— Seni çıldırasya seviyo” rum... Neclâ.. — Ne mutlu bana... — Çok hem pek çok gü- zelsin.. Bütün hayatım sensin. Bütün ye kız ayağa kalktı. Ay- na a geçi ık İt topladı. Sonra daki kn buklelerini savu- rarak Güngöre döndü. Onu EN kaşla süzü” yordu. Ne el gözler. bga 7 Güngöre e ya- m seviyordu. Ya- “Güngör r Seir Lai le” lerini kli — Ne kadar iz "Peri, ordu. ala evli olan Güngörün bu dınla ne işi yardı ?.. Bir iy kai Emel ona : — Şu çamaşır sepetini kal- dırmama lm eder misin ? Işte bu sözlerden Emelin iyi bir ev kadını olduğu anlaşılı- yor değil mi Güngör duymamazlıktan gel- miş ve miskin miskin yamıba- şında duran koltuğa gömül- Işte bu dakikadan sonra za- vallı kadin elinden va lee dar bi işleri kendi gör m Ertesi sabah, Güngör zaman Keli kğ gibi e vesini ii ia al ve kalmadı. Eğer t- miz süt istersen Fakat Güngör her sabah bi fincan di içmeden hiçbir iş göreme: Emel tatlı bir sesle ii etti: — Kolum ağrıyordı Ba Dn yüzden kahveyi va vireme- Güngör bu sözlerin geçen e yaptığı kabaca harekete rşılık olduğunu men Şapkasını alarak dışarı fırladı. intikamı ç çok fena de- ri Fakat Kir de kıza- Era arlardan birine “2 e Neclâ ile li Güngör çok SeN lec- . daha üstündü. Hiç şüphesiz kokottu. Çekici gözleri had- ia fazla enbe liği vardı. öre: Gün banyoda- yım, ok ii km ca- nım sıkılıyor. herzaman buluşmak zaptı. z çok kur ya- Güngö: yaret gi başlamıştı. Evde karısı ap olan açık- E Hiç yok yere ufacıl şeyden Mini böyle ila yorsun? Sanki beni yu! yi e in gibi mir. 3 kli ör karşılık ver- Bir Pazar günü aa eve on! eek oldüğa iin heme ocak başına e istiyordu. Zili çaldı. Fakat ve cevap veren yoktu. Bir kerre ne çaldı. Hep a miz k... Belki bir yere gitmiştir, diyerek merdivenin | bir taşı ei geçimeğe başladı On iie On beş... “Sa a bizle İsmEş aklima, Ve şey ll Emel ikinci in geçti, Fazla sab: redemiyen Güngör: — Anlaşıldı. Beni sokakta Eri kabi b anki ecek başka e muş çi i.. Diyerek doğru Neclânın ya- nına doğruldu. — Evet Neclâ, seni çıldıra- sı; eml süzülerek sordu: — Ya karınız?, Güngör bir çok yalanlar uy- durahilirdi. Fakat ihtiyaç duy- madı, Neclâ inci gibi dişlerini gös- Ya ei kendisini Güngörün kollar ai bırakiverdi.. Saatlar geçti, hep böyle Sil sonra ve gelen saatına sa “Bir ne atlıyarak eve gi diyordu. 'Neden bu kadar çabuk Nec- lâdan vii m idi? İşte r size bu sırrın düğümünü sia yım “ Erkekler yalı ilk anlar- da ilk verdikleri sözlerde sa- mimidirler. Sanar gd aynı sözleri teki erlerse de bu sürü yla ina dört açınız... “Kraliçe olmıyacağıml, Eski Yunan kraliçesi Elizabetin En büyük saadeti: Felsefe Ingilizce Deyli Ekspres ga- zetesinin hususi muhabiri ta- rafından Bükreşte ziyaret edi- len e: içesi iza- sine sorulan bir sorguya kar: > Era va şir — Fevl bep imdi tklrde ii yl taşıyan bir adamla bak kafesi zor bir işti ir. dn iade bir karakte anda terbiye ağa nmek Eğ liz ae tarafından « Yunani. istana dönmek e'dair sahile diğer bir suale m “ — Tekrar Yumanistana git- liçi Kraliçe Elizabet Halkın Yunan kralı hakkında Mi ter Mi ailesi bana onları hsas etmiştir. bal zi m arzu sunu yapmak için ai ge- leni ye Diğer taraftan vaktini nasıl geçirdiği nl zaman: — En vey adetim fel- Sovyet bn memletlerine metalin löndi im sonra Türkiyede edindikleri gu larını ve konferanslar mıs'areır, in e memlekette bü- yük iloi uyandıren hu yazılar- dan ikisini ri okurlarımıza rüşlerini yazmağa vermeğe başla- B.D.D. Şostakovie'in bet- kesi /maka" ogi) su ME Ede sokakların. sirken bu anıtsal e ez renkli hayat kaynağının, sında bulunduğum icin bir kıvane yin tavdım. Bu sehirde veri özcen ha- m alama Arar n kesfettim.Bun- Mn ait bütün Seal kav: makta cörülmedik yetenekli inan verir ki Istanbul “konser- vatuvarı orkestra; ıymetli ve kestra halini alacaktır. ta e” larla aldığı ai en parlak bir isabetti a ld güzel sari 'at gi ai isinde gördüğüm k: lem ii ve yağlı böle Hek rin Avrupanın herhangi bir müzesine ink olduklarını söyliyebilir, Fakat Türk res- samlarının asıl kuvvet ve hu- süsiyeti bunda değil; yurdun göreye ve hayatından İmaba tablolardır. Çünki san ii yarının inan- “> bu etgidedi Izm re en Bergamaya uğradık; orada itemi stad- yum, çok canlı kir mimarlığın İzeri, Ski tiyatro, Dn yılık- ları var. e rla ileride gör- düğ şel si Vi ei ve çe ec ara kad e Li nd a gör! iç in örülerindeh Sofya camisi büyük etk eli) “bırakılmıştır. Fal kat en büyük unutulmaz etgiyi bırakan genç ve bür devletin yeni ie eleği Pari ya e Ankaranın gö- Ö vi ii ti Mm bana Türk şarkılarının külliya- tıpı hediye tmişlerdi. Bu şar- kılar o Türk folklorcular ta- rafınd. toplanmış ya- ie Bu notlara ilk göz bile (— bunların irişimle emme zenginlik. dolu ol- duğ anladım. ie Başkanı, Kamâl Ata türkün ulu bimayesinde Türk usikisinde yeni bir devri: yapılmasına çalı: ta ii Atatürk şimarık © zeyyahların keyfini okşayan eski musiki yerine yurda ye; 'k ulusal m sisteminin yo” Konuk; ası , İçin çalışmak tadar, Cu aşkanı Atatürk. yeni merkel aldığım intikal gelecek izerlerinin de yer bu- abii ilerdi. Deri und üz söle s5 la diyebirin Artistleri musikimiz- ir. Trebiç Linkoln Sırasile hahamlık, Protestan papaslığı Anglikan Peskaposluğu ve İngiliz saylavlığı yaptıktan sonra | Londradan al ; Ulusların ali lük saatlerin. ii ie yakl a rülür, lar ne idikleri siz, . e sanları ei damlardır. o Yaptıkları işleri oyu bir r perdesi kaplar. çal immiidi için ii ii oprak- tır. Ülkemizde iyice tanılan ve ız zaman evvel İngilterede bir motosiklet kazası neticesinde ile gel it ulus ara- sında kta entrika lar Miralay Lavrens gibi ortaya esrarengiz bir adam çıkarmıştı. n yıllarda adı sik sık söy- lenmekte olan Trebiç Linkoln de kendine evrensel bir san bir çok yerleri üzüntü ve ei içinde eğe ktadır. bir iştirerek ( gayelere ) kah bize kak hiyanet eden - e ği Ee nında binlerce Kişinin ei ame suçunu taşıyan bu adam aliçyanın en fakir bir ya- Edi ailesinden, sadeçe Trebiç adiyle doğmuş ve tam yirmi yıl cemaatinin hahamı ak gayesini ai hayal edine- rek yaşamı Ancak böyle Ve bir mes- lek onun için pek namuslu ve cılız bir işti, İhtirası ve zekâsı keskin olduğu kadar ahlâki hiç ir bağ tanımıyan bu adamı, Balıkların suya muhtaç oldukları ii hi adam da rezalet ve skan içinde yeyaliyarda. Her ngi yül kendisi hayali birer ro- man ekrani anı Don (o Kişota veya Fra Diyavolo'ya benze- tiyordu. Hiç düşünmeğe bile lüzum hi eksizin bütün dinleri ka- bul edebilen bu adam 24 ya- Ya e şehrinde | bir ham; aye protestan vaizı, Kanadanın il yi rinde bir Angli ale. olmuştu. Buradan ingi mim atlamış ve se eyaleti pesko- posluğun mıştır. Bulundu- ğu her şar bütün ce- maatı kuvvetli sevgi bağlarile sonra da papazi kendine ie m nr rağ in kasasile ni in çatlrm abi gibi Fa Yirmi eş yaşına varınca,yılan- ların deri değiştirdiği gibi onun da di gk ii se z. Lom Benli, rsi iy bütün emi e tetkike an e iki yıl süre: ike iz culuğunda TArapan entrikalı — işleri Mi sokmuş ve bir "Küveyker miş- yoneri pile istik kendi: faydal . olabilecek sr Semi münasebetler kur: | Gezinti esnasında henüz ve kendisi kerr bir ülkeme manda İl Sabiyetine. e zılmıştır . e hukuki bir hüviyeti ğı oldu- gı döldimi ya “dönmüş ve sırtındaki papazı redingotunu er Bundan sonra en © değer sosyoloci (içtimaiyat) eserleri bastırmış > aglerenin liberal e ada başkanı rek bu ayal canlı yadigârı olarak kalacaktır. istanbul - Ankar A. $. Pirogof'un belgesi de Şudur: V Çar ik ve padişahlar kuru: un Nm ile Türkiye seaamdaki ilgiler dış işyar © ataşelerin ogönde- Bkekile bitiriyol Arabi Derik? Pm iu yük- sek a tana ve yaptıktan eki kıyı- larından erlganı d (Istanbul) dan getirdikleri çi ileriden asılmış anaçları dostlara dağı- tirlardı. Şimdi dost Türk Cu. al Sovyet Dn dan bir salgıt gelm Sarl e ken: vapmra beee bü v heyecan da ğmuşium Gördü- m gerçek,büt sarlarımdan ll ii ein ili canlı ve sayı siz destanlar, romancılar roman- lar yazdıkları için bu hususta uzun uzadıya yazmiyadağım. Galata, Beyoğlu, yüşküdari ezdikten — sonra ve olmabakça sarayi im resi iş ve in een kl mevzun minarelerle yirmi bir yaşına varınca Orta | en a Eeee lm; ki vrupanın büyük caddelerinde, mesleğinin yükselme adsız, silesiz, dinsiz, yurtsuz, | basamağına çıkmış bulunuyor- parasız, her işi göze almış, lu. İngiliz kültürle; Lin- ayni zamanda bir çok dil bilen | koln adıyla yazılı si- bir genç olarak görüyoruz. En asal işlere girişmek için ol- büyük merakı ielakce ve lüks; | gunlaşmıştı. Bu işlere bütün en iyi becerdiği iş te yalan yak ile eld ve muvaffak dolandır. oldu. Ingiliz parlamentosuna Salar bogünsyarm bum ii güzelliklerle dolu s0 izerlerimde kendilerini belirte- | kaklara hayran olduk. İstanbulda Razi yavaş va sönen meslek erbabı ve li lar kılıkları im tiyatro sahnesinden ve tal çık- mis, gibi ünüler. Fakat sark güzelliği- nin busasiyetleri Ve günkü dü Tür- esine yiz ski evleri baş- a yandan i Ankaranın Avrupa ulusu ile düzeni a miş şı yepi b en dern ev'eri gördük. İzmir er nın irk ı dinledik, gözleri bi bolan bir ei idi. Terim devrimine ait savaş fırtınaları ve parlak istikbal ia e marşlar din!edik.Böylece eni ve bizce az biline! ii t kalbimize pek yakın öle ulusal sanat kaynağından kana kani, abdal bsr RE mi | Nasıl “Yüz adlı casus, oldu? bir çok düşm. manyada gizli ajanı görüyoruz. Dünya harbine basamak ola Bosna sui kastında hâlâ Ingili tebaası idi. Londr: hüküm etine hizmetir Me Hi am be rupanm bilhassa o karışıl lerinde böyle bi: Li ak; el arasa bulamazdı. İngiliz entellicens servisind İL m ilemüttefiklerine satt Bu rde peşine takıla bale n kurtulmak için ge ne karanlıklara dalarak göz kay! ay kadar balı ve bir sırasın getirerek kaç Amerikadan ara Fransa- inni ti pacak işbu. a girdi ve Kii laz “iştirnk etti, Bundan sonra onu Hindis- dileme e Trebiğir giye iği yegâ- e din Gi da Budizm kal kağ Uzun zaman Efganista- nin il şehriyle, Belücistar | ve Hindistan sınırları mekik dokudu. Hindistanda o kellesini ik bir pa- Bura- işlerin lolaşıyordu. 1 açkçüz ve le e m ve o a hi şim a ami olduğunu bir türlü kestiremi- yor. Hâlâ o Hindistan ve uzak yleniyor. Fa- şarkta dolaştığı sö: kat cıva gibi bir türlü ele geç- e aya giti en Neryorkta açıktan ölmeme!