#i Aralık 1010 I'W K | Cttkay | | Meslek UHRARRİR. Robert Ürwlek öyle p a ilüfat gör : hınca bir hayli sevindi. - — Mühterem efendim. Bu hat Ü Pek'öyle gazete falan almağa pa> j Üstünde bir. nüsha — bulmuştum ; 'Çelik Kemikler,, adlı hikâyeniz, | ETusu va, hakikaten nefis bir w Sey, Size bunu bildirmekle şere İ düyarım. Mi Ürylek, b ara istedizim, fakat bir türlü cesa: | Ü eredemediim bir gey aklıma geldi. Ben de bir vakitler az bu: 'ük edebiyatla uğraşmıştım. O- | mun için meslek — arkadaşınıza Merhamet — buyurursünüz. — her h halde Ben fa- kir Bir adamım Hiç kababatim yökken. işim | çıkarıldım. Ki | rım basta. Haf | talarca karımın başucunda. — sa bahlara — kadar SA beklemek — z0 randa - kaldım. Halbuki işim ol dükça — yüklüy. dü, bütün za İ viretindeydim. — Onün” için " ça fışamadım. — Vaziyet — böyle Mr. Ürülek: - Karım hasta. Yedi tanc çosuğumuz var. Yakında ev kira- Sını vermem lâzım. Ev sahibi bor Cumü ödemezsem — bizi kapıdışarı edeceğini söyledi. Karım bugün- lerde sekizinci yolcumuzu - bekli. İ vor. Güzel sanatlara karşı hay Tanlığım Ve sevgim — dolayısiyle ilk yedi çocuğumuza, — Rudyard Kipling, W. J. Bryan, Mark Twain, Debs, Irvin Cobb, Walt Mason, ve Eila Wheeler Wilcox gibi tanınmış muharrirlerin isim- lerini taktım. Edebiyat âlemimi- zin değerli simalarından olduğu. 'Ruz için sekizinciye de sizin adı dum takmayı düşünmüştüm. - E kek olursa Robert, kız olursa Berta, Ürwlek de ikinci ismi - ola ca. Yani, sözün kısası, isim ba- bam olacaksınız. Yakında dün. yaya gelip sizin isminizi taşıya: Cak olan bu masum yavruya a. sallah edebiyatımızı — “Çelik Ko mikler, gibi daha birçok cevher. derle süslersiniz. | Hürmetlerimle, Henry Phillipe | Bu acayip mektubu iki defa K kuduktan sonra Mr. Ürwlek ct nü-gönülden bir kahkaha savur du ve para cüzdanına baktı. On dolar çıkarıp bir zarfa koydu. P Kendi 'adını taşıyacak olan yav: Tuya muvaffakiyetler dileyen. sa: mimi bir mektup yazıp Ü Mir. Phillips'e gönderdi. | aaamuşearz” 'YAKINDA, OTURDUĞUNUZ. YERDEL AHBABINIZA TELEFO! Yakında, İngilterede oturan her haz £i bir kimse, o sırada bir yolcu uçı ğında, yeryüzünden millerce yüksek. likte seyahat etmekte olan bir arkı | — daşiyle konuşmak isteyince, her han: gi bir umumi telefon kabinesindeki makineye parayı atacak, kara-hava Artibat merkezinin numarasını çevire- cek, arkadaşının hangi yolcu uçağın. da seyahat etmekte olduğunu. söyle- Yİp, kendisiyle rahat rahat konuşabi. lecektir. arkadaşı Christopher Morley Bir hafta sonra, Robert Urwlek, kahvaltı tepsisinin içinde pis bir Posta kartı buldu. Kartın üzerin. de göyle yazıyordu. Aziz ve müşfik dostum, be bek dünyaya geldi. Çok şükür er- kek, adımı da — Robert Ürwlek Phillips - koyduk. Ama ne yazık ki, yavrucak hasta. Doktor Porto Şarabi favsiye etti. Yokan hayatı Tehlikedeymiş. Annesiyle bende niz cömert hediyenize ne kadar sevindik bilemezsiniz. Büyüyünce yavruya/ velinimetinden bahsede eğiz. Mr. Kipl aşına sade beş dolar göndermişti. Acaba yavruya şarap almak için beş do- V Henry Phillips Bir. Ürilek bu kedar ufacık bir Bovağin sarab e yapakağm Mazek eti "0 u dm $ a Goti dür. Pai Ç Snee vi vara . lzaana n n kanr Belki — tedavisi Babilirdi. in evi bir sürü meyhanelerin arasında yıkık dö- Kük 'bir bina b Ella Wheele Wilcox Phillips olup olmadığını kestiremediği kalıksız bir. kız. ço- cuğu Mr. Phillips'in odasını gös- terdi. Robert ÜrWwick kapıyı Vur: du, cevap alamayınca içeri girdi Odada kimse yoktu. Bir köşede bir yatak, bir gaz sobası, bir de üstü kâğıt ve Pul dolu bir masa ardı. Robert Ürwlek, ne Mra. Phillips'den, ne küçük adaşından ne de öbür yedi çocuktan hiçbir ezer göremedi. Masaya yaklaştı Mr. — Phillips'in güçlükle yazdığı belliydi. - Birkaç Mmektup masanın . Üstünde durü- 'du. Hepsi Mr. Ürwiek'in ilk aldığı mektubün aynıydı ve Booth Tarkington, Don Marguis, Ellen Ginscow, “Edna Ferber, Agnes Reppller, Holworth Hall ve Fan- Hurst'a yazılmıştı. Her mek fupta, bu üÜstatların ismini ala. ında bir sürü eski . Anlaşılan hayran — olduğu isimlerini bu min ediyordu. bir müstakbel yavrudan bah Mr. Phillips, muharrirlerin ter Ürwlek acı acı sıntti ve oda çıktı. ” Merdivenlerden min ettiği bir kadına rastgeldi. Mr. Phillips'in evli olup olmadı. ğını sordu: Kadın cevap verdi — Karısı da çocuğu da içkidir Bir ay Ürwlek, Mrr. Phillips hakkında bir hikâye yaz- & üz dolara sat Hikâye neşredilince, gazetenin shasını işaretleyip, adaşının aşağıdaki pusula ile 490 dolar kadar bir bor- Bir gün uğrayın da pat yim size Çeviren; FİLİZ KARABEY N BİR UÇAKTA SEYAHAT EDEN N EDEBİLECEKSİNİZ dağı olan Ben Nevis'in tepesindeki bir. tecrübe istasyonunda, uçaklarla - rad. yö-telefon konuşmaları yapılmıştır. Bu denemeler — ırasında, — Blackpool'un 8500 kadem Üzerinde uçan - ve Prest- İwlck'e gitmekte olan Amerikan De. nizleraşırı Havayollarının bir uçağına telefon edilmiştir. Memleketin mühte- Hİf mahalleri üzerinde uçmakta olan diğer uçaklarla da telefon temasları tesis edlimiş ve Prestwick'ten-Shetland Yukarda, tra gefi Gamba'yı mekleri, 'görü, meshür. örkes- küçük Pierino mutfakta tadarken YENİ $ TANBUL Dünyanın Harika Çocuk diye isimlendirdiği küçük orkestra şefi Pierino Gamba Pariste konserler verecek Bütün dünyanın “Harika Cocuk, diye, lendirdiki Küçük gef dorkestr. Plerino — Gamb muhtelif konserler vermek Üzere İtalyadan Pa: rise gelmiş ve büyük bir tezahüratia karşılanmız fır. Kendisi bu ayın on beşinde bir konser idare Mektedir. Hârika çocukun İlik İşi Pariste dük kânları dolaşmak olmuş ve babamı fazla çikolata yemeği kendisine menettiğinden o da küçük İtak: 'yan arkadaşlarına birkaç kutu Çikolata almakla İktifa etmiştir. Bundan sonra da hemen bir İtar yan Jokantası arıyarak gidip makarna yemiştir Resimde kücük gef dorkestr babası İle beraber gıktığı alşverişlerinden birinde Körüyorsunuz. E Dünyadan Meraklı Haberler DİŞ DÖKÜL: SI Başlamış olan İngilterede Bat tatbik edildiği takdirde, finda dürdürülabilmektedir. MESİNE KAR ERUM 'diş dökülmesi, RSI Faristeki Pasteur Enstitüsünde inki- sinin önüne geçecek kudreti haizmiş. 48 sunt zar- şehrinde de kilise 13 yaşındaki Norman Lawrence şah- *i tecrübesi sonunda cebinde maytap Tesinde olmasına rağmen, “insanların |yen gevir yaparak pi sarmıya ve'ne |. BOb Akera isimli bir oyuncu da beyz- mıştir. Fransiz Dişçiler Birliği Relsi |e Ukradıkını sasıran rabibi de yuka İAkers burnu kırıldığı için oyunu ter Doktor Hullin'in söylediğine göre, — bu |raşip aati saan n dehdine Eclen İketmek zorunda kalmış ve sahanın bir serum yaşlı kimselerdeki diş dökülme- yüksekte birakmış ve kulakında çan | Ketarında — ötürürken birkaç / dakika Boyaya ve boyacıya dair 'namı altında kunduralarımıza sürdükleri maddenin ne mene şey olduğunu da bir bilen yoktur. O yüzden, çok kere bir sene dayanacak bir derinin, üstüne müşkül bir. durumda kalmtıştır. Çanın tam bir devir yap- letiyle çınlarken has- tahaneye kaldırılmıştır. 'eden rahip ilar olduğu halde beyzbol maçını sey. retmeye gitmenin pek tehlikeli oldu. kuna kansat getirmiştir. Şiddetle fırla: sonra *bir beyzbol sopası kırılarak par- çası yine Akere'in burnuna isabet et kaz miştir. - Maamafih hayırlı olmuş v İtahanoye gittiği zaman, ikinci darb 'de burununun düzeldiği anlaşılmıştır. pantalonları, yakası kopmuş 'Toz toprak içinde, Yağmurda karda, Çamurunu alan bu insanların boya #ürülen mağşuş maddeler yüzünden altı ay içinde çürüyüp çatladığını görürüz. Görürüz de yine yakamızı o boyacı- ların elinden kurtaramayız. Halbuki, bir ailenin bi yeter. Üstelik marka bize taahhüt eder. elli veya yüz kuruşa alınan bir kutu boye 'N ayakkabılarını en az altı ay boyamaya bu boyanın halis olduğunu Üstündeki Ama, işimiz kalmadı da evde kundura mi boyayacağız dak bükeriz, Ribrimize dokunür fırçaları elimize almak. Bunu işlerin en bayağısı Halbuki medeni n boya mak hiç bir iş değildir evde ve imkân nispetinde her sabah bütün ayakkabılar bir fırça ve cilâ görürler. Bu işi hizmetçi varsa o yapar, yokâa evin hangmı hiç yadırgamadan görür. Böylece hem kunduraların sıhhati temin edilmiş olur, hem de ayak. çamurlu ayakkabılar görülmez. mleketlerde ayakkabı hor görüle Umuümiyetle her Sayfa B * Anadolu Köylerinde “Yeni İstanbul,, MESUT BİR BOĞANIN HIKÂYESİ TaM T L Dedi mi, o zaman &iz görün darıl- mayı, surat asmayı... İlle çayırlar, il- le otlakiye... Ne olacak? Hayvan bes- liyecekler. Ankara Üç adım ötede: İki Sant içinde süt, tereyağı altın, kay- mak da pırlanta / değerine yükselir. Eski günler unutulur mu,hiç? Eğer uçak alanı işletmeye açıldıktan son- ra Esonboğa'lılar — işlerini bilirlerse, yine de tuttukları altın olur. Allaha #ükür, bugünkü şartlar içinde bile, to- Pu topu (47) hanenin (120) sağmal ineği, (50) kadar da dişi mandası var. Demek çatı başına iki inekle bir man- 'da düşüyor. Koyunların sayısı elliye düştü . diyorlar ya, inanmayın: — Biz 'yolda gelirken çobanların Esenboğa'ya alt olduğunu ağızlariyle söyledikleri aşağı yukarı ikişer, Üçer yüz koyun- Juk, dört, beş sürü gördük. (2000) dönüm de ekili tarlaları var. Pek ileri zengini yok, Her yıl Uç, dört yüz dönüm kadar eken bir hemşeri kasabaya göçmüş ,orada — oturuyor. (2000) dönüm eken on aile, — (15-20) dönüm eken de (15-20) aile var. Hiç topraksız çatıların sayısı (12-13) den yukarı değil. Onlar da kira ile top- rak tutup İşletiyorlar. — Köyde ırgat, odacı hiç yok, Hattâ yüz metre kar dar ilerdeki uçak alanında (270) ku- Yüş gündelikle / çalıştırmak içir. — işçi bulamıyorlarmış. (Esenboğa) nın kadınları tıpki ka- Saba kadınları gibi giyiniyorlar: İnce pamuk çorap, siyah hazır manto, ala. Cali eşarp Tarlada çalışmaları eski: den beri âdet değil. Harmanın pek sı- İLHAN TARUS kığık günlerinde, erkeklerinin yanını da biraz düven sürerlermiş. Evleri tek veya İki kat üzerine, bir çoğu kire- mitli, tabanı Ve tavanı tahtalı, temiz pâk. Rafta ütü, nargile, beyaz tabak Körülüyor. Beş, altı evde dikiş maki- nesi var. Genç kızlar gelinliklerini kendileri hazırlıyacak derecede dikiş biliyorlar. İki evde akümülatörlü rad- fÜç evde de çok plâklı gramofon Düğünlerde bağlama, davul-rur- DA çaldırıyorlarmış. Diğer bir çok köylerde olduğu gibi Esenbofta'da da çalgı çalmak, hattâ bağlama çalmak AYIP sayılıyor. Bir köylü gülerek ane Jattı: — Çankırı köylüklerinden bir deli. kanlı gelmiş, yetişmiş. Babası, oğlunun önüne bir kara sapanla bir davul getir. miş: Bak oğlum, demiş, adam olma- £a niyetin varsa davulu boynuna tak. Ömrün oldukça sürünmek istiyorsan, işte kara sapan, kulağına yapış. Delikanlı diz çökmüş, babasının e- Jini öpmüş ve davulun ipini - boynuna Keçirmiş. Esenboğa'lılar okuyup yazmağa me- raklı; Okula kayıtlı bulunmayan bir 'tek çocuk olmadığını, birkaç kişi, bir kaç kere söyledi. Buna rafmen köyün meydanlığında koşmaca oynayan bir #ürü çocuk gördüm. Anlattılar: — Öğretmen hasta ve raporlu ol- duğü için bu yıl okul hemen hemen hiç açılmadı. Çocuklar böyle haylaz olup çıktılar. Sağa sola / başvurduk ama kâr etmedi. Nolacak bilmeyiz... Ankara okullarında, bütün şehir ve kasabalarda emek, enerji ve arzula. rnin yarısını bile harcıyamayan ye- dekli, yardımcılı araları gibi öğretmen. ler yığın yığın iken, Devlet merkezi. 'nin Çubuk ilçesine bağlı Esenboğa kö- yünün elli çocuğu, nasıl olur da sa- bahtan akşama kadar gübrelikte eşi- nir? Bunu anlıyamadım. Dersler bape Jhyalı Üç ayı geçti. Tam program üye gulansa bile köy okullarında beğ sız yuflı okulü tek başına idare - etmeğe çalışan bir öğretmenin öğreteceği ne- dir? Çakal köylüleri geçen haftaki ziyaretimizde, beşinci sınıftan / çıkan gocuklarının gazeteyi bile söktüreme diğini söylüyorlardı. Esenboğa'dan kasabada, şehirde o- kuyan tek çocuk yök. “Hem fukara» yız, hem de bizim çocuklar büyük meke tepelerde — okuyamıyorlar..., diyorlar. Bu ikinci sebep, köy okulunun haline Köre, akla yakın geliyor. Buna rağmen köyün büyükleri içine de okuma; yazma bilen çok var, Ase kerlikte ve yeni harflerin ilk günleri Jaçılan gece okullarında — öğrenmişler. Demek köye giren mektep, eski gün: lerin başıbozuk bilgisini bile sağlıya- miyor. Köye tek gazete girmiyor. Hat- tâ Devlet veya ona bağlı teşekkülle. rin avuç dolusu para dökerek bedava gönderdikleri — gazete ve dergilerden bile eser yok. Köyün meydanlığinda iki zengince bakkal, bir demirci Ve arabacı, bir de' kahve var. Rahatları yerinde görünü- yor, Tile velâkin şu uçak alanı toprakla» rının en bereketli kusmını ellerinden almış. Bütün dert, kasavet bu. yüze yo, den. TTapu senetleri olmadığı için bir çokları istimlâk bedellerini de elde e- dememişler. Esenboğa'lı bir ihtiyar — hemşeri, 'bana bir bardak sıcak süt ikram etti, santlerce rahataız oldum. Yağlı süçü üzviyetimiz bile unutmuş. TETA Roma Senatosunun bir toplantısın- da çok hararetli bir münakaşa yapıl- maktaydı. Bütün senatörlerin ayağa kalktiğı bir sırada koşa koşa gelen bir haberel şu sözleri söyledi: — İmparator Nerön annesini boğ- duürdü. Derhal herkes süstu ve korkunç bir essizlik içinde yerine oturdu. Ayakta kalan bir tek senatör ise dedi ki: Geçmişten meraklı şeyler Faşizmin ilk tatbikini eski İspartas a görebiliriz. İspartalı her erkek 7 yaşından itie baren hükümete teslim edilir ve has yatı Boyunca asker veyahut da mek mur olurdu. Yeni doğan bir çocuk derhal bir he« yet tarafından müayene edilir ve ane z T- z £ Öğrenmek ihtiyacında olduğunuz herşey İ a İTlel Tiyatrolar l ÇALK 1 — Salanatdıni Eyyubi oei Ankara? Ölle imamtı e. Londra, Shanon, Gan- | «|Bİ | smrmn TİYATROLANI, aZ aa aa |e Hkm Yörensa, Sena |VAİ Baat 20.30 da. maz TAN ( Salâhaddını — Hiyyubi Fiyatı: Saat 7.15; 1830 ve 23.00 Lisbon, Dakar, Rio de *| Güneş T t Ş nin kizi Aşk İçinde f Ü- ve 1940 elerden dinlenebi- | 1120 D.H.Y. (Türk) İzmir, T SÖ | enkanın Se O maayom | *” Batir. (ranb Ankart a |Y : 5 Vöi aa Hin Tp <| ae Herahanelar 5 di 2 - Çalnan Hayat Di B ar NG BB0 “Kin Gelecek ve gidecek uçak, || aç 1 — Yangın söndürenler. 2 « B Müzeler ANKARA TIYAYROLARI: Sant | MARMARA Gââ80) 1” Cani Ka ; c Alayı ekspres ve vapurlar Çemi, Beyant Madeni p. ane 3 K | GA Tiyem G Boy | vENİ (Bakırk 10 y e V M d Türkçe neşri DECEK OLAN VAPURLAR Yidin. Köyiçi. yar, Çerel) Nam, | Som bie S tan Yaz Casu stekleri (Ti Trabzon (Karadeniz), Beyoklu; barf korsamın Genin bi lll Bsikdeli 0 “Amerikanın Glgen Cünirem), Barı Kelyinos G tü evlerden olur. 10 — Kabul etmes ea Bilin İ üen 90'ya $ BEYOĞLU CİHETİ n öi Birdak Giamirk GÖM Merken, Nibatiber ©. |e Ye kadar. AR (4301) Yalnız Gidenler y AM AA aA n DOTMN caret Bir hayvan. 3 — Bir cina SARAY (ülüd e rar ” | sunün trtire — VTürkçe » u âra. “shanon.“ Brüksel, İtihat, Hak. M ©. eg | Sıhhi/ imdat b N SA L Ü SAL Ganea D Şer gel derim M T ŞERD VA DAĞ at amiz ” 1 GA amir zz Karaırlaa SN İ YILDEE Güsin “Rüyülenmiş X gisler i h e| vi A Girlni DY eli A AA Bi d İtfaiye çi allkamı, Te GAZINORUL VU ber. | ae el Tn Si aB izatn 1 — Dereotu, Ka 8 — Ola inama ge | EaazAmuz çüreri | ERESARA DN Mtnen a | VD gee anne B | aa BİTE oagmlmni n | Zöle G e. Dt