Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Ahmet Emin YALMAN_] Vatan Evi Cağaloğlu, Molla Fenart sokağı: 380 . 32 Telef. 241386 - Telg. VATAN İist. | Perşembe ı 27 AĞUSTOS 1942 | Yıl: 3 —Sayı: 680 VATAN <DOGRUYA DOĞRU - EGRİYE EGRI> Fiyatı MENFAATİNİZ... VATAN'In Küçük ilânlarını Sah günleri 4 cü sayfamızda okumaktır. 5 Kuruş Milli Sef Inönü, Ankaraya döndüler Harp Ekonomisinin ilk icabı Nebati yağların her nev'ini yetiştiren bir memleket, makine yağı sıkıntısı çekerse plânlı çalışma yoluna henüz girememiş Yazan: Ahmet YAPILAN DAVET ÜZERİNE BAŞMUHAR danada tahminimizden bir gün fazla kaldık. İçime dert olan bir, iki mevzuu, bu sayede, seyahate çıkmadan evvel kâğıda dökmiye vakit ve imkân buluyo- rum. Mevzulardan birisi, istihsal ha- yatımıza ait esaslı ihtiyaçları ika- me yoluyla karşılamak meselesi... Ankanada son bulunduğum sıra- da, kömür havzasından yeni gelmiş bir arkadaşa rastgeldim. Bana de- di ki: — Geçen sene kömür - kıtlığı karşısında kaldığımız zaman direk, elektrik santrali ve işçi diye feryat | ediyorduk. Bu sene direk, santral, işçi derdi az, çok hâlledildi. Fakat kömür istihsali diğer bir yokluk karşısında inliyor , makine y“ğ'l yokluğu... | Makinelerin yoluyla yağlanama. | ması, karşıdan karşıya zannedile- | bileceğinden daha büyük. bir felâ- | kettir. 'Traktörlerimiz on vagon | yerine dört vagon çekebiliyor, di- | ğer makinelerimizin verimi ona göre azaldı. Kömür istihsali hiç yoktan baltalarmıştır. Daha fena- sı, yağsızlık yüzünden makinele- rin ömrü azalıyor. Kömür havza- sınin milyonlara mal olan makine- leri tehlikededir. Halbuki meselâ Romanyadan yağ getirtmekle meş- gul daire bunun memlekete kaça mal olabileceğini hesaplamıyor. Te. ferruat üzerinde kâğıt dolduruyor ve vakit öldürüyor. Bu sözler beni dehşete düşürdü. Sirf makine yağı ulmadığı için kö- mür istihsalinin azalmasından ve makinelerin ömrü tükenmesinden dolayı değil... Memleketteki türlü târlü imkânlardan istifade edemi- serek böyle bir aciz vaziyetine düş tüğümüzden ve en esasli ihtiyaçla- 1in sahipsiz kaldığından dolayı... Bizim gibi nebati yağın her ne- yini istihsal ve İhraç eden bir mem teket için makine yağı yapmak si- hirbazlığa ihtiyaç gösteren bir da- va değildir, basit bir meseledir. Yo- lu aranması, hariçten vasıta ve teç- hizat getirtmek lâzımsa bunun sü- ratle yapılması icap eder. Bütün felâket şuradadır ki, he- pimiz bol ağızdan harp ekonomisi deyip duruyoruz. Fakat harbin dör. düncü senesi başlamak üzere oldu- ğu halde hâlâ plânlaşma yoluna ıs'l dik hBTP JAx ünd. ik amey muhtaç bir hale gelen maddeleri tesbit edemedik ve siraya koya- madık, boşlukları doldurmak için tedbir alamadık. Biz bunları yapabilecek insanlar değil miyiz? Daha âlâsını yaparız. Fakat işlerin sahibi bulunması ve bu sahiplerin geniş salâhiyetlerle çalışabilmesi sayesinde... Bugün yirmi sene evvelki halde değiliz, memlekette İş ve teknik sahasında —olgunlaşmış dimağlar var. Eksiklerini de hariçten getir. tebilirz. Olgun dimağları seferber hâle koymak ve mevcut olmıyan şeylerin yerine mevcutları geçir- mek yolunda bir teşebbüse hükü- metin çoktan girişmesi lâzımdı, * Bunu fertlerden bekliyemeyiz. Çünkü ikame yolundaki istihsaller, yarmı karanlık işlerdir. Hükümet, memleketteki makinelerin harap olmaması için nebati maddelerden makine yağı yapmak yolunu tuta- bilir ve bunun için yapılacak fe- dakârlığı tabii bulur. Fakat bir fert, bu işe sarılamaz. Çünkü yap- tıklarmı harp zamanında makul fiyata satabilir, fakat sulh baskln! şeklinde gelince elindeki stokların kiymeti birdenbire düşeceğini, hl-l demektir. ; —M—M———E Emin YALMAN İNGİLTEREYE HAREKET EDEN RİRİMİZDEN: riçten daha yüksek vasıflarda mal geleceğini ve tedarik ettiği tesisatı kullanmıya devam — edemiyeceğini hesaba katmıya metburdur. Bir kurmay heyeti olmadan bir askeri hareketi idare imkân, ol-|* madığını pek İyi biliyoruz, fakat en zor iktısadi işleri iktısadi bir er- kânı harbiye heyetine dayanma. dan yapabileceğimizi sanıyoruz. E- vet ama sanmakla iş bitmiyor. Bu zihniyet içinde plânlı bir çalışma kök tutamtyor, her şey tesadüfe kalıyor. Günün birinde biçak ke- miğe dayandığı zaman «filân şey yok» diye telâşa düşüyoruz. Geçen sene direk meselesinde olduğu gi- zi, ona mal olabilecek şeyi ne zah- metler bahasına otuza mal ediyc- Reisicumhurumuzu viılâyet — hududunda Başvekil ve Ankara Valisi karşıladılar 'Tetkik seyahatinden Ankaraya avdet buyuran Milli Şef Tnönü'nün Ankaraya dönüş intibalarından ruz, Mem de kaliteden de büyük fedakârlık ederek... Fakat iptida- dan işleri sıraya koymak zahme- v Ankara, 26 (A.A.) — Cümhurreisi Milli Şefimiz yet hududunda te gelmişlerdir. saat 11 de hususi tini kimse üzerine almiyor. İrsanm yandığı nöokta şudur ki memlekette bu işlerin hakkından gelebilecek dimağlar vardir, fakat (Devamı: Sa., 8, Sü. 2; de) .?. Başvekil Şükrü Saracoğlu ve Ankara Vali ve Be. Ankara'ya dö; şler- | lediye reisi Nevzad Tandoğan, Milli Şef'imizi vilâ- İlımel Inönü, doğuda yaptıkları seyahatten, bugün Cumhur müstakil grup kanı Mareşal Fevzi Çakmak, Vekliler, tarafından selâmlanmışlardır. may Pq. Ö karşılamışlar ve Ankara'ya birlik- |* reisi, mebuslar, mülki ve askeri rical ı $ N mesnedi olacaktır. Türkiye, Milli Şef İnönü'yü dinlerken | aP BU TU Milli bünyemizin hüceyrelerini kuvvet- lendirecek vitaminler köy enstitüleri —— . İ ü d Yozan: Mümtaz Faik F. NiK F—M'iui Şef, hangi meseleye el setmişlerdir. Vaz feseverlik, — köy DA ü stitülerirdeki gençlerimizin — ru- L >rhal aydınla- ©fstitüler gençi atsa, onun derhal aydınla Dti emiyiti . Borylani Gabal nip nurlandığını görüyoruz. He dava onda en mükemmel ve © köklü tahli! ve terkibin! bulmak! ve nihayet olgun bir hi'de g rim.zin önüne : Şefir, Ankı İ ğt bir seyah h: ' öğretmenlerin köylere dağılmala- rı, ve köy çocuklarını kend'leri gibi yetiştirmeleri az bir kazanç ; Midir? Ben şahsan Malatya Akçadağ köy enstitüsünü Zziyaret ettiğim zaman bu enstitülerin ne büyük bir varlık olduğuna bir de- fa daha inandım. Sürülerin ardın dan başka hayatta, başka hiç bir Çünkü bu-enst? Cmel gütmiyen çoban — yavrülar tüler, m zin hüceyre'e | hpyrada yapıcılığın, ve çare bulu- rini kuvvetlend recek olan Vi“"wculuğun en yüksek nümunesin minlerdir. Sade A, B. C değil, bü | vermişlerdi. Akçadağ köy enst tü- tün alfabe vitam nleri buradan bi |sünün bulunduğu yerde yepyen ze hayat vereceklir. Çünkü cem ğbir şehir meydana gelmişti. Öyle yet hayatımızın İk nüvesi, köy bir şehir k', fırımı içindedir; bina- dür. Ve bunlar nekadar kuvvel;sını ©6 şehirliler kurmuşlardır. bulursa, Türk milli bünyesi o de-| Mekteplerini onlar — yapmışlardır; ciyarında ; dikkatla, tekrar tek rar ckuyalım. Bundan Milli Şefir köy enst'ttülerin& n-k:dar büyü bir ö em verâ'ğit' bütün vuzuhile rece kuvvet kazanacaktır. İşe te |ve bahçelerini onlar ekmişlerdir. melden başlarmıştır. Çünkü —köy|Köy enstitüsü, herşeyin — dışında kalkınması büyük — binanın tek|köylü gençliğe bu yapıcı ikudreti kö (aşılamış olmakla övünebilir. Bu- yünden şehrine çıkacaktir. Köylü 'rada yetişer gençler, kahve pey- çalışmanın zevk.ni, bilginin ve sih..kesine harp ilân edecek ve onun hatin faydasını idrak ett'ği müd ryırı'ne köye çalışmanın ve başar- detçe Türkiye mes'uttur. Millf SŞe-| manin zevkini aşılayacak en mü- fimiz, gezdikleri köy enstitülerin. him kuvvet değil midir? de gördükleri yapıcı, çare bulucu, Sağlam bir nesiç dokumak için çalışkan Tuhtan memnunlukla bah- çOovAMız Ha ç HÜ, G-d0) $b Büyük taarruz gününde Harp malülleri Ankara- da tezahürat yaptılar Şehitliğe çelenkler kondu, şehitlerimizin aziz hatıraları bu törende saygı ile anı!dı Ankara, 26 (A.A.) — Eşsiz bir za, ferle neticelenen büyük taarruzun başladığı 26 Ağustosz günü ordu harp malüllerinin günü olduğu için Anka- radaki Harp Malülleri seçkin davet- lilerin asker ve bandonun iştirakile Ulus meydanında — kutlamışlardır. | ihtiramla eğilmişlerdir.. Bu akşam Törene Istiklâl marşı ile başlanmış | Ankara * garnizon komutanlığı t.a.' ve Atatürk anıtına bir çelenk kon-| rafından malül gaziler için bir ı.iya._W duktan sonra Türkün Ulusu ve aziz| fet verilecektir. Çanakçalı firması Bu pirinç tüccarı hakkında yürütülen iddialar İddialar yanlışsa bu firma hakkında umumi efkârda mevcut tereddüt ve şüphe kaldırılmalıdır. Mülga fiyat murakabe komisyo- nunun hakkında tuttuğu dosyalar mucibince iki defa Milli korunma mahkemesine sevkedildiği için pi. Dinç ihtikârmı idare eden müesse- se diye piyasada adı çıkan Çanak- çalı firması hakkinda zamanında ü yazılar Şi Firma hakkında son bir i#hbar ve tahki. katmn, iaşe teşkilâtmın lâğvile yüz üstü kaldığı da verdiğimiz haber- ler meyanımda idi. O zamanki yazılarımızda Çanak- Milli Şefi için şeref tezahürü yapıl. mıştır. Bundan sonra harp malülleri Şehitliği ziyaret ederek çelenk koy- muşlar ve şehitlerimizin aziz hatıra- larını yâdedip mânevi huzurlarında çalı firmasının Antakyadan 23 —— (Deyamı Sa, 4, Sü. 4 de) #/4 — e Gazetecileri- miz Kahirede Kahir2 Elçimiz şereflerine bir ziyafet verdi Matbuat heyeti uçakla Kahire- den Ingiltereye hareket etti (Kahire, 26 (A.A.) — Türkiye elçisi, 24 ağustos akşamı Türk ba- sın heyeti şerefine bir ziyafet ver- miş ve bu ziyâfette Mısır gazete- cilerile İngiliz şahsiyetleri — hazır bulunmuştur. Türk basın heyeti, | dün sabah uçakla İngiltereye ha- .reket etmiştir. BUGÜN Dördüncü — sayfamızda Nuri Demirağ, Türt Hava Kurumu anlaşmazlığı YAZAN: Faruk FENİK kara horsa A Hokikaller; HDirotomobil lâstiği Kent Dükü öldü Dük bir uçak kazasına kurboan gitti Ruzbe!l, Kral ailesine taziyetlerini bildirdi da 1400 lira Son günlerde, hariç piyasalardan lowmobil lâstiği gelmeyişi, şehrimiz- | deki otomobil lâstiklerinin fiyatları | üzerine mühim tesir yapmış ve lâs- tik fiyatları, kara borsa üzerinden Bu lâstikişinde, kara borsayi | — yaratan müteahhitlerdir. Londra, 26 (A.A.) — Hava nazır- lığı dün akşam aşağıdaki tebliği neş- retmiştir: Hava hnazırlığı, hava komodoru Altes Dük de Kent'in dün öğleden sonra, Sünderland tipinde bir deniz uçağının Skoçya şimalinde yere dü- Şerek parçalanması üzerine vazife başında öldüğünü derin bir teessür ve kederle bildirir. (Devamı: Sa. $; Bi 2 de) «o> 1400 liraya kadar satılmıya başla. mıştır. Dün bizzat matbaamıza kadar ge- len, Babaeski plâkalı kamyon sahibi (Devamı Sa. 4, Sü. 8 de) /***) Moskova, 26 (A.A.) — Bu gece | neşredilen bir tebliğde bildirildiği. |ne göre bundan on beş gün evvel Kalinin cephesinde 115 kilometre genişliğinde bir saha üzerinde Sov yet kıtaları Almanları 40 - 50 kilometre kadar geriye — atmışlar ve Togarala - Siaradithe .- Koro- nouf şehirlerile d ğer altı yüz on mevkli geri almışlardır. Bu hususi tebliğde tasrih edil: diğine göre şu muharebelerde Al- man kıtaları 45 bin kişi kaybet- mişlerdir. Bundan başka hava muharebe- lerizrde ve uçaksavar bataryaları tarafından 252 Alman tayyaresi düşürülmüş ve 290 — tayyare de | tahrıp edilmiş veya hasaxîa | uğratılmıştır. | Muharebheler Rijev devam ediyordu. | Vişi, 26 (ALA.) — Stokholm.- ,dan aldığımız bir habere göre, Ruslar Stâlirgrad şehrini tahliye etmeğe başlamışlardır. Berlin, 26 (A.A.) — Alman or- bölgesinde duları başk liğının tebliği: RuslarKalinin cephesin- de üç şehri geri aldılar Kafkasyada Alman dağ kıt'ala-| Leningrad batısındaki kesimde rı, düşmanın .şiddetli mukaveme-| düşman, son derece çetin sayaş- tine rağmen yüksek dağ geçitle-| lardan sonra doğuya doğru sürül İçinden birçoğunu elde etmişlerdir. | (Devamı: Sa. 8, Sü. 6; da) £ Salomon adalarında Amerikalılar altı Japon gemisini hatırdılar Ankara, 26 (Radyo Gazetesi) — Vaşingtondan —haber verildiğine göre Uzakşarkta Salomon adaları civarında Japon — deniz ve hava kuvvetlerile Amerikan deniz — ve hava kuvvetleri arasında bir mu. harebe cereyan etmektedir. Japon deniz —kuvvetleri arasında her sınıftan gemi bulunduğu — bildiril- mektedir. Amerikan kuvvetlerinin ne olduğu bildirilmemişse de aâra- larında bir uçak gemisinin bulun- duğu ve Amerikalıların daha elve- rişli bir durumda olduğu söyleni- yor. Londra, 26 (Radyo - 0,45) — Amerikan tebliğinde bildirildiğine göre Salomon adaları muharebe- sinde altı Japon gemisi batırı!lmış- tır.