' Cet Altini İt N NS Yarnlle NN lta Yekii, ; yi ma- Bulunan S h K)'lhl;;hme a ASN Te | Bapıitifte Hay. A N ben de gre nesi İstanbula dünüyorlardı. A “ay kosta'kosa geldi. , de A İstersen buradan bir kandi! al Cünleti bir daha relisinde bu. vada da onları bulamrvacaksın Belediye Kmık'a yakında bir & '*ektrik dinamosu ;:M:.'tcocğalîi- te elektriğe kavtısşaca * H Bir müddet sonra Acar mek. anma araçlarının önemi H,."Warda kullanılan araçlarla şimdıki araçları yMusunuz? Küçük Nıhat köyde neler görüü? tn vazıvordu. Reledivenin şeh- ri elektrikle aydınlatmak İçin | büyük bir savaşa giriştiğini vfüyordi vö tt.. Süha bu sözlere çok sevindi.. “ünkü o aydınlatma araçlarının elerinde en favdalı ve en sıhhi olanmın elektrik oldufuna Ha. vatbilgisi dersinde öğrenmişti. YURT ALBUMU: 10 — Sıvas Yurt albümü müsabakamız ta- nadolunun en önemli memleket lerinden biri olan Sivası görü yorsunuz. Sivas tarihsel bir şe hir olduğu kadar zira! bakımdan da oldukça ilerlemiş bir memle kettir, Sivastan geçen demiryo, ha bu bölgeyi yurdun her verine vas (Erzincan ve BErzuruma doğru ilerler) diğer demiryolu da Samsun ve Sivas hattıdır. zu kısa bir zamanda demirağla. la ören Cumhuriyet hükürmetini ve Milif Şef İsmet İnönüyü ne kadar sevsek yeridir. Sivasın nüfusu son yapılan sayıma gö ro; 485,639 dur. Albüm müsabakamızm birin ti kısmı bugün verilen 10 uneu Tesimle sona ermiş bulunmak - tadır. Küçük — okluyucularımız, Bimdiye kadar topladıkları ve * mumlandı resimleri gönd e » A $ Yukardaki resimde bugün A- | « | vak V İ eriniz i AA ri bir zarf İçersine koya - ilkokul sayfası mu- harrirl dresine rönderme . lidirler. Resimleri dosyalarına vapıştıranlar, dosyalarını her mumartesi günü 14 den 18 e ka- dar bize getirerek imzalatabi- üsşebaka netlcesini İki Büyük görmesin diye! — Büyük anne gözlük niçin *akıyaorsun ? — Büyük görmek için yav - rum! — O halde bana pasta verir. ken çıkar, —— Acaba?!.. — Amca siz berber misiniz? —Neden oğlum ? — Babam sizi görünce yine © traşçı geliyor, dadi da. Birinci sınıf köşesit Tzt üN KA S p. a Serçe ile Yıldız Kar yağıyor sine sine. Yıldız'ın penceresine, Öte, öte: Cicik! cicik! Kondu güzel bir serçecik. Cıvıldadı, öttü, öttü, Yavaşçacık camı dürttü. Dedi: “Güzel Yıldız Ece! Beni sakla sen bu gece, Ben bir kuşum zavallıcık. Isınayım bir azıcık. Alırsan odana beni, Güzel Ecem! üzmem seni,- . . İşitince bu sözleri, | Doldu Yıldız'ın gözleri. Hemencecik tuttu onu, Optü, sevdi enikonu. Sonra uzun tasarladı, Ona bir yer hazırladı Gündüzleri avucunda, Geceleri başucunda, Verdi ona tatlı yemek, * Kıskanmadı hiç bir emek, . * Geçince kış, soğuk, ayaz, Öte, öte: Cicik! cicik! Serçeciğin sesi gürdü, Bu Yıldız'a teşekkürdü. Ah, diyordu, günler tamam, Lâkin seni unutamam | Ben her zaman geleceğim, Yıldız'ımı göreceğim; Omuzuna konacağım, Şen nağmeler sunacağım. Gönlümüzde sevğimiz çok;, 4 Artık bize ayrılık yok. Süsleyince kırları yaz, Uçtu havaya serçecik, -di Anne Masallarından: ——— ——— ç K N : (Gecen haftadan devam) Fakat, o hiç aldırmadan sarp yamaçları geciyor, katı kayala- Ft tırmanarak — aşıyordu. Biraz gonra Ğ rı geçmiş, ovaya İn- mişti. Bu defa volunda hepsin - don daha büyük bir nehir var dı Suları simsiyah ve çok de- rindi. Hemen dostlarmı batırla. dı. Ne beyaz, koğu, ne akıllı rüz gâr, ne de iyi kalpli marangoz yoktu. Ona kim yardım edecel. - U? Etrafına bakındı. aSac'ardan hişbi: rü yavamazdı. yanmnda Oradaki ehire kön. nehrin Afarla ne Radar küçük — kalı- re bulunur demem Ben do bunları aşac: ve biraz dinlenmek icla kenar. da oturun düşünme?fe basladı. Bu aralık sular bir kenarda murildanryor gibi sesler cıkarı - yorlardı. Armağan merak - etti, dikkatle bakarken söğüt ağa- ema bağlanmış küçük bir san . dal cördü. Kücük sanda! âdeta konuşuvor gibi mırıldanıyori Bir sahilden diğerine n Taşırım ben insanları, Kürekleri al eline Bulacağız bi kenart. Küçük Armağan hemen söğü- de koştu, ipi cözdü. Sandala at. lar atlamaz kürekleri ellerine almıştı. Siyah suların Üzerinde kürek çekmeğe başlamıştı. Bu aralık Üsştünden bir kuş geçi- yordu. Küçük seyyahm aklma hemen annesi geldi. Bu güzel kuş annesine bir baber götüre . mez miydit Kuğa başladı: Bevimli kuş, şen göklere Wm Rastgelirsen anneciğime ııol;: * Seldm söyle, iyi haber ver ben- den, Beni arar, hep sağmda, ıaîr:. Küçük kuş bunu duyar duy. maz, bütün kuvvetile uçup bu haberi annesine götürmeğe koş. tu. Armağan karşı sahile gelin- ceye kadar kürekleri elinden bı. ! rakmadı. Bahile gelir gelmez, sandala töşekkür etti, onu yine bulduğu Kibi söğütlerden birine bağladı, şarkramı söyliyerek yolunda İ- lerlemeğe basladı. Böylece epey. ce yol almıştı, uzaklardan bir 80s: “Gel, gel, gel,, diye cağırı- yor gibiydi. Bu, sahile çarnarak Armağant davet eden denizin gosiydi. Mavi dalgalar — kıvrıla. rak sarı kumlara dağılıyor, kü- gük seyyaha “gel, gel,, diyordu. Kenarda mini mini bir gemi du. ruyordu. Armağan bumu eörün- ce sevincinden ellerini cırpma . ga başladı. Kendi kendine "bu denizi gecmek için elbette bir yol vazdır. İgle gemi,, diyordu. gaa a Hemen sgemive bindi derin, mavi suların Üati ş Ribi uçuyordu. Günler geçti, ge- celer geçti, Armağan hev bu güzel küçük gemi ile uçuyor, | geceleri göklere bakrıyor, küçük yıldızlarla konuşuyordu. Küçük yıldızlar bazan gözlerini kırpa. rak onu uvkuya — götürüvorlar. bazan da annesinin selâmlarını getirir gibi parlavarak güözleri- ne bakryorlardı. Böylece mavi sularda dolaştı. dolaştı. Bir gün rüzgür şiddetle eama. ük Gezgin Be başlamıştı. Gemi iki tarafa Ballanıyor, Gök gürlüyor, şim- şekler çakıyor, Büyük bir fıwgı. na her tarafı duman içinde bi - rakıvordu. Armağan bu fırtmayı sevme. mişti. Fakat, kendi kendine: “Dünyada her şeye çare bulü- nur,, diyen marangozu hatırla. dı. Bu aralık güneş yavaş yavaş bulutları dağıtmağa, sıcak çeh - resini göstermeğe başlamıştı. Arkasmdan yeşil, mavi, turun . cu renkli bir uzun kuşak gök- ten vere doğru gelmeğe başlı. yordu. Buna annesi “eleğimaağ- ma,, derdi. Armağan bu renkli kuşağa tu- tunmuş, yavaş, yavaş göğe doğ- ru yükseliyordu, tam kuşağın gökteki ucuna gelir gelmez, evi. ni, annoesini görüvermişti. Pen- gereden bakarak kendisini bek. liyen annesine seslendi: “Anne, anne seni hiç unutma- dım, bak senin dediğin gibi ken. dimi ber geyden sakladım.,, Külcük seyyah bu uzun Tüya- dan gözlerini açar acmaz yine karşısında anneciğini bulmuş. BeVİnMizti. Biraz da gülelim Aritmetik dersinde Öğretmen sordu: — Beş elman var, ikisini ba. na versen kaç elman kalır? — Beş efendim! — Canım beşten Iki çıkarsa beş mi kalır? — Ben sana vermem ki, hep sini kendim yerim, Tarih Dersinde — Alp Aslan kimdir? — Selçuk — imparatorluğudur efondlm. »- Ne yapmıştır? — Tahta çıkmıştı. — Daha başka?, — Tahttan İnmiştir, efendim! Sağlık Şarkısı Dünvada sağlık En güzel öğüt Her sabah hık hık İçeriz saf süt Yatarız grken Uyuruz tamam Kuşlar öterken » Kalkarız hemen Her gün üç saat Güler oymarıa Bi gürbüz vahat Şen, çocuklartün 000