13 Ekim Kültür bahisleri )ROFESÖR Ziyaeddin Fahri Fındı- koğlu geçenlerde bir İstanbul ga- Zatesinde, — felsefe doktoru Mümtaz 'Turhan Beyin maarif dâvamız hak- kındaki bir raporunu teşrih ediyor- du. Değerli felsefe doktoru Mümtaz “Turhan bu raporunda; bütüncü görü- #ün aydınlığı içinde ” bugünkü Türk Taaarifini, ahenk ve tecanüsten, gaye ve hedeften mahrum görüyor, tedavi garelerinin başında ise, maarif dâva- #ını, sahte maarifçilerin elinden kur- tarma hareketi olduğunu / söylüyor. Bu noktal nazara kimsenin bir diye- ceği olamaz. Gerçekten; / bir takım meselelerden “çakma,, nn herkos mahsus bir Tanrı vergisi olduğunu, kendisinde ise bu verginin fazlasiyle bulunduğunu tevehhüm edenlere her &ün bol miktarda rastiamıyor mu- yuz? Böyle bir durumda işin içinden çıkmak ve ilim sahibi maarifçiler yetiştirmek nasıl mümkün olabilir? Mümtaz Turhan Bey diyor ki: hirde bir takım tesisler vardır: Üni- versiteler, enstitüler, lâboratuvarlar dih..,, Keza zâhirde ilme dayanan me-: deniyetin profesör, ordinaryüs - pro- fesör, umum müdür, döçent, — kür- #ü.. İllim ve idare adamı ünvanları Ga vardır, fakat buna aldanmayınız. Cemiyetimizde hAlA ilmi bilgi yerine, rey, kansat, zan, bana öyle geliyor Ki ile başlıyan mütalla / ve hemen büyük bir cesaretle işe girişme ve bir geyler yapma Adeti maalesef ku vetle hüküm sürüyor. Arasıra güra, encümen, komisyon toplantıları da bu athiliğe tüy dikiyor. Salâhiyetli ve aalâhiyetsiz insanların topluluğundan Çıkan ekseriyet kararları kadar ha- Kiki maarif aksiyonunu zedeliyecek bir şey olamaz. Değerli - felsete doktoru — Mümtaz 'Turhan, bu kabil hataları her ne Ka dar maarif sahamızda işleniyor görü- yorsa da bu, bütün beşeri cemiyet sa- hasında da cari ve mer'i olan bir hal- dir. Hataların ve cesaretle işe giriş Melerin tarihi tA 25 asır öncelerden başlıyarak en aklı başında dediğimiz bugünkü filozoflar zamanında da u- zayıp giden bir haldir. Kaldı ki, A- Fisto mantığından bile imtihan vere- Mmiyecek kadar gafll ve âciz kimse- derden hata ve yanlıştan başka ne bekliyebiliriz? Onlar münferit me- Belelerle, umumt meseleler, bütüncü görüşle, husust görüş, kemmiyet ile "Milli Eğitim dâvamız,, Yazan : İzzeddin Mi keyfiyet arasındaki diyalektik farkı nereden anlasınlar ki. Onlar için “bilmek,, ya fuzda yazılı olan, yahüt hâdiseleri bitaraf bir gekilde temaşa etmekten ibarettir. Türk milif eğitiminin şid- detle mühtaç bulundüğu İhtisas a. damlarından önce, okur yazarların adedini arttırmak hevesi hep bu tür- İü muhakeme tarzından çıkıyor. De- iğerli felsefe doktoru Mümtaz Turhan Bey, sırası gelmişken ik öğretim ho- calarının da dünyadan habersiz ya- #adıklarını çaresiz itiraf ediyor. Ne kadar doğru! Fakat cehle bu kadar dar hudut- Jar çizmeye akıl razı olmuyor. Çün- Kü cehlin hududu maalesef ilk. öğre- tim hududunu aşarak İiselere, lise- lerden Üniversitelere kadar tahavvül peyda ediyor. Körü körüne ve gösterişsiz bir ilk öğretim — seferberliğinden - önce, bü- tüncü görüş altında muhakeme — yü- Tütmek zahmetini ihtiyar edersek, dâvanın mevzuunun birdenbire Biştiğini görürüz. Türk — maarif — dâvasının — hedefi; Türk kültürü cihanda hâkim kılmak, Türk heyeti içtimaiyesi tür savaşında galip çıkaracak duruma götürmek. Türk maarif dü- yasının ana mevzuu budur. Bu işi yapacak olan da,“ndedi fev- kalâde fartacak olan okür yazarlar kafilesi değildir. Bu yüce gaye; bü- yük kafaların zuhüriyle, büyük — Ul kücülerin yetişmesiyle tahakkuk e- debilir. Bu türlü kavrayış, bütüncü Börüş sistemi içinde en büyük - ka- ziyyeyi teşkil eder. Bu sahada mü- dafan edilebilir. bir muhakeme — yü- Tütmek ve ciddi neticelere — varabil- mek için, hareket noktamızı bu bü- tüncü görüş teşkil etmelidir. Bu tak- dirdedir ki bir takım rey ve — bana öyle geliyorkiler - ve nihayet Aristo öyle söylemiş — çünkü deyip işin içinden çıkan değerli kafalar yeri- ne, mütevazı fakat iş görebilecek ilim geçer. Maarif dâvamızın başında aklına güvenllebilir. kimseler - şüphesiz yok denllemez. Fakat bir İki müstesna kafa bu kadar mühim, bu kadar s- far bir işi nasıl yürütebilir? Mesele, dönüp dolaşıp, büyük müstesna, ka- faların acele İmdada - yetişmelerine kalıyor. Tevh-i mah. Arap memleketleri - İsrail gerginliği Emir Adil Arslan, İsrail Elçisine tevap veriyor Dünkü YENİ İSTANBUL'da Tür- kiyenin Güvenlik Konseyine seçilme- #i münasebetiyle İsrail Eiçisinin be- iyanatını neşretmiştik. Bu beyanatta Arap milletleri hakkındaki mütalââ- Jara cevaben, Süriye — Büyükelçisi Emir Adil Arslan aşağıdaki izahatta bulunmuştur: “— Geçen gün Türkiye ile Arap Devletlerinden başka hiç bir hükü. Metten — bahsetmiyerek — Türkiyenin Güvehlik Konseyine seçilmesine ait olan sualinize cevap vermiştim. Bu- gün aynı mevzu üzerine Adeta fuzu- N ve çok kaçamaklı olarak bir elçi- 'nin beyanatını okudum. Yalnız bazı önemli noktalar Üzerinde dürmak is- terim. Asıl maksat bir münakaşaya girmek olmadığı için — mevzuumuza faallük etmeyen söz ve mütalâalara işaret etmiyeceğim. — Evvelâ — Arap Devletleri ile Türkiyenin arasına gir- mek hiç bir zaman yabancı bir hü. kümete nasip olmuyacaktır. Mülteciler meselesine: Şüphesiz ki, Filistin Arap mültecileri ile Bulga- Tistan — Türk mültecileri aynı felâ: ket ve mağduriyete duçar — oldular. Birleşmiş Milletlerin Arap — mülteci. deri hakkındaki kararı gayet sarih. tir. Filistine dönmek İstiyen mülteci Gönebilecek, istemiyen e Tsrailden tazminat alacaktır. Birleşmiş Millet- Jerin kararlarını kabul etmeyen bir hükümet asayişten, sulhten, uluslar- arası hukuüktan bahsedemez. Çün- Kü etmeye hakkı yoktur. Vaktiyle Nazi Almanya tarafından zarar gör- müş veya tehcir edilmiş Yahudiler için kıyamet koparan İsrail propa- gandacıları o felâketzede Yahudiler için Almanyadan tazminat istemedi- der mi? O halde neden kendilerinin teheir ettikleri Araplara tazminat vermek istemiyorlar? Birleşmiş — Mületlerin bu husustaki kararlarının tatbik e- dilmemesi Bulgaristana cesaret ver- mez mi? Mevzuu bahsolan beyanatta deniliyor ki, Arap Devletleri bir çok boş ve mümbit araziye malıktirler. Neden Filistin Araplarını o arazide iskân etmiyorlar? İşte Bulgaristanın hoşuna gidecek bir argüman veyahut bir. bahane. Türkiyede de hâlâ nüfusunun üç mis- lini alacak boğ arazi vardır. Fakat bu, Bulgaristana veyahut başka bir memlekete Türklerin emval ve em. lâklerini tazminatsız müsadere et. mekle onları tehcire hak — vermez. Filistin Arap mültecilerinin emval ve emlâkleri aynı şekilde — tazminatsız olarak alınmıştır. Yerleri de Polon- yadan ve Rumanyadan gelen Yahu- öilere verilmiştir. Bunu — yapan bir hükümetin hangi sulhtan bahsetme- ye hakkı vardır? Ortaşarkta, dünya. 'nin her tarafında olduğu Kibi adalet hüküm sürmezse sulh teessiin ede- mez. Etse bile daiml olamaz.,, ŞEHİR HABERLERİ köşesi | — Boş evler Bulgaristandan gelen muha- cirleri yerleştirmek üzera mü- aait verler aranıyor. Daha da gelecekleri — ve önümüzün kış olduğunu — düşünürsek bir an evvel bu meselenin halli Tüzu- Mu> kendiliğinden belirir. Şeh- rimizde bog duran genel ve ö- 'zel binalar vardır. Gavrilhtiya- A gözler buralara çevrilmiştir. Şehirde, birkaç gündür, kira- 'ya verilmeyip boş tutulan ev- lere, apartmanlara — muhacir verleştirileceğine dair bir sayla dolaşıyor. Böyle bir. tasavvur olduğunu — zannetmiyorus. Lâ- kin bu söylenti, ne de olsa te- airini yapmıştır. Ve bos daire- ler, evler süratle kiralanmağa başlanmıştır. Bu yüzden de, — İstanbulda boş verlerin sayım cidden fas- 1a olduğu halde yüksek kira is- tenildidi için bir türlü yerleşe- miyen bir hayli vatandaş, ken- dilerine ev. bulabilmişlerdir. * “Kahir. yüzünden Tatuf” ne- vinden bir şey. Fakat değil bir ev, hattâ oda tutmak, günlük Ahtiyaçlarına cevap vermek üm- kânı olmağan muhacir. vatan- daşlarımızın halleri nice ola- cak? Yürekler acımı BİR İSTANBULLU Türk ve Fransız radyoları işbirliği yapacaklar Türkiyeye ait programlar, Fransız radyolarının dahili yayınlarında yapılacak Memleketimizin dışarıda z ve yanlış tanındığı malümdur. Dişişleri Bakanı Fuat Köprülü, memleketimiz için çok hayırlı ve müessir olacak bir propaganda için teşebbüste bu- dunmuştur. Bu propaganda, Fransa ile Türkiye arasında karşılıklı yapı- Jacak olan radyo yayınları ile temin edilecektir. Fransa, milli - radyo pro- gramlarına, Türkiyeye ait röportaj- lar, haberler ve varyete dahil edecek, Türk radyoları da Fransadaki siyasi 've kültürel hayattan bahsedecekler- dir. Fransadan Tütkiyeye yapılmakta olan radyo neşriyatını İdare eden Mme Alice Rogüe'un memleketimize geldiğini bildirmiştik. Ankara ve İs- tanbulda yukarıda bühsettiğimiz hu- suslarda temaslar yapan Mme Rogue, Basın-Yayın Umum / Müdürlüğünün Fransız radyoları ile eski bir işbirli. Bi yapmak arzusunda olduğunu bil. dirmiştir. Bu işbirliğinin projesi yapılmıştır. Projenin en mühim noktası şudur Türkiyeye alt programlar Fransız radyolarının — yabancı memleketlere yaptıkları neşriyatta değil, — dahili yayınlarında yapılacaktır. Bu yayın- Jarın Fransada olduğu gibi. İsviçre, Belçika ve Almanyada da büyük dinleyici kütleleri vardır. Dün kendisiyle konuşan — bir mu- haririmize Mme Alice Rogue demiş- tir h: '— Bu programlar tahakkuk et- tirmek Üzere *Fransız ve Türk rad- İsrail Sanayi Birliği mümessili geldi İsrail hükümetinin resmi mümes- ili olarak İsrail Sanayi Birliğinden af. Salamon Harry Verenberg dün uçakla gehrimize gelmiş ve — hava meydanında İsrallf'in basın — ateşesi M. Araji tarafından karşılanmıştır. alümessil Sanayi Odasında Türk ga. nayicileri ile bir. toplantı yapacak, memleketimizde bir ay kalarak An- karada, İzmirde — temaslarda bulu. nacaktır. Gümrük ve Tekel Bakanı dün basına _i&hat verdi AMERİKAN SİGARASI İÇENLER MAHKEMEYE VERİLECEK — DIŞ PİYASALARDA YENİ TEŞEBBÜSLER — YENİ BİR GÜMRÜK TARİFESİ müddetten beri gehrimizde b tunan Gümrük ve Tekel Bakanı Ti Özsan. dün gazeteellerin muhteli Mevzular etrafında sordukları sull Trakya seyahati intibaları Trakyaya yaptıkım. bu. seyaha. rasinda Gümrük Muhafoza Teş kilâtı Ve göçmenlerle ileilendim. Bi hassa Edirneyi çok ihmal edilmiş bir yer olarak gördüm. Hakikaten tarihi Söerleriyle bir sınır şehri olan Bdir 'neyi çok ihmal 'edilmiş bir ver olarak Buldum. ve Üzüldüm. Gelen muhacir lerin dürümiyle bem gümrük muha. faza, bakımından, hem de bir. Hükü- Met üyeni sfatiyle “alâkadar. oldum Kendileriyle görüştüm. Bizim bakım. dan bir müşkülleri olmadığını | ökre nerek memzün oldum. Vizesiz olarak gelen göçmenlerin alınıp alınmaması Busüsunda müzakereler cereyan et mektedir. Hükümetin bu husüsta ne karar vereceğini bilmiyorum. Bayanlara mahsus sizara Bayanlara mahsus yeni tip bir siga- ra yaptırıyorum. Gelincik slgarasının kendilerini “tatmin. etmemesi yüzün: den Amerikan aikaralarına karşı bir İnhimak uyandıkını görmekteyim. Ha Zırlamakta oldukumuz sizaralar. Ha- aimelinden biraz daha Kalın, ucu kir. Mmizı ve mantarlı olmak üzere ikitip) yoları arasında sıkı bir işbirliği kur- mak elzemdir. Türk İdaresi, yayın Mmalzemesini / Parise yollıyacak ve montaj orada yapılacaktır. Türkiyede yapılacak yayına gelin- ce.., Fransadan naklen yayın teknik sebepler yüzünden - imkânsız oldu- kundan Pransız radyoları, 'Türk rad- yolarına plâklara alınmış program- Jar yollıyacaktır. Bu. plâklar. İstan- bul ve Ankara Radyolarında yayın- Janacaktır. Aynı zamanda Türk rad- yolarında fransızca der&ler de veri: lecektir., Karadeniz ve İskenderun hattına - işliyen vapurlar küçük iskelelere uğramıyacak Karadeniz ve İskenderun hattına alt tarifeler Ankarada Devlet Deniz- yolları Umum Müdürü Cemil Par- man ve hareket servisinin İştirakiyle Ulağtırma Bakanlığında yeniden göz. den geçirilmektedir. Yeni tarifeye göre âz yolcusu olan ve ticari faaliyeti bulunmayan kü- Çük iskelelere vapurlar — uğramıya: gaktır. Pertevniyal Lisesinin kuruluş yıldönümi Pertevniyal Lisesinin - kuruluş yıl- dönümü ve açılışı — münasebetiyle, 1ö-ekim-1950 - pazar günü Pertevni. yal Lisesinden Yetişenler — Derneği tarafından bir kutlama töreni tertip. denmiştir. Pertevniyalliler, © gün saat 14.30 'a mekteplerinde — toplanacaklar ve topluca mektebi ziyaretten — sonra, Aksaraydaki Fatih Halkevi salonun- 'da yapılacak törenle — mekteplerinin 80 inci kuruluş yildönümünü — kut Jayacaklardır. Başkanın, açış konuş- masından ,sonra muhtelif konuşma- larla mektep hatıraları — anlatılacak hocalar ve mezunlar birlikte bir gün geçireceklerdir. HAZIRLANACAK üzerinden imal/ eâilecektir. inket yaparak doğrudan doğruya Balkin en fazla bekendiki adı aincar bulann ikramiye olarak sikara K slgaralarında ise / ambalâj *i temin ederek sigaraların te Sirati havalyeden müteeasir olma: farını “temine - çalışıyoruz. — Mantene unü da İtiraf Etmek dazımdır Ki bL zim sigaralarımız dünyanın &n kötü Ambalâjlarını ihtiva' etmektedir. Bunlara Yaprak tütün mubayaatı. Yaprak tütün mübayaatımız fabrl- kasyon ihtivaer olarak - 19:20 müyon Kilo “arasındadır. -Bunun dığında dn dentekleme mübayaatı olarak 17 mir Yon Kilo satin aldık. | Zürram elinde kalan 34 milyon tütünün satın alın. ması için “Hükümetten “tahsisat a Yeni mürettepler tahsis edilerek zürra elinde kalan won tütünlerin'mü: bayaasına geçilecektir. Bafra ve ha. valisi ” tütünlerinden dekerlendirllei lecek kiymette olanları satın alabile Cekiz. Zürraa avans Reji zamanından kalma bir usul o lan bir avana tevzil vardır. Tekel bir kredi “mücssesesi olmamakla beraber bu usüle devam etmektedir. Zürraa avans tevzine başlanmıştır. Diş piyasalara satışlar Kendi mamüllerimizi di piyasalar- da tanıtmak hususunda büyük — ga) Tetler sarfetmekteyiz. - İaviçrede or liyetini genişletmiz. ve A başlamıştır. Almanyadaki ortaklıkımız ” imalâta başlamak üzeredir. Danimarkada bir firma İle avan proje yaptık. Bu mem- de 'Belçikada Türk sigaraları M dalr bir protokol İmza> Tadık, tetkikat bittikten sonra, meti. cede mutabık kalırsak mükavelesini İmza edecekiz. Basrada İrak için acentelik te orüz. Küveytteki fabrika, itibaren imalâta / başlıyacar İrak'a biralarımımn kolaylıkla ve ge niş mikyasta ihracı için yakında bir heyet gönderecekiz. İyi neticeler alı cağımızı ümit ediyorum. Pakistanda bir sigara fabrikası ac- mak emelimizdir. Bu devletle muta- Bik kalırsak ilerideki münasebetleri Miz için çok faydalı olacaktır. Amerikan sigaraları kaçakçılığı Memlekette Amlerikan sigarası ka- çakçılıı artmıstir. . Bunümla şiddetle ilecektir. Kimin bu siga: " ictiki görülürse mahkemeye ve: rilecektir. Amerikan heyetlerine - ge den sigaralara bir bandrol. vurmayı düsünüyoruz. Kapslil kaçakcılıkı Zümrezade fabrikasında vâki elan bu kacakcılık hâdisesi cok mühimdir Bu kapaliler. tahrip Kombası yapık Mmâk üzere Snli Savunma Bakanlıkı farafından bu. fabrikaya, verilmekte dir. Bu vaziyette bunların nasıl art tırlarak satısa çikarıdabildikini ada let makamları meydana çıkaracaktır 18000 kapsülden başka, tahrip bom- bası ve barut satabileceklerini de söy lemişlerse de memurlarımız bu tusuz ta gafil davranmışlardır. Memleketin diş tehlikeye marüz bulunduğu bu'za-, manda böyle bir satışa cesaret etmek hiyaneti. vataniyedir. Yeni kanunlar Kaçakcılık Kanununda bazı mad. deler” dekiştirilecek, Gümrük Kanı. Hundaki - aksaklıklar — düzeltilecektir Bir de Tekel hakkında hazırlanan ka: nunlar vardır. Yeni gümrük tarifeleri Gümrük resimlerinde indirme bahis mevzuu deklidir. Fakat bütün dünyar da olduku xibi kıymet esasına doğru Eitmek istivoruz. / Elimizdeki — tarife Çok eskidir. Yeni bir gümrük tarifesi Şapılması için hazırlıklara başlamak Üzereyiz. Fakat bu kısa zamanda ik- Mal edilecek bir iş dekildir. Yeni t Çaret rejimine göre gümrük varida: Hinin artacağını bekliyoruz. Geçen se. 'ne gümrük Varidatına ait bütçe tah Minleri yüksek gösterildiinden tah Shâtta noksanlık vardır. Buna muka bil Tekel varidatında fazlalık vardır. Yolcu vapurlarının munyenesi Vapurların ' gümrük muayenesinin yolda yapılması bir çok mahzurları İhtiva 'ettiğinden imkânsızdır. Ancak Çanakkaleden binecek — memurların Teyanname almak süretiyle muayene yapmalarını “inceliyoruz. . Güney Ak- debiz postalarındaki yolcuların İzmir. de ” vapurda " yapılan / muayenelerini kaldırmak İstiyoruz. Devlet Denizyol Jarından bu postaların İzmire uğrat Mamasını istedik. Tekel Bakanı Bu akşam Ankaraya hareket edecektir. Valinin dünkü teftişleri Dün sabah ani olarak Küçük ve Büyükçekmece ile Silivriye giden Vali, munhtelif meseleleri tetkik etti Vali ve Belediye Relal Prof. Fah- reddin Kerim Gökay, dün sabah fini olarak Küçük ve Büyükçekmece ci- varı ile Silivriyi ve Selimpaşa Kö- yünl teftiş etmiştir. Önce tamir e- dilmekte olan Büyükçekmece-Silivri asfaltını — gözden geçiren vali, — Bü- yükçekmecede bucak müdüründen bucağın dürümü hakkında izahat al- mıştır. Yakında yapılacak nüfus ve tarım sayımlarının hazırlıklarını da gözden — geçirdikten sonra - Silivriye hareket etmiştir. — Valiyi — Silivride; kaymakam, belediye teisi ve partiler temsilcileri — karşılamışlardır. — Vali ilçeyi gezdikten sonra Silivrinin to- humluk ihtiyacı ile Ortaköy yolunun ikmali ve Sinekli bucağının u temini ve Inşası devam etmek olan ortaokul binasının tamamlandırılma- S hakkındaki dilekleri tesbit etmiş ve bu ihtiyaçların derhal karşılana- cağıry vâdetmiştir. Vali, ilçe halkı ile de görüştükten sonra ortaokul in-, gaatını Ve İlkokulu gezmiştir. - Prof. Gökay, ilkokulu teftişi esnasında sı- nıflara girmiş ve öğrencilere —dera- leriyle ilgili sünller sormuştur. - Öğ- retmenlerden de okulün ve öğrenci: lerin durumu hakkında izahat almış- tır. Vali ve Belediye Reisi Silivriden dönerken Selimpaşa Köyüne uğramış ve burada da köylülerle görüşerek ihtiyaçlarını tesbit etmiş ve mahsul dürümünü 'ncelemiştir. Şehrin temizliği _iş_ın Vilâyetin tebliği İstanbul Vali ve Belediye Başkan- Tığından bildirilmiştiz Şehir temizliği işi, Belediyenin ifa- siyle mükellef olduğu bellibaşlı va- zifelerin en önde gelen bir hizmeti- dir. Bu hizmeti ifa için eldeki v talarla halka faydalı olmaya çı Yakında hizmete girecek yeni sttalarla — faaliyetimiz biraz — daha genişliyecektir. Sokaklarına çöp arabası gelmiyen yatandaşlarımın — durumlarını mektup veya kartla bana bildirme. lerini rica ederim. Bu şüretle hizmetin aksarlık gös- terdiği yerleri - doğrudan / doğruya hemşehrilerimden — öğrenmiş olaca- Bm, ıi Asfat yöllar bisikletii arabalarla temizlenecek Şehir için sipariş edilen ve asfatl yolların temizlettirilmesinde kullana- cak olan 10 bisikletli temizlik ara- bası, temizlik İşleri — idaresine tes Üm edilmiş - bulunmaktadır. İki ay #onra da 3 tonluk 24 çöp kamyonu, 3 adet 5 tonluk arazöz, temizlik ida- resine teslim edilecektir. Çapadaki Öğretmen Okulu açılıyor Bundan bir buçuk sene evvel ka- patılmış olan Çapa Yüksek Öğret- men Okulu, bu ayın 28 ünde tekrar açılacaktır. Cumhuriyet Bayramı hazırlıklarına başlandı Dün Vilâyette Vali Muavini Puat Alperin başkanlığında 29 ekim Cum- nuriyet Bayramı için bir toplantı ya- pilmiştir. Toplantı da Mülif Eğitim, Partiler, ordu, emniyet, basın ve ya- yın, radyo, talebe birlikleri, temsil. cileri ve kaymakamlar bulunmuşlar. dır. İsrailli piyanist dün geldi İarall'in en kuvveti piyanistlerin. 'den Bayan Prina Salrman dün uçak. Balıkçı'ık mütehassısları dün Ankaradan döndü'er Heyet âzaları, Ankarada taze balık bulunmasını Türk balık- çılığı için mühim bir nokta olarak kabul ediyor İlktisadi İşbirliği İdaresine bağlı o- Jarak, — Avrupanın — balık İstihsalini Arttırmak üzere bir mütehassıs he- yet kurulduğunu - ve bu mütehassız lardan üçünün memleketimize gel- diklerini bildirmiştik. Pazartesi gü- nü Ankaraya giden mütehasmıslar dün şehrimize dönmüşler ve kendile- Ti ile konuşan bir muhabirimize aşa- Bıdaki izahati vermişlerdir: Ankarada, Tarım Bakanlığın- da ve Toprak Ofiste temdslar yap: tık. Şimdiye kadar yaptığımız tet. kikler kâğıt üzerinde oldu. Bugünden itibaren filliyata geçeceğiz. İstanbul- da balıkçılar ve balıkçı teşekkülleri ile temaslarda bulunacağız. Bilâhare tetkiklerimize, — başlıca — balıkçılık merkezlerinde devam edecekiz. Ankara, denizden uzak bir. gehir olmasına rağmen orada taze — balık bulduk. Bu, Türk balıkçılığı için mü- him bir noktadır. Belediyenin yeni getirteceği 50 otobüs Belediyenin bir Alman / firmasına 50 otobüs ihale etmesi üzerine fir- manın nümüne olarak şehrimize gön. derdiği otobüsün tecrlibesi caddele. rimizde yapılmıştır. Otobüslerin teslimine dört ay sonra başlanacak ve nisan sonunda tamam- lanacaktır. Getirilen otobüs 10 metre boyun- dadır. Seyrlisefer tecrübesinde oto- büsün bir metre daha küçük olması firmadan istenmiştir. Sıcak havalarda içinin serin olma. B1 için Üstte otomatik hava değiştir. me tesisatı ve kaloriferi bulunan ye- 'ni otobüsler, ayakta ve oturarak 60 yolcu almaktadır. Oturacak - yerleri şimdiki Belediye Otobüslerinden da- ha rahattır. * ÖLÜM Tüccardan Sadi ve Kemal Kaplan- calının - valideleri, tüccardan - Edip Behnesavi ve Abdülkadir. Behnesavi- 'nin hemşireleri, tüccardan Orhan ve Müzaffer Gülek'in teyzeleri NEFİSE KAPLANCALI vefat etmiştir. Cenazesi Kurtuluş Te- pelstü Kaplancâlı Apartmanından kaldırılarak — cenaze namazı bugün Şişli Camil şerifesinde Cuma namazı- ni müteakıp kılındıktan sonra Zin- cirlikuyu Asri Mezarlığına defnedile- cektir. 'Tanrı rahmet eylesin. Yirmi sene evvel vefat eden Üsküdarlı Yazma Fabrikatörü YORGİ N, KALYONCU'nun ruhu için Üsküdar Yenimahalle Rum Ortodoks Profiti İlyi Kilisesinde 15 ekim 1950 pazar günü saat 11 de Mevlld - okutturulacaktır. - Kendisini sevenlerin hazır. bulunmaları rica olunur. AHİLLEA Y. KAYONCU Beyruttan gelen oğlu 9.15 - 9445 - 10.00 - 1035 te Köprüden vapur vardır. YENİ İSTANBUL SİYASI İKTİSADİ MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE Sahibi : VENİ İSTANBUL NEŞRİYAT LİMİTED ŞİRKETİ Müdürü: Kemal H SARLICA Yazı işlerini fillen idare eden mesul müdüri Sacld ÖGET < Neşredilmiyen yazlar dade edilmez. Banidığı yer 1 YENİ İSTANBUL MATBAACI- IK LİMİTED ŞİRKETİ MATRAASI Ja gehrimize gelmiştir. ——— ——— 'nesl açık, Selminin maksadı benden almak değil, almamaktı. tesbit etmekti. yetiştirecekti. cevap Bir şey gizlediğimi Ferhat kanaliyle bunu Merale Şimdi anlıyorum. Merale o ge- ceyi dışarıda geçirdiğimi söylememekte hata 've daha sonra, sevgilinin realitesine yaklaşıı ken, belki önün zihin sahasından obje sahz sına geçmek Üzere bulunuşunun zarürl neti. cesi olarak, her zamanki gibi, ona ait hiç bir şey düşünmemenin ve düşündüğüm takdirde mek istemi ger,, göster kuüvvetlenmişti. diyebileceğim hilelerinden biri. Selmini bu ba- taklığa indiremem, Selmin ona bu şüpheyi ver- g de olabilir. Hep Ferhadı “ehven-l Tmek politikasının, artık — alçakça Yalnız, annesinin bu şüp- —ta Ü A Bu paltüka Siminin yaramdaki çocik | — | T AT N e A ST için en az fena babanın Ferhad “olduğunu noktada gizlenen hareket veya his yalanının Mefharete — kabul ettirmektir. —Asıl — baba öfkesi ve nefretiyle dişimden tırnağıma ka- odur ve aç adam rezaletiyle kıyas edi. dar silâhlanıyorum. y Ferhada kollarını ve evin kapılarını açtırmak için kurulmuş bir tuzak. Selmin Tesittir. ve gaynı mehküllerde hissesi vardır. Fakat Mef: Harete annesinin hediye ettii mücevher kor deksiyonu, bir kuruşun hesabini bilen Selmin için aşka feda edilecek kadar az değerli der #ildir. Annesiyle bozuşmak istemez. Mücadele, Ain Selmin cephesi budur. Merar cephesinde Ferhadı kız kardeşinin kalbini benim avucum. dan kendi avucüna almak için, onu benden da: ha genç arkadaşlarının tesir çemberi içine sok. mağa çalışmaktadır. Kızın mükavemeti git tikçe azalıyor. ” Farkındayım. Bu tesirlere 0 'Tun. İüks ve macera temayüllerini de okşa: yan agifte Ferihanın Paristen yolladığı mek- Suplar da biniyor. Benim bütün zaafım aramız: Xi —enerli değil— yaş farkının fazla olma Çart: Karsı tarat bunu lstlrmar ediyor ve xa Meralin kalbini, içinde bütün bir çağın, Yir dünyanm, memleketin, yakınlarının, SAHİ müşterek ideallerimizin çeşit çeşit ve ireren ga siz değil!— Mücadelede en masum tip Necile. dedir. Meralin annesi hiç bir gey — bilmiyor. Öğrendiği takdirde öteki taraf, bana — karşı, atom bombası değerinde bir silâh kazanabilir. Fakat bu kadar ileri varamazlar; bilirler ki, Necile her şeyi öğrendiği gün, — Mefharetten kat kat çılgın, her geyi bir anda havaya uçu- ran bir tahrip Âleti haline gelebilir. Ve iki tarafa ait plânlar da, neticeleri de bir anda yok olabilir. Ne var ki, onların bu. korkusu, Ferhatla Selminin evlenecekleri güne — kadar #ürer, Ondan sonra, kızını benden kurtarması için Necileyi harekete — getirmekte hiç — bir mahzur göfmezler. Tehlike o zaman başlar, Şimdilik Merali benden soğutabilecek tesirle- Tin koleksiyonunu yapmakla meşguldürler, Meselâ, bak, işte şimdi hatırlıyorum. Ge- çen gün Selimin bana niçin “Dün gece nerede diniz?,, diye sordu? Onda böyle bir meraka İlk defa rastlıyorum. Maksadı ne “olabilirdi? Bu bende garip güpheler uyandırıyor. Bir ta- 155 ettiğimi de şimdi anlıyorum, Dün söyleme- liydim ona bunü. Çok tereddüt ettimdi. Öğ- leden sonra evde olmadığını benden - gizleyi- şinin İntikamını almak — zaafından — kendimi kurtaramadım. Mânasızdı bu. Fakat hakik: ti öğrenmesi ihtimalini düşünmedim. — Şimdi Selminin bunu bana sorduğu Anın havası bu- dutlü bir hâtıra, Ben susmuştum. — Etrafımda da, mânası şimdi gözümde büyüyen bir sessiz. lik vardı. Sualin garabetiyle izah edilebilir bu. Fakat Mefharet gibi hislerini - tutamayan bir kadının, kızını paylayacağı yerde — susması, Sualden daha garip değil mi? Belki / benim cevabimı merak etti. Besim de öyle, — Şimdi hatırlıyorum. Mefharet âdeta sıçramış, Besi me bakmıştı. Sıçraması kızının sualini mâz Si bulduğu için; Besime / bakması ne için Bir his ortağı aramak İstedi belki. Fakat da. ha evvelden kalan birtakım sezintiler var içim- de, Mefharetle Besimde bana karşı bazı dikkat ler sezmiştim. Derin bir his — hayatı — içinde olduğumu anlıyorlar da ondan mi? — Belki. Yalmız.. dur., daha fazla bir gey... Mefharet şelminle ilk defa münakaşa edip de bayıldığı Bün, evet, — salonda, — gözlerini — —nçar açmaz— bana dikmişti. Meralle buluşmak için hemtn giyinmek ve trene yetişmek — ıstiyor. dum; Tamam. Mefharet kendine geldikten so1 a Eürip bir şey söyledi bana. Şimdi hatır lhiyoşam. O gün ve o günden sonra niçin dü- güzmedim bunu? O güm, giyinirken, trende 156 © güne kadar beni saatlerce, santlerce en kü- çük teferruat içinde oyalayan güphenin — ye- rinde anlaşılmaz bir boşluk bulmanın hayreti ve kayıtsızlığı beni sarmıştı. Artık ona ait olmayan teferruata da müna vermekten kaç- miş olabilirdim. Bu büyük istihalenin gara- betine dikkatim yeni değil, Merali göreceğim 'an yaklaştıkça, ona ait meselelerin teferruatı üzerindeki alâkalarımın hepsini toptan kay- bediyor, hatırlamaya çalışsam bile muvaffak olamıyordum. Âdeta yaşanacak anların tasav- vur çemberi içine girince, yakın bir geleceğin süngeri yaşanmışları siliyordu. Böylece daha sonraya yönelen dikkatim, Merale ait olsun. olmasın, daha evvele bağlı mânaların Üstünden de şuursuzca kayıp geçiyordu, Mefharetin Ö- Zünü ancak gimdi hatırlıyor ve garip buluyo. rum: "Besimin ahlâkını gittikçe daha çok be- Henmeye başladım. Artık bu evin içinde yalnız ona itimadım kaldı. Fenalığı dilinde,.. O anda Besimin şimdi daha iyi hatırladığım gizli bir telâşla bahsi değiştirmeye çalışıp “Bu kolon- ya daha iyi değli mi? Öteki gibi barut kok. müyor ya..,, Demesi Mefharetin acı sitemini büsbütün, vahimleştiriyor. Kızkardeşimin Sel- minle münakaşa ettikten sonra bu sözü bana #öylemeye Iüzüm görmesi çirkin bir şüphe Anı yaşadığını gösterir. Benden, benden şüp- he, benden şüphe etmiş olacak. İğrenc. Fakat sebepsiz mi? Tabii, Mefharetin şüp- hesi, kızının sünlinden doğmasa bile onunla 157 hesini Sezmişse ve onu İzale etmek İsteme- mişse, maksadı yine Ferhadın en az fena bi ba olduğunu hepimize birden kabul ettirmek- tir. Zekâsını korkunç bir hale getiren böyle bir oyunla bütün bir allenin rezalet korkusunu kengi aşkının lehirlde bir silâh olarak kullanı- yor. Bunda şüphem yok, Ve muvaffak olabilir. Mefharet Selminin Ferhatla evlenmesini aç adamdan bir çocuğu olmasına tercih eder. Bu hikâyenin yalan ol duğünü Öğrenirse, sevinir ve Ferhadı sever bile, Kızın zekâsı yalnız bir noktada aldanı- yor. Beni tam ölçümle anlamamak, her şeyin farkına varabileceğimi hesaplamamak. Bunun Cezasını çok acı bir şekilde çekmesi müm- kündür. Kendi aşkına benimkini feda edecek kadar İleri varmasını affetmem zordur. Onu Ferhattan ayıramam; fakat hulyasını kurdu- ğü mücevherlerden —ki, günün birinde Fer- hat onların en küçügü kadar bile ehemmiyet- l olamıyacaktır— önü, mahrüm — edevilirim. Mefharet şimdi bu oyunu anlarsa, benim di rektiflerimle hareket ettiği takdirde, Selmi- nin ve yardakçısının plânımı fitil fitil burunla. rından getirebilir. Kendine hâkim olduğu anlar- da, Mefharetin öfke krizlerinde ziyan — olan Mmüthiş enerjisi, kininin hedefi üstünde Infi- Jâk anını gayet İyi seçen tam isabetli bir bom- 'ba gibi patlayabilir. Presizyon hesaplarını be. nim yapmam. şartiyle, (Devamı var) 158