6 OCAK 1948 — T —— ——— — ——— l slâm Tarihinin En Meraklı Bahisleri | fırkalar na ——w;( (w *& * Şeriat adına cinayetler! sıl doğdu ? üne Ali ile tartışma — Hezi metler ve inad! — (Abdülmelik) ün (Hac) daki hutbesi — Ömer Bin Abdülâziz ve Hariciler — Adalet ve 20 KAİF OGAN Yazanı M. Alinin öldürülmesini üzerine al- ) mış olan (Abdürrahman İbni Mül- cem) e gelince, buraya biraz da aşk ve hayal karışıyor: Abdürrahman; Küfe Haricile- rinden birinin kızına fena Palde tutulmuştu. Fettan kız, sade gü- zel ve cazib bir mahlük d“ğil, Ha- bağlanmış kop- koyu bir an; idi. Abdürrah- man ile evlenmek için koştuğu şartlar arasında en mühimi (Ali- nin öldürülmesi) idi. Kız bu ka- darla da kalmadı, akrabasından bir kaçını Abdürrahmana yardım etmeğe razı eyledi ve Aliye varu- lacak kılıcı, kendi servetinden fe- dakârlık ederek «zehir> le iyice muamele ettirerek kat'i bir âleti mevt şekline koydurdu. Uğursuz gün gelip çattı. Emirül müminin Hazreti Ali İmam Ha- riciliğe yürektet âst san yanında olduğu halde sabah namazına geliyordu. Müezzia ö- nüni — Müslümanlar, haydi namaza namaz, namaz. Diye bağırarak yürüdü. Ortalık alaca karanlıktı. Birdenbire yol ortasında ördeklerin - bağırmakta oldukları işitilince, Alinin yanın- dakiler onları kovmak — istedilı İmam Ali müni oldu: Hayvanlara dokunmayınız, incinmiş olacaklar ki feryad edi- yorlar! Dedi. Bu sırada, Abdürrahınan ile arkadaşları gizlendikleri den fırladılar. Zehirli kılıç; büyük feragatkârın nurlu kafasında de- rin bir yara açtı ve tâ dimağa ka- dar işledi. Ali, bitab düşerkev: — Muradına erdin. Şu köpeği kaçırmayın, tutun. Dedi. Halk hücüni etüler, arkadaşı savuşabildiferse de Ab- dürrahman kaçamadi, elindeki ze- hirli kılıç ile kendini müdafaaya başladı. Orada bulunanlardan biri akıl edip kaftanını herifin üzerine fırlattı, kaftan başına dolasınca, halk üzerine çullanıp yakaladılar kılıcını elinden aldılar. - Onu linç köşe- ci edeceklerdi. Ali mâni oldu: — Öldür:- yin, yalnız hapsedin, iyi döş atarın, iyi bakıı ve besleyin r ben — iyileşirsem, belki idüm ederim, belki de affey- lerim. Şayet ölürsem, onu da ar- kamdan gönderin ki, Ulu Tanrı huzrunda muhakeme olalım! Sonra (İbni Mülcem) e döndü; aralarında şöyle bir konuşma geç- ti Ali — Ben sana kötülük ettim mi? Abdürrahman — Hayır, senden ikten başka şey görmedir. Öyle ise, bu hıyanet ve cina- yetin #shebi nedir? E < bü kılıcı kırk gün bile- dim, onunla halkın en zararlısını katletmekliğimi Allahdan diledim. Ali — Görüyorum 'ci, sen de o kılıcla öldürüleceksin. Halkın için en sararlısı, en şerlisi sensin! Sonra oğullarına döndü: Şimdilik hapsedin. Ben ö!ür- sem © zaman oru öldürdün. Ey — Abdülmuttalip — torunları, Emirülmüminin — katledildi, diye Müslümanların — arasında — kan dâvası çıkarmayın ve kanlarını a- kıtmayın. Ben de başka ınsoalar gibi bir tek ferdim. Benim için | ancak benim katilim öldürülür! Dedi. Oradakilerden biri: ÂAnkara yangını (Baştarafı 1 tmcide Ahmallerinden dolayı haklarında ta- kibat yapılmış midir, Yapılmışsa ticeleri nelerdir. 8 — Son yanan Mil| W Eğitim Bakanlığı yangınına sebeb| lânet e eksikliğini irşaal- sen vefat — Tanrı b lah göstermez edersen tanırız. AR — Ben iş' Size ne amma buraya kada türmem (yupın), ne de (yapmayın) derim. Siz kendi nizi, ker.diniz daha iyi düşünür ve yaparsınız. Sonra oğullarına — Tanrıdan korkun ve cekinin, Dünyaya bağlanmayın, elden çı- kanlar ve gidenlere ağlamayın, işi- her zaman doğruyu - söyleviniz, | Kur'andan — ayrılmayın Zalime karşı düşman, zulüm görene yar- dimci olunuz. Şer'i hükümlerden ayrılmamak yüzünden size söyle ve böyle denilmesinden ürkmeyi- niz. Daha bir çol. yüksek tavsiye ve vasiyetlerde bulunduktan iki gün sonra hicri (40) yılı Ramazanının bir rivayete göre 29 unda dünya- ya gözlerini yumdu. İbni Mültemi zindandan çıkı.rdı- lar. Halk galeyanda idi, kimi weşte yakmak, kimi parçalamak ist'yor- | du, teskin etmek güçtü. İbni Mül- cem, Alinin büyük oğlu İmam Hasana şöyle bir teklifte bulundu: | — Ben; Ali ile Muaviyeyi ö'dür mek üzere Allahütealâ ile akdet- miştim. Bana mühlet ver, <'dip Muaviyeyi de öldüreyim. Kur'tulur | sağ kalırsam gelir sana teslim o- lurum. O zaman bana ne iste sen onu yap! İmamı Hasan; bu teklifi kabul etmedi. Ali gibi bir adamın oğlu, haklı dahi olsa bir adamın ötdü rülmesi için bir katil ile elbette iş birliği yapamazdı. * Suikazdci; işkence ile — öldürül- dü. Elleri ayakları kesildi. Atdır- madı, daima (Kur'an) okuyordu. Bizdıriliniş bir sivri demir ile gö: leri çıkarıldı — Yine #ikâyet etme- di (Kur'an) okumakta devam eyledi. Dilini kesecekleri zaman bağırmağa başladı Ba kadar işkenceye taaam- mül ett'a de, pimdi dilin kesilecek diye neden feryad ediyorsun? — Ben, dedi, dilim kesileceği i- çin inlemiyorum. Ondan sonra s: kalırsam, Kur'anı Kerimi — okuya- mıyacağım diye ağlıyorum, acı çı kiyorum Dilini de kestiler ve ölmüş cese- dini yaktılar. Bu adamın alnı da çok namaz kılıp secde etmekten parlıyordu. Hariciler de, mânasını idrâk et- meden, Kur'ana bağlılıktaki taas- subun nasıl feragat ve metanet doğurduğuna bu da misaldir. Ne yazıktır ki, bu dindar, âbid ve za- hid insanların cahilliklerinden do- ğan (taassuö) ları ne onları hida- yete ulaştırabiliyor ve ne de Tedâ- kârlıkları; islâmlar lehine bir 8 met ve saadet yolu açabiliyordu Kendilerine ve hemdinlerine musi- betler, felâketler hazırlamaktan başka işe yaramıyordu. Ali ile işe başlayıp yarı yolda onu bırakan «Şeriat isteyici» ler; başta da söylediğimiz gibi Ali ta- rafından yenilmişler, fakat sonun- da o değerli varlığı da yere vu- rarak, yine kötü fikirlerini yapma ga çalışmaktan geri kalmamışlar- dır. (Devamı var) Zevk ehli bir mevkuf (Baştarafı 1 incise; dan bir gün önce kolayını bulup fi rar etmiştir. Jandarma ve polis firariyi taki be başladığı bir sırada Hüsnü Ka nedir, bu. hususta; yapılan takibat | dırımcı dün sabah ceza evine ken ve bilirkişi raporları ne sonuç ver- | giliğinden gidip teslim olmuştur. miştir. Bu soruların sözlü — olarak | Yeniden hakkında zabıt tutula İçişleri Bakanı tarafından açıklan- | rak dâva açılan Hüsnü kaldırımcı masını rica ederim, sorgusunda r taraftan kendisile görüştü- Yılbaşı münâsebetile arkadaş Elunlüz Pabri Kurtuluğ İstanbul Üni | tarımla buluşup eğlenmek üzere v versitesi talebeleri karşısında yap- ) miş olduğu konuşmanın parti namı- ma olmadığını şahsı namına olduğu- n : söylemiştir. YANGIN TAHKİKATI nkara, 5 (Hususi) — Milil Eği- #a Bakanlığı binasının yanmasın dön 48 saat evvel hâdisenin Anka. mtada dört kişi arasın- | di mevzuu bahis edildiğine datr sav clğa yapılan ihbar üzerine yuııılıııl tahkikat tamamile akai istikamette | Za evinden kaçtım. rar sayılmaz, Öyüe tü ülmelim bulunsaydı gelip teslim olmazdım. Maksadım sadece dişarı çıkıp eğ. lenmekti» demiştir. : —a inkişaf etmiştir. Savcılık kasid eserinin bulunup bulu noktasından tahkikatın — genişi genişletilmiyeceğine İsparta- savcılı gından alacağı rapor Üzerine bir ka- rar verecektir Fakat bu f| biz oğlun Hasanı halife | (Baştarafı 1 incide) ceğini pek iyi biliyordum. Bunun içindir, sizden ini rica et- miştim. Maalesef zaman oldu ğu gibi siz de bunu, şikâyet'edilen lerden sordunuz. Onlar da gayet tabii olarak bu şekilde cevab rek işin içinden çıkmak mecburi- yetinde kaldılar. Yazdıklarım tamamlen ifade etmekle beraber, hakikatin ufak bir parçasıdır. İnşaat yolsuz- lukları hakkında - malümat mek İN-TAŞ dosy bir defa gözden geçirmeniz dir. Buna da vaktiniz müsait değil se, Taşköprü kaymakamı Bedri anin'in, Kastamonu - valisi Mit- hat Altıok'a valinin de Sümer- bank genel müdürlüğüne gönder- diği inşaat — yolsuzlukları — 1kbar mektubu Üzerine, tetkike geler ve on şahidin ifadesini alan Seksiyon Salıh Ronanın raporile kont- rol şeflerinin inliyerek yazdığı bir iki izi tatmin eder zannederim, Bay Bakan Cevab mektubunuzda bildirdiği ere- | hakikati ktubu okuyunuz, | | | | gibi, kendir fabrikası 9.4.945 tarihindi 432 lira muham.nen bedelle satışa çıkarılmış, mütenh- hidi tarafından €(16.25 kırılarak 790 küsur bin liraya ihale edi miş- tir Yine mektubunuzda bedel o'arak gösterdiğiniz 1.100.000 liraya ge- lince, bu müteahhidin son aldığı ni: 100.000 Jira'ık avansla 1.350:000 lirayı inşaatın — istihkakıdır | ki, at'i sonunda alacağı | para ile yine 1.500.000 lira mayda | na çıkacaktır. İnşaat farkı söyl. diğiniz gibi 16 değil, müteahhi din bu, kadar aldığı paraya göre 942 dir. Bu inşaat ki, temel | taş duvarları kireç, duvar sıvaları | çimento harçlıdır ve 240 iş günü | bir mislini çok aşmıştır | Bay Bakan Bunlar haricinde müteahhitten bir para alınmadığı gibi Taşköprü ye giden bakanların taksi ve ziya fet masraflarının müteahhitten 'i tenmiş olması tamamile hakikat hilâfıdır.» diyorsunuz. Hiç bir müessese bu şekilde aldı- ği parayı resmen defterine islemez, ve ona muhakkak bir kulb takar. İşte, bakanların Taşköprüye gelip | gitmesinden sonra, müteahisidin aldığı 113 bin lirâlık istihkak capo rundan beş bin lirası kesilerek 108 bin lira olarak ödenmiştir. Bu beş bin lira —gelen heyetlerin ada kesilmistir. İnşaata üç defa geETmyaar T dürü, Seksiyon şefi, bir iki defa diğer mühendis ve şeflerin gelişin den ötürü olmasa gerektir. kü, bu arkadaşların hepsi Sümer- bank memuru olup geliş ve gidişle- rinde bekanın ve müteahhidin ara baları kullanıldığı gibi ayrıca da yol harcirahlarını bankadan a'mış İardır. Böyle olduğuna göre beş bin lira hangi heyetlerin — ması karşılığı olarak ödenmiştir? Bay Bakan; Birinci mektubumda not olarak aşan hesabı mas- üTterra YENİ SABAH koyduğum kereste işinden, Sümer bank genel müdürlüğü pek telâşa düşmüş olacak ki; «yukarıda da i- şaret edildiğı gibi inşaatta kulla- nılacak malzemenin bedeli müteah hide aittir ve bankanın muayyen fiyat üzerinden müteahhide verme yi kabul ettiği malzeme haricinde kalanların da müteahhit — tarafın- dan temin edilmesi lâzımdır. Ke- reste de bu şekilde doğrudan doğ- ruya müteahhit tarafından temin olunacak maizeme arasında bulun makta ve bunlarla banka ilgi memektedir. Müteahhidin — kaçak kereste kullandığı" hakkında her hangi bir ihbar ve şikâyet vuku bulmadığı gibi, banka da — bunu varid görmemektedir.» — şeklinde cevab vermek mecburiyetinde kali yor. Böyle olduğuna göre: Sümer- bank genel müdürlüğü neden Or- man Genel müdürlüğüne resmen bir mektub yazarak —Taşköprü- de inşa edilmekte olan kendir fab- rikamız ihtiyacı için rampada mev kereste stoklarından ve hammen bedeli üzerinden verilme- sini— rica etmiştir? İhalesiz mal satmağa mevsuatı müsait olmıyan orman genel mü- dürlüğü, daha üstün fiyatlara müş terisi hazırken, mavzuubahis ke- resteyi, sözde Sümerbank müdürlüğüne veriyormuş gibi va- ziyet alarak neden müteahhitlik firmasına verilmesini, Boyabad iş letme âmirine emir wermiştir? İşte bu vesile ile ormana giren müteahhitlik, inşaatında kacak ke reste kullanmağa U- fak bir kazada herkesin gözü ünün de olan bu vaziyete Taşköprü or- man memurları el koyarak, Sümer bank kendir fabrikası inşaatını bir kac defa baslılar. Ve fabrika bina mü- genel başlamıştır. sının bir bölümünün toprek zemi: nini eşerek 20 - 30 metreküp ka- çak kereste çıkarıp zapta ba rak götürdüler. Kendir fabrikasında mikdar kaçak kereste kullanıldığını bul- mak zor değildir. Mütcahhidin, or- man işletmesinden aldığı tomruk mikdarı ve zayiatı resmi evrak ve formalite ile sabittir. Tüccardan aldığı kerestenin faturası elinde- dir. Bunun yekünu ile inşaatta kul landığı kereste sarfiyatı istihkak raporlarındar. — çıkarılırsa, ortaya yüzlerce metreküp kaçak Kereste çıkacağı muhakkaktır. Bay Bakan; Resmi vesaikin, mahkem.nin, bü tün Taşköprünün ve hattâ kendi- katleri, Sümerbank gönel müdür- lüğü, hem sizin ağzınızdan nasıl tekzib edebiliyorlar? Hayret edi- yorum doğrusu. Onlar tekziblerine devam etsin- ler, ben alâka ve cevaba zöre, ü- çüncü mektubumda kamyon tik, benzin işlerine ve inşaat mü- dürünün şantiye içinde avazı vıktı- ya- ne ği kadar bağırdığı karaborsada sa tılan malzemeye de temas - edece- ğim Ali Baran ingiltere, yeni bir dış siyaset takibe başladı Unites Londra: 5 — Press İngiltere komünist yayılmasını durdurmak, Ortadoğuyu barışa ka vuşturmak ve Sovyet Rusya ile A- merika arasında dünya çapındaki mücadelede müvazeneyi temin et- mek yolunda dinamizmle dolu y ni bir dış siyaset takibine başlamış gibi görülmektedir. Cumartesi akgşamı — Başbakan Atlce'nin söylediği nutukta Sovyet Rusyaya karşı yapılan - tenkidler, Avam Kamarasında 22 ve 23 Ocak tarihlerinde yapılacak olan iki gün lük müzakerelerde daha açık rak belirecek olan bu yeni si; tin ilk emaresini teşkil etme dir. Bu yeni siyasetin yani sıra sen- dikalarda bulunan — komünistlerin durumuna kar$ı kuvvetli bir taar- ruz başlıyacak ve bu hücumlar sı rasında İngiliz sendikaları kor g sinin sağ cenah' M. Bevinin Mars- 1 plânına iştirâk eden memle ketlere yardım etmek ve kominfor ma mensub milletlere karşı müca- dele etmek yolundaki — kararında teşkilâtlandırılmış milletlere karşı mücadele etmek yolundaki kararın da teşkilâtlandırılmış işçiler tara- fından destekleneceğini gösterme- ğe çalışacaktır. hagilterenin Ortadoğudaki siyasi faaliyeti Londra: 5 (AP.) — Associated uhabiri - Arthur Gavsnon bildiriyor Filistinde Arab - Yahudi ka derken, İn tadoğudaki mevküni takviye için | (AA.) ga- 1 devam gilterenin, Or- bazı Arab devletleriyle ittifak ak- | dine çalıştığı anlaşılmaktadır. Bu hususta resmi şahıslardan alınan malümata göre, Dişişleri Bakanı Bevin, İngilterenin Ortadoğudaki bir çok mümessillerini, bu mevzu üzerinde görüşmek için Londraya çağırmıştır. Aynı kaynakların verdikleri taf silâta göre, İngiltere bazı Arab devletleriyle, bilhassa Mısır, İrak ve Ürdünle iktisadi, siyasi ve aske ri sahalarda birer anlaşma arzu- sundadır. İngiliz - Mısır Sterling anlaşması imzalandı Kahire: 5 (AP.) — Yeni İngiliz - Mısır sterling anlaşması bu sa- bah Kahirede, İngiliz ve Mısır tem silcileri tarafından imza — edilimiş- ti Kahire: 5 (A.A.) Sterling hakkında İngiltere - Mısır anülaş- masının imzasını müteakib Misır Dişişleri Bakanı Ahmed Kassaba paşa bu anlaşmanın — İngiltere ile Mısır arasında muallakta bulu diğer meselelerin halli için iyi bir başlangıc olacağını Ümid ettiğini bildirmiştir. Bugün ayın altısı (Baştarafı 1 incide) Her kadar büdce müzakereleri gibi bir sebeb; maaş: tediyelerindeki bu son intizamsızlığın izahında ileri #ürülebilirse de, ne olursa olsu Mur vatandaşları daha fazla mağ dür etmemenin derhal çaresine bak malıdır. Zaten geçim sıkıntim. içinde bulunan ve aldıkları para bir ayın he bile kifayet etmiyen me- murları, Üstelik 837 gün bekletmek, €en hafif tâbirile, günahtır. Ekonomi Bakanına | Verem savaşı ikinci mektub (Baştarafı ? 'ctde) Bu tüzüğe nazaran, derneğin ga- yesi, verem hakkında esaslı tedkikler yapmak ve yaptırtmak, bu gayeyi hedef tutan çalışmaları desteklemek, | bu arada diğer sağlık Kurulları ile| de münasebet tesisi diye hülâsa edi- lebilmektedir. Derneğin sembolü, sola doğru ve içiçe bir. çift kırmızı aydır. | Gec vakte kadar süren toplantıda | mühtelif dilekler Hleri sürülmüş ve prensip olarak Sağlık Bakanlığımın propaganda vasıtalarından ve tâtil- lerde, genclerden — köylerde istifade etmek; Muhtelif gelir kaynakları temin et mek; Her verem derneğine röntgen ma- kinesi göndermek Verem aşısı tatbik etmek; Mekteblere alınacak — elemanları, sıkı bir. röntgen muayenesine — tâbi tutmak gibi esaslı maddeler üzerinde durulmuştur. Toplantıda bulunan Sağlık Bak m, Dr, Behcet Uz, ihe tisasları hakkında bir arkadaşımıza şunları söylemiştir: «— Verem derneklerinin, ta süren çalışmalarından, intibaları ve bir. hat bilhassa bu arada halkımızın gösterdiği alâ- kadan son derece memnunum. Gördüğünüz gibi, elmizden kadar çalışıyoruz. Taşıyoruz, Muvaffak olacağımıza İna miyor Verem Derneği Başkanı Dr. Te Sağlam da intibalarını göyle hülâsa etmiştir: «— Toplantı geldi derdleşiyor ve a K son derece verimli oldu. Esaslı noktaları; samimt bir hava içinde, mevzif şartların yarat- tığı zarüretleri göz önünde tutarak konuştuk ve anlaştık. | * konferansı delegeleri, dün Kasımpaşa, Süleymaniye ve Kumkapı Verem Dişpanserlerini gez | mislerdir. Spor - Sergi Sarayı inşası iha e edildi (Baştarafı 1 incidey rafında gelecek yıl büyük bir ser- gi açmak da kabil olacaktır. Spor - Sergi Sarayında, biri bü- yük, ikisi küçük olmak Üzere üç salon bulunacaktır. Büyük salon- da güreş, boks, basketbol, bol, tenis, küçük ve diğer salcn si porları ve müsabakaları yapıla! lecektir. Küçük salonlarda da & yni müsabakalar icin kâfi yer V.uthr.' Plâna göre her üç salon ayrı eyrı muhtelif maksşadlarla kulianı- labileceği gibi icabında üçü de bir- leştirilerek büyük — müsabakalaı konsetlere ve toplanlılara tal | edilebilecektir. Bu takdirde seyir- ci Sayısı 6 T Bimkisiye çıkalile- cektir. Binada — yapılacak — tribünlerin hepsi katlanabilir şekilde insa e- dileceğinden salonlar sergi ve mü sabaka ihtiyaçlarını karşılıyabile- ceklerdir. Ayrıca bina dahilinde bir gazino, müteaddit büfeler, soyunma yer- leri, Fin hamamı, bilârdo ve ping - pong salonları, müdürlük ve idare odaları bulunacaktır. Spor - Sergi Sarayında biyük müzik konserleri için olduğu yibi resim ve heykel galerisi olarak da istifade edeceğiz. Yazın, açık havada spor yapıldığı zamanlarda, binadaki salonlarda büyük bir sergi açacağız. Bu sergi- de memleketin zi nat hütün istihsallerini " teşhir edeceğiz. Ay- rıca sarayın civarında sergi için daimi veya muvakkat pavyonlar vücude getirmek üzere yerler ay- rılmıştır. Bu büyük bina da Açıkhava ti | yatrosu gibi belediye için bir selir | kaynağı olacak, spor müsabakala- rından ve sergiden bir hayli vari- dat eldr edilecektir. Gerek gençliğin kapalı spor sa- Tonları ihtiyacımı, gerekse şehrimi- zin sergi binası ihtiyacını karşılı- yan bu ayı, ihale etmeğe muvaf fak olduğumuz için bugün bir bah tiyarlık duyuyorum. Şunu da ilâve edeyim ki Spor - Sergi Sarayının İnşası, belediye büdcesinden ayrılacak *-” * ile yapılacak değildir. Belediye . —a- yın inşası için lüzumlu olan parayı İller Bankasile yaptığı bir ist'kraz ile temin etmiştir Bu istikraz, Spor - Sergi Sarayının sağlıyacağı gelirle ödenecektir Li.anc. Brevester (Baştarafı 1 incide) leketlerde. Komünizme karsı müca | dele imkânlarının | daracoda: oltuğunu: söyümelii ve) bilhassa Fransa ile İtalyada hükü- | metlerin durumunun sağlamlaştığı | ı kaydetmiştir | Brewster sözleri arasında demiş. vr Ki Yunanistandaki vaziyeti de Ame rikan yardımı daha şimdiden kur tarmıştır. Fakat bu yardım, zamanda, Yunanlılara pışmalarının — Amerikanın bir harb olduğu kan: miştir.» Verem sabafı, voley- ve rai ve «cesaret — veri hudut yapt atini de ver | Komünist lütufkârlığı (Baştarafı 4 Wncide) Buches: 5 (A.A.) — Kralın yave ri binbaşı Vergotti, demiştir ki: Kral Mişel, memleketi terke zor- lanmamıştır. Kendisi, Rumen va- tandaşı haklarını muhafaza ettiği takdirde Rumanyaya dönebilecek». tir. Kral, Rumanyadaki hususi emlâ kine dalma sahib bulunmaktadır. Kralin avdetinde saraylarında ka- bilmesi için Sinala ve Bükreş sa rayları bakımlı bir halde bulundu- rulacaktır. Rumanya kralı Mişel, bu sabah saat 9.08 de Buchs istasyonuna gel miştir. Kralın treni saat 10.10 da buradan kalkmıştır. Saat 1546 te Lausanne'a varmış bulunacaktır Tren garda bir saat kadar dür- muş ve bu esnada İsviçre makam- ları polis ve gümrük müamelelerini tamamlamışlardır. Beyaz perdele ri kapalı bulunan vagonunda uyu- makta olan kral Mişel, gazetecilere çıkmamıştır. Kralm annesi de ga- zetecilerle görüşmemiştir. Avusturyada Fransız işgali altın | da bulunan son istasyon olan Feld. kireh'de albay ve Luassan, kralın | maiyetinden binbaşı Vergottiyi se-| lâmlımış, Vergotti. trenin istasyon da duracağı 10 dakikalık müddet zarfında kralın nişanlısına telefon edib etmiyeceğini — sormuş, fakat | kendisine vaktin çok dar olduğunu bildirmiştir. | Buchs'dan hâreket edeceği nesasında çok yorgun olan Vergotti gazetecilerin Israrına dayanamıya. rak bazı beyanatta bulunmayı ka- bul etmişletir. Vergotti, kralın taht tan feragati keyfiyeti ve Istikbal plânları hakkında söyleyecek bir- şeyi olmadığını bildirmiş ve demiş- tir ki: İtimadımızı ve kuvvetliyiz. ESKİ KRALA VERİLEN UYDURMA İSİM Yeni Rumen hükümetince krala prens Hohenzollern - ve annesine prenses Seleswig—Holstein —adına pasaport çıkarılmıştır. Bu — isimler krala ve annesine Rumen memurla rı tarafından verilmiş, fakat kral ve annesi tarafından buna muvafa kat edilmemiştir. Çünki hukuken hakikata uymamaktadır. Pasaport lar, diplomatik neviden olub diğer leri gibi yeni Rumen Halk Cumhuri yeti mühürünü taşımaktadır. VİYANADA BİR AMERİKAN GAZETECİSİNDEN İSTENEN ÖDÜNÇ PARA Londra: 5 (A.A.) — Britanova: — Eski Rumanya kralı Mişel dün, Avusturyadaki Amerikan işga) böl gesinde emniyele eriştiği zaman ce binde hiç parası bulunmuyordu. Eski kralin özel treni Sovyet işgal bölgesinden geçmemek maksadile başka bir yoldan gelmiştir. Daily Herald'ın Viyana muhabiri 'nin bildirdiğine göre Rumen Komü nist hükümeti, eski kralın herhan Tren muhafaza ediyoruz gi bir meblâğı beraberinde götur- mesine müsade etmemiş ve tren Vi yana'ya gelir gelmez kralin sekrete rinden biri olan Mişi, trenden ine- rek bir Amerikan gazetecisile ko- nuşmak istemiştir. Sekreterle ga- zeteci bekleme salonunun bir köşe sine gitmişler, burada sekreter ga- zeteciye şöyle demlştir: «Blze öndüç olarak İsviçre frangı verebilirmisi. niz? Yanımızda hiç İsviçre parası yok. Sekreter ,Amerikalının kendisine ödünç verdiği seyyah çekini kral namına minnettarlıkla kabul et miştir. Geçen hafta zarfında vukua ge- len hâdiseler hakkında kendisin. den bazı malümat istemesi üzerine gayet soluk ve yorgun olan — Mişi Söyle demiştir: «gayet müdhiş ol dür LOZAN'A DOĞRU Bern: 5 (A.A.) — Kral Mişelin hu susi treni, gümrük ve polis muama lâtı yapıldıktan sonra saat 10 da Bucha'dan hareket — etmiştir.#Tren İsviçreye geldiği zamanki tertibatile yoluna devam etmiş, yalnız katara bir isıtma vagonu tlâve olunmuştur. 'Tren saat 1547 de Lausanne'a cektir. PRENSES İSVİÇRE YOLUNDA. Kopenhag: 5 (AA) — Eski Ru- manya kralı Mişel'in nişanlısı Pren ses Anna de Boubonparme'in kar. deşi Prens Mişel dün trenle Kopen hag'dan Paris'e hareket etmiştir. MİŞEL LOZANDA Lausanne: 5 (AA) — Eski Ru manya kralı Mişel'in özel treni, sa at 16.05 te Lausanne garma girmiş tir Eski kralı ve annesini istasyonda kralın teyzesi Aoust düşesi, amcası prens Nicola ve kâtibi bekliyorlar- dı. Yolcuları bin kişilik bir kalabalı karşılamağa gelmişti. Bunlar kra alkışlar arasında «yaşasın kral» ava zelerile karşılamışlardır. Bazıları d Kahrolsun Komünistler, diye Bırmışlardır. Maiyet erkânından Vergotti, Fra lin demecde bulunmuyacağını bil tir miştir. Mamafih Vergotti, akşamıa kadar basın mensablarını kabul -te cektir. Lozan: 5 (A.P.) — Eski Run n ya kralı Mişel'in saat 18 de Lo-> ta varışı içten gelme sevgi tezahü, ne yol açmış ve eski hükümdar kar sılamak üzere istasyona biriken ka labalık kendisini alkışlamış, «Kah rolsun Komünizm, yaşasın Hürri- yet, yaşasın kral» sesleri duyulmuş tur. CAROL OĞLU İLE YAKINDAN ALÂKADAR OLUYOR Lizbon: 5 (AP.) — Eski Ruman- ya kralı Karol, oğlu kral Mişel'i» hu gün sağ salim İsviçreye vart Smı Assoclated Press Lizbon muhabirin den öğrenmiş ve bu haberin kondi. sini fevkalâde sevindirdiğini besar etmiştir. Ankarada nümayiş tahkikatı (Baştaratı 1 incide! sustaki evrak da yakında savcılığa yerilecektir. Diğer taraftan Ankara rektörlüğü — senatonun: kararına uyarak nümayişisre katı- lan öğrenciler hakkında disiplin ce- zası tatbikine karar vermiş ve nü- mayişlere katılan öğrencilerin listes sini emniyetten istemiştir. DOSYA ZABITAYA İADE EDİLDİ Ankara, 5 (Hususti) — Haber al- dığımıza göre, 27/12/947 günü Üni-| versite talebesinin yaptığı izinsiz nü mayiş ve rektöre hakaret hâdiseleri üzerine zabıtaca İçtimaatı umumiye ve tecemmüat kanununa göre yapı- lan tahkikat dosyası Savcılıkca ın-i celenmiş ve birçok noktaların noksan olduğu görülerek, tahkikatın ikmali | için yeniden zabıtaya iade edilmiş tir. YENİ BİR TBESSÜR TELGRAFI Ankara, 5 (ALA.) — Yüksek tah> Sil gencliğinin tezahtiratı esnasında vukua gelen hâdiseler — dolayasile Ankara Fen Faktiltesi dekanı Cemil || Dikmen tarafından Ankara Ünivere sitesi rektörü Ord. Prof. Dr. Ş. A.| Kansu'ya aşağıdaki telgraf gönderii | miştir. 5/1/1948 tarihinde toplanan — Fa>| kültemiz kurulu 27/12/1547 günü ya pilan nümayiş akabinde şahsınıza ve şahsmızda temsil ettiğiniz Üniversitesi Üniver. sitemire yönelinen tecavüzden dnla> vi düvdütü derin elem ve tessaületi | Üniversitemizin sayın rektörüne de bildirmeve karar vermiştir. ayrılarımla arzederim. “Zravda,, nın “ürk basınına yeni kücumu (Baştarafı 1 sacıar geldiğine dair Türk gazetelerinde haberler çıktığımı ileri sürmüşler ve bu haberleri «Peri masalt» olurak vasıflandırmışlardır. Çift imza altında çıkan bu yorum da şunlar yazıl:dır: «Son günler zarfında Türk basını yeni bir Komünist aleyhtarlığı buh Tanı geçirmekte olup, gazeteler, Sov yetler - Birliğile yeni Domokrasi memleketleri aleyhinde uydurma ve entrikalarla doludur.» Ankara Üniversitesindeki «Faşist Çocuklardan. — bahseden «Pravda», bunların Üniversite Rektörünün o- dasındaki eşyayı — kırdıkların) — ve Rektörü istifanamesini imza ettir- diklerini yazmaktadır. 317 Harb'ye Mezunlarının dâveti Harbiye Mektebinin 317 mezunla n neş'etleri olan 9 Ocak Cuma gü- nü saat 145 tan 175 a kadar İstan bul Ordüevinde geçen sene olduğu gibi bir toplantı yapacaklardır. Bu sınıfa mensub bilâmum subay ar- kadaşların teşrifleri rica olunur. Orhaniye kışlasırda yıngın çıktı Dün akşam saat 21 de — Yıldızda Orbaniye kışlası yanında bulunan Mes'ut bir nilâh PFikriye Aslan fle Beykozlu Faik oğ| lü Necati Yedicanın Beyoğlu evlen me datresinde 5/1/948 Pazartesi gü| alkâhları güzüde dâvetliler hu | unda yapılmıştır. Her iki terafa | saadetler dileriz nü bir Galata kule bekçisi tarafından görülerek It faiye haberdar ediliniştir. Bina kâ- gir olduğu için tavlanın çatısı ve sahşap kısmı yandıktan sonra sön dürülmüştür. tavfada yangın çıkmış,