Bayfa 2 îolşevikleşen Yugoslavya ve Titonun âkıbeti emleketine Amerikan vardumum sağlayan Titomn hakikaten Batıllar safına geçip geçmediği, 1950 yılı Girerken butün dünya bamnında yine günün mevem olmuştur. Pitonun dütln hareketlerini yakından takip eden ve ç. dürümünü Yugoslavyam Mısır se Bugünkü seçimlerin en mühim noktası, iktidarın, halen Parlâmento dışında bulunan ekseriyet eline geçmesi olacaktır YENİ İSTANBUL çimleri Büyük Millet Meclisinde bugün neler görüşülecek ? TaLi6 KAi GK irer edan Tün Kerminferın DAUA Ganla ” Btnim N Raraar Masamnı D BKD ee aa Kardini körtarellimek için Yü A SN e n v B n k Mr ukülae Kdayan va Ü ea saelirl Shar zekmat ralmini 5 Mücadelede bu <iheti açıklamak: fan çekinmiştir. Geçen 13 eylülde Rusyayı — bel bol öven Yugos'av Lideri sadece “Moskovanın iç derimize karışmı Muvafakat etmeyeceğim” demekle iktifa et miştir. Liderinin zahiren Fasileri safında yer al . demok- b gibi gö Tünmesine - rağmen — Balkanlarda Bolgevikliğin en fazla yayılmış ÖU memleket yine Yuposlavya: dir, Bunün Maç ve hattâ Rumanyada Sahısların islettiği dükkânlı Sadüf edebilirsiniz. fakat Yünos. Tavyada devlet malı olmayan bi manav dükkânı bile bulamazsınız. Bütün köylüler kolhoz teşkilâtına iltihaka mecbur edilmişlerdir. Me: kampları bütün dehsetiyle fanliyettedir. Filhakıka, 5 senelik plâna göre, fevkalâde güzel, mune fazam yollar yapılmakta, kanallar açılmakta, fabrikalar, hidrolik san: bu işkence ha yatına dayanamayarak veya gıda: ereme *utuli Moskova ile arasını açık elma: sına rağmen, Tito zaman zaman Belgrada rla uzün — görüşmeler yar levam etmekte, hattâ ge Stalini alenen methetmekten bi- e çekinmemektedir. lav Komünist Partisindeki Bir talepname imzalamı Bayan Çan-Kay-Şek Formozaya gidecek Melbourne, 6 (YİRS) — Nevw-York'ta n Çan-Kay-gek, — bukün mensüplariyle Yaplığı bir görüş. Formazaya — kiderek — kocasiyle le komünintlire karşı mücadele e- Geceğini bildirmiştir. 1848 aralıfında, Amerikan Hükümetin- den yardım dilemek için Washinktön'a Helen Bayan Çan Kay"Sek, üç kün som Amerikanın Jar Londra, 5 (Yİr Amerikanın Tevke Garp basınının, Titonun basladığı hareketin bütün peyk memleketle: re rehber olduğuna işaret ederek, Rajk, Kostof, Gemülko dâvalarını misal olarak gösterdiğini görüyo- Tüz. Fakat $U sualler akla geliyor: “Troeki de Titoizm'i takip etmemin miydi? Sovyet Komünist de 1920 den 1980 a kadar ölçüde meveut mu İhiT Hayır. O halder. Sebep gayet basittir. Çünkü Ko: münistler tam ve kati bir disiplin içinde bütün particilerin körü kö rüne gefe itant etmelerini isterler Ve Komünist Partisinin tek mı kezi Rusyada kaldıkca partiyi tak: Viye icin böyle dâvalar ve temizlik hareketleri sık sık görülecektir. * 'Beni Tito gibi kimse kandırmamıştır" diyen Churehili'in halefleri de acaba aynı hal karsı sında kalmayacaklar midir? Angle - Saksonlar. Komünlet le pazarlığa girişmenin. hiçbir “man kabil olamayacağını unutuyor. Diğer taraftan Yuposlav gizli sinin terfik ettiği mihmandar. Tarın gezareti altında, yabancıların ilmeleri İçin hususl — sürette olan müayyen mül mizlikler yapılırken Tito Brükselde v Y gör Yen, hususi barlarda bol bol izaz ikram edilen, yalnız mahdut Kimselerle temas ettikten — sonra Yugoslavyadan dönen, rin, “bütün Yugı Titonun arkasında olabilir? Bu hakikatlerin bir an için mes <ut olmadığını farzedelim, Tito n gayeye dayandı Çin ortada hiçbir. seben şonlar Titonun bu güç durumun. faydalanarak için en mü- Titonun, Yugorlavyada ebediyen kalmasına İmkân ve ihtimal yok. tur. Kominform kendisini fetmiyeceğin: Akibetinden kurtaramıya; caktır. — MEHMET ATAKER 'Formoza hakkında sorulan, cevap vermeyen Jessup, Çin hus Sunları, söylemiştir: “Birleşik Amterika Hükümeti ve Mi deti, Çini Hiçbir zaman kendi başına bi. Takmıyacak, an'anevi dostluğunu göz: termeğe devamı edecektir. Truman, Formozaya yapılacak askerl yardımı reddetti Wasbington 5. A.A. (Afp) — Truman, Formozaya askeri yardim / yapılmasın (Ünited Press) — ÖW er'e Birleşmiz Milet ler Genel Kurulü Başkanı Romulo ta. Tafından “Yarım Asrın Adamı” unvan verilmiştir. Bu. münasehetle New-York İzci Teşklintı kongresinde bir tören ce- nasında Romulo, Elsenhowoyer hakkın: Dü d âretinden kurtardı. demiştir. Kahire Çok yi bilen şehrimizdeki Yugoslav Kolonisinin salâhiyetli b NOT: Aşağıda okuyacağınız Sahıslariyle Konuştuk. Onların görüşlerine göre, bu. memleketteki muhabirimizin mektubu, Mısır Tüdineler göyle bir vaziyet arsetmektedir. ÜN Töçlkler vaRbERElN Baci gönderilmiştir Kahire 1 (Hususl muhabirmiz Pec- Jaris bildiriyor) — Mısırda seçim mü- cadelesi bütün şiddetiyle devam edi.-| yor. Halk, seçimlerle çok alâkalan- Mmaktadır. — Partilerin propagandası da, bu alâkayı körüklemekten — geri durmamaktadır. 1938 ve 1044 te se. gimleri boykot etmiş olan — büyük *Vafd,, Partisinin bu sefer - seçime girmesi, halkın alâkasını büsbütün Kamçılamaktadır. — Vafd'ın, halk a- rasında yüzde 70 ekseriyete — Bahip olduğu tahmin edildiği halde, bu e- hemmiyetli parti son senelerde Pa: Jâmentoya girmemiş ve — ekalliyete dayandığına. güphe bulunmiyan Hü- kümeti, Parlâmento dışından baskı altında tutmakla iktifa etmiştir. Muhalefetle iktidar arasındaki bu anormal vaziyet, memleketin politik hayatını ifsad etmekteydi. Hükümet bir taraftan halkı tutmak için, mat- buat vasıtasiyle — İngilizlere hücum 've Lake Succesa'de Kanal bölgesinin tahliyesi Üzerinde 1rar ederek müf- Tit milliyetçi bir politika - güderken, öte taraftan İngiltere Büyük Elçisi fle yaptığı gizli müzakerelerde, mil. liyetçi kampanyaya fazla — ehemmi: yet verilmemesini rica ediyordu. Bu İtibarla, Kıraldan en basit vatanda- $A kadar herkesin, milli iradenin ne yolda tecelli etmek istediğini vuzuh. Ja anlaması memleket için bir ni- met olacaktır. / Seçimlerde — öteden beri vukun gelen sulistimalleri ön- demeye çalışan ve bu İstikamette sa- Mmiml gayret sarfeden Başbakan Sır-, zi Paşanın da, milif iradenin, haki-| Ki veçhesiyle tecellisi hususunda bü- yük hizmetleri olacağı şüphesizdir. Rusyada yeni bir atom bombası mı ? Bir İngiliz mecmuası yarın gece Rusyada yeni bir atom bomba- sının patlatılacağını iddia ediyor Montreal 5 TYİRS) — “İntelligence Digest,, mecmyasına göre, önümüzde- ki cumartesiyi pazara bağlayan gece Rusyada yeni bir atom infilâkı vuku bulacaktır. Rusyada vükü bulan fik atom in- filâkı hakkında da evvelden malümat almığ olduğunu iddla eden mecmua, bu seferki malümatının da doğru ol duğunu belirtmektedir. Amerikan işçisi, Truman'ın nutkundan memnun görünüyor Washington 8 (AA) (Afp) — Çalışma — Konfederasyonu — Başkamı Fhilip Murray ile/ Sanayi , Birliği Başkanı Wililam Green, — Cümhür- başkanı Trumanın — programını — ve Dutkunu kayıtsız şartsız tasvip et- mişlerdir. Bilindiği gibi, Amerikada, bu iki Sendika Federasyonu, 15 mil- 'yon Üyeyi bir araya toplamaktadır. Her iki teşkilât gefi, Cumhurbaş- kanının di ve iç siyaset alanında| plânını tatbik edebilmesi için — icap) eden teşrif programın Kongre tara- fından kabul edilmesi — gerektiğini söylemişlerdir. Bu münasebetle beyanatta bulu- Murray ezeümle demiştir. ki: 'Amerikan milleti, Başkan — Tru- manı seçmekle İstediğini açıktan a- çığa belli etmiştir. - Halk arzusunu geçen ay Demokrat Âyan üyelerin- den Lehman'ı seçmek süretiyle gös- ermiştir. Bilindiği gibi, — Lehman, Başkan Trumanın görüşlerini pay- daşmaktadır. Halbuki Foster Dülles| Cumhuriyetçi Muhafazakâr muhale- fetine mensuptur., Bütün terakkiperver bilhassa, ecnebiler, Vaf Partisinin zaferini temenni etmektedirler. Vafâ ilderi Nahas Paşanın, halk üzerinde haiz olduğu kuvvetli nüfüz, Masirin hakikaten muhtaç olduğu realist pe Jitikayı takip — etmesini — mümkün kılacaktır. Çünkü Vafd Partisi mils İlyetçi olmakla beraber, şimdiye ka- dar iktidarı ellerinde tutan Saadist. der gibi “aşafılık düygüsü,, ile İâi olmadığından, bu. milliyetçiliğini, mutedil yollardan — yürütebilecektir. Nahas Paşanın yabancı — mütehas- Sıslara, kiymet ve ümitsiz bir. çık. maza saplanmış olan İngiltere poli. tikasına dostlük yolu ile vuzüh ve- zecefi Ümit edilebilir. Diğer taraftan Misir, — ordusunu küvvetlendirmek için — hiçbir. feda kârlıktan kaçınmamaktadır. — Filis- tin harbinin sebep olduğu malzeme zaylatı, büyük masraflarla tamamen Karşılanmış ve Mehmet Ali Paşanın yıldönümü münasebetiyle geçenlerde yapılan bir geçit resminde en — mo- dern Sherman . tanklariyle — tepkili Uçaklar geçmiştir. Musirin kime kar- # bu derece silâhlanmaya çalıştığı, birçok müşahitleri * düşündürmekte. ir. Bazı rivayetler, — dahili huzur- suzluğu tasfiye için, Filistine karşı bir intikam harbine — gidileceğinden bahsetmektedir. — Misirin, — İiderliği. ni yapmaya salâhiyetli bulunduğunu idâla ettiği Arap devletlerinin Filis- 'tin mütarekesini yenilememeye bir- denbire karar vermeleri, şayanı dik- kattir. Şu var ki, bu mesele hakkın- 'da da ancak seçimlerden sanra ka. Far verllebilecektir. Yahudiler, eski efendilerini itidal yoluna sevketme- Si için Allaha dum etseler — yeridir. Çünkü yalnız kendi Akıbetleri değil, Bütün cihan sulhu da buna bağlıdır. Doğuma dair yeni bir metod Doğumdan 3 ay önce, anasının gözünden çocuğun — cinsiyeti belli olacakmış ! Frankfurt 5 (ALA.) (Afp) — D. P. A. Ajansına göre — Wiesbaden'de hekimlik eden doktor. Witzel, — dün Frankfurt hastahanesinde 35 Ame- rikalı doktor önünde, — doğacak ço- cukların Cinsiyetini teşhis için bul. duğu metodu izah etmiştir. Bü teşhis müstakbel —annelerin gözlerinin. Muayenesine Yayanmak: tadır. Doktor. Witzel, birçok kadın- ları tetkik etmiş ve doğru olup ol madığı, İki veya üç aya kadar mey- dana çıkacak teşhislerde bulunmuş- tur. Amerikalı doktorlar, — bu yeni metod hakkında büyük alâka — gös- termişlerse de, kansatlerini teşhisin doğru olarak çıkmasına kadar izhar, etmiyeceklerdir. Komünist tehlikesine karşı Pasifik Paktı Melbdurne, 6 (YİRS) — Kolom- Dodaki könferansa iştirak etmek için Sydney'den geçen Yeni Zelânda Dişişleri Bakanı, basın mensupları- 'na bir demeç vererek, — bir Pasifik paktının kurulması üzerinde durmüş- tur. Bakan demiştir ki: '— Büyüyen komünist tehlikesine kargı bir Pasifik paktının yapılması için derhal / teşebbüse — geçilmelldir Pasifik paktı olmazsa, Atlantik Pak- finın / ehemmiyeti kalmaz. — Komü- nistliğe karşı ancak birbirini tamam- hyan iki pakla mükavemet edilebili Birleşik Amerika, Britanya câmlası- 'a dahil memleketlerle sıkı işbirliği, yapmak süretiyle, dünyayı yeni bir. harp âfetinden kurtarabilir. Geçen sene Marshall Plânın- dan Türkiyeye verilen malzeme Washington 3 A.A. (Usis) — Mar shall Plânından — 1948 senesi içinde Türkiyeye 38 milyon dolarlık makine ve malzeme verilmiş ve — 12,700,000 dolarlık hububat tahsis. olunmuştur. Avusturya, Hollanda ve Finlândiya ile yapılan ticaret ve ödeme anlaşmalarının tasdikına dair kanunun birinci müzakeresi yapılacak Ankara 8 (Hususi/ muühabirimiz bildiriyor) — Büyük Millet Meclisi ni yarınki gündeminde altı soru 8- nergesi bulunmaktadır. Bunlar “VA- dim,, adlı kitaba, İstanbul Öğrenci Yurdu binasına, kuraklık dolayısiyle| Maraşın bazı ilçelerinden göç eden) köylülere ve bu. (l) in kalkındırıl- masına, Iğdirda ve Aras nehri Üüze. rinde Sovyetlerle —müşterek olarak kurulan baraja, Karataki Devlet Zi- raat İşletmeleri faaliyetine ve İş Ka zalariyle Meslek Hastalıkları ve A- nalık Sigortası Kanununun yabancı İş mahkemelerinin kurulması işi Adalet Komisyonu, dün bu hu-) sustaki tasarıyı müzakere etti Ankara 8 (Hususl — muhabirimiz. bildiriyor) — Adalet Komlayonu, bu gün İş Mahkemeleri teşkili hakkın- daki tasarıyı müzakere gtmiştir. Bi- Tindiği gibi bu tasarı, yargıç riyase- tinde işverenlerle işçiler adına- seçi. lecek birer mümessilden — mürekkep bir mahkeme teşkilini ve iş ihtilar. larının bu mahkemelerce — verilecek ilâma müsteniden hallini derpiş et. mektedir. Adalet Komlsyonu, bu şekilde bir mahkemenin jüri mahiyetini alacağı, yargıç kariyeri bulunmayan iki mü- Messilin lâma nasıl imza koyacağı ve bu mahkemelerin usul kanunları hükümlerine tâbi olup — olmuyacağı noktaları Üzerinde — dürmüş ve bu teşkilâtın bir hakem mahiyetinde ol- düğü yolündaki teze rağmen bu ci- hetlerin esaslı Surette tetkik edilme- sine karar vermiştir. Devlet Demiryolları hakkında sözlü soru Ankara 5 (Hususl muhabirimizden) — Bekişehir Milletvekili Komal Zoytnor. Hu büzün Mecile Başkanlığına bir sözlü ı İşletme Umum Müdürlüğünde çalışan Ti hakkında yeni bir barem kanununun Madıfı, hazırlanmış ise hâlen 'nerede bu. 4 — Detlet Demiryolları ve Limanla. n Umum aüktrtaründe çalışan daçiler. den terfi müddetleri gelip e terfle 1i Yakallerini İlpat eden ve dakat. terfi unlar hakkında e düşünüldüzünü, 5.— Devlet Demiryollarının bazı işlet- melerinde katar personelinin hizmet taz. minatlarını 've mesclk kilometre primle” « Devlet Demiryolları ve Limanla- N İletme Ümum Müsürlüğü atğiyele: Tahalsatlar Nizamnamesi gerekince ve: de ettirilip etürilmediğini sormaktadır. Yeni Yüksek Sağlık Şürası âzaları Ankara 8 (Hususl mühabirimiz bil- diriyor) — 5805 Biştirilen Umumt Hafaı 'nunun 12 nci maddesine göre yeniden | seçilen ordinaryüs profesör Fahred. din Kerim Gökay, profesör General Zeki Hakkı Pamir ve profesör Gene- fal Dokter Zeki Faik Ural Yüksek Şaklık Şürası Azalıklarına tâyin edil- İnişlerdir. yök ârilet Meclisinde Seyhan. Milletve: Bakanı Tisten ayrılmıştır. k. Birleşmiş Mülletler Kore Uzlaş. Komlsyonunda Türkiyeyi temali edecektir. Mücsseselerde çalışan ecnebi teba- Alıları hakkında nasıl tatbik edilece- Bine dair sorulardır. Bunlardan başka gündemde iki ö- lüm cezasının tasdıkı da bulunmak- tadır. Yarinki Mecliste Gördesin nakle- dileceği (Kocamutluk) mevklinde in- ga edilecek binalar / hakkındaki ta- Aarı ile denizde can emniyetinin ko- Tunmasına, memleketimizle Avustur. ya, Hollan ve Finlândiye arasında ya- Pılan ticaret ve ödeme anlaşmalarının tasdikina dair kanun tekliflerinin birinci müzakereleri yapılacaktır. O C.H.P. İzmir İl Kongıesi_îoplamynr Toplantıda Devlet ve Bayındırlık Bakanları da bulunacak İzmir 8 (Hususl muhabirimizden) —CHEP, İzmir İl Kongremi hazırlık- ları tamamlanmış ve Köngrede oku- nacak rapor, tabettirilmiştir. Kongre- de hazir bulunmak Üzere Devlet Ba kanı Cemil Sait Barlas, Bayındırlık Bakanı Şevket Adalan, C.H.P. Genel Sekreter Muavini Cevat Dursunoğlu ve İzmir milletvekilleri bu akşam Iz- mire gelmişlerdir. Memleketimizde mısır ziraati Bu konuyu inceliyecek mütehassıs, dün bir basın konferansı yaptı Bir müddetten beri memleketimizde bulunan Avrupa İktisadi İşbirliği Or. Fant mütehassınlarından Robert Elker dün bir basın toplantısı yaparak, mı: fir istihsalinde yeni bir devir açan ve bir nevi kırma mısır olan. (Hiybrid) mısıri hakkında geniş izahlarda bulun. Muş ve bu cins mısırın Ziraat Bakan: hakının daveti üzerine Türkiyede de ve üstirilmeni meselesini incelemeye gel iğini söylemiş ve ezcümle su beyanat: “Türkiyede de ekilmesine başlana- cak olan bu cins mımırın başlıca husu Siyeti, fazla veriml, olmasıdır. 1882 yı. hnda Amerika misır ekimine acılmış olan arazinin yüzde 1 inin onda ikisi bu yeni cinse tahsis edildiği hatde ve- Çen'sene misir istihsalinin yüzde 16 1 bu yeni cins mısıra tahsis edilmis ve misir koçanı mıntakasının yüzde 100 Üde buna ayrılmıştır. Ekilen yer zit tikce darantıldığı halde mahsul eski: sinden fazladır. Bu suretle geri Kalan Araziden, başka gekilde istifade edil nektedir. Bü misir 1946 yılından beri de vir çok Avrupa memleketlerinde tecrir be edilmiş ve iyi neticeler alınmıslır, im bu süretle yüzde 25 ten yüzde 50 ye çıkmış bulunmaktadır. Amerika- da bu cins mısırın Tauhtelif üpleri var dir. Amerikadan Türkiyeye gelecek ©- Jan bu Cinsler, 10 muhtelif istasyonda tecrübe edilecektir. Hangi cinsten en iyi netlce alına- “Amerika, Türk ziraat ve iktisadiya- ti ile yakından alâkadar slduğu için her bakımdan üstün olan bu yeni cins Mısıri Türkiyeye bedava verecektir Bir cina tobum etle etmek için, 1 200 bin Türk lirası sarfedildiği Kalde Amerika, Ankaradaki Yüksek Ziraat Fakültesine bu sene 100 cins Hybrid misif tohumu göndereceği ibi. Kara- deniz havzası mahalli müsir. yetistir. Me istasyonlarına da tohum göndere: Cektir. Gelen tohumlar evvelâ deviet Çiftliklerinde tecrübe edilecek, hang: Sinin. hangi cins toprakta — yetistiril. Mesi icap edeceki tesbit edilecektir. Mister. Robert Elker, Romaya hareket etmiştir. Yurt savunmasına ait konferanslar Ankara 5 (Hususi muhabirimiz bil- diriyor) — Milli Savunma Bakanlığı Ankara Halkevinde, yurt savunması. 'na, ordunun silâh ve teçhizatına ait bir seri konferans tertip etmiştir. Bu konferanslara yakında başlanacak ve Biriş serbest olacaktır. 8 Ocufk 1006 tetkiklerini bitirdiler Heyet, raporunu Cenevrede hazırlıyarak, Belediye Başkanlığına gönderecek Belediyesine bağlı Su, Elek- 'Tünel “İşletmelerini alah et 3 haftadır incelemeler Denizyolları müstahdemlerine ikramiye veriliyor Bibise rdımi göşdükleri den mahram edlimiş olan. Deniayolları Müstahdemlerine Genel Müdürün teşebi Büzü ile müayyon . nisbetlerde ikramiye Tlsteler gerekince dünden ilibaren tevsir a başlanmıştır. Yabancı hatlarda yaz tarifeleri hazırlanıyor Doğu Güney ve Bati Akdeniz postala- n yaz tarifelerinin hasırlığına 'başlen. Blütleri yapılmakta/olan yeni Avrupa ekapresleriyid gemilerimi Ge erüiplenecek “ve “muhtemel olarak Alsan Düşındn tatbikına Başlanscaktır. ite, Tarsus vapurunda bir kurs açıldı Yabancı turlst celbine tahsls edilecek olan Tarsus vapuru kamarotlarına mah: Suk'bir kurs açılmıştır. Kamarotlar haf- Sizca dera göreceklerdir. h Jarın yabancı hatlarda sefer yapan G Rer vapurlara da teşmili düşünülmek tedir Belediye murakıplarının kontrolleri devam ediyor. Belediye murakıpları dün de TT ma- navı “A2 sebzeci 27 Kasap, G bakkar, 4 Balıkçı, 26 firın, 48 İokanta ve diğer mühtelir 'esnaf olmak üzere 306 dük. Küm “kontrol etmişler ve bunlardan 16 fanesi hakkında takibata girişmişlerdir. 'Ayrıca Bomtancıda bir fırında yapılanı köntrel neticesinde 1200 adet noksan vez ek bulunmuş, ekmekler müsa: dere Cüllerek frincı ” MiNL . Korunma Mahkemesine verilmiştir. Feshane yangınını tahkik için bir heyet kuruldu Feshane yangınının tahkikatı için eş- Vali, C. H. P. yeni İl Başkanını tebrik etti Mühendisler kupası basketbol maçları İstarbul Teknik Ünivereitesi tara dan Çertiplenen — Münendisler Kuçası Baskettol maçlarına istirak etmek Te “Türkiye iklacim Harp Okulü Gücü “Teknik Üniversite. Galatasaray, Üniversite ferdi güreş incilikleri İstanbul. Üniversitesi Talebe Birliği nin tertiplediği güreş birincilikleri Bu Cumartesi günü *aat 1430 da Spor ve Bergi Sarayında yapılacaktır. Dün geceki balo İçelin kurtuluş bayramı münasebetiye le İçel Yardımlaşma Dernei tarafından dün gece Taksln Gazinosunda bir balo Verilmiştir. “Balo Çok muüvaffak olmuş Ve Amerikan Askeri Yardım Heyeti a: zalarının sevceleri lk defa olarak böy. Te toplantıda Düti vazife almışlardır. Akdenizde fırtına Karadenizde fırtına dinmiştir. Buna dedir. "Hopa Yapuru bu yüsden İersine Akrayamamıştır. Kadeş vapuru da hi Va mühalefelinden Aldayayı tolamıya” Fak“civarda bir dimana sığınmıştır. Sağlık Bakanları dün akşam ekpresle YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU PANORAMA EDEBİ ROMAN -37 - — HAlâ biraz tutunabilişim, — belki, onlar #ayesindedir. Yoksa şimdiye kadar geberip git- mem Jâzım gelirdi: Bütin gün taşçı beygiri gibi çalış çabala; geceleri doğru dürüst uyku nedir bilme; yarı aç yarı tok... Böyle bir hayata kim dayanır? Böyle bir hayata.. Benim gibi ciğer- deri musap bir hasta şöyle dursun, o Hacı Emin Efendi cinsinden domuzlar bile tahammül ede Dr. Namik Ahmet, Tahir Bey vasıtasiyle Hacı Emin Efendiye kaç kere haber göndermiş, Kaç kere yalvarıp yakarmıştı, gu zavallı yeğe- nine biraz yardımda bulunsun; hiç doğilse beş Altı aylık bir istirahat imkânı bahşetsin diye. Ve her defasında, Tahir Bey, onu kâh “Söyle. meyi unüttüm, vallahi,, lerle, kâh “İnşallah bir garemine bakacağız,, larla atlatıp durmuştu. Halbuki, ailenin bu hemen biricik — okur yazar Üyesi Tahir Beye siyasi hayatında son derece lüzümlü bir unsurdür. Yeni harfleri hiç bilmeyen, öğrenmeye de niyeti olmayan bu Vi- Jâyet Parti Reisi merkezle bütün hurusi muha- berelerini ve metkezdeki yüksek zevata gizli ma- Tuzatını hep amcasının oğlu Hayrinin makine- de yazdığı mektuplar sayesinde temin edebilir. di Tahir Bey, iki cümleyi bir araya getirip düz. Kün bir JAf söylemeye de kadir olmadığından, bazı merasim günlerinde iradına mecbur kaldı. 181 &i nutukların müsveddelerini Hayri'ye hazırlat. farır Ve bunları ezber etmek için haftalarca mus- Ka gibi cebinde taşırdı. Bütün bu hizmetlerine mukabil ise, bu en yakın akrabasına - verdiği mükâfat, yılda, bir çift kundura İle bir kat biseden ibaretti. Hayri, İstanbuldaki Üniversite tahsllini yarı- da bırakmak zorunda kalıp da buraya döndüğü günden beri birtakım yarım yamalak geçinme gartları içinde didinip duruyordu. Herhangi bir vilâyetli esnaf çocuğu icin bu derme çatma ö- Mür, bu yarım sefalet belki de pek tabll görlü- nebilirdi; fakat, Hayri, herhangi bir vilâyetli es haf çocuğu değildi. O, sanki, tüç ve tahtından olmuş bir Hân idi de gimdi içine düştüğü nik bette yaşamayı bir türlü kibirine yediremiyor. du. Doğup büyüdüğü bu yerde Adeta bir sürgün. de gibiydi. Babası da dahil olmak üzere muhitin deki insanları konuşulmıyacak, selâm. verilmi- yecek kadar aşağı ve bayağı buluyordu. Dr. Na mık Ahmede göre, bu hal, onda, bir nevi "Delirs de perstcutlon, da hâsıl etmiştir. Zira, Hayrı, dalma büyük bir haksızlığa uğradığına ve her kesin kendisine kötülük etmekte olduğuna — za- hipti. Hele, amcasiyle amcasının oğulları, — bu bakımdan onun en büyük, onun (1) numaralı düşmanlarıydı. Genç adam, bunları, sabah ak- şam kendi aleyhinde birtakım karanlık niyetler beslemek ve bu niyetleri en geytani bir tarzda tatbik etmek çarelerini aramakla meşgul sanırd Onun içindir. ki, Dr. Namık Ahmedin — yanına her gelişinde sağlık ve hastalık bahsini şöyle bir yana bırakarak mutlaka onlardan gikâyet etmek, onlara küfürler savurmak vesilesini bu: lurdu. Gerçi, Dr. Namik Ahmet, bu adamları Künahı kadar sevmez ve Hayri'ye bir baba şef- Katiyle acırdı. Acırdı ama, bu his onu, ilmi ob. Jektifliğini unutturup hastasiyle birlikte sayık. 182 hiyacak bir raddeye kadar sürlükliyemezdi. Zira, bu fen adamı pek İyi görüyordu ki, - Hayrinin en büyük düşmanı ciğerlerindeki — mikroplardı. Bütün bu isyanlar, bu ihtilâçlar mütemadi. bir sıtma ateşiyle yanan şu çıra gibi vücudün saç. tağı dumanlardan, kıvılcımlardan başka bir şey dekildi. Sonra bu zavallı kafa, bu yarım “İntel: dectuel, kafası.. Namik Ahmede göre, bu da ayrı bir hastalıktı. İçinden: “— Evet, bu da ayri bir hastalık; de Belki de ciğerlerindeki hastalıktan daha tehli- keli. Dr. Namık Ahmet, Hayri ile her görüşme- sinde kendi kendine tekrarladığı bu düşüncelere iyice daldığı bir sırada odanın kapısı hizli hizli vuruldü. Giriniz. Hemşire Gertrud bu “Giriniz, | hemen hiç Beklemeden ve Namık Ahmedin onda hiç gör mediği bir perişanlıkla içeriye atıldı; - Alman diliyle: Yetişiniz, “yetişiniz, doktor; — münyene Odasında beklettiğiniz kadın doğuruyor; dedi. * — Fesuphanallah! Nasıil olmuş, nasıl ol- müş, Su iş bakayım ?. — Beyefendi, affedersiniz ama, size, bugün bir dalgınlığınız. var, diyeceğim. İşte, üçüncü defadır ki, bana aynı hikâyeyi tekrar ettiriyor- Sunüz. Vaka gu: Bir akşam, geç vakit, Dr. Namık Ahmet hastahaneye telefon ediyor: "Bi- 'zim dispanserde bir kadın doğurdu. Hemen bir vasıta gönderip aldırtın!,, diyor. Nöbetçi doktor © anda, pahal gibi, bir ağır yaralı ile meşgul: Müş, Aslstan aranıyor, bulunamıyor. İş hasta- bakıcılara veya hademelere kalıyor. Onlar da şeleyi pek iyi anlıyamıyorlar. Yahut anlıyor 18 dar da hasta nakline mahsus otomobili her ne- dense vaktinde yola çıkaramıyorlar. Olur ya. Namık Ahmet sabırsızlanıp bir taksi getirtiyor 've kadınla çocuğunu © mahude Alman kızının eline bırakıp bizzat hastahaneye geliyor. — Bir hiddet, bir giddet, bir avurt zavurt... hademeyi, hastabakıcıyı, asistanı bir dövmediği. kalıyor Nakliye otomobilinin şoförü, “Hastahane müdü- Tünün emri olmayınca ben Şuradan şuraya kı- mıldamam!,, diyor. Hastahane müdürü o saatte evinde soyunup dökünmüş, çoluk çocuğu ile ye mek yemekte, Namık Ahmet, altındaki takal ile paldır küldür adamcağızın tepesine inipor; me yaptıysa — yapıp emri verdiriyor. - Hastahaneye dönüyor. Kendisi önde, nakliye otomobili arkada iki hademe ile dispansere geliyorlar. Bir de ne Börsünler? Doğuran kadından meydanda eser yok... Yalnız 6 mahüde Alman kızi, / kucağında yeni doğmuş denilen çocukla iki göz iki çeşms saşkın şaşkın dolaşıyor. — Fesuphanallah. Fesuphanallah!. Evet; fesuphanaliah. Belediye Reisi, emekli miralay Kâzim — Bey, meclis Azasından Hüdal beyi, Üçüncü defa ola- yak can kulağiyle dinledikten sonra bu esrarlı hâdise karşısında gene “Fesuphanallah! ten başka bir reaksiyon gösteremiyordu. Beyi çileden çıkaran da bu idi. — Aman, Reis Beyefendi; anlattığım şe le fesuphaneyle - geçiştirilecek bir keyfiyet de- #i bunu bir hukukçu, bir adliyeci kafasiyle tah. ll Ve muhakeme etmek lâzım gelir; dedi. Ve biraz düşünüp ukala ukala başını salla- dıktan sonra ilâve etti Düşünün bir kere; evvelâ bir verem dis- panserinde bir hâmile kadının işi ne? Saniyen bir hâmile kadin nasıl olur da vazı-hâmilden bir. iki saat sonra ayağa kalkıp ortadan sıvışabilir? 181 Hüdat Salisen - haydi farzedelim ki, bu, köyden gel- miş Hanyayı Konyayı bilmez bir cahil kadındı da çarşıda birdenbire ağrısı tuttu, sokaktan ge- çenlere bir hekim adresi sordu ve ona gelişi gü- zel Namık Ahmet'in dispanseri gösterildi - peki Namık Ahmet, neden “A hanım, senin yerin bu- Tası değil; ben gebelikten anlamam; hemen dur- ma, filân doktora git!, demedi ve kadıncağızı kendi kendine doğuruncıya kadar — dispanserin bir odasında alıkoydu? Zira, Tahıncının o zıpır oğlunun ifadesine inanılacak olursa bu adı var cismi yok hamile hatun tam saat dört raddele- Tinde dispanserde imiş. Gene onların iddilarına göre “yazı-hamil, altı buçukta vukubulmuş. Ço- cuğa gelince, hastahaneye sağ olarak mı getiril. g, Ölü olarak mi, kimse bilmiyor. Belediye Reisinin kafası biraz işlemeye başlar ibi oldu. Daha doğrusu Hüdal Bey, onun, ken- disine dikkatli dikkatli bakışlarından ve baş sal: Jayışlarından, nihayet, anlattığı hâdiseyi bütün girintileri çıkıntılariyle kavradığına hükmetti ve bir defa daha anlatmak zahmetinden kurtuldu- Zu için geniş bir solük aldı. Halbuki, Belediye Relsi, karşısındakinin de. diklerini Ve hattâ dediklerinin arkasında gizler nen ithamları sezip kavramak için ne herhan. &i bir dikkat sarfına, ne de vaka hakkında, ken- Gi içinden bir muhakeme yürütmek zahmetine düzüm görmüştü. Zira, olan bitenden, daha ilk- gündenberi haber almış, buna dair verilen hüküm leri kabul etmiş bulunuyordu. Şu anda, Hüdal Beye hikâyesini üç kere tekrar ettirmesi, ancak bunu dinlemekten bir zevk duyduğu içindir. Ger- çekten, bu hâdise ve bu hâdise etrafında dönen dedikodu tadına doyulmaz bir şeydi. Lâkin Dr. Namık Ahmet'in sabık rakibi emekli miralay Kâzım Beyi bu hazzı düymakta ve bünü istise mar edip dürmakta yalmız sanmamalıdı