Bir Yunan heyeti izmirde Kaçakçılığa karşı müşte- rek tedbirler alınıyor İzmir, (Hususi) — Ege denizi sahillerinde her türlü kaçakçılık. lara mani alunmak üzere dost Yu nanistanla müşterek tedbirler a. lara mani olunmak üzere dost Yu | nan gümrük heyeti Çeşme yoluy. Ja Susam adasından şehrimize gelmiş ve gümrükçüler tarafın . dan karşılanmıştır. Susam adası baş müddelumu- misi ve gümrük müdürünün de dahil bulunduğu —Yunan heyeti yedi kişiden ibarttir. Heyette 4 kâtip te dahildir. Memleketimiz hakkmda iyi his. lerle mütehaasis bulunan dost ül, kenin mümessilleri şehrimizde dün bazı temaslar yapmışlar ve öğleden sonra gümrük başmüdür Jüğünden Türk ve Yunan güm . Tükçülerinin yaplıkları bir top . lantıya iştirak etmişlerdir . Bu toplantıda, Türk ve Yunan kara sularında her türlü kacak - | gılıklara mani olmak üzere alına. cak müşterek tedbhirler görüşül. müş ve bir formül üzerinde mu. tabakat hasıl olmuştur. Almacak müşterek - tedbirler hakkında hazırlanacak rapar vi. Tüyetçe gümrük ve inhisarlar ve- kâletine arzedilecek ve muvafık görülürse derhal tatbik edilecek. Dünkü görüşmeler samimi bir | dostlük havaat içinde cereyan etmiştir.. Her iki taraf kaçakçı. hiğa manl olmak üzere her türtü bedbirleri almak hususunda aza. mü gayret sarfedeceklerdir. Fslanbul İkinci Tera Memurluğun Han: Bir börçtan dölayt 929/1384 No, la dösyk ile haczedilip paraya çevril- ine karar verilen yaldızlı. ceviz Wyulı Jandaniyer - Mmasa - ka- nape takımı ve kar - 939 “tarikine müsadif çınımııı günl «a- at 12 den 13 kadar — Galata Kuledibinde — Şahkulu sokak - Ro- beri — apartımanında — satılacaktır. O gün mMmuhammen kıymeli yüz. de 75 ini bulmazsa ikinci arttır- masi 27 - 3 - 990 tarihine müsadif gümarteri Künü aynı Mahal ve soka. Bhiuda lera olanarak en son artlıra- na ihale edilecektir. Taliplerin ©6 7,5 pey akçesiyle salış zamanların- da mahallinde bulunacak memurine müracamtları ilân olunur, lemdar sineması İKİ FİLM 1 — Şikago yanıyor. 2 — Deniz ve Kadın. . “Artık gürültü etmiyor, bağırıp çağır- mryor, düyulmasın diye — sessizce ağlı- — . yordu, Yüzbaşı bu değişmeyi ! —— Derin derin nefes aldı: "Ben iliyetini bilmiyordu |şündü. Önu süyletmek | Gı: — Şimdi başbaşayız Rumrich. söyleyin bakayım, niçin — polis- lere yalan uydurdunuz. Dedim.. Endişeli göründü: — Fakat bunlardan bir şey fanlamıyorum.. di. — Niçin Crown olduğunuzu söylemediniz?.. dedim, diyea dü- 1âzım- diye cevap ver- itiraftı.. Hiç bir kat'? diüşün- cem yoktu, fakat muvaffak ol- $i muştum.. Nihayet bu şekilde #srarengiz Crown'u elde etmiş bulunuyor- dük. Nihayet partiyi kayhetmiş! olduğunu anladı. Yelkenleri su- ya indirdi: | — Güzel, Müsyö Turrior., Ka zandınız, ben yakalandım.. Ba- na müsâade edin, karımı göre yirm, kendisiyle konuşarak em-)| niyetini temin edeyim, Crav - Pumrich'in esrar- engiz ve feci hayatı Rumrich kuvvetli şefler elin | de çalışan zavullı bir adamdı..| En tehlikeli işleri ehemmiyet siz bir ücretle ona vıuı.rıvor! | | | lardı, Bu vaziyet onun gibi saf- dil olanlara güzel bir ders olma- lıdır, Rumricb, babası Şikazo kon solosluğunda çalıştığı bir sıra- | da Amerikada dünyaya geldi.. | Bu münasebetle Amerikan te-| beasına girmek müsaadesini ka-| zanmıştı. Hentiz Iki yaşında İken mem- İleketine dönmüş olan Rumrteh 1929 senesinde zengin olmak e- | meliyle yeniden Amerikaya gel | mişti.. Nevyorka ayak bastığı zaman cebinde yalnızca yüz dı)ıl Jarı yardı ve ancak birkaç keli- | me ingilizce biliyordu. Bir hafta müddetle zengin | (bir alle çocuğu Tolll oynıyırıkı bütün varını yedi.. Birçok mu- vatfakıyetsiz işlerden sonra ü- mitsizliğe düşerek 1930 kânu- nusani ayında orduya Intisap etü.. Belki de daha o tarihte bi-| le Almanyanın sahte bir casuR rolünü oynuyordu.. Fakat bun- dan emin değilim.. | Altı ay sonra askerlikten de| İvikmiştı. 2 haziran 1930 url-' !hlnde terhis oldu.. | Azüstos ayında metelikııı Karamazof Kardeşler Y'"?: Doı_tovov.ki _' Çevirea: Hakkı Süba Gezgiv ©a 183 Yazıydı. Hattâ bunü da yaptı. Fakat bu oyün Liyuşanımn hoşuna gi acı bir İ|bile demek hunun hakikt taa- HS Bu gsözlerim Üzerine perişan * bir vaziyefe girdi.. Bu en gözel © ric İluk imtihanma girerek birinci bıraktılar. Yemiş, pasta, reçel, çeviz a- Hakiki vakalara ıstınaden Amerikada Alman casusları © yatında üç sene müddetle şa- yanı dikkat hiç bir hâdise geç- medi, Son olarak Panama kanalın- ? daki kıtaya tayin edilmişti. Bir çiftlik hizmetçisiyle — evlendi.. Yönlden içmeğe, besapsız para sarfetmeğe başladı.. Hattâ k- vasının kasasından para çaldı.. kacmağa muvaffak oldu.. Bvve- ve Pitsbrug'a geçti.. 1926 kAnunusan) ayında yorkta foyaları meydana çıka- rak yakalandı.. Nev- Casus olmak istiyorum Rumrich bu Alman casuslu- R duda asıl girmi: hakiki rolü ne idi?.. Mis Kate Mug imitsiz bir halde dolaşırken as-| bütün malümatı Rumrich veri- kert bir süç İşliyerek barp karariyle altı ay hapse Töine Brownie imzalı mektubu mahkün edildi, manmafih Rum | © göndermişti, binhaşr Milton o in hapiste geçen günleri en| o idi. ziyade gayret sarfottiği zaman-| — Erkânıbarhiye relel lar oldu, pek fazla çalıştı. 1922|de ona oynatmışlardı.. Her işi| Beensi teşrinisani avyında çavyuş- | öna gördürüyorlardı.. General | Egbiden plânları çalmak üzere önu yollamışlardı.. * rolünü |likle muvaffak lodu.. “VAKIT SPOR MUSABAKASI Futbol, Güreş, Yüzme »şa ve Atletizm Amatörleri * Arasında SPOR Yıldızını seçiyoruz BIRINCIYE Bir Bisiklet Ikintiye; — Şikve kiymetli bir gaat; üçüncüye: — bit çif iskarpin; dördüncüye; — Bir şapka; beşinciye: —- Bir seneli Retimli Hafta abonesi; âltıntıdar önuncuya kadar; Biter bö- yunbağı; 4 kişiye birer çift ipekli çorap; 10 kişiye birer ade! İTayyare piyango bileti, önbeş okuyutumuza birer şişe bü- yükkolonya; 15 okuyucumuza birer şişe küçük kolonyaa 25 ki. şiye birer tuvalet sabunu; ayrıca 150 kişiye muhtelif cins he. diyeler, rlllsıhkıyı iştirak Koponu : — 75 — | aaee ee örereremcakerenkee e Hamdi (Ankaragücü) yük masraflara katlanarak getirmiş ve bu fırsattan istifade ederek Liyuşayı da ona bakrtmıştı. Yüzbaşının beklediği döktor, işte bu yeni şöhretti. Yüzbaşı, çocuğu üzerinde büyük bir tetir yapacağını bildiği “Krosatkin,, in geleceğini ummayordu. Kolya, odaya girince, herkesi hastanın yatağı etrafı- na dirilmiş buldu. Hep yeni doğmuş bir çoban köpeği yavrusuna bakıyorlardı. Bü köpeği, babası bir hafta evvel getir- mişti. Umuyordu, ki fskarabanın haya- Tiyle üzülen oğlu, bununla avunacaktır. itmediği için Bundan sonra Rumritch'in ha- | öldüreceksiniz” JA Minneapolia, bilâhare sıkıgo_ Nihayet | , teşkilâttaki | Beyaz evin başlığını Laşıyan | |kAğıtlıarın imali için lâzımgelen | divanı-| yordu. Saratago gemisi mülâsi- | Cap ederse | Kolyaya doğru koştu ve: — Hoş geldiniz yavrum, dedi, hoş geldiniz... Liyuşa, bak Mösyö Krosat- kin seni görmeğe gelmiş. Krosatkin, hastaya bir anda terbiyesinin izleri belirdi. Aile- nin kadınlarına dönerek ilk önce onları selâmladı. Annenin en tert ramanıydı. Çocukların yatağı sararak onun köpeği görmesine mani oldukları için sinirleni. yordu. Kolya, ona hürmetle eğildikten sonra “Nina,, yt da aynı tarzda selâm- ladı, Bu güzel emrini de o al-| mışti.. Ona, böyle casus olmak fikri| gerden gelmişti? Gayetle basit.. ler gibi Rumrich de gizli ajan-| ların, casusların bazı fedakâr- | lıklara katlandıkları takdirde, zengin, müreffeh bir hayat sü-| rebileceklerini tmit ederek vermişti. Ha'buki Rumrleh hakik! kı biliyetleriyle pek az münasebe- ti olan bir zevke malikti.. Şikçılık, lokanta garsonluğu ve Askerlik gibi gerefli, fakat ka- fasında yaşaltığı hayatı temin etmiyen işlerde çalışmıştı. Casusluğa karar verdikten sonra, evvelce hatıralarımnı oku: muş olduğu umum? barbin en büyük Alman casusu Miralay Nicolal'ye mektupla mllracaat etti. Bu mektubunda hizmetine girmek istediğini ve bu teklifi- nin kabul edilip edilmediğini Nevvork Times gazetesine Theo- dor Koerncer lemina verilecek |bir ilân ile bildirilmesini yazı- İyordu,. Böylece aylar geçti.. Rumrlcb her gün büyük bir ateşle küçük ilAnları okuyor, fakat hiç bir ce- vap bulamıyordu. Nihayel bir gün Rumrich Theodor Koerner ismini küçük ilân arasında gördü.. Satırları titreyerek oku- du., Bir adres veriliyordu. Kaâle- mini aldı, büyük bir itina Te İverilen adresa bir mektup yar- Vdı.. Üç hafta bekledi. (üç hafta sonra kendisine ilk iş uyordu. |havale olu taya verilmişti. | — O tarihte « Rumrlch henüz Breme - Nevyork arasındaki ge- mi irtibatı hakkında malümata | sahip değildi.. Verilen iş çok ba- Bit; daha doğrusu küçük bir im- tihan mahiyetinde idi. Rumrich'den Amerikanin Pa- nAma kanalı mıntakasındaki a- laylarının isimlerini, — tiplerini, kuvvetlerini ve yükstek Trütbeli zabitanın isimlerini iatiyorlar- dı.. Buna cevap vermekten ko- lay hiç bir iş olamazdı.. Rum- İrleh terhisinden sonra esasen ©- 1radı pek az bir değişiklik ol- lıııuılu Malâmatının nokdan kı- jsımlarınt da “Deniz ve kara or- | duları mecmuası” ından tamam- ladı. fi Bu cevabına karşılık kendisi- elini Uuzattı ve — kura nefes hareket hasta kadımın Birçok kimse- | Dorha! yakalanmasına rTağmen|men'ur mesleke intisaba karar | Bula- | Nihayet | Fakat işin | 1lıxlıı!ı. mektup Nevyorktan pos- . bildiğine açılmıştı. yordu ki, Liyuşa, «ık sık ve nhmdyî VAKİT ABONE TARİFESİ Vemleket Memleke! i içinde — dışinde Pi Aylık 3 155 e || 8 aylık 200 25 « 6 aylık 475 820 « 4 yallik 900 — 1600 e Tarifeden Nalkan - Birliği için Ayda otuz kuruş — düşülüt Posta birliğine girmeyen yerbeff| ayda yetmiş beşer kuruş — 200) | medilir. 4 Abone kaydımı bildiren mek) tap ve telgraf ücretini, abü Darasını0 posla veya banka İf yollama ücretini idare kendi Ü zerine alır. Türkiyenin her posta muı.nııll VAKIT'a abone yazılır. | Adres değiştirme ücretl 25 kuruştur. İLAN — ÜCRETLERİ Ticaret Ilânlarının sanlimü “|| satırı sondan itibaren (lân s4f || falarımda 40; iç sayfalarda | kuruşt dördüncü sayfada ikinel ve üçüncüde 2; birinetd) 4; başlık yamı kesmece 5 HF dir. Büyük, çok devamlı, — kiişeli, renkli ilân verenlere ayrı eşff indirmeler yapılır. Resrat iânbr| yın zantim « satırı 3Ö kuruşture TİCARİ MAHİYETTE OLMIY KÜÇÜK İLANLAR Bir delfa $0, iki defası 50, & defası B5, dört defası 75 ve 0f delası 100 kuruştur. Üç « itâm verenlerin bir defası bedir vadır. Dört satırı geçen ilânla! fazla satırları beş kuruştan — Bf sap edilir. Hizmet kuponu — geltrenlet| küçük ilda turlfest vüzde indiritir. Vakıt hei doğrüdan — doğrü" ya kendi idare yerinde, hem A! kara caddesinde — Vakıt Yatd altında KEMALEDDİN İREY Hün Börosu etiyle ilün kabt) İ edec. (Büranun lelafanuz: 903 KAT A ASA ne kırk dolar yolladılar, RÜ” rieh para kaaznmanın çok kü” olduğunu görüyordu.. $)| Üç gün sonra Rumrich * bi:' telefon aldı,. Aldığı mekt Jart İmzalayan — “Sauderk” kendisine yeni bir emri var? Aynı gece için 86 ner caddef' bir kahvehanesinde buluşm' kararlaştırdıtar. Rumrich sördu: — Peki, orada sizi nasıl İaryabileceğim?.. dedi. Muhi” bi cevap verdi: — Ehemmiyeti yok.. Ben |tanırım.. | (Devamı vaf) danberi görmediği arkadaşının bu ’ dar ar raman içinde bu derece de ceğini dehşetli surette sararmış, ummuıyordu. Liyuşanım Y"') göılen | kaçmış ve nöbetlerle yanarak İçi yanarak g alıyor ve dudakları hararetten rumuştur, Elini uzattı ve; E nasıltın bakalım döstüum? Dedi. hâyretle farketmişti. Mekteplilerin zi. yaretleri önce, onu sinirlendirmiş, ho- Şünâ gitmemişti. Fakat sonra sonra ön- larin şen seslerine, fıkırdak konuşuşla- vına kadıncağış alışmıştı. Çok geçme- den bu alışkanlık öyle bir hal aldı, ki eğer ziyaretlerin arkası kesilecek olsa, zavallı perişan bir hale girerdi. Çocuk- lar oynaşırlarken o, ellerini çızpa çırpa seyreder, zaman zaman içlerinden bi. rini çağırarak kucaklayıp öperdi. Kü- gük Smurov'u hepsine tercih etmişti. Yüzbaşıya gelince, çocuklatın ziyaretle- ri ona ferahlık veriyor, gitgide bu avun- maların oğlundaki iç acısını gidereceği- ne, bu avunmalarla da belki büsbütün iyileşeceğine inanıyordu. Ruhundaki tereddüt #zabına rağmen (Gön güne kadar bu şifadan ümidini kes- memişti, Küçük misafirleri büyük bir sevinçle karşılıyor, Onlara kendi hir. aat aAkvnrdı — Kırtenda — takrmada hile hyör, reçelli ekmek ve çay ikram edi- yordu. Haber verelim, ki yüzbaşı, hiç parasız kalmıyordu. Aliyoşanın önceden tahmin ettiği gi- bi Katerina İvanovnanın iki yüz rab- lesini kabul etmişti. Bundan sonra, Ka- terin çocuğun hastalığını duymuş, ziya. retine geletek bütün alle erkâniyle ta- nışmıştı. Hepsi onu seviyorlardı. Evin halini yakından görünce, Katerin, daha eömert davranmağa, yüzbaşı da oğlu- nun hastalığı kazşısında kendi gurürü- mnu unutarak verilenleri setsizce kabule başlamıştı. Aile doktoru da, kendisine verilen e- mir Üzerine her gün hastaya uğrayor, ama ilâçlarından pek fayda görülemi- yordu. Bu pazar, Yüzbaşı, Moskovadan yeni gelen ve kasabaya şöhreti yayılan başka bir doktoru beklemekteydi. Bu Moktoru, Katerin İvanovna, daha ilerde öğrenecedimiz bir sebebten ötürü. bü. Liyuşa, Üç gündenberi, kendisine Böyle bir çoban köpeği yavrusu hediye edileceğini Biliyordu, Hele onun bir hakiki çoban köpeği oluşu değerini art. tırıyordu. Fakat ne yazık ki, çocuk, bt- basının hatırı için sevi rünmeğe çalıştıkça, İskarabaya ait ac: yarayı tektar kanatmaktan başka şeye yara- madığın; anlıyordu. Yavru, yanr başın- da kımıldıyor ve Liyuşa, solgun, şeffaf- laşmış eliyle onu okşuyor ve hazin ha- zin gülümsiyordu. Köpeği sevdiği görü. lüyordu. Fakat ya İskaraba?.. Ya İska- raba ?.. Eğer onu bulsaydı, bahtiyarlığı tamam olacaktı. Kolyanım girdiğini ilk gören bir ço- tuk; — Krosatkin! Diye haykırdı. Ortalkta derin bir ça'kanma oldu. Çocuklar ikiye ayrıla- rak Liyuşanın önünü açtdar, Yüzbaşı, hoşuna gitmişti. Kollarım yanına bırakarak: — Bu efendide, iyi terbiye edilmiş bir delikanlı hali var, Birbirlerini eze. Tek toplaşan öbürlerine hiç benzemi- yor, Dedi. Yüzbaşı, bu kırılan pottan en- dişelenerek, kekeledi: — © masıl lâkırdı. Birbirlerini eterek de ne demek kadınım? « Ne bileyim, ben... Böyle işte... Gi rerlerken birbirlerinin — sırtlarına çıkı. yor. — Kim yapıyor bu dediklerini?.. — İşte şunlar... Şu, ötekinin arkası- na binmişti... Şu ikisi de öyle. Fakat Kolya, hastanın başucuna gi- derek ortalığı susturmuştu. Liyuşa onu görmemenin verdiği heyecanla bir kat daha soldu. Doğrulup arkadaşına baktı. Krosatkin de bir tuhaf olmuştu. İki ay- Fakat devam edemedi. Boğazına iA şey tıkanmış gibi sesi pürüzlendi. zü karıştı, dudaklarının kenarlarıma yirmeler belirdi. Liyuşa, daha kendini - toplayıp sö' söyliyecek hale gelmemişti. Yal mahzun bir gülümseyişle ona baki du. Kolya, parmaklarını onun saçla! da gezdirdi ve: — İyisin maşallah ! Dedi. İkisi de sustular, Kolya gelişi güzel gibi: — Ne o .. Yeni bir. köpek mf çof dun? Diye sordu. Liyuşa, nefes netest' — Evet! Diyebildi. Kolya, çok mühim bir haber verif'r muşçasmma ehemtimyetli bir tavır uıv’ Tak; . (Devamı var)