18 Eylül 1940 Tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2

18 Eylül 1940 tarihli Vatan Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

2 — 18-9- 940 — Hopalı Mehmet l Piyâsal Maceralarını | Anlatıyor Dün Yirmi Bin Liralik İhracat Yapildı iyasamıza Toprak Öf atışları M aİıruk_at W Nakliye ücretlerinin yeniden ' tesbitine lüzum hasıl oldu odun ve kok kömürü | rik edilememekt Hakiki Suçlu Olan Davacı Anne Sulh ceza mahkemesinde dava dinliyorum. Davacı bir ana, suç- Tu da kırk beş yaştarında bir ka- | dın... Ana — Bu kadından davacıyım. Dilenciliğe Nasıl Nihayet Vermeli ? teşkilâtr — dilenciliğe n mücedüleği rk A halde bi Diler 10 vagon arpa ve şehrin kenar der çavdar, — Vardı on beş kadar silâhlı. Niçin sbrdun bunu Mehmet? — Öyle, Cılbı köydeki y bancı yılanlar da katılmış bek lara, | Onlar da kim? | — Kim olacak?.. Milki Kap- çanın çetesine yazılmak için Ada | ile Modanın, Fener ile Tatavların gönüllüleri. Onlar da aftosları ile köy içinde eğleniyorlardı. Bu yır lanlardan biri sebep oldu ya tu- tulmama... Dışkatalı, macerasıni anlatmı- ya vakit bulamadı. Ansızın acıklı bir ahla elini göğsüne attı, sarsıl dı ve kendini yüzükoyun yerı t. Vurulmuştu zavallı. Eğildim, arkası üstü çevirdim. Bahtsız ar- kadaşımın ağrından, göğtündeki yaradan kanlar sızıyordu. Vücu: dü baştan ayağa*ürperiyor, bel- K ki canını yaradana veriyordu. Bir yudum olsun içirmek için € mi matrama attım. Fakat, o srı da ben de sarsıldım ve arkadaşı- min kanlı bağrına kapandim. Kal- çam ve sol baldırım sızlıyordu. Belimden Aşağısı Tutmuyordu Aradan ne kadar vakit geçti- Hini, bulunduğum yere nasıl ge- tirildiğimi hiç bilmiyorum. Göz- lerimi açtığım zaman geniş bir samanlıkta yumuşak bir şilte zerinde serili buldum — ket Belimden aşağısı, felce uğramış zibi, hissiz ve hareketsizdi. birakıldığımı ve bir şiltede yatı- aldığımı görmekle beraber Bal culköylülerin elinde esir bulun- duğumu sandım ve tasalandım. !* Gözlerimi kapadım, kara bir en- dişeye daldım. — Fakat, çok medi bu. Baş ucumda, başı yaz ma örtülü. güler yüzlü bir nine belirdi. Anamınki gibi tatlı ve candan bir sesle: — Gazan mübarek olsun rucuğum. Yaralarını elimle yı dım ve sardım, Hiç merak etme. Ükini de hafif. Dedi, beni sevindirdi. Sonradan öğrendim. O gec rım beni, tam bo- yetişip kurtarmışlar. Sırtlarında — taşıy: rek göz hekimi Esat Paşanın çift- | lüğindeki bu anlığa — getirip yatırmışlar. On beş gün saklı kaldığım ve bir evlât gibi bakıldığım bu çift- likten, İmam Sait Efendinin unu- | tulmaz yardımlarına, hele, Ayşe zünenin gösterdiği şefkat ve mama borçlanarak, çıktım. şabım azalmıştı, amma, pek üyemiyor, bir topal gibi aksıyordum. İki ay da Sundrvcd'. tahatri komiserlerinden Zeki Be- | yin bağında saklandım. —s..ı.ı,.r.rW dım diyorum, çünkü, arkadı mi tutanların beni de — Bul, köyünde aradıklarını haber alan Mesut Bey, — hiçbir yere ç am ve kimseye götünme- mem hakkında, Zeki Beye hâber. ler salmıştı. | Milli Bir Teşekkülün Esasları Kuruluyor Bu bağda geçirdiğim ilk lerde tamamile mahpus hay “yaşadım. Fakat, yirmi gün & tikten, yaralarım iyileştikten fa, yavaş yavaş gece gezintilerine Başladım. O sıralarda, Mi deki atış mektebi m Enver Paşanın eski yaverlerinden Yenibahçeli Şükrü Bey tayin dilmişti. Şükrü Bey ve arkadaşla- , mektepte is) zatmışlardı. İşi pılacak “kurtuluş llarını gizlice irçok fedakâr el Aardan ve cephanel | se ediçip getirdikleri silâh ve tephaneleri, İzmite doğrü yollu- gor, yer yer yığdırıyorlardı. $ gün kısası, bu fedailer de, köylü- ler de birer karınca intizam ve teşebbüslerinin | hazırlıyorlardı. . debböy- * Mümkün olduğu kadar gizli kutulan bu faaliyetleri, işgalciler üleri yollamışlardı. Bu kara üzlüler de. köy köy geziyor, elendikleri yer ve erleri gözl y iyorlardı. Bu sebeple, H gün geçtikçe dara- | anların huzur ve em- Dayı Mesut Bey de, bu hiyanet liyetine karşı gizli bir müca- | |duk. . rinde trampet çalarak - | Zaten ikisi de kuş - |adamlar. | Yetilmiştir. dele açımılşı. Bizçok iş ehli baba- canları © taraflara $i net peşinde koşanlar beple, h da esrarlı çarpışmalar olu ordu,. Ve işgalcilere men- İsubi; bazı kim- selerin ortadan yok oldukları du- | yoluyor ve bu gibileria ndetleri| gün geçtikçe çoğalıyordu. Gizli Savaşlara Başladık İşte, benim gece — gezintilerine başlayışım o günlere tesadüf edi- yordu. Çok geceleri, Dayı Mesut Beyin adamlarından Rüştü ile rleşiyor. uzun sayranlara çikı- | yorduk, Sırasına göre yol kesiyor, köşe bekliyor ve iş üzerinde tut- tuğumuz kara yüzlülerin hayat defterlerini dürüyorduk. Bu gizli savaşlardan — birinde karşılaştığım çok heyecanlı ve o nisbette gülünç bir hâdiseyi an: latmadan geçemiyeceğim Hiç unutmam, bol yıldızlı bir * gecesi idi Şiddetli bi ortalığı kemiriyordu. — Rüştü ile birlikte, Feneryolunda, Kuyubaşı denilen yerde Bağdat caddesi ü- yelerle bu - gizli erler kık bahçe duvarı miş, pol İşgalci kuvvetlete —mensup | ir müfrezenin bizim polislerle bir likte, © zece bir köşk basacaklı rını baber alan Dayı Mesut Bey, zi oraya ve iki inzibat memuru- 'nu da belkediğimiz karakola gön- dermişti. Bu memurlara, bası cak köşkü öğrenip bize - bildir- mek, bize de hâdmseyi köşkün ta- hibine yetiştirmek vazılesini ver- mişti. Vaki rimize is Na otürüyor, geçiyor, hele ayaz ilikle- yordu. Rüştü ile yanya- höhli- ak üzes avuçlarımızı ayaklarımızla topı iınmağa değil de donmamağa uğraşıyor- | dük. — Tabil beklemekten da w Jlaldığımız için fmitı T» görüşüyar | ara sıra halimize — gülüşüyor- | duk. Gece yarısından biraz son Ta, yanımıza gelen memurlar, baskının ertesi akşama bırakıldı- | ü haberini / gelirdiler. Kalktık, caddeyi takip ile Suadiyeye yol- | landık. Caddeden eski Mama mesiresine sokağın ba- iki reşmi polisi sonradan gşında, işgalcil ve hafiye olduk anladığımız iki siville ansızın kar- aştık. Dördü de kör kandil sar- hoştular, Tabil çekindik. Günün - |bu şımarık ve densiz ağalarına yol / <. - vermek için ikenara çekilelik ı Herifler, bu hareketi. nezaket te hürmı izi, kim ödedi | p ..rkn-! ürmüzk 'mi hamlüteiler nedie bil. mem, bizi çevirdiler. Anlı diğmiz düleri ile bir şeyler gö rüştüler, gülüştüler. Meğer, bu ağalar yo- rulmuşlar, sya ile sırtımıza bin- mek ve yere basmadan Kurbağ hdereye kadar gitmek lerden biri di Bil mize mi, yoksa k yama- ardındı kahkaha ile — Haşdi iğiliniz de binsinler. kadar hafif (Devam — Ne mükemmel bir mecmun kapağı resmi olur, dedi. Horhalte bif arubadan dökülmüş olacak. Ba karanlık s0- kakta bir altın yığını gibi duruyorları © benim on üç yaşında çocuğumu çaldı. Ona kapı bulup hizmetçilik ettirdi. Buçlu — Hâdise öyle değil. bay hâkim. Bu çocuğu tanırım. Daima maballemizde kolunda ufak bir ço- cuk dölaştırır, çok kerre de çalış- tağı eve su taşırken görürdüm. Za- | vallı, zayıf bir çocak idi. Bir gece bana geldi ve kendisine bir. kapı bulmamı ağtıyarak rica etti. Ça- lıştağı yerde onu hırpaladıklarını, dayak yediğini ve ufakk vücudile yapamıyacağı işlerin kendisinden yapılfaasını istediklerini — söyledi. Ben de, iyi bir alleye bu gavu çocuğu takdinı attim. Ba şekikle bareketime sabep, sadece öna acı- mam olmuştur. Nâkim, davacı anayat «Vaziyet hakkında izahat ver.r Dedi. Ana — Ben kocam ile boşanmak üzere idim. Kocam, çocuğumuzu bundan iki gene evvel bir kapıya | koymuş, çocuk arada pekâlâ çal şiyordu , bu karlın oradan çal- mrş ve başka yere çocuğu yerleş- tirmik. HAkimin sunli üzerine, dayacı, çokağunu bu İKi sene içinde bir kerre dahi gürmediğini — de ikrar etmek Mmecburiyetinde kaldı. Şa- hit sefmlile celbedilenler arasında, çoruğün suçlü tarafından yerirş tirlldiği evin kibar bayanı vardı. Tfmdesinde yunları söyledi: — Bu çocuk evimize geldiği za- man vilcüdünde çürükler — vardı. Çok halkiz bir vasiyette İdi. Va ba- basmın evinde iken anası İle baba- Kının dalma kavga ettiklerini, dö- vüştüklerini ve orada son dereçe- do bedhaht olduğunu ve kaf'iyyen bir daha eve dönmek istemediğini bize anlattı.., Tahkikatın devamı için, muha- keme başka bir güne tâlik edildi. Ancak, ben kendi kendime - şöyle düşündüm: Haktki saçlu kim? V- fak yasında çecaklarmı hirmet et mek için eyinden atan, o ufak mâ- Sum yavrunan terbiyesi, —ahlâkı, okumMAN e maşgül olmiyan anarı, bahisr değil mi? Çocuğunu sene- lerdenberi aramıyan bu âna, za - vallı yavrumun kazandığı birkaç Hirayr elinden alamadığı için mi, acaba çocuğunu aradı? Ona kar- Şi analık hisleri ancak o zaman mr ayaklandı ? Niçin böyle analar ile habaları suçlu mevkinde gürmüyoruz ? Ba davayı — dinlerken, — davacı mevkilnde bulunan ana, — benim nazarımda hakiki suçlu idi. ADLİYECİ Bir Piyes Davasının — Neticesi Maruf piyes muharrirlerimiz- hipzade — Celâlin Lâl devri ismindeki eserini, muvafa- kati ölmüksızin Üsküdarda Bey- leroğlu bahçesinde oynatmış olan Cevdet Güldürücü aleyhine Üs- küdar asliye cera hükimliğinde * (açmış olduğu hakkı telif düvası| neticelanmiş ve hakkı telif kanu- Hu ahkâmına göre suçlunun bir hafta hapis ve yirmi beş lira pa- karar va cezasına * çarpılmasına -|Portakal Yığınları Altındaki Ceset Birkaç adımı daha attılar. Heleme birdenbire bir ürperme ddi laydi buradan uraklaşalım, cidden korkunç bir yer. Tüm © Gsnada John'un gözüne gürip bir şey Ulşti. Porta- kal yığımı zük taşıyan bir el görmüş; kaldı. Helen titriyerek sorı — Ne Var, no gördünüz dohn cevap vermeden eğildi. Ve » Buz gibi sağtık idi. Telüş ile portakalları kaldırmıya haşla- ı Bir köl gördü. Biraz daha portakal kaldırdıktan sonra #olgun bir baş Meydana çıktı. Portakal yığınının altında bir adam cesedi Vardı. İsirz evvel Hndir şapkalı, saz benizli zenç Mi, Çektiği portakal araba- sının portakalları altında kalmıştı. Helen dehşetle haykırdı. Gözleri aararmış di Tam © andâ yanlarına bir polls yaklastı. Ve şüpheli bir tavırla onlara sordu: — Bu nedir? — Bu nedir? Helen gözlerini kapamış düşmemek için duvara dayan- yaaştr. Sölm eğtimiş alduğu yerden — Bi de bunu şimdi gördük. Galiba, galiba.. Bu bir ce- arusında küçük parmağında BiF pirlântâ yü- . Yere mehlanmış gibi durdu, William J. MAKIN İxatışları yüzünden yapılan şiki | yetlerin bir türlü almamâ: maktadır. Görek resmi ekse büsüsi odun ve kömi sayyen fiy 5re odun ve haşaramamak- tesbit edilirkea semtlerinin — istilzam umu — kadar nalkiye | masrafının nazarı — dikkate alın- | edilmektedir. Bu iddiaya göre Kuruçeşmeden B kırköy, Yeşülküy? “Topltipı gibi şehrin uzak semtleri için tom ba- İşına 180 kuruş nakliye ücreti he- sap edilmiştir. Halbuki igün meden bü semitle.. nak ledilecek kömaürün tonu 3 lita nakliye masrafına mal olmakta- dır. Bu yüzden bu semtlerde a- çılması iştenilen semt kömür d poları açılmamığtır. Körnür nal için 6 * 7 liraya dahi vasıta teda- Vekil İmzasiyle Tavsiye Mektubu Yazan Suçlu Sahtekârlıktan suçlu ve sabı- kalı Mehmet Şükrünün duruşma- | |3i dün — Sultanahmet sulh - ceza| mahkemesinde yapılmıştır. Meh- met Şükrü, bu defa birçok sahte- |kârliktan suçlu olarak hâkim hu- zuruna çıkarılıyardu. | Suçlu, Vekillerden birinin kart İvizitini taklit ederek Vali Lütfi Kırdara ve Maarif Müdürü Tev- İfik Kuta mektğplar yazmıştı. Bir |harp madalyası beratı ve Hise dip- oması da uydurmuştur. Wş..k.u Lütfi Kırkara ve Tevfik Kuta yazdığı mektuplarda şöyle diyordu: e— Bu çocuk akrabam mer hum Miralay Osmanın — oğludur. | Lise tahsilini ikmal etmiştir. Ken- | disine münasip bir memuriyet verilmesini istiyorum.> | Suçlu. hâkim karşısında birbi- rini tutmiyan sözler vö: Mahkeme, — Mehmet tevkifine karar verdi. ———0 m: kömür tadırlar. iatanı madığı iddia Belediye Kooperatifi Dün Toplandı Belediye Kooperatifi umuml | heyeti dün toplanmıştır. Toplan- | tıda 20 kişi bulunmuştur. Evvelce seçilmiş bulunan müra kıpların hazırlamış oldukları va- gözden geçirilmiş. bu rapo- daha evvelki — mürakıpların miş oldukları yapora isti- ettiği görüldüğünden reddine karar verilmiştir. Hesapları ye- İniden tetkik etmek üzere Üç kişi- İlik bir heyet seçilmi Emlâk Bankası Satışları Emlâk ve Eytam Bankası, ge- zek kendi uhdesinde bulunan ve gerek emlâki milliyeden müdev- ver olan emlâkin bir kısmını şim- 'e kadar sekiz tüksitle satmak- ta idi. Bu kere merkezinden aldı- h bir emirle bu taksitli satışları dutdurmuştur. - Banka, — buni sonra ancak peşin Para ile satışa | İdevam edecektir. MAVİ PORTAKAL ÇEVİREN Rezzan AE, YALMAN 'YAZAN Mehmet |- h Şükrünün rafından muayenesine lüzum gös- semtlerinde kömürün tönu 27 li- faya mal olmaktadır. Odun satığ- İarı da böyledir. Fazla şikâyetler alan Hrl:dıyz, dün kaymakamlara — gönder: bir emirde nakliye ücretlerinin e. şekilde — tetkik tesbit edilmiş olan rülüyorsa ihtiyaca den fiyat tesbit edilerek Beledi- yeye yeni bir nakliye ücreti türi- fesi gönderilmesini bildirmişir. $imdiye kadar — kışlık için şehirde satılan körn tarı ancak 28 bin totdur. Tâli Dopolar Fatih, Galata, Şişli ve Unka- panında açılacak tâli kömür de- | poları Belediye kooperatifine ve- lmiştir. Bunlardan Şişli bugün, Galata da iki gün — sonra açı caktır. Kısa Haberler * YENİ İCRA KANUNU — İcra hâkimleri yeni tâdilli icra ve iflâs kanununa göre duruşmu yapımız relerinin işleri eskilerine nisbetle hayli artmıştır. - Adliye Vekâleti mahkemeleri — takviyeye vermişti. Hentir yeni hâkimle tayin edilmemişlerdir. * KÖMÜR İHTİYACI — Ce- nup vilâyetlerimizin bu seneki kömür ihtiyaçlarını temin mak- sadile körnür yükleyen Kalkavan vapuru hareket etmek için emir beklemektedir. ** ŞOFÖR ELBİSESİ — Şa- förler için hazırlanmış olan elbisa nümunesi dün Belediyeye gönde- rilmiştir. Nümune tetkik edilmek izere daimi encümene verilmiş dr. * TAHKİRDEN SUÇLU ) Emniyet memurunu tahkir eden balıkçi lımaıhn dutuşması dün yapılmış. asliye — dördüncü ceza i mazaunun tabibi adil ta- termiştir. 4 BELEDİYE AFİŞLERİ — Belediye. halka bir takım mükel- lefiyetler tahmil eden zabıtâi bes lediye talimatnamesinin — muhte- lif maddelerine dair zarl uya karar vermiştir. |ye kadar 30 afiş hazırla * BİR ÇOCUK YAR/ DI — Galatada Sıtça sokağında oturan Elman öğlu 7 yatınde Ar- tin, oturduğu evin rinden düşmüş. rikibamikü Di — Topkapı civarında Artinin evinden 200 lira çâlan Rıfkı, renköyünde suç lanmıştır. * HASTANEDE ÖLDÜ — Bostancıda bir otomobil kazasın- da yaralanan amele İbrahim, dün | hastanede ölmüştür. üstünde yaka- Para Çalan Hizmetçi Halk gazetesi sahibi Cemalin 500 lirasile evinden bir altın' bi- leziği çalıp kaçan evin hizmetçisi Leman yakalanmış, adliyeye ve: ti Johm söne karışı — Sizt anlatayım, — Kuarakolda ifade göndereceğim. Sen bur yaklaşmasın, iyi dikki — Pekâlâ. — Haydi şimdi siz geliniz. Polis dikkalle John'un eline bakıyotdu. Jahn evvelk bir gey anlamadı. Sonra hayret ve dehşetle elinin kan içinde olduğunu yavaşça ele dokundu. gördükleri fıraklı, «i Polis düdü gördü. Kadınlardan birisi dedi ki: dışarı uğramış, “benzi — Galiba, Efendi biraz fazla kaçırmış olacak, değil mi? olacak, şişede olduğu gibİ durmaz ki... Polis hiddetie herkesi kovdu: — Çeki Birkaç adım gerilediler. Fakat yine tecessüsle sokulmıya ilin oradan.. Başladılar. Nihayet ikinci bir palis göründü. — Bir şey ml var? No diye düdük çaldın? Diye yaklaştı. Bvet, bu. vara. Diğer kalkarak : — Ölmüş,. kim yurdu? — Bez de bunu merak ediyorum ya.. Bu mösyö de bu pelix portakal yığınına doğru eğilerek : ümü öttürdn. Gözlerini John ve Halan'den a- yırmıyordu. Düdük sesimi duyan mahalle halkı — toplaa: maya başladı. Evvelâ amele kayüfetli bir adam, soarar bir iki mahalle çocuğu, nihayet clvar evlerde oturan kadın: kar.. Polisi gören halk evvelâ yaklaşmıya cesaret edeme mişti. Yavaş yavaş sokuldalar. Kasıl oldu da buldunuz? Kim gördü? Acaba da kurşüni renkli bir da polis komiseri kocaman bir deftere bir şeyler yordu. Polik memurnu olanları anlatırken kominer, dikkatle bakıyordu. Yanma yaklaşmalarını emretti. nündeki büyük deftere söylediklerini yazmıya hazırlandı. Jahn'a hitaben şöylece sorguya başladı: — Polis sizi bir portakal yığını üzerine e$ilmiş bir va- ziyette görmüş, öyle mi? Bu yığının altmda da bir adam | cebedi varmışı döğrü — Bvet. — leminiz? — Joln Trencham — Yaşıma? genç kızı burada eğilmiş cesede bakarken gördüm. — ——— ——— ——— — ——— — Ze ee A — a eee dad z karar | -| — Meyhur sabikahlardan Mehmi E-| Polis sözünü keserek: türeceğim. Orada raporumu veririm. Buraya da bir sedye yülaf ve sus: rek satılmıştır. 'xcn günl külâtif bir yükselmeye marut larak 23 kuruşa - kadar - hrlayif sasam ve — ketentohumları / tekrar düşmeğe başlamıştır. D” üğün devam edeceği ümit € ctedir. Dünkü fiyatlar B Bu. fiyatlara Hrler” tatafından tutulah bunlar için fığı için serhest birakiiryor. racat için x |i rmştır. Taviçreye ) |) saimelider 7 T ndik ve Finlandaya 13 bin İ |deri gönderilmiştir. Dünkü iHf telefonla Biz de küyücü mektüğla ve, bize fikirterini bdürebil maalmamanuriye dercoderiz. * TABİBİ ADLİ NURİ BELLER DİYOR Kİ Dilencilerin yüzde doksanı bu IŞi kârir bir san'at haline getir » mişlerdir. Yüzde onu da hakika - ten mühtaç ve kimsesiz adamlar. dir, Bunları ayırt etmiye imkân yöoktar. Çalışahileceklere kontrot- Hü işler temin etmeli, çalışamı « yanlar da bir belediye veya dev- det mücsseneninde korunmalıdır. * AVUKAT HİKMET TEKCE NE DİYOR? — Dilencilik İstanbulun müz- min bir derdidir. Gece, — gündüz er yerde insanı iz'aç eden bu mahlüklar hakkında cerri karar- lar almması zamanı / gelmiştir. Belediyenin içtimal yardım teş - Kü&t genişletilmeli — hakikaten muhtaç olanlara belediyenin aça- cağı ashanelerde yemek - vermeli ve Bakımsızlıktan harap bir bala gelen eski medrese ve İmaretta- melerde bunların yatıp kalkmaları temin edilmelidir. Bskiden evka- fın imaretleri ve aşhaneleri var- Ar. Önlürin vakıfları da aranarak bu işe tahsik olmsmalıdır. Bu iş yapıldıkdar sönra dilenenler e- lursa onlara da daha ağır ceza- lar tatbik edilmelidir. * TRMİNİN NEŞRİNİ ARZU ET. Y BİR CEZA HAKİMİNİN || Portekizde Kalan Kahveler Eski kahve zilyadan getirilen beş bin © İval kahve deniz ablokası üz: Portekiz lima: tı. Bu kahvel, Tunduğu anlaşılması üzerine gi bunların oradan | |a Amerikudan bu yöl ile cek vapurlardan birine yüklen!” rek gi eği haber verilmiş?” Zeytin Stoku Azaldi Zeytin mıntakalarından gelt? en son haberlere - göre bu mıh!—u]un iyiliği nisbetinde kalitt ile de yüksekliği zeytincil da memnuniyet miştir. Son yağmurlı ların beslenmesine kunmuştur. — Havaların eğe başladığı buıunlcvd: bar fanda yetiştiren köylerd! başlanılmak üzett ıklar yapılmaktadır. Bu 9# İne zeytin alıcılar da artmış oldu” &u için geçen seneden kalan st0k azalmıştır. Bu itibarla bu seneki mühimi kanlara olmak üzere iyi fi a ihraç edileceği ümitleri aft mıştır. İtalyada İseneden az olduğu öğrenilmişti!" BORSA — Verller oezalar mahiyet Hti 17 EYLÜL 1940 barile exasir bir tesir yapmaktan çok uzak ve ,gâyri mücssirdir. Binsenaleyh — çalışma — cezasının Miktar itiharile Arttırdmalı, his- nü tatbiki için de hasusl toşkilat ve müekseseler meydana getiril - melidir. Sterlin Dolar isviçre Ere. Drahmi Leva Peçeta Pengö Ley Dinar Yen İsvec Kronu Esham ve Tahvilât Merkez Bankası poşin — 10250 | Felâketzede Bir Sabıkalı ikmet, son —mahkümiyetini tirdikten sonra zabita nezaretin- de iken birdenbire ortadan kay- İbolmuştur. Mehmet Hikmet İstan bul zabıtasınca tanındığı için A- İnadoluya geçmiş ve Refahiyeye Refahiyede sahte Erzincan felâket- müddeiumumiliğe ve mahkemede Memleket Haberleri MUĞLADA — Otomobil ve traktör şoförü yetiştirmek üzer€ İlkteşrinin 15 inde goför okulu açılacakı KAYSERİDE — Develi, İnce- su ve Ürgüp — kazalarındaki tet> kiklerini bitiren mebuslarımız dün de Bünyan ve Pınarbaşı kazaları" na giderek halkla temasa başla- burada bir İkâtiplik Tayinini sormak için mahkâ başkâtibinin odasına giten Hi İmet, ç Dirayı çalıp kaçarken | mışlardır. ,ık.ı.n-ı..—,. tevkif edi BURSADA —— Gruplar halin” - de vilâyetimiz kazalarında yı makta oldulları tetkiklerini biti- ren mebuslarımız. dün dönmüt lerdir. 'TEKİRDAĞINDA — Tekir |dağının Çorlu kazasına bağlı E- |reğli köyünde, (Ereğli) adile a- tulmek ve (12) köyü ihtiva et mek üzere yeni bir nahiye teşkil Bakınız... | verirken anlatırsınız, ikinizi de gö- | iradan ayrılma. Ve etraftan kimse de nt et, ikiniz de benimle beraber karakola . Bayılacak.. Helen 6 aralık gözlerini açtı. Ve başını sallıyarakı — Hayır, iyileştim. Bayılmam. Size söz veriyorum. John genç kızın koluna girdi ve polise işaret edereki — Raydi gidelim. Yol gösteriniz. Dedi. Tekrar Operanın önünden geçiyorlardı. Helen'in gözle- rinden yaşlar akıyordu. Karakol tam Operanin karşısın. 730 Program, 735 Hafif müzik programı (PL), 8 Ajans haberleri: 810 Bv kadını - Yemek liâtesi, 8.30 afif müzik devamı (PL) 1280 Program 12,65 Mühtelif şar- Kılar, 1230 Ajans haberleri 1306 | Muhtelif şarkılar devamı, 13,20 Rad- | yo salan orkestranı, 18 Program 1805 Cazbant (Pl). 1840 Famil heyeti, 1915 — Konüşmüâ (diş politika hadiseleri), 10.30 Muh- telif şarkılar, 19,45 Ajans haberleri. 20 Mühtelif gârkılar devamı, 2015 Konuşma, 2030 Müzik, 20,80 Geçit konberi, 21416 M Besi (Plik 2180 Radyo gazetesi, 21.50 Riyaseti” eüm adosrı, 22,20 Ajans haber- » 22445 Dans müziği (PL), 2880 bine di İçeri girdiler. Loş bir oda. yazı- iki / gence &-

Bu sayıdan diğer sayfalar: