — bir konferans vermiştir. Baştan sonuna kadar, alâka ile Ginlenen konferansda, Mr. Hilts Amerikanın 1946 yılındaki yol du- Tumu hakkında bir başlangıç yap- mış ve Amerikada döşeli yolların Bir ihmalin korkunç neticesi (Baştarafı 1 incide) asına — vej ğru ilerlemiş | uarada Tarsusa bağlı bulu- Kefeli, Köslü, Yaramış, 'Ba- let çifliği, Şakir Beüros! çiftliği, Hasan Kara Mehmed çil Hacfkadın Çiftliği, Frengül ik ve Kocabucak çiftliklerini Ve erazilerini tamamile istilâ et- miştir. Tarsus armağı Kuskun de- resi ile Adananın gimal köylerinini bütün sel sularını getiren büyük 1 suyunu alarak Tarsusun ce- nda Mantaş, 4 rablar nubi pak, Ali efendi, Sapan gölü köylerini basmıştır Kara- Çölahmed, Egene, — Adana ırmağının bilhassa Kefe- li mıntakası tehlikelidir. Bu mınta kada nehrin biraz daha yükselme- yarılac d Kefeli kö- yünü de Hıdırlı gibi büyük bir fe- İâkete uğratacağı muhakkaktır. Bugüne kadar “Tarsus ırmağı gö * rülmemiş bir şekilde kabarmı: Tarsusun tarihi köprüsü olan Baç köprüsünün iki tarafından aşmak Suretile korkunc bir hal almıştır. Ovamın bu durumu ve köylerin bu acı hali karşısında, kaymakamlık | ve idari makamların hareket mesi bütün Çukuürova köylül. müteessir etmektedir. Yağmur he- nüz bütün mzile yağmaktadır. bi Resad Ak " Çocukltu yargıçlara yardım k ABaştarafı 1 incide) | Hakiki ihtiyaclardan fazla Zaman, Zümre ve Yerd arzularının ilhamile tedvin edilmiş olan bazı a munların makulata ircama başlar Bi Sayılı kanun hükümlerinin gerab ralarda bir kerede 3153 hatırlatmayı faydalı “bulmaktay Yirmiyi bulan mesai yılını yazgı saycılarla yanyana, idare amirliği de geçirmiş ve bu güretle — yurdün Tleri sidli hayat Zorluklarına Touhtelif y de hâkimlerin < &i ç dan wükıf olmuş eski bir. mem fatile devkendimi bu beyan etmeğe salâhıyet! Müsaadenizle kısa sahada 'mütalıa görüyorum esasa gel rur Çocuklu hâ m tihdaf € nunun gayeşi değli, Sakat Ybunün mantığa ve adalet kaldelerinç asla tovafuk etmiyen tatbik şekli karşı- | sında Üzüntü duymamak — mümkün olmuyor. Bilindiği gibi bu “kanım 29/6/837 tarihinde sayın Saraçoğ- dunun telkinlle çikarilmiş ve © za manın Şartlarma göre bir kısım yar. Bıcların bu yoldan terfihi — cethetine gidilmişti. Bugünün İhtiyaclarına ce- vav l dürsün — adalet Kdi sarahat T âü: ğ lara yükledi Bi mükallefiyet şunlardır | A — Yılda bir defaya mahsus ol mak ve kânunu: aaaşlarından kesitlmek Üzere hükimlerin aenelik maaşı emsali hasılının yüzde yarımı. n B — Namzedlerle Hâkim m ginc ahnanlar da ahi 0i Lerfi ede lik zam farklarını C — Bütün Hâltimlerin gubat m larından kesilecekibirer ilranın — ve rilmesi, Bu kanuna göre toplanan, aha dof Turu diğer hilümlerin istihkakımdan kesticn garalar; 28 yaşını ihitirip tte (1 den, 80 yaşımı bitirip *te () “den, B7 yaşımı İkmal edip te (8) den we 42 yaşını daidurup ta (4) “ten fasla gocuğu olanlara bir nisbet (datresinde, dağıtımaktadır. Kanunun hedefi bi Ç lara yül 4 1,5 milyon mili, senelik yol vergi- sinin de 1 milyon 600 bin doları mütecaviz bulunduğunu kaydetmiş tir. Bundan sonra; şkilâtın — yol nakliyatının gelişmesi önemi üze- rinde durulduktan sonra; «Yol dü vamız» ihakkında da demiğtir ki: - Yol dâvası üzerindeki ba- garınızın ne dereceye kadar olaca- ği yolunda, suallerle karşılaşıyo- rum. Ş Bu husustaki caktır: Milli şebekenize girecek yollar, lher şeyden önce, mümkün olduğu kadar uzun; iki taraflı seyrüsefe- Te;yeter genişlikte we her mevsim- e kullanılabilecek - tal maktadır. Alınan yol vergileri; yedek par ca, benzin, yağ ve diğer mütcaddit | gümrük resimlerinden alınacak vergiler; yapacağımız yollar için esaslı gelir & olabilir; fakat ancak, dlınan vergilerin yol lara harcanmaları şartile! Alilhsan Sâbis tekzib ediyor (Bastarafı 1 incide) zete ile negredilmek üzere bu ge- kilde beyanat vermedim; bir gün evvel evimde bana müracaat eden | bir muharrire: <Medis zabıt ceri- deleri görülmedikçe bir şey söyle- mek caiz elmadığı> tevabını ver- miştim. Hususi olarak konuştuğu- | muz bazı sözlerin bir kısmı da hi tasvib etmediğim ve söylemediğim, bazı ilüveler we eksikliklerle neş- rokmmuştur. Buriların 'hiç 'birini kabul etmediğimi tavzih ecburüyetindeyim. Mah- kemelerin müstakil solduğunu ve B. M. Maclininin mahkemelere ve bunların kararlarına müdahale c- demiye bilirim. | Bu mektubumun lütfen gazete- mizin ilk nüshasında neşrine him- met edilmesini saygıilarımla rica ederim. cevabım şu ola- yynakları tasvib ve eyleme Teşvikiye 13.2.948 i Yirinci sordu (komütanı mekli general Ali İhsan Sâbis anunu VA olarak ele almış bulunuyaor. D.LW vanın devletce ele alındığı bir sırac| da, daha evvel mahza ücil bir 'teübiri| alarak düşünilüp tatbik edilmiş olatı Beçici ve sakat ibir sistemi, Saydlatı; esaslı imiş .gihi idame etmenin mür, Rası sarih değildir. Zaten ihtiyae için. de olan bir kısım hâkimlerden, mpara keserek ülger kısım hâkimlere yar-| im diye sunmak bugümün şartlar çinde hazin bir usüldür. Genebilir. | Kendilerinden para ikestlen yarzıcıa Tn refah içinde lduklarını kim te- | n ediyo: Ne gvlilik, hattâ göle| ç ıtlak olarak ihtiyac ve za-| ' d le boldür Böyle he edi iatimal ibir mevzuu, bir darbesi lerden sa e kalayca açilir düğür. hüdiseyi bu yolla ha: atbikatta ancak adalat- | ik doğuruür ne parayf'alanı ne de 'nun etmez, ikat ür ki, edilen zamlara raj son defa rabull| men, yazgıclarımız | hâlâ, müretfah değildir. Hayatın sala. | bildiğine zorlaştığı, maişet imkânla- | rının daraldığı bu devi yapilar zam gayeyi tatminde çok szak bu-)| lunuyor. Binaenalexl, yargıoların tter | fihi ve çocuk arının himayesi aztıli bir Gevlet dâvası olmak Ya Saracoğlunun I1 sene önce| düşünüp, ticelerini ve tatbikattaki | aksaklıklarını pek te hesiba katma | dığı iptidat bir. usulü kald halin | getirmek we ibunu «devlet yardım sis.| anıbaşmda yaşatmak adlalet le «ve hallüci devlet ügistte 'kabili *e- | lif değildir. Bu kanuna göre, maaşı dan, yahud terfi farklarındlan “fefi kârlık yapm l K zozunda birakılar argıclar tanırız ki, kendisi ihti- ae ögerinindedir. ©Öşüe beklr yahull Socuksuz yargıclar vardır. ki, zayıf aMuzlarında 10 çecuklu Mileden dt | fazla geçim yükü taşırlar. | Binaenaleyh yaptlacak iş, bulkanu: Sün temin ettiği tahsisatı devlet büd gesine argıcları bu hak- siz, faydasız v iz. Külfetten *euri| tarmakttr. " annediyorum ki, bi lli TaTbulduğu Y sarada milletin beli sa. | rayların israf yüzünden büldür am ma, hâkimlere verilecek birkac yüz bin Va İle: üKü sağıtlaşmaz. Bu e | âne tenrinati saydığı Hükimlerine| rd davranmığür.| y bu. cömerdliğin fuzult Ha ane ee0 Fikret Karakonunlu | Emeklile . e ve ıkıiliği cesaret göst susunda h 1 incide) miş fakat ıslahı £ bir hamle yapamadı n büsbütün pahalı: ği gibi, hay masına mâni — olamamış meklileri, adeta ha tükenmiş bir insan yığını şeklin de telâkki etmiş olacak ki, hiç na| zararı itibare almamış ve göçüp gitmiştir. Yerine geçen Saracoğlu ikabinesi ise malüm ve meşhur bir takım anlaşılmaz, akıl sır ermez düşünce ve kararlarla memleket çim işlerini A m yaşama vermiş tek müsbet iş olarak ele a-| hnabilecek varlık vergisi me sini dahi, , tesbit ve tahsil bakımlarından yapılan bir takım beceriksizlik, haksızlık ve gayret- keşliklerle menfi bir şekilde erdirerek neticeyi tamamile himize çevirmiştir. Bu devrede dahi emekliler tabiatile bir köşede nuştur. aley- unu! Daha sonra iktidara geçen Pe- ker hükümetinin ise icratı mey î dandadır. Particilik hırsile gözü dönmüş olan bu kabineden zaten | millet ne görmüştür ki, emeklile-| re de bir hisse düşmüş olsun Şimdi bu terkedilmiş zümrenin son bir Ümid kıvılcımı ile parlıyan gözleri Hasan Saka hükümetine çevrilmiş bulunmaktadır. 1 Şubat tarihli nüshamızda An- karadan aldığımız bir haberde es- ki emeklilerin yenilerle-ayni sevi- yeye çıkarılacaf'nı ve arada mev- cud bu adaleta. ikiliğin kaldırıla- cağını ve bu iş için de bir tasarı hazırlanmakta — olduğunu — bildir- miştik. Bugün aradan 10 gün gibi bir müddet geçmiş bulunmakta olma- sına rağmen henüz bu hususta| tenvir ve tatmin edici yeni bir ha- ber alamadık. Maamafih daha he- nüz waktin geçmemiş <alduğuna i- nanıyoruz. Ve temenmi ediyoruz ki Saka bükümeti eski emeklileri terfih eder mahiyette olan bu ka-İ| rarı alırken, yenilerin de vaziyet- lerinin pek parlak olmadığını na-| zarı itibi alsın ve hiç olmazsa bu birden göyle âlâkül- lühal geçinebilecek bir hayat sevi- yesine erisi rsin., Dün bu hususta Ankarada S Beşe imzah bir Ookuyucumuzdan damaşağıdaki mektubu aldık: «1 Şubat 948 tarilili gazeteniz- de emekliler lehinde' yaz olan iyı Memnuniyetle ok Bu | cok mühim ve İ i bir as edilmiş bulunuyor. Bu konuya dair yolladığım' bir ya-| zı bir sabah gazetesinin 5 Ocak; 948 Lartkli nüshasında ve- serbest, sütunlar hanesinde neşredilmiş ve, emeklilerin durumları açıklanmış-| tır. “Yeni tasarıda aşağıdaki iki| hususun esaslı surette incelenme- si ve 'bir karara bağlanması ge- reklidir. A) 1 Haziran 1930 dan itibaren n 1683 sayılı ka-! meriyete konula muma ve eklerine göre yapılan e- mekli işlemlerinde 'harem derece- si we hizmet müddeti aymi olam e- yetimler arasın- dsızlığı gidermek,; | B) 1950 dan evvelki emeklilerin timlerin terfihlerini de ayrı slarak düşünme Şimdi bu iki düşünceyi açiklıya-| him d 1Haziran Ttd den iitibaren te konulan 4600 sayılı ka- mun barem Gerecesine göre emek- lileri âki desama ayarmaktadır. Birinci k Baremin 14: 8 ci wderecesine kadar olan küçük memurlarla baramin birinci dere- esine ikselme — kabiliyetlerini gösterenler. Bunlar 1683 sayılı ka: nuna tâbidirler ve emekli maaşla- rına zam yapılmıyor. İkinci ikısımı: Baremin 8 derece- «inden âkmci derecesine kadar o- lanlardır ki /bunlara bir üst dere- | ağli maaş esasına göre emekli gı tahsis edilmektedir. Bu ıl.ıW barem derecesine göre her mınıxll senesi'için 48: 76 kuruş 'bir fark göstermektedir. Piyasa durumun a bir değişiklik “olmadığı 'hatlde meselâ: 2Pdd enesi mayıs ayında' emekli olan ve S0 ene ti o-) dan bir memur Bir ay sonra 1044 ihaziranmda emekli «lan ayni hiz- | di ni barem -dereceli bir| 38 lira kadar daha az | para almaktadır. Üşte bu - ükilik| düzeltilmelidir. Çünkü|| bugün 7 Eylâl 646 kararlarına gi ce hizi cdan mehal Te hayat bir mizli daha pahallaş| tığı halde yeni dasarıda 1030 t rilinden 1944 haziranma kadar e- mekli olanların o zamanki asli ma aşlarının bu günkü tutarlarına gö- re işlem görmelerini kebul etmek 4600 sayılı kanımun ortaya koydull ğu barem derecesne 1âbi memur- daki iklliği idame etme tacaktır li kanundan evvel para ile we kısmen altan yakın mek Jüzamdı n v n m n YENİ SAPAR r davası n izalesi dan belk rabili: Fakat hem â bunları sürünmedern ku Gener Ihlamut sokak N Ankara - Yeni: Adana D. P. İl kongresi (Baştaralı 1 tucida) | her tardfta öldu, yen Demokratlar Bu gibi, ce ikongrenin topla li bir salon 'temini ile muşlar ve Çocuk Esir muna aid salondan istilade ettiri- leceklerine dair vaid almışlardır. 'akat bugün 16.30 da Demokrat Partililere, salonun kongreye tah sis edilemiyeceği cevabı verilmiş- | tir. Ortada Demokrat Parti kon- gresinin toplanmamasını sağla- mak yolunda bir teşebbüs sezil-| miş, yeniden salon aranmağa ım»l lanmıştır. Fakat bu sefer de müra | cat edilen her müessese, Halk Partisinin açık veya gizli tedhişin- den çekindiği için, Demokratların isteğine müsbet cevab vermekten kaçınmıştır. Nihayet, Adana D. P. il ileri gelenleri, yanlarına emni- yet müdürünü alarak salan tedari kine çıkmışlardır. Son dakikada verilen malümata göre kongrenin yarın bir sinema salonunda top- İanması temin edilmiştir. C. H. P. tarafından geldiği bil- dirilen bu kongreyi “sekteye uğrat mak teşebbüsü, Adana Demokrat- ları üzerinde hoş bir *tesir bırak- mamış görülmektedir. Demokrat Parti İl merkezinde dünkü toplantı D. P. il merkezinde, dün saat 16 da, ilçe başkanları, hususi bir top lantı yapmışlar; il merkezi tarafın dan istenilen faaliyet zaporları ü- | zerinde müzakerelerde bulunmus- lardır. B Toplantı geç vakte kadar devam etmiş ve alınan neticeler hakkında | büyük bir ketumiyet muhafaza e- | dilmiştir. Diğer taraftan bazı kaynaklar- dan sızan haberlere igöre; tayilan- tıda D. P. «de çıkan son anlaşmaz- | Jikların ve Beşiktaş slçesi başkanı | Misbah Urazın Kenan Öner hak- kındaki son fşaatının önemli mü- nakaşalara yol açtığı söylenmek. tedir. Bilhassa; Misbah Urazın i[xantı; zan yeni münazanlara ol açmış | bulunduğu iddia . edilmekte; bazı ilge başkarilarmın, (bu — ifşaattan önceden ihaberdar olmadiklarını bu toplantıda yeniden öne sürdükleri | rivayet edilmektedi Demokrat mebuslar MBaştarafı 1 incide) | Dinçer, Nuri Özsan, Ömer Özbek, | Aziz Köksal, Hüseyin Bingül, İs-| amail Hakkı Çevik, Faruk Nafiz Çamlibel, Fuad Hulüsi Demirelli, Bu paranın hazineye mi iade e-, dilmek veya bir hayır müessescr ne mi sarfetmek weya partinin u- zmumi maksadına mi kullanmak 1â | zam geldiği hususlarından - birini, tercihe parayı verenlerin toplu ola,| Tak konuşması ile ikarar verilecek, tir. Zamları parti teşekküllerine| verip hizim âttılamıza bu teşekkül ler vasıtasile vasıl olanlar da şun-| lardır: Hazım Bozca, Mehmed Aş-| kar 10.2.948 de Afyon il başkan-, lığına — vermişlerdir, “«Enver Köki| Ziraat Bankası vasıtasile Sinob il| başkanlığına yolladığını ibildirmiş- tir. Celâl Bayarın verdiği bu isimle- ri Demokrat Parti milletveklileri | listesile karşılaştırdım. 'Buna görel| halen partiye bu tahsisat zamları- m vemnemiş-olanlar şunlardır: Abhmed Komal Silivrili, Osman Nu ri Köni, Senibi Yürüten, Subhi 'Ba Sağdık Akdoğan, Salim Laçin, Behget Gükçen, İhsan “Karasıoğlu (| Ali 'Riza Türsever, Bektör Bahar| eddin Öğütmen, Mehmed Öktem, | Haydar Arslar, Stlih 'İnarikur, Fik ri Apaydın, Kâmlil Gündeş, Reşid | Turgud, Necati Erdem, Astm Gür-| su, Doktor Mithat Sakeroğlu, burada da her şeyden ön- asına elveriş gül ol- Kuru ği | tur zarik pek'tesifli rükleri için gep Herkes & llanabülr. triz toatir Mozheti müsameresi İ Baştarafı 4 üncüde) | Beceğk Bi de| vam etmek li d an | bilezik; b ir eng den di ü Yetiştirdiğimiz — öğ erden - bir kaçının terzilik yaparak hayatları | nı ka; . yprak rica ediyorum son verir bana yardı Bun & kızlarımıza g sı retfle te oyunlar oynanm küler söylenmiştir. “Kızıl heze eyanlara yeni bir nümune | (Baştarafı 1 incidaj W rımızı € raka ğiliz. O lara, onların İlisani abele et-| meği kendileri için dd mekte devam edecek ol: a sını, sadece mahiyetlerinin kendi ğızlarından — orta 'nmasına yardım için fırsat buldukça yap- tıkları her türlü neşriyatı ve gü- lünç propagandaları — sütunlarına geçirmekte bir lâhza bile tereddüd' göstermiyecektir. €Yeni Sabah» bugün size Anka- radan Basın Yayın unmum müdür- lüğünün hususi bültenlerinden al- dığı bir haberi 'bu kışkırtıcı pro- pagandalara bir imisal olarak ver- mektedir: , Gülünç bir hezeyan nümunesi Hür — Azarbaycan — radyosu: (Kürdce, 18.15 yayını) — Sayın kardeşlerim. Bugün Türkiye, İran Ve İrakta faşistler ve Anglo Ame rikan köleleri Kürâ milletine kar- sı haşin hareketlerine hiç sıkılma dan .devam etmektedirler. Bunla- rın, tarihi şerelle dolu Kürd mil- letine karşı yapmakta oldukları bu hareketi hiç de insanlık kaidel ne ve Müslüman ahkâmına uygun; değildir. Gerek Arablar ve gerek- se Türkler ve İranlılar Kürd top- raklarını istilâ — ettiklerindenberi Kürd milletine rahat vermemişler ! ve vermemektedirler. Kardeşlerim, Türkiyede gerek sultanlar devrinde ve gerekse cüm' huriyet devrinde Kürdlere yapma-) dıklarını bırakmadılar. 'Türklerce bir insan, hürriyet istedi mi mu- hakkak başı-ezilmelidir. Bunlar Ağrıda, Dersimde ve di- ğer topraklarımızda Nazilerin da- hi “işlemedikleri cürmü işlemekte- dirler. Bunlar masum çoluklu ço- ' cuklu Kürd ailelerini kışın ortala- rında öz topraklarından Türkleş tirmek maksadiyle batı vilâyetleri, me iskân ettirmeğe çalışmışlardır. llşte İran mürteçileri de merhamet, hissi olmıyan Türklerden bu dersi mlmıştır. Fakat şunu itiraf edeyim ki her türlü işkence, hiç bir 'Kür- «dün milli hissini öldüremez ve bu- mu tarih isbat etmiştir. Bunlar' warsın Kürd kahramanlarını öldür. meğe devam etsinler fakat bugün her Kürd genci bir kahramandır. we düşmanlarının bu alçakca hare- iketinin fırsat buldukça intikamını Hazlasile- alacaktır. KTi Sü Beşi Dig maçlarının 11 inci hafta kar- gmaları dün Şeref ve Vefa stad. da yapıldı. Vefa stadında Siley| ye Siki bir çekişmeden - sonca| İstanbulsporu 1—0 mağlüb (et Şeref stadında da| h - Boyazlılar bozuk ibir oyun çıkarmalarına rağmen Beykozu 4—0 yendiler. | muvaftak oldu. /eniye İst. Sporu 1- htaşda Beykozu 4-0 mağlüb etti ı ZZ 0 yendi ikasında yediğ: ş-ile mağlüb vaziye, 'te Güşen Sarı - Biyahlılar bu devree de vaziyeti kurtarabilmek için van ikuvvetlerile çalışmak Mmecburiyetine de idiler. Fakat Süleymaniye müdaa fanaının canlı oyunu we İstanbulspon *forlarının bir türlü güt gekememeleri SUÜLEYMANİYE:1— İBST.SBPOR: 0 beraberliğin tecasüsline âmitân vermedi Dünkü müsabakaların mühim ola- nğ Sül ile İstanbulspor ara sında idi. Vefa stadında katşılaşan | takımlar hakem Ferihi idaşesinde sa haya çıktılar. | Oyuna İstanbulspor başladı. Fakat | hemen topu kapan Süleymaniyeliler stanbulsporluları ümlü liğe düşürmedi ve oyun müsavi şekil de devam etmeğe başladı. İstanbulsporlular birden kısa paslı| bir oyun sistemi tatbik etmek ist yorlar lâkin Sileymaniye müdafaası sert müdahalelerle Sarı - Siyahlıların oyununu bazuyor ve mukabil hücum larla sık sik rakib kaleyi tehlikeli vaziyetlere düşürmekten hâli kalmı- | kikalar ilerledikce İstanbulspor ler ve gelişigüzel © k devre karşılıklı akınlarla 1—0) aniye lehine neti . İkinci devre: İ — Günün dedikodusu ve Sarı - Siyalililar daha hâkim oyy madıkları maçı 1—0 kaybettiler. BEŞİKTAŞ: 4 — BEYKOZ: O Şeref stadında yapılan Beşiktaş « Beykoz maçı Siyah - Beyazlıların ba zuk Bİr oyun çıkarmalarına rağmen 4—0 dehlerine neticelendi. Oyuna Beşiktaş başladı. tik di kınlarla geçti. Şükrünün yaptığı 97 kalesini karıştırdı. Süleyman da fırsattan istifade ede: bir vuruşla ilk — Beşiktaş lar karşılıklı akikad rek pllsi müdafaa sistemi tatbik e gol vememeğe çalıştı murvaffak aldu. Böylece başka göl olmadan 1—0 Beşiktaş le- ine bitt İkinci Beşiktaş bu devrede gal adedini Tmak içi gti we 3 üneti de- ikikada Şükrü. 25 inci dakikada yine Şiikrü ve 31 ânci dakikada Sürey- yanın ayafile flc gol daha yaparak maçı 4—0 kazandı. M. Nimet Üyken a (Bastaratı * #nctie İdille birlikte yemek yedikten son-) ra, her zâamankinin hilâfna olarak, 21-30 da yatak odasına çıkmışlardır. 'Betül Aytün, havanın soğukluğunu bahane ederek çocukları İdili de yataklarına — almışlardır. Sabaha karşı Betül, bir gürültü duymuş ise de, bunun pencere çer cevelerinin Tüzgârla sarsıldığından ileri geldiğini hükmederek hiç bir endişeye düşmemiş, fakat biraz soni) ra uyanan külçük İdil, babasının al nından kan sizdığını söyleyerek an nesini uyandırmıştır. b ğ Betül uyandığı Zaman etraftan silâh sesine yetişen komşular ve po| lis, Alâeddini ağır yaralı Olarak bul muşlar ve Haydarpaşa hastahanesi ne kaldırmışlar, fakat Alâedidin ifa de vergmeden iki saat sonra öl tür. İZDİVAÇTA İHTİLÂF VARDI Betül ile Aalâeddin Ziraat Banka snda memur 'bulundukları 1041 y linde sevişerek evlenmişlerdir. İki yı devam eden ve karşılıklı 14 timada dayanan bu aşkın, izdivaç la beklenen neticeye varması, tara' Teynin atleleri arasında bir 1htilâf mevdana getirmiştir. O zamanlar eer iki aile, bilhassa Alâeddinin ai-)| lesi bu izdivaca aslâ taraftar değil di; Takat gençlerin sönmeyen aşkı, bu engeli devirmeğe kâfi gelmiştir. 'Nik&htan bir kaç ay.sonra Zira- at Bankasındaki vazifesinden ayrı, lan Alâeddin karısı Betülün istifa; etmesini istemekte, Betül ise buna muvafakat — etmemektedir. Belki de karı koca arasnda tik ihtllâf bu sebebten çıkmıştır. " Alâeddinin Betül Aytunun ifadesi ne göre, kumar oynamayan ve içki kullanmayan, sadece ruhen hasta bir gençtir. Sik sik rühi buhranlar ç— “Eski Novotni,, Âile Saz Salonu açılm, HER AKŞAM menmleketlmizin en zar günleri içkisiz âlle matinesi uştır. « muhteşem, saz heyeti ve Pa- Amerikan 4SAN ANTONİÖ, AR'da ikinci hafta Yeni SES Op Ful BU K REVÜ Bugün matine HER AKŞAM saa yerlerinizi ayırtını tarihinin bin macera dolu günlerinden Bin aşka bedel Olan dermsevgiden yaratılar «RENKLiİ» SAN ANTONYO ASLANI Errol Fiyan — Aleksie Smith'in Aylarca heyeoanı unutulmiyacak büyük filmleri ya Bar OPERET tilm cevam etmektedir. eretinde geçiren Alâeddin, bahar aylarında tahammül edilmez bir 'hal almakts der. Retülün ikazlarını lüzumsuz bu. dan Alâeddimin nilesi, tedaviye ya- naşmamakta, ağullarımın — sıhhatli ve nurmal bir insan olduğunu ileri sürmekte ise de Alâeddin sık sık: Benruhen hastayım, hasta olduğu u ailamin kabuletmesi Jazımdır: demektedir. İLK TEŞEBBÜS Yanında datma tabanca taşıyar Alâeddin, bir ruhi buhran netice sinde karısı 4le kendi hayatşna sorn vermek dstemiştir: BOŞANMA TEŞEBBÜSLERİ Hava müthiş soğuk ve yağmurlı dur. Betül Aytun, öğle yemeği için kajnvalidesinin Beşiktaştaki evine gidiyor. Arkasından da Alâeddin ge liyor: Yemeğe-oturmazdan -evvel, koca sile aralarında şiddetli bir münü kaşa başlamış. Alâeddin, allesinin huzurunda Betüle en şiddetli ha kareti yapmıştır. Kocasının böyle birdenbire Betüle bu şekikde hitab etmesine ailesi sebeb olmakta, Be tülün ifadesine göre, Alâeddin, alle S1 tarafından ıkılıblikla itham edil- mektedir. Alâeddin. âsabına 'hâkim olama. yarak Betülü tabanca ile 'tehdit et miş, fakat Betül:bugünden'sonra 1ç ftığı boşanma dâvasında geçimsizli Gi ileri sünmüş, bu 'hâdiseden bah setmemiştir. Betül Aytun, hu hâdiseden sonza gelerek af dileyen kocasına karsı müsamahakâr davranarak, dâvasın dan vaszgeçmiştir. TKİNCİ BOŞANMA TESERBÜSÜ İkinci boşanma — dâvasına, yeşti Mürekkeple çocukları Mehmed İdtl in babasının ikim - olduğunu soran, İmzasız 'bir mektup sebeb olmuş ve Betül, bu :<mektubun #ocası tarafın ;u»“n gönderiidiğine hüktüm vermiş (BETÜL TEVKİF OLUNMADI: Savcılıkça hakkında İdam kararı istenen Betülün, sorgu hâkimliği ta rTafından tevkifine Jüzum miştir. b Betül, bu ağır âsnada rağmen ha â soğuk kanlılığın! muhafaza et- mekte, malhkeme huzuruna Çik- maktan memnun — olduğunu, <asil Katlilerin Atâeddinin annesi İle bo Bası bulunduğunu söylemektedir. —BETÜLÜN giR MEKTURU Diğer taraftan Retül Aytun, bi. ze gönderdiği mektuhda, atrfaşahs) düşmanlıklar dolayısile, en ağır bir töhmet altında bulumduğunu söyle dikten sonra; kainvelidesinden ba- hisle, bu kadının bir jün Müzk alan tanımmış ve seviliniş daktozlardan Rrof. Salih Saidin kendisini esir. şe refini maske yapmış we d arada kendisini de .satın almıya kalkış- mış olduğunu iddla etmektedir Betül Aytun, mektuhunun san * raflarında da 6 yaşında olan oğlu Me henüz #aylık Iken alâı kandisini vaktile tahdi lduğ