H Künteci düşündüğünü yaptı. Çolak Mollanın galibiyetinden Bonra, on beş, yizmi dakika ka- dar daha, şiddetle böyle güreş - ti. Ve Hayraboluluya, durup| Gürürken ayaktan pes etti. Kün | tecinin bu halinc herkes hayret #elmişti. Fakat eski ihtiyar pch-l livanlar ve güreşten ınl.wnnl.ırı hiç te şaşmamışlardı. Künteci - mün ne demek istediğini anlamış- lardı. Hayrabolulunun Mollayı mey Handan çıkaramıyacağı aşikür - Ü. Fakat İlayrabolulu, yabama | atılacak bir pehlivan değildi. O | ida Çakır, Künteci ayarında, on- dar gibi ağır okka, sallı ve vü- cutlu idi. Pelcat Küntecinin pes etm ne Hayrabolulu da hayret et - mişti. Künteci meydamı bırakıp yerine gitti. Ağalar ona soruyorlardı: — Neşe bıraktın göreşi? — Bıraktımı iştet.. —unıaııebıgunukmıınj — Nedön böyle söylüyarsım? — Halep burada değilse, ar- gın burada! Dedi. tecimin Molladan gö- ü yılmıştı. Hakikaten de bu Ço fak kolay kolay ortadan çıkarı- lTamazdı. Hayrabolulu, Molla ile kaidı - #zna pek de sevinmedi. Lâkin Molla ile ne olursa olsun bir gü- Teş yapmak arzusunda idi. Hayraboluluya ağalar saru yordu: — Pellivan şü Mollay/ cıkar —A.llıh'nhu.Şll Çıiım e bir kere Koca Yusufla hir id- xaan güreşi yaptım. ç H y FÇ İmer — Ber gey çıkar.. O, bir peh- Çivanın gradosunu ortaya ko - yar. Dedi. Hayrabolulu, güreştı yyeni çıktığı için yarım saat din- lenme payı verdiler.. Zaten ak - /gama kadar daha vakit vardı. Hayrabolulu, Mollaya karşı güreşi uyduramaz ise müdafaa /-güreşine dökecekti. Bu suretle beraberliği temine çalışacak baş | ödülden hisse alacaktı. Hzyrabolulunun düşüncesi ye rinde idi. Mollaya, güreş uydu- rabilirse köküne kadar sımsıla bir güreş yapacaktı. Uyduramazsa, sonuna kadar ı TIİYATRİLAR l Şehir Tiyatrosu Temsilleri (Topebaşında Dram kamunda BU AKAŞAM saat 2030 da İIIEAUNİN İNSANLARI KSN T ERZSE CDOT F FİLT C0 AZZRSAMAM DAT DT MA L DA N 93 çahşacaktı. Hayrabolulu dinlenmişti. Cazgır, pehlivanları meyda zeytinyağı ile sıvazlıyordu. Son- ra, lasbetinin kasnağını milaştı - rıp dürüyordu. Eh'., 'Ne olur ne olmaz.. Mollanın şak İriintesine geçmemek gerelti.. Pehlivanların yağı bitti. Kıb- leye döndüler. Okudular, üfledi- | ler, Cazgir da duasını yaptı. Ve pehtivanlara şu yolda | akudu: — Molla, Hayraeboluluya yan bakma.. Pehlivanağlu pehliyan- dır. Sakın sarmasından, oturak küntesinden.. Molla için de şöyle söyledi: — Hayrabolulu, hasmını iki| dirhemlik görme.. Pehlivan oğlu | ?| pehlivandır. Sakın kendini şak Kküntesinden, hele tek çapraz bu- damasından... Pehlivanlar meydana yürüyor du. Peşrev ve çınpınmalar baş - ladı. İki pehlivan da sanki, mey- dana yeni çıkmışlar gibi canlı, canlı çırpınıyorlardı. Halbuki biraz evvel her ikisi de birer a- zılı hasımla güreş tutmuşlardı. Çakır, bu seferki güreşte Mol laya çok hefif gelmişti. Hiç yo- rulmamıştı. Terütaze ve dipdiri | idi. Hayrabolulu da yıpranma - Mmaştı. Molla, her tanımadığı pehli - vana yaptığı gibi, Hayrabolulu- nun da güreşini bilmediği için ilk hameleri deneme ile ve has- yama hücum payı vermekle ge- çireceği muhakkaktı. (Güreş başladıı. Molla, hasını - n ensesini bir sağdan, bir sol- (den doldurup boşaltıyardu. De- memelerine devam ediyordu. Molla, hasmını künteciden de, Çakırdan da çok kuvvetli bul- idi. Bu s&tep onu aldatal le daima'hasım yordu. , cök küvvötli ol ir güreğci idi. Molla ni bir kaç el tutuşundan ıbolulü da hemen ekseri pehliv. gibi - sağdan güreş tutuyor, sağden gi | riyordu. Molla, güreşe soldan ve has-| mına ters olarak girmeğe başla- dı Hayrabolulu daha ilk elden hasmının sakar olduğunu anla - | d. Bir türlü güreşini Mollaya uy | duvarayo: ye bir iki hü euma geçti, fakat tutturamadı. Çakır giyinmiş bir köşeye bü- Hayrabolulu ile Molla - | ni güreğşlerini dikkatle reyredi- yordu. Daha ziyade Mollanm tutaşlarina ve — girişlerine dikmişti, | Çakır Molların tutuşlarını ve güreşe girişlerini çok Değenmiş - ti. Daima görer &, bilerek giri - yordu. Sallapatı - saldırmıyor - dü. Sonra her oyuna da girmiyor- du. Yüzde yüz garantili olan yer | lere salıyordu. Hayraboluluya 2- | cımıştı. Çünkü Çakır da biliyor-| du ki, Hayrabolulu usta bir peh- | fivan değildi. Motlanın manevra- | Tarına çabuk dörebilirdi. Hayrabolu!u, hasmına bir sey yapamıyacağını beş dakikada an Yadı. Bir kaç €l saldırdı. Hattâ bir defasmda Molladan paca kap 'tı, bir defasmda çapraz aldı. Fa- kat, Molla bu oyumları birer bu- dama ile kolaycacık kurtardı. Bir de Mollaam güreşi ters ge- | 'Byordu. Ona kuvvetini ve meha- | retini sarfederek gürege girmeğe imkân yoktu. 'Hayrabolula, — hatalanma - dan ise güreşi olduğu gibi mü - dafaaya döktü, Molla, hasmının İsgüreşi müdafaaya döktüğünü gürünceel ense ve içlirpanlarma | başladı. Sırasıkı tutuyordu. Hayrebolulu çok sağlam oldu- gu için öyle kolay kolay tırpan - lara diz vermiyordu. muştu. Fakat her ikisinden aZ (Arkast var) HALKEVLERİ £ s $ —. R>— Piyes müsabakası Lij.__l Eminönü Halkevinden: Bvimiz Sosyal yardım şahe- si tarafından aşağıdaki şartlar dahilinde bir piyea müsabaka- B1 tertip edilmistir: 1 — Piyes sosyâl —yardım mevzuunda olacaktır. 2 — Ağapte voya tereüme ol- miyacaktır. 3 — İki perdeden az ve dört perdeden çok olmuyacak, bir ge- ceyi dolduracak uzunlukta bu- kunacaktır. & — Ezerler 15 temmuza ka- dar sosyal yardım şubemize tes lim edilecektir. $ — Bu tarihe kadar gelen e- gerler Evimizin sosyal yardım, güzel san'atlar, edebiyat ve tem sil şubesinden seçilecek birer â- zadan mürekkep Gdört kişilik heyet tarafından tetkik edile- cektir . 6 — Birincifiği kazanan cse- re (50), ikinciye (25) ve üçün- cüye 15 lira mükâfat verilecek- tir. Goöngrey> davet Şehremini Halkevinden: Bvimizin — dil, edebiyat, s08- yal yardmn, kütüphane ve neşri- yat, tarih - müze — şubelerinin kongrelerinde ekseriyet — bulu- namadığından bu - çübelerimizin kongreleri 22.3.941 cürsertesi günü saat 16 da tekrar yaptla- caktır. Kayıtlı âzamın bulunma- &1 rica olunur. Fırıncılara verilecek un İstanbulda francalâ — imal e- den farınlara günde 140 — çuvel n verilmesine dünden ilivaren başlanmıştır. Un — tevülatı efin tarafından ve belediyenin ha- zırladığı tevziat Histesi üzerin- den yapılacabtır. “Milli küme maçlarının ana hatları bug'n kararla;.tınlaca_k derden milli kümeye girecek | klüp murahhasları dün şehri- , Mize gıl.mışlerdır Anlkıaradan Gmı'kr İPirliğini Fethi, Harbi-| yeyi Yüzbaşı Zeki, — İzmirden, Alrayı Suat, Altınorduyu Meh- met temsil edaceklerdir. Top - saat 4 de İstanbuldan milli kü- meye girecek klüp murahhas - tarının da iştirakiyle yapılacak- tır. Topkapı spor kulubünün kongresi 'Topkapı spor Kübünden: Klübümüzün kongresi 20.3.41 pergembe günü saat 2030 da| klüp binasında yapılacağından | deriz. Mezkür toplantıda ekse- riyet olmadığı takdirde 23.3.941 pazar günü saat 10.30 da kon- grenin toplanacağı ikinci — bir Hâna mahal bırakmamak üze- re sayın üzalarımıza arzolunur. BELEDİYEDE Sarıyer tecrübesinin neticesi Sarıyerde yapılan mımntakavi alarm tocrübesinin raporları vi- Tüyete vecilmiştir. Raporlarda tecrübenin alılümum muvaf - fakıyetle geçtiği görülmüştür. Diğor kazalarda da bu şekil- de yap'lacak alarmlar nisan s0- muna kadar tamaralanmış Ola- caktır. B derhal aaksnış ve notunu | | sulmuş: | zaten gizli olursa bir | murlardan gençler lantı bugün bölge merkezinde | âzalarımızın teşriflerini Trica e-| — SABAHTAN SABAHA | Gzz!ı kanirol çok mahdut bir | kontral yapmasını ancak temin | eder, hem de bunların satıcılar tarafından — derhal! — tanınnaya başlamasına sebep olurdu | Büyük gehirlerimizde yirmi, | tuz, hattâ elli memur hangi ticarethaneyi, hangi esnafı sik gık kontrol edebilirdi? Nihayet Bu bir kaç kişiyi tanımıya başlayan csnaf ve tüccar onla- r, hele konu gu tarafından derhal ikaz edilir ve bu memurlar müraka- | beye gelince aldıkları - fiyat, müşterinin aklığı fiyattan fark- h olabilirdi. Nitekim böyle de olmüş olacak ki mürakabe ko- misyonu, hem kontrol memur- larının sayısını çoğaltmak, hem de bunların tanınmıya — başla- nan memurlarından 'ayrı olma- sını temin etmek için bir Ççare Gizli kontrol. Vüka kontrol kıymeti | olabilirdi. Ancak şimdiye kadar gizleamek — istenen — kontrolün hakikatte gizlenemediği de te- beyyün etmiş ve bundun sonra bir çok gençlerin bu işe memur edilmesi karar altına alınmiş. Yüksek tahsil talebesinden, me- sağa — sola baş vuracak, fiyat soracak, giz- K bir şey bulurlarsa hemen te- lefonla komisyonu haberdar e- dip cürmümeşhut yaptıracak- lar. Nazari olarak iyi fikir. — De- mek ki bizim noktai nazarımız teeyyüt ediyor ve kantrolün bu günkünden çok — geniş olması Tzım geldiği kanaatine varılı- yor. Fakat tatbik suhasına ge- Çince bütün bu gençlerin fahri olarak çalıştırılması masil - te- min edilir? Onların bu hizmete alâkaları nasıl uyandırabilir”Bu cihette şüpheliyiz. Efer ihtikârı yakalayanlara bir müküfat vüd ediliyorsa belki iyi Kötü muvaf- fak olmak ümidi vardır. Yoksa biT çok thtisas, tecrttbe, bir hay- H gayret isteyen - bir işi fisebi Hilâh yapacak, vakit kaybede - cek gönüülü bulunabileceğine aklımız erntiyor. Bu gün şehrin mühim dert - Yerinden biri kahvedir. Halis kahve yok. Fakat kilosuna 160 kuruş yerine üç lira verenlerin istedikleri kadar çekirdek kal- ve buldukları söyleniyor. Demek ki kakve gizlenmiştir Kahve ta- cirleri istedikleri fiyatı — bulun- €a çıkarıyorlar, — Bunları ara- | gak, bulmak, tekip etmek biraz meharet ve bir hayli zaman ve | gayret işklir; kâ bu da devşir- me usulü toplanan memurlarla temin olunam: Behçet SAFA Yün kumaşlar ucuzlayacak İktıeat Vekâleti, şehrimizde- ki yünlü kumaş fabrikatörlerin- /den mürekkep bir heyeti An- karaya çağırmıştı. Heyet, dünden itibaren — An- karada bulunmaktadır. Haber aldığımıza göre bu heyet ile vekâlet arasında cere- yan edecek müzakerelerde yün- lü kumaşların, biraz daha W- cuzlatılması imkânları görüşü- | decektir. Ucuzlatılmasına — çalı- gilan yünlü kumaşlarla, yapıl - masına karar verilen halk tipi kumaşlarının bir alâkası — yok- tur. Halk tpi kumaşlar. ayrıca hazırlanmakta ve ayrı kalite ve | fiyatlara —satılmasına — çalışıl- maktadır. Bay Cemil! Conk getdi Ticaret Vekâletine bağlı ola- rak kurulan iaşe müsteşarlığı | âthalât ve ihracat ofisi umum müdürü Ahmet Cemil Conk,| dün şehrimize gelmiştir. Umum müdür, burada, kendi efisine ait işlerle meşgul olacak we tahminen bir bafta kalacak- tır . ena Amma, 1 şikâyet e sız laş aklar, zamane çocukları- nın bilmediği elma gekeri., Al mi al... Dudaklar, — yanaklardan a kırmuzı. in Güyetten kam- büru çakmuş, beli bükük, yukarı kıyrık.. Kaşlar, eski modası.. Kendisi de; maballe bakkah- mn karklık karmsı, Saçlarım evde maşalamış ... Olmamış.. Şamarlamış.. hiç ol- mamış... Kulağından bükmüş, ucundan çekiştirmiş... Gene ol- mamış. .Son hacet kapısı, ber- ber kapısı.. Boyu, boyuna ermiş on Bekiz yaşındaki kendine çekmiş, £ikir- dak kızı da yamında... Ondüleci şaşı berber: — Madam saçlarımız çok şık, da rastiğın — yeni çok kibar aldu. Sizt ne de güzel |B açtı.. Kadın bu hitağfan memnum.. Yutkunur. Fakat mukabeleden kciz: — Eline sağlık Berber efen- di.. Baş örtüm nerede? — Aman madam.. Bu güze - lim saçları koyamadan nazıl ör- |B teceksiniz? — Öyle amma... — Evet amma.. Baş açık gez- ' meği muhümiz kaldırmaz. Anne de doğup — büyüdüğü mahalleden şikâyetei.. Herden tazdik: — Bvet; Muhitimiz çak fena. * — Aman oğlum,. Sen ne der- de.., Biz böyle görmedik . Kalbime kötü kötü şeyler geli- yor.. — Gene ne var, anne? — Daha ne olacak. Bu akşam Nejat için eğlenti yapacakaı - niz ya... — Evet. — Yani gene ei dansedecek- Bikli? — Tabü değil mi ya? — Öyle amma Nejat dâha yedisine basmadı. Ufacık go cuk böyle eğlencelerden ne an- lar?.. Demek gene sabahlarar kadar, bayram günleri mur meydeninda — zıplayan lâz uşakları gibi dön bobam döm,.. — Canım sana ne.. Sen bir bir köşede otur. Muhitimiz böy- le.. Tutup diş buğdayı eğlencesi yapacak değiliz ya. Elbette - bu | Yüksek muhitte büyle kibar &ğ- | lentiler olacak,. — Yapılsın amma.. O evli barklı dişlek, kahak kafalı yağ tüccarının on yedi yaşındaki (Emele) gibi saldırması.. — Canun bundan sana ne? — Benim de torumum.. — O£ anne.. Gene can sıkma- a başladın. Atlama taşından taşınalı seneler oldu. Sen bu es- | ki kafayı oralarda - barakmalı idin.. Mademki bıralanı tersen seni bu akşam oraya kı- | zına göndereyim.. Ma'tm ya-o- rası senin vatanın sayılır. — Evet ne de oisa eski mu-| bit.. — Amma çok fena.. * — Nocl gecesi ber geyimiz hazır.. Hattâ Noel babamızı konduracak çam hile.. — Kimleri çağırdın? — Tabii bizden olanları. Ma- Iâm ya, muhitimiz fena.. * — Yahı bu bayram da mı anneme gitmiyeceğiz.. Afrika — yamyamları | nu%âti ymm gene len insanlardır, can- molozları degıl murları kaldıktan sonra; çorap değiştirir gibi muhit değiştir- mek neye yarar? Eski çamurlarla, haareti çex Kilen muhitin levanta kokuları sarmaş dolaş olduktan Sonra; insana: Benim yârim paktır şıkk. Ona aldum ben üşık Bu ağk ile oluyor Yazan : i Reşat İLERİ — Gideriz canım. Hele bay- ram geçan... — Ammaa bayramda gitmek kdet. — Gamma berak su cski &- öctieri. Malim ya muhitimiz ..| — zihnim karma karışık Bivet. Hem iyi, hem fe-| — Demekten başka bir yenilik K x mev'ut değildir. Eğer Tâzımsa çamurdan kaçıp Hep mahitin fenalığından çamurlayacağımıza, önkenker: Tüliniki eikik ga) ö pan taş molozları, mahalle kö- | fâlti çamura döşeyelim.. Daha pekleri deği; insanlardır. —A-| İYi-. yağımızda kaçmak istediğimiz, Amma kim çalar, kim dinler. beğermediğimiz — muhitin ça- Roşat İLERİ Amerizeda en Tazla okunan kitap... Milyanlar sarfı ile filme alınan. fevkaliâde bir roman... Sinema perdesinde 100.000 tigüram... 'ZAFERE DOĞRU Baş Rollerde: Sinema Krah | SPENCEâ TRACY ” ROBERT YOUNGE- R—j]sürü : KİNG VİDOR | Tamamen renkli olan u emzalsiz şaheser Bu perşembe akşamından itibaren K SARAY Sınemasmm Zafer haftası olacaktır. Devlet Demiryolları İlanları j Muhascnen bedeli (3757) lira (50) kuruş olan kaynak işleri için dört knlenı remahtelif şekil ve eb'atta 2750 adet husust Forma kömürü 21/3/M1) pazartosi gömü saak (14) on dörtte Haydarpaşada Gar binası dahilindeki komisyon taralından açık eksiltme usulile satm alınacaktır. Bu işe girmek istiyenlerin (294) lira (7) kuruşluk muvakket teminat we kamunan tayin ettiği vesaikle birlikte eksiltme günü saatine kadar ko- misyona müzacaatları Kâzıradır. Bu iye aft çartaameler komisyondan parasız olarak dağıtılmaktadır. (4719) | 1dnrese temnin edilip müteahhide verilecek 500 ton blister bakırın işle. merek mamul halde idareye teslimi içi 2/4/1941 çarşamba günü saat 15.30 da pazarhıkla âhale edilecektir. Talımin edilen bedel 210.000 liradır. Pasarlık Ankarada idare binası icinde Malzeme Dairesinde toplanan ku- misyonca yapılacaktır. Taliplerin ayni gün ve saatte teklif ve kanuni vesikalarile birlikte o- mmisyona müracaat etmeleri lâzımdır. Bu işe zit şartnameler Haydarpaşada Tesellüm Şefliğinde, Ankarada Mal- zeme dzinesinde görülebilir. (2109) Kapalı zarf usulile eksiltme Tükk j ilâm Yozgat nafifa müdürlüğünden 1 — Hüsilimeye konulan iş- Yezget — Sorgün yolunün 12 -- 500 — 15 - 061 kilometrelerinde inen cdilecek «33758> lira Ö kuruş keşifli imlâ ve şose ile beş menfez in- şantıdır. £2 — Bu işe ait şartname ve evraklar şuzlandır; A — Eüsiltme şartramesi B. — Mukavele projesi C — Naftn işleri genel çartaamasi D — Şore ve köprüler fenni şartnamesi E — Hususi şartname F — Reşif cetveri, tablili fiyat, metxaj L — Proje TsasiMüer Yozgat daimi Eneğmeninde bu evrak ve gşartnameleri göre- Bilirler. | $ — Misiltme 24/3/941 pazartesi günü saat 14 de Yozgat döim! encü- | meninde yapmdacaktı: | & — Eksiltmeye Çirebilmek için İ: nat vermeleri ve bundan başka aşağıdaki zamdır. | A — Bn az ön bin liralık yol veya köprü inşaatı yapmış bulunması B — İhale torihinden 4 gün evvel müracaatla vilâyetlen eksilim.ye girebilcerkderine doir vesika almakırı. 5 — Teklif mektupları 3 üncü müaddede yazılı saatten bir sant evveli- me kadar daimal encümene getirilcrek encümen reisliğine makbuz muka- bilinde verecektir. Posta ile gönderilecek mektuplar nihayet $ üncü mad- dede yamık saafe kadar gelmiş olması ve dış zarfının mühür munmu- ile iyi- ©e kapmılmış olması şarttır. Postada olan gecikmeler kabul edlimez. <1720> z İstanbul Belediyesi İlânları I klilerin 2539 lira muvaktat temi- vesaiki haiz bulunmaları lâ. Rouf ve Rasime nit 3109 plâka No, le atobüsün 937 Nâ 940 seneleri ve- Baiti nakitye rrsminden olan borcundan dolayı tahsili emval kantnunun kararına tevfikan Fatihte Çırçır cadilesin- «da metruk ve tekerleksiz, plâkasız gay- ri fral #lsbüs haciz altına alınmış olmakla 941 senesi martının 20 inci per- | şembe gümü saat 14 de mezkür mahalde açık artırma suretile satılacağı (2103) Dân olunuz.