Kuruçeşme “YENİSABAH Yazan: M. sIFIR. Depoları 'Bostancı İskelesine Kaldırılıyor mu? Korkmadan Yanaştık Hintli Nöbetçi Enâmı Görünce | Bizi Tamamen Serbest Bıraktı T — Biz de, Yusuf beyle diğer zabit- ler de kahkahaları sahvermiş, Hoca, Bekirle bir hayli alay edip eğlenmiş. | tik. Biraz sonra Mehmet Ali beyle ben, Bostancıda bir gazinoda idik. | Birer kahve içmiş ve hiç kimse ile buluşup görüşmeden kalkmış, Göz- tepeye avdet etmiştik. Yolda Meh- et Ali bey, icap eden adamın beni| ylemekle iktifa etmiş fazla izahat / vermi mişti O akşam, ortalık kararırken dört arkadaş, . Çiftehavuzlar - sahilinde| bize teslim edilen beş tonluk bir ba- hik kayığında idik. Yüzbaşı Yusuf, Mehmet Ahi ve kütip Cemal Beyler, hç üstünde yerleşmiş, biz de kü- Teklere oturmuştuk. Deniz bir tepsi Bibi dümdüz, hava güzel, gök püs- kürme yıldızla süslü ve berrak idi. Beyler de, biz de tabintın bu güzel- Tiğini seyre dalmıştık. Yavaş ilerli-| o, arasıra, - küreklerimizin okşar| Bibi denize dahp çıkışlarıma, hasıl etiği pınıltilara bakıyor, tatlı fışır- filarını dinliyorduk. Yalnız biz de- her taraf sakin ve nakitti. Yal Baz Kınahada açıklarına doğru, de- mizin uzaklaştıkça koyulaşan — tatlı Toşlukları arasında siyah bir leke Bibi gördüğümüz bir sandalın için- de, keman ile yapılan taksimje tiz bir sesin, okuduğu güzel bir gazelin tıpkı bir hava dalgası gibi, deniz ü- zerinden kayarak bize doğru gelen hüzünlü nağmelerini işitiyorduk. 19 olmasa “tam gezecek ve tabiştin Küzelliğinden doya doya istifade e- dilecek bir gece idi ©. Biraz sonra, Bostancı iskelesine yakınlaşmıştık. Diğerlerini. bilmem aamma, benim yüreğim helecanları- miş, teneffüsüm intizamını yavaş 'yavaş kaybeder gibi olmuştu. İske- leye biraz daha sokulmuştuk. Yüz. başı Mehmet Ali Bey kayağın baş ambarına girmiş, dört yanındaki camları yeşile boyanmış bir feneri 'yakmak için kibrit çakıyordu. Tam © esnada iskelenin üzerinden, tal atın, o gepeye büründürdüğü güzel-| yırtar gibi, hırçın bir çığlık kop-| Muş, kulaklarımızı hırpalamış, — d mağımıza saplanmıştı. ) gee cavı.. ). Kürekleri bırakmış, biribirimize Bakmıştık. Başaltında feneri yal mıya uğraşan yüzbaşı Mehmet bey, bu acı feryadı umurlamamış, keyifle gülüyor, bize de sesleni yordu — Aldırış etmeyin çocuklar. A- mılın siz. Şimdi yeşil feneri görüncel #esi ketilir onun. Mehmet Ali Beyin baş tarafımız. 'dan salladığı yeşil fener, Hintli nö- betçinin başlıyan ikinci narasını ağ. Za tıkamıştı. Birkaç dakika son. Ta, iskeleye yanaşmış, çımaları bağ.| |lamak üzere atlamıya hazırlanmış. tık. Yüzbaşı Mehmet Ali Bey, yeşil fener elinde olduğu - halde Kalkmış ve tatlı bir sesle. — Selim. bayo. Nasrani - ney. Müslim hey, bergüzar hey | Demiş ve sağ elinde tuttuğu ufa- Cicık bir kitabı öpüp başına koy, | duktan sonra, kenara yaklaşan ko- | | €a sakallı, örme saçlı nöbetçiye v. | | zatmıştı. O da aldığı kitebı öpüp | başına koymuş ve kendi şivesile v » Zun bir Selim babunu demiş, hepi. İamizi ayrı ayrı gözden - geçirmişti Bu sirada Mehmet Ali bey bize d nüş ve: | — Haydi çocuklar, iş başına, de-| Müşti. Gördünüz ya işte?. Buraya Sokulmanın usul ve merasimi - bu. Her gece, tesadüf edeceğiniz nöbet. giye benden alacağıniz en'amı şerifi Kunar, sonra da İskeleye konar ve irinize bakarmınız (0) Kindletende (cev) gil, açu, yak aa danektir ” : ayağa Kayığımızı bir yığının tam altına | gekmiş, ambar ile iskele - üzerin dizilmiştik. Sandık istiflerinin üs-| tünde Bekir, altında Hemşinli bulu- | 'nüyor, Mipavrili Kbrahim de baş üs- tünde duruyordu. Elden ele ve bi. ribiri ardınca kayar gibi kucağıma gelen sandıkları ben de kayığa istif ediyordum. Hepimiz, keyiflenmiş, | niştik. Hele Hoca Bekirin Mmübare dığı Hemşinliye uzattıkça tubaf tu-| haf sözler söylüyor, hepimizi kah-| kahalarla güldürüyordu. Bir aralık, elinde, bir sandık olduğu halde doğ: Tulmuş, ve: Kara Mehmet be, demişti, bu| adamların bu lütufkârlığına bir kü- Çük en'am pek az. Biz bunlara en- 'am değil, yeşil kaplı ve yaldızlı ca- mi musafları - getirelim. — Bulamız mıyız birkaç tane âcaba?. — Ne yapacaksın be hoca?.. İş- te veriyorlar sandıkları?. — Sandıklar için değil be yahu?. — Yane için?. — Siz çukurda - olduğunuz. için göremiyorsunuz. İskelenin üstünde | iki tane de makinelitüfek var. Bun- ları vermezler mi acaba birer musa- fat Şakayı birak ta işine bak . Hoca Bekir, başını sallıyor, ken- di kendihe gülüyordu. Hem çalışı- yor, hem de kendi kendine söyleni: 'Yordu. Mehmet Ali bey, o tüfeklerin | iskeleye karşı yapılacak - bir taar. ruzda kullanılmak üzere oraya ko-| nulduğunu söylüyor, Hoca Bekir de bu sözlere gülüyor ve: — Eğer bırakırsam onları bura-| da, bana da Hoca Bekir demesinler. Diyor; kucakladığı - sandığı, lâs- tik top gibi Hemşinliye fırlatıyor-) du. Ambara iki sıra sandik - istifle- miştik. Mehmet Ali Bey- — Eh çocuklar bu kadar- kâfi. Haydi kayığa artık. Demiş, kayığa da girmişti. Fakat Hica Bekir kucağında sandık oldu- u halde aptal aptal yüzümüze ba- kıyor ve: — Ettiğimiz zahmete değmez be. yahu, diyordu, hazır gelmişken bi- Taz daha alsaydık. Yüzbaşı Mehmet Ali Bey de Ho-) €a Bekirin ne mal olduğunu anla-| miş ve gülerek: — Oğlum, in aşağı, demişti. Bun- Jarı deniz kenarında bırakacak de- ğiliz. Elimizdeki bir arabaya çok bile büyük. Ne ile taşıyacağız sonra fazlasını?, (Devamı var) İnhisarların yeni kolonyası İskarların yeni p bakeğeleri Hözmayoru çet hyareyen lerinde “sahıığa çıkarılmıştır. ll Kiki 88 derece olan b köleeyeler| yarım kilo sıkletinde olup fiyatı da) 100 kuruştur. TAKVİM 21 Mayıs 1939 Pazar Hlerli 1 Rebiülakır 1358 Remlı SMAYIS 1355 Ruzi hizır: 16 Değe aati 437 Özle VZI0 — İkladi 1606 Akşamı 194 — Yataı 2118 Tanak 1228 Depoların şeh'r haricine kaldırılması düşünülüyor Diğer * taraftan haber aldığımız diye Kuruçeşme'deki kö göre be Mür depolarını kaldırmak üzere f aliyete geçecektir. Bu hususta mah- kemeden karar-alınmıştır. İstanbul belediyesi Kuruçeşme kömür dep Tramvayda çenesi açılmıştı. Her san- Bir Hâdise Biletçi ile iıâyiıı mürakaşa ı yesi bu yolda istânlâk ettiği ve yol gözergühına tesadüf eden daha bir Çok binaları yıkmak üzerediz mahkemede makkimiyetle bitti Dün. Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesinde, tra e 'İddiaya göre Kâmil oğlu Mehmed minde bir adam Şişli deposuna k: yitlı biletçi Şevki oğlu Arif'in bi kestiği Taksim - Patih tramva- yına Köprü üzerinden binmiş ve Sultanahmed'e kadar bir bilet al- Fakat; mümsileyh burada tram- vayden inmemiştir. Biletçi Sultan. ahmed'de «kıt'a» değiştiğini; bin enaleyh yeni bir bilet alması lâzım geldiğini nezaketle hatırlatmışsa da| Suçlu hemen — küfre - başlamış nakaşa büyüyünce tremvay da Buna fevkalâde kızan suçlu kü- fürlerini daha arttırmış ve nihayet mesele polise, oradan'da muhake- meye intikal etmiştir. Dünkü.muhakemede çi; davasınış yukarıdaki şekilde an- Tatmıştır. Vatman stajyer İştirak etmişt Ahmed de buna Her ne kadar suçlu, hakaret etmey| diğini iddia etmi hakareti sabit görmüş ve Mehmed'i üç gün hapse mahküm et Beşiktaş - Bebek arası genlsletilecek İstanbul beladiyesi Beşiktaş - Be- bek yolunu da genişleterek” bazı yerleri islimlâke karar vermiştir. Yapılan hesaplara göre bu işe tah. Sis olunması icap eden para (3) mil- yon liradır. Yapılan ilk tasavvurl ra göre bu yolda da bazı istimlük. ler yapılacak ve yolla sahil arası daki binalar yıkılarak istömlük olu facaktır. Bu işle vali ve belediye reisi Lötüi Kırdar da esssli şekülde mesgül olmaktadır. Vali ve belediye reisi Dr. Lütfi Kırdar dün Tarabye'de Tokatlıyan etelinde İstanbul Şehir meelisi âza- #ına bir çay ziyafeli vermiştir. Ziya- fette bütün Şehir meelisi âzası, or general Fahreddin Altay, Korgene- ral Halis Bıyıktay, polis müdürü ve bazı belediye müdürleri, vali mua- ——— Bebek - İstinye yolunda faaliyet devam etmektedir. İstanbul beledi Ihracat Okuyucularımız — | piyasasında — * Diyor Ki: | Canlılık Yerinde bir temenni Bir müddet evvel gazetelerin şe- | Alman permi bürosu yeni kolay- hi rında (Şişli ğ meydanınm tanzimi), (Şişli mey. Tiklar yapmağa danındaki helâ, süvari polis ahırla- "ı) gibi serlevhalı birçok yazılar o- kuduk. Bu meseleler hakkında bir sonra İngiliz ve Prar çok kararlar verildiği, yakında tat- bikata geçileceği — yazıldı. Fakat günler geçti; her sabah: «Acaba bu | #ktisatçılarını hareke Bu / sebeple Almanı rosu / Türkiye'den mallar hakkında him bazi ko havadisin “tahakkukunu — müjdeli- yecek ilk kazma vuruldu mu?» dü- şüncesile penceres.ne koşanlar, in kisarla üzüldü, Henüz bir gayret başladı İngiltere ile yapılan anlaşmadan 'nsız firmaları- 'nın ihracat maddelerimiz üzerinde geniş mikyasta - tetkikatta buluna- | rak ithalâtta - bulunmaları Alman te getirmiştir. iya permi bü- thal - edilecek lar yapmağa | başlamıştır. Şimdiye - kadar — Al- 21 MAYIS 1sde AAA İngiliz Başvekilinin beyanatı biğk aat iaekane ÖL gaa ll bbbti B e sElni bepii 0 W Chamberlain, Türkiye milleli ve G ei elatlklklanda alariş. küzane süeler saykilllilişmın b anlaşmanın ehemmiyetini bir kere daha tebarüz ettirmiştir. Filhakika Türk - İngiliz anlaşma- sı, Avrupa'da teressüm eden siyasi bloklarda iki türlü bir tesir tevlid etmiştir. Demokratik blokta, bu ra- hat bir nefes almak, sulh yolunda atılan kat'i adımlardan biri karşı- | sında bulunmaktan mütevellid bir | itimad kuvveti ve nihayet sulh ide- | #linin takviyesi zunnunda iyi bir ka- zanç elde edilmekten gelen hir se- Bösterilmemiş, — tatbikata - geçilme vinç şeklinde tecelli etmiştir. Fakat miştir 5 manya'ya satılan herhangi bir| Avrupa - haritasında » değişiklikler Söylemiye lüzum yok; daha par- | Möddenin mukabili malin Alman-| Vücude getirmek siyaseti takip eden desüle üzerimizden atamadı-| / Ya'ya - vürudunda verilebiliyordur| diğer bir siyasi zümre nezdinde de y mız şu günler yaz sayılamaz. Sı- | Yeni ihdas edflen kararlarla bir| bu işbirliği, sebepsiz ve istinadsız cak bir hava içinde serbesilemiye | © dildiği zaman evrakının | bir hoşnudsuzluk tevlid etmiş gö kkân Tulamadan, kapı ve pence, | tekemmülünü — müteskıp - bedelin|, rünmekte ve hele mihver devleti Telerimiz kapalı dürürken evleri | yüzde 95 : derhal burada verilmek| matbuatında bunu kendi aleyhle der istirahatimizi selbetmiye baş: | geriye kalan yüzde beş mikları da| Eihi telâkki etmektedirler. Bu da dadılar, Evvelki senelerde çe alların Almanya'ya vürudunu mü- | Bata ile dolu bir noktai nazardır antıların korküsile biribiri. | teakıp evsafına uygun olduğu gö-| Türkiye senelerdenbe mize soruyor ve bu pis hayvanl üldük a tesviye edilmekte- | dürüst siyasetle hiçbir kurtulmak için şimdiden | dir. Alman hükümetinin ihdas hine tecavüzkârane bir hareketle n en güzel bir muhiti olan | — istifade etmektedirle Şişli senelerdenberi bu derile mâ- Tüldür. Kucaj h e taşıyan İstanbulun bu en güze 've müstesna mevkinin tam orta yerinde bir helâ ile bir ahırın bu- ada fevkalâ- v e |Türk - İngiliz | Ticaret anlaşması| — Sen tünlerin hidiscle Tunması o semt halkının ve golayı yiRk sile şehrin ve o muhitteki hasta. Tüccarlara melerde yatan hastaların sıhhatle rile çok alâkadardır. Her türlü h talık mikroplarının sirayetine âmil olan karasineklerin, yazları bu mu- hitte fazlasile üremesine bu pis te- sisatların sebep teşkil ettiği şüphe götürmez. Kıymetli mesaisi bize birçok iyi- likler ve yenilikler üm yın valimiz Lütfi Kırdar'ın henüz yeni vazifeye - başladığı - günler. de parmak koyarak işaret ettiği bu derdi bugün artık nazarı — itibara alarak bir an evvel ortadan kaldır. Tacağını ve bizi yaz günleri, sinek hücumundan korumak için evleri. mizde kapılarımız ve pencereleri. miz kapalı bir hapis hayatı yaşa- maktan kurtaraca, İ edi. Bügünkü bu zararlı tesizatların yerini yarın, çocuklarımızın. için den şen kahkahalarını — duyacağı anız, muntazam çiçek tarhlarile be. zenmiş temiz bahçeler halinde gör. mek istiyoruz. İnefiz hükümetile anlaşma yapılması le mühtemeldir. Adapazarı - tenezzüh gün Haydarpaşa'dan iki posta harbeket edi maması için birçok almıştır. Mudanya hattıı Bu yazıların mühterem - gazele- nize dercini ricü ederim. Okuyucularınızdan Şişli Kâğuhane caddesi No, 155 F. Tahsin Deniz Gemliğe kadar gi posta pazartesi s: gidecek ve 17 de'de yapacaktır. Pazartesi bul vapur kalkacaktır. Şirketin bir vapurilı te de Boğazı baştan talebeleri mektebe çı teveccihen mutad dönüş - set prim verilmesi düşünülüyor yasi anlaşmadan sonra iktısadi bir etrafındaki ih- timaller küvvetlenmektedir. İngil- tere'ye yapilan “İhratatımızda tüc- | Politik düşünce ve iyi görüşle carların korunması için hükümetin | den beklenir şekilde hareket etmiş ermesi küvvet Sapanca - Adapazarı tenezzüh seferleri Devlet Demiryollarının birkaç se- 'nedenberi yapılmakta olan Sapanca| memnuniyet verici bir hâdise teşkil bulunmadığı gibi bu dürü inin tekdisi olmn ve son hâdiselerin Bunü pek iy mihver matbuatı. bu. düş ban gizli emellerinin bu ar dan fazlasile müteessir olduğu ka- naatini göstermektedirle, da, Türkiye, hiçbir devletin menf: kendi milleti ve hayatı menf nin korunması, ve hududlarının içe min zımnında, kendisine yar merdliğinden ve milli ve tarihi se civelerinden, siyasi tecrübe ve b 5 an yüksek şahsiyetlerin İşle İngiliz başvekili M Cham- in Avam kamarasında b tebarüz ettirmiş ve herhangi bir te cavüz ile vukua gelebilecek bir si- | dâhir ihtilâfta İngilterenim yanıba- şında bütün kuvvetile kendilerine yardım edecek bir büyük ve erkek Üömilletin / bulunduğunu / düşünmek seferleri bu- |/ ettiğini bidirmiştir. günden itibaren başlamaktadır. Bu. 655 ve 730 da Jecektir. Adapa-. zarı'ndan akşam dönüşü seferlerini yapan trenler de / Adapazarı'ndan 18 ve 1856 da hareket edeceklerdir. İdare bu sene fazla- izdihzm ol-| Müessiriyeti ve levlid edeceği müs- 'yeni tedbirler | Pet neticeler “itib 'a ilâve iktır. Bugün sa- at 20 de İstanbul'dan Mudanya'ya bir posta kaldırılacaktır. ında| da askeri kudret noktasırdan si bugünden Mibaren her pazar günü | ns ve manevi kuvvet ve tecrübesine Bu sebeplendir ki İngillere ile olen Türk dostluğu gittikçe inkişaf edecek bir mahiyette ve politika âleminde kendisine mahsus bir hu. Susivete malik bulunmaktadır. Çün- kü bu. anlaşma, siyasel / âleminde, rile az bulunur bir siyasi vesikadır. Zira bu vesika, Şarki Akdeniz'de sevkulceyşi mev- küi ve kuvveti bakımından mülhem bir mevcudiyet gösteren, Balkanlar"- İ eüvenilen bir devlet olan Türkiye ve | gene bevnelmilel politikada esaslı | bir muvazene unsuru bulunan İngil idecek olan bu) tere arasında yapılmışlır. Bu maddi Mudanya'ya kalkarak Mudanya'ya İstanbul'a mü-) günleri İstan- n Mudanya'ya yalnız 13 de Kandilli kız. Hisesinin tenezzühü Kandilli Kız Hsesi talebeleri dün le Marmarada bir tenezzüh yapmışlardır. Vapur| Suadiye'ye gilmiş ve akşam dönüş- başa dolaşarak ıkarmıştır. Şirketin Bogaziçindeki vinleri hazır bulunmuştur. Saat | plâji açı iyor Y7 den 20 ye kadar büyük bir neş'e| — Şirketi Hayriye'nin Anadoluhisa- ve samimiyet içinde deva meden | i'nda yaplırmakta olduğu plâj ve çay sonunda misafirler kendilerini | Râzinonun inşaatı bir getiren husüsi vapurla - Köprü'ye | Plâj haziranın 15 inde Jacaktır. Bu münasel gidip gelme ve bulunanlardan bir | 35 kuruşa kadar bi Brupu göstermektedir. | ecekti avdet etmi, Resim çayda itmek üzeredir. len itibaren açı betle - vapurla ücreti de dahil iler ihdas edi. ahi 830 da M | bir Rokladır. Fakat bu işbirliğinin danya'dan kalkarak 1135 de İstan. | manevi bir noklası vardır ki o da, bul'a dönecek ve saat 19 de tekrar | bu iki devlet, hayati. menfaailerini iyi takdir eden, uluorla hareket e miyen, işi velveleye vurmayan, ş0. #ukkanlı, vakarlı, ne yaptığını bir | en ve ayni zomanda verilen sözün kıymetini ve siyaset sahasında yaşı. 'yan. devletlerin - istikballerinin ve izzeti nefislerinin ne oldağunu tak- dir etmek hassasına maliktir. Dr. Reşad SAGAY İW derisi a'mak için A'manyadan bir heyet geldi Şehrimizde bulunmakta olan AL- man ithalât bürosu şefi ve maiye- tindeki Ücüret heyeti tetkiklerine devam etniektedirler. Dün memle- ketimizden av derisi almak istiyen Alman firmalarına mensup iki ki. #ilik bir heyet daha şehrimize gel. Miştir. Almanlar mevcut ülki ve sansar derilerini görmüşlerdir. Za- ten piyasada hemen hemen pek az denecek derecede kalan bu tip mal ların kâmilen bu Alman firması alacaktır,