24 Mart 1941 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3

24 Mart 1941 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

24 MART 1941 Yazan : Eski Dahiliye Nazırı Reşit Rey © Gayri meşru istifadelerinden mah- rum olanlar beni ifayi vazifede mazur göremediler ,, Hakıkaten mültezim olabile-! 3k adamlar müzayedeye iştirake cesaret edemediklerinden mü- tegallibe lehinde bir nevi inhi-| sar peyda olmuş, bu insafsız ki-! şiler hazinci maliyeden çarp- tıklarile kanaat etmiyerek halk tan da âşar bedeli - değerinden fazla miktarda tahsili âdet e- dinmişler. Meselâ birisi senevi iki yüz lira ile iltizam ettiği u- fak bir aşiret âşarının nihayet bin lira olan değerine mukabil | aşiretten bin dört yüz lira isti- fa ederek sekiz yüz lirası mali-| ye hazinesinden dört yüz lirası da fukaranın kesesinden alın- mak üzere kendisine açıktan se- nevi bin iki yüz lira irat temin etmiş. Yine öğrendim ki hükü- met merkezinden uzak kıtalar- da mültezimler hissei öşrü isti- fada kasden gecikerek, öşrü| yerilmedikçe kaldırılması mem- | nu olan harmanı açıkta bırak- mak tehdidile, zirat hükümleri altında zebun etmeğe de alış - mışlar. Binaenaleyh bu iltizam beliyyesinin, kanuna muvafık bir surette, bilfiil meydan kal- dırılması çaresini düşündüm. Biri meclisi idare azasından ikisi yerli memurlardan olmak üzere sözlerine itimat edilebile-| ceğini ümit ettiğim üç kişiyi| bütün Kudüs sancağında her| ve Kudüs kazasına merbut bir iki ufak aşiretin o seneki mahsulüne ü miktarı ne olabileceğinin tah- kikine ayrı ayrı memur ettim. Bu üç kişinin bütün kış teker teker icra ettikleri tahkikat neticesi olarak bana getirdik- leri üç defteri karşılaştırdım. Bazı rakamlar mütevafık, bazı- ları farklı idi. Evvelkileri aynen nen kabul ettim; ikincilerin va satisini aldım. Bu suretle istih- sal ettiğim malümatı esas haz ederek Kudüs kazasile be-| raber Yafa ve Gazze kazaları Aşarı falesinde de hazır buluna- rak her tarafta âşarı köyün| mecmu ziraate vekâleten muh-| tarları üzerine ihale ettim. Fa-| kat köylüye gadredebilmek en-| dişesile âşar bedelâtmı elimde-| ki defterde taayyün eden mik-| taırdan yüzde onla yirmi ara-| sında noksan olarak ihaleye| razı oldum. Neticede o senenin hazineye ait âşar varidatı eski- lerine nisbetle yirmi bin lira afzla zuhur etti. Bu tedbir ile zürraın harman larını istedikleri zaman kal - dırmak, istediklerine satabil - mek hürriyetile beraber - biraz para da kazandıklarını, aklı eren yerlilerden bir kaç kişi bana mevsuken temin ettiler tani ayni şekilde tecdid etti dim. Öna göre bu sene âşarinin | da yine ayni usul ile geçen se- neye nisbetle altı bin lira daha fazlasile köylülerin kendilerine ihalesi müyesser oldu. Miktarı-| nı zikrettiğim varidat hazinei maliyeye aittir. Kudüs ğında vakfa ait karyı mevcut, miktarları da mühim-| dir. Bunlarda da yine o nisbet-| te, hem mükellefe, hem cibaye- te nafi olmak Üzere, bir bayli istifade hasıl oldu. İkinci iHale- | yi takip eden kânunusanide ©o senenin henüz tahsil edilmemis | olan âşar varidatından Şama bir kaç bin lira gönderilme hakkındaki emir üzerine le Yahkik henüz tahsil edilmeyen miktarın bu sür'at ve sül delil olarak, tedbir de itminan hasıl etti. Varidatın tekessürü ve bin- lâtının vak-i irilmesi mali- nu âlisinin nazarı dikkatini celbetti, Komisyonu | âlinin birinci azası tarafından netice merkez ira ti zamanile yeti: ye komisyı müteaddit telgraflarla tebliğ c dilen takdiratı seniyeye ve şahane tarafından fazla olarak | iki büyük nişanla taltife müs - tahak gârüldüm Fakat gayri meşru istifade- 1 bahrum olanlar beni ifayi vazifede mazur göremedi ler. Orada bulunduğum müd detçe ses çıkarmaya cesaret € gemediler. Ancak 0 memuriyet- ten infikâkimden, — alelhusus| meşrutiyet ilânından sonra, hat tâ bir sene soni razkârın aleyi bir baç ge z yüz liradan iba- ret olduğu anlaşıldı. Tahsilin| ihalenin halka müsait olduğuna fili bir n isabetin- | tezviratını tervicen vasttal itiraz. olmaya İ çalıştılarsa da süyleri akamete müncer oldu. * Kudüsteki — memuriyetimin | sonlarına doğru, şimdi ismini unuttuğum galiba miralay rüt- besinde bir hünkâr yaveri aŞm- dan istisap ettiği bir tabur as- kerle Bahriahmerin ' şimal sa-| hilindeki Akebe körfezinin şark ciheti müntehasında kâin Ak be kasabasına gelerek orayı askerle işgal eder. Bu kasaba körfezin garp sahilini teşkil e- den Türusina şibhi ceziresinde değil hattai Hicaziyeden madud olan şark sahilinde bulunduğu- | na göre Mısıra ait olmamı lâzım gelirse de vaktile kidivi yetin bu yolda bir iddiası, y: hut istidası tervic mi edilmi yoksa başka bir suretle midiv yete mi terkolunmus - bilmiyo-| Tum, her halde Mısrilere bu hu- susta bakkı kelâm verilmi imiş. Şimdi ©o körfeze hususi bir ehemmiyet veren İngilizler hidiviyetin bu husustaki — hu-| kukunu muhafaza azmine dü şerek oraya Gderhal bir harp gemisi gönderirler. Mesele bu suretle azaran İngilizler hududunun kat'iyen tahdil zumunu ileri sürerler; ve bu. hududun Akabe kasabasının şarkından başlıyarak Akdeniz sahilinde Gazze ile El'ariş ara-| sındaki “Mevilâh,, mevkiine ka- dar resmedilecek bir hattı müs- tekim ile tahdidini iltizam eder- ler. Babıâli bu hudud hakkında malümat talep etti. Radettetkik | âtideki malümatı bildirdik: Akabe kasabasının Moblih- ten başlayarak Akabeye mün- tehi olan hududun — şarkında mı, garbında mi bulunduğu bu- raca meçhuldür. Bu iki nokta - rasındaki hududun güzergâhı kara yoliyle Mısırdan — gelen hüccaç kafilelerinin memerri olmasından dolayı “Derbülhac,, denilen yolun Şark cihetinde- dir. Yani “Derbülhac,, tamamiyie Bi'rrissübu kazası hududu dahi- Hindedir. Bu yolun ehemmiyeti Mmahsusası vardır: Şu sebeple ki vaktiyle Hac kafilelerini is-| ka için imtidadınca — üzerinde müteaddit —kuyular hafrolun- muştur. Malümdur ki — çölde kuyu, cesette ruh gibidir, Bi- naenaleyh İsmail Paşanın Hidi- viyeti zamanında kuyular scbe- biyle tarafeyn ürbanı arasında nizâ vukuunu men için “Derbül- hac,, ın ciheti aidiyeti noktai nazarından tetkikatı mükem- mele icra edilerek Bi'rissübu hududunun şarkına, yani Turisi- | na şibihceziresi tarafına doğru Ertesi sene ziraat tahkika-| muhaddep ve oldukça vâsi bir kavis resmetmekte olduğu an- laşılmış ve o veçhile hudut tes- bit edilerek yazılan itilâfna - meler hattı hududa yakın olan kabilelerin şeyhleri tarafından imza ve Misır memuru binden tasdik edilmiştir. di, denildiği gibi, hattı müstakim ile tahdit - edi- lirse “Dürbülhac,, tamamiyle Mısıra intikal etmiş olacaktı Babiâli bu tahkikatı musad- dık vesikaları istedi. Vaktiyle vazılmış olan itilâfnamelerden bizim taraf ürbanı elinde bulu- nan nüshalar" Bi'rissübu kayma- kamı Asaf beyin gayretiy toplandı ve Babiâliye takdim dildi. Bu kavi delillerle İngiliz- leri ilzam etmek mümk! Bgö- ründüğü halde, bilmem nasıl ol- ? Babrâli muarızlarını - iskât emedi. Mısırdaki — İngiliz heyeti as. keriyesinden müntahap fenni memurlarla beşinci ordu erkâ- nı harbiyesinden intihap edile- cek zabitândan mürekkep ola- rak teşekkül edecek bir komis- | yon tarafından huüdüdün — iki| nokta arasmda bir hattı müs- | tekim olmak üzere tahdidine karar verildi. Fakat bu husus- | ta sadır olan iradci sen bi- | m taraftan intihap olunacak zabitanın faraizi diniye ile âmil alarını ve İngilizlerle ihti- n tevakki ederek tetkikatı lâzimeyi ayrıca icra etmelerini âmir olmasiyle besinci ordudan doğruca Akabeye — gönderilen | zabitan, teodolit âletiyle o ci- hetten battı hududu tersime başlıyan İngiliz heyeli fenni- yesini uzak ediyordu. (Arkası var) n takip ile iktifa ae LA ae ea eee yarman aa HATIRALARIN —E Sabah Dayan Yugoslavya ! Komşumüz Yugöslâvyanın su aralık arzettiği manzara ger-| çekten yürek parçalayıcıdır. —| İşte istiklâline, hürriyetine ve milli şeref ve haysiyetine bağ-| h küçük bir memleket ki ma- rüz kaldığı kahir, ezici ve şey-| lü tanetkârane tazyiklere bir tü boyun eğmek istememekte, İi tiklâlini ve tarihini inkâr etm: mek için bütün varlığiyle —di- | dinmekte, ihtilâçlar içinde çu pınmaktadır. W Komşusu Bulgaristanın kapı- larını, yabancı müstevliye ardı- na kadar açması üzerine — z: ten Tüüşkül olan vaziyeti büs- bütün Mmüşkülleşen Yugoslav- | ya her şeye ve her şeye rağmen | Mmukavemet — göstermekti lete, şerefsizliğe kaymama ayak diremektedir. | Hele kahraman Yugoslav or- dusu mücessem bir hamaset ve | feragat timsali halinde, hakil Balkan çocuklarından — bekle-! nen bir azim ve inatla şerefini| çiğnetmemek için açıktan açığa | zil- | için | bir vaziyet almış bulunmakta- dır. | Acaba komşumuz - cesur Yu-| goslavya hürriyet ve istiklâl taraftarlarının yüzünü güldü -| ren bir metanetle bu kuvvete| mukavemet, ceberuta karşı koy- | mak siyasetinde sonuna kadar | sebat edebilecek midir? — Yoksa | nihayet o da tazyiklere boyun | eğmek mecburivetinde kalacak | midir? | Insanlığın şerefi, milletlerin mukadderatını bizzat serbestçe | tayin hakkı ve mukaddes istik- | lâl mefhumu namına Yugoslav- ların, bu serâzat Balkan çocuk- larının tıpkı komşuları Yunan- hlar gibi hareket edeceklerini | temenni edelim. Balkan yarım | adasında yaşayan — insanlar | icabında ölmeyi daima - bilmiş | kimselerin evlâtlarıdır. | Balkanların şerefi, öz tari-, | hinin ve kahraman evlâtlarının | haysiyeti namına-dayan — Yu-| goslavya!.. A. C. SARAÇOĞLU YAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAAI Yanan sigara yatakta bırakılır mi Burgaz adasında Gönül cad- desinde 49 numarada oturan | kuvvetli bir ince filosu vardı. | go aa .Ö -e « Şarnhorst,, ve “Gnayzenav,, gemileri Okyanuslarda korsanlığa çıkmışlardı... K ÂA T... safe bir hayli man hattının olan (Leipzig) İngilizlerin ateş menzili a çinı İngiliz kruvazörleri| Cihan Harbinin nihai neti derhal ateş açtılar, bunun üze-| Zerinde fevkalâde müessir olmuş (Baş tarafı 1 İnoi sayfada) | kor: harbı yapmak üzere A"W las Okyanusunda tmınnnyoı-ıanW di Bu iki gemi de o zamanki Al- man filosunun en yeni gemile- rindendi. * | Yeni (Şarnhorst) la arkada-| şının neter yapacaklarım bilmi- | yoruz, Fakat ilk (Şarnhorst)un| Ve arkadaşlarmın — âktbetlerini | gözönüne alacak, olursak Ok- - yanuslarda İngiliz deniz kuv-| Vetlerine karşı korsanlığa atı - lan her tekneyi bekliyen mu -| kadder âkıbet hakkında bir fi-| kir peyda etmiş oluruz. | | | İşte bu sütunlarda size 1914 . Cihan Harbinin (Şarnhors:) ve| (Gnayzenav)ının heyecanlı ser-| güzeştlerini ve bunların şanlı | fakat hâzin tasvire çalışacağız: | * | | 1914 Cihan Harbi patladığı zaman imparatorluk Almanya- sının iki zırhlı kruvazörle, dört hafif kruvazörden nıi.'ırekkebw Amiral Graf von Spee'nin ku- | mandası altında bulunan bu muhteşem kuvvet harb ilân e- dilir edilmez derhal faaliyete geçmiş, denizlerdeki İngiliz U- careti bahriyesine ağır darbeler indirmişti. Büyük Britanya A-J mirallık dairesi Von Spee filo-. sunu karşılamıya ve imhaya Amiral Kradok'u memur etti.| Mahir bir deniz kurdu olan ve. meslektaşları arasında “ihti -| yar centilmen,, lâkabile anılan | Kradok'un ne çare ki elinde Al-| manların yeni, Bgeri ve müteca- nis kruvazörlerine muvaffaki- yetle karşı koyacak gemi yoktu.| İngiliz amirali forsunu (Good Hope) isimli eski, yolsuz. bir| zırhlı kruvazöre çekmişti. Bun-| dan başka yine amiral gemisi | kadar eski te modası geçmiş, Yorgi Cevahiroğluna aid köşk mouth) örüyle, seri fakat bahçesinin bekçi kulübesinde v-| zırhtan turan Sadık'ın yatağının için- de bıraktığı yanar bir sigara- dan yorganlar tutusarak etrafa | sirayet etmiş ve kulübe yandık -| tan sonra söndürülmüştür. Zabıta tahkikata başlamıştır, kruvazörü vakdı. fazla olarakl daha zayıf (Mon-| | “Glaskov,, H fif kruvazörü ve | içine birkaç Bfop konulmuş bir | naklive vapufundan başka bir gey olmıyan WOrama,, muavin Alman kruvazörleri Koronel - kısalmış ve Al-| Nn da fethedilmesiyle kabildir. sonuncu gemisi| — . hafif kruvazörü — Yunan kahramanlığı ve mu- içine| Kavemeti, içinde bulunduğurnuz de İngili zfilosile karşılaştılar. | Cesurane çarpışma neticesinde iki İngiliz zörü battı. İngi! | kumanda köprüsünd. taşıyan emektar gemisile sula- ra gömüldü gitti. Bu zaferi kazanan Alman fi- lağunun amiral gemisi (Şarn - börst) zarlılı krüvazörü idi. Ar kadaşı ve eşi (Gnayzenav)) da onu takip ediyordu. ümidsiz z amirali forsunu - girmişti. rine (Şarnhorst) un serenlerin-| de şu işaret dalgalandı: t ri H Hafif kruvazörler muha-| İngiliz harekâtı en rebe hattından çıksınlar ve baş-| larının çarelerine bakarak her- | çebadabad kaçıp kurtulmaya AA baksınlar!.. şte i ( daşı ve di eZY zörün Koronelde zafer henliz iki ay geçmeden bu gefer amiral rnhorst) la arka- dört seri kruva- kazandıkları (Şarnhorst) (Grayzenav) bütün filo yerine| kendilerini feda edeceklerdi.. la| bir kısmı hükümetin kararına başka bir iz krüvazör filosile Koronel galiblerini Falkland önünde sı- kıştırıyordu. Falkland deniz safhaya ayırmak icab eder. Bi- | rinci safhada yani zırha karşı| zırhın çarpışmasında Alman a- miral gemisi (Gnayzenav) 1n İngiliz amiral (İnvensibi) ile arkadaşı (Infleksibl) e karşı harb ettik- perişan — olduklarını görürüz. İkinci safha ise Alman donanmasının bakiyyesini teşkil eden (Leipzing), (Nürnberg) ve (Dresden) hafif kruvazörlerinin 1 kendilerine nisbetle çok faik üç kruvazörile çarpışıp batmalarıdır. Filvaki Von Spee'nin| buna mukabil harbi İngiltere bu emri üzerine üç Alman ha-| kazanacak olursa Bulgariştan fif kruvazörü kıbleye doğru ro- belki de ortadan kalkacaktır. gözden kay-| — Bulgarlar bunu Ttendileri da boldular. İngiliz kruvazörleri - idrâk etmiş olduklarından Ve nin karşısında Koronel zaferi-| geri dönmek ihtimali bulunma- vermek üzere | dığından bütün kuvvetleriyle kal-| harbi Almanlara kazandırmak ta değiştirdiler v harbini iki | nin hesabını (Şarnhorst) la arkadaşı mışlardı. İki İngiliz muharebe kruva-| Balkanlarda Alman kanı ye- zörü iki düşmanma 15000 yarda| Tine Bulgar kanının akması | mesafeden atese basladılar. Al-| Çok muhtemeldir. Yunan - hü- man gemileri de şiddetle muka-| Kümeti her an beklediği ülti- belede gecikmediler. Şimdi iki İngiliz kruvazörile iki Alman kruvazöı vazi hat halinde biribirine eri - miş çelik yağdırıyorlardı. Al -| manlar İngilizlerin wuiârb:z- Cünkü bu silâhların bnşkıîhn- Ka idiler ve | na karşı tevcih edilmesi kadar iki file tam yolla gün doğu-| geriye çevrilmesi de ihtimal da- | su - yıldız - gündoğuşu rotası- / hilindedir. na seyrediyorlardı. İngiliz ateşi müdhişti. (Şarnhorst) gemisi lerini ve iki mu -| İngiliz cesurane daları istikametinde Bizi alâkadar eden birinci safhadır: (Şarnhorst) la arka- uharebe kruva - de tam yolla fi- daşı İngiliz zörlerinin ö1 rar ediyorlardı. Zevala yarım saat kala Al- Taan kruvazörlerini İngiliz amirali (Invensibi) filosuna şu işareti kaldırdı: — Mürettebata yemek yedi-! riniz!.. | Zevalden yarım saat sonraya | kadar mürettebat karınların: doyurdular, hattâ gemilerin gü-! verteleri yıkandı. zarfında takib bütün şiddet ve heyecanile devam ediyordu. Lâ-| kin aradaki mesafe henüz pek fazla olduğundan iki taraf da gteş açıp beyhude yere cebha- ne israfından çekiniyordu. Bire çeyrek kala aradaki me- | Büyük — Harp nisan lt aietBAln çaplı mermiler biribirinin ardı Jarda “eni bir inkişaf sıra (Şarnhorst) la arkadaşına miyecektir. Martın ilk gü kaydediyorlar, garistana giren Alman askevleri tam — isabetler denize düşen mermiler direkli re kadar yükselen köpüklü su sütunları kaldırıyorlardı. (Şarnhorst) un bütün direk | nüse göre Alman Kızılhaç va- işaret| sonlarının topraklarınd: kovalıyan| donanımları savloları kesilmişti. Hattâ ge mideki amiral sancağının bile| g e ipi koparma yarıya inmiş (Gnay | bunu bir takım yüksek zenav) isaretle gu suali sormak düşüncelerle yaptıklarını söyle- mecburiyetinde kalmıştı; ğ — Amiral vuruldu mu? For- ayene edemiyecekleri ve aüet- su neden yarıya alındı?.. Bu suafe Alman amirali biz- Palı Kızılhaç vagonlarında ne- zat şu isareti kaldırttı: yulun J — Hiçbir seyim vok, sağ ve Şimdilik bu kadar! , parcaları, Bu müddet| Şimdilk F —— Bu kadar ! Bazı hakikatler Harp, eğer Alman taarruzu geçen ağustos ve eylül ayların- da Iııgiım—eî/â bütün kuvveti- le tevcih ve İngiltere istilâ edil- seydi Alman zaferiyle belki bi- terdi. Fakat buscün artık İn- gilterenin feth ve teshiri harbi sona erdirecek bir âmil değil - dir. Almanya için bugün harbi kazanabilmek ancak Amerika- i Ü- | tur. Eğer Yunanlılar Mihvere | mutavaat etselerdi Afrikadaki bir Bse- ne sonra vuku bulabi Bİ- naenaleyh Yunanlılar harbi en az bir sene kısaltmışlardır. * Bulgaristanda halkın büyük aleyhtardır. Bu harbi Almanya kazandığı takdirde Bulgaris -« tanın istifadesi pek az olacak, için çalışacaklardır. Onun için Matomu Almanva yerize Bul- garistandan alması - me'muldilr. Yalnız iş Almanyanın tarlalar- | da arrat gibi çalıştırdığı Bul- gar askerlerine silâhlarını em- niyet 'edip — edememesindedir. sier- Bul- | Yusoslav “inkiyadından © kıpırdamak imkâmından mah rumdurlar £ Yugoslavya görü- ge mesine müsaade edecektir. Bel- ki Yugoslav devlet adamları insani yeceklerdir. Fakat içlerini mu- lerini tahdit edemiyecekleri ka- Ter bulunacağını Âllah bilir. Bir fırka piyade 15.000 ne- fer. Tekmil topçusu ile. Os- tanda 6 ve 7 ilkteşrinde çıka- caktır. Bahriye silâhendazları 8.000 nefer. Umumi yekün; 53.000. Bu rakam takribidir.,, Prens Lavisten de şu tel- grafı aldım: “Bahriye kuvvetleri Douvr- dan saat dörtte vapura bine- ceklerdir. Dünkerke saat T veya sekizde çıkacaklardır. vekili M. Brok- vil şu cevabı verdi: Anvers 4 ikinciteşrin 1914 “Bvvelce de — derpiş edilen noktalar hakkındaki anlaşma- mızı teyid ile kesbi şeref ede- rim “İlk mülâkatımızda dediğim gibi, Anversi neye mal olur- sa olsun mul-afaza etmek ka- rarındayız. Bu bizim için birin- selesidir. “Size gunu da tekrar etmek isterim ki eğer bize derhal yardım gönderileceği hakkın- da cevab almamış olsaydık bi- le bizim ölünceye kadar harb etmek hususundaki kararımız yine zâfa uğramazdı. Hükü- metiniz tarafından 9000 ba x ye silâhendazının gönderili 'Anvers mevkiinin muhafazası için kıymettar bir destek teş- kil edecektir. “3 üncü süvari gönderilişi ondan metlidir. Bunların azami bir güratle sevki son derece mü- himdir: Şu zamanda saatlerin istisnaf bir kıymeti vardır Tarafımdan istişare edilen askeri makamlar ve bütün hükümet erkânı, aramızda karrür eden anlaşmayı hakiki bir meranuniyetle kabul edi- yorlar, Hükümet, şayet esir edilse bile, İngiliz hükümetinin sulhun mMmüzakeresi sırasında Belçikanın mukadderatını, bu hükümetin Ti 1 hilâfına ka- bul etmiye muttali olmuştur “Belçika tarafından o ka- dar sevilen ve takdir edilen büyük milletin buraya gönder- diği maruf devlet adamı ile gamimi münasebat tesis ede- bildiğimden dolayı kendi ken- dimi tebrik ediyorum.,, Bezmiş bir ordu Plân tatbik devresine gir- mişti. Fakat Anvers İngiliz - yardım kuvvetleri ge- linciye kadar mukavemet e- decek miydi? Mukavemet etse bile acaba müttefiklerin gön- derecekleri 9 veya 10 fırka Anverste veya Gandda - toplu- narak Almanları, her gün Berline ilerleyen esaslı ordula- rımızın avı- guncı üb edebi- lecek miydi? Bu takdirde müt- tefiklerin cebhesi Ganddan Lilden ve Anversten geçecek- ti. Bütün bunlar günde, hattâ birkaç hakkuk edebilirdi. Elde bulunan — orduların ded bakımından muki iki taraftan mlittefikleri sının daha büyük olduğunu Kâğıd üzerinde bizim imiz düşmanın kuvveti- nin iki Misli Fakat Belçi- ka ordusu uzun müddet yar dımsız ve istirahatsız kalmış- tı. Kalelerin, — istihkâmların tahrib olunuşu, bunlara veri len itimadı ıkmıştı. Son suz, şiddetli bombardımanlar çok faik bir topçu, ricat yol larının kapanış korkusu, zayi atın çokluğu, harbin başından beri maruz kalınan darbeler bütün bunlar itimadı yıkmış, minnetle kuvvetleri tüketmişti. Birinci ve hay zaruret (Bonu sahife 4, sütun 7 de) | MURAT SERTOĞLU DÜNYA HAR (YENİ SABAH)IN BÜYÜK SİYASİ TEFRİ .ASI Ostanda ve Zebruge çıkarıl- mıştı. (Ayın 6 ncı günü sabah) Bir hat yarıldı_ — Yazan: — Çörçil Fransız fırkası Havra çıka- Ronarch 8000 bahriye silâhendazı Dün kerke doğru yola düzelmi: Mesele yalnız Anversin mu vemetinde idi. Diğer taraftan başkuman- dan Freuch gizlice İngiliz ordusunu geriye çekmiş, Lâili varmak ve Alman sağ ce- nahına bir darbe indirmek ar- zusile Fransız ordusunun geri- sinden Sain - Omer'e Amiral V. rılmıştı. boydan boya sıralanan topçu- nun daimi ateşine karşı An- müdafaa etmekti isindeki taarruz derece kuvvetli birer ist halini alabilirdi. Bu hat, Yser her cihetçe Halbuki Yserde yine bu Belçika ordusu, on beş gün sonra, bütün zayi kıracak Aisnedeki tihkâm anRla hattından kuvvetli idi. sevket- ata ve hâdiselere mukavemet gös- Fakat burada muka- görünen ında ve tecrid e kalmak hissi sunda bir ölüm s ğgukluğu husule getirmişti. Yardım yetişiyor mişti, Bu suretle her gün An- versden büyük Alman kuvvet- lerinin geri çek'lmesini, bu nok- temin et- rağmen bir termişti. vemet imkânsız gibi bir topçu edilmiş vazi Belçika ord taya yüklenmi miş, asker ihraç eti şansını arttırmış, fakat l Belçika ordusunun büyük bir felâkete sürüklenme- si tehlikesini de çoğaltmıştı. İşte Belçika devlet a rını kararı ürükleyen bu vaziyet idi. tün bunlara cephesindeki giddetini, ilâve etmek İstifa etmek istedim ! Bununla beraber imdat & Bahriye hasında itanya bahriyesinin yetişti. kuvvetleri muharebelerin darbeleri teşrinde ağır topları zıri faaliyete geçtiler. birçok kuvvetler Dünkerke varmışlar ve ayın * günü Anverse mışlardı. Belçika lâzımdır. Bu darbeler ikkanlı- lıkla karşılandı. daha uzatılabildi. mıktarda girmeğe üzerine yardımın £ Belçikahları tat- e onların kuv- mühimce yardım Anvers hattı Bununla be ka ordusu sağlam bir hal- göstermek gelmeden evvel min etmek üze karışacaklardı Britanya ivari fırkası firkası v 3 üncü tahtelbal Kale boğ. Bu kara günlerde Belçika kralı ile kraliçesinin hareketi her türlü t azından - geçirilmişler. EOAPIGRAPRPIREGIT AAT S TÜREANRDÜĞRIRINSTSÜRD İ fakat meyus yüzünü, asl rini, kumandanlarını - te: mesini, vekiller heyetine viya- yaset etmi krallığının ha- Tabeleri arasında guürürünü mauhafaza etmesini asla unuta- miyacağım, Londradan harbiye nazırı Lord Kiçner ve prens Louis lâ- zım gelen emirleri vermekte devam ediyorlardı. Fakat ben birdenbire ken- dimi, daha bir müddet devam etmesi lâzım gelen son derece buhranlı bir vaziyetin bu top- raklarda içine karışmış bul- dum, Şehrin içine mermiler düşmiye başlayınca, yarı talim görmüş, yarı silâhlanmış as- $ kerleri bu bâdireye sürüklemek Ğ suretiyle deruhte ettiğim uliveti sonuna kadar götü mek mecburiyetinde idim. tür. bunları iyiden iyiye tetkik etmem lâzım geliyordu. Halbu- i diğer taraftan amirallığı da boş bırakamazdım. 4 ilkteş- € rinde Anversteki İngiliz kuv- 4 vetleri idaresini deruhte etmek ve amirallık birinci lordlu,; dan istifamın kabulü - teklifini ( başvekile gönderdim. Bu tek- lif kabul olunmadı. Sir Rov - linson'un —Anverse — gönderil- bana bildirildi ve o kadar elimden geleni isteniyordu. 5 ilkteşrin, sonu gelmiyen, mkıtasız bir harp günü oldu . Vaziyet saatten saate tehlike- li idi. O gün gönderilen tel- grafları saat sırasiyle nakledi- yorum. Lord Kiçnere şu telgrafı çek- miştim: 5 ilkteşrin, saat 10 “Net hattı sağlamdır. Bah- riye kıtaatımız, Lierrein — gi- malinde tuttuğu mevkide ge- ce şiddetli bir muharebe yap- tı. Şimdiye kadar 70 kişi kay- bettik, N (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: