14 Haziran 1954 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 5

14 Haziran 1954 tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

, Â p ğ L L aA AAA G Ç A | | İ | Ö B | ş:;m'. Tâboratuvarın kapısı önünde talebelerile beraler. Duvar dekoru Faggioni'nin €rn tarzda inşa edilmiş, hasta dershanelerinden biri, Ünyanın modern bir göz hastahanesi Ve'de bulunan bu hastahane, dünyanın her tarafın- ÜEİen binlerce âmâya yeniden hayat vermektedir lh"l hususlarda, İ Mekkesi» addedi- i takip eden "î son derece kiy" lipi arın çalışmaları, ıa"'İîlnh(-rî. Lausan haline göz mütehas- İt ç ödün her tarafına :_'u:ıurduıaı—_ Çün- lk A İnşa edilen İs KM 07 hastahanesi k a,_"“_?- 0 günden bu N“ir' Üyük gelişmeler ah ı:”ev Dr. Frederic mk"'hnhıda_ «büyük, hhrm'"" Olarak ilk şöh t '_Ont_laxı sonra, ye M Yeni — ilâvelerle, sük- eç Yade, Marc Du- eğin gibi dok- Yeni Udür, ti, DAstan, en mo- İN &ye, SA teknik im b'd;,:"’ hale getiri- Dir N hastahanede, Gıkk“ enksizlik, en g!î'““'llik göremez u zru Fagioni' u p ftarzda ça- Üinlev; N .h':;lehci. seyirci İN ! dekç't girebilir- hu !o"u Faggioni' Nr_n Zarif eserle- 4 ,'bq:.:î’“ı geniş ve İti :Vlrhrda. en Mar |AT içerisin- & İşin “Bemen bütün | TI ayrı, en y MAT itibara Salışma salon ları, ekran €T yapılmış- Tsanız, be- â, aydınlık ha Siniz. Polik andan iti- Yüler Asyon! : ıyıl.: Ve Tx-;r ğ N a Üt t !mlek al ve Nkwu #timize V, E:;şı a , beni N lrelar Cerrahi müdahale, yeni ameliyat salonunda, azami bir dik- katle yapılıyor. Göz tedavilerinde, daha ziyade, elektro - manyetik imkânlardan istifade ediliyor. malin —üzerinde güzel ol- mıyan hemşirelerin hastahakı cıların bu hastahaneye alınmı yacağını söyliyeceklerdir. Son dereçe güzel, narin bir genç kızın, göz hastaları üzerinde- ki tesiri, tasavvur edilemiye- cek kadar müsbetmiş; gözle- rin psikolojik tedavisinde en büyük rolü bu dilber hemşire ler oyniyormuş, Ameliyat, radiografi salon- ları; iki, üç yataklı hasta oda- ları, personellerin çalışma sa- lonları, harikulâde bir tarzda, tertip edilmiş, Çocuklar için daha konforlu pavyonlar ay- rılmış, Bugün, dünyanın en modern göz hastahanelerinden biri 0- larak karşılanan bu muazzam hastahane, dünyanın dört bir yanından gelen göz hastalarına hayat — vermekte, — şaşılıktan körlüğe kadar bütün hastala- rını kiısa bir zamanda tedavi et mekte, görmek — imkânından mahrum anadan doğma âma- ları, dünya nimetlerinin en gü zeline, hayatın murlu ışığına kavuşturmaktadır. Çeviren: Seyit GÜLEÇ Kışa ilanlar 1 ay her gün:20 T.L, — 15 gün 12.50 T.L, — 3 gün 8 T.L, (On kelimeden fazla beher kellme icin her gün 20 kuruş alınır.) 15. n “|Yakın 40 metre cepheli DOKTORLAR DOKTOR ÇİPRUT — Cilt, Saç, Zührevi Mütehassısı, Beyoğlu Posta Sokak Telefon: 43353, Dr. ABİMELEK — Cilt ve Züh- revi Hastalıklar Mütehassısı, Be yoğlu, İstiklâl Cad. 407, Tel: 41406, küçük Camii sokak Mehmetpaşa Han. No, 8 36 AY VADE İLE ARSA SA- TIŞI — Küçükyalıdan Kartala kadar muhtelif semtlerde, man- zaralı, bahçeli evler inşasına mü sâit müfrez arsalar, Müracaat: Bostancı Son tram vay durağı No, 538. EMLÂK SATILIK İKİ DAİRELİ Be- tonarme, astımlılara şifalı, boş, Çamlıca — Bulgurlu Müsellâtaşı SATILIK ARSA — Cerrahpa- $a Hastanesi civarında — asfalta 1685 metre karelik arsa acele satılık- tir. —Müracaat: Mahmutpaşa Hacı- — YENİKAPIDA BİRİNCİ kat 600 m2 betonarme depo kira- lıktır. Telefon: 13370. DOĞU AKDENİZİN en büyük ça maşirhanesi İntibah Çamaşır Fab rikasıdır. Feriköy 81268. SATILIK MOTOR — 200 tonluk sefere hazır VAROL motoru sa- tiliktir. Müracaat Tel: 44073 Refahiye Ortaokul Yaptırma Derneği Başkanlığından 1 — Keşif bedeli 45698.38 lira olan Refahiye Ortaokul bi- rinei kısım inşaâtının ihalesi kapalı zarf usulü ile 17.6.1954 Perşembe günü saat 14 de Refahiye kaymakamlık makamında komisyon huzurunda yapılacaktır. 2 — Bu işe ait keşif evrakı her gün Erzincan Maarif Mü- dürlüğünde ve Refahiye Ortaokul Müdürlüğünde görülebilir. 3 — İsteklilerin 3427,38 liralık geçici teminatları ile 1954 Yılıma ait Ticaret Odası vesikası ve bu İşe benzer 30000 lira- lik iş yaptıklarına dair kanunt belgeleri ihaleden bir saat önce komisyon başkanlığına vermeleri şarttır. Postada vâki gecik- Meler nazarı itibara alınmaz. (7214) Dinleyen ve derleyen Rumeli yakasını — Anadoluya bağlıyacak olan köprü mp&v'.o:—i, büyük küçük herkesi meşgul ediyor. Köprü ne zaman, hnasıl ve nereye kurulacak. Hangi srn-nL ler arasına İnşa edileceği umu- | lâkatlarlar aylardanberi bu işi incelemekle meşgul. Şüphesiz ki köprünü vapılması, İstanbulun birtderece ol- yacaktır, Fakat ma- demki tünel yapmak birçok ba- kımdan imkânsızdır o halde köp rü münakaşalarına devam ede- biliriz. İlk düşünülen şekii, Top- kapı sarayı ile Selimiye arası- dır. Mesafenin uzaklığı masrafı arttıracağı için buna itiraz eden ler oldu, Gümüşsuyu ile Üskü- dar arasını münasip — görenler çok azdı. Rümeli ve Anadolu- hisarları arası en kısa mesafe olduğu için belki en az masraf istiyecek olanıdır. Fakat hisar- ların beş asırlık mazisi ve büyük tarihi kıymeti var. Bu muhte- şem sanat âbidelerinin yanları- na onun güzelliğine halel geti- recek, değil muazzam bir köp- rü, en ufak bir inşaat bile yapı- lamaz, Çoğunluğun en çok üzerinde durduğu bir yer de Bebektir. Belki teknik bakımından en mü- nasibi budur, Fakat İstanbul şeh rinin eh kalabalık semtleri İs- lianblıîîa Kadıköy olduğuna göre | |bu iki semt arasındaki yolu |mümkün olduğu kadar kısalt- ak lâzımdır. Okullar, Tesmi dâireler, ticarethaneler ve ima- lâthaneler İstanbulda toplanmış tır. İş sahası orasıdır. Sirkeci- den Kadıköyüne gitmek isteyen nakil vasıtaları Boğazın her iki yakasında uzun bir seyahat yap- | flıkıan sonra yerine vâsıl olursa |herkes gene vapurları tercih ede |cektir. Köprü yaln İstanbul halkı için inşa edilmiyor. Ana- )doîuıian gelen kamyonlar ve o- tomobiller de ayni tarikle şrhrvı gireceklerdir, Saatlerce, — yahut günlerce yot! almış olan bir va- | sıta için Boğazı dolaşmakla kay- | bettiği yarım saatin büyük bir ehemmiyeti yoktur fakat İstan- bullular için yarım saat büyük bir kayıptır. Çünkü o yolu her- gün katetmesi ve saatinde işine gitmesi lâzımdır, Alâkadar makamlar teknik ba- kımından en Mmünasip — yerleri | göstererek İstanbu! halkı ara- sında bir anket açsalar faydalı olmaz mı? Taksi ücretleri | Taksilerde alınacak ücret ta- | | rifesi€ve şoförlerin bu hususta | riayete mecbur oldukları husu- | sat seyrüsefer memurları tara- | fından kendilerine dağıtılmışsa da bunlardan müşterilerin çoğu- nun haberleri yoktur, Şoförlerin keyfi hareketlerini, fazla para almalarını önlemek için tarifelerin taksilerin iç ta- raflarına camlı çerçeve ile asıl- maları mecburi olmalı ve bun- lara riayet etmiyenler &eferden menedilmelidir. Taksiler İspanyanın 'Barselon şehrinde taksiler ayni tiptedir. Şoförlerle müşterilerin bulundukları yerin arasında bir camekân — meycut- tur, Bu camekâna içeriden tama- men okunacak surette tarife ve şoförlerin riayet edecekleri hu- susat bir çerçeve ile asılmakta- dır. Arka taraftaki kanapenin önünde ayrıca üç kişilik açılır, kapanır sandalya vardır, Şofö- rün Yanına adam binmesi yasak edilmiştir. Saatler, dışarıda de- ğil yolcuların daima görebilme- FİKİR VE ŞIKAYETLERİ Köprü meselesi mi bir münakaşa halini aldı. A-|bu taksilere : AHMET REFİK NOYAN sarıya, üst kısmı siyaha böyan- miştır. Şoförler, bizde ekseriya olduğu gibi pazarlık yapmıyor, fazla ücret istemiyorlar. Saat ne yazarsa tarife mucibince para alıyorlar, Yerli, yabancı herkes biniyor, Şoförler bunları ve hele yabantıları al |datmak gibi fena — hareketlerde |hiç bulunmuyorlar, Şoförlerin |ftizama riayet etmeleri, müşteri- lere iyi muamele yapmaları esas tutulmuştur. Bizdeki taksilerin de içlerin- de. tadilât yapılarak ayni şekle | sokulmaları mümkündür. O za- | man şoförlerin yanlarına iki ve bazari üç kişinin binmesi ve hıml ların direksiyon ve frenleri ida- | re edemiyecek kadar sıkışmaları gibi tehlikeli vaziyetler önlen- miş olur. Bundan başka saat ve tarife levhası yolcuların daima | gözleri önünde bulunur, yolsuz- tuklara mahal kalmaz. Belediye- mizin bu hususları nazarı dik- kate alacağını ümit ederiz. Stadyomlardaki tribünler Stadyomlardaki — tribünlerin büyük bir kısmının önü açık olduğu için birçok seyirciler, 19 Mayıs gibi günlerde merasimin | başlıyacağı saatten çok daha er- |kön gelerek kapalı yerlere otu- ruyorlar. Ellerinde numaralı da- vetiyelerle gelenler ayakta ve a" ,cıkl:ı kalıyorlar, | Önce gelip başkalarının yer- İlerine oturanların hareketleri | loğru olmamakla beraber mazur | da görülebilir. Her sene güneşin altında saatlerce oturmaklan ba yılanlar, hastalananlar — oluyor, Öğleden sonra uzun müddet gü- Neşe Maruz kalarak Tahatsız o” lan halk bazan da şiddetli - bir sağnak altında iliklerine kadar ıslanıyorlar. Yağmurdan — kaç- mak iyenler birbirlerini ite- rek, çiğniyerek tribünün altına sığınmağa çalışıyor. Bu esnada düşmeler, yaralanmalar oluyor. Futbol maçlarında da seyirci- ler ayni şekilde rahatsız oluyor- lar, Stadyomlar Belediye için iyi bir varidat kaynağıdır. Binaen- aleyh kapalı tribünleri çoğalt- mak imkânı vardır. Ama dene- bilir ki stadyomlar birer spor meydanıdır. Dünyanın her ye- | rinde de tribünlerin üstleri açık tır. Fakat mademki tribünlerin bir tanesi kapalı yapılmış ve bunlar halkın rağbetini temin edebiliyor, niçin diğerlerinin de üstleri düzeltilmesin. B.M.M. bugün toplanıyor Ankara, 13 (ANKA) — Bü- | yük Millet Meclisi yarın saat 15 | de toplanacak ve gündemindeki işleri müzakere edecektir, Mec- lisin yarınki gündemini veriyo - ruz: 1 — Amerika Birleşik Devlet leri ve Avrupa Ekonomik İşbir- liğine dahil memleketlerle bhorç lanma, yardım ve ödeme anlaş malârı akdi için hükümete se- lâhiyet verilmesine dair 5436 sa yilı kanunun meriyet müddeti - nin uzatılması hakkında kanun lâyihası ve Hariciye — Vekâleti Bütçe Encümenleri mazbataları. 2 — Malatya Vilâyetine bağlı Adıyaman kazasında — (Adıya- man) adiyle yeniden bir vilâyet kurulması hakkında kanun lâ- yihası ve Dahiliye ve Bütçe En- cümenleri mazbataları, 3 — Kocaeli vilâyetine bağlı Adapazarı kazasında «Sakarya» adiyle yeniden bir vilâyet ku- leri için içeride şoförüh yanına konmuştur. Taksilerin alt kısmı rulması hakkında kanun lâyiha-[ sı ve Dahiliye ve Bütçe encü - menleri mazbataları Orla Amerika'nın iki küçiilî hükümeli harbe hazırlanıyor yeskescARAAACAAAANANAAANA sererrArLDRA. #rssAssASARAAAAAAAAAAAAAI tta Amerika'daki küçük hükümetlerden ikisinin mü nasebeti şu sırada çok gergin- niştir. İki hükümet de bü- y askeri hazırlık yapmak ordularını — kuvvetlendirmeğe çalışmaktadır, Maamafih şimdi- lik bir harp tehlikesi yoktur. Çünkü iki hükümet komşu de- ğildir, başka topraklar bunla- rı birhirinden ayırmaktadır. Bu üçüncü hükümet de işe karışır saâa o zaman vaziyet buhranlı bir şeki! alacaktır. Birbirlerine karşı diş bile- yen iki hükümet Guatamala ile Nigaragua, bunları birbirinden ayıran da Honduras'dır. Guı!amala, uzunluğu 572, ge nişliği bazı yerde 132, bazı yerde 176 kilometre olan bir memlekettir. Mesafesi 4244 ki lometre kare, nüfusu üç mil- yondur. Ahalisi aslen İspanyol dur. Fakat bunlar yerlilerle karışarak melez bir ırk meyda na gelmiştir. Guatamala dağlıktır. Memle. kette bir çak eski volkan var- dır. Bunlardan ikisi hâlâ fa- aliyet halindedir. İklim, Antil ler gibidir, yâni sıcaktır. Pa- sifik kıyıları daha — serindir. Mayısta yağmurlar başlar ve bu ekim ayına kadar sürer. Baş ka zamanlarda yağmur yağmaz. Batı tarafın havası — sağlam, Doğu tarafın fazla rutubetli ve hastaliğa müsaittir. Guatamala arazisi — kısmen kumluk, kıismen — bataklıktır. Maamafih çok bereketlidir. &e- nede bir*kaç defa mahsul alı- nır. Başlıca mahsul buğday, mısir, Çavdar, pirinç, — sebze, meyvedir. Orman pek çoktur. Bol miktarda çiçek de yetişti- rilir. Guatamala hayvanı bol - bir memlekettir. Koyun, sığır pek çoktur. Denizde çok miktarda balık avlanır, Pek çok arı bu- lunduğundan bal da mebzüldür. | Bu memleket 1821 de istik'â | lini elde etmiştir, Bir aralık | Meksikaya bağlanmış iken bu- | radan ayrılarak tekrar müsta- | kit bir hükümet olmuştur Ja'nın mesahası 57144 N kilometre — kare nüfusu 1,100.000 dir, Burası da çok sı- tak ve çok rutubetlidir. Hava- sı sıtmalıktır. Memlekette bü- | yük hurma ağaçları vardır. Baş hıea mahsulü pamuk, kakao, şe- ker kamışı, baldır, Nigaragua 1821 de İspanya- dan ayrılarak demokrasi eâas- lariyle idare edilen bir mım-w leket olmuştur. | İki hükümet arasındaki ihti- | lâfa gelince, bu Guatamala ile | Nigaragua'dan ziyade Birleşik | Amerika ile Güatamala arasın- | dadır, Nigarağzüua ve diğer Orta Amerika memleketleri Bırlışik; Amerika'nın tarafını tutuyor- lar. İhtilâfın sebebi Güatama- la'nın komünizme temayül et- miş olmasıdır. Kuzey, Orta, Güney Ameri- ka'da komünizme taraftar hiç bir hükümet yoktur, Geçen se- ne Karakas şehrinde toplanan Amerika devletleri konferansı komünizm aleyhinde bir karar | vermiş, bu hususta etbirliğiyle çalışılmasını muvafiık görm tü. Verilen kararlara valnız Gu atamala müuhalif olmuştu. O tarihtenberi Guatamala'da komünist faaliyetinin — arttığı görüldü. Moskova burasını bir sıçrama tahtası gibi kullanma- Ba başladı. Güatama'a'nın kom Guatemala ile Nikaragua'yı birbirinden ayıran Fon- duras işe karışırsa harp patlıyacak Orta Amerika şusu memleketlerde grevler bir birini takip etmektedir. İş bu kadarla kalmadı Çekos lovakya'dan Guatamalaya bir vapur dolüsu 2000 ton harp malzemesi gönderildi. Bunla- rin arasında silâhlar, mitral- yözler, havan topları, uçaksa- var toplar ve saire vardır, Yeni vaziyet Honduras hü - kümetini telâşa düşürmüş, bu hükümet Guatamala İle siyasi münasebetlerini kesmiştir, Bir leşik Amerikada Honduras ve Nigaragua'ya silâh gönderme- Be başlamıştır.. Orta Amerika- da yasıyanlar fazla ateşlidirler. Ellerine bol silâh geçince kullanmaya kalkışmaların- dan korkuluyor. Vaziyetin na- 11 bir şekil alacağı — şimdilik belli değildir. merika'nın muhteif —mem- leketlerinin nüfusuna — ve bu memleketlerdeki komünist. 4400000000000000000000000Z sedASABAĞAABARAr abASASöÜ hükümetlerinin vaziyetini gösterir harita lere dair geçende bir istatistik çıkmıştır. İstatistikte şu rakam lar vardır: Memleket Komü nistler 40.000 2.000 60.000 40.000 5.000 5.000 30.000 5.000 Nüfusu 18.056.000 3.089.000 55.772.000 5.932.000 12.033.000 850.000 5.807.000 3.350.000 2.054.000 3.000,000 3.200.000 1.513,.000 28.053.000 1.100.000 864.000 1,464.000 9.053.000 2.353.000 5.440.000 Arjantin Bolivya Brezilya Şili Kolombiya Kostarika Küba Ekvator Salvador Guatamala Nigzaragğüa Panama Parağuay Peru Uruguay Venezüellâ 20.000 T. Kumbaralı tasarruf emrini ZİRAAT BANKASI Beyoğlu Şubesi 230 Liralık 4A Tâmbalı KUMBARALI RADYO vermektedir. Tafsilât için Gişelerimiz sacıt 9.30 dan 20 ye kadar ( hesabi açtıranlara zdedir. (7256) Prusty sigar dumanını içine çekiyor, düşünceli bir tavırla elindeki kaşıkla kahvesini ka- rıştiriyordu. — Salona girip de katilin ne yapmış 'olduğunu görünce he- men pencereye koştum ve aç- tım, Kaçan adamı bir kere da- ha görmek istedim ve gördüm. Evden çıktı. Bisiklete atlayıp uzaklaştı. Bisikletin rengi ye- şildi. Yeşil olduğuna yemin edebilirim, Bu tuhaf değil mi? Hâdiselere fazla ehemmiyet vermekten hoşlanan Prusty bir an İçin sustu, Sonra devam et- ti. — Mathry ömründe bisiklet sahibi olmamış. Tabil bunu kaçmak için hazırlamış oldu- ğunu söylediler, Fakat bisikle- tin asıl sahibi kimdi? Ve son- radan bisiklet ne oldu? Onu çok aradılar, Hattâ kilometre- lerce kanalı taradılar. Fakat bulamadılar, Yeniden ağır bir süküt orta- lığı kapladı. Prusty neden son- Ta yeniden anlatmağa devam etti: — Bir de cesedin yanında bulunan para kesesi var. Bu kadına ait değilmiş, Mathry- nin de olmadığı anlaşıldı. Şu halde? Bu sualin cevabını da veremediler, Buna benim gibi merak eden pek çok kişi var- dı. Bu yüzden bir takım kim- seler oldukça güç durumda BU YERİN YAZANZÂÖ.T. Ckomnim ÖTESİNDE kaldı. Meselâ Swann.. Paul hayretle: — Swann mı? diye sordu. — Evet, Meselenin tahkiki- ne memur edilen polis müfet- tişi Swann, Dükkâncı sözlerinin başkala- rı tarafından — duyulmasından korkuyormuş gibi etrafına bak tı. Sonra sandalyasını Paul'e yaklaştırarak sözlerine devam etti: — Ben kendini bir başkası için feda edecek kadar hem- cinsini seven bir enayi deği- lim fakat siz o adamın oğlu- sunuz, Bilmeniz lâzım. Prusty'nin halindeki bu âni değişiklik Paul'ü kuşkulandır- dı. Oturduğu yerden doğrula- rak daha dikkatle dinlemeğe koyuldu. Prusty şu sözleri mı- rıldandı: — Swann iyi bir adamdı. Budala da değildi. Evet iyi bir insandı dedim ya.. Teftiş ettiği sahada hafif bir suç işlemiş olan bir genci yakalayacak 0- lursa, onu hemen kodese tik- maz. evvelâ nasihat ederdi. Ne demek istediğimi anlayorsunuz * ÇEVİRENE Rı”muu'. Ya ya, İyi adamdı. Lâkin Maal- esef onun da bir zayif tarafı vardı, İçkiye fazla düşkündü. Prusty düşünceli bir tavırla sigğarının ucuna bakıyor ve ba- şını sallıyordu. Yavağ sesle şu ,sözleri mirildandı: — Evet.. Bu çok tuhaf bir şey!.. Prusty'nin sözlerini dikkat- le dinleyen Paül ürperdi. A- dam devamla: — Onu pek iyi tanırdım, de- di. Haftada iki defa gelir, ben. den bir pâket tütün alırdı. Muhakeme esnasında da onu daima gördüm, Herşey — olup bittikten sonra adamda bir de- ğişiklik farkettim, Evvelâ daha çok içmeğe başladı. Hiç bir za- man fazla gevezelik etmezdi. Ama artık hiç konuşmaz oldu. Neşesi de kaçtı. Sanki viçda- nında ağır bir yük varmış gi- biydi. Onunla şaka &derdim; yoksa âşık mı oldun, derdim. Ama © hiç cevap vermezdi. Me seleden bir sene sonra bir gün dükkâna geldi. Acaip bir hali vardı. Herhalde fazlaca içmiş- ti. Bana şöyle dedi: «Ben bir karar verdim —Albert, Gidip Walter Gillet'i göreceğim .» Prusty bir yudum kahve iç- ti — Walter Gillet meşhur bir avukattı. Tabit ben Swann'ın neden onu görmek - istediğini merak ettim. Lâkin © başını salladı ve bana göyle cevap verdi: «Henüz birşey söyle- mem. Ama herhalde — benden bahsedilecek, sen de birşeyler duyataksin,» İhtiyar Prusty kahve fincanı- nı dibine kadar boşalttı, Paul yerinde duramıyordu. — Hakkı varmış. Bahsedil- di. Ertesi günü Swann Leonard meydanının dört yol ağzında vazife almıştı. Lâkin zilzurna sarhoştu, Renkli işaretleri şa- şırdı. Ortalığı birbirine kattı. Müthiş bir kazaya — sebebiyet verdi. Bir otomobil! bir kadını ezdi, Tabli büyük bir Trezalet oldu. Swânn'ı mahkemeye ver- diler. Polis kadrosundan ko- vuldu. Altı ay da hapse mah- küm oldu. Bu cezayı hak et- mişti doğrusu... — Hapisten sonra ne oldu? — Artık ondan tonra peri- şan oldu. Hapisten çıkınca bir- çok işlere girdi. Hususi bir tarzda polis hafiyeliği etti. Ol- madı. Otel kapıcısı oldu. Sine. macılık yaptı. Lâkin hiç biri- sinde muvaffak olamadı. Hapia ten çıktıktan sonra çok değiş- mişti. İçki ve tasa onu berbat etmişti. Ne olduğunu ben de bilmiyorum. Hele şu son iki sene zarfında hiç görmedim. Pau! merakla sordu: — O zaman ne yapmıştı. De- diği gibi gidip avukat Gillet'i görmüş müydü? — A Orasını ne — bileyim artık? Prusty yeniden — düşünceye daldı. Biraz sonra şövle dedi: — Hapisten çıktıktan sonra onu pek az gördüm. Bir akşam dükkâna geldi. Gene içmişti. Tezgâhın başında sendeliye sendeliye duruyordu. —Evvelâ hiç ağzını açmadı, sonra şun- ları söyledi: «İnsan fazla kur- naz olmamalı, anladın mı? Faz la kurnazlık para etmiyor.» Bir de kahkaha attıktan sonra ge- ne sallana sallana dükkândan çıktı, Lâkin kahkahası hiç de iç açıcı değildi doğrusu! — Başka birşey demedi mi? — Hayır. Hiç birşey.. Bir tek kelime bite ilâve etmedi. Lâkin ben eminim ki onu bu hale getiren hep o Mathry hâ. disesidir. Adam harap oldu. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: