Te a aa İlslâm Tarihinin En Meraklı Bahîsleril İslâmda mezhehler ve fırkalar nasıl doğdu ? | (Emür) ve (Er midir — Aliye mu — Dedikodu ye Ü Di (İmamet) unvanının; “milalilma Jarın din ve dünya umurunun. lider - Jiği münasına hazreti Aliye te' den evveğ devlet relslerine bu unva- min verildiğine rastlanmıyor. Nite - Kim, Ali dahi' bizzat bu: unvanı isti- mal etmiş olmayap mektublarınde ve merişurlarında Çemirelmü'minin) tâ- birini kullanmış olduğu görülmekte- gir. İlk devirlerde Hülefai Raşidin ve ashabın büyükleri saltanat tıtişamı -| n icab ettirdiği merasim ve teşufat ta ağı ve İran şahinşahla 1 ile Bizans imparaforlarına benze* memeği iltizam ettiklerinden hüküm- darlığa mahsus clkab ve Unvanfari| kullanmaktan çekindiler. Ebübekir; namazlarda imamı zifesinde Restlü Ekremi t Ginden ona tağlib tarikiyle (haliret Onvanı verildğ ve ayni maksadla dev lete mülk ve saltanat ism (hilafet) denil İslâm ümmetinin dünya tanzim ve idare etmek kadar şer'i muamelâtını tenfiz ve tatbik- yetki. bakımından ilk devlet reisine (Hali- fetüllah) denildi. Ebübekire bu Tilince kendisi ilim. Halifek Resulullahım) de mesi tzerine Çhalifei Resül) denilmek de iktifa olundu. Ömersel-Faruk ma | kama geçince, ona da (halifei Resül fillahın halifesi) denilmeğe başlandı Bu ünvan uzun düştüğünden onu (£ Mirelmü'mir *t tesmiye etmeği uy gun buldular. (Emir) ve (Emirelmü' minin) tâbirleri mutad ve mütearret şekiller idi.'Hazreti Ömere bu sıfatm | ilarak flk olarak kimin tarafından verildiğin | de kati bir haber yoktur, muhtelif zatlere isnad vardır. Bu hususta-şöy le bir rivayet dahi mevouddur. Ömer eLFarukun hükümeti zamanında, 1s lâm ordularının muzaferiyetini bildi. mek üzere Medineye gelen bir m ci; halifeyi jde — Emirelmü'minin nerv Sorusu ile araştırıyor. Bu hitabı 1 şiten büyükler tâbiri çok yerinde bw Tuyorlar vi — Çok doğru ha- lifem N adiyle isimlendirilmeğe lâyiktir. Diyorlar ve ondan sonra bu-su - retle tevsim; usul ve âdet oluyör. Hazreti Ömerden sonra Osman v â li dle Emeviyye ve Abbasiye hütküm-) darlarından çoğu da bu nıyorlar ve (halife) ile (Emirelmü'mi nin) tâbirleri müteradif oluyor. Şi'a fırkaları sin olarak imamet tâ- birini tercih etmişlerdir. “Şiilerce mamet) yetkisinin Aliye ve onun Id ve torunlarından müayyen zal etine inanılması bakımında mi kullar bu tnvanın ihrazı- için veva sıflar tayin ve kabul olunmuş ve A den evvel makama geçmiş ve onda sonra nülfuz ve iklidarı ele geçirmiş bulunanların kâffesi de Alin € Ikf'nın — mülkteseb, mevsuk ve sabit haklarına tecavüz ettikleri Tddiasil, hirer (gasıb) telâkki olunmuş; tev H teberri, takiye ve k gibi şika ri hep buradan doğmuştur. Şi: relmektedir. “Muaviye ile'taraf- | (Ben halifetül hirülmüminin) tâbirleri — Ci biat olunuyor — Talha ile Zübeyrin duru- 'niden başlıyor — Alinin siyaseti — Ali- nin ahlâki yüksekliği 53 Yazan: M Mm. RAF 0(.AN MevEnenene ea | bealgtletdberir < r a el ye'lerine tecavüzde — müteşebbis —'—:W Tlltecasir eeeti Bi AD | | derlaRiğA OA A ni maSdurivetinden hazreti Aliyi n | BU! tutuyor ve tecavlizlerini (hak J Kai ae tü B Si devam sayıyorlardı. İçlerinde Ömer | förser Bin Abdülâziz) gibi ana tara | #ndan büyük babasına benziyen bir| Hüti nni Büncerü eee e| mevivye ba,m vletine berlerin: İ şehir ve kasa en hazreti Aliye reva. görülürke, Muaviye ve hanedan sAfsIZCA Sövmeler Şitler de GA İlk iki hükfeye 'dahi dit uzatacak kadar ileriye varmaktan geri durma yorlardj Kİ gintdi de ayni yolu tut mus olanlar yek defildir.Bu vaziyete göre mezheb ayrılıklarının dayandı ları esağlarda şahsiyetlerini ve vukü a gelmiş hâdisölerde nüfuz ve tesi: Terini ihmal mümkün olamayar bu (- Ki İslâm büyüğümün insan olmeları Bakımından vasıfları, meziyet ve Banları Üzerinde Tasaca darma! dasız a gerektir. Osmanın şehadetinden sonra, Me- Gineliler Karışık vaziyetin. d dan Ürktüler. Diğer tarafdan ciler de boş durmuyorlardı, her gı vakit; kendilerin nate fay min- htilA bilirdi. Medinelileri ti Siz . Ensâr ve Muhacirinsiniz. niden başlar, çok kan dökülü, ; | - açtler yaRERAK KN NESl nnni ço ——— ddi Dir tehdidi | nin ileri gelenleri savuşmuş ve Mua- viye yanında toplanmı Ali, Tal ha Ve Zübeyr ise birbirlerinden: çekin mekte idiler. Durum; çok”nazıkti. A | li hemen kabul etmek istemne| di dardı teklifi ahat bırakınız Benim e F olmaklığımdan ise vezir olmaklı m hayırlıdır. Anlaşımazlık çıkma -| sın, fitne ve ayrılık baş kaldırmasın. Jiye bi'at —olundu Tülha ve Zü | ları buldü ve getirdi Ali: K— size bi'at ede- Çerseniz ben devona bi pinizden çolt sadakat gös Aliy terseniz be lüyik g ve biat-ediyoruz Cet vererek onun halifeliğini | ha somvadan, zamanı mü | mühlar Kenan öner mektubu açıklanıyor (Bastaranı 1 *ncti: gocuğunda beliren acatbliği destek mek için İstanbulu şereflendirmi denberi bozulan bu ahengin iad gin şikâyet-bile etmeden v bu mühtere rtadan kaldırmak im - şkın bir ha S 1 uğraşıp dür n -kuzttci düğüm halde nun infialini o kânsızlığ göve him yine kon sından istifa le gelmişken müşat gre devresinin deye kalkarak ayni faaliyeti tekrar- lamağa kalkması yetmiyormuş gibi bir de ortaya ya o ya ben meselesini kla attığımı öğrenmiş bulunuyorum. Müteşebbis heyetler ortadan kalk mıiş: ve yerine intihabla gelen idare kurullarr katm olmuş bulunduğu için salâhiyeti kalmayan merciler ve şa- hislar huzurunda tekrarlamp düt bu suali bir gösteriş mahiyetinde bul duğum Gihetle'bu merakın hallini da ha salâhiyetli mercle bırakarak bu | çocukça 'arzu üzerinde durmadan, ça | Jşıp dürürken Salâhaddin bey vasıta sile iblâğ buyurulan nonktal nazarın ifade ettiği mana *karşırsında adetâ bunalıp kaldım. Meğer İstanbul teşki Jâtında âhenksizlik, ikilik varmış ve faaliyetimiz başka vilâyetler kadar sayın kurucularımızı memnun ede - ormuş. Ben şahıslara değil, mil- ve memlekete hizmetle kendimi let mükellef saydığım için bu hizmetlerin takdirini kimseden beklemek küçük -| lüğüne vicdanımı bir ân teslim etmiş değilim. Bütün bu telâkkilerin sahibi olan bu-acaip kurucunun günlerdeki faaliyetisihanete yaklaştığı veşımar- tilmış bir çocuk gibi parti üzerinde beliren hâkimiyet ve imtiyazı mazha- Ti himaye ve takdir oldukga gayenin tahakkukü Ümidini kırıp parçaladığı bilhassa &on ' günlerde efendisini vindirebilmek için faziletli insanları müteessir ederek uzaklaştırmak yasetinin alıp yüzümesi içinde zümre tahakkümünün baş gü tererek'her hareketin bu zihniyet te siri altında kalması, ivazsız ve ihti rassız çalışanlar Üz: kalb kazi L Biz bi'at ederken Eşterin kılıcı tepemizde idi. Can korkusu İle böyle yaptık Bu; ölüm tetetdi karşısında (korku bi'atı) dd Diyerek ona fülen muhalefete gü yâ sebeb buldular Tarafsız düşünül- | mek iktiza ederse, bu iddianın tama mile sthhatine — kail olmak güçtür. Şöyle Ki; Aliye bi'ata dâvet olunan lar içinde sashabdan (Sa'd bin Vak-| kas) ve Abdullah bin Ömer) de var | bi'ati bir müddet 1- Tonl Vakkas; bıraktırmak isteyince Ali © illrgeii mu kendi haline terkeyledi. Abdullan Bin Ömer bi'atta teehhür talebimi ile ondan (kefil) istedi. kefil bulamayacağını söyledi. Orada | hazır bulunanlardan “Eşter fena hal de öfkelerndi ve kendisini tutmalc-is Biralın beni teyer şunun boynünü D üzere “iken, hazreti di sAbdullalın: hayatının teh likede kakdığını, görünce: — Dokunmayın. ona ben kefilim. Deyipsevbest bıraktırdı. Şu iki hâ T Zübeyr | A| dise göntetiyor ki, 'Talha ile dahi bifati tehir etmek isteselerdij li; elbette onları da korumaktan ge ri düracak değildi. Talha ie Zübeyr için-olduğu ka. x'd bin Vakkasın dahi Aliyi yü istemediğine — hükmolunabilir. iüuya-nimet ve refahı Tle-ae uş olduldarı recelere uyuşı na bir.göz gezdirilince bu yolda bir| metice dle kazşılaşmak tabildir. Ali; makama geçince Osman dev | rindeki rahat-ve nimetlerin, müsama | banın devam edemiyeceği-şilphesizdi Ömer; nasıl yamalı cübbe giyer, 80 dük aarık taşır ve maişetinde tabaa- anin en fakir bir ferdi mertebesinde | Kalmağa ehemmiyet verirse, Alâsda Bü: (Altın) n sarı, (gümüş) e beyaz| maden olmaktam gavri değer vermez | ve hakarçt çözü ile bakar, Ikbal ve| ihtişama kapılmaz bir adamdı. Dün-| yadan ve dünyalıktan yüz çevirmek te ilk iki üstüm selefinden geri kal- mayan ANT ile> ekâbiri eshabdan zen gin olmuş ve madanileşmiş olanların bağdasamıyacakları muhakkak (di Büvük İslâm tarihcilerinden Mes'üdi min nakline göre: Osmanın sahadetin | de kenldi - hazinesinde 150000 altın, 18000.000 dirhem gümüş bulunduğun | dan mafida #MlAkinin kıvmeti 200 bin | altın tutuyor. hesabsız kölelerj atları develeri ve sürüleri de vardı. (Devamı var C. H. P. Hacıkadın Ocak Kongresi H. P. Ocak kongrelerine de- vam edilmektedir. Bu meyanda, dün de saat 21 de; Eminönü Üçesi Hacıkadın ocağının yillik kongresi, Vefadaki Bucak merkezinde yapılmıştır. Kongrede haşkan -seçcimini; yıl lik mesai raporu ve mali bilânço- mnun okurmasını müteakib, dilekler faslına geçilmiş ve hazır bulunan Üüyeler mahalli derdlere temas et- ikten sonra, C. H. P. yi şiddetle tenkid etmişlerdir İnönü, Rokfeller mümez- silini kabul etti Ai ŞA A.) — Cumhur- başkanı tamet İnönü bugün Anka- Kakul, cı ve ümidsezici bir tesir yapacağın- dan şüphe eden bile bulunmadi. Bir senedenberi Demokrat Parti kurucu ların elinden çıkarak millete mal:e dilmiş olduğu-halde madası geçen bu vasfı siper-gibi kullananların zihniyeti ve faaliyetleri-parti measublarını ke- dâm hüriyetinden de me edecek surette yeni tecellilere makes olma - sı ve-partinin kendini umumt bir hat tehareket yerine günlük vakıalara gö re daima değişen birbirine benzemez düşünceler tatbik etmekle kalmıya - yak üç ayda bir olsun parti teşkilâ-- tına direktif bile vermeden pek indi ölçülerle mensubları muğrit ve müte- dil gibi ikiye ayırdıktan sonra Halk Partisi kadar Demokrat partinin de hrum |Partidekianlışmazlık hallolundu (Baştarafı 1 incide) lerinin vukubulan iştifalarının bil- dirilmesi üzerine yeni seçime ge- çildi. 5 — Yapılan seçimde Grup baş kanlığına Celâl Bayar oy birliğile ve ikinci başkanlığma Fuad Hulü si Demirelli ve üyeliklere de Hâ zim Bozca (Afy Şahin Laçin (Afyon), Hasan Polatkan ( şehir), Ali Rıza Kırsever (Çanak, kale), Fikri Apaydın (Kayseri), Hakkı Gedik (Kütalhya) ve Subhi Batur (Sinob) çoğunlukla getiril- di. Demokrat Parti Meclis Grupu- nun neşredilen bu tebliğinden de anlaşılacağı vechile Genel İdare Kurulu ile Grup arasında günler- denberi- devam eden ihtilâf halle- dilmiş' bulunmaktadır. 'Yapılan ye- ni-seçimde tekrar seçilmemiş olan, Grup idare heyeti üyeleri arasın- da şu zevat vardır: Fuad Köprü lü, Osman Nuri Köni, Ahmed Ve. zizoğlu, İhsan Şerif Özgen ve Kes mal Zeytinoğlu, AJANSIN VERDİĞİ TEBLİĞ Ankara, 11 (A:A.) — Demokrat Meclis Grup Başkanlığından : Demokrat Parti Meclis Grüpu 11-2-1948 çarşamba günü toplandı, 1 — Meclis Grupu ile Genel ida. re kurulu arasında geçen hâdise min tamemile bir hukuki mütalea- dan ile- geldiği belirtildi. 2 — Parti umumi politikasında görüş birliği teyid ve şahsi ihtilâ- fi andıran bir hareket bulunmadı- ği tesbit edildi. 3 — İşin bu mahiyetinin tahrifi yolile yapılanasılsız işaalar tecs- sürü mucib görüldü. 4 — Tecanls ve te maktan ibaret olan y rafında eski ve veni lerinin vukubulan ist dirilmesi üzerine'yeni di, 5 — Yapılan şeçimde grup baş- kanlığına Celâl Bayar oy birliğile ve ikinci başkanlığını Fund Hulü- si Demirelli ve üyeliklere de: Hâ» zim Bozca (Afyan), Şahin Lacin (Afyon), Hasan Polatkar hir). Ali Raza Kırsever (Çanakka le), Fikri Apaydın (Kayseri), Hak kı Gedik (Kttahya Sa tur anüdü sağla» ni seçim et- idare heyet- ifalarının bil. ime geçil- (Eakişe (Sinob) çoğunlukla rada bulunan Roekefeller — Poun« dation milletlerarası sağl'k dniresi direktörü Dr. George Sirode, di- ektörlerden Be D, Bruce Wilson e hastabakıcılık teşktlâtı temsil- isi Miss Warleydan mürekkeb A: merikaa heyatini kabul buyurmuş- ardır. Heyet Cumh Bakamı Dr. F takdim edilmiştir. ge| hattâ parti | istifa efendisi haline getirilen İnönü mem nun edilebilmek için bu hayall müfrit lerin tekdir, tevbih ve partiden uzak ik görül Miyormuş gibi, faraza Tuzwilt bir salâhiyetle hesaba davet olunan Aldoğan hakkında kurulunuzda ya- kimsenin malüma ti olm urucu profosör ta- fafından Nihad Erime müjdelenerek gazetesile Nleme ilân e laştırma gihi muamelelere T! Mesi yi vi pilan inceleı flk önce Vlus dilmesi gibi hareketlerinde samimiye tine ve tesadiülfe hamline imkân kal Mamış bulunüyor. Bütün icraatile ga yeden ayrilan ye şahsi ihtiraslarına | Yol açarak millet kuvvetini felce ratan bu gibilerle beraber yürümenin küçüklüğünü bana hangi zati menfa atın kabul ettireceğini: bugün de an- İamiş değilim. Tafsil ve izahına lü -| Zum -görmediğim " bu ve buna benzer faaliyet karşısında çoktanberi caki | hayatıma dönmek vermiş. bulunmakla beraber bu kararın tatbi kararımı kine girişmenin memleket ve, partilf arkadaşlar Üzerinde vücude getirece Bi kötü tesirlere meydan vermemeği, taahhild ettiğim vazifenin muktazası | acadettiğim için bir firsat “zulurumu bekliyerek den veya' infial. Ve teessürümü Izhardan Gdoğru buldum. | — Gazetelere intikat eden' ve Bugüne kadar tekzib edilmemekle sıhhati te yid edilen Yusuf Kemalin genel kurul dam istifası bana bu fırsatı vermiş ol du. Bü havadis ümid.ve tahminim gi| bi doğrü İse birikurülun İlkigelen ye dek azası ben olduğum için bu vazi. feyi tercih etmiş görünerek başkan mücadel; çekinmeği hktan uzaklaşmak süretile birr âksi | |- tesir doğurmadan iki sene evvelkisha yatıma avdet kararmı - vermiş bulu- nuyor, böyle yapmakla da başta İn- önü ve partisiyle aranızda' fazilet ve | hamiyetli geçinmek fırsatını bulan sa | yın profesöre de nefes almak imkâni ş olac biliyorum. rdeşlerim; ni temin etn Saym başkan ve aziz Şuna itimad ediniz Eğ iki sen vam eden müşterek faaliyet zamanın da bütün varlığımla ve tekmil mad. di we manevi kudretimle çalıştım. Te ha fazlası olsaydı onu dâ millet ve mamlekete hasretmekten çekinmez dim. -Pakat bende ibir şey kalmadığı için: daha- fazlasmı vermek ve yap « mak-imkânına sahib değilim. Parti - den hiç biryardım görmeden yapa * bildiğim hizmet merkezi ve hiç değil n edeme de Se onun bir kısmını mem miş. -Beliren nokt tanbul teşkilâtını tezebzüdden | ramamış olmasına göre de yerimi da ha lüyikine terketmel benim için IKi Kâtlı-bir vazife haline gelmiş bulunu yör 'demektir. PüadBey erendiye, e- fehdisi nezdinde yeni muvafafkiyetler fırsatı verecek hizmetim burdan iba ret kahmıyacaktır. İstambul tında sapmadan tatbik e! ra göre İs: rta moküasl- prensiplerihi JIk ve son defa müşarünileyh hesabına ihlâl ederek başta “mahdum beysolmak üzere bu ra teşkilâtımı ellerine vermek istediği kimlerse, — onlar lehine, faaliyet ve hattâ tahakküme girişerek muvaffa| kiyetlerine çalışacağım, Bu hareke "$| | timle kimin memleket ve parti İçin hayırlı olduğunu İsbat edöbilirsem ka zancım işte bu olacaktır. : Müşarünileyhe sşâhsım, Partim ve memleketim hesabina merciün- de'buluşma tmkânının tahakkuku nu bekletken bu kadar merifi faa- liyetlere rağmen hakkımda muhab bet ve itimadlarını muhafaza eden afkadaşlara minnet ve.şükranlari mı arzeder, kimlerin il idare ku- rulma geçmesi mültezimse, 15 0- cakta yapılması takarrur etmiş gö rimen il kongresinde müsbet bir netice elde-edebilmek için bir an evvel beyefendi ile istişare buyu- rularak neticesinin iş'arı lütfunun esirgenmemesini ikisenelik hizme- timin mükâfatı olarak sizlerden beklerim. Aziz kardeşlerim. Bu yazımı; bitirirken aldığım ve mevsuk.olduğuna inandığım bir habere göre sayın profesörzade gazeteci Saim Nuri, avukat Midhat Benker, Hayri Yaman, Fikret Ka- rakoyunlu, İhsan Yurdoğlu ve ka: bul edilirse Salih Keçeciden — mü- rekkeb bir il kurulu vücuda getir- mek için vilâyetin her tarafında te maslara geçtikleri tahakkuk etmiş bulunuyor. Gayret, faaliyet ve memleket severlikleri geçen seneki mesailerile- zaten malüm - bulunan bu hamiyetli arkadaşlar elinde biz: lerin gösteremediği muvaffakiyetin muhakkak surette temin edileceği- ni müjdelerken, Yusuf — Kemal kombinezonunun tahakkukunu bek lemeden bu yazılarıma bir istifang mahiyetinde vermek zaruretini hiş setmiş bulunuyorum, Bu seböble beni kandırmak gibi çocukca teşeb büsler yerine muvafık göreceğiniz tedbirlerin derhal alınmasını tavsı ye-ederken, iyi başlıyan bir faali- bö: yet birliğinin bitmesinden zevk alan bulunsa bile bana verdi. i hüzün ve teessürleri arzederek Lidare kurulu başkanlık ve üy liğinden - kat'i te çekildiğimi aygılarımla arzederim, Kenan Öner gı 10 kara kuvveti, 100 hava kuvveti, Türkiyeye gönderile-| cek askeri malzeme (Baştarafı 1 incide) çin Vaşingtona- çağınlmış' bulunan General Me. Bride bilhassa şu cihe t belirtmiştir. Ken «Türkler mütecaviz değildir. di öz dışında -her: hangi | biremelleri yoktur. Ancak aleyh lezinde vukunhulabilecekier ham- | gi bir. teşebbüse de, karşı koymak kati azmindedirler.» General, idaresindeki atkeri he-| yetin 1 Mayısa kadar tâkriben 260 kişllik tam kadrosuna çıkanılacağı- sınırla 40rdeni ve 20 yol inşa uzmanından müteşekkil olacağını açıklamış ve | şunları söylemiştir: | «Heyetin başlıca ödevi, tamamile | modern veya harbin en son sefha- larında tekemmül etmiş olan Ame. | rikan teçhizatmın kullanılışını - ve bakımını öğretmektedir. Yardım - programı Türkiyeye yerilmekte olan malze-| me en yüsek evsaftadır. Buna kabil bu malzemeyi kullanacak a5- ker, Türk askeri de mükemmeldir.» Burarada Birleşik Amerikanın Mmuazzam bir hava tssü inşa etmek üzere Türkiye ile anlaşmakta oldu ğguna dair bir Moskova haberi, Bir- | leşik Amerika Dişişleri Bakanlığı ve Hava Kuvvetleri Genel Komutan | mucibince bğı taratından yalanlanmıştır | ANKARAYA GELEN YARDIM. HABERLERİ Ankara: 11 (Hususi) — Şehrimi. ze gelen haberlere göre Amerika Türkiyeye ve Yunanistana yeniden 300 milyon liralık ek bir yardımda | bulunacaktır. Bu yardımın 125 mil yonu Türkiyeye aft olacak ve'bu pa ranın yarısı hava kuvvetlerine ya Tıspda musavi miktarda kara deniz yollarına ve silâh fabrikalarına tahsis olunacaktır. Meclisin Dünkü Ankara: 11 (Hususl) — Meclis bugün saat 15 de Ali Fuad Cebeso- yün nlığında toplandı. Evvelâ damga “resmi kanun tasarısını gö- nek üzere geçici bir komisyon kurulmasına ticaret komisyonu râ poru okunazak geçici bir komisyan: teşkiline karar verildi."Bundan son ra Gazlantep Milletvekili Cemll Sâ id Borlasın Kimya Fakültesinden mezun — olanlar hakkmdaki sorusu na geçildi. Soruya cevap veren Mif H Eğitim Bakanı geçen oturumda ayni mevzuda izahat veren “Ekond mi Bakanımın sözlerine ilâve ede cek fazla bir şeyi olmadığını “Kim sinden öğretmen ve Kimya mühendisi olarak çıkanların sayısı | nin ihtiyacından fazla olmayıp ihtiyaçla muvazi olduğunu söylemiştir Söz alan soru sahibi Cemil Bar- las da meselenin ehemmiyetine işa retle bu hususta Ekonomi Bakanli Bınca alınacak tedbirlerin bir en ev vel alınmasını İstemiştir. Bu sırada tuhaf bir hçdise ol- salrun Halk Partili — Millet- vekillerinin — oturduğu €0 tarafta İ kapısından çef giren Emin Sa- memli ket mu: zak, Başbakan Hasan Saka ve Sâ | 1 Şükrünün oturdukları ta- Saracoğlu Şükrünün muş ve elini omuzuna | raec rafa gelerek yanına otuu: atmıştır. Hrdnıu gören Halk Par| tili Milletvekilleri gülmeye başla- UA T, Fı':ık bir. müddet oturup Başbakan ve Saracoğluyla konuştuk Toplantısı Kimya mezunlarının durumu gö Oruüşüldü tan sonra Demokrat Milletvektilei rinin oturdukları sırayadönmüştüğ. Sazak kendi srralarına giderken bi çok Mtiletvekilleri tarafından eli 4, krlmak-suretile tebrik edilmiştir. Bu hususta türlü tahminler ya Pılmışsa da:kati bir:şey'öğrenifme. miştir. Certll “Barlasın takritinden sonr4 “Trâbzon Milletvekili Mustafa. Baıü "Tarakçıoğlunun insan kaybına s( beb olan motörlü taşıt kazaları hak Kkında İçişleri Bakanlığından sorüe suna geçilmiş ve kürsüye gelen İçiş leri Bakanı aşağıdaki izahatı ver- Son beş yıl içinde vukga, gelen seyrüsefer kazalarıran.yıl başına 1-, sabet eden miktarı şöyledir: 943 de 588, 944 de 509, 945 de 740, 946 da 919, 947 de 1537 kaza, bu kazalarda sırasile 161, 160, 217, 200, 257 vatan daşımız ölmüştür. Kazaların sebeblerine gelince, bunlar yolların dar olması, virajı ların seyrüsefer nizamlarına göre yapılmaması, vasıtal£rın harb yü ründen eskiliği ve seyrüsefer kaidele rine riayet edilmemesidir. 'Kazala- rın önlenmesi için ilgililerce gere ken tedbirler alınmaktadır. Bumdan sonra Üniversiteler kanu mem 46 ner maddesinin yorumlan- masına dair Başbakanlık teskere sinin birinci muzakeresi yapıjarak Cuma gümü toplanmak Üzere oturr ma son verilmiştir” MARSHALLİN' DEMECİ Vaşington: 11 (A.A.) Reuter — Amerikan Dişişleri - bakanı M Marshall bugün beyanatta- buluna rak, Yunanistan ve Türkiyenin si- Jâhhı kuvvetlerine yardım — maksa dile yeni tahsisatların verilmeşsi meselesini nihai bir tetkike tabi tutmakta. olduğunu bildirmiştir. M, Marshall, Türkiyeye bilhassâ Hava Kuvvetlerinin takviyesi için 125.000.000 dolar — verilecek olduğu yolunda Istanbuldan gelen basın ha berleri hususunda herhangi bir yo rumda bulunmayı reddetmiştir. M. Marshall iki Akdeniz milleti- nin ihtiyaçlarının Atina ve Anka- rada bulunmakta olan Amerikan askeri heyetleri tarafından yapılan tavsiyelere istinaden tetkik edildiği ni söylemiş ve bu tetkik nihayet-| lenmeden önce yeni yardım hakkın da hiç bir rakamın yayınlanmıyaca Bını sözlerine ilâve etmiştir. | Bir orman fâciası daha (Baştarafı 1 incide) len bir ormanın yalnız dün arazi ver gisi nazarı dikkate ahınarak 165 bin Tiraya alındığın misal gösteriyor ve bedel vertldiğinden bâhis ediyor.*Hal buki bu tam (Şevket Hatiboğlu - Na n Batur) faciasının ifadesi değll - dir. Bu ormandâ biraz çiftlik olduğu için arazı vergisi bir yekün tutmuş- tur. Dğer ormanların iştimlâk bedel leri 75 liradan 15 bin lirayı aşmamak ta bedel de 6 senede G taksitte olmak la beraber şimdiye:kadar on para ve tilmemiştir Biz Midye nahiyesinin. Bahçe köy lüleriyiz. İsmi, gibi. girin vatamımızın bir cennet, refah ve huzurun bir nü münesi idik. Ecdadımızın satın aldığı batapu sahibi olduğumuz bu cennetim (Saray - Midye)- şösesi: üzerinde he men hemen bir aileden müteşekkil 60 haneli Üç yüz elli nüfuslü bir köydük. Köyümüzün devletimize verdiği vergi büyük kasabaların verdiği vergiyi ge çerdi. Kati amenajman pıfinımız. gereğin ce genevi bin metre:mikâbı kereste ve rimimize vasati altı bin lira vergi, 'yüz bin kental mahrukat verimimize de altı bin lira kisceman on iki bin li ra orman rüsumu olarak vergi verir- dik. Ormanlık bir toprağın bütün kıy- meti üstündeki ağaçlardadır. 'Nisbeten pekc cüzkoları arazi kıy- metimiz 333 senesine kadar senev? 200 Jira 938 senesinden sonra da so- nevi 800 lira ayrıca veriyorduk, Biz zaman (Şevket sabah uyandığım! Hatiboğlu - Nazım Baturun) bumem Tekote hediye ettiği-alstemde bir-or -| manın lüymetiyle hiç bir alâkası ol. | mıyan pek eüzi olan yalnız arazi ver | gisinin nazarı dilekate alındığını bu- 'nun da 938 senesindenberi ödediğimiz Kaymet olmayıp — nisbeten dün olan 383 arazi vergisi nazarı dikkate alı - narak yuktarda verimt fennt katt plâ- nile sabit mahmız. yalnız 13 -bin -| raya/altı senelik taksitle ahadı. Do. | ha da-altı kurüş verilmedi. Bir. gel de evlerimizin temelinden başka bir | şey kalmadı. “Tamamen (komiterne) bir amele haline getiriidik. Bunu bu fiata alan orman idaresi; | ne iki senade ne kadar resim ödedik biliyor musunuz? Tamam MA bin U ra, Evet yüz kırk dört bin lira. Yal- İ | | | ak mülkiye nız iki senede Tüsum ol. ti 18 n Urayı altı senelik tabsitle a hman makmizin verimine- verdik. Derdi nüldafli - ve mükesi kiymetli gazetenizle mesul makamla 1 ü afma halimizi arze nize delâi hlarımızla yalva- | rırız. aenmen e n erma eammar c aa Kahraman Maraş (Baştarafı 1 Mmcido) bu aziz parçasına saldıran “düşman | tardetmek için 21 ocak 1920 de silâ ha sarmlan kahraman Marağlılar, 42 günlük dasitâni çarpışmadan sonra 12 şubat günü zafere ve istiklüle ka- wuşmuşlardı. Bu münasebetle yarın burada mu hemen »kâmilen düşman tarafına geçmiş, içten dıştan Türkleri vur- | maktalardı. Maraş müdafileri sa- yılacak .kadar azdı. Her cebhede Hihayet ve ancak yüz kişi mevzi | almıştı. Bunların ekserisini de ka dınlar, çocuklar teşkil ediyordu. 23 gün şehir ateş altında kaldı. azzam tezahürat yapılacaktır. Maraş demokratları, Maraşlılar ikur tuluş 'bayramıma “İştirak için çok bü yük ve candan hazırlıklar yapmışlar dır. Törende bulunmak- üzere demol 'at milletvekillerinden bir kafile de Maraşa: gelmiş bulunmaktadır. Gerek milletvekilleri, gerekse'ara Jarında gazeteciler de bulunan misa, firler, şehrin 2 kilemetre uzağında merasimle, karşılanmışlardır. İstikbale gelen Maraşlıların kı vayi milliye kiyafeti ile görünmeleri heyecan uyandırmıştır. Kafile, ora dan hep beraber ve tezahtirat arasın | da Maraşa gelmiştir. Yarın bugün) burada büyük bir geçid resmi yapılacaktır. TARİTTİ MARAŞ MÜDAFAASL Bundan tam 28 yıl evvel bugün düşmanı kovarak ebedi istiklâline kavuşan kahraman Maraş, yaptığı müdafan ile ayfalarmdan yaratarak azmış ve milli kahramanlığımızın ilâhi bir timsali olmak kabiliyetini göstermistir. Filhâkika, Maraş müdafaası bi tün bir medeniyet dünyasının hay ret ve takdirlerini celbeyliyen sa- yısız şehamet ve hamaset menkıbe lerile doludur. Bu müdafaayi Ma- raşta harbeden yüksek rütbeli düş man komutanları da takdir etmiş ve fıtri kahramanlığımızın bu lâ- yemnt tecellisini büyük bir hayret Te karşılamışlardır. Maraşlılar harbe'karar verdikle- Fi gün her türlü muharebe ve mü- dafan imkânlarından mahrum bu- lunmakta idiler. İngilizler tarafın- dan yapılan müteaddid #ramalar sonunda hemen kimsede #ilâh kal- mamış; bütün “şehir silâhtan tec- rid edilmişti. Fakat, daima hür ya şamaya alışmış ve semalarında hiç bir eenebi bayrağının dalgalanışı- yu görmemiş olan Maraşhlar nele- ri varsa satarak silâh ve cebhane tedarik ettiler. Şanlı zafer uğrun- da bizzat kendileri beş bin evleri: ni yaktılar. Bir gün Kaleye Fransız bayrağı çekilmişti. Ulucamide cuma nama- znı kılmak üzere toplanan halk, Kaleden Fransız bayrağını ihdir- meye ve yerine daima olduğu gibi yine şanlhı Türk bayrağını dalga* landırmaya karar verdi ve kara- rın verilmesilc tatbiki arasında ya rım saat geçmedi. Hükümetimizin İstiklâl madalyesile taltif ettiği bu şanlı sancak Türk »Maraşın kale- len bir daha inmedi. Maraş harbi, Türk kahramanlı- | ğının ölmez bir misalidir. " Şehri dört yandan muhasara-eden düş- man müttasıl takviye kıtaları al makta, muhasarayı top, tank- ve tayyarelerle takviye eylemekte b di. Düşman bundan da ibaret de- ldi. Asıl düşman içeride idi ve içeriden baş kaldırdı. — Brmenile Havadan sanki mermi ve kurşun | yağıyor, başlıyan yangin binlerce evi kül haline getirdiği halde yine kesilmiyordu. Bu atılıştan asabile- sen düşman taş tâş üstünde bırak- mamağa and içitiş gibi camilere | yarıncaya ikadar saldırıyor, fası- lasız mermi ve kurşun yağdırıyor« | dü. | 23 üncü gündü. Aarın sen sistenm harb vasıtalarile techiz edilmiş mu azzam ve korkunc düşman ordusu, bir avuc Türkin önünde daha faz- | la durmak imkânını bulamamış,ne L yapsa, daha kaç o kadar kuvvet | getirse bu bir avuc kuvvet karşı- sında eriyeceğini kat'i surette-an- lamıştı. Buna rağmen son bir tec- rübe daha yapmak istedi. Ve mev- cud bütüm kuvvetlerile açık şehre yüklendi. -Bu yükleniş bir avuc Türkün çelikten birer kale kesilen göğüslerine çarptı ve çarpmasile durması bir oldu. Nihayet, Türk vatanperverliği ve Türk kahraman lığı karşısında ordularının. bir şey ifade etmiyeceğini anlıyan düşman: selâmeti kaçmakta buldu. Kahraman Maraşlılar, —yarısın- dan fazlasını imha ettikleri — düş- man bakiyetüssüyufunu Ovaya ka- dar kovaladı. Yiğit vatandaşlarımızın bu bay- ram günkil sevinclerini her 'Dür- kün payalştığına şübhe yoktur. Maraşın. kuiAeluş. bayramı, geh mizdeki Maraşlılar tarafından da kut lunacaktır. Bu münasebetle bir d> (Maraş gecesi) tertib edilmiştir. “İstanbül,, vapı undaki kaçakçı'ık Batı Akdeniz seferini yapan İa tanbul vapurunda vuku bulan mü. him miktardaki kaçakçılık hüdise- sinden “dolayı açılan tahkikat so na ermek üzeredir. Kambiyo müdürlüğü hâdiseyi d viz bakımından tahkik ettikten son ra hazırladığı raporu, dün C. savsi hğına göndermiştir. Ayrıca Gümrük Muhafaza Başmi dürlüğünce-hazırlanan ilk tahkikal dosyası gene ©. Savcılığınca inca lemmektedir. Hâdiseye el koyan - kaçakçılık mahkemesi savcısı Reşnd:Saka; dos yada mevcut ve maruf şahısların âsimlerini havi bulunduğu iddia o- lunan kaçakçılıktan sanık olanla: rın listesimi dün öğleden sonra C. Savcılığına tovdi. etmiştir. Reşad*Saka, İkisgün evvel sanık Haydar Çınarı polis vasıtasile- Adı lyeye düvet ettiği halde, mumai- leyh buna icabet etmemiştir Dün de, savcılığa sevkedilemeyen sanığın ildaren celbi için hâdise- nin tahkikalma el koyan. kaçaklı. hk mahkemesi savcısı zabitaya ka- ti olarak enir vermiştir. sa) Midye nahiyesi Bahçe akinlerinden ve eski | R Brtugrul, Hesan-ATb Özçiçek, Hüsmen, Şerif Üzeyt y Mustafa Dugan, Receb Yumaz, Hak İstanbul vapuru kamara memu- ru Haydar Çınar, bugüalerde yaka: lanarak. Adalete teslim edilecektir. Diğer ta len beri if taa şa çdilmeyen — kaçakçılıktan samk ve adedi 10—15 Irhulduğu idelad. lunan suçlular listesi ancak — önü, müzdeki hafta başlanacak olan dv usma da-belli lacak!