N aş 4 — VAKİT Tarihten bir yaprak: ürkütmenin cezası Geçen gün bir zabıta vakası o kudum. Katil, kendini müdafaa etmek için: — Beni öldürecekti, Korktum, ürktüm, ben dah evvel davran- dım.. Diyordu. #Nasrettin Hocanın kervanı ile Genç Osmanm Hintli fakirleri, hatırladım. Nasrettin Hocanınki malüm; öldüm diye girdiği bir çu- kurda yatarken devenin ipini bir ağaç kesiği sanarak Hocanın aya- ğina bağlamışlar. Hoca çıngırak sesleriyle silkininece O kervanı ür. kütmüş, fincan yüklerini parçalat- muş, kendisi meydana çıkınca da bu ürkütmenin cezasını adamakıl- lı bir dayak yemek suretile öde- iniş. Hoca, gene ucuz kurtulmuş. Genç Osman Edirneye giderken atı ürkerek birden şahlanmış. Tam o sanada üstü başı yırtık üç dört kişinin üzerine geldiğini görünce hemen yakalatmış. Fakat adamcağızlar Hint fakir. leri imiş, padişahtan birkaç kuruş koparmak için gizlendikleri yer. den meydana çıkmışlar! Mesele anlaşılmış ise de genç padişahın hiddeti geçmemiş; şu emri ver- mi — Kesin başların. Ve zavallılar, ürkütmenin ceza- Sını başlarmı vermek suretile öde- işler. NA. Bir köy eğlen- cesinde Havaya Ateş Edilirken Bir Kadın Yaralandı İzmir, (Hususi) — Ödemiş ka- zasığın Adâgide nahiyesine bağı Bademiye köyünde birkaç arkada şın eğlenti yaptıkları bir evile mü- essif bir hâdise olmuştur. Böy gençleri, Nisan devresinde askere gidecekleri için köy deli- kanlıları ve ibtiyârlar; toplryarak bir evde eğlenti yapıyorlardı. Bir tarafta çalgılar çalmırken öte ta. rafta da milli oyunlar oynanıyor neşesi son haddini 31 ve köylünün Şuluyordu. Neşe içinde coşan gençlerden yirmi dört yaşlarında Mehmet , bir aralık tabancasiyle hava- el ateş etmiştir. Tabarcasının namlusu kazâcn sağ tarafına meyletmiş olacak ki, bu sırada kapının dışında eğlence- leri Seyretmekte bulunan Hali karısı Ayşe, kurşunlardan birinin rastlamasiyle ağır surette yaralaa smış ve derhal hastahaneye kaldı-! rılmıştır. 25 yaşlarındaki genç kadın has-| #abnede ölmüştür. Suçlu yakalan. mıştır, MART 139 —25 İki Karpantiye Birinci Yavunt — hücuma (o geçtiler. Dempseyin yanmda daha yum. ruklaşmadan daha “yumuşak, üyor. İlk yumruğu Karpan- tiye geneye yerleştirdi. Dempsay; derhal mukabele etti. Karpanti, Cek'in gedit yumruklarma mani olamıyor. Göğüs göğüse geldiler. Yumruklar korakorda bir çark gibi işliyor. Vaviyet tebellür et. Karpantiye dar silrat ve maharetle hareket ediyorsa da çıkarabil İruklar hasmma ümit edilen tesi. İri bırakmıyor. Üstelik kulağı hi. zasına Üstüste iki dehşetli kroşe yedi. Karşılığa çıkarken Demp « y iyi kaçıyor" ve Karpan iplere düşüyor. Sıkışık vaziyete girdiği halde iplerden yaylanıp Dempseyin çenesine bir sağ, $0l Amerikalıda ufak bir sarsıntı bi. le yok. Bu devre müsavidir. Aki ravunt — nci TA, vurdun şiddetinden Karpantiye burnu kanayarak müsabakaya | devam ediyor. Bu kısımda Demp. sey çok çalışmış, işi çabucak bi. tirmek istemiş lâkin Karpantiye harikulâde bir sanat inceliği gös tererek bu devreyi lehinde 'bi. tirmiştir. Üçüncü ravunt — Gösterdiği fazla gayretlen Fransız boksörü bu devrede yorgun gözüküyor, Dempsey yine ayni şiddetle sav. letinde devam etmiştir, Karpan. tiyenin bir hayli sarsıldığı aşi- kâr, Fena durumdan gongun im. dadı kurtardı. Dördüncü ravunt — Dempsey, halkm Fransızı teşel etmesinden sinirlenmiş gibidir. Artık na o. İurse olsun maçt bitirmek azmin. dedir. Sağlı sollu sert girişlerle | Karpantiyeyi (o kovalamaktadır. | Karpantiye manen harap bir hal dedir, Büylik cesaret! ve tecribe, jsi sayesinde mukavemet edebili. yor. Bir aralık açık verip hücu, ma geçmek istiyorsa da tam kal. İbine yediği sol aperkütle yere yu. varlanıyor, Bir.. iki. ilç. dört. beş, altr. yedi.. sekiz. douz. Karpantiyoe bilyük bir cesaretle dizleri üze. inde doğruluyor. Hakem, iki bok İsörün araşma girip ayırdıktan boksör | NED ARKADASLIĞIM Z HARPUTLU ŞERİFİN. AMERİKA HATIRALARI ; yorum ki “Bence galip, en kiymetlisidir. Bunda şüphe edilemez. Lâkin şu- rasmı da açıkça ifade etmek isti. ikinci ravunttan sora Fransız vâziyetini gayanı hay. i ret buldum. Koca Dempseyi ko. yenin nefis ayak oyunları dev ' i sızın kalbine vurunca valıyarak indirebildiği müthiş darbeler ve ayak oyunları birer şiirdir, Karpantiyeyi bitiren dar- be Amerikalının ikinei vurduğu £ kroşedir. Dempsey bunun ıdır, İlk önce solunu Fran. yere yık. miş fakat Karpantiye o kadar sarsümtiyarak mahsus dokuza kadar beklemiştir. Fakat ayni şe. kilde ayni şiddette yumruk ye miş olan Villard ve Folton bir da. ustas ; ha ayılamamışlardı. Ondan dola. ekebiliyor. Fakat şayanı hayret! Kızlerklımi işitilmemiş bir sü- ratle 59 saniyede yendiği Ispan. yol şampiyonu Kondo sonra Cek Dempsey bir sağ kro. geyl de, zaten müdafaasız kal- mış olan Karpantiyenin çenesine oturtuyor. Fransız şampiyonu hakemin on saydığını duyamiyor bile nakavt olmuştur. Koca Amerikalı zanmı b hakkin muhafaza etmiştir. Hâl yerlerde yatmakta olan hasmı kaldırmak üzere ilerliyor. Lâkin Fransız yardımsız, sersem ger. sem doğrulabiliyor. Ve şamıpiyo. nun elini sikiyor, Ringten inen Dempsey alkışlar arasında odasına doğru yürü - mekte iken yanma biri yaklaşıp, “Aferin Cek! Tebrik ederim.., di. yor. Bu Şeriftir, Dempseyin o sırada etraftaki. lere ve bu meyanda aziz arkada şına söylediği söz şudur: “Karpantiye fevkalâde metin. dir. Lâkin bu kâfi değil, O ka, dar sıkı vurdum ki bu kadar da. yandığına hayret ettim. Cesare- tini eidden takdirle anarım.,, O gün, Dempsey akşam yeme. ğini, Şerfin daveti üzerine bera. ber yemişlerdi. Saat beşte çıkan ikinci tabı gazetelerde maçın ha. kemi Herri Ertel mütaleasını şöyle izah ediyordu: Vrublevski kadehini ilini ve pis bir sesle: yı Fransızın mukavemetini hiç ummuyordum. İkinci devrenin başında sorata indirdiği sağ yum ruğa Dempseydein başka daya . nacak boksör tasavvur etmiyo. rum. Ben bugüne kadar pek çok musaraa idare ettim. Dünyanm yüksek boksyrlerini yakm. dan bilirim, Fakat gunu itiraf e. derim ki dünyanm en güzel dö. vilgen çifti “Dempsey — Karpan. tiye,, dir, Ne yapalım ki zor, oyu. nü bozmuştur.,, Amerikayı olduğu kadar, bü . tün dünyayı pek çok alâkalandr. Tan bu muazzam dövüşte bir bu. | çuk milyon dolardan fazla safi kâr temin edilmişti. Büyük bir servete ve büyük bir ne payan yoktu. Üç gün sonra Baltimorda A. | merikan matbunt cemiyeti Avru. pa gazeteleri ve yerli muharrirler gerefine parlak bir ziyafet veri yordu. Bu münasebetle memleke.. tin her sahasında ileri gelen bir| gok mühim şahsiyetleri davetli | bulunuyordu. Ziyafeti belediye reisi Edvard açtı. Hazırun, ara. smda Karpantiye, Dempsey ve daha bazı tanınmış boks adamla. | rından 'başka Şerif te bulunu .| yordu. Belediye reisinin ve boks fe- derasyonu umumi kâtibinin hu- tuklarına Fransız boksörü şu mukabelede bulunmuştur: “Bütün mevcudiyetimle dövilş. tüm. Dünyanın en büyük boksörü tarafından mağlüp edildim. Bu. kıymetli rakibimin hakir şerefi. ne kaldırıyorum.,, Bu sada, Kepçeler, boyuna — Biraz oynasak nasıl olur hi ri YAZAN: 'Muvakkar Ekrem Talü gelen telgrafları taşımakta idi - ler. İçlerinden bir tanesi çok en-| teresandı. . İngiltere Bagvekili, atiye çektiği bir telgraf. zi eskisinden ziyade tak. ie ediyorum!,, diyordu. Yemekten sonra sigaralar İ- çilmek üzere salonlara dağılmdr- ğı zaman Dempsey perestişkârla. rmdan, gazetecilerden, tıraşçılar, dan ayrılabilmiş, aziz dostu Şeri. fin koluna girmişti. (Devamı var) Pirinç unu i Mercimenk unu Bezelye unu . ; Yulaf unu | Patates unu i Pirinç nişantası | Kornflör (Mısır hülâsası Bakla unu Fasulye un | Nohut unu ! Arpa vesair hubuat unları Alemdar sinema İKİ FİLM 1 — Kadınlar Saltana (| TARAKANOVA İ 2-Tarzanın İntikar | İ Garajlarda Mangal | Yakılmıyacak İ | Garajlarda mangal yâkıldığ rülmüştür. Belediye yangın ti İ kesindön dolayı bundan sonra rajlarda mangal yakılmasının * nu olduğunu şube müdürlerin: | dirmiştir. Devlet Ormanları Tahrir edilen devlet orman! Din vergi mevzuu haricinde b kılarak tahakkıka almmaması ya tahakkuktan indirilmesinin İse mevzu olamıyacağı alâkadi (ra tamim edilmiştir. Bu mükemmel ve eşsiz müstahzarat tabii i nu herkes teslim eder, Kağehimi tiyacımızın hakiki karşılı gıdır. Tarih tesisi: 1915 evvelki gibi yine iskambil M. Nuri Çapa Beşiktaş tır da nerede ise akorda başılıyacak ; fakat şampanya, meze vesaire Karamazof Kardeşler Yazan: Dostoyevski Çeviren: Hakkı Süba Gezgin #5 | Gruşinika çıkıştı; — Yeter arti neşeli bir şey bekliyor bir gevezelikmiş meğer, ” Mitya, gülmesini kesti. Uzun bacak- k adam, kendi ayarımda olmiyanların muhitine düşmüş bir insan sikintsiyle ayağa kalkarak dolaşmağa başladı. Gruşinika, nefret dolu bir yüz buruş masiyle: — Ne kaba yürüyüşü var? Dedi. Mitya endişelendi. Çünkü çu. buklünun ona kızğın kızğın baktığını görmüştü. Ortalığı sarmağa başlayan fena havayı dağıtmak için: — İçelim! Diye seslendi ve bardaklara şampan- ya doldurdu. Dolaşan yabancıyı da da- vet etti, — Polonyanın şerefine içiyorum, Pa- nilerf (1) Ba teklif çubuklunun hoşuna giti: — Pek naziksiniz, teşekkür ederim, içelim? — Arkadaşmızın ad: nedir? enin sonunda Abdalca — Vrublevski| — Siz de buyurunuz efendim. Vrublevski kırıtarak masaya yaklaş- tr, Mitya da kadehini kaldırdı ve; — Polonyanın şerefine! Diye bağırdı. Çarpışan bardaklar in. ledi, İçtiler. Dimitri, tekrar doldura- rak: — Şimdi de Rusyanın şerefine hep eraber içelim. Kalganov da: — Ben de! Ben de! Diyerek ilerledi. Maksimov? — Ben, kraliçenin şerefine içeceğim. Dedi, Mitya; — Onun sıhhatine hep birlikte içe- ceğir. Garson! Bir şişe daha getir! Emrini verdi. Üç şişe şampanya bir- den geldi. — Rusyanın şerefinel Diye haykırarak içtiler. Lebli işmemişlerdi. — Ne 02... Siz neye içmediniz Pani- iler? Yalnız iki — 1772 hudutları içindeki Rusya şe. refine! Dedi, öteki: — Bu enfes , Hükmünü verdi. İkisi de şampanya» larını diktil Mitya; — Siz birer ahmaksmız. Diye kükredi. Lehliler — hele Vrub. levski — horoz gibi kabarıp uludular; — Ne?... — Vatanın; Gruşinika ayağını yere vurarak em- ret — Susun bakayım mez! Yüzün alevlenmişti. Gözleri kıvılerm anıyor, şarap tesirini göstermeğe baş- lad Mitya pişman olmuştu; — Affedin!... Kusur işledim.. Bir da. ha yapmam! Gruşinika: — Otur oturduğun yerde... ğirdi, Herkes oturdu. Mitya, genç kadının neye kızdığını kestireme ” ş — Bütün kabahat bende... Gönlünü. zü almak için ne lâzımsâ yapayım. Diye başlıyacak oldu. Kalganov da: — Bir eğlence bulalım... Yalnız içki ile car sıkıntısı geçmiyor. Dedi, Gürültü iste- Diye ba- Mitya alkışladı; — Oyun... Mükemmel #ikiri, başlıyalım! Çubuklu adam: — Vakit geç değil mi? Dedi, Öteki de tasdik etti: — Gerçek öyle... Vakit geçti artık! Gruşinika; — Ne ağır misafir bunlar?.. Diye söy lendi; kendileri gam inbiğinden sıkıntı çekiyorlar ve bunu herkese de musal- lat etmek istiyorlar. Mitya, sen gelme- den önce bunlar tek lâf etmiyorlar, ku- rum taslıyorlar, 8özüm ona ağırbaşlı davranıyorlardı. Çubuklu cevap verdi: — İlâhemin hakkı var... rine hazırım. Mitya yüzlük iki banknot çıkı — Hadi öyle isel Sana çok para ka zandırmak istiyorum, Kâğıtları al ve banka ol. Dedi. Polonyalı, kibirli tavriyle karşıladı; — Otelcinin kâğ:tlariyle oynıyalim,. Vrublevski de ona uydu: © — Öyle! öyle! — Otelcinin kâğrtlariyle mi oynamak istiyorsunuz ?., Pekâlâ! Trifön kâğr getir! Oteli yeni, mühürlü Lir deste iskam bil kâğıdı getirip verdi ve Mityaya kız ların toplanmağa başladığını, salgicıla- Hadi Ben, emirle. aki *, N yüklü olarak geleceği söylenen ara nın henüz görlinmediğini bildirdi. Mitya, hemen yandaki odaya ko rak, kızlara lâzım gelen emirleri ve: Odada üç kızdan başka kimse yok Mari de daha gelmemişti. Delikanlı yapacağını kestiremediği için ilk dıktaki şekerlemeleri dağıtmağa koy du, Sonra Trifona$ — Andreye de Votka götür; zaval ya haksız yere çıkıştım. Bu sırada Maksimov, Mityanın oi) zuna dokundu ve alçak sesle frsılda: — Ben de oynayacağım, beş rul ver, hit hil — Peki, al sana on ruble) Maksimöv, sevinerek? — Ooh yaşa! Dedi ve salona gitti, Dimitri de biraz sofra oraya dön ve beklettiği için misafirlerden af d di. Polonyalılar, masaya oturmuşlar kâğıt destesini açmışlarr. Yüzleri gülüyordu. “Somurtkanlıkları ens” dağriş uçmuştu. “Pani,, lerin küçüğü kiğıları ar tırıyordu. Çubuğunu da talezemiş, masına Böyhete | benzer bir hal çökmi G. i (Devamı var) » | (1) Pani, Lehçe Efendi demeitir.|