a İ [ Şehir B PARLLR MA vale edilmiştir, undan dik- | Bahic “'l.x:ı'—_lıvyı y ühede hakkım- | Bamcai akunmustur. Bu talmat. tulacak talebenin kabul talimat- Seti name hükümlerine göre; vilyet | — Mürscnat Ayrten Seylân, Kalküte ve Ca- | — Zavalir Balkanlar, BAA aç eçi MAtlödilen hesabrna pansiyonlu ilk okullar- | ri, vali 'ı':“ârv'w '"y““m'm dan | Yödan da çay getirlilmek için 60 | » ekten, bunca fedal?;ı::îlın nıîî l nyaıfa'..'r'—î Te Bt n camtiğı Çece- | da: ; ietkik edilecektir. Katml edilen. | * M'p'sük akreğitif aolmastır. | sonra da kendilerini ateş belâ. — Aiğıa; S yurtlarına celer getir. Ö aakliği tarih, | - A) Darülâceze kreşlerinde ye- Mmaada yedek olarak tir | Mürakabe | sındar kurtaramadılar. İamuy Olsülük. gerettir. eeei ğ l :ğ_',. yal. | tişmiş veya Darülâcezede bakıla. lerden Me ğ aA Hangi emel, nası! bir gaye pe- yazık ki dunvaşî KA HMA h )_";'Bîk ay- | rak tahsil çağına gelmiş normal | liste hi tatilinde de pan k B şinde koştuğu kestirileriyen, bir Bon pismul'kn: Bu dı v aapunta- | vaziyette olan çocuklar, İ M e DK okülkdle barmdeir oOmisYoNnu | istili sek, nihayet her geçtiği Sandaşmanlıktır. Bu duygu, gö- etami Ö- | B) Kimsesiz çocukları kurtar- | siyonlu ihtikâ yeri kan ve felâket içinde btra, — eker, ae DT endisesin | MA yurdunda normal vaziyette lacaktır. — — — — | Bazı t'kf' maznunla- | karak, Balkanları da tntuşturdu. Radyolardan çığ'ıklar yük ş Tüak (aeme Dea ğ - rını adliyeye verdi Bir yıl önce, bu uğursuz yangın, “Jiyor, Hot geyi, Bütün ettiyimeeei N eu ça H 'ıda"mlz lki Fiyat murakabe bürosu, yeniden "3"“ kıyılarında 1di. Mangş nere- unutmuş mş;yı <H ö Martla gümrük Va KUT ET A | el amle aa ae ae a d peşlile . kazşı A ? Tütün gümrüğü Tahmis soka- | — Yöryüzünde, bugünedeğin hiç — — Bizim suçumuz ne? : Bütün Momleket. I" a I hu u Eında bir kahveci (Nohut karıgtı- | bir yangının, bu kadar uzak ül- — Diye bağrışıyorlar, Fakat hak- Binaseh ea eket. ucu mı y Timiş kahveyi yüksok fiyatla sat- | kelere sıçradığı. sörülmemiştir. — kın güneşi çığlıkla söner MiT "*"aı,_ inin | Hömdan), Galatada Mataracılar | Yarmki müv- N, bugünlerin rihin hükmü değisir mi? Krei, Yüzmakta- 2 milyon 200 bin, 1941 senesinin | ,Gyasında tornacı Koço (demir | hâdiselerini yu: — xen, kimbilir. çım ekenler, çiçek derecek değil- " Geçen senenin xon aylarında — ARÇITCdildiği ta- | bir buçuk milyon liraya kadar dü- ademi te- | gön İstanbul gümrükleri varidatı İmzalandığı | geçen mart ayı içinde 2 milyon 350 Brasında ge- | bin tirayı bulmuştur. Bu miktar ©ot müna- | 1040 senesinin kânunuevvol ayında Nüne getirile. tam K bir takım B Ademl tecavüüz Şveki kesp | İthalât ve ihracat birlik- Bömda isü, Du u: | Jerinin faaliyeti tesbit Sonra Ayru- edilecektir nti GSin Verimi bu Nı»ı_:ı:""" te- | bi brogür hazırlamak üzere An- Gco h ÇaTTMadı. İ yaraya çağırılar — İstanbal kahve ve cay ithalât hirliği umumt kâtip muavini Colâl Polatihaneli gehri- mize dönmüştür. Borşürün hazırlanması için icap eden hazırlıklara başlanmıştır.. Bu bi Ün dörl senolik ticaret va- ziyetimlek, İhracat ye İthalât bir liklerinin kuruluşundanberi yaptı- Bi isleri kaydodecektir. Brogürde birliklerin kurulmasına takaddüm eden ilk iki sene ile kuruklduktan sonra geçen iki sene zarfımdaki ti- cari ve #ktısadi vaziyetimiz muka- yeseli olarak yazılacaktır. Celâl, Ankaraya İstanbul itha- lât birlikleri namına gitmişti. Önü- müzdeki hafta içinde İhracat bir - liklerine alt malümatr dn alarık tekrar Ankaraya gidocektir, İzmir birliklerinden de bir mümessil An- karnda bulunacaktır. şiyor. Bu hediye insanların haya. tı yarattıkları ve hayatı yene- cekleri altım hakla olacak.. z f İ j İ e £ F; # » ğ f mal etmek istediğiniz gibi, artık itimadımı da sulistimale başladı- İ iş ümeti Je. | — Fakat Kristinin böyle sağdan Tlmn beç | er, bama tali Der olayın gü her | ler, bana 1 bir konusulduğu geliyordu. İtiraf edeyim ki Kris. tinin böyle parvasızca konuşma- sı beni biraz da ü İ ST Meclisi ValikisiHüşkanlı zütda töplandi sıinda kurulan pazarın üç ay için kaldırılması, sular idaresi alrm ve satrm talimatnamesinin tetki- N ki etrafındaki maddeler okuna- 4| Fak alâkadar komisyonlara ha. Bundan sonra pansiyonlu ilk okullarda vilâyet hesahbma, oku- VARIT 9 NİSAN 1941 — | Portsaitten kahve geliyor Görüp düşündükçe: BALKAN YANGINI caksız mesafeleri, nsla kendi küvvetiyle aşmadı. Onun yaladı. b D ÜN hklı. ç 3 Çay için dı; 60 l.ıın ği topraklardaki kıvalerm bulut- düği mana | Vi ına ilkokulda okuyacak | tiralık akreditif verildi | KARŞISINDA — zzi donenü serdeiin tane Nu Ruyy , ye ESâ n T ğ Ticaret. Vekâleti, Portsaitte bu- | — | > K aöşüRlr ee c':ı'îıı;:“ m:: KĞİE v talebe meselesi teshit edildi —— | -e tm zi mamuma | D3eün, yanmomiz. Kü dan eee Mrlamıyan Babalak İRtaalı M lisi dün | bulunan Bi için içap Odün ekreditif verme. | başlıyarak, birçok Macar ve Bal- Lııâı. Pları gibi karşılamış- yi kabul etmiştir. Bu kağr kan şehirlerinde, saatlerce aüren Komşu yangınlarında kendile- Brezilya kahvesidir. Gelirecok *alârm” tar verilmiz, ri için bir ışık manası gü İ » | Hk naviser muamelesini bizzat ta. Rasıtların raporlarında, hava. z ie ğ örenler Çi Balalafı geğii, anaalri £a: kip edecek ve bu müsadeyi aldık- | ya uçan vagonların, korkunç el İelea ça nde kurban, ların cenazeleri üstüne kapanan- lara bakarak bayram yapanlar vardı. İşte bunlar, o ateşi tâ uzaklar- dan getirerek Balkanları kun. dakladılar, Şimdi, kendi toprak- larınm bomba sapanlariyle gü- r'lllldüiünü. şehirlerinin V gini, hayatlarının — çökt. kardeşlerinin p:ırçalanmuşâğm üstüne kapanıp ağladık/arını Bgö- tan sonra kendisine akreditif açı- Jacaktır. Kahveler, her hangi bir Türkiye limanmda toalim şartı ile getirilecektir. Söylendiğine göre, Portsaitte mühim miktarda böyle satılmamız Cİğ kahve vardır. Ayrıca 30 cuval Brezilya kah vesi de vapura yüklenmiştir. Bu kahvelerin memleketimize ne va. kit geleceği belli değildir. manzarası var. Bulgar, Romen, Macar tebliğ- lerinde birçok ölü ve yaralıdan bahsediliyor. Bütün bunlar, Yu- goslavya ve Yunanistanda “açık şehir” diye ilân edilen yerlerin bombardımanlarına cevaplır. İlk ateşi kim açtı ise, tarih, bu kurbanların, bu yangtnların ve bu harabelerin vebalini de o. nun sırtına yükliyecek, buunmıyanlar. E) Ana ve babaları fakir olup bir iş yapamıyacak kudrette ©- lanlar, Bu şekilde okula girmek üze- re her yıl temmuzun 1 inci gü. nünden eylülün 15 ine kadar vi- lâyete müracaat edeceklerdir. Bir broşurle | Okullarda kânunusani ayında 2 milyon 800 bin, gsubatta ise 2 milyan 900 bin lira idi, | “Bu ayın bir haftalık varidatr ise | 640 bin lradır. İmtihan hazırlıkları Okullarda imtihan hazırlıklarma devam edilmektedir. Yarın lise ve orta okul direktörleri Maarif mü- dürlüğünde aylık toplantılarını ya. " Bu toplantıda imtihan meseleleri de görüşülecektir. Orta okul ve Hselerde kurula - cak imtihan komisyonları xarnret görüldüğü takdirde İkişer azadan teşekkül edebilecek, yalnız devlet orta okul imtihanmm sözlü kısmma münbhasır olmak üÜzere iki azanm BKenebi ve ekalliyet mümeyyiz listeleri tanzim edile - rek okullara bildirilmistir. Kaçak asansör kullanılıyormuş Muhtelif müesseselerde bulu- nan hakkında yaprlan tetkikat ikmal edilmiştir. Araş. tırma neticesinde bircok — semt- lerde kaçak asansör kullanıldığı da görülmüstür. Bunların hak - kında takibat yamlacaktır. boruyu 7 lira yerine 15 liraya sat- tığından). Diğer taraftan habaer aldığımıza Bgöre İstanbul fiyat murakâbe bü- Tosu şefi Muhsin Baç, yakında bu- radan alınacaktır. Muhsin Baç, Ti- earet Vekâleti müfettişlerindendir. Bir müfettişin altı aydan fazla bir yerde kalması usule mugayir ol duğu için bu nakil yapılmaktadır. Dünkü ihracatımız bir milyondan fazla Dünkü ihracatın yekünu bir mil- yon 200 bin Hradır, Dün, İngilta. reye bir milyon liralık tiftik, Yu- goslavya, Bulgaristan ve İtalyaya balık satılmıştır. Konferans ve konser Beyoğlu Halkevitden: 1 — 104941 Pergembe günü saat 18 de Evimizin Tepebaşımdaki Merkez binasında Konservatuvar Müdürü B. 'Yusuf Ziya Demirci tarafından “Türk Halkiyatı Üzerinde tetkikler,, mevzin anda mühim bir kanfarana verilecak- tir. 32 — Koönferansı müteakip Halkevir a Triyosu tarafından könser veri | | | | riyecek!. GÜNDE kaç yerde, kaç kere nefrelle tit- 1 Çünkü bu yangın, şu uçsuz bu. ——— ler ya. Elbette böyle yanıgın, bi- ikler, Hakla Süha GEZGİN N GÜNE Terzi, kendi sökü- ğünü dikebilse... UHARRİR arkadaşım Mu. zalfer Esen, odamıza girdi. Tam kargımdaki masanın bir ucuna çantasını, öteki ucu- na şapkasını atarak, koltuğa verleşti ve bir sigara yaktı. Faukız şapkasının içinde be. yaz bir kalabulık yordu, Önce bunu .—hkhı.u-: nettim. Fakat arkadaşim, şap. k_umm altına, takke giymek i- ti olmadığı içim buna ihtimal — verilemezdi... Sonra kendi izah etti: — Bu, bildiğiniz “kurutma kağıdı” dır. dedi... Bugüne ka- dar, gazetelere yaptığım tercl. meler dolayısile edinrdiğim bazı yeni malümattan yegüne istifa- dem bu oldu. Geçenlerde bir va- zi tercilme ediyordum. “Şapka. larm iç tarafma çepecevre di- kilmiş olan meşinin arkasına Esrar ve maceralarla dolu zabıta romanı Kanlı Yazan: Gaston Löru — Ötekine kargı bazı hisler vorsunuz, Bana karşı düa =)hıılu' besliyorsunuz. Bütün bunlardan sonra tutup bir diğe. rini sevdiğinizi söylüyorsumnuz. Evvelâ ne kastotmokto oldu- gumu pek anlamadı.. Sual dolu güzel yüzüme kaldı- rınca ben bir el hareketimle Gab. rielin resmini işaret ettim. Kris- tin artık Titriyerek kalktr ve karanlık olan kütüpha- neye girdi. Ben evv. 0 güzel sev. gilimi takibe cesaret edemedim. Bu şekilde kaç dakika geçti, bu- nu ben de bilmiyorum. Şimdi karanlıkta muhakkak yine onu düşünüyordu. Buna &- mindim. ğ Bir müddet sonra beni yanma çağırdı. Gittim.. Sesi, muhasım olmaktan çok uzaktı. Seci tabil miydi? Yoksa buna bir şey sör. mak istediği için cobri refsede- rek kendini tabif göstermek ist'- yordu? Ben bunu halletmiye 1iç uğraşmadım bile.. Çünkü benl » de sinirlerim fevkalâde bozuktu. Artık tahammüllim kalmamıştı Ozun için en doğru kareket, be. ni kögemde yalnız bırakmaktı. Çünkü öyle saatler vardır ki in- sanlar tabammül edilmez t - gehvet içinde bulunurlar. İçte bu anlarında şair rublu kimseleri bile tatlt bir sesle kadınların yazı Bebek Çeviren: M. ACAR larına çağırmaları doğru değil- dir. Ben vaziyetimi Kristinden da. ha iyi takdir ettiğim lein son b ihtiyat olmak üzere divanın di- ğer köğesinc ve Kristinden c uzağına oturmuslım, Bin.ena- leyh beni Kristinden tamamen mahrum eden o meşum hâdise, ye sürükliyen gartlar da kendimi temyize çıkaran birçok delillere sahibim. İşte bu delillerin en n.. himmi de kendimi Kristindon a- zami derecede uzakta tutmıya gayret göslermiş olmamdır. Kristinin her zam-aki tatlı <-. siyle: — Dostum, dedi, bir resmi Li- le kıskanır mismiz? Ve içini gekti. Sosi ağk ve bkor- kudan titriyorndu. T.bil duydu;'u bu sevgi benim için değildi. Lu. na emindim, — Bitibirimizi kandırmıyalım Kristin, dedim, Sizi seviyor ve size karsı büyük bir kin besliyo- rum., Çünkü ancak güzelle çir- kinin aynı haklara malik olaca":. ları mahşerde siza malik olabile- ceğimi biliyorum. İtiraf edeyim ki beni çağıran tatlı sesinizin bir tuzak olduğumu hissediyor ve asabiyetten, hiddetten âdeta hasta oluyorum. Fakat bazan da bu sesin hakikf bir sevgi ile < t- rediğini hissederek eziliyor, mah volüyorum. — İşte sinizde böyle bir ahenk var. Xa beni en acı kelimelerle kovun, veya merhamet edin. Oh, biliyo- mnaâx“b:;iriı bir kızgınız. Sev- ifğiniz bir erkeği zifaf gece- nizi vaadetmiş bulumuyorsunuz. 'Tabil ona temiz, bakir bir vücut götürmek istersiniz, değil mi? Madem ki bana karşı da ufak a olsa bir sevginiz var, niçin hü- kikati benden gizlemek istiyor- Bsunuz, Öh Kristin; biliyorum.. Nihayet sana bunu söylemeli. yim, Biliyorum ki, öpeceğin sevdiğin yalnızca bir resim de- gildir. Bu resmin kendine ma.- sus bir ismi vardır. Bu resim gabriele aittir, Kristin. Ben bü. tün bunları biliyorum, Bu sözlerim gi sevgilim üzerinde çok müthiş bir te r yaptı. Karanlıkta Kristinit - 'i- gesinin kalktığını ve sonra üze, rime doğru eğildiğini pördüm. Vücudu vücuduma o kadaı kındı di nefeslerini yüzümde hıs, sediyordum, — Nazıil biliyor sunuz. Bunu nasıl biliyoraumuz? Diye mırıldandı. Bunur üzeri- | ne ona her şevi anlattım: Ven- disini nasıl gözetlediğimi, — .< gördüğümü, hepsini, hepsini söy. Le_mekte hiç bir mahzur görme- lm., O, bana nefes alacak zam-a bile brrakmryor, muttasıl: — Ya sonra.. Ya . arar?., Diye soruyor, i sıkıştırı - yordu. Nasıl seviştiklerizi anlattıklan sonra, yabaneımm öl. esrarengiz dürülmüsş olduğfunu Zzannettiğim | Doktor —Fetmi bir günde onun İvilesmek lzere olan bir hasta hslinde kararma çıktığını da #öyledim. (Devams var) kurutma kâğıdı sokulursa, teri çeker ve şapka yağlanmaz” Çi« ye bir cümleye rastladım. Ay. nen gazeteye geçirdim... Fakat bir de, Şu tavsiyeyi kendim tee. rübe edeyim, dedim. Neticesi budur. Muzaffer Eşen böylece, dai- ma a Verilen öğütle. rin, bir de gahsen yerine geti- rilmesine misal iş olu- yor.. Bu, mühim bir şeydir!.. Gerçekten, tarzi, kendi söküğü, nü dikebilse, doktorlar içki iç- meso; ahlâk, fazilet dersi veren bazt kimseler, daima halük ve faziletkir olaalar... Ve bilhassa dîm_vı,vı bugünkü hale gokan birkaç kişi, çok iyi okudukları- na gşüphem olmıyan tarihin, av- nen cereyan etmiş ve netioesi malüm safhalarını gözönüne getirerek ibret, iz'an ve insafla hareket etmek yolunu tutsalar; kimbilir ne kadar daha iyi ola- caktır. HİKMET MÜNİR I Yirmi yil evvelki Vıluil 940 Gazetecilere beyanat Mecliri Vükelânın ittihaz ettiği bir kârarn tevfikan kahino Axaar Bazete. cilere kendi nezaretlerine nit mesail- den gayri beyunatta bulunmıyacak- lardır. Çarşamb.|Per: 9 Nisan | 10 Nisan —— Kevvelr O? Reevvel 18 Kasıın ) Terdanıl M46 SRA BL5 Z.00 s0r 185 &sı 1816 M.5k 94z 446 2116 1048 585 915 12 00 do 1.85 829 1657 10As KA 2L18 Edirne Halkevinde konferanslar Edirne halkevinin tertip ettiği seri halk konferanalarına devam edilmek. tedir. Dün de içtimsi yardım kolu reisi Sarılar — tarafmdan "Verem,. mefhumlu bir konferans ves rülmiş ve dinleyiciler tarafından bür yük bir dikkat ve alâka fle takip edil- Miştir.