». r' ' Birinci Sınıf Köşesi: 'KUŞLAR 19 Mayıs ı D ol gün Samsundı ıj Ait Buar 5 Küçük Ayhan kuşların en iyi dostudur. On- vi vk ları pek sever. Kış günlerinde yemsiz kalmış kü- V Ku ada | çük serçelere o hep yem dağıttı. Küçük dostları- rİ thı B nıri bu sıkıntılı günlerden kurtulmaları için ba- Af v“ı,, & İnlerken harın gelmesini dört gözle bekliyordu.. ) , öyor diye, Oh nihayet işte bahar geldi. Minimini kuşlar ,;* Yı.hovî% Türklere şen sesleriyle ötmeğe başladılar. Yeşil ağaçların d '*di hediye, üzerinde yuvalar kurdular. Şı’ %'üı NW Siyazi Ayhan bazı yaramaz çocuklar gibi kuşları B %gihi zlaşkz yakalamak için ağaçlara tırmanmaz. Ökse koy- Ş * H maz, okla onları vurmağa çalışmaz. | '"N.T“c“:kmfıüı Siz de küçük ayhan gibi yapıyorsunuz de- |» f ğil mi?.. İenclik bavri | Yaz , nç ı & aoy rdmı Geldi gül kokulu yaz. O sümbül kokulu yaz. Kanatları bembeyaz, M Uçuşan kelebekler, Renk renk olmuş ciçekler, Kırlarda bizi bekler, Mineli bayırlarda. Yöomyeşil çayırlarda. Arkadaşlar koçalım, Şarkılarla coşalım ; 'Tarlalarda gelincik, O minicik minicik, Boylarile uzanmış. Güneş abladan yanmış, Kızarmışlar hep top top. Oynayalım biz hop hop.. Gölgelere koşalım. Şarkılarla coşalım, <——omağamın, Tavukla civcivler On civcivle bir tavuk, Bahçede koruk koruk, Diyerek kezinirler. Ya bahçede ya yolda, Ne varsa sağda solda, Bularak beslenirler. e günli 18 ) Kurtuluş savaşı oldu. Atatürk Türkiyeyi yeniden k ve yaratmak için Sam- Suna F ayak baslığı bu târih Vürk xençliğinin bayramı ola. rav alınrırstir. Her yıl Türk rençliği bu gl. hü uutiamak Üüzere spor ve be- den gösterileri yapar, İşte bu yıl da gençlik bayramı yurdun her yanında törenle kutlana. caktır, Yukardaki resimda bu şenliğe hazırlanmak Üzere pro- ya yapan gençleri görüyoruz. Nün tarihteki öne, Z öğrenmişsinizdir Tiniz-size Kurtuluş ı“:ülıı larken bu sa. n.'"!—'ıcı olarak 19 Ma- Mak a gl ahamaktadır & 'hq Usunu erkinliğe ka- İ Nş , Üzere bu tarihte H Ş Ayak bastı. B Erzuruma gide İşte bund Çok severim onları. O küçük tontonları, Onlardadır yumurta, Hayat vardır tavukta. Ziya Vekbi Altürk he az tesadüf ettiği Bahar geli'ken.. Köta j L bahar geldi, Kırlarda otlatalırı. tesi yükseldi, Uzanarak yatalım, ö t "s,,_ ağaçlırdan. Alalım bol bol hava, Va: ğıw:;açhrdnı. Atalım şen kahkaha., Ö SE etin kampta hi Cici bahar rüzgârt. Sarıyor bayırları. Gönlün sevinci bahar, Sende güzellikler var, Kelebek gezer dal dal, ne de hoş. Şen normin kuzumu al. : Bana koş, Ziya Vehbi Altürk bini izah ediyorlardı. Direktör: — ÜÖyle ise bu akşam slze bir coza vereceğim, Her ikiniz de | akşam eğlentisinde birer nu- / maraâ yapacaksınız, 2 ı Çetin hemen itiraz etti: f; x(qı a Kkd — Ama biz size yetiştik Bay y İşer9N haftadan devam) meerea « AA ö A 'ş=dı. sizin otobüsler AU e j , Yarı n n. " 'ı J h“"'lz_ ım saate kadar ön. VN tn bi ü ” "0., M Tar sonra otobüs. BİK DAĞİR farkedilmiye bat Vah ,q:rı; daha yaklaşınca o ç.:ü,,d: $erkı sesleri işitilmi v Direktlör. — Doğru ama, hem hizi bek- kaldık. Çetinle Aliye âiçin g l Örü erefl '5,“;: cı;ıd,_,.';';,'lk,fd;_l""[ Tarını soruyor, Onlar da'sebe, İ lettiniz, hem merak İçinde bi- uklar hayretle yan. | — v 7 KA ş Üi deeen aa çe ar| OYAZISIZ HİKAYE: € görsünler? | psi bir. Na Ho, Bt " Pokos hey heyl.. di ı*ııâ b *rdiler. ŞİZ. NON? bi ada başladılar, 'ı’.'ı Nayal e durdü Slzi im, arkadaş. 4i he or. İnşallah Şötey, Kai Körüşürüz. (ı“ ha " Soföre teşokkür *ı'.nm.,h'*l“'îdqn indiler ve p, Hlerinde arkadaş. Srinda açtıkları ye- 1919 Türkün temel taşıdı, Onun ardından gelen İstiklâl savaşıdır. İşte Türk gençliğine Sağlam temeldir, diye Türkün bu şanlı günü Berakıldı hediye, Dünkü 19 Mayıs Bir İstiklâl düğünü, Bugün 19 Mayıs Gençlik ve spor günü. Hayat ve Tabiat tetkiki Baharda faaliyete başlayan hayvanlar Arılarda hayat nasıl çoğalırlar ? Bal arıları, nasıl yaşarlar, Bahar geldiği vakitle çiçek- ten çiçeğe konarak bal topla- yan minimibi arıları hepiniz bilirsiniz. Dünya üzerinde ari- ların türlü türlü einsleri var- dır, Bunların en önemlileri bi- zim bugün burada siza bahse. decoğimiz bal arılarıdır. Bal | arıları Kovan denilen evcikle- rinde yaşarlar. Her Kovanda üç cins arı vardır. Kraliçe, er- | | kek ve dişi arı, Kraliçe daima | kovanda bir tanedir. Bütün kovan kendi emrindedir. O, a. rıların annesidir. Bizde bu arı- ya erkek olmadığı halde "Bay,, arı derlar. | Dişi arımnım en önemli ödevi yumurta çıkarmaktır, Rrkoek arılar hiç bir İş görmezler. İş. Çi arılar da kovandaki bütün işleri görürler. Sayıları pek çoktur. Bir arının hayatı | kete benzer, Arımın dili çok uzundur, is. İ tediği gibi kıvrılabil Erkek arıların İğneleri yoktur. Krali- ge arının vücüdü İnce, kanat- â"ı kısadır. Ve iğnesi de var- ar. İşçi arılar ise, vücutça öteki arılardan ufak olmakla bera- bi daha büyük kanatlıdırlar. Yiyecek toplamak için bu ka- natlarla çok uzaklara uçmak zorundadır, İğnesi vardır. İki türlü işçi arı vardır, Bun- ların bir kısmt yavrulara ba- kan dadı arı, diğerleri de bal. mumu arısı olup kovandaki pe- tekleri yaparlar. Bir arının İki torbası buln. nur. Torbanın birine çiçekler- den topladığı balı doldurur. Kovana döndüğü vakit bunu peteğo bırakır. Diğerine gıda doldurarak kendini besler. Arı. ların bacağında bir sepet, bir fırça ve bir de bıçak gibi şey- ler vardır. Bir çiçeğe konduk. ları man, üstlerine, başlart- na bulaşan samı tozları ayak- larındaki fırça ile #üpürerek sepetlerine — doldururlar. Bu tozları sonra yavrularma yiye- cek yaparlar. Bıçakla vücutlarının halka. larındaki balmumunu kazırlar, Balmumunu ağızlarına alarak, tıpkı tuğla İle duvar yapan bir adam gibi, peteklerini inşa e- derler. Bir arı evvelâ kraliçenin çı- kardığı küçük bir yumurta | halindedir. Sonra yumurtadan | bir kurt çıkar. Bir müddet bü- | yüdükten sonra peteklerin içi no kapanır, Daha gonra bu pe- | tekten kanatlı, bacaklı bildiği. miz arı çıkar. Bir arının 6& ba- cağı $ kanadı vardır. Başının iki tafarında sayısız gözler bu. lunur. Vücudü ve bacaklarını Öörten İnce tüyler kadIfe bir ce- raktınız. —— Cezamızı yarın çeksek ol- maz mı efendim? Ali atıldı: — Bu akşam için bir hazırlı. ğĞimiz yok!.. — Hayır, maz, Bu sırada çocuklar yine bir şarkıya başlamışlardı: Gel tatlı yavrum gel Sen ormanda kalma Bak renkli güllerle gel Bir çitik ördüm gel, Arkadaki otobüste de ayni şarkıyı söylüyorlar, Bu suret- |le atobüslerden taşan çocuk | şarkıları ve motör sesleri ağaç- Di sırtlarda tatlı akisler bir tılar. Sol tarafta gözlin alabil, diğine bir kumsal ve bu kum- salr yaâlayan beyaz köpüklü dalgalar görünüyordu. Kumsalm sağındaki tepeciği aşar aşmaz birden Şile meyda- na çıktı, Denize doğru uzan- | mış bir kara parçasının Üze- rinde beyaz beyaz şirin evler ve burunun ucunaki kayalarla küçük adacıklar çok güzel bir manzara teşkil ediyordu. Bir art üç dört seneden faz. şamaz. Büunun için işçi lar, besleyip büyüttükleti yavruların, kraliça kondi gibi olmasını ister, Bunlara ayrıda fazla yiyecek verilir, Kraliçe yetişecek arılara prensos der, ler. Her kovanda 5 — 6 tane bulunur. Kovanda kraliçe ola. rak ancak bir yaşıyabilir, Bunun için arılar aralart! muharebe bile yaparak diğer kraliçeleri öldürmeğe çalışır« lar. la © zaman ceza ol. Kamp çocuklarının gelece. ini duyan bütün Şilelller yol. | ların etrafına toplanmışlar, el lerini, şgapkalarını sallayarâk “Hoş geldiniz!,, diye bağırışi- K n R yorlardı. İşçi arılar kovanda daima ge gürültülerden Ürken çalışırlar, Boyları küçüktür, küme küme kuşlar karşıki Otobüsler Şileyi baştanbaşa saanr büyüyemezler. lara doğrü telâşlı, telâşlı | geçmişler, nihayet deniz kena. ' kanatları çok büyüktür. RERL rında yüksek bir tepenin Üs-| —Arrlar en fazla mavi rengi Biraz sonra deniz göründü. Kristot Kolombun gemicileri gibi bütün çocuklar bir ağız- dan deniz, deniz diye bağırış. tündeki kamp binasının önün. severler, Sonra kırmızı ve pen- de durmuşlardı, be renklerden hoşlanırlar. Gü- zel Kkokülü çiçeklerden pek memnun kalırlar. Arılar çiçeklerden aldıkları sart tozu, balı ve zamkı, kovan. larına getirirler, Bu zamki pe., teklerini sağlam yapmak için kuulanırlar, Arılar kovanlarına yabancı. ları sokmazlar. İçeriye tesadü. fen girmek istiyen şeyler, per- vane, sümüklüböcek, solucan pibi hayvanları iğneliyerek öl- dürürler ve dışarı atarlar. Bü. yük salyangoz gelirse kabuğu, nu yere yapıştırırlar. Üzerine mezar yaparlar. Yere yapışan salyongoz bir müddet sonra açiırktan ölür. (Daha var)