B 810 1941 üfan suyu © çeviren: Fethi Nuri Ürtin ŞOS hakkında tt vardı. XM büyük ve * Ve oruda otu- Kölr, Mayetler bilgi- '——.;':Lıluıslle ge- Üa M Siğara içmi, Tastnda dalma Bulmundu, Hemen N iğ d Dek - yakın bir j Squı:hğiu dururdu. ü lüğmesine ba- Di Yordu, K ni Varlarında vir a Tarın İ ş.h“lnlı c erellm Bu yi d Bu levha- &n Zibi Gletlerle in- Ptk çok c'nayet TMülümat ve. Nm*r kadına gür, VC Pek h b İ Çİt a kapalı bir * h;:ı söyliyordu. İA Yeti J;Mv.ıızim.. İ duğunu söyle- * Nı.t_'th bu serveti N ""u' Sselâmeti için ü_ ltk Yapmış olan korkması ve v. Beldikini de İlâve y N leri, evden çalmar Yaptığı müna. . 1'“'ı ve kadın, â thmcmm gözle V em * Kaptet, gimdi! —ı— Vermâk üzere * İem 'Rad.'mn serçesi. ala - ) b :yî")iv"mlui İ olmuştu. Ü _'“"ğlr evin mer. © ya çıkıyordu ? Bigorta acen- ttr gelmleti. Beriye döndü ve N v.*'b Koştu, Birinci  *Sün yanında otu: Ben : Nlün yanici. B burada bulunu- Ki Kapmın böy- Shemmiyeti var a Ovarkon se. gea ş_? akrabast ç valandır. - örmi ölat şimdi... O içinde eşya olarak — gişelerle dolu taflar, takltir dihazmı havji büyük bir masa vardı. Masanm üstünde süzgeçler, tecrübe boruları ve sa, ire gibi diğer eeya da bulunuyor. du, Vatkins'in arkasındaki aşçı: “Aman Allahım!,, diye inliyordu. — Bir değişiklik mi gözünüze çarptı, matmazel! — Evot, Gizli düsturları havi o, lan dosya açılmış. — Son defa bu odada olduğunuz zaman böyle değil miydi ? — Hayır. Çelik — çekmecenin igİndeydi. Buraya hükmız. Çekme, €e açılmış. — Her halde bir taklit anahtar. ia olacak. Bu sisenin içinde ne var? Vatkina geniş bir surahiyi eline aldı. Bünun içitde a8 miktârda kristal gibi berrak bir mayi var . di, Tipasi yanında dürüyördü. Aşçı kız bağırtyordu: — Dikkat ediniz, riea ederim. Vatkine şişeyi ihtiyatla yine ye- rine koydu, Biraz öğilerek ürerin. deki yazıyı okudu: “Tufan suyu, 18, Bu ne demek, matmazel?,, — Müthiş bir zehirdir. Profesör OÖverkon bir senedenberi bunun Ü- zerine çalışıyor. Rien ederim, gişe. anin yanma öyle yanaşmayınız! Bu. nun bir miligramı bir öküzü öldür. meğe kâfidir, Vatkins kaşlarını çatmıştı, — Oturalım! dedi, Hafiye bir dakika Kadar sustu Ve başparmaklarını birbirinin etra. finda çevirdi. Sonra yıldırım gibi Beri ve kıl gibi keskin nüfüz naza, vını ifade edertesine: — Ne düşündüğümü size söyle- Yeyim dedi, Burada mel'un bir u- ikast vardır., Her halde bir grupun adamı olucak olan bir casta bura, ya girmiştir. Belki.., Onun maksa- dı profesör Overkon'un gizli, düs. turlarını elde etmekti. Bundan başka bir tufan suyu 13 den bir nümune almıştır. İsminiz ne, mat, mazel? Agcr kaz bir huçkürik içinde oe- vap verdi: — Anüni Eriksen, — Cesazetinizi muhafaza edi - niz, matmazel Eriksen? Ben bu Bermazı yakalayacak ve şındığı gey. leri elinden alacağım, Bu müakaat için bana yardımımız danndır. So- racağım sünllere — soğulikanlıldkla ve doğru bir cevap verinlz! Son günlerde bir adam, göze çarpacak derecede âize kur yaptı mı? Kü başıyla “Evet,, dedi, Yanak- ları gözyaşlarile dolmuştu. — Niclsan namımda bir. adamt tanıdım, Balıkçılar balosunda idik. İlkbahardı. Bu adam salona gir, mişti. Beni gördü ve dansa davöt etti. O gece benimle yirmi alti defa dansetti. — İyi hosap tutmaniz bizim iş'- mize çak yardım edecektir, mMüal- mazel Eriksen. Bu adamm mesleği nedir? Kimyager, değil mi? — Tahil o öyle söyler. Bu ya, dandır, Hiç yunmuızda bir balık tut- ta mu? Aşer kız gözyaşları ile dolu bası- B salladi ve hayır dedi, — Gördünüz mü? Bu herif be. hemehaj kimyagertir, bundan e- min olumuz, Şimdi iyice bir düşü- nünüz. — Taaıştıimız — gündenberi Nielson hiç bir defa — profesörün esrart ile alâkadar olduğuma duir bir ş$ey söylemedi mi? — Hediyeli bulmacamızı kazananlar (7 -— Baş tarafı dünkü sawıda — 111 — Tahsin Şencan APnavu! Makelemi kargımında No, 90, Li fet Devrimeri Calata — Ömera nında şark dekirmenleri T. A. murlarından, 113 — Cevat — Satlm Gündüz sokak 12; 118 — Nevzat Yarkın Ka bataş erkek lisesi 4-E; 116 — Laylâ Buzer Rostanet Rağdat cud. No, 138 137 — Fikret Kumuma İstanbul Şe Femini Saray meydant il8 — K. H, Üniy tesj 1040, 119 — Karamanlı mahallas! Feril desi 8ö, 1230 — Abdülkadir ; B, C. mahkemesinde kâtip Kadiköy Mercan Sühaver cad: BİRER KÜÇÜK CEP HİKAYE KİTABI KAZANANLAR 21 Miscit Özbey askeri Ubbipe okulu 260, 122 — Ahmet Özcoşür Hayrabolu hususl muhasebe — OdAcIsI, 122 — Ziya Üstün Paşabahge beyaz erguvan caddesi 14, 124 — Hilmi Bel oğlu Kadıköy Buğday caddesi 2, 126 — Hikmet Görür FPaşabahçe Kil- tonumo büyük küşk 22, 126 — Adalet Piyerloti caddesi Çukürmektlep a0. 12 127 — Türkân Ünesi Çapa kız müal- Him mektebi 3 Üncü sınıf, 128 — Ca- vide Hayriye üsesl 8 üncü mmıf, 120 — Kemal Lâleli Gençtürk caddemi 16, 130 — Orhan Bayolan Yüksek tida- tek mektobi birinci amıf, 131 — Emin Akkoç Çiviti sokak no, 43 Kasımpa- ga, 132 — Ahmet Onsay Yedikule İmrahor 48, 130 — Selim Uluçay Ka- diköy Yeldeğirmeni Karakolbane cad desi T1, 194 — Turgut Kartal Valde geşmesi Bakkal BÜM sokak, 136 — Aziz Topkapı Ölçel 8 ses bi. 188 — Adaan Tüzemen Kadıköy Cevtzlik Loş #okak 7, 137 — Jan Çağlı Fm- dıklı Mebusün caddesi 3â, 138 — A, Ataan Çemberlitaş Bülbül sokak no. 14, 139 — Şükrü Genlik Rami cuma mahallesi Yeşiiçmar dökak n0. &. 140 — Hakkı Talay P. 'T. 'T. memür- larımdan, Mi — Yılmak Bilgin Ba- karküy orta okul no, 246, 149 — A met Saym Yedek - okulunda, Mâ — Babahatlin Güçlü Vefa liseei & Ed, 144 — ÇGönül Çintan İnönt Ka Hacsi metamatik öğretmeni kızı, 145 — Em ged Öz Kazımpaşa — caddesi Ho, 90, 146 — Laen Sirkeci 8 direklihan no, 8, 47T — Yavuz Brgü Alman ticaret BaLLEİ Ç Pazar günü yapılacak maçlar Futbol Ajanlığından: FENER STADI; Baat 9,30 da Topkapı - Alem- dar, Hakem Şekip, Sabahattin, Halit, Saat 11,30 da Rami - Da- vutpaşa, Hakem: — Nejat, Nihw, Müeyyet, Saat 13,30 da Beykoz | « Vefa, Hakem Eştef, Reşat, Nu- rettin. Saat 15,30 da Fenerbah ge - İstanbulspor, Haltem Noec- det, H, Galip, Mustafa, SŞEREF STADI: Sdat 11,30 da Süleymaniye - Altıntuğ. Hakem: Sami, Bahat- tin, Muzaffer, Saat 1380 da Be- VARIT ek | Kap Kumkapı Kadirga talebe yurdu, 14 | 15 Okulunda, tütünncü gabrl Çevile oltlu. 148 — Nabi Çevik Kirban 140 Vedat Utan Kızıltoprak Zeburbey se- | kak no, 4, 150 — İzmir Karuntine 142 ibci xokak no. 16, 151 — Ali Kareser Avaflar sokak' no. 44 Çalıer Şehremini Ha. sökük b0 ©, 158 — ik Kaygusuz Küçükpazar — Hacı. n caddasi S, 8. no. 64, 184 n Erkönt tolgraf servisi memu- Tu Tovfik kimı İstânbul, 188 — Balih İâstikel Antalya, 156 — Recal Baykal Heybelida. - Kemerci vnağı sökâk no, 21, 17 — Yusüf an Beyöğlü meşrutiyot — caddasi Ti apartıman, 188 — Berri Tekin Üzküdear İhanmiye Eyninpaya — sokak 1, 150 — Enver Konter Böşiktaş Yenimahalle orta emin 160 — Bülend Gürel Çağaloğlu örkek orta okulu <D no, Han. — Şükri evliya camil Tanrröver sokak no. & Ekrem Alıgüder Küçük saray meydanı cad Fothiye Kuzu Üs Bervilik caddesi no. Fahri Vefa tiseat 10 uncu 5 İhsan Gani Kumbar Hukuk fakül 167 — Müzaffer Yor el Topkapı maltepesinde — veteriner teğmen, 168 — Ömer Naszmi İstanbul Belediyesi kadastro dafresinde kadas tro maerturu (sonUu var) 16.10.1941 738 Hafif program, TAS Ajans, 8.00 Hafif program, &.80 Evin santi, 12.33 Fasıl garkıları (Kadıtlar), 12,45 Ajans, 1800 Fasıl garkiları, 1380 karışık program, 19.08 Radyo caz or. Kkestedisı, 15.30 İndenaz faslı, 19.00 Ko muşma (Dertleşme saati), 1915 Rad- yo vaz orkeatrası, 1930 Ajanı, 1945 Sorbest 10 dakika, 1858 Dünyna şar kilari, 2015 “Radyo gazetesi, 2045 Yeni şarkılar, 21.00 Ziraat takvimi, z10 Müzik: Peşrev, Beste ve semal. ler, 21.30 Konuşmu (Şiir saati), 2145 Radyo senfeni orkestramı, 22.30 Ağans 2245 Dana mttiği: Perşem Cuma 16 Lteşrinli7 k.teşrin| Ramazan W Hinar: 164 Ramazan: M Bizar: 164 Vakitler Vasatt Becmi Vasati Ezan! garükde Güsaz 43 12 00 G6 85012 060 8 81 15 06 0 3515 06 935 T SÖ 12 0017 38 18 d0 16 08 PSt 1M öt 1 S1 * 3811 08 3 836 11 08 SAHİBİ : ASIM US soğlu - Taksim, Hakcn: Feridun | pasıldığı yer : VAKIT Matbaası Selâmi, Bülend, Saat 15,30 da s - Galatasaray, Hakem: 'Tarık, 36 Hata işlediğtmi ser. bana öğrettin. Umumi neşriyatı idare eden Refik Ahmet Sevenrü AŞKIN MUCİZESİ Acaba çok geç mi? . Tekrar kocamın vanma dönmekte gee kaldım mi dersin?” Kaldim kırıldığı. ve gimdiye kadar düpedüz aptal ettiğimi anladığım için katla katıla ağlıyarak, İrise tün hayatımı, het şeyi, her şeyi anlattığı, | Ben bir zamanlar âşkı, güzellik, sen kahkahalar ve unane | Yazan: PİTİĞRİLLİ eldat Mika: Mihridat Si) evvel - dukçâa kuvvetli zehirlere yavaş yavaş — alışlırmış de kendi ayarında bo antrenman olsuti indiren ve cihana ne kadar kuvvetli oldu | gumuzu bir kere — daha isbat ettik., Zuifeldin yüz binlerce kişi ta- fınd bu sözleri Ju- rinde iki defa Süylerken du! N tereddüt et. mWşti, Radyo teknisyenleri yazıhane- sindeki tesisatı aöküp götürdük eri zaman Zuifeld yazıhanesinde yalnız kaldı ve pencere önüne giderek şehri göyle bir — gözden sesesinin gölgü rine kadar düzüyor, ve işçiler akın halinde lardı, Fakat müessesenin kendisi gi- bi muazzam gölgesi ne Cineiyi kabul etmiyen be' kolleje, ne de Zuifeldin son Kideceği mezar! yer satın almış ve bu yerin en dipte fakirlerin köşesinde olma- içii e Bu köşede ç bir zaman üzerine düşmiyecekti. Hattâ işi garanti için binanın üzerine da- ha yirmi kat ilâve etseler gölge gene Mezarınım üzerine kadar gelmiyecekti, Teodor Zuifeld bu- le öletürm bitnr yaptırmıştı. . günün her saatine güneşin vaziyetine göre yaptırdığı hosap lar neticesinde gölgenin asla me- zârt üzerine gelmiyeceğine kani olarak gönlü rahat etmiş ve va- siyetnamesinde mezarmın yanın- da buşka bir mezar içit boş yer bırakılmasını istemişti kimin için istiyordu için mi? Kendisi de bilmiyordi Çok uzak bir ma ebedi yol- çuluğunda şuurun elinden tutmuş olmakla büyük bir zevk duyacağı muhakkaktı. — Sonr: mezarmın Üzerine isim yazalı masımı, taş konmamasını, heyke- Hinin dikilmemezsini ve mezarınm üzerine bir miktar buğday ser- pilmesini istemisti, Bunun — için de: “Mezarımda kuşlar gelsin be- bulsun, Ben bunu istiyorum” ordu., ilhasen igaret et. | tiği bir nokta dü, nebatlarım kü- ASŞKIN MUCİZESİ İris doğrularak yatakla oturdu, itli BUYUK EDEBİ ROMAN MUCİZELER DOKTORU Cürkçesi: MUZAFFER ACAR Di olan bahçıvanların megarı deki otlara veya ciçeklere dokünmamdları idi, n nobatlar kendi ahenk &, fakat zeki intizamsızlıkları i- İ ü nler, birbirlerine girsinler, tabiat madeniki böyle yaratmiıstır. Bunun her hâlde bir sebebi Vardır. ” diyordu, © kadar mesuttu, sersemler arına Dakmadan geçecekler. bi mezarın pek — bakımeız. pek çirkih, pak kaba olduğunu seklerdi. Tabiatte çirkin, aptal görünlüşlü hiç bir Sev yöktur, Bölüklerin — gekli, yaprakların üzerindeki damar - lar, böceklerin emsalsiz renkleri, kuşların ü ka ik yoktur. 'Teodor Zulfeld diyorndu ki! — Herhangi bir devirde moda olan bir stili kırılan dalgaların hatlariyle, rüzgârın tozlarla yap- tığı işlemelerle kryas et,, İnsan. ların siyaset ve içtimaiyatiy- te böceklerin yapıcı ve teşkilâtçi dehalârını ölçüye vur, ©o zaman görürsün . Sanki Allah insan da dahil olmak üzere her geyi ta« mam yarattıktan sonra İnsana: “Çirkin şeyleri sen yapacaksım” demişti: Ve Zuifekl bu düşüncelerle ha reket ettiği için daha sağlığında emri vermiş: — Ben, mezarımin üzerine bir âbide yapılmasını değil, bir vah- gİ orman vetiştirilmesini istiyo- rum..; Demişti. Birkaç günlük bir zaman zar- tında bütün enerfjisini toplamış, yeniden bu idealsiz ve dini sakat zayıf memileketin kralı, patronu olmuştu. Nazarları bir kere daha penbe villasının Üzerinde durdu, Cinci- nin büyük dostlarının toplandı.- ğı Janseniyüs caddesine baktı, tepenin üzerindeki kiliseyi ve su içtiği çeşmeyi tanıdı. Bu kilise daha ziyade geşmesi için rağbet görüyor ve kilisenin zangocu ek. ser günler kutuda mumların be- — delini kargılryan pek cüz'i bir pa- ra, bir şiling, yarım şiling hattâ hazan beş fening buluyordu, Bir gün zangoc kutuda yalnız- ca bir tek fening bulunca fana halde mütaessir oldu ve - gidin vaziyeti kilisenin ihtiyar papası- na açtı, Papas olgun bir adam- dı, zangocu dinledikten sanra ©- aa şuhikâyeyi anlattı: — Hazreti Süleyman bir ziyü- (et esnasmda milletinin hediye- derini kabul ediyormuş. Tabit bu hediyeler bep altm, pırlanta — ve elmastan ibaret kıymetli eşya « larmış, O sırada bir karmcanın bir çekirge bacağını giüçlükle sii- rüklediğini görmüşler ve sor- muşlar: (Devamı var ! 33 ayağiyle Örtüleri — Doksoru çağıracak bir canlı kul da yok,. Bu hava- da kim çıkarsa delidir.. dedi — Ben gidi ıcirdatlım : İria, dedim, Gitmeliyim de,, Sana " Kam l akeirde A VÜİ ki.., Belkö bir. — — Evet, söyledi. — Simdi anlagıklı, Ne — öğren. mek istedi? — Profesörün takma dişlerini Hangi diğçide yaptırdığını öğren - mek istemisti —— NG dediniz? — Nilsen'in ön dişleri yok, Bir gün bür balinn balığı kuyruğuş (Devamı 6 norda) ÜG istemiyen lezzetli yemekler y u t Sn: Kırmızı domates — di . zedi olur, U İKİNCİ TERTİP — Domutas bütünce olarak alınacak, 1skara günce yarılacak, tuz, ıpıydınnı yle ciğ odlarak venil- yıldızlı gecelerle bezenen cabucak kırılır bir gey sanmız- tim, Halbuki ne kadar yanılmışım. Hatırlıyabildiğim, hatırlamak istediğim aex Iztırap değil, zafar neşesi: işkence değil, sevginin, aakın tâ ken di Evet, bütün istediğim sevgiden kurulmuş bir yuvay- dı. İstediğim sudece maddi servet, gözleri kamaştıran pe> radâan kurulmuş bir zenginlik değil, ahlâk, cesaret sevgi senginliği ve bu sevginin en büyük hazimesi olan çocuktu. Hakiki aşk da buydu,, Ask cabucak kırılan bir şey değil, bilâkis dünyada en kuyvetli. en mühkem şeydi. Sabah güneşi İris ile bebeğini uyur — buldu. kendimde garip bir his duyuyordum. Sanki * çok bir is başarmışların huzuru vardı bende, Bedrik ile Nellerin kocası bembeyaz ve ıztıraptan gerilmiş yüzleri ile çıkageldikleri zaman bir tuhaf oldum, Sedrik beni kucaklayıp dudaklarını saçlarıma değdirerek: — Seni büabütün kaybettiğimi sanmıştım, diye hztl- dadı, Saatler geçin de benden bir haber çıkmayınca. fırtır naya rağmen ikişer, ikişer beni aramıya, çıkmışlardı, Şe- fağa doğru fırtına dınip de, kar hafifleyince, Sedrik, ku- lübanin bacasından kavrıla kıvııla tüten dumanı görmüş- tü... Ben de mübim Neollanın kocasını doktora gönderdim, Sedrik'e de be- beği gösterdim. O sıvada İris uyandı, Sedrife gülümsedi, müuhakkak b’.'r doktar lâzim .. Kadın birden inledi: — Betli burada cocuklarla yalnız mı birakacaksın? , Ya kocam da geç kalırsa, Yok Vera, gitmeane razı deği- lim, Vallahi donarsın Vera, Allah göstetmesin . Belki de ölürsün, d V kiğr Madam İris. durmadan bir asağı bir yukarı dolaşıp durüyordu, Bağırıcak, cağırmak, etrafımı parçalamak İs- tiyordum, e berbat şeydi bu.. İnsanm elinin al- tında bir doktor olmasına rağmen, hic bir sey yapamıyor — 1 hasta kadına ne yardımım — dokunabilirdi. — liydi?.. O da gidecek zaman mı bul- — a bir hafta vardı, Kadi Franki'ye üzüldüğü için muştu? Vaktin dolma İ kak lırtınadan Ürktüğü, Madam İris birden Gurdu ve acıdan gene iki bülhv oldu... yi € K ykırdım, Sana nasıl yardım & vim Gidi) dol yımı,, Böyle acı çekmene mül edemiyorum. Pak. fırtına da dinmişe benziyor, Vera, dinle, | Rüzgür uluyor. uluyordu, Ürperdim., Korkuyordum. V havada dişarı çıkamazdım. bu, şimdi #örmek azabma katlandığım manzarıya hammülüm yoktu. İ Kadın, oturdu, Kileriy birbirine genetliyerek konoş'u: — bi St aa. a alnn AMT e e dddi