22 Haziran 1954 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AŞ L Yeni kazalar ve yeni vilâyetler kurulurken VAT üyük Mi f YAZAN: ) tâdilinde, âmme let Mec- hizmetini daha çei KDA lisi IX, uncu > ö iyi — görebilme, | Mensucat! ihtilâfı devresini ka- Hasan Refik Ertuğ kıstası, olarak | temlştir... o, oe pamâadan ön- kabul edilmeli- Sendikalar Birliği, i T ©e, Üç ayrı dir. Fikrimizce lantısında bu mevzuu da görüşmüş ve beş ki kanunla yeniden 33 kaza ku- dikkat edilmesi zaruri bir nok- — herhangi bir hizmet, köy teşki- kil o UMI»M_] ce rulmasını kabul etmişti. Seçim — tadır. Eğer bir âmme hizmeti, —lâtıyle karşılanabiliyorsa, ora” a varı "'_'%—I"'H eTt lerden sonra toplanan yeni basit bir teşkilât, dar bir kad- — da belediye veya kaza kurul- bugün öğleden Meclis de, Sakarya ve Adıya: man vilâyetlerinin kurulması- na dair olan kanunları önamiış- tır. Duyduğumuza göre, vilâyet haline gelmeğe ışan müte- addit kdu'ardan ve kaza olma- ğa uğraşan yüzlerce nahiye- den, hükümete ve — mebuslara sayısız müracaatlar yapılmak- ta imiş. Dahiliye Vekâletinin, bu kabil taleplerden bazıları üzerinde ciddiyetle durduğu da sızan haberler arasındadır. Mülki teşkilâtın genişletilme si uğrunda girişilen bu gayret- ler yanında, yeni belediyeler teşkiline dair olan kararname- lere de, Resmi Gazete'nin he- men her nüshasında Trastlan- maktadır. Şu nahiye merkezin- de, yahut bu köyde yeni bele- diyeler kurulduğunu, hattâ ba- zan birkaç köy bırleşurı!erek birisinin merkezinde yeni bir belediye teşkil edildiğini öğreni yoruz. Yukarıki müşahedelerin biz- de uyandırdığı intıba şudür: Şehir ve kasabalarımız. bir- birleriyle yarış edercesine, mül ki taksimatın bir üst derecesi- ne atlamağa çalışmaktadırlar. Köyler, ya nahiye merkezi ol- mağa, yahut bir belediye kur- maga uğraşıyorlar, Belediyesi olmıyan nahiyeler, bir taraftan Belediye teşkiline çalışırlarken öte yandan da kaza haline gel- F<) menin çarelerini arıyorlar. Ge-. lişmiş kazalarımız ise, nüfus, servet, coğrafi mevki gibi çe- şitli saikleri ileri sürerek vilâ* jyet haline gelmek için ciddi te- şebbüslere girişiyorlar, Bız bu sütunlarda çıkan mü- teaddit yazılarımızla, Tür- kiyenin idari teşkilâtında, mül- ki taksimatında değişiklik ya- pılması lüzumunu müdafaa et- tik. 1923 - 1924 yıllarında ye- niden çizilen t ve kaza hudutlarının 1slah - ve - tâdile muhtaç olduğunu, sebepl anlattık. Lâkin, samimiyı raf edelim ki, son bir yıl zar- fında idare taksimatında mey- " dana. getirilen — değişikliklerin sür'ati ve çokluğu karşısında *tereddüde kapılmış, endişelen- meğe başlamış bulunuyoruz. Tereddüdümüzün sebebini kı saca anlatalım: Devlette hertürlü — taksimat ve teşkilât, halka hizmet, ko- laylık ve saadet temini gaye- sine matuftur. Binaenaleyh, a- sil olan hizmettir, taksimat ve teşkilât birer vasıtadır. Şüphe yoktur ki, halk hizmetinin as- gari masrafla başarılması da, ro ile ifa edilebiliyorsa, kad- royu genişletmeğe, — hizmetin ğini ve bundan İstifa- de imkânını — arttıramıyorsak, yapılan genişletme füzulidir ve deylet için zararlıdır. Çünkü her teşi t, yeni masrafları is- tilzam eder, devlet masrafları- nı da halk öder. Binaenaleyh, halkın işini daha ucuza, daha mahdut elemanlar ve vasıtalar- la görmek kabilse, lüzumsuz ge nişletmelere gidilmemelidir. u prensipten hareket edilin- ce, idari taksimat için de ayni mülâhazaları yürütmek kabildir$ Evvelâ, bir nahiye merkezi- nin kaza olması halinde sağla- nan ilâve âmme hizmetlerini gözden geçirelim. a) İdare âmiri olarak, nahi- ye müdürü yerine kaymakam gelir. Bu değişiklik âmme hiz- metinin ifası bakımından bü- yük bir fark yaratmaz. b) Asliye mahkemesi, yahut asliye salâhiyetini de haiz bir suülh hâkimi' kazaya tayin edi” lir. Birçok nahiyelerimizde, ce- za ve hukuk işlerine bakan sulh hâkimleri esasen mevcuttur. €) Kazaya Malmüdürü tayin edilir. €) Kaza merkezinde bir jan- darma bölüğü ihdas olunur. Nahiye Mmerkezlerinde — esasen bir karakol bulunur. *d) Kaza merkezine hükümet tabibi gelir. Belediyesi olan na- hiye erde belediye hekimleri vardır. €) Tam teşkilâtlı nahiyeler- de, nüfus ve tapu kayıtları ve bunlara bakan birer kâtip mev cuttur. Kazalarda — muhakkak masına lüzum yoktur. Fakat âmdme hizmetinin telkin” eyle- | M$ma Bakanı Hayrettin Erkmen, diği zaruret, bir kî;)'Ü nalııx*a. işlerinin çokluğu sebebiyle kabul hattâ kaza haline getirmeği ge rektiriyorsa, bunda zerre kadar tereddüt edilmemek Tâzımdır. Âmme hizmeti, muayyen teş kilâta bağlı cansız bi let ver ya vasıta değildir. İşte misal- leri: 1. Bir köyün nüfusu 2000 den yukarı ise, orası nahiye olmasa İstanbul Emniyet Müdürü bir bile belediye kurulabilir, kaç gün önce Emniyet Amirleri 2. Herhangi bir nahiyede, ce | ile bir toplantı yaparak, şehrin bakan hâ- kanunen za ve hukuk işle kim bulundurmağa mâni yoktur. 3. Polis v _ııwıaıma 1c=- kilâtı. en küçük bir dar teşmil edilebilir. 'ırı k tahsisatı bulunabilsin ve hiz: met zarüreti olsun. 4. Sağlık teşkilâtı kurulması için, bir kasabanın kaza, yahut nahiye merkezi olmasına lü- zum yoktur. Sıhhiye Vekâleti nin hekim kadroları ve vasıtaları müsait İsc, bile doktor tayin edebilir. 5. Maliye Vekâleti, vergi iş- deri için lüzümlu memurlarını halkın ayağına yollayabiliyor. Nitekim nahiyelerde bile Mal- memurlukları ihdası kabildir. 'Vçlhası!..... Türkiyede — idari teşkilât ve mülki taksimat mMeselesinin ele alınması — bir zarurettir. Lâkin bu tadilât sı- rasında ilk ölçü, âmme hizme- fini haika en, ucuz bir şekilde ulaştırabilmektir. Yeni vilâyet- ler ve kazalar kurulurken, bu tâzimelere dikkat olunduğunu ümit ederiz, surette birer tapu ve nüfus me muru bulunur. £) Kazalarda askerlik şube- feri açılması mecburiyeti var- dır. g) Nahiyelerde ilkokul mev- Cuttur. Kaza haline getirilen | nahiyelerin nüfusu 5 - 10 bine | yükselmeden, kazaya ortaoku! açılamaz. Devletin ana âmme hizmet- lerini böylece sıraladıktan — ve kaza İle nahiyeler arasında bir mukayese yaptıktan sonra gö- rülecektir ki, tam teşkilâtlı na- hiyelerde, belediye bulunduğu gibi, âmme hizmetlerinden ço* ğu, sağlık, adliye, emniyet, ta- pu, nüfus gibi servisler halka açıktırlar, Halk — ihtiyaçlarını karşılayacak bir kifayette olan bir nahiyeyi kaza — yapmakla, bir kısım âmme hizmetlerinde ufaktefek ferahlıklar meydana geleceği şüphesizdir, Lâkin bu- Bir tavzih 1 Üniversitesi profesörlerin- den Orhan Tunadan aldığımız bir mektupta son günlerde ga: zetelerde bahis mevzuu — olan Tuna ders evi ile isim benzer- liğinden başka hiç bir alâkası olmadığı bildirilmektedir. pardnızın istikbalinizin emnıye(ı na mukabil ihdas edilen yeni kadrolar, yeni binalar ,malze- me vasıta bedelleri ve kiralar dolayısıyle devlet — Hazinesine yüklenecek masraflar azimdir. Binnetice külfetle nimet ara- sında bariz bir — nisbets meydana gelir, Bu nisbetsiz!i ise, ileride yeni ayarlamalara yol açar. 1923 - 1924 yıllarında Tür- kiyenin İdari taksimatı — yeni- den yapılırken kurülan Kırk- Tareli, Gelibolu, Aksaray, Sive- rek gibi bazı vilâyetler,.zaman- la kaza haline getirilmişlerdir. Bu meyanda Urfa'nın Birecik kazası da nahiye haline inkı- lâp eylemiştir. Nahiye haline gelen kazaların sayısı pek çok- tur, şimdi — hatırlayamıyacağı" mız miktarı bulmuştur. ukarıda kâza - nahiye mü- nasebetlerini — karşılaştır- dık. Vilâyet haline getirilen ka zalar'için de ayni mülâhazaları ileri sürmek mümkündür. Ka: zada görülen âmme hizmetle- rinden hangileri, vilâyet teşki- lâtı dolayısıyle daha mükem- mel hale gelecek ve bu yüzden halk ne derecede ferahlıyacak- tır? Bu soruların cevabını ver- mek kolay değildir. Meselenin çeşitli yönlerden tetkiki lâzım- dır. Zira bir kazayı vilâyet şha- line getirmekle, yerine — göre, yalnız personel masrafı olarak bütçeden bir milyon liraya ya> kın masraf ihtiyarı lâzım ge- lir, ve Mülki taksimatın 1slah '__ DEMİRBANK $ Tersane ve Osmanbey Tersane — Aj: Osmanbey Aj : Merkez.....: 45467 82506 49620 ÇERLET MT KDN A Ajansları Emrinizdedir GEMİSTE BUGÜN fendi ölmüştü. Fatin Efen- dinin asıl adı Davuılur. 1814 de Drama'da d& Atlı polisler Şehirde devriye Gezecek asayişi konusunda tedbirler alın ması için harekete geçmiştir. Bu arada Büyükada, ve Kadıköy semtlerinde dörder lislerin dolaşmasına karar veril miştir. Önümüzdeki günlerde a> na caddelerde devriye atlı polis ler dolaşmaya başlayacaktır. nün Şube Müdürleri de geceleri 21 den 3 e kadar nöbetçi kala- “, |caklar ve teftiş edeceklerdir. dukları Ga vazifelendirilmesi ve böylece daha fazla randıman elde edil- mesi kararlaşurılmıştır. hallesinde, 9/1 numaralı evde üç gündür tarafından görümüştür. Emniyet memurla çeriye g Feyyazın ölüsü ile karşılaşılmış tır. Cesedi Tabib ölümü şüpheli Cesed otopsi Morga kaldırılmıştir. Şehirde su inkıtaını önle- Fatin- Efendi- getirildi nin ölümü Şehir su şebekesinde zaman vi oA - || zaman başgösteren inkitaların 88 3,“] öyvel bugun: 2_2 ha sebeplerinin esaslı bir şekilde ziran 1866 da Fatin E- || incelenmesini — sağlamak — için Sular İdaresi Avusturyadan bir mütehassıs getirtmiştir. ihtilâfı bugün «Santral Mensucat» taki iş Santral Mensucat Fabrikası işverenleriyle ği ihtilâfı halle çalışataktır. 95 - 6 - 1954 AN halledilecek Yedikule Santral Mensucat Fabrikasında geçen hafta başın ö n ihtilâf, henüz halledilmemiştir. onu ve Sendikalar Birliği nezdinde teşebbü 'Teksti! Sendika- meselesinde yardım is- cuma günü yaptığı son idare heyeti top- ik bir hey işverenlerle müzakere- Diğer taraftan Ça- Tekstil Sendikasınin dâvetini, edemeyeceğini bildirmiştir. sonra, Sarıyer ik ekipler halinde atlı po- Ayrıca E! vet Müdürlüğü- karakolları, ekipleri, Diğer taraftan polislerin otur semtlerdeki karakollar- Evinde ölü olarak bulunan adam Ayvansarayda Molla Aşkı ma Kırkambar — sokağı oturan Ah- vaz Gürdal isminde 46 bir adam'ın evinden çıkmağı — komşular le kapı kırılarak i- ldiği zaman — Ahmet muayen eden Adli görmüştür. yapılmak — Üzere mek için mütehassıs Ayandan Hacı Halil Be- yin oğludur. Memleketinde ve Mısırda okumuş, 1836 da İstanbula gelerek — Diyanı Hümayun kalemine girmiş ve Fatin mahlasını burada almıştır. Memuriyet haya- tında fazla bir terfi — gör- müş değildir. A 1853 de Salim ve Safaf tezkerelerine zeyil — olarak yazıp bastırdığı Hatime-tüş- Şuara adlı tezkeresi 1732 - 1853 yılları arasında tanın- mış veya tamınmamış şair- lerin hal tercümelerini ihti- va etmektedir. Kendisi — de Şilr yazmış ise de muvaffak bir şair değildir. Divan edebiyatını — tetkik edenler ve edecekler için bir vesika mahiyetitde 0- lan Hatime-tüş-şuara, — Fa- tin tezkeresi diye meşhur- Lira Tutarında İkramiye $ çi DARS Köprü'nün Ka e Tâmirine D L Devam ediliyor Karaköy Köprüsünün tamiri- ne büyük bir hızla devam edil- mektedir. 7 Haziran sabahından 19 Haziran sabahına kadar köp kaplaması sökülmüş, 180 met- relik kısmında na parke döşenmiş, 50 metrelik lunuyordu, mir kirişlerdeki maktadır. vermeksizin çalışılmaktadır, tane Roönson çakmaktaşı, metre elbiselik İngiliz kumaşt altı metre ipekli kadın kumaş ele geçirmişlerdir. yet memurl ile müştereken aranmış ve Su anlaşılan 4 tane duvar halısı, örtüsü bulunmuştur. Her iki hâdise mektedir. Sirk dönüşü akli muva- zenesi bozuldu Sirkeci — giriş ran, yanında bacanağı ve baldı- den dönerken sinirlenerek ayrı yürümeğe başlamıştır. Bu ara- da yanında taşıdığı tabancasını çekerek intihara teşebbüs eden Nurettin kolundan bir kurşun yarası almıştır. Akli muvazene sinin bozulduğu anlaşılan Nuret tin'in tedavisi yapılmış, tahki- kata bağlanmıştır. Sünnet düğünü İstanbul Belediyesi tahsildar lari koruma ve yardımlaşma der , 30 femmuz gecesi Saray- tu Park gazinosunda — bir sünnet düğünü tertip etmiştir. Belediye mensuplarının 50 ço cuğu bu düğünde meccanen sün net edilecektir. — Müracaatların 20 Temmuz akşamına kadar ya- pılması lâzım gelmektedir. Yakacık Yetiştirme Yurdun- da barındırılan, 40 öğrenci sün- net ettirilecektir. rünün Haliç tarafındaki nısfı ü- zerinde 270 metrelik kısmın yol Zores demirleri değiştirilmiş, 40 metrelik kısmı kısmına da beton dökülmüş bu Köprünün halen açılıp kapa - nan kısmında esas taşıyıcı de“ bozuktuklarla ayna saçlarının tamirleri yapıl- Köprünün tâmirinde iki ekip halinde gece ve gündüz fasıla Kadeş vapurunda üçüncü defa kaçak eşya bulundu Muhafaza başmüdürlüğü me- murları dün Kadeş vapurunda yaptıkları üçüncü aramada ge- minin kıç perde kaplamaları a- rasında saklı bir vaziyette 2880 üç Ayrıca Adanadan Haydarpaşa ya gelen Nadide adında bir ka dinım eşyası Haydarpaşa emni- ye malı olduğu iki ipek masa örtüsü, 4 sehpa tahkik edil- gümrüğünde, gümrük memuru Nürettin Kı- is- Yeşilköy Meteoroloji tasyonunun tahminlerine gö re, bugün şehrimiz ve civa- rında hava erken saatlerde deniz üzeri puslu, — öğleye doğru bulutlu ve mevzil sa- ğanaklı, sonraları az bulut lu geçecektir. Rüzgârlar gü- nün ilk ve son saatlerinde kuzey doğu, gündüz kısa bir zaman güney batıdan orta kuvvette esecek, sıcaklık de recesinde büyük değişiklik olmıyacaktır. Dünkü sühunet azami * 28, asgari * 19 — arasında geçmiştir. l(ğgük haberler * Şehitlikleri İimar cemiyeti, Ça- nakkaledeki şehitlikleri, bilkassa Hastahane Bayırı şehitliğinin ima- rıni ele almıştır. Bu maksatia Çür- şamba günü Cemiyet Reisi Sani Ya- ver'in riyasetinde beş kişilik bir he- yet mahallinde tetkiklerde bulun - mâk üzere Çanakkaleye gidecektir. * NATO Sulh Kervanı Sergisi, bu sene de Taksim gezisinde açılacak- tır. İlgililer, bu hususta hazırlıkla- ra başlamıştı. Bergi, 18 vilâyetimizde daha açi- larak halkımiza gösterilecektir, * Zincirlikuyu ile İstinye arasın da açılan ikinci Boğaz yolunun blo- kaj, kırmataş ve asfalt kaplama işi, 230 bin liraya ihale edilmiştir. Öğretmenlerin nakil yö- netmeliği ile ilgili bir mesele Beş — senedenberi yürürlükte bulunan — İlkokül — öğretmenle- rine ait nakil yönetmeliğinin ba zı maddeleri öğretmenlerin Şi- kâyetlerine yol açmıştır. Yönetmeliğin 17 nci maddesi- nin «B» fıkrası bilhassa tenkid edilmektedir. Adı geçen madde idari ve mecbüri sebeplerle nak ledilmiş memurların eşleri olan öğretmenler, için eşlerinin bu- lunduğu yere nakletme imkâ- nini tanımaktadır. Eşleri, serbest meslek men- subu olan öğretmenler bu hak- 1 | kın kendilerine de tanınmasını istemektedirler, Diğer taraftan Milli Eğitim Ba kanlığının bu husus yapılan müracaatları inceliyerek yönet- 1 | melikte mühim değişiklikler ya- pacağı söylenmektedir. Beyoğlunda bir yaralama Evvelki akşam Beyoğlunda Şa to lokantası kapısında bir yara- lama hâdisesi olmuştur. Müşte rilerden Şevki Erdoğan ile Hü- seyin Özdemir arasında çıkan münakaşa neticesinde Hüseyin bıçağını çekerek arkadaşını böğ ründen ağır surette yaralamış- tır, Yaralı İlk Yardım hastane- sine kaldırı!mış kaçan suçlunun 5 B o y aranmasına başlanmıştır, zı olduğu halde Apolla sirkin- | — ea Tei ZENGİN PARA İKRAMİYELERİ Türkiye & Bankası D Bankası Yeniden on gemi Alacak Denizcilik Bankası, Şilepçilik İşletmesi hesabına 2 adet Vie- tory tipi ve iki adet 5500 tonluk hazır gemi ile hariç tezgâhlara ısmarlanacak 20.000 tonluk bir tanker ve 5 adet yeni şilebin si- parişi Üüzerinde — çalışmalarına devam etmektedir. Şilepçilik İşletmesi yeni gemi lerin alınması programı müsbet bir neticeye bağlandığı takdir- de, gelecek olan Victoryştipi iki gemi ile beraber halen kadro- sunda bulunan gene Victory ti* pi Yozgat ve Çoruh gemileri ile Amerikaya yük seferlerine baş- lıyacaktır. Diğer şilepler ise Ak- deniz ve Kontinan hatlarında çalıştırılacaktır. Motörlü vasıtaların fenni muayeneleri Motörlü kara nakil vasıtala- tının yıllık muayenelerine 1 temmuzda başlanacaktır. İstan- bul cihetindeki vasıtalar Spor ve Sergi Sarayı önünde; Anado lü yakasındaki vasıtalar da Ka- dıköy Hal binası arkasında mua yene edilecektir. Mazeretsiz, gününde — muaye- Neye getirilmiyen motörlü vasıta lar, seyrüseferden menedilecek ve sahipleri para cezasına tâbi tutulacaktır. Fenni muayene sırasında sey* rüsefere elverişli olmadıkları an lağılan vasıtaların plâkaları sö: külecektir, Muayenelerde motörlü vasıta larda aranacak fenni evsaf, bir liste halinde Belediye Makine Müdürlüğünde, Emniyet 6 ncı şube müdürlüğünde ve şoförler cemiyetinde ilân edilmiştir. Va> sıta sahipleri, muayene günle- rini de bu yerlerden öğrenebil mektedir. Muayeneler, sabah sa at 8-11,30; 'öğleden sonra 13.30- 16.30 arasında yapılacaktır. Yeşilay köyü Yeşilay Cemiyeti kendi —Üye ve yakınlarının iştirâkiyle 20/6/ 1954 pazar günü bir gezinti ter tip etmiştir. Bu gezintinin ıayosı. hiç al- kol kullanmayan canlı ve gür- büz kimselerden mürekkep ol- duğu haber alınan Karamürse! Eteğlisi köyünü ziyaret etmek ve Yeşilaycı olan köylülerle ta- Nışıp, Meziyetlerini kutlamak i- di, Nitekim çevvelâ Herekeye uğ ranarak, halı fabrikası gezilmiş ve lokalinde istirahat edilip, ye mek yendikten sonra motörle mezkür köye geçilmiştir. Coşkun tezahüratla karşılanan Yeşilaycılar, konuşmaları mü- teakip köyün (Yeşilay Ereğli'si) olarak isimlendirilmesi için ge- rekli kanuni teşebbüsün yapıl- ması alkışlar arasında kararlaş- tırılmıştır. Akşam, ayni samim! tezahü - ratla Yeşilaycılar İstanbula u- ğurlanmışlardır. Merdivenköy okulunun temeli atıldı Kadıköy'de — Merdivenköy ilk okulunun temeli dün saat 18 de atılmıştır. A Ğ Vali Ord. Prof. Fahrettin K. Gökay, Milli Eğitim — Müdürü Hayrullah Örs, vilâyet, belediye erkânları ve şehir meclisi üye- lerinin hazır bulundukları — tö- rende vali kısa bir konuşma yapmış ve hayırlı olması temen nisiyle ilk harcı atmıştır. — KÖR KADI| Çü Boş meydanil Küheylanı | w Bakkıllırdı Ç'"":n Dhlı nesi 3, haydi *ıi n niz, 5 kuruştur. çede |;P; 'lıhı gazino veya bir rozdan yapılmış tam 175 kuruştür Önünüze getirilet "Nl“ R tilmı üç çirozla bir kaşık © ç yarım kaşık 7€ ”’“.ul’ bir mkı kara zeytin Ve ll” Bü | dereotundan ibareti çat h salatanın maliye lasa, 25 kuruüşü 25 kuruş Te Üyeler rüş nerede?. 100 Tam yüzde ı;d’ ) On şişelik N"î';. xıf“f )ı.:: ni Tekel galiba # yiratil 'm,.' tan verir, Dem“ ' hde | şişesi 45 kurüs | ııfl —n'otlı çalgılı gaıı"uh”u işe piri” bakarsınız ki, bİF SEpadır: | tiy ya 375 kııı'ı:izl ’ Biramın gi 4 lıard—'ı' ruş nerede?. — .. gl | Bunda da )'"’d' ! sur kâr! En tipik iki le yetmlyonımc- çığıfı kâse Ilıîılîı l;ıiı';aı ğ d'm;";rl"'ıf İ .ll tasının, bir tabâf (ça ciğerinin, bir yü Tatasının * Tük k,:'* V:':—;' h“h.ıe kaçmıyorum; Gi meliftizr | hidte rula - vesaıremlb.hçg e| le gazino veyâ oçak Öir larımı lerıu" h çn V ':if' sak hemen © Pp yüzde 500 d'" d'll"ı kanaat edilme rüz . ÜLA D » İşin garibi hale kımsemı':' Ja meşgül 0) len beledi!;:'n ey dediği îr)l;ıbı meydan! ı" Ai0 bulmuş, istediği çabı I'hııtl At natıyor. Ne ':_’ wul- HUO trol eden var. . e «gazinocu birü' radt dî’" | v üstünde kaşıl yet Bi |) Htür bile yok! hHiliTİ çet | | Alâkalılar dü'wı. Dü "Eıî' «Efendim, 'ı' ’,.. gitmeğe m“ ya ghmeıse N l Çirozunu al, ":ı' 0?.“' de yap; biratli .l/' iç!'e KU l[eı_nşcri .de ,M llî :' başında bir ku İ,,yl'a:r# | belediyesiz dt y',w:.;.lfl D İ.,.. Şehirli olmak, ÖT # (N bü yıszmak' "' ’J“,' h yakışan tarzdı deı“ Üd lenmek hakk gA Sadun P PTT DEÇ E kalka .S—*.”lı;',','î# %%:—x 16 Nİ ŞB — Ğİ GAYİNA İKİNDİ 4* gğy N AKŞAM Bi tt' YATSI n'l-“’ me edeceksiniz?» «Hayır, evvelâ Maryk'i. Ke- ith ve Stilwell'in dâvalarını, ne olduğunu anladıktan sonra a- çacağız. Daha doğruüsu, ben a- mirale böyle tavsiye ediyorum. O. ekseriya benim dediğimi ya- par.» «Muhakeme ne zaman baş- İlyor? » Breakstone muavinine baktı, Challee, «Efendim eğer başkan lığa Albay Blakely'yi getirebi- lirsek iki haftaya kadar bağlı- yabiliriz. sanıyorum, *Bana bu- cek.» Grecenwald -Caıne şimdi ne” rede?» diy sordu. Challee cevap verdi: ters Point'te, havuzda.» «Kat'i cevabımı vermeden ev vel, gidip Maryk'le konuşabilir miyim?» Breakstone başı ile müspet işareti yaptı. «Üsteğmen Green wald'a nakil vasıtası temin et, Challee.» *Başüstüne efendim.» Greenwald —ayağa — kalktı. «Öyleyse şimdi gideyim ben.» Challee «Jeep öon dakika son ra giriş kapısının önünde olur Barney.» dedi. *Pekâlâ.. Pilot, beyaz kas- ketini Üzerindeki sırma- lar eski ve küflü idi. Tıpkı, gar sonluk ederek kazandığı para- *«Hun- Jarı gramofon plâklarına har- gün öğleden Soııra cevap vere- | a «ceden bir fakir kolej talebesi- ne benziyordu. Uzun kollarını sallıya sallıya çıktı gitti. Challee «Dâvayı alacak efen- dim.» dedi, Ad'l âmir «Garip bir kuş » Çok de bir hayli bcgenmış.- Muavini cevap verdi: «İyi bir avukattır ama Maryk'i beraat ettiremiyecek.» Üsıeğmen Greenwald uçak ge milerine alışmıştı. Havuz- da, desteklerin üzerinde duran paslı ve kirli Caine, ona bir tenezzüh motörü gibi gözüktü.. Havuzun kenarından mâayin ta- rayıcıya Uzanan dar iskeleden geçti. Ana güvertenin kalabalı- ğı arasında, kenarları iğri büğ- rü bir delik vardı. Etrafı halat- larla çevrilmişti. Bu — deliğin etrafında teller ve borular var- dı. Kısa boylu, ay yüzlü bir ere «Üsteğmen Maryk'i görmek is- tiyorum.» dedi. «Burada değildir efendim.: «Nerede?» «Galiba Chyrysanthemum'da efendim. Bekâr subayların i- — 150 — çinde kaldıkları yat, tımda bağlı.» «Kaptanınız nerede?. «Kaptan White altıdan evvel dönmiyecek efendim.» «Hangi kaptan? White mi?» *Evet efendim.» *Senin adın ne?» «Urban efendim.» «Ha evet, Urban!» Green- wald Chalee'nin başşahidi ola- cak olan eri tetkik etti. «Ur- ban, kaptan Guceg nerede”» Erin yüzü asıldı. «Şimdi kap tan White komutandir efen- dim.» 6'cı rih- *RGüceg'in netede oldüğünü bilmiyor musun?» «Kaptan Ouceg hakkında hiç bir şey bilmiyorum. efen- dim.» *Güverledeki ne?» *Lingayen'de bir intihar u- çağı çarptı efendim.» «Kimseye birşey oldu müu?» «Hayır. Çarptı ve denize düş tü.» *O zaman gemiye kim komu- ta ediyordu? White mi?» Urban şüpheli şüpheli bak- şu yara da <ediyordu. 1 Ve nöbet masasının yanına gitti. «Hayır efendim.» kim komuta ediyor- yse, İdare Mr. Maryk'te * Urban başıyle evet — işareti yaptı. Jurnal gefterini açarak, birşey yazıyormuş gibi görün- dü. Greenwald döndü. İskele- den geçti ve Chrysanthemum'a doğru İlerledi. Mar: görür görmez şaşır- dı. Tahkikat raporunu okurken ikinci kaptanı zihninde tama- miyle canlandırmıştı: Kısa boy lu, zayıf, sinirli, esmer ve ken- dinden memnun, çeyrek mü- nevver edalı birisini tasavvur Hattâ omu mektepte iken tanıdığı ukalâ Marksist Bill Pelham'a benzetmişti. Fa- kat, iri, sivri başlı, küt yüzlü subayı, yatağının ucuna otur- müş, gözlerini kırpıştırır, çıp- lak göğsünü sıvazlarken görün ce Greenwâld'ın bütün Caine meselesi hususundaki telâkki- leri değişti. Maryk, «Kimi memur eder- lerse bence kabul.* dedi. «Ben kimseyi tanımam, Esasen ga- TYAĞANAHERMAN WOVR- Çevüsa> A VARDAR liba pek de farketmez. Fakat başınıza bir hayli belâ açacak- sınız.» *Mahkemede ne diyeceksin. Suçu üzerine alacak mısın?» *Bilmiyorum.. «Kaptanı niçin vaıi[ısindın rdın? » lduğunu sanmıştım.» «Hâlâ öyle sanıyor musun?» sArtık ne sandığımı ben de bilmiyorum.» «Tahkikatı yapan subaya, Pa ranoya hakkında anlattıkları- nı nereden öğrendin?» Maryk «Bir kitapta okumuş- tum.» diye cevap verdi. *Affedersin ama Maryk bu mevzüda pek iyi malümatlı de“ ğil gibi görünüyorsun.» «Hiç öyle bir iddiada bulun- madım ki zaten! Adam bana tayfun, gemi ve kaptan hakkın- da sualler soracağına, yarım saat paranoyaya dair İsticvap etti. Bu hususlarda echelim ve bunu da bilirim. Tahmin etti- ğim gibi kendimi enayi yerine koydum. Mahkemede de ayni şeyi yapacağım.» Greenwald'a baktı. Kaşları çatılmıştı. * Yal- dur. b MET AA TT T Bu münasebetle okulda — bir K| Okul bir sene zarfında — ta" ve f'd"',.uı' " K TÜLBENTÇİ de eğlence tertip edilecektir. a el — mamlanacaktır. sn lin f’ |N 7 Te AĞA *Üçünü birden mi muhake* nız — şunü 'm“tywl#f. b luydu. alttakiler ıolw_ rlak sarı yal îiıvah bir “":_”ı' '“'* iyor «Zanne [ wal eğmen Gi sr:lb_"ı'glı ç 4 berini ayırtabi Cai ae | Nakliyâ SÜa | muş domu :::gnî::” ] İ man yapMt ymak Çap N ralık, yeF bU Gi y onunla Di ü # | | Ğ: jbiydi.* İ ğ ıuar—lıtr' v A ıı lencele yı ğ eğKeeier ti ,hi-u,, *l tıı'laı'h;;ı m: ,gı"; s'“f'” p'" |x .îlk yariSi, S N' 17”“ '; maya l,'d"Şı vi ,q“b l «İnşalla 33 'N a " Sit (i ııf"-,..":â’ | J | *Gdi. KeBi BC / || di e ” İç

Bu sayıdan diğer sayfalar: