29 Ocak 1942 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan : Maurus YOKAY Güzel kız saadet ve sevinç içerisinde saraya döndü Şehir Haberleri Z Bir buçuk ton zeytinyağı bulundu VATAN İÇTİMAİ DERTLERİMİZ Zevk ölçülerimiz Levanten muhitinden bütün memlekete yayılan İlVAllah!... mulmadık ve beklenm zamanlarda öyle baskı yapıyor ki ne de olsa insan ser: liyor. . 'DA * * — Japonlar mı? çi aryol » y 0 n k " — Hayır, karayel... Ü T l naye b malie Ka İşahte Wluğ Bey Taktında Tasan | EAMOY Pazoçlunda, 18 a| — OYU iptilâsının şekil ve derecesi, memleke — Hayır karay dar kız kardeş göz'le bakıyordum, fakat senin onu sevdiğini sandığım için şimdi nefret ediyorum. İşte bu nefret ettiğim mahlük için ca- nimi feda edeceğim. Sana da âş- Paşaya bir şey söylenmeden haki- ki Uluğ Bey göründü ve Hasana İstanbulun şu emrini tebliğ etti: — Ferman getirdim, fakat bu ferman ancak yarın açılıp okuna- Ömer isminde birisi ihtikâr yap- mak gayesile alıp apartımanının çatısında 100 teneke zeytinyağı sakladığı Emniyet teşkilâtı tara- için bir veba salgını kadar zararlıdır. irkaç hafta evvel İstanbul- tıcı istidatları bayağılığa sürük- — Fırsat düştükçe yetişmese lay kolay göz açmak kabil o yacak... — Amerika yardımı mı? a fından haber alınmıştır. Ömer suç da «Briç masaları etra- Weftytafiin Yazan: ç lüyor, en lüzumlu alâka ve heye- — Hayır, lodos... ç :umn derinliğini göstermiş olaca- :i.:d eY&r;nıds:mbah sarayının bahçe— gsam yakaıanm;şk;ıâ ılıı:ııı!:kelîşı:::ı; finda» ödli bir fransızca kitap ; ;:ıılan dipsiz bir bataklığa akıtı- SN eeti # . p n , -. ği Bu gece yüla ezani okunurken İcaksıe, dolayı Taklbat yapılmk üzece aa Çikk, Dü Kle heşebe ge p MA HL ZAL e Üa ge leay Cçi v saray bahçesinin küçük kapısı ö- | — Bu sehpaya kim asılacak? liyeye teslim edilmiştir. BK T Ş köşelerinde de salgın halindedir. y y Y nüngn beni bekle. O kapıya varan | — Yarin ferman okunduğu za- a iddia : çl;mhkıu .a a halka geçiyor. Hele| Wesmese bile tehlikeli bir hale K li bi diven vardır. Oradan |man belli olacak. Hamlet davaları kitabın kahramanları İstanbulun g bir yere giden bellibaşlı memur| Kuyor... W T ğ ve kedınla < Zeki kız, fermanda ne yazıldığı-| — Haml al dün de.ap| İüvanlen mühilinde yüçıyan — t MÜY OA Ve İüstnl. yüaa t ae aa yae eee r D ee Talına tutul| — —— Aüallikleki Ücatülülaz' Şi ve gi eı z, ferma lma yazıldığı. am ît davalarına dün ıii sanlardır. Hattâ Aadlarının şekli lerden mâahrum ettikten başka y ia rtaya koyduğu dr- — Hayır, kar... B şana getireceğim. Çok atil T at- |nı Uluğ Beyin gözleâanden okudu.|liye birinci cezada devam o:ı.n- bile az, çok muhafaza edilmiştir. kendi işine, gücüne alâkasını ve m'îxşlsea bonl:;:ı oblrynehır ve KaRa L M ae bt Ja orada hazır bulun. Muharebe meydanından kaçan ko-İmuş, Peyami Safa davası netice. Elimde bunların kim ol umumi veri ikde ikiliti döğe. Dt undan s n » P , bu fedakârlık karşı- sında kendinden geçerek kıza el- ğ , âteşler yumuşak ve güzel el bu ellere sa- iki casının yerine bu sehpaya Eflâk Beyinin karısı —Mariya asılacaktı. Fakat Mariya, o dakikadan evvel kaçırılırsa Hasan Paşa idam seh- lenmiştir. Mahkeme, Peyami Safa hakkırda Şehir Tiyatrosu mecmu- asında yazılân «Modern — jurnal» adlı fıkrada muharrire karşı bir gösteren bir şifre anahtarı olma- dığı için kahramanların kimier olduğunu bilmiyordum. Bunun i- çin kitaptan ancak bir kaç umu” ceye indiriyor. Bu iptilâlar, kendi seciyeleri ve şahsiyetleri yerine yavaş yavaş tip halinde bir ku- marcı maskesini seciyelerine ve rimleri ve kıymetleri ba bir tek k sını alabilir. Bu içtimai belâ tecrübesi arttıkça lınıaıııu tehlikesiz hale sok olduğu gibi görmek ve kendlımi. azalıyor. temin etmesi | ıımlı bir şekil alryor.. Doğrusu — rildi. Kız, Feridin yüzüne hayran pasmdı can verecekti. hakaret görmemiş, emodern İur-| mş düşünce süzüp almakla kal- Tuhlarının boş kalan yerine takı. T korumak gerektir. M. H. ZAL nu yapmak için de gece gündüz — hayran baktı. Orada bir decek dakika yoktu. Sü-|nal» kelimesinin «asri gazete» ma-| gım. yorlar ve umumi hayat için ve- raşıyor... vecdin ve hazzin ifadesini okudu. rıtle hlrekete geçmek lâzimdi. nasına geldiği neticesine varmiş- Bahsettiğim kitabın hükmü, — Zavallı kimsesiz mahlük, Bahçede süslü bir sehpa yapıldı. tır. «Ar tık >sahnemizde Şekspir| miktarca çok mahdut bir zümre- Denilebilir. k! bizim memleketi- d Ka -' i — sikmanin, bu bakışın kendine ait (Her tarafı kırmızı çuhalarla örtü!- | Bibi kötü muharrirlerin eserleri| ye aittir. İlk bakışta eser, ancak mizdeki şekilde yapılan ve moda Şehzodebaşında bir K pi o'duğunu sanarak sevindi. Hal- |dü. Hasan bu manzarayı seyreder-|Yerine Cingöz Recai oynanacak-| 4 zümrenin kıyasiye çizilmiş, acı haline gelen oyun iptilâları, hem — Ha, evet... buki bu saniyede Feridin gözü ö- nünde Aranka vardı. sıkarken, onun elini sıktığını far- zediyordu. Aranka için kendisine bir fırsat vermişti. İşte bu fırsattan istifade edebili. yordu, sevgilisi için imkânsız bir başaracaktı. Bunun için mes'ut- Kızın elini ispat ken tifriyordu. Ancak Mariyayı gözdesine bağlıyan gümüş Zzinciri kendi elile taktığı ve kilidinin a- nahtarını çevirdiği zaman biraz içi rahat etti. Cariye, Paşaya dedi ki: — İçin rahat olsun. Ben hayatta kaldıkça sana bir şey olmaz. Fakat beni ölü görürsen derhal ölüme Güzel kız da saadet ve sevinç hazırlan. tır» cümlesini de, Cingöz Recai, muharririn bir eseri olduğundan hakaretamiz bulmamış ve mecmua neşriyat müdürü —Neyire Neyirle sahibi Zeki hakkında beraet ka- rarı vermiştir. Peyami Safa - Talât davası Bundan sonra, aktör Talât ta- bir karikatürü gibi görünür. Fa- kat satırlar arasında bütün mem leketi tehdit eden bir takım İçti- mat belâların işaretlerini oku- mak mümkündür. Şunu açıkça itiraf edelim ki, İstanbulun levanten âlemi, harici âlemle memleketimiz arasındaki en esaslı köprülerden biridir. Ha- yat tarzı bakımından garbe uy- ferdin, hem de bütün milletin sağlığını tehdit eden bir hasta- lıktır. Hastalığa en çok istidadı 0- lanlar, hayatta başka alâka ve zevkleri olamıyan kaz beyinliler- dir. Fakat her fena iptilâ gibi, kıymetli fertlere de sirayet edi-|, yor ve yavaş yavaş ruhlarındaki| | taze zevk ve heyecan ihtiyacını körletiyor. tiyatro binası yapılıyor Şehir tiyatrosu komedi kısmı- — Ha düzeliyor, ha düzeldi ( ken meğer daha sürecekmiş.. Bu daha mı h nın ka- rar verılmlşıxr Prost'un plânında da yeri tespit edilmiştir. Saraçha- nebaşında — İbrahimpaşa hnmnm! r daki sahada yapıl k Alkazar, Şık, Yıldız sinemaları sa- hipleri bir plânla bu tiyatronun Ynşasını deruhte etmek üzere dün daha mı şiddetli olacağı kestir mez... — Uçüncü harp yılmın mı? — Hayır, üçüncü soğuklarım... — Ha, evet... K — Daimi mücadele halindeler.. ' d döndü. Yolda hep| İki kadım yalnız kalınca Mari- 8 mak günün modası hükmünde ol- u hastalığın türlü türlü ih. iyesine l iyeti ğ blçân!;ılîlra'y&": nedışyordîı: ya duaya oturmak istedi. Sehpayı ;;î_ng:n'hğîîgmî y;zğdığıiddtıılr duğu için levanten muhitinin ya- tilâtları d_; var:u'- Toy“n *İlsıîn::ıneslîşâe Reisllem:ğ:lî::;: FAK'' o, KÖ CCI b .|görünce kendi için olduğunu an- ba uğradığı ü-| şayış itiyatları ve iptilâları bütün iflerini F ee H diı.l— İğ:n!ölâî:zneğîrğ:îad:: ığ:)şn lamış ve melekçe bir teslimiyetle | Sile açılan davaya bakılmıştır| memlekete örnek olmaktadır. Le. Para ile oynanır. İsilide hayecan |teklillerini yapmiEteir B çok sevecek. kocasının yerine ölmiye hazırlan- Kız gittikten sonra Ferit, güzel M Cariye buna mâni oldu: Müddelumumi muavini eski mü- taleasını tekrar ederek muharrir- le Tasviri Efkâr sahibi ve yazı İş- vanten yaşayış tarzının serpinti- leri, derece derece bütün memie- ketin içtimaf hayatını zehirliyor arıyanlar veya eroin gibi zehirle. re müptelâ olanlar nasıl muay- yen bir miktar itiyat halini alın- Yapılan teklife göre tiyatro sa- lonu bin kişi alabilecektir. Tekli- fin kabul edileceği muhakkak gi- — Libyadaki iki taraf kuvvet mi? İ K 'di — Hayır, sıcakla soğuk... Arankanın habercisi Biroyu ça-| — Gi duaya İi leri müdürlerinin 484 ve 482/4 ün srletiyor — ve Ş ca ayni zevke varmak için mik-|b'dir. ğırdı. Bir kâğıt üzerine sadece şu | , edesrsin. YRÜKAR Ü İi cü maddelerle tecziyesini istemiş- PŞT SA OYU tarları çoğaltırlarsa, oyunun öl- Bir çOCUk yondı — Ha, evet... sözleri yudı- &Arzün'yerine geles | — K e sayılı & gi | tir. çüsü de gitgide kendi kendine AŞ Z aa HeemaEz el Ürüea Na < ğ TF İ skiden, dünyanın her ye- büyür. Sabit bul bütçe bu-| K da, Cami K tek: mi? Peyami Safa da müdafaasını büyür. Sal ulunan bütçe Sine dEy B Bu kâ-ğıdı bir kese altınla be-| — . Hayır, sayılı değil, çünkü ben| YaParak, fıkrasında Talâtı kas- rinde, işsiz, güçsüz bir si- nu normal surette karşılamayın-|de oturan Yaşarın çocuğu Dudu, : mânasız suallerinden £ raber Macar köylüsüne uzattı. İseni ve ço kurtaracağım. | detmediğini, eğer bir hak var-| mıfa ait olan bir takım itiyatlar ca çoluk çocuğun rahatından,|odada oynarken mangala düşmüş,| Sam!.. Ka * Saatleri sayılı olan birini biliyo-(Sa ona raci olmadığını söylemiş ve| halkın arasına yayılmıştır. Kâğıt sşhbatinden. tahsilinden, elbise- | muhtelif yıeı-hu'inı:leni yanm'ışıır_. — Kış mı? gi * rum, fakat o, sen değilsin. mahkemeye fransızca bir eser ve-| oy ı bu dadı sinden, zevk ve ihtiyacından feda Hemen Etfal hastanesine ka'dırı e Fligeti bi Hasan Paşa, gözdesinin Gülbaba ŞEREEE at bi gekli va: dan e X gdan dönüşünü hasretle bekliyor- du. Ölüm korkusu içinde dört elle bu kıza sarılıyordu. Deli gibi onu seviyordu. Akimdan, irade- sinden eser külmamıştı. Kız ne dese kör körüne inanıyordu. Kız camiden dönünce Hasan dedi: ki: — Buğgün bir arâlık uykuya gdaldım. Meleklerden Mikail rüya- Kadın benim —yerime ölmelidir. Buğgünden tezi yok çocuğile bera. ber öldürteceğim. Güzel cariye, hiç bir cevap ver- — meden coşkun bir tavırla Hasan Paşanın boynuna sarıldı. Çökük yanaklarını buselere boğdu. Bu Baniyede kolları arasında Feridi mttuğuna kendi kendini inandır- mişti. Hasan, cariyeden hiç bir zaman görmediği bu ateşi kendi uyandırdığını sandı, bütün üzün- — tülerini bir an içinde unuttu. HASAN PAŞANIN AKIBETİ Hasan; «Bu kadın bugün ölecek» diye kati kararını bildirmişti. Ca. riye, bunun önüne geçmek ve er- tesi güne kadar vakit kazanmak yin İstanbuldan getirdiği bu fer- (Dayamı var) F”i N Soruyorlar : İki sene sınıfta kalan. talebeler ve kâletinin çok yerinde olarak al- dığı bu karar bir çok gençleri tahsilsiz bırakmaktan kurtarmış ve bazı mazeretler yüzünden iki sene sınıfta kalan tüdebenin hi- maye edilerek, memlekete fayda- lt bir uzuv olarak yetiştirilme- sine yardım etmiştir. — Burada, bir münekkit, Fran. sada Hamletin temsili ki diyecek bir Şey yokmr Bir adam, işini, gücü ne kadar yazdığı yazısında, Hamleti oyna- yan aktör için «köpek gibi bağır- dı» diye yazmıştır. Kaldıı.. ki ben de zevk etse bu zevki- devamlı bir hale koymak ve yaşayıştan bık- lnnlık duymlmı.k için bh- takuu Talâtı kasdetmii de- miştir. Bu muhakeme de karar için cu- martesi gününe bırakılmıştır. Havagazı tahdit ye Makine şubesi müdürlüğü de Kâğıt öy ıda bunlar ınııı- da pekâlâ yer alabilir. Fakat kendine saygısı olan iş, güç ve â- lâka sahibi bir Avrupalı, bir A- nılıp kaybedilecek pıra. bhtçe- aü bir kazaya meydan veril için tedbirler alınmak üzere şir- ketlerle işbirliği yapmıştır. Sun'? kanyak yokluğu Tuz ve kibritte olduğu gibi kü- çük şlse kaynaklar da son gün- lerde p &n Maarif V için aldığı bu karar maalesef bir yüksek mektep olan Yüksek Ti- diret ve Iktısat mektebinde tat- bik edilmemektedir. Ticaret mektebi bu iş için Ve- kületle temas halinde imiş, Ve- mıştır. Bunların da bazı kirli ve gizli eller tarafından toplattırılmak ta ve mevsim soğuklarından isti- fade olunarak bir kaç kuruş fiyat farkile gizlice sattırılmakta oldu- ğu söylenmektedir. Eminönü, Sul. tanahmet, Çemberlitaş ve Beyazıt kâletten bir cewtp ka- dar hiçbir şey söylenilemezmiş.» Bunu bize bir okuyucumuz ya- Ticaret mektebi Maarif Vekü- lerindeki müski bayilerin- de küçük şişe kanyak bulunma- makta ve bayiler, müşterilere bü- Müskirat İnhisarı müdürü, depo- deki eğil masri maz: Gelgelelim, bizim levanten mu- hitine ve görenek yoluyla oradan memleketin her köşesine serpilen oyun şekline... Biz, bir oyuna oturduk mu, ne bir saat, ne iki saat kanamayız. Bir kısım kadınlarımız evlerini ve çocuklarını, bir takım iş sa- hibi erkeklerimiz işlerini, güçle- kârlıklar edilir, borca girilir ve bütçe açığı karşısında yavaş ya- vaş yolsuzluk uçurumlarına kayı hır. Karı kocanın ikisi birden 0- yuna müptelâ iseler bedeli — ço- cuklar öder. Yalnız biri müptelâ ise diğerinin çekeceği — vardır. Evde. intizamdan, »eser kalmaz. Memleketimiz gibi, kaybedil- miş zamanların acısını çıkarmak, k, çok lan yavru, biraz sonra ölmüştür. Vak'aya Müddeiumumilik el koy- KÖR KADI muş, i — muayene eden Adliye doktoru defnine ruh- sat vermiştir. Sürgün cezası 'Bir müddet evvel, asliye ikinci ceza mahkemesince yağ üzerinde ihtikâr suçundan 3 sene Sıvasa sürgün ve 1000 lira ağır para ce- Bir katil 30 seneye mahküm oldu Alji Rıza adında bir polis n muru bir kaç ay evvel, kendisi den ayrılan nişanlısı 16 yaşın Hayr#nnisa ile arkadaşı Şükra rkadaşlar muhtelif milletler Kalem Cephe hayatında tıraş karşıma çıktı. Bu kiızı öldür- İ İ merikalı günde vasati bir saat- Çok çal ,|zasına çarpılan yağ ve peynir ta> | paa; mahallesin K S B tadür MAĞ hai Ticaret Mektebi k tatbiki ten ziyade zamanını oyuna ver. Zevklerini yükseltmek zaruretin İciri Yani Devletoğlu hakkındaki Hdümmüş ve yakalanarak birl || ber verdi. Aklım zaten yerinden (|| (E', Riversitede birinci sınıtta ararının tatbiki meyi akla getirmez ve işinden, de olan bir memleket için oyunun|karar Temyiz mahkemesince tas- Ağırceza mahkemesine verilmişt .’— ş ştır. Hep İ: ol. iki sene kalan talebeye Havağazi tahdit kararının tat-| uykusundan, diğer zevk ve alâ- bu levantenleşmiş şekli veba ka-|dik olunmuştur. 5 dün katilin muhal — düğümü saniyorüm. — Pencereden (| yiç Sene daha aynı sınıfta oku- || bikina yarin , sabahtan — itibaren| kalarından kâğıt oyunu için daha d?' korkunç, kemirici . ve yıkıcı| -Suçlu bugün y SÜr- fmesini bitirmiş, kendisini idam ( $ bakınca Boğaziçini — göreceğimi erllmişti. W0 arif V. başlanacaktır. Bütün teknik — ha-| fazla vakit ayırmağı ayıp sayar. bir hastalıktır. En kıymetli ener.|gün cezasını çekmek üm Sıvasa|yasına mahküm etmiştir. Ancı c um. Bu böyle gi - ea YAi LAY |V. nklür tamamlanmıştır. Beledi.| Oyun para için oynanırsa kaza- İileri yok yere yakıyor, en yara-' gönderilecektir. Hayrünnisanın kendisinden ayı ması tahrik sebebi sayılmış, ö'i cezâsı 30 sene ağır hapse tah olunmuştur. Eski traş bıçaklarını yeni diye satıyorlarmı 'Traş bıçaklarırın bundan sonra | şer kuruşa satılması fiyat mürakı harp ediş rini, uykularını, sıhhat! İi ih- mal ederek masa başında sabahlı. yorlar. Bu şekilde oyun, günün itiyat hâlindeki işlerine kısa bir fasıla verecek, iİnsanı biraz oya- lıyacak bir eğlence halinden çıkı- yor, sarhoşluk, eroin gibi dimağı kuma, sanat, açık havada dhlaş- Bir aralık Mısırda bulunmuş bir kadaş Ingiliz bile Iıa- sabah traş olmağa çok elıem— miyet verdiklerini ve çoğunun büyük bir alışkanlıkla aynasız traş olduk- san tarafı traş olmak değil, düşmanı kat, piyasada satılmakta olan bıçi lardan ekserisinin kullanılmış oldu ve üstün körü bilenip parlatıldıkt sonra yeni paketlere konulup satıl ğı yapılan şikâyetlerden anlaşılm tır. Alâkalı makamlar, bundan bö bu bıçakları ansızın muayeneye ti k ve ş bıçak Ssati İ larını anlatıyordu. adamlarından birini Uluğ Be- haklı yük şişelerden almalarını teklif| körleten, vücudü yıkan, alâka ve 4 iyez Te ö a| ı;'ı: ÜLÜdE kordd va sehte bi p vt olarak soru- |V tmektedirler. Dün bu hususta| idealleri kısırlaştıran kötü bir ip-| - Pa*ka bir arkadaş: M""'“ noktanın üstüne gelince e v ferman hazırladı. Güya Uluğ Be- bi malümatına müracagat ettiğimiz| tilâ şeklini alıyor. Konuşma, o-| — Bence cephe hayatının entere- arduruyorlar, tâyyareden Tmanda Mariyanın - öldürülmmesi, | tetinden ayrr bir teşekküle mi llarında külliyetli miktarda - stok| ma ve hareket, memleket işlerine| traş edebilmektir! dedi. »| Yaredeki Japon askerleri de birer bi-| —— 7 A ZC Vç 0i : kadar bu ilmiş kanyak bulunduğunu söy-| alâka, içtimaf yardım gibi alâka- Ş i buna dair padişahın ayrıca emir|| bağlı. Cevap gelinciye e Üicmiş vo giyasadaki bu Toklük ee | tar gölülkce üyüsüyer. Kamsteln | NASIL İNDİRİYORLARMIŞT |" e merdlründen ialğerleri 29 İKİNCİKÂNUN 942 göndereceği bildiriliyordu. vaziyette olan bizim gibi talebe- iyasa y e Uyuşuğdr. İAYIşLırılın | — y oe te okuyan biri Suali yürüten adamdaki suratı gör- B a Gariniine bekon, . (N e a yüzdceler beplerinin derhal tetkik ve tah-| dağıtılan kâğıtlardaki muhtelif BÖT v FARSRMDE, IDANLIDAN kik ettirileceğini de ilâve etmiş- tir. tesadüfler ve aykırılıklar bütün heyecan fhtiyacını inhisar altına daki arkadaşıma sordu: — Japonlar rast geldikleri adaya AY: 1 — GÜN: 29 — Kasım: RUMİ: 1357 — İkincikânun: HİCRİ: 1361 — MUHARREM: — Bakınız, dedi. İnsan sağ gözünün üs- VATANIN EDEBİ ROMANI: TEFRIKA No. 21 — ği düşünür mü? VAKİT — ZEVALİ — EZA tünden kendi kendini pek güçlükle vura- Doktorun bal k GÜNEŞ: 7,15  DMIH_ M bilir. Hemen hemen imkânsızdır da di- * ( ea K N — Sübütü zi y n eati ÖGLE:, 1227 7 Ki l re y G ; E — Ne yağkığmır bikiyorüm. Korkü: İ Enakl : | — Fakat bu yara mın sağcaktı::r- R A f ' E c T ,ı K dan heyecandan kendimde değildim. Hiç çîş'rğ!“ : î;,:: ı: Kurtuluşta lânete KS Ke ĞŞ Te d Tadaş n ÜnDük c7 . Üretlrrbrkra  — bir seyin farkında olmuyordum. İMSAK: DETÜREN.. Diyerek tekrar ağlamıya başladı. Doktor nazik, fakat buz gibi soğuk bir sesle: — Yorulmayınız, madam, dedi ve dik- Jak cevap vermedi. Yere eğilerek bak- YAZIN tı. Yüzünü göstermek, heyecanı'nı belli an; Karen Brşmson etmek- İ y Artık ştı ki ehi iyet vermediği bir takım dedikaı doktor «intihar» diyerek kolay kolay ra- dular hatırına gelmişti. Jak'ın Lüsiyen UĞI'GYGD öıü Çeviren: Rezzan A. E. YALMAN yatmıya çıkmış, biraz sonTa... Antuanet kekeliyerek dersini tekrara b ir kadına, bi < ol-|| por vermiyecekti. Doktor Rişar fikrinde e olan arkadaşlığını yakından bildiği 1 — başladı: kıg:nll’ırm H:îm Sucll: îîd:;ılçı:ı b::“ğıdlr israr ediyordu: çin bu gibi kulak — Evet, ben... Ben yatmıya çıkmıştım. — belli idi! Fakat bunu isbat etmek lâzım- ön bi > ııı::n bhv'l:nhln — Hakkim yok mu? Yara pek acayip Şimdi bunlar birer birer hatırına geli. Soy ya — başl # Y dı. Bugun izim evin ölmüş, biçare ihtiyara|| bir yerde.. Siz de tecrübeli bir avukatsı- yordu. Birden bir silâh sesi duydum. Evvelâ bu- . Yaki N H acımış. Etraftaki halk ken-|| nız, bu gibi işleri bilirsiniz. Bence bu ya- —— Belki Madam Marte! bize bazı şey- nu sokaktan geçen bir Tirişrea BO ea a d dar yemeği ranın şüpheli bir manzarası var. ler söyliyebilir. Müsaade ederseniz, Ma- sesi sandım. «Belki Jlâstik patlamıştır. — — Demin bana kapıyı siz açtınız. Hiz> arlar yağarken suluca sulı Jak sakin bir sesle cevap verdi. Artık sinirli olmada mana Yyoktu. Mücadele ciddi ve ağır olacaktı. Her fe pahasına olursa olsun kurtulmak lâzımdı: — Belki eli titremiştir, dedi. dam, size bir kaç sual soracağım: Taban- ca sesini duyduğunuz zaman nerede idi- niz? Herhalde burada odada değildiniz, değil mi? Antuanet hâlâ hıçkırıklarını — Hayir, hayır, olamaz. Eğer titremiş miyordu. Ağzı açıktıi. Fakat sesi çıkmı« olsaydı yukarıdan aşağıya titrerdi, sağ. yordu. Şaşkınlıkla Jak'ın tenbihlerini u- dan sola değil... Bakınız, tecrübe ediniz. nutmuştu. Yalvaran bakışlarla ona bakı. göreceksiniz. yor, imdadına yetişmesini diliyordy. Jak Jak sanki elinde silâh varmış gibi bir bunu farketti ve hemen söze karıştı: hareket yaptı. Elini titretti. Doktor ısrars — Aman doktor, Madam Martel'in ha- la tekrar ediyordu: line bakınız. Böyle suallere nasıl cevap Nasıl? Hakkim yok mu imiş? versin? Kendisini rahat bırakınız. Ben metçiler uyanık değiller mi? Onlar uyan- madılar mı? — Garip değil mi? Silâh sesi duymamış olacaklar ki uyanıp ta aşağıya gelmedi- ler. Antuanet söze karıştı: — Odaları en üst kattadır. duyulmaz. Doktor devamla dedi ki: — Fakat... Madam, kocanızı bu halde bul derhal arkad telefon et- meği düşündünüz. Güzel,.. Fakat Müsyü Darvey uraya gelinciye kadar tek başı- dedim. Fakat biraz sonra içime bir kor- ku girdi. Gidip bir aşağıya bakayım, de- dim. Onu burada... Yerde buldum. Kan- lar içinde yatıyordu. Şaşırdım. Ne yapa- cağımı bil Hemen arkad ve aile dostumuz olan Müsyü Darvey'e tele- fon ettim. Doktor hiç ses çıkarmadan kadına ba- kıyordu. İçinden şöyle düşünüyordu: — Yalan söylüyor. Bütün bu sözler ev- velden hmllqmıı. fakıt ne h na yalan söylüyor tacak tım» diyor, arkasında alblusl vır. fazla pişmiş bolca — biberli 1ski köftesine doyum olmuyor. Bunun | mnına güzel dövülmüş bir de pata püresi ilâve ettim. Daha nefis ol Hai Pek ses — Ben bu kanaatte değilim, doktor... size her şeyi anlatayım: Beni buraya ça- olarak ta inci gerdanlık ve elmas llnul nıza Evdeki hizmetçileri Doktor Rişaz bir müddet düşünceye ğırır çağırmaz her şeyi birer birer söyle- de takılmış. Korkan ve birdenbi düşü dini dımek?' siym Hİ aaldı. deuıuvıo:ınınıkıdıdi Kocasını aşağıda barakarak yukarı ıesuwugl:uıd—hu—ıhlnu ğ CAskası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: