|İSlitik n "'"lllılııı dönen —.btır Takarlayannie. Yürdandan ayrtlmıstı? ş liçin avdet ediyor? .2!. Orduları cevap vere. Yaktile ihmal edilen bir —_I sene sonra dönüp Sok Tacinlardan, kanlı Sonra — gelip yerini £ 13;, z LAİ Habeş memleke. Halyan akımı bugün- başlaagıcı de- Harp hakikatta 933 de Fakat Avrupanın mukad- *llerinde tutanlar bu te- —.:ı—ıı, hedefini anla. O zamanki İngilix 'ı'_'ülu-yı mevzli mahi “'i Fransada Laval İtal- Yü gidişini memnani- ı'::"ıu di devleti yapılan tecaviü Vaziyette değildi. Üm- » memleketinden Fage ' Pu hâdiseleri takip etti. et TÜ anrmadı. — Seyrini GÜVERSTEEE Hü EEMEREK bi n SN ; "ü ;'â““îı““ a d, , rikaya giden düşman Mn ka sahalarda görüm. M ç, Farbi Afrtkaya ziden müs- leri teşvikten, ya- hçi Pestijden kuvvot aldı. g“'“'l Mabes davası değil, Körenlerin kendi 'h Mücadeleleri mevzeu biç ,0 Habes davası bu. da- !ı Parçasıdır. — lmiyen mesele bu. Senolik bir teshhurla ve tr, Şa çok güçlüklerle hal- .—.’"h beş sene evvel K y u balli daha kolay öla- (SE Avrupanın mukadde- Ükmeden büyük devlet Be kadar aydır? Ve gö- kadar baslitir. vel'in bir sözünü T sebep — olüyor. d" ki; “Öyle marazlar Si Yeshisi kolay, fakmt te. lı ür. Öyle marazlar var. "N güç Takat tedavisi M — b:t üdümı ödür Ki “'4 —' marazları kolayca 'ııı eat panm büğünkü - "“wu-ııı de olka yine ’s.__ idi. Teşhisi bugü- Kdi Pi ah , “Pev güctü, Fakat le Slaydı. Garp demokra. Müng lanları — teşkis güçlü- buğagilMtlar, nihayet harp & karşrlarma İsteme- —',""-?ı gıkta, Vülkem burçün 'Nt davada — mağlüptur. Senelik bir fasılayı ona hhi bir tesir bırakma- başkaulığı günden. H;""nıı kara mmtakasın- — 'ııııı.ı-m bir. çoğunun Xöt beş sene içlnde ta- ı.::“. galibiyot oyanunun “’—ı Rağdattan döner hosap — beş sene sonra —5 Gıııdu_ .. İmparatoru — Alrikaya ı__— kalan bir davanm ta- sonra bir mil. Yenlden karulması im- yor, SADRİ ERTEN D uer'. %İh'iı çarptı l İ ytura, gddesinde 88 numaralı ö Ömer oğlu Ahmet Top aç Slu *'ddnsınııu geçerken » ...'”:__ İzmall — Halkacetin'in 3126 plâka numaralı Eüdemesine maruz kal- maştdan yaralanmıştır. "m—.,,'“““h yapılmış süçhr '*ıı...'*hüd—— Gala- Âğavni Nişan, Necati- 6 kaldırım değiştir. 3*:06! numarak Emin- framyayının sade- N— 99, yaralanmıştır. Beşiktaşta x":',':":”ııııııı itiraf etmeli | k Mukadderatı üzerin: Habeş imparatoru, ne | p Şeımmıleıi İmar Gemiyetinin kongresi dün yapıldı v Mlader A di Reisliğe Münakalât Vekili 'CevdetKerim Incedayı seçıdı Şehitlikleri imar — cemiyetinin 1041 senesi umumi beyet içtimar, dün öğleden sonra, Eminönü halk- evinin yeni temsil salonunda ya- pılmıstir. Köngrede, senelik idare heyeti raporu okunmuş tasvip edik müiştir. Bundan sonru yeni idare he- yeti seçimi yapılmıştır. Yeni ida re heyeti su şekilde intihap edil- Münakalât Vokili Cevdet Kerim İncedayı, ikinci reis Cemal Sağır ve Dilsizler Gemiyti İzmirdeki Nemloğlu, aza Fehmi Ülgener, ts. Peenil Sıtkı Bilgin, doktor Ziya Ağ «t, doktor Sani Yaver, doktor Hik- mot Arda ve Süleyman Hararlı ile Kadri Bayman'ın yerine Mehmet Ali Erel, Ferit Hamal, Cemiyetin, geçen seneden dev- redilen 5826 lira 4 kuruş ile bert. ber bir Tak tesbit edilmiştir. körler müessesesile birleşecek İstanbul dilsiz, sağır ve xörler bemiyetinin senelik köngreleri, dün sabah, Eminönü halkevi salonların- da yapılmıştir. Bu toplantıda, Ca miyetin bir senelik mesai ve hesap raporları azaya — anlatılmış, tasvin edilmiştir. Bundan sonrü yeni ida- re heyeti şu şekilde seçilmiştir. Rels: Mehmet Tamtürk, ikinci relâ Hayri Tanyeli, » umumi kâtip Nüri, muhasip ve vezmodar Nuret tüç aza Daniş, Şahin, Perihan, se- lim, Süleyman, Bu toplantıda, İstanbul dilsizler enmiyetinin İzmirdeki mürkezi ce miyet ile tevhidi meselesi görüşül- müştür. Bu mevzu etrafmdan İz mir merkezinden murahhas olmrak Atıt İristay ile Feohmi Moralı gel- mişti. Uzun fakat söasiz münaka, kusslardan sonra — İstanbul xağır, dilsir. ve körler cemiyeti namma Süleyman ile Nuridan mürekkep bir heyetin İzmire giderek İzmir- | deki cemiyetin buradaki cemiyete ' ağlanması hususunda temaslarda bulunmasına karar vermiştir. Bu | neyet, İsmirden - geldiktan —saara- İstanbul wağır,; dilsir ve körler ce- miyeti tekrar toplanacaktır. Tİstanbul dilsiz ve sağırlar cemt- yetinin geçen seneki varditi 4500, l madarif ise 4450 Hradır. Nafia Vekili geldi Nafla Vekili*AH Fuat Cebesoy, dün zabahki ekapresle Ankaradan şehrimize gelmistir. seeidiğrümüp Sipahiocağının kongresi Turan sinemasının, yapılamadı Sipahi Ocağınm yıllık kongresi dün yapılacaktı, Ekseriyet hasıl N andan kongre başka bir gü ne talik edilmiştir. S ) ea Martin Lorn'un gördüğü vazi. fe, onu hayatta enikonu pişir- mişti. Kolay kolay hayrete düş- | mez, heyecana gelmezdi. Bunun- la beraber, karşısında danseden kızın, dansettiği erkeğe tatlı tat. h gülümsediğini görünce, doğru- su şaştı. Kendini beğenmek — budalalı- ğında bulunan bir adam değildi. Fakat gu kızım dansettiği erke- ğe nisbetle, kendisinin her halde daha çok cazip olduğunu sanı . yordu. Bundan başka, bir İngiliz kı- zanın hiç de İngiliz olmadığı an- laşılan esmer bir yabancı erkek- le ahbaplık etmesinden hoşları. mıiyordu. Lotus barında bulunuyorlar- dı. Lorn, canı fena halde sıikil- rhğırdm yemeken sonra büraye uframış, boş vakit geçiriyordu. Hayat sor — bir senedenberi Lorn için hakikaten can sıkıcı bir şekil almıştı. Hiç bir hâdise olmuyordu. Kir saçir, uzun boy- lu şefinden aldığı talimata gö. re, gehirde dolaşıyordu işte... Fakat bu iş midir? Bir seneden- beri, kayda değer hiç bir iş gör- düğünü hatıriryamıyordu. Ve eğer bu, hüylı devam ede- serbest dü. | Sinemalar kontrol ediliyor Emniyet altmet şube memurla- rı, sinemaların kontrolüne devam etmektedirler, Bu kontrol netice- | sinde Şehzadebaşmda Forah ve tehlike anm- da helkin çıkmasına mahsus kapı- ları kapattıkları, halk sinema: . da ilk matinesini sest 11 de L.n ettiği halde daha geç başladığı gö- rülmüştür. Sinema sahipleri hak kında zabit tutulkmüştür, HAYKIRAN şünüyur, « — ki insan arasındaki münasebeti ncelemiye çalışıyor. du. Kendisi gibi, barda bulunan diğer kimselerin de, bu, biribi- rine hiç uymrıyan çifte baktıkla- rını hissediyordu. Lorn bu çifte baktıkça, hay- ret ve heyecanı daha ziyade ar. tıyordu. Her şeyden evvel, kızın, kibar bir aileden olduğu belliy- di. Ne güzel giyinmişti. zevkli bir hııındı O sebeple, bu pek zarif kızı yahn bir alâkay. Iı seyretmekten de kendisini a- Bu uud.ı şefinin kendisite ilk vazife verdiği sıralarda ka- dmlar hakkında ileri sürdüğü gartlar hatırma geldi. Sef göyle demişti: — — Kadımlar, bu vazifede, bir geytan rolünü görürler. Mecbur kaldığın zaman bu rolden istifa- de et. Fakat başka vaziyetlerde, onlardan, bir vebadan kaçıyor. muş gibi kaç; sakm! Bizlim mes- llik geliri 109076 Hra 4 ku- | ruştur. Masarif ise 17600 lira ola- * k heyecanlı büyük zabıta, casusluk ve korku roman DA aa 'ııgı'h'zcdlf— Çcı)ircn : H.MÜNİR —e * Bu dela memleketleniz dahâlir meoburi imiş yapan İlalyan tayiyarı sinin mürettebatı T keşidir. ve Anka: Ürüyn getirilenler bunlardır. * Aydın demiryolu hattında Çam- Mk tüneli civarındak! —kattın büyük | bir kasmi heyelân esmasında yerinden | oynamıştı. Bu demiryolunun — esarit süretle tamirine başlanmıştır. Bu mü: Bazabetle Nazilli bemir arasmda yol- ten talil edilmiştir. * Bükreş elçiliği kansalostuk İşleri ( »i tedvire memur Teret Çamlı mer- keza almmiş, TMmerkerden — konsalar Ragıp Rauf Arman merkür — elçilik konaoloslük şubesi müdürlüğüne na- kül ve tayin olunmuştur, * Nafia müfettişliğine Ankara vilâ yeti yapı işleri müfettişlerinden Lütf Fikret tayin edilimiştir. * İzmitten bildirildiğine güre Kan diradda Şekgek köyünde İhrahim in minde birisi, karısını feci şekilde &i dürmüştür. Altı çöcük annesi olan ka: denın niçin öÖldürüldüğü hentiz anlası lamamıştır. Kati koca yakalanmıştır * Ticaret Vekâületi, iaşa teşkilkti işleri etrafımdaki bazırlıklarını bitir miştir. Buna dair hazırlanın — proje | pazartea! günü Başvekülete sevkedi kecektir. |" San bir ay içinde pazarırkaız katış kanununa aykarı hâreket — ettiklerin den dolayı 14 esnaf cesaya çarptırıl mıştır. * Kömür bavzasındaki bütün ocak: lart devlet işletmeğe — başlamıştır. Takdiri kıymet komlayomu ocak sa: | nüplerine paralarını vermektedir. Ye ni açılan Karaden ocağı da 1 Şubat tan itiburen tam randımanla faaliyete başlıyacaktır. Usküdar Cezaevinde kurulan atölyeler Dünkü gazetemzide hapisha- nede imal olunmuya Ba. bunlara dair bir yazı vardı. Şayet buradan iyi sabun teda- rik etmiye baş vuracak okuyu- gularımız olursa yanlışlığa düş- memeleri için bu ceza evinin Üs. küdar ceza evi olduğunu tasrih | elmeyî muvaf'ık bulduk. Üsküdar ceza evi müdürlüğü- ne getirilen Mustafa Kemal Kes- kinoğlu işe başlaması henüz pek kısa bir zaman olmasına rağ mep, kıymetli fikirlerini tatbik | ssbasına koymuş ve-ceza evin- de bir sabun atelyesi kurduğu gibi, son model kadın, erkek ter. likleri. iskarpinleri de imal ettii miye ve mıhkhmluı bvr san'at öğrettirmiye başlam Şimdiden bu ynldıı blrmk bü- yük siparişler 'alınmıştır. Kısa bir müddet içinde de ya- tak ve yongan çarşafları doku. yan atelye ve diğer birçok za- naat kısımları da, açılacktır. Böylece herlingi kötü bir mu- kadderatın aevkiyle ceza evine güşmüş olan bu behtbahtler böy- | lece temiz bir zanaat öğrenerek | memlekete müfit birer unsur o. larak ceza evini terkedecekler- gir, Mustafa Kem-' Keskinoğluna muvaffakryetle sriz. KURUKAFA leğimizde birçok iyi ve kabili- yetli insanlar, kadım yüzünden berbat olup gitmişlerdir.” 'lhuya_r kürt” lâkabr verilen şefi, “İngiliz entellicens servisi” nin, hakikaten, “Kurt” üÜnvarır- na lâyık bir kıymetli uzvuydu. Kendisine, kadınlar hakkında bu tavsiyede bulunduktan sonra ay. rıca şunu ihtar etmişti: — Dediklerimi katiyen unut- mıyasın, delikanlı!.. Bu iş, cid- didir! Ve “entellicens servis” in genç mensubu Martin Lorn, katiyen unutmıyacağına dâair, hem ken- disine, hem de şefine namusu ü. zerine SÖz v erm.işu. Bugüne, bu dakikeya da sözünde durmuştu. Vazife- sinde gösterdiği ciddiyet. mü- vaffakıyetine büyük bir ümil teşkil ediyordu. Fakat şimdi, gu kıza baktığı sırada, şefinin söylediği sözleri, şefinin yaşmda buluman bir a - dam için pek muvafık buluyorsa da, kendisi için biraz — müsşkül hissediyordu. Şefî altınış yaşlarında kadar. dı. Saçları beyazlanmış, yüzü hıyukmqtı.oıdıph ka- dınlar hakkında bu gibi şiddetli ibtar ve takyitlerde bulunması | eu otoraylarının seferleri — muvakkar | Lüks,, ve lüks mağaza Gazetelerde bir “L geçiyor. Eğer mesele sade bun cak, üstünde durmağa lüzum '—nn- vıw-uım Fakat bu “lüks,, üks Eyşa,, ve bir de “Lüks Mağaza,, sözleri ila kalsaydı, umurumda olmıya. lere Meselâ, lüks mağazalar )uzde yüz kazanç alabilirlermiş, Mü. rakabe komisyonlarının kurulduğu, t bir memlekette, böyle bir istisnaya tahammül oedilmesi, şeydir. âzım gelmez mi?.. sak eder. Bi vatana hizmet Bu toprakların bize verdiği kazancı, bu topraklara laydası olmryan züppelikler uğrunda harcayamayız. telliş heyetlerinin vızır vyızır za ne demektir? Alle büdçelerini torpilleyen yaldızlı tın kakmalı filinta Niado—m. 'or, bunu da hoş görmek yanın halini hepimiz biliyoruz. Yaşamanın günden güne tiği de meydanda, böyle bin derde uğramış bir za. içinde, en vazgeçilmez ihtiyaçlardan baş ahlâk cak heybetli saatlerin çdldııu zaman, kmdıdâ öcek iç ve dış kuvvetini mubafaza ile mükellefiz unı milli blir “Lüks”, en geniş, en ferahlı zamanlarda bile göze batan bir israftır. Öna görenek, yapmacık, servet şimartıklığı teşhisini konuz, Çünkü tü lcmız Namriar suz zihni uh hastalığına tutulmadan, aslâ bir ihtiyaç olmaz. zarif yaşamak, güzel bir şeydir. alâkaları yoktur, Lüks, hayatla insan arasma, ete. n dokunmuş bir rüya ptrdee: gerer, life w ku—l üyü do.u dekorları içine düşenler, q(ıı( geçme- Fakat bunlanın Onun sırma, dar acınmıyacaktık. Fakat zahmetle terlemiş almlarm arkasında asi düşünceleri de ülkelerin, kıitala: te bunlar doğuruyor. O düşünceler, büyüyünce, iklimlerin ve nihayet bütün dünyanm huzu. ranu kaçıran içtimaf belâlar halini alıyor. Doğrusunu isterseniz, hize ne lüks Hazımdır, ne de lüks mağaza, Bunlar olmayınca, tabii sinirlerimize dokunan istisnalara da lü- zum kalmaz, #“Lüks, e yalnız fener direklerinde tahammül edebiliriz. İşte o kadar, HAKKI SÜHA GEZGİN IGÜNDEN GÜNE Asri şecere ECERE" Jiyü ötedenberi allelerin, nesild. şekkül ve uzanış hâdise T bit eden bir vesikadan bahsedi- lir. Bu vesika herkeste var mr dır, bilmem!? Çoğumuzun gece. resini bulup çıkarmak için, se- nelerin enkazı altında kalmış kütükleri tetkik etmek lâzımdır. Fakat bizdeki “şecere" geç- miş devirlerin hususiyetleri ba- kımından ekeik kalmıştır. Ge. aramızdan kaybolmuş sevdiklerimizin gittiğimizi esefle — yazmıştım. Bunu okuyan dostlarımdan bi- ri, “asri şecere” mevzuunu aklı- ma getirdi. Filhakika, bugünden başlıya- rak her aile, kendi sülâlesini, a8. rın imkünlarından istifede —su- retiyle tesbit etmek yolunu tut- sa, pek faydalı bir usul takip et- miş olmaz mıyız? Her aileye doğucak çocuğun tarih, gün, hattâ suat, devirden devire değişen - fotoğ. tabif gürludıılızdı Ununu ele- miş, eleğini asmış bir adamdı... Fakat gelip, bir de, Lorn'un göz- leriyle şu güzel mahlüka baktı. ğını farzediniz. Lorn düşünüyordu. Acaba, bi- zim “İhtiyar kurt” bu muhte- şem zarafet örneği ile karşı kar- şıiya geldiği zaman, aynı yetle düşünebilecek miydi? Onu otuz üç sene daha geriye getire- rek gu kızcağızım yanma otürt- salardı, acaba ne derdi? Lorn sür'atle içkisini bitirdi Tekrar kendisini toplamış, mav- kiinin ve vazifesinin ehemmiye. tini idrâk eden bir genç ajan &- fatiyle her zamanki ciddiyetini yeniden kavramıştı. Karşısında bu kadar cazip bir kız gördüğü için hemen kapılmalı mıydı? Bundan başka, kız yalnız de- gildi. Yanmda bulunan esmer erkekle de tekabete girişmeyi hiç arzu etmezdi. Çekilip gitse daha iyi olmaz mıydı? Hem biraz gezmesi lâ- zımdı. Gezmek suüretiyle temin edeceği idmanı, burada danset. mek suretiyle de elde edebilirdi amma, zamanın modası olan şu dütdürü dansları hiç beğenmi- yordu, Martin Lorn, hesabını gör- dükten sora, gitmek Üzere, ye- rinden kalkmıya savaşmıştı ki, şayanı dikkat bir hâdise oldu: Genç kız, dikkatle onun gözleri. ne baktı. Adeta kendisini tanı- yormuş hiasini veren bir hare- kette bulundu. Gitmeaini iste- miyor gibi bir tavır takınmıştı. Larn tekrar verine oturdu. (Devamı var) raflariyle yahut miyar teşkil e- decek bir tek resmiyle tesbit e- dilerek, bütün diğerleriyle bera- ber muntazam bir albüm halin- de hifzedilemez mi7? Bu albüm, yirminci asırda ge lişen ailelerin “asri şecere” s olacaktır ki, nesilden nesile in tikal ettikçe, hem soy, hem de his bakımımdan güzel ve faydalt bir merci teşkil eder sanırım. HİKMET MÜNİR 3ı.LAtI Memurlara kumaş Memurine ita olunacağını yazdığır mız kumaşların tevrlatma dünden iti baren baştanmıştır. Bu meyanda ma> Hiye nesareti memurlarına 1500, adliye memurlarına 60, dnhiliye memurları: na G, rüsumat memurlarına 48, pom taya 48, ticaret memurlarına 08 met re kumaş dağıtılmıştır. KOĞ Ağanız 1930 Ajana 818 Hafif 1845 İnceo sax progrum beyeti BAĞ BEv kadımı 2015 Radyo 1288 Fasıl heyeti 1250 Ajans 2045 Amatür 1205 Şarkılar sasti 1400 Karışık 21.00 Dinleyici program Btokdori 1808 Caz 31.30 Konuşma 1840 Kadmlar 2LAS Orktestra fasıl heyeti — 2205 Ajans 19.15 Potpariler — 2245 Dans Vakitler Vasati Ezani Vasat Ezani Güneşin doğuşu Öğle İkindi Akyamn IB KBAT 18.27 moz 2.00 708 DAT 1800 Yatar * 1958 — 185 İmsak — 688 1416 TT DĞ 1200 xa 84 İnşaat tahsisatı hakkında bir tamin Dahiliye Vekâleti 1041 mali yılı bütçelerinin ihzar ve tanzi- mi hakkında vilâyetlere bir ta. mim göndermiştir. Bu tamimde varidat ve masraf tahminleri- nin gayet dikkatli yapılmamı ve kat'i zaruret olmadıkça bütçele- re inşaat tabsisatı konulmaması NHHW