31 Ağustos 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

31 Ağustos 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 VARIT Si Adliyeden görünüşle — Babasına şahitlik eden çocuük Muhakeme sonunda babasının serbest bırakılmasını istedi — Ahba, dedi; bak ninem de|nın açıldığımı, oluk gibi Ağır ceza suçlularınım oturma yeri her zaman kalm bir seyirci tabakasile çevrilidir. Elleri biri- birlerine kelepçeli, bazısınm sü. gı sakalı karış karış, bazısının ütüK pantolonu bıçak sırti gibi mahkümlar; kendilerini bir sirk. AĞUSTOS 1939 geldi! Uzun pantoloniu ceketsiz ço . cuğun güsterdiği kadın mütema- diyen ağlıyordu. Çatık kaşlı, ba. g1 kasketli katil fazla bakama - dı. Başını oğluna - çevirdi; ikisi de tatlı bir sohbete dalmışlardı. te seyreder gibi etrafın! çeviren halka, gurür, istihza, yahut aem dıran bir halle bakarlar. Bugünkü kalabalık ©o kadar fazla idi ki, her zaman başların üzerinde, koridorun loş kalanlı. ği içinde, görmeğe alıştığım şim. | latıyordu: şek parıltılı süngüler bile görün. | — Cüuma günü idi, galiba, ma- müyordu. |pusanaye gelmiştim, Babam Ha. Galabalığın sebebi, her haldo| sanı istirim, dedim, Ama bırak- geniş alâkalı, yeni bir cinayet |madılar. “Bügün kavuşma günü müubhakemesi olacaktı. Lâüsteye |değil, göremezsin,, dedil A, yaklaştım. İsimleri gözden ge . ma, ninam sana vermem ka. çirdim. Gözlerim bir yere takıl. |ra ekmek göndermişti. Kapıdaki dı: adama sana versin, diye bırak - Suç: Katil, saat: 14, Yenidir: |tım, aldımn mı ekmeği? Şahit Ali, Hüseyin ve, aaire.. — Aldım, aldim; yavrum! Biraz düşününce hatırladım. | — Buba, nasıl doyüyorsun, o. Bu muhakeme bir-alle faclası i. 'rada; paran var mı, ki? H. Adı Hasan olan bu adam, üç) — Eh Işte.. çocuğunu ve 12 senelik kocasmı — Kardeşim Gülizar geçen ge- Akma feda ederek - sevgilisinin eşinden giden gözbebeği karısı. |nem ile o kadar uğraştık ama, ar sokak ortasında güğsünden | bir türlü susturamadık. “Ana, a. rurmuştu. Şimdi de işte ağır ce- |na, anacığım,, diye tü saba ka - ıda idi. dar bağırdı.. Encek, ninemin Kelabalığı yararak yaklaştım. | “dandini,, ninnisini bile istemi . Vati mübhalkemesinden — evvel |yor, artık! 5i arzusu içimde doğmuş . 1. Günden güne, aşina olduğum hkümları gözden geçirdim. saşı kasketli birisi arkasmı dün nüştü; bü Yeu idi acaba? Buü ara kalabalıkta kendisine ol açan bir kücük baş ileri doğ. u uğandı. —Jandarmanın “hüki saltosunu minimini elile bir ya. HHterek incecik sesile: « Büba, buba! diye zeslendi.| - — Yaaa' Öyle ise ben de se . Fakat şu jandarmanm ikide bir: — Açıl! ihtarr da olmasaydı! . . * Uzun pantolonlu, oeketsiz ço . cuk tatlı bir Rumeli şivesile an. Çatık kaşlı başı kasketli katil hiç bir şey söylememiş, sadece gözlerinden akan yaşı demir bis lezikli elinin yenine silmişt.. Çocuk rastgele konuşmasına devam ediyordu: —Buba, şahat ne demek? — Ne gördü ise, makemeye söyleyen şahatlır. e tada parmaklık arasında oturan ce bir ağladı, bir ağladı ki.. Ni.| Arkası dönük, başr kasketli İnin anama nasıl bıçağı vurdu . vahküm kafasını şiddetle çevir. | ğunu, beşi birlik gibi bir yara - kanlar fışkırdığımı söyleyeyim mi, ki, Adam duralad:. Birden oğluna ürkek nazarlarla baktı. Sonra o. muzlarını silkti. — Şahit Aliii! Mübaşirin sözleri merdiven - den aşağı savrulduğu zaman kü. | ük Ali koştu, İçeriye gindi. Or, babasına bakıp, gülümsedi, — Sen bunun çocuğu musun? | — Elbette! — Babant şahitlik edecek mi. / sin? | Ali belli, ki, demindenberi ka. fasmı yoran bü suale kati kara. Tini vermişti. Başını arkaya doğ- ru salladı: —Aal — Peki öyle ise, haydi git! Ali bir adım attı, sonra reise gözlerini kırparak baktı. Mahke menin üzerinde uyandırdığı ür . kekliği zorla atmağa uğraşarak: — Bubam kabahatsızdır, dedi, anam bizi bırakıp kaçmıştı hem. Bizi bubam bakardı. Anneme o kadar yalvarırödi, ki.. Ama, ©, gelmodi. Babam da kızdı, Ben babamı işterim. Eve gel. sin artık! —Haydi sen git bakalım. Ora. sını mahkeme düşünür. Si v'. Başı kasketli, çatık kaşlı ka. til Hasan, kırmızt hâpisane oto. mobiline bindirilirken, başını ge- Tiye- döndürdü: — Ey Ali, diye bağırdı. Bu pâzara ninetle gelin ölmaz mı? ğ Gülizarr da almayı unutmayın! Soğukta ninesinin sıcacık elle. rinden medet uman uzun panto. tonlu ceketsiz A arabanm ar - kasımdan seslendi: — Olur buba, ulur, sana tütün de getiririm. — Nihat Şasi i. Eataer, mâhzun tavırli biri i- . Her halde et vâkadan sonra bütümn Çatıklaşmış kalm kaş. arı altımda, simsiyah çerçeve i. ine gömülmüş gözleri bir işıkla Darladı. Yamımdaki arkadaşını umursşamıyarak ellerini gerdi: — Sen misin, Ali? dedi. — Benim ya, nasılsm? Uztn pantolonlu ceketsiz ço . uk, sıranm ayak vcuna cömel- i. Babasmın yüzlne iş(ıyaklı' akmağa başladı. Sonra elile ka. Her yemekten sonra günde 3 defa muntazaman abalığın arkasında çarşaflı bi kadını gösterdi: Bar HŞADi DA Le Mestriye ayağa kalktı: — Pol, bana kalırsa Parise ütmekten başka şimdilik yapar | ak bir şey yok. | ... Pol Taveresko yolda otoma 4 hile öyle bir sürat vermişti ki' FÜK T Çira sendi de bunun farkında değil |diler. di. Fakat arkadaşı da makineyi| — Le Mestriye dedi ki: siraz daha — yavaşlatması için| — Bununla beraber kazanın *öz söylemiyordu. Saat sekize sahahleyin erken olduğu söyle” şeldiği zaman Pol ile Jan Proni niyor. Babanız Pariste tanınmış sokağındaki otellerine gelmiş bir şahsiyeltir. Bu inanılmıya- Julunuyorlardı. Bay Taveresko 'cak bir şey, burada atoruyordu. | Pol Taveresko şimdi ağlama- Fakat buraya gelince yeniden ğa başlamıştı. bayrete düştüler. Burada hiç| —Jan sefarethaneye telefon et. sir kimsenin hiç bir hâdiseden mek fikrini ileri sürdü. Halbu. saberi yoktu. Ne Domnikanın ki bu saatte bütün bürolar ka —mektepten çıkıp gittiğini, ne de palr idi. Jan terar etti: Tavereskonun kazaya uğradığr | — Raul Maşeskonün - evini vt kimse bilmiyordu. aramalıyız."" Le Mestriye gazeteleri istedi. (Temps) ve (Pa: rada masanın üstünde duruyor. 'diği halde höyle bir adamı hattr- du, otelin sekreteri bunları oku. layamadı. Ecnehi sefarethane giny!u. Ayrıca iki genç arkadaş lerinde bu isimde mevki sahibi la süratle gazeteleri gözden ge. bir adam olmıyacaktı. çirdiler. Fakat hâdiselere — dair! hiç bir işatete tesadüf edeme.' Pol okduğu yetden skradı: — Fakat hu mümkün değil! ile Sabah, Öğle ve Akşam dişlerinizi fırçalayınız. mayacaklardır. Bitaenaleyh; kö. | y yün erkekleri Vang Lung'u git. tikçe artan bir & ile saydılar. | Ve artık onunla kerdilerinden bi. Ti gibi değil do, bir büyük evde yaşıyan bir gibi konuştu. lâr. Gelip, ondan faizle para a. dilar. Oğullarmı, KÜT Öi =£dîğ::_'" î"uwy“k “f_ı:' dirirken akıl danıştılar. İki kişi | ım““_"m;k Ka mıuım“m arasında bir tarla sımırı yüzün - ıâ”îı yapı ı' P ASAgIN n den bir anlaşamamazlık, bir Kav | Öünin arta kalanlardan, İstenil- ga çıktı mı, bune hal için Vang :'&Tvg;;ıçlwwmm; Lung'u çağırdılar, ve kararı ne | Çipcer duwâ GKL ERaLER, olursa olsun kabüul ettiler, r;m'ın 'Üyü 'ona Vie :ıdın 'düğüei | Bir vakitler aşbile meşgul olan | , ç evlendirilmesine baş göz ol Vang Lung, şimdi' bu vaziyetin. idlümin züması l!mil'h;l gt f'“"x'"l""'""":” S bir çok işler. | Siunun zengin ve elinde topra. €e oyalanıyordu. Yağmurlız mev | ; * n Gelede? Tpti çEaaeaaİ gi | yetnan Me sdaken çektn verdi. Büyüdü, Kâş geldi ve Vang Binsetialeyli, Vati Lunig K Yazan S Yobet mükâleteri kezanan Pearl Buck * İ vre ©3 |cığlu malik oluşumu bir fevkplâ- deliğe atfetmek istentiyöfdü. Fa. Lung müahsulünü pazara götür . dü. Zira, fiyatlar yükselinceye kadar mahsulü — saklamıştı. Ve bu sefer, en büyük oğlunu da bir. likte aldı, İnsan en büyük oğlunu, bir kâğıttaki harfleri yükset sesle okur, ve fırçayı mürekkebe ba - narak, başkalarının okuyabilece. Bi şeyleri birtkâğıda yazar görür se, bu insganım duyacağı bir ifti. har, bir gururdur. İşte Vang Lurng da bu gururu, iftihârı tat. tı. Azametli bir tavırla olduğu yerde durarak oğlunun okuyuşu. | Du, yazışmı seyretli, ve onları kendisile alay etmiş, kendisine hakaret etmiş olan kâtiplerin, gimdi!: — Oğlan güzel yazıyor. Zeki bir çocuk!.. diye bağrışlarına knrt gı gülmek istemedi. Hayır.. Vang Lung, böyle bir kat, oğlan, küğıdı okurken detle: — Bakmız.. burada bir harf YWEYET YUMAT YO W OB şeklinde yazılmıış!. dedi. ı Vang Lüng'un kalbi if. çatlayacak gibi oldu. dönerek öksür . mek, ve yere tükürmek mecburi. yelinde kaldı. Öğlununun 'bu ze - kâsmma karşt kâtipler arssında bir hayret mırıltısı dalgalanmca da yalnız: — Öyle ise değiştir. Yanlış ya zilmtş herhangi bir geye ismimi. zi koyanlardan değiliz!... dedi. Ve dim dik ve gururla dura - rak, oğlunun fırçayı alıp — yanlış yazılmış olan harfi düzeltişini, değiştirişini seyretti, İşler bitip te oğlu, buğday Su- tışt mukavelesinin altına babası nın imzasını yazdıktan ve para. | larvalındıktan sonra, baba © l' Konsierj bilmiyor. Doğrudan | doğruya Romanya elçisini gör | İmrek lâzım. Jan, gel.” | bir dikkatle onu na sevce olacak bir kıç aramaya coyuldu. Ve bu, hiç te kolay bir iş değildi. Zira, Vang Lung a-| yam tabakasından ve alelâde cin” | ten bir kadın istemiyordu. Bir gece, ikisi ortada oturup, bahar ekimi için pe gibi tohumlar sa. | tm alınmasını, ve kendilerinde ne kadar tohum bulunduğumu hesaplamak icin yalnız başları. nâa kaldıkları zaman — Çing'e bu tasavvurundan — bahsetti. Faka bünu ondan fazla bir Ümit, yar- dım göreceğini beklemeksizin an. lattı. Zira Çing'in pek basit bir insan olduğunu bilirdi. Aynı zamanda, Çing'in, bir kö. peğin efendisine kargı beslediği gibi, sadakatli olduğunu da bi . lirdi. Onun için çe düşündükle- rini böyle bir adama söylemez, ! açmak ta büyük bir teselli, ferah, İrktı. Vang Lung musaya oturmuş ı konuşurken, Çing mütevazı, hür.' met dolu bir tavırla ayakta bek. | ledi. Zira Vang Lung'un bütün | israrlarıny rağmet, hele omun zen | gin olugundan sonza, onunla ken. | diSİRİ Bir YatmfyaYak, “aynt Bövi. yede görmeyerek bir türlü huzu- runda oturmazdı. — Binaenleyh, Vang Lung oğlundan ve aradığı | kızdan bahsedince, Çing. ı—nginı dinledi. Vang Lung sözlinü bitirince de, içini 1 ir bir sesle, o tereddilt edici se. gile: — Eğer zavallı kızım — bura”- alsaydı, ve sağlam bulunsaydı, biç bir şey istemoden size verir. dim. Aynı zamanda da minnetle. rimi takdim ederdim. Fakat ne . rede olduğunu bikniyorum. Belki | de ölmüştür. Benim haberim yok. Bunun üzerine, Vang Lung ©- na teşekkür etti, Fakat içinden #ecenleri. oğluna, iyi bir adam olmakla beraber, Lir baskasınm ikisi birlikte evlerine yollandıla Baba, oğlunun. büyüdüğüni TUNAKIZI yorsun? Sen zannediyorsun kil Damnik. — Ben şunu düşünüyorum .İtoprağında alelâde vir çiftçiden a. |başka bir hüviyeti - bulunmıyan İ mekten çekindi. Dolayısile, VPf — Bu adami defediniz. Ya. hut polise haber verip tevkif et. tiriniz. Ben bu isimde bir adam tanımıyorum. Sefarethanede bu isimde kimse yoktür.”” Elki bu sözleri söyledikten sonra Bay Tavereskodan malü. mat istedi. Le Mestrive'nin 'verdiği bir işaret üzerine Pol ce- vap vermekte tereddüt yönter. |, Fakat Le Mestriye yerinden |ki babanız burada değilken, o- di. Yahnız şöyle dedi: kımıldamadı. Hâdise hakikaten İçok garip bir şekil alıyordu. O | 'arkadnşmı teskine calışarak : nun malümatr haricinde bu işi | ortaya atıp karıştırmayalım.” Büu sözü töylerken ©tel sek- — Babam sabahleyin Biya. riçe gitti. 4 O lükder nn brialak — Pol, biraz bekle. Bu saat. 'reterinin ve yarımdaki güver- İsleri yolundadır. te elçiyi rahatsız edecek kadar 'nant'ın yüzüne dikkatle bak. Pol sörardı. Hafif bir sesle: keridisini tanıyor musun?” — Evet, canım. Romanyada bu elçi bizim evimize birçok de. | |falar gelmiştir. | | — O halde telefon et. Yalnız | mıştı. Sekreter ile gavernant i- kisi de: — Bay Pol, bize itimat ede. bilirsiniz. Ağzımızdan bir tek | kelime kaçırmayız.” dediler. — Oyla ümit ediyorum.” Bötirn 'tülibüntekkeksinleyerli> ne takarak: — Şimdi-artık polise haber İvermekten baska- yapacak / bir şunu söyle ki baban burada de- | — Sekreterle Domnikayı elinde şev İkalmayor.” ir, Fa. ence şüp. | | fından hizmet arzeti |kat bu zatm hüviye! helidir.”” Pol Tavereska bu sözler üze. rine gözlerini açtı: — Yahu, sen neler düşünü. Fakat otelin konsierii kendi. ' ğildir. Onun namma Raul Ma- / büyüten guvernant da — şimdi ris - Soir) bu. ' sine üç defa bu isim tekrar edil. şesko isminde biri elçilik - tara-|şüpheye düşmüşt bulunuyor. du. Telefon caldığı zaman elçi | yemek sofrasında bulunuyerdu. Kalktı. bizzat makinenin başı. na geldi: Dedi. Oda icerisinde ayakta dalaş. makta olan Le Mestriye — itiraz etti: — Hayır, hayır. Bu işi iptida haber vereceğimiz kimse bhı-ı nızdır. Yoksa polis değii. | ( Daha var) Çeviren ibrahim Hoy! —end VAKIT * ABONB- VARİFESİ Memleket — Memleke içinde — dışindö v5 155 Kt YU0 425 vib Bzu vUğ — 1600 Hall dirliğ! nsş — düşülür rtaeyen yerler') garl Aylrk & âylık 6 aylık V yulhik Türiteden için eyde otua Posta bartiği; ayda yelmiş beşer kouruş medilir. Abone kaydını bildiren mek- 'ap o ve Telgril Derelini, — abonr Purasının poste veya bpnka İl€ yullama ücretini idare kenid! V serine alır. Hürkiyenta her posla merkesiRii VAKIT'a abone yazılır. Adres değişlirime üereti 25 kuruşlur ILÂAN ÜLRETLERİ Çicaret Yânlerinın santiib saliri Sotdal üren sda AY ialarında 10: € suyfalarda S0 Kuruş, dördüncü — saytada | ikinci ve üçüncüde 2; birincid 4, başlık yamı kesmece 8 liTa dir. Büyük, çok devamlı. — Kilşeh Penkli Hün verenlere yi BN tadirmeler yapılır. Kesml Hanla Fın santım * satırı 80 kuruşlü! TİCAMİ MÂHİYETTE OLMİYAS KÜÇÜK İLANLAR Bu dele u, iki delası $0, Ük delası GÖ, dört defası 15 eni delase 100 kuruştur. Üç aylık ân verenlerin bir defası beda- vadır. Dört satırı geçen ilânlarır fazla şatırları beş koruştar he san edilir. Wakıt tem Guğrudaü — uğlm ya kendi idare yerinde, hem A re caddesinde — Vakıt Yürdi mda KEMALEDDİN — TREN lân Hürosu elişle — ân — kabü eder. (Uhronun telefonu, 2035) vokti, ve bir fısıltıdan pek aZ Z. * KuNEKzEAC z aKDDNT ALemdar sınemaS! 1 — Aynaroz Kıdıll'— 2 — Sekizinci.. SRRAMRMERETRĞüd RAŞİT RİZA E. SADI TEK TİYAROSU Bu gece Tepebaşında KAYNANA Vodwil J Perde ——riies Çing'in kızmdan çok, daha çolkk yüksek bir kız istediğini söyİe < Luhg ketdi düşüncesinden $8 - madı. Şurada burada konuşulün- lara kulak vererek, çayhanelt y kızlardan, ve kasabada evlent0f” çağda kızları olan zengin ! K lardan bahsedenleri dinledi. FA - kat amcasınım karısmdan, d“'“nı cesini, niyetini saklayarak ©" hiç bir şey açmadı. ir Zira bu kadın, kendisizi :“ kadma thtiyacı olduğl zaman in çayhaneden alıp getirmek “l_ işe yarardı. Elverişli idi. Ö b0 F” Bi işleri beceren bir ndn“w Büyük oğluna iâyık uğiM gibi bir ızın terede öl grsma ni bilmeyen amcasınm KANÜL böyle bir iş için "'!“'“";îm Sene kartı, oldu ve KI B aerliğı ile hüküm sürdü. %” gt bayramı geldi, Yediler- ka. Yalnız köy civarından “g:;.;n sabadan da adamlar Vi gasdet görmeğe ve ona iyi yaller ler dileğinde bulunmaya € ve ona: İM — Sana, malik DW* gaH- ten üstün dile) oğul- dot bilmiyoruz. Zira "':f,::- ların, karılarmı, paran n var!., dediler. € M“')

Bu sayıdan diğer sayfalar: