— Bu bahislerin sonunda bi- Ze bir diş kirası var mı? — Ne münasebet! — Burası Macestik oteli değil. Fakir bir | Muhittir. En kabadayısı elli der | lar tutuştu. | Yusuf tepsiyi bitiriyordu. | — Yiyoruz ama, kendi kese - mizden, Keşke bunu da bir bur | dala ile bahse tutuştuktan #on- İK — Suklan | — Âçı dolar ab mak tatlı nldi'îıl)i?:!! Biz, Anafor, kime tatlı gelmez Nihayet tepsi boşaldı. Kahvenin içinde bir gürültü koptu. Herkes: — Yaşaâım Türk pehlivanı. Diyerek Yusufu alkışlıyordu. Tercüman ş sordu: - _h—?&şkı birşey yiyecek mi- — Hayır. Şimdi bunun üstü- De — bastırsın diye — bir acı h'ıtııew içerim. tecüman, bir kahve “ğ:î“- garsona nede saz tekra! lmağa başladı. b . » ,;lımsazubeydeapü— ıâ.İyelı bir sos duyuldu. Zübeydeyi bekliyenler çoktu. Zıla_ venin içini o saat- te müthiş bir kalabalık Barmiş- ;ğîegılım ki, müşterilerin bir in Zei quıı. yi — dinlemek içi Yusuf: — Bu ne müthiş kalabalık! Neredeyse insanlar - biribirinin oturacaklar. Kmcağında Şine du_Dlmk etrafına bakınıyor * Sahne perdesi kapanmıştı. Neşeli ve gürültülü konuşma- larla saatlerdenberi “Yusufun kulak zarmt patlatan etraftaki /| Müşteriler gimdi dilini yutmuş Kibi, birden susmuştu. Tercüman: h: k — Görüyorsam diyordı müşteriler şu kadını — ne kekrul çok seviyor! H:;ınıbıgmd.u amelelerden İ $ ( — Hizlı könüşmayın rica &* | derim, dedi, Zübeyde çok sinir- li bir. kadındır. Oynarken ve O Barkı söylerken ufak bir sese, ,mn tahammül edemez. Derhal sahneden çekilip gider. Müşteriler Zübeydenin huyur / Rü biliyorlardı.. Ve bunun için- l::nı:ll koskoca kahveyi - derin, z Bessizli muştı. İşte birincl zi * y Neredeyse perde açılacak. yaşsuf Gört gözle sahneye ba- ' Tzrd;mın: — Herkesin sabirsizirkla bek lediği bu kadım acaba güzel bir m"mlî. Yoksa maymunun biri Diye fısıldadı. Yusuf; — Sus! dedi, maymun da #a güzel de olsa, seyredeceğiz k"k"_'mfdilllm&f €a gibi dilimizi İşte ikinci Tacl ee Dekor çok d İ - çi Li Sİ. Yandan kafesli bir evin Cumbada — güzel bir başt görünüyor. Bahçe- vuz Vırgılâlmım frakiye- vd sesleri dmhı"v:. Plğım Oturan kadın Zübeydedir. Yüksek bir sesle şarkı söylü- Bahçeden bir erkek görünü - | yor ve Ona doğru ilerliyor: — Ah sevgilim... Evde kim - ol- A V. j 90 yoku, in de başba- ;?:n kalalım.. Sevişelim, konuşa - ğ;ve ?lmiwr. beyde şarkısmı yarıda bi - rakrp bahçeve iniyor. B Arap delikanlının — boym sarılryor.. öDüsüyor: e — — Kaç gündür neredeydin? İ — Seni aramakla meşguldüm. İ — Ben, senin icin hazırladı . #im bir şarkının bestesiyle uğ> rastyordum. Odama kapandım.. Gnlerce meydana cıkmadım. Terelliman bu gsözleri yavaş yavas Yusufa anlatrvordu. Yusuf dayanamadı: n Rünya tersine gidiyor ga H*a' Kadlm. erkede sarkı düzer D” he? Rizim bildiğimiz eski Mecnun — Leylâya, Mmüzallarda A AMERİKADA Yazan: Iskender F. Sertelli İ Bo di Aşık Garip Şahsaneme, Ferhad Şirine türküler düzmüş, beyitler, mâniler söylemiştir. dinliyelim. Sahnede çok güzel, Çok ha- raretli bir sevişme faalı başla - mıştı. Delikanlı çok kıvrak, çok Yusu2 bu aahne karşısında mütemadiyen gülüyondu. AÂşık birdenbire — ağlamağa başlamıştı. Zübeyde, âşığımın göz yaşlar rInı saçının uciyle silerek onu teselli etti. Başmı omuzuna dâ- yadı... Hazin sesiyle, güya ken di besteledifi yeni şarkısını o- kumağa başladı. Yusuf bu şarkıdan çok hoş- lanmış ve Zübeydenin sesini çok beğenmişti. güneşinin etrafını murdan birer kandil gi- bi donatmıştı.,, Diyordu. Terctiman gümel a- rapça bildiği için, bu şarkının manasını aynen Yusufa tercü- me ediyordu. Yusuf: — Ne yaman kadınmış te! Jarınt dinliyelim. Bak kâfir ka- dma... Doğduğu zaman, evinin etrafı gökten inen yıldırlarla g::lı'nmn_N—'üullyuM Müşterilerden biri, türkçe o* larak; (Devamı var) hâkim aşılanan insan bir türlü yalan söyliyemiyordu. İşte büyük i- tlnlryuıu -hıhm“:ı e & SA TAR MA D u. geldi, lerdenberi vorulan — vilendünün dinlenmek ihtiyaemı yavaş ya- vaş hissediyordu. Ağır ağır rivinerek kapmın önünde bekliyen arabasına doğ- K TT Ikinci devre lik maçlarına dün başlandı Geçen Pazar başlaması lâzımge- len, takat sahaların futbol oyna. namıyacak kadar çamur — olması yüzünden — tehir — edilen — ikinci devre lik maçlarına dün Şerel ve Kadıköy sahalarında başlanmıştır. Günün en mühim — müsabakası olan Fenerbahçe - Galatasaray karşılaşmasını 2—0 Fenerbahçe. liler kazanmışlar, Beşiktaş Altın- tuğu 4—I, Velfa Topkapıyı 93 yenmiştir. Kadıköy stadındaki müsabaka, larda da İstanbulspor Beykozu 5—4 yenmiş, ve likin en sonunda giden Süleymaniye de yine likin en kuvvetli takımlarından Beyoğ- ra başlanmadan mütevella Bodu. rinin hâtırasını taziz için birer da- kika süküt edildikten sonra oyun. lara başlanmıştır. Gelelim maçla. rin tafsılâtına: Şeref Stadında: VEFA 9 — TOPKAPI 3 Bu starkda günün birinci müsa. bakasılır hakem Şazi Tescan ida- resinde Vela . Topkapı takımları yapmıslardır. Daha oyun başlar başlamaz PI nısıf sahasına — yerleşen Velalıların müsabakayı muhakkak büyüük bir sayı farkı ile bitirmek azimlerigöze çarpıyordu. Nitekim birinci devre 4—2 Vefalıların ga- lebesiyle neticelendi. İkinci devrede yine hâkim bir oyun çıkaran Vefalılar bu devre Topkapının bir gölüne mukabil beş gol dahg çıkararak müsabaka. yı 9—3 galip bitirdiler. Bu müsabakaya takımlar şu kadrolarla çıkmışlardı: VEFA: Hüsameltin — Vahit, | Enser — Maslafa, Hakkı, — Fer- di — Fikret, Hakkı, Şüktü, Züh. tü, Necati. TOPKAPI: Halid — Hemdi, Solâkattin — Sabahattim, Seyfet. tin, Süleyman — Tahsin, Ah, Da. er Galatasara BEŞİKTAŞA — ALTINTUĞ 1 Bu stadda günün ikinci müsa. bakasını Beşiktaş . Altıntuğ — ta. kımları yaptılar, Hakem Tarık ÖO. zerenginin idaresinde oynanan ma- ça takımlar aşağıdaki kadrolarla çıkmışlardı: BEŞİKTAŞ: Mühmet AH —— Yâ. vnz, İbrahim — Rijat, Halil, Hüz seyin — Hayri, Hakkı, Orhan, Şe. rej, Şükrü, ALTINTUĞ: Tarık — Cemal, Mehmet — Akmet, Sefer, Hayri— Lütji, Sait, Hayri, Ab, Rüştü. Herkes bu müsabakanın da büyük gol farkı ile biteceğini tahmin edi- yordu. Fakat lik maçlarının birin. ci devresinde enerjileri - sayesinde güzel oyunlar çıkaran Altıntuğlu. lar fazla gol yememek azmiyle oy- nadılar, Oyun başlar başlamaz si- yah . beyazlılar derhal sahasına yerleştiler ve birinci dev. reyi Hayri, Orhan, Hakkının attı. ğt üç gölle 3—0 galip bitirdiler. İkinci devrenin 20 inci dakika. sında Şükrü Besiktaşm dördüncü golünü, iki dakika sonra da Alj Altıntuğun yegâne gölünü attı ve müsabaka bu 4—1 Beşik. taş lehine neticelendi. FENERBAHÇE 2 — G.S, 0 Sıra bu mühim maça geldiği za. man sahayı beş bine yakın bir se- ver, Raşıp, İsmail, yirci kalabalığı doldurmuştu. Maç Birinci küme puan cedveli Takım: Kü n M. M r S £ el Beşiktaş — 10 10 — — 6 A Fener 10 8 1 3 . ü Mit l Galatasaray — 10 5 3 2 30 12 23 Beyoğluspor —10 4 3 ÇS Çüri S | Kasımpaşa — 10 4 1 5 18 M 19 Vefa 10 3 2 5 20 35 18 İst. Spor — 10 2 4 a N ga ı B Y Vp Topkapı 10 1 4 z AA .| Beykoz 10 2 ı 7 11 M 18 Süleymaniye 10 1 1 8 10 35 18 görmiyen Ş hürmetle ihtiyar âlimi karşıla- dılar. Profesörün bu akşam iştahi açılmıştı. Mütemadiyen yemek yiyor ve hizmetçisi İle şakala - şıyordu. Yemekten sonra - eline gazetesini alarak dinlenmek İ- çin odasıma çekilen âlimin, uy” ku koltuğunda bastırdı.. .. . Serum yapılmaya başlamıştı. Gazeteler bu serum için hükü - metin koyduğu meoburiyeti bü- yük puntolarla ilân ediyorlar- dı. Profesörün — lâboratuvarı, her gün aşr olmaya gelenlerle dolup taşıyordu. Bugün de aşı- nm son günü olduğu icin âlim her günden — fazla çalışmaya mecbur. kalmıştı. Son olarak goförüne aşı yaptırtan sonra, geniş bir nefes aldı, tatir tatlı düşünerek bu son aşı ile bera- ber birçok fenalıkların önüne geçtiğine kani olmustu; öyle ya, hemen bütün fenalrklarm mü- sebbibi olan — yalan, — ortadan kalkımca, onunla beraber fena - irğın da güphesiz - di. Profesör o aksam icin davet- Hi olduğu dostü Ahmet Uneumun evine gitmek — Üzere giyinerek sokağa çıktı. Altıntuğ' yı 2 h atk T7 günlerdenberi yürütülen tahminle Te Uygun bir ilde neticelendi. Saat 15—15 te - taraltarlarıın tezahürleri arasında sahaya çıkan takımlar şu kadrolarla yer aldılar: FENERBAHÇE: Cihat — L l:: îu,o;"ârü'"'—-img — Kü. ’Rıbü. , Basri, Niyazi, Toci, GALATASARAY: — .L_. fru:, Adnan —— .Vuz'._.;w. H'ük — Bardaros, Gündüz, mül, Salâhattin, Serajim, aç n S Üsabakaya Galatasarayın hü- cumiyle başlandı. Fener müdalaa. sında kesilen bu akından sonra iki taratf da hâkimiyeti kendi lehleri. me çevirmek için çalışıyor, fakat nda muvaffak olamıyorlardı. Müsabaka süratli cereyan ediyor ve zaman zaman çok heyecanlı ge- çı)ıır.-l-jmeğ mıızdvm hattının her zamanki gibi şuurlu oyunu 10 un- €u dakikadan itibaren oyunu Ga. latasaray nısıf sahasına İntikal et. tirdi. Fakat bütün hücumlar gü- zel bir gününde olan Galatasaray müdafaası karşışında semene ver. ;muhhçel&rm 10 dakika ka. dar süren bu hâkimiyetleri yavaş yavaş müessiriyetini kaybetti ve bu seler sarı . kırmızılılar Fener nısıf sahasına yerleştiler. Bu ara- da Salâhattinin fevkalâde bir ve- lesini Cihat o nisbette güzel bir lmnırış'ı körnere attı. Fakat kor. ner neticesiz. Devrenin hundan sonraki kısmı karşılıklı akınlarla, İ b ykilae GN Gd : gekil neticelendi. KA İKİNCİ DEVRE: İkinci devreye Fenerbahçeliler büyük bir enerji ile başladılar ve oyunda üstünlüüğü temin ettiler. Bu devre açıklarla oynamaları Ga- Yalan lâzımdır ! Hava güteldi. Gökta köcamlah kocamân yıldızlar — parlı a. O âkşam sevincinden yağ M'gm leSöN, — afkbasihi savdı, ye başladı. Söka: gn başmda karşı tarafa geçer ken kuvvetli bir elin ensesinden tutarak kendisini saretiğmi ve: — Kör müsün — dangalak! gibi no yürüyüp duruyorsum!.. Diye bağırdığımı — duyunca, hayretle başmı çevirdi. karşı- sında işeret memuru sinirli gi- nirli yüzüne bakıyordu. Buntar yetişmemiş mibi, arkasından her meh ilâve etti: — Daha alık gibi ne bakryorsun haydi bas! Profesör hayatında şimdiye kadar karşılaşmadığı böyle bir muzmeleye hiçbir. mana vere, miyerek uzaklaştı. Ham yürü- yor, hem de kendi kendine: “— Yarabbi! Dünyada ama terbiyesiz insanlar var!,, diye mrrrldanıyordu. Her zaman büyük bir hürmet ;üıduğudoımımevhhıhıı- di kaldırdı. O zamana kadar en ufak bir geçimsizliklerini - dab duymadığı dostiyle genç karısı merdivenin başında kavya edi - yorlardı. İhtiyar âlim hayretter afalladı. Genç kadın, merdive ne yaslanmış, bağırryordu: “— Muhakkak bana nara ve receksin! Cünkü sevgilime elbi- 4€ yaptıracağım, Yazan: Osman Günsav yürüdü. inlemeye tahammülü kalmıyan âlim, biraz evvel gir- diği kapıdan büyük bir süratle gıkarak kapıyı kapattı. Zavallr adam, hakikati bil'll1 öolsun — anlamıştı; bi akşam a akdı, gazetenin ilk sa - ifesinden son sahifesine kadar — an Hünden yapılan cinayetlerle do- | İki gün evvel kurduğu ümit- H.ı"'otle trafı hizmetrileri c“nnmml. ==:' lar, cok vemek vemekten bay- gınlık geciren âlimi kendine ge tirmeye salteryorlardı. İh;ivır âlim, hemen yerin- en kalktı. gülerek h m;u!ı t:ıhı.' ŞOS İT Saat sonta erkan akşam garetelerin; ü e r?o şu havadis göze “Teessiürle öğrendifimize gör re, büyük ilim adamırmızz profe- | Bi » fin TAboratırvarı bir gün ahlaşılmıvan bir kaza ne- tirsstnde yanmıntır.,. Profesörün —acan kesiflerini sakladığı bu İlim ocağının yan: MASI. -0 YE latasaray müşkül v Nihayet bil sopu biraz sür taladı. Merkgez mu Ve ayni enerj Tesini tazyike başladılar, garıyorla Bu vaziyet 15 dakika kadar de- vam etti. Bu andan sonra Galata- saraylılar tekrar canlandılar. Fa. kat bütün yaptıkları hücumlarda Cemilin fazla lavullü oynaması ta. kımının aleyhine oluyor. Dakika 25: Bir Fener akınında Ga'atasa: müdafli Faruk kale yakınında bir frikik ateşma sebep şütle Topu Galatasaray ağla takarak Fenerbahçenin ikinci gc lünü de attı. Bu ikinci sayı Ga rın mâreviyatını kırdı ve F ler de büsbütün açıkdılar, zaman yaptıkları akınlar Mi olamıyor. Devrenin sonlarında k: şarı çıkarıldı. Bu arada Cihad da * kenarda tedavi edilmek üzere bir müddet kalesini Fikrete müsabaka da netice de bu şekilde 20 Fenerbah Hbiyeti ile neticelendi. Kadıköy Stadında: SÜLEYMANİYE 4 — B.O.spor 2 Bu stadda günün ilk maçı Bey. oğluspor ile Süleymanıye arasında idi. Hakem Muzallerin ideresinde oynanan bu maça takımlar aşağı- daki kadrolarla çıkmışlardı: SÜLEYMANİYE: Hadi — Ru- hi, Daniş — Aptuş, Osman, İbrax kim — Molo, Şükrü, Zeki, Meh. met, Fethi, BEYOĞLUSPOR: Koço — Ci velek, Stavro — Çicoviç, Angelidi, Stelyo —— Talea, Culaji, Maruli, Koço, Tanaş. Oyuna başlar başlamaz Beyoğ- lusporlular Süleymaniye - kalesine indiler ve daha ilk dakikada Tale. anın ayağiyle birinci golü kazan. dılar. Bu gölden sanra oyun bir müddet mütevazin bir şekilde de- vam ettikten sonra Beyoğlusporlu- lar hâkimiyeti ele aldılar ve yedin. €i dakikada Culafinin ayağıyle i. kinci golü de çıkardılar. Bundan sonra Beyoğlusporlular bir müd- det daha neticesiz. bir hâkimiyet kurdular. Birinci devrenin sonla- rına doğru oyun mütevazin bir şe. kil almıştı. İkinci devre başar başlamaz Süleymaniyeliler mağlü. biyetten kurtulmak için canla baş- la çalışmağa başladılar. İlk daki- kalarda Beyoğluspor kalecisi güzel bir kurtarış yaptı. Süleymaniyeli. ler gol çıkarmak için yırtınrıyorlar. Yedinci dakikada Beyoğlusporlu. lar on sekiz dışında Fethiyi düşür düler. Zeki (rikikten ilk Süleyma- niye gölünü attı. Süleymaniyeliler onbeş dakikadan beri hâkim olma. larma rağmen bir türlü gol çıkara. mıyorlar. Onbeşinci dakikada on- sekiz içinde Maruli bir Süleyma- niye akınımı kesnâek i:ktğ.kân aya. Bı kaydı ve yere düşerken de topu eli ile tuttuğundan hakcm penaltı ile tecziye etti. Penaltıyı Şükrü go. le tahvil etti. Oyun 2—2 berabere vaziyetine gelince her iki taraf dâ galibiyeti kendi taralına çevirmek için canla başla oynamağa başla- dı. Yirmi ikinci dakikada Fethi kala ile bir gol attı ise de olsayit- ten attığı için sayılmadı. Nihayet otuz dördüncü dakikada sahanın €n iyi oyuncusu olan Fethi galibi- yet gölünü attı. Bu gölden sotra Süüleymaniyeli.er büsbütün Ch landşlar ve dört dakika sonra Fet- hi kalecinin plonjonuna — rağmen Süleymaniye golünü attı. Bundan sonra netice dıüli”“_*â’: oyun Süleymaniyenin 4—2 gali! K yetiyle sona erdi. Hakem mMüçi W_ı fena idare etmiş ve K mgg_biyaine;ebevuh Günün ikinci müüsabakası Tz tanbulspor ile Bowu_!; -e idi. Hakem Beşiktaşlı Hü Rün (AAtfen sayfayı Kİ İDĞÜÜeii v d di hi UĞ