Bayfa 2 TONİ İSTANBUL İZMİRE © Anadoluda Refik Halid > Kırkyılevvel - Kırk yıl sonra DOĞGRU Bergamada gördüğüm hüsnü kabul — Eğer Karun devrinde buraya gelmiş olsaydım — Göçmüş medeniyet yanında muasır bir mamurluk görmek arzusu — İki cin ve bir bozuk şose — Aceleci go! r — Kubilây Abidesi bakımsız halde — Yapıyoruz, bakamıyoruz — Eski zamanın tren yolculuğu hâtıraları — Karşıyakaya geldik — İzmire İLERİDE, eski tamnan harabele- ri faslında tecesslislerimi bil- dirmek üzere Borgamadan ayrı. hyorum, Fakat © günkü resmi tatilden faydalanarak saatlerce süren yorucu — gezlütilerimizde bize refaktıt köremkârlığını da gösteren Abdurruhman Sinder Beye ve tören biter bitmez ya- 'nımıza gelerek gezintimizin mü- him bir kısmında mulhtaç oldu- ğum malümatı vermek Iâtfunu esirgemeyen değerli âlim ve teş- kilâtçı Osman Beyatlıya Gerin sükfânımı arzetmek mecburiye- tindeyim, — Bergamada misafir olarık geceledik, yedik, — ictik, dolaştık. Kaymakam Beyin de nezaketine mazhar olduk; öğle yemeğinde masamıza uğrayarak bir nebze oturduğu için görüş- Tmek fırsatına erdik, Bu kaymetli zevat bizi otobüse kadar uğur- Inmak kibarlığını da gösterdiler. Vaktiyle milyonlarca barındırdığı ihtişam devrinde Karun'a —o zamanın yazıcısı bir vatandaş olarak— —misafir gelseydim acaba neler görecek- tim? Tepede munzzam izleri ka- ah mermer saraya kabul oluna- caktım; servet ve sâmânın ta- #ıp göz kamaştırdığı bir ziyafet- 'te bulunacak; flütler ve rübab- lar dinleyecek, yüzlerce rakka- senin ritmik danslarını seyrede- cektim. Ertesi gün büyük anfi- teatra gidecek, şairlerin ve ha- tiplerin söz ve zekâ estetiğiyle mestolacak yahut atletlerin gü- el vücutlarına hayran Kalacak- 'tım. Giderken gu kötü, otoblise değil, üç yağız at koşulmuş iki tekerlekli bir arabaya binecek- tim, Bu araba asfalt yerine düm- düz mermer zemin üzerinden ve heykeller, mâbetler, mezbaha- Jar, agoralar, havuzlar, çeşme- ler önünden, hep sütunlar, ke- merler, kemer başlıkları arasın- dan geçip gidecekti. İki bin şu kadar sene evveline dönemem; gimdikinden iki asır ileriye de ulaşamam. Öyle sanıyorum - ki Bergama geçmişe ve gelecöğe nazaran bir asırdır en sönük devrini yaşamaktadır. İnsan, es- ki harabelerle başbaşa vermiş yeni harabelerden iki kat ml- teessir olarak ayrılıyor. — Göç- Tüliş medeniyetin yanında tıfak mikyasta bir muasır mâmurluk eseri görmemenin hüznü gönle göküp kalıyor, bedbinliğe yöl a- çiyor. Meselâ Roma'da bu, böy- le olmuyor. Şoförün yanındaki — yerleri tutmanın hatasını derhal çek- meğe başladık. Hava çok sıcak, vakit öğle ile ikindi arası, güneş ti karşımızda, Motörün yakı lığını da ilâve ediniz, halimiz harap... Daha kötüsü bir müd- det gittikten sonra gose de bo- ayak basıyorum zuldu. Cin Ahmetle Cin Mehmet mi, yoksa Cin lâkabiyle anılan başka isimde adamlar mı, ak- hımda kalmadı, yol İnşasini ti ahhüt edenler iki sehedir bu i: bir türlü başaramamışlar, Me< nemen'e kadar boyuna / sarsıl- dik, zapladık, sıçradık. İyi kİ ku- raciğerimde taş, böbreklerimde arıfa yok.., İzmirde otel yerine hastahaneyi boylardım. Şimdiye kadar hep düzgln şo- selerde gittiğimizden dolayı an- ladık ki bozuğu üzerinde bir a) pa boyu bile yol alamaz, geldi glmiz yere, İstanbula dönermi- şiz. İzmirde Vali Bey ile hasbı- halim sırasında sözü bu nokta- ya getirdim. Kendisi de şiki yetçi. Kanuni mevzuat — şosey bir an evvel ikmal ettirme im- kânını Hükümete — veremiyor- müş, İyice anlıyamadım amma her hülde doğru olacağına ak- hm yattı. Ötobüsteki yolcular İşi kötü tefsir etmekte İdiler. Bu defaki goför gayet acele- e. Yolun bozukluğuna aldırma- dı, bizi Menemen'e, sonra da İz- mire mütat zamanından yarım- gar saat önce yetiştirdi. Bir müddettir artık bağlar arasın. düyiz; Üzüm bölgesinde... Göz alabildiğine bağ. — Menemen'de mola verince Kubilây âbldesini uzaktan temaşa ettim, Dikildiği tepeyi ağaçlandırmamışlar şetra, fında çiçek, çimen de yok; bu: kimsizlik manzarası arzediyor Yapmakla bakmak birleşemedi S akmnil ui »i üüt bulamaz. , © haliyle bana bir rejim değişikliği olmuş kadar mâna- sını ve hüviyetini kaybetmiş gi- bi göründü, Kırk-yıl olüyor, — büralardan iki defa geçmiştim. Bir defasın- da Konya,dönüşü Afyon - U- Şak Üzeri trenle gelirken ve son- Ta İzmirden Manisada — Yakup Kadriyi ziyarete giderken. Mev- sim, bitindisinde kıştı; Afyon- da, Akşam üzeri, yandan kapı- h vagonlara binmiştik. Bir müd- det geçince karanlık ve kar ba; tırmıştı. Tren bir istasyonda durunca kapı gürültü ile açıldı. Bize: — Ayaklar yukarı! Diye bağırdılar; hepimiz em- re itaat ettik. İçeriye demirden yapılmış, vagonun zemini uzu Tuğunda — yayvan bir — sandul sürdüler. Meğerse lokomotiften alınmış sıcak sü dolü bir kap i- miş; donmamak için ayakları- mizi üstüne dayayacağız, ısına- cağız. Isındık mı? Hayır. Su, çarçabuk soğuyor; yolcular bağ- daş kurup oturmağı, dizlerine battaniye yahut yanlarında taşı- dıkları yünlüleri örtmeği tercih ediyorlar. Beni bir aralık uyku bastırdı; dürttüler: — Aman, dediler, uyumağa anığ, gelmez, konüşünüz... Uyu Allah esirgesin, donarsınız! Konya hattında Alman şirke- ti Kaloriferli öyle mükemmel vagonlar kullanıyordu ki / çer- çeve aralarından riüzgür sızmı- yordu; karla örtülü bozkırları aicaktan bunalmamak İçin art sıra çam fçmak süretiyle aş- mıştık, Afyonda ise hat, başka bir #irkete intikal ettiğinden o cikli vaziyete düşmüştük. Blr cetten öbür girket hattına ge- çiş âdeta 1910 yılından 1870 e, Fransa « Prusya harbi zamanına dönüş gibi bir şey olmuştu. Be- ryeket Üşak istasyonunda ge- celemek lâzım geliyordu;. yolcu trenlerinin geceleri — işlemediği devirde idik. Saç sobası nar gi- bi kızarmış loş bir kahveye gir- dim; kahve - meyhane, muhte- lit bir yer. Konyaklı iki kadeh Çay içtim, sonra da üst kattaki ötele çıkıp yattım. Şafak sökmeden kaldırdılar alaca karanlıkta, titreye titreye tekrar mâhut vagona soktular. Dişlerim birbirine vuracak, ne- leyse.... Derken güneş çıktı; lağlardan aşağıya inmekteyiz. İşte ova.., Çoktan battaniyeleri- mizi atmıştık. Manisada palto- ları da çıkardık. -Menemen'de terleyecek olduk; iliklerimiz 1- sındı. Isindi değil, sıcağa doydu. Kirk yıl sonra yine Menemen. deyim; güneş alnımızda, hava durgün, boğucu... “Haydi! Oto- büs kalkıyor!” diye bağırıyor- lar, Yazım saate varmaz, İzmir- de bulunacağız. Üzerimdeki gı maşır ve elbiseleri bir atsam, 1lik düşün altina bir girsem, sabun köpüğüne bir kavuşsam! Giy nip kuşanıp Kordon boyuna bir çıksam! Karşıyakaya geldik bile. Şo- förümüz hususi bir otomobille yarışa çıktığı için seksen Üzer den gidiyoruz. “Geçerim ben o- nu!” diyor, gaza basıyor. Nete- kim bir aralık geçer gibi olduk. Şlphesiz ki otomobil bizimle a- lay ediyor, bir ağırlaştırıp bir köştürüyor. Nihayet bezdi; son süratle uzaklaşıp gözden kay- boldu. Normal yürüyüşümüzü hamdolsun bulduk ye - böylece devrilmeden İzmirin büyük oto- büs garajına girdik. Demir at- tık, diyeceğim geldi. İzmir burası! Eğer size şehir hakkında kirk yıl önceki hâtıra- larımı tafsilâtiyle — anlatmağa kalkışsam —canınızı sıkacağı- mı sanmiyorum amma— ayrı bir kitap yazmaklığım lâzım ge- lir. Son uğradığım tarihi de u- nutmaklığıma imkân yok: Kur- tuluş senesinde ve birinci teşrin ayında.. O zamandan beri, fuarları bi- le vesile ittihaz edememiş, ziya- ret imkânı bulamamıştım. Kis- met 1950 yılının mayısına imi EHİR HABERLERİ İstanbul Sergisi Halkı eğlendirmek için bir sirk getirilecek Tstanbul / Bergisinin hasırlike dari gün geçtikge ilerlemekter dir. Füaliyetine Ticaret Od Sin bulündüğü — Dördüncü Va kif Hanında devam eden Mer Kİ Kömlserliği de bir. müddet. tan beri serii sahasına naklı miş bulunmaktadır. Temmus — başında eklendirmek ü Viyanadan airk getirmeye kı Yar. Vermiştir. Firmanın . Beles diyeden İstediği — mümada ves rilmiştir. Firma mümemsili sirki getir. mek için Viyanaya haraket et miştir. Ramazan hazırlıkları Ramazan, 17 « Maziran « 1060 cu- martesi gününe tesadüf. etmektedir. Bu itibarla gehrimizdeki — Ramasan hazırlıkları blr haylı ilerlemiş bulun- maktadır. Büyük camiler her sene olduğu gibi bu sene de — mahyalar kuracaklardır. Ayrıda — Beyasit Ca- Misinin avllisunda bir sergi açılmam. a Kararlaştırılmıştır. Diğer taraftan firınların Beyas undan pide - çikamıp çıkarmıyacakları meselesi ile bunlar rın göami ve fiyatı tetkik edilmek- tedir. Yanan Norveç gemi porçalanmasına başlandı Haydarptşa açıklarında mütenddit yangınlar neticesinde Yandıktan son- Ta kumluğa oluran Norveç bandıralı Bosphofis yaplırunu alan Kalkavan: lar firAsi kemiyi pargalamaya baş Tamışlardır! Parçalarma İşinin bir ay süreceği tahmin edilmektedir. kadar Cankurtarma ve kan verme İstasyonu lik Bakanlığınca — Belediyeden satın alınan eski Beyoğlu Hastaha- nesinin bir kısmında âcil / vakalar karşısinda büyük bir cankurtarma ve kan verme istasyonünün - açilmasına karar verilmiştir. Bakanlığın bütçesine bu d için konular — tahsisatir — kullanılmasına başlağılmak Üzeredir. İlk iş olarak bindni tadil ve terrişi İşi tamam- Tanacaktır. Sağlık Ve Sosyal Yardım. Müdürü Dr. Falk Yargıcı eski / hastahaneye giderek binayı tetkik etmiştir. TAdil İvl yakın zamanda tamamlanacak ve yeni cankurtarma merkesi önümüz- deki ay faaliyete geçecektir. W. A Y. toplantısı için husust sigara ve kibrit Tekel İdaresi, 18 akustosta şehri- mizde toplanacak — olan W A, X. (Dünya Gençlik — Birliği) —umumi kangresi için hususl ve kibrit Çıkarmaya karar vermiştir. Şunu da söyliyeyim: İzmiri ilk ziyaretlerim bana (Memleket Hikâyeleri) cildinde yer alan bir kaç hikâye yazdırmağa vesile olmuştu. Lâkin İzmir için en güzel yazımın (Ay Peşinde) simli masal veya efsane olduğu- nu ileri süren edebiyatçılar var- dir. Kurtülüştan — çok. evvel, kurtuluşun muhakkak tecelli e- deceğini katiyetle anlatan o ya- z serlevhası, garajda otomobil- den inip de İzmir toprağına 8- yağımı tekrar basınca celi harf- lerle, flüoresan ışıklı bir ilân gi- bi kafamda aydınlandı. Yorgunluğuma rağmen ken- dimi rahat bir uykudan kalkmış kadar hafif buluyorum, TATBİKATI - HAKKINDAKİ Baygondaki yeni vazi 'ne başlamak Üzere memleketimizden Ayrılacak olan Türkiyedeki Marahali Plâni İdaresi — sözcünü ve Nepriyat Müdürü Leo Hochatetter, © menedir yurdumuzda mühtelif vazifelerle bu- Tunmüş hakiki bir Türk dostudür. Kendisiyle görüşen bir arkadaşımı: #a L0 Hochatetter, — memleketimiz. hakkındaki ihtisaslarını ve Marahali Plânı İdareninin ifade etmiştir: — 9 genedir. vazife memli ayrılacağım. için büyük bir Üsüntü düyüyorüm, İlk fırsatta tekrar Tür. kiyeye gelmekten hakiki bir #andet düyacağım. Demokrat Parti ile çalışma gekli tesbit edildi Demokrat Partinin Marahs dim İdaresiyle ne şekilde teşriki me #al edeceği Ruaseli Dorr'un Başbakan Ağnan Menderesle yaptığı uzun gö- Tüşme Hırasında tesbit edilmiştir. Yi- »e Gakisi gibi çalışılacak, fakat bir aç mütehaams ilave edilerek. daha verimli meticeler alınmasına gayret edilecektir. Gelecek iki yıl, Türk mik- dti için çok verimli seneler olacak-, tıf ve yardımın asıl semereleri görü- lecektir. Türkiye, Marshall Yardımında neden bir İstisna teşkll ediyor ? Bence Türkiye iki hakımdan Mar- ahalf Planına dahil memleketler ara- sında bir istisma teşkil etmektedir. TTürkiye Plâna dahil bulunan diğer memleketler gibi harp Afetinden 2a- rar görmemiş, tahribata uğramamış olduğu cihetle, harp tahribatının ta- miri değil, memleketin yeniden imar| ve kalkınması mevsuu bahlatir. Bir çok servet menbalarınız henüiz işle- tilmemiştir. Zonguldakta 3 mülyar tonluk bir kömür stokunun meveudi- yeti tesbit edildiği halde ihracat yap- mak göyle dürsün iç piyasalarda bi- e kömür darlığı çekilmektedir ve fi- yatlar çok pahalıdır. Münbit toprak- Jarınızdan 5 milyon hektar ekilme- İştir. Buna mukabil geçen yıl 150 bin ton buday ithal ettiniz. Petrol, mangsnez, antimuan gibi tabiatın #ize bahşettiği bir çok hazineler he- men hemen henliz hiç el değmemiş bir halde durmaktadır. Türk petrolleri ve Amerikan yardımı Petrolunuza gelince Raman dağın- da gimdlye kadar açılmış olan 12 ku. yu dahâ taharriyat — safhasındadır. Buradaki petrol stokunun miktarı ve kiymeti hakkında şimdiden bir. mü- talka yürütmek — imkânsızdır. Keşif plânları tamamlandıktan sonra stok- Jar belli olacağından Raman petrol- lerinin Marshali Yardımiyle işletilme- #i ancak © zaman mevzuu bahis ole bilecektir. Adanada henlz petrol — bulunmuş ılamaz. Çünkü sondajlar tam ma: iyle ilerlemiş değildir. Ancak bu- arazinin Jeolojik durumu bu petrol bulunduğu hissini gördüğüm cetinizden, ikinci vatanımdan zaha mekte, ve sonraj yapılmasını ettirmektedir. Türkiyenin harbden gördüğü zararlar Türkiye leketler da yegünedir. Türkiyenin As- bir Devlet olduğu halde Mar- #hali Yardımının Avrupaya ait plâ- vina neden alındığı sualine sik sik muhatap olduğumuz zaman, Türkiye coğrAfI gürümü İtibariyle Asyalı bir Marshall Plânı İdaresi Türkiye Sözcüsünün gazetemize 'anatı Türkiye tazyika maruzdur ve ordusu seferherımz'ıyettedir MEMLEKETİMİZDEN AYRILAN LEO HOCHSTETTER, TÜRKİYEDEKİ AMERİKAN YARDIMI GÖRÜŞÜNÜ — AÇIKLIYOR devlet yilsa bile, ideoloji bakımın- eti bakımından, iktisadiyi bakımından tam mânasiyle Avrupalı olduğunu isbat edebiliyoruz. #ık mk muhatap olduğumuz ikinci bir. suala Marahali Yardımının harp tahriba- Gina maruz kalan memleketlere mil edildiği halde “Türkiyeye neden yardım. ediliyor? sorusuydu. Türki- yenin harpten müteeasir. olmadığını söylemek sadece bir gaflır. Evvelk aadi pazarlarını kaybetmiştir. 12 seneden beri devam eden seferberlik, Tazımdır. Türkiye, hâlâ tazyik altındadır. Bütün harbe giren devletler, hattâ Amerika bile terhis yapmıştır. Fakat Türkiye hâlâ tazyik altındadır. Tere Türkiye, 1se Avrupa da Türkiyeye ayni dere- cede mühtaçtır. Çünkü soğuk harp Avrupaya nasıl mühtaç Golayısiyle Batı Avrupa, — Doğudaki yiyecek anbarlarını tamamiyle kay« betmiştir. 160 bin ton buğday ithalatı yerine Türkiye bunun birkaç mislini ihraç edebilecek durumdadır. Bu su. yetle İthalâtı da artacaktır Bugün Zonguldaktaki işçilerin ek- serisi kalifiye işçi değil, senelik, sa- dece birkaç aylık çalışmağa — gelen köylülerdir. İstihsalin artmasiyle bir kalifiye işçi sinifi yani küvvetli bir müstahsil kütle peyda olacaktır. Peyk devletlerin 5 senelik gramlarına gelince; bunların cebirle, tazyıkla, teknikten — mahrum olarak tatbikina çalışılmaktadır. ki, bundan müsbet bir fayda — beklenemiyeceği tabiidir. Serbest teşebbüse yardım nasıl olacak ? Marshali Plânı İdaresi serbest te- gebbüse yardım ederken, xpekülâtör. lerle değii, mantıki ve halkın menfi atine en uygun bir şekllde iş göğrebi lecek dürüst, ve namuslu iş adamla- ni seçecektir. Bu süretle piyasada serbest rekabet iİmkânlarının / halk kütleleri lehine gelişmesi — sağlana- Gaktır. İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Fahreddin Kerim — Gökay, bu. eski Türk dostuna şehrin bir hatırası ol- mak Üzere bir gümüş tabaka hediye etmiştir. proe Dışişleri Bakanı, dün akşam Ankaraya gitti Ti Bakanı Fuat Köprülü dün akgam ekspresle Ankaraya hareket etmiştir. İstasyonda kendisiyle görüşen ga zetecilere Bakan, Elçiler arannda yapılan değişiklikten haberi olmadı. ginı söylemiştir. 'Aynı trenle - 60 kadar mülletvektii Ankaraya dönmüştür. Şehrimizdeki ilkokul mezunları #ehrimizdeki okulların son sınıfın. 'ta sonra yâpılacaktır. Bu sene vilâyetimiz. dikokulların- dan 10 bini mütecaviz çocuğun me zün olacağı tahmin edilmektedir. İlkokullar ihtiyaca kâfi gelmiyor Üç senede yirmi ilkokul ga edilecek Mül düğitim Müdürlüğü, yehrimiz- deki ilkokul Binalarının bir kasmının artık kullanılamıyacak derecede har Tap olduğunu, diğer bir kumnda öa Gifte öğretim yapıldığını — bildirerek İstanbulda yaniden 20 flkokülun in- dasını Belediyeden İatemiştir. Bolediye, istenilen 80 mektep yeri- 'ne Üç senede 20 okul inşasını kabul etmiş ve bunün için Üç müyon ilra aynılmıştır. Yeni okulların aranları hazir olmakla beraber yirmi ilkoku. hün inbadı için dahi üç müyon Hrayı Ağan bir paraya İüzum hâsıl olmak- fadır. Yeni ökulların yemakhane sa- donlariyle kalörifer — tesisatlarından eçildİğİ takdirde ü milyon ii. Taya gikabilecei anlasılmakta ise de Alâkalılar kalorifersiz Ve — yemekha. hesi& okül yaptırlmasına — taraftar değillerdir. Bu hususta — Belediyeden yenlden tahsisat İstenecektir. Ayazağ;a—lîdllnkll at yarışları Ayazağada bulunan Büvari Oku- Tundaki yarışmalara dün de kalaba. lik bir seyirel kütlesi önünde devam edilmiştir. Dünkü birinoi koşu, kırbaç yanış- mam idi. Bu koşuya ikişer atlı ölar rak girdiler. Neticede Binbaşı Byüp Öncü, Yüzb, Galih Koç, Leylâ ve Dem Yücel, Ece ve Cesür isimli atlariyle üçüncülüğü kazanmışlardır. İkinct yarışma maniaları biras dar ha yükseltilerek yapılmış ve netider de Yab, Eyüp Yiğittürk, Battal isime İ atıyla birinci, Üstm, Tahain n Kin Romans isimli at Polatkan da Bahar isimli atiya e üçüncü olmuşlardı Geceleri gıda maddesi satacak yerler ve lokantalara izin verilmesi Geceleri — çalışan — işçilerin — iştam çıktıkları geç saatlerde yiyecek ser tan yerlerle Jokantaların kapalı ok. ması yüzünden müşkül bir durumda Kaldıkları dalmi bir şikâyet mevmuu teşkil etmektedir. Bu haklı şiküyet- ler Kkarşısında Vali ve Belediye Baş- kanı, geç saatlere kadar açik kab Mak istiyecek yiyecek dükkanlarına mülssade Verilmesi işinin tetkik edi- deceğini ve mevcut mevzuat çerçeve. Gi dahilinde bunlara müsande veril- mesine çalışılacağını vâdetmiştir. 'Adana" vapuru gitti Adana Vapuru dün saat 16 da 140 yolcu ve 60 ton yükle Doğu-Batı Akdeniz seferine çıkmıştır. Nişantaşı Nilüfer Hatun ilkokulunun sergi Nişantaşı Nilüfer Hatun ilkokulür nun #enelik el işi sergisi dün kalar Balık bir davetli Kütlesi huzurunda açılmıştır. Küçük — sanatkârların er Serleri pek beğenlimiştir. - Bünama Mine Cemal'in işlediği yastık ve mar a örtüleri dikkati çekmi SİYASİ İKTİSADİ YENİ İSTANBUL MÜSTAKİL GÜNLÜK GAZETE NBUL RİYAT ÇENİ İSTANBUL, XESRİYA GÖÜRED ŞnKETİ üsüFür Remal d SARLICA Bu sayıdk yazı Mlerini ea Tadre eli Saclâ olT Banllin yer ı vENİ İSTANBUL MATBAACI. Hi IK LİMİTED MATBAASI BEnnle K L L REŞAD NURİ GÜNTEKİN Baği ağrıyan. bir. başkasına ' veronal — verdim 'dan kllneğe Mesbür. etan y L İ seleder nedense açik Konuşmaktan çekindi —KiT — |güme Bu grupün üyeleri ötekilerden çok” dana 2 |OT D AAA S0l Gülyat ölartik | İ ee SENTelef Ve mehuslarla S akran, bi | bi de VAlIŞI ve Siniye Müdürünü kaskandır. | — |kalabalınır ve büyükçe bir Taimı kadındı. Bik zorla kendisine kabul ettirdim. Hiç bir makant | — | KONUNUD. sakalamanı Hamak içindi Fakat ha ve tavrı kendisinin de | — İrinek ve ikinci partier aşafi yükür Hampi ça ava elleri gütmeyerek sirf vazife diye yaptığım bu Ufak |— Vaesi bosul mebüsn szlerini işitince büsbütün | — | Puna taraftar olduğuna şüphe birakmıyordu. Bi | — | uştıkları ve şahat menfaat maksadı gütmedikle- Telek hizmetler hoşa gitli. Yeni İstasyon Pare | — |Si Botuk mebusun aözlerini isilince baba n lan anma misafinleri parkın. önünde — bekleyen | — İri halde, üçüncüsünde bu da büyük 'bir rol oy. ada Kai M Haaaada ge ğ eriele | ereöa D lesi Dd SĞ Stalire va atün- | * VRAMRADIMRLA bişka SAA glkemiyeeer | — |e nnnti Kanünesi Hla'dnn vaş Yotumak S Konağtalar Kendlli unutturmak. Ve Bi aiyaralı | — |te bira içmeye başladı. fakat bu geler de ga | Ü zaklara kadar el, kol ve mendil işaretleriyle | İ güyretine Güştüklerinden — arklarında - hiziplere kazasız belâsız kavmaktan başka bir düşüncet Jbel Şestiğli, AUA İĞEĞNNR Kü Ycaaa uğurladıktan sonra etrafımı alan dostlar birer Aayrılıyorlar, türlü — hilelerle — birbirlerini atlat- Viayet nırlannk Kadar heyete zelikat ö-| — | bulunmayan, bislm. Kaymakam, tunu memiün | — İ kollarından Mafkazak “masasıni Kenarinda | RSE EOYNUTA tarildilar ve mebusluğumu simal- | Ünsğn salslyollaran, Tügine vağıe Tartçama decek olan Vali dal gibi vücudü, çenesi altındı oluyor. Fakat Vali e Sihhiye Müdürü dehşetii | — İ Dirana çalar gibi parmaklariyle bir geyler yar |— İ 0S tebrik ettiler Jar ailesi tekelinde kalmış bir. çöpsüz üzüm bü. Terişeiz bir adamaı Üntelik enor)üc- görünece |— İrumü hakkında / verditim uzün - tafallattan pek | — İkoydıp agaına götürmeğe Ve öişlerinin arasından | — İ gildir. Fakat Kasabanın bana” gösterdiği bagtı | — İre Keponlemz MAD Boi eeerarmen b Yaaa a Te a a L Ve gerçik | — |memnan kalai, Bizmüttan “aönen " keyti yerine | | Okup ee SKU Na gileir, Fakat Kasabanın bana gösterdiki bağır O İteyenlerin mücadelesi âdeta siyasi parti kavea. bacaklarına İskoçyalı neterlerin etekliğine ben- gelerek rakı içmeğe başlamış olan mebüs, tay- B? b ” AAĞNAERRFEĞ B 5P gömdüğümüz günün akşamı, inatçı bir katır gi- dJarına döndü ve yabancıya karşı aralarından su Ka dall D SA partlbı Şireüii hanemez Ği | n BE Hüyecanla Bimi göğelmün . üstünde, İnsan . natusu. |Ü L Ayak diremiş göz yaşlarından bir kaç damla. | — | "tmayan partili kardeşlerin dahili köye kapma- bilde bir gey Kaçtığı için dürmadan gözü su. — Zatiâlinizin bu zamana kadar kaza h 'Buri merköti tarkıdüın. Höktüya Koğürak böyle. #inin göz kapaklarımı nemlendirdiğini hissettim. ASA Ğ Ğ A Ü, Pht v karısına İstanbulün en pahalı terzilerinin birin- Ben onün Cevabini. beklemeden hemen ye- HüLeiğığı - UĞK ĞUĞ GOĞ Mür ğ TOEOU Ğ | alain A S ĞAR VRRLEN vi ieanisl, gakat ununla beraber, görünürde ortalık süt I. meslekday cakilikten âdeta yosun gibi yeşermiş — Benim gözümde memuriyetin — küçüğgü Önün bu sözü, biraz evvel — hazırlandığını DD EE İ ORRLIR bER Hrakmeğe, dokması bile dökülmeden bana bir teklifte siyah ceketi, gevgeldiş İplikleri ucunda — kuru büyüğü yoktur. Gözümü açtm, bu — kasabayı söylediğim Sulh taarruzu için güzel bir vesile YEAA A SiRilln. ve e lunmak vicdana vo aynı zamanda da ihtiyata uy- ve uzun çehresinde birbirine yakın küçük mavi ka bir yerde daha yüksek bir memuriyet Iütre- hil eşraf birbiri ardınca ve bazan hep bir ağız- B NRE M ELE LA miyor fakat bir çok kimaeler ölenle ölünmeye. gözleriyle, hele konuşürken durmadan oynattığı | — | dilse de İtizar ederim, İdan Beni göklere çıkarmağa. başladılar ve neti- xüLr ceği, kadınsız evin susüz bağa benzeyeceği, er- Slerini karanlkta Guz kapını mandat, Yaklar | | O zöyte samimi kenuşuslarda staterimden /| — İzede kerek Genci Gekreleraen gerek öleki ha UÇÜNCÜ TAARRUZ hai Yanı dnmalar var yolunda a nt İ K EERİR ooamndaği “iyade ak eksik etmediğim Jâtire çeşnisini temin için: “Bu. tirli zatlardan mebuslüğema delâletlerini açıkça Üçüncüye gelince, 6 da evvelkilerden daha HLA CÜĞ MÜGÖY Ti aittt SOY Gencl Sekretör heykelin önünde verdiği söy- meğe razıyım” diye ilâve edecektim. - Fakat bu. | — mebüs ve hattâ hiç bir şey yutmadıkları halde Çök Basit ve Iptidat görünüşü altında ötekiler. yahüt eczahanede evlenme mevzuu Üzerine, £