z Te Er DYT T NL YŞT Z 2 BİRİNCİTEŞRİN 1940 * — VAKIT Meb'uslarımızın konferansları Edirne, 1 (Hususi) — bah Edirneye gelen Den! ni busu Necip Ali Küçüka, bu ak” gam halkevinde mühim ünasebetle elek triklerle donatılmıştı. Başmüşa. vir, vali, mıntaka parti müfet* tişi, mebuslar ve bir çok Edir. melilerin bulunduğu bu konle" ransta hatip, Edirnenin muhte, Jf bakımdaa yüksek değer ve ehemmiyetini tosbit ve tahlil ettikten sonra, dünya ahvali kargısında milletimizin durumu mevzuuna geçmis, Ve Ti biz böyle zamanlarda m fin etrafında — toplanm Jen bir milletiz. diyerek birlik ve bütünlüğüm rüz ettirmiş, mışlır. millf toba * Bık sik alkışlan. İĞDIRDA Iğdır, 1 ÇA.A.) — Sinop me' busu ve C H. Partisi umum! asından Cevdet yı bölge müfettişi Ordu mebusu doktor Vohbi De. mir ve diğer zevat ile birlikte buraya gelmişt Ce—.dpı Kerim İncedayı, beler erkân ve memurin ile Iğdır ve civarı hıîhn.ın binlerce dinleyilei © bugünkü dünya vaziyeti sında takip etmekte olduğu si. yaseti izah eylemiş ve Türk milletinin Milli Şef İnönüye ka'şı olan sonsuz inanç ve bağ” bunün ifade ettiği Z ettirmiş. ADANADA 1 (AA) — Bingöl eridin Fikri, Adana Türkiyenin dış poli &1 etrafmda bir konferans vermiştir. AYDINDA Aydın, 1 (A.A.) — Şehrimi" ze gelmiş olan cumhuriyet halk M apartisi umumi idare heyeti a. Ankara mebusu Müm" sen tarafından halke. vinde çok kalabalık ve seçkin bir dinleyici — kütlesi önünde bugüntü dünya vaziyeti kargı a Türkiye mevzulu bir kon Yeranş verilmiştir. Mülhakat parti ve halkevleri teşkilâtlarma —mensup birçok heyetlerin de hazır bulunduğu bu konferans ayni zamanda ge. hir içinde muhtelif noktalara konulmuş bulunan hoparlörler * Te halka dinletilmiştir. Mümtaz Ökmen şerefine Öğ - leyin parti tarafından ordu e“ vinde ve akşam da valimiz ta. Yafından vali konağında birer ziyafet verilmiştir. RİZEDE Rize, 1 (A-A.) — Bugün İs> tanbul mebusu Şükrü Esmer ve mebuslarımızdan — Kemal Kamu, Fuat — Sirmen, Cavit ve ğla meobusu ruh bölgesi parti müfettiş mal şehrimize gelmişlerdir. İstan! mebusu — profesör Şükrü Kamer, balkevinde ka. labalık bir halk kütlesi önünde bir konferana vererek, büyük devletler arasında cereyan eden kanlı müuharebeler - dolayısile hadis olan dünya vaziyetini a" gık bir surette —izah ettikten sonra, ebedi şef Atatürkün Lo. zan münhedesinden sonra bize bırakmış olduğu — hariçte & dahilde sulh vecizesini tebarüz ettirmiş ve cumhuriyet htikü" metimizin takip et nt anlatmıştır, Hatip, sözlerini — bit Türk milletinin başmda h: u ve muzaffera" ne mücadelelerle yetişmiş İs. met İnönü gibi bir şefin etra * fında toplanmış ve candan bağ. J1 bulunduğu ordusu ile ve inar nt olduğu millet meclisiyle dün. ya hâdiseleri karşısında dim” dik durmakta bulunduğunu işa. ret eylemiştir. ——— Gemlikte bir hayırsever Gemlik, (Humuzt) — Gemli ” ğin Karacsali köyünden —Aşıkt Halil isminde haymsever bir vatandaşımız 30 kimsesiz oocu. Bü sünnet ettirmiştir. Bu kıymetli vatandaşı can" dan tebrik ederiz . rrmmmıımhmmw ?!ARIN AKŞAM S AR AY SİNEMASI TRADER HORN Filmine neziro olarak yapdan Meysimla fik süper fiimi FRANSIZCA SÖZLÜ 'KARA Güneş (Stanley ve Livingstone ) Şaheserini takdim ediyor : Baş Rollerde : SPENCER TRACY RİCHARD GREZN Bâxir ormanlarda, 3 sene mütemadiyen çalışıları ve 11 milyoa dolara mal olan ve binlerce ffgüranm iştirâkile vücuda getirilen DÜNYANIN BN BÜYÜK MACERA VE SERGÜZEŞT FİLMİ Düsya sinemalarında 6 y müddetle çözterilmişti Çevirin: Suat Derviş Bu kızdan biran evvel, Takat tatlılıkla kurtulması lüzımdır, O. nun Mary Lamort gelmeden evvel 1 lâzt Vary de herkeş gibi onun Mary de oönü: şüphe edebili I bile de lik kıyaletiyle ve yarı çmh—— bir balde yapacağını bildiği Mary'yi but Cadının görmesi da olan şeyin onun taralından Öf renilmesini ister mi? Bu çılgm ve müurdar kadın kendisinden ne isti. yor? Her halde omu bu dakikada söyliyeceğe benzemiyor. Bu sahne iğrenç ve müellim bir sahne olmuştur Lucas. Siz bu sah. nenin üstüne Mavvell'in nihayet bü: bir hayretle Violet'in ziya. ret sebebini öğrendiği ana kadar bir perde çekiyoruz. Fakat nihayet Maxvell işi anlamıştır, Bu kızin -— 0 - niçin burada olduğunu biliyor. Maxxvell bütün kusurlarına rağ- Men iyi bir adamdır ve o anda da işi çabuk bitirmek — mecburiyetin. dedir. Bunun için Viclet'e karşı bir baba gibi ve yumuşak muame. le ediyor. Ona aşağı yukarı şöyle söylüyor: “Haydi, haydi çıldırmayınız be- nim küçük kızım... Çabucak bura- dlll gidiniz... Allah aşkına gürültü iniz. Rezil oluruz.,, Bu kar, qhm selil biçareyi büsbütün a. levlendii iffniştir. O da ses çıkarma- mask, yakalanmamak. istiyor. Fa- kat onun sebebi haşkadır. Bunun için konuşuyor, konuşuyor ve ni. hayet belki de ona yaklaymağa bil. fül teşebbüs ediyor, İşte tam bu sırada biçare Brun- pstdın takmağınım yep niden yerinde hmn“ldıhm duyu. Yör. Mary Lamort'u — içeriye gir. mekten menedecek hiç bir çare 2.10.940 Çarşamba 71.30: Program — ve mectleket ssat ayarı, 735: Müzik, HMAfT program (Pl.) 8.00: Ajans haherleri, S.210: Ev kadırı: Yemex listesi, 8.20/8.30: Mü. zik: Haft mut programının de- vazı (Pj 1 Program ve memr Ajana haberleri. 1400: Müzik, Radyo 14.00: Program ve memle! yarı, 18.03: Müzik: Cuzband (PL) 1830: Konuşma çİstetistik umum müdürlüğü) 1845: Çocuk saati, 19.13 Çocuklar için müzik, 19.30: Memler ket maat ayarı ve Ajana haderleşi, 1948: Müzik: — Fasil beyeli, Radyo gazetesi, 20,45: Müzik Konuşma (Operaya dalr larda öpera), 2125: 810 kanseri, ZiA3: Müzik hüur bandosu, 22.20. ayarı, afana baberler Dana müziği (Pl)y 2 rınki p —ram ve kap Perşemb 3 1.Teş. Çarşamb. 2 1L.Teş. Vansli Bzanı VenA0 Kzüni 5 5T22 02 80212 04 211208 612 221521 9 30 00 17 B1 12 00 3119723 1831 2 0191027 Gn. Sikorski d'.'yîr'î İngiltere harbı kazanacaktır Londra, 1 (AA.) — Pat a“ jansı hildiriyor: Polonya başkumandanı gene. ral Sikorski, 20 eylül tarihinde radyoda — söylemiş olduğu bip mutukta Gondra üzerine yapılan Lfidh hücümlüütüt müvaffa* kıyetsizliğinden bahsetmiştir. Bu hareket mütemadiyen u. sullerini değiştirmekte ve har bin bideyetindenberi Almanlara 4581 tayyare ve 15 binden faz. Ja pilota mal olmaktadır. Kuvvetlerin tevazün — nisbeti mütemadiyen İngilterenin lehine olarak inkişaf etmekte bulun" duğu cibetle, Almanya İngiliz sivil halkıntn kuvvel maneviye. sini, barbar usullerile sarsmağa çalışıyor. Halbuk! keyfiyet İn” giliz mukavemetini arttırmak. tan başka birşey yapmamakta dir. General Sikorski, kendi tec. Tübesine istinaden, İngilterenin bu harbi kaybetmesine fmkân olmadığı kanaatine varıyor, İn' giliz. Mukavemeti bir dünya birliği hareketi vücuda getire. rek, zulüm altında yaşamakta olan milletlerde, demokrasinin barbar totaliterlere karşı mu' zaffer olacağı ümidini uyandı. rıyor, 'Düğün evive Yazan: iskender F. Sertelli bahçesiilk güni olduğa gibi katabalıktı vanlara bakan rımı çata. k pehi — Bir çatırtt duyuyorum... Halilin, kolu mu kırıldı? Bu sese, bulunan eski oevap verd — Ka gaca yok, beyim! O. yur, bu, Kol da kırılır. bacak da, Yusulf vet hasmımın tını yere getirdi. mevkiinde pehlivan hakem ihtiyar gır” diye hafırıyordu. doğruldu. Göğ ğü gibi kalkıp iniyord Balıkesirli Pr'* Bu arada Cafer ve Beyletin birihirine ba pek manalıydı. Hamdi Bey ikinci defa bahsi kaybetmişti. Cafer Bey birk ledi.. Yusufun yanma yaklaşt — Tebrik ederim, ! Bir hamlede Tü: ç besşpehlivanımı birnden yen. din! Ben galı eleci Meh* metten sı " karşında hiç biri tuturam ğmı anla. miştım, Dedi ve omuzun Yusuf h sadece gi yemedi. Yusuf gerçekten yorulmuştu. ""ıîî-ı.'%.“î'..’&:.'a_ salk'de —-imleti. Hamdi maları ç adım terlidirler. Dedi. Yasuf köşkün nlt İa. tındaki odaya gird'. Bu küçük odada, güreşgiler tarihinde pek nadir tesadül e. dilen bir fazilet sahnesine t. zaktan sahit olan Cafer Bey, Dbir türlü İçeriy i odasına çıkamı Balıkesirli elini öpmüytk Cafer Bey bt man rünce, ço mütehase ıunı.gımm çağırdı: Halii, — Yusufun er meydanma hokkab Htçiler dolmuştu. — Yaman pehli lüm, — Eşi yok bo. Yaman demek Yanmış Vesse. ——— — yor ve perdeyi te bu hareki Ğ sapıya gelirken bir koltak devirdiği zehabını vermiş. tir. ' Br_:n(m yıldırım gibi odayı ge. gnx kötü bir vaziyettedir. tatlı bir sürette bu kadar nı ve yine odi geldiğini anlatmak istiyor... na birçok bahaneler geli: hır ı-ın:ıi İ ilade sİ hakaret görmüş bissettiğini ve darıldığını anlamıştır, bundan emindir. Bu düşünce onu eziyor. Kapıyı metresinin üstüne yavaşça örttük- ten sonra odanın ortasında dürük yor ve yavaş bir ıvxle fakat biraz acı bir tonla: “Şimdi çıkarsanız daha iyi edersiniz.. d_)oı Ayakta durmaktadır. Yazıhanc. sinin pencereye en uzak olan köşe. si hizasında ve çüminenin (4 ya- nında bulunmaktadır. ; Emrine itaat edilmeden evvel birkaç saniye geçiyor ve © zaman farkediyor ki, perdeler sımsıkı k nu.ıh değ ortaların. dı*ıfmıır.ı oluyor. Bu g:nyrx Ve bu d sesle emrini tekrarlıyor. Ve bu de. fa emri tutuluyor, ımk ikiye ay. rılayor ve drasından o6 müthiş çir- kinlik meydana ç a Ve şimdi?.. Şir yalnız aşk ve ihtüi g kavrulan bir mahlük değil di onun bu hissine mütr! sot te karışmıstır. O hayattarı ne ıguyorvı banların hepsi malik olan kadını Mary Lamort'u görmüştür. O: perdenin arkasına — girerken titrek ve mağlüp bir kız iken ora. da bütün zincirlerini kırmış, coş- muş bir kadın olarak çıkmıştır. duzan Brunton'a bazlamıştır. San- —21— 0 İ 4 Hattâ çocuklar bile karyola - lardan hırı bu vuııim elindeki fi bile kaybetmişti. - bunu da haber cuklar! dedi. Şim dövüşün ne de. mek olduğunu anlamışlar, Hay- di, bahsi kaybeden çocuğa, baş. ka oyuncaklar verin! Haremağası koştu, bahsi kay beden çocuğa tekrar bir kucak oyuncak verdi. Bahsi kazanan çocuk, oyun- daklardan ziyade — — dediğim oldu — diye seviniyordu. Pencerelerden — bakan harem urun uzun mübahase. lâra girişmişler- in taraftayları, Yusuf da söylenccek söz bula . yegâne konuşulacak bir mevzu olmuştu. Herkes ondan bahst. iyor, her seyirci onu methedi. yordu. Yusu? giyindikten sonra, ha remağasına döndü: — Yarm yine gelecek miyiz, ağam”? — Evet. Beyefendi emretti; yarın sabah başka pehlivanları. mız gelecek şeceksin!. Yusuf, aldığı altınları koy. nuna koydu; Bandırmalı Hüses yine; * — Haydi. yürü bakalım, de, di, yol açıldı.. Yarın yine ı,:c’.c. ceğiz buraya, Yusuf, köşkün bnhçeılndeu çıkarken, arkasından yüknY sesle haylı Ya pvıhhvuı! Yaşa koca arslan! Yarm yine bekleriz. ; .. Ertesi günkü güreşte bir kol kırıldı... Si gün yine Ban* inle — buluşarak gitti. Düğün evi ve güreşler yapt lacaktı, Yusuf, kapıda duran. lardan birine sordu; — Bugün kimin güreşeceğini iliyor musun? — Hayır, ağam. Senin güre' geceğini biliyorum ama, karşı. na kimi çıkaracaklarımı bilmi' yorum. Onlarla da güre. selere sordular; müsbet bir vap alamadılar. Yusuf merakından çallıyo Ü — Acaba bugüf kimlerle reşeceğim ? Bu merak onu yerinde otut müyordu. Gerçi bir gün evvel, pehlivil larla alâkadar olan haremağı ona: — Bügün en çetin pehliv larımız güreşti. Yarın hoveski lar güreşi olacak. Dediyse de, Yusuf buna ini mryordu. | Eğer haremağasının — dedi gibi, bugün heveskârlar gşecekse, Yusufu ne diye toki küıke gağırmışlardı? d — Bu İşte b-r oyun var, Öj yordu, Cafer Bey yine kimbili ne plânlar hazırladı! Hüseyin ortaya şüphe çekt bir fikie attı: — Acaba bu plândan Cafe Beyin haberi var mı? — Ne derek istiyorsun Cafer Beyin haberi — olmadıli | burada oyun olur mu? — Olur ya. Dün moydand neler yapıldığını görmedin rtl Hamdi Boey, Cafer Beyle ko tra gidiyordu. — Balrkesirlinli yenilmesini isternedi. Ve mütü | madiyen senin mağlüp - olmafi | bekledi. j — Pekâlâ., bundan ne çıkaf O, bekliye dursun. Ben yapal ! ğimr yaptım ya. , — Bugün program değişel lir, Karştna ummadık - biri , kar. Seni uğraştırır. — Haniya o günler, Bu, usil | madığım adam kim olabilif L Gökten mi inecek yoksa..? | ÜUzün boylü konuşamadılar. Haremağası, Yusufu gördü! — Neredesin a kuzum? Nö: deni geç kaldın? B Beye fendi öğle üzeri İstanbula cek. Güreşin üğleden önce bit mesini emretti. Haydi, hemefj soyun bakalim, Hüseyin, Yusufun yüzüne b tı. Yusuf, haremağasına hürn kârane bir selâm vererek g0 yunma odasma girdi, Ve yavas ÇA arkadaşına döndiü: — Ben bu sözlerden şüphele-| ;uı]ygrmn, Hüseyin! Sen ne der ğanm konuşması benili de hoşuma — gitmedi. Bir güf önce bana böyle sert davranmıi miştı, — Görlüyorsun ya.. Hava d€ Bişmiş. Herhalde ben şüplb rimde haksız değilim, eni Bası, Hamdi Beyin hesabına çi Yusuf ve Hüseyin h.r—;okkmı bşacak sanıyorum. (Devamı vaf, için yoluna devam edeme. kadar zaman geçti. Bunu kim a nedir, bunu bilemez.. O kendi eserini « bir halde değildir. Deli miştir. Acaba cesedin yanında di dize rmlik — değildir. aptığı geylerin han- Ağa cesaret edebi. masayt ya, ek açmağı dahi dü- ünde ne bulun« l;ilımmekwdir. Göz, , leri Brunton'a takılmıştır. Göründe yaltız onun yüzü var. dır... Yaldız onu görmektedir. Bu arada c! soğuk ve katı bir cisme Parmaklarr bu cis- kıskandığı ve -ı,L":ı malik olamıyacağı, bir dakika ka k yaptığını kaldıcır.... lx:ııdım ve sonra için. de bulunduğu. bu ipnotize olmuş hale yakışan bir şiddetle elindeki | kocamanr taşı karşısındaki yüze, sevdiği, mvefret ettiği, istediği yüze doğru fırlatıyor... Bit dak -. Bir saat?... Onun aklır baş çökmüş müdür? Zannederim, Beti ge arkasına bile hakmadan odadifi çıkıp gitmiştir. Ve odasına girel ken kimse ayak sesimi duyması” diye en ulak bir ihtiyat hareketi yapmamıştır. Ve işte bunun iÇİ de kimse onun odasma dönüşünül duymamıştır. * h '(ıııhkhrdıklan:ımovy 6 değil yarı bir baygınlık ve uyuşuk içinde bu.unuy.ındın dolayı Ti ve Jestleri normal diz... Tabii en ufak bir ehenmiyt lmıyan bir bulaşıkçı kız içif normal “efendi öldü. Mtühiş vaka oldu. Evde bir cinayet di,, dan fazla başka bir gey dü |) şünmek — baliyetinde olmayan biK hizmetçi kır için normal, (Devamı var); Muamma rem:axomızın 23 Eyti || torihinde gözetemizde çıkan 37 NW metah tofrikamızın numarası dışlıkla 40 nemara alarak çıkmt$” ceye kadar ne Jdir, Özür diler, taskik ederis.