TEE TEENS EA NN 27 Teşrinisani 1934 : NIZAMETTİN NAZIF Kubbeden Sarkan Kandilin Işığı Altında Sıcaklıklara Yaslanarak Sarayda ilk ışıklar belirmişti. Bahçenin ötesinde berisinde, alelerle. dolaşan bir kaç H:s © Teodosu görünce geri geri çe un eğdiler. Büyük ».. divenden inen iki 1,onun koymun in ii kıskacı da kb mor bir leke peyda olmuştu. Bu isci kızın iki tırnağını batırdığı yerde belirmişti. ömürler yüzünü buruştu- rarak homurdandı: ze ak” karl Amma d. bıncı vai Ne fena çim- dik se ve seri bir yürüyüşle dehlize dalı bu #ırada ikinci kat ta sının büyük sütunları osniin bahçeyi gözetliyen bir kafa ge- riye çekilmişti. iz li NE bir kadın vücudu ir dan geçerek büyük. “bir le girdi.. uu salondan dar bir ğa di adaya dak daldı. Parmakları- basarak bir Bari sün yü- yere ye yaral bir sa- ki Sonra per- imi ie vadi iz ak sesleri g: İm iç dehlizin le be- ride sallanan mini mi kandille güç harakktni; arasında bir vücut belirdi. Düşünceli bir adamın salın- tahı vk yy ile ilerliyen bu yak- ir Pare asılı balndeğu ki dı eta sürtün. li yürüyordu. z sonra perdeye (yaklaş- Mn le entari kadın, bir en düştüğünü gördü. Merakla eğildi. Bu bir kâğıt Parçasıydı. Adam kâğıdı eline alır almaz hizla yürüdü. Perdeyi göğüsli- yerek odaya daldı.. Sağa baktı, Sola koştu.. Fakat, ne bir insan nedebirinsan kokusu kalmıştı bu odada... — Tuhaf şey.. -Diye mırıl- Se lâkin bu kâğıt nenin esi? Tekrar, (o dehlize çıktı, Bir kandilin altında acul bir hare- ketle İncel açtı... ları merak ve sevinçle ünik boğuk er Azeri çi istiyorum. Me e, ha- i ar: Yacak el, emindir. Du takip “İren,, Havuza et. Seni nereye götürürse git. e eğin yerde, ben senin ağ m Teo- dai ie Tk Dik larını mırıldandı. Ve mektubu bir defa daha iniz sonra seri bir yü kğ kumandanlık direne “> Hazırlık 1? gul rip bie gülümseme ile kar nl özlerini Yüzerel — Verdi in mi Diye sordu- — Evet Vasilissam. — m mı? et Vasilis: e eromen li vanı mim da yerde kuş tüyü'bir yastıkta oturuyordu... — Ben tarasadaydım, devam etti: Bekliyordum. Bahçede bir an durdu. İki genç kiz erir den. iniyorlardı. Onu gi “üzerine atıldılar, ee nie yarıldı. Öbürü koluna çimdik iii iti. Canı isa galiba ki, çi > bağırdı. Kızlar ne yaptılar? Ka diye — Son va — Hemen büyük salondan geçtim. Dehlize yol veren per- deyi araladım, geçiyordu, ko- lundan dü: — Seni gördü mü? okey bir etl — a atıverdum.. — Sonra? — Koşa koşa kaçtım. Bu- raya geldim. Genç kız ru. İren, E ir na (o göstereceğim ki, Yin. Vasilissanın göz be- bej ğidir. Vasilissanın n göz iğ ğine e e ı ye Teğini ran. tarnaklıy arak “gart!, diye çekti.Baştan aşağı yırttı. İçinde ( hiç bir şey yoktu. a si reisi dü- karşısında pek ei gü nel kadına, kim bilir kaçıncı defa, bir defa daha hayran kaldı İren: — Haydi -dedi- gel benimle. Yaklaştı hazırdı. Bir köşeden havaya karışan kokulu dumanlar, bö- yükselen su ara yaslani rak, İren Mami m. ve bir. ir- en Kleröm meni kolundan kav- rıyarak “ gümbürlop ,, sulara atıldı. — Hani Korkak ve gem bir 5 lıkla genç ku az onu takıp mişti, Vasilissa âni b? yönle pembeleşen kollarını kızın be- Ene doladı. Batıp çıktılar. Battılar, çık- tılar., Tuzak Teodos, artık oOher şeyden emindi. Hangi kadına ye atmıştı da muvaffak olmamıştı. Aaah efendim a Bu ka- dınlar kep birbirlerine benzer- lerdi.. İ eromen de nihayet kollarını açmıştı, nihayet ona da muvaffak oluyordu. Eloter sarayının kumandan- dairesi, bir imparatorluk dai- resi, kadaı ar süslü ve müzayı ıktı. 05, La yaldı: emleye ei neem irk meş; Az sese bir masa üzerinde duran su saatıma baktı, Saat epiy mişti. eme birbirlerine a ir oğlan, ir perdeyi aralıyarak Katan ES aayayi is! Diye homur- dandı, Teodos Damyanis.. — Efendimiz. Vasilissanın dairesinde nöbet bekliyen kimdir? — O bir Arnavuttur efen- dimiz. — Adı ne? — Aleksi.. eksi mi? EE EŞ efendimiz... — Tuhaf şey.. Bir Arnavut mu dedin? — Evet ar yeni geldi. — Hangi bölükten? gün nöbet günü müdür? — Her ne hal ise,. Sen Va- sili airesine göz kulak — Peki efendimiz. — Vasilissa henüz uyuma- imıştı. Fakat nerede ise uyu- mak üzere idi. Bir an durdu. Parmaklariyle bir şeyler hesap ederek: — Yahut -diye devam etti- belki de uyumuştur. Her iki şekilde de senin a birdir. Vasilissanın dairesine göz ku- lak olacaksın. >— Fehi elek Mi 'asilissa beni ara- beri ie ei Büyük kameriyenin al üç ıslık ça- larsın.. Anla. — Evet fm. — Fasılah üç ıslık.. — Baş üstü: me e — Mİ b Şimdi > artık.. Yapılacak başka bir asan reşal paşalara ceneral, den İstanbul 26 ( Hususi ) — Ce Hariciye Nazırı görüşmü; şer rdir. gelmiştir. Gazetelere we Ben Türki; İstanbul, 26 (Hususi) — Rıhtım müdürile uzun müddet Ankar: Hususi) — Büyi base bir çokları söz als Neticede, ağa, hanımefendi, paşa hazretleri unvanları ile si iz: M. elle Parise muvasalat elemişler on Dakika: Büyük Millet Meclisinde diğ Hanım, Ağa, Bey, Paşa Gibi özler Kaldırılmıştır k Millet Meclisi bugün toplanmıştır. Sayaçlı işleri görüşülmüş ve nevrede bulunan Hariciye elbiselerrni fikri m bir vazife biliyorum“ şirketinin De hacı, hefız, bocafendi, bey ve nişanların iz paşalarına amiral denilmesine ait kanun lâyıhasını kabul e; efendi, hanım, Yallkmk müşirlere ma- ylemiştir. Hariciye Vekilimiz Parise Vardı a iğ NE Laval ile yle Romanya Ruhani Elbise , Geyilmiyecekti r 1 ye ras e e Büyük özi meclisine liz Telefon Şirketi Paraları Ödedi 26 (Hususi) — Şehrimiz telefon şirketinin vereceği geymemeleri hakkında hükümet i 190 bin lira beleyiyeye tediyeye Cn ml Saronun Güzel Sözleri İSTANBUL, 26 (Hususi) — Fransanın eski arş Ceneral tında “iki memleketin asel tacıtmağı Rıhtım Şirketinin “Mukavelesi Saro şehrimize gelmişi lerinin inkişafına Eli ukavelenamenin İstan- vletçe n alınmasına ait mı bulda imza edileceği vi örn e elma. e Seas Şükrü hey bugün şirket Edirnenin | Kurtuluşunda Şeref B. Heyecanlı Hitabede Bulundu inase! irneye binlerce misafir gelm kı e dolmuştur. Gi rilemez,, İm yolda r. Ak günler yaşıyan j — Genç klan olurlar -diye mırıldandı- ayak- larımı yıkamalıyım.. Ellerini tekrar birbirine vu- runca, içeriye bir başka nefer geldi: — Antuvan! Diye emretti bana, su getir.. Ayaklarımı yı kıyacağım. Teodos işte “bü akşam bye yüksek yüksek itinalarla gi; Son a kırmızı renkli bir gömlek | geçirmekle iktifa azırlanmıştı,, de- ru olur. irneden büründü. Onu ei Türk ço- cukları göğsünde bir iman gibi yy Gün geldi ki, türkü- susturdular. Size yaşa- |Sünğüsüne Dayanan Mehmetçik “Dur! Türk Yurduna gi Zaman Bütün Dünya Diz Çöktü seve koştu. Mehmetçik sün- güsüne dayandı. “Dur! iri yurduna girilemez, dediği bütün dünya ktü. öaderimiz Atı YE onun içindir ki kendi öz lalar yeşillenecek Trakyanın her tarak varlık fışkıra- caktır. er Türk çocuklarının ka- terli çalışkan olmasını isti- şeb Çocuklarım çalışkan olu- UZ. Şeref B. sözlerini Yaşasın Mustafa im ei itirmiştir. Şeref slime bei çok r inansara gençler de ateşli o hitabeler iradetmişlerdi: tukları sonra geçit bağli bir bu- çuk saat sürmüştür. Öğleden sonra futbol musabakaları ve bir çok eğlenceler yapılmıştır. sevinç ve heyecan dal- gaları ii dir.