10 — VAKIT25 IKINCIKANUN 1935 ve lerinin üstünlüğü ile ni “Gizli Devlet Adamları Esrarengiz vazıfelerle memleketten mamlekeie giten meşhur kadınlar ve erkekler, “ gayrı resmi safirier ,, mahiyetinde çalışıyorlar ve dünya meselelerini yeni bir diplomasi usulile hallediyor:armış. İngiliz gazetelerinin bu hususta verdiği şayanı dıkkat malümat.... Lindberg, hakkında di el yazısiy * diyordu: “Almanyanın hava küvveti, İr Almanya seyah mira hüküm: ğ in deniz kuvveti dereces dzdir, İngilizler, deniz deniz İ lerde hâkim olmuşsa, Almanya i man nişanı olan | kendisine verilmiştir. ji bergin “havac Devletlerin resmen pönderdiği diplomatlardan bususi baz mümessilleri daha bulunuyor Bünu ilik bakışta anlamak mümkün olnıyor, Bazı İngiliz gazetelerinin son yaptıkları neşriyat, Amerikalı tay yareci Lindbergin de böyle husu- sl bir va almış olduğunu gös termektedir. Amerikanın en meşhur tayyare- cilerinden olan Albay Lindberg, son birkaç sene de dünyanın hayli yerlerinf gezip tozdu. Her git tiği yerde de bilhassa kendi meş guliyet sahasını alâkadar eden mu hitleri dolaştı; tayyareleri, tayya- re mey'danlarını, motörleti, ve mo tör fabrikalarını gözden geçirdi. Tayyareci Lindberg Rusyaya ve Almanyaya da gitti. Onun bu iki rakip memlekete seyahati hak- kında yakın vakitlere kadar hiçbir şüphe uyanmış değildi. Hastaneler, Şirketler, Müessesat ve Vapurlar İdarelerinin emmez ge kendi hâkim kuvvetiyle, hava bilecek vaziyettedir.,, Tâyyareti Lindberg, Almanya- da bulunduğu sırada en büyük A “Yıldızlı Haç, Bu nişa Mitler namına, kendisine Ma Göring takmıştır. Sebebi de Lir kta gördüğü müm taz hizmetleri,, dir. Bu “Mümtaz olduğuna dal baş- iştir. Bazı gazeteler diyor yaptığı, Almanyadan sonra, Alman hava kuv vetinin, Pransa, Ingiltere ve Rus hep birden k derecede yüki mu söylemekten ibarettir.,, bu yolda bey bulunduktan sonra, Rusya tara ından tezyile uğramıştır. Diğer taraftan Amerika Dahiliye Nazırı Ayks onun Alman nişânını kabul etmesini tenkit etmiştir. Hülâsa karışık bir iş... Fakat bazı cihet- münakaşalı ya hava kuvvetlerini Lindberg, ta | lerden mânası gâyet vazih, Evvelâ; okendisine bugünün “Hava Lâvrensi,, adı verilen Lind berg, bir zamandanberi birçok | mahsus Küks kabinesi, birçok kon- merkezleri dolaşan gayri resmi bir sefir halinde çalışmaktadır. Resmen Amerika bunu kabul etmiyor. Fakat söylendiğine göre, | disine fikirlerini söyliyleceklerdir. Lindberg, zahiren Alman tarafta» rı görünerek ve Alman nişanımr da kabul etmek suretiyle bu taraftar Iı isbat ederek, Almanyadan hayli malümat toplamıştır. Lindberg, Alman tayyare kuv- veti hakkında aldığı malümatı, lm « Amerika Sefiri Keno- tavsiyesi Üzerine doğrudan radu. İ lin verdiği rapord: | doğru ya İngiliz Başvekili Çember ayn'e vermiştir. Söylendiğine gör Münih könferansı üzerinde de mü) l bu malümat kuvet. | 5 yle li ler bugü- nün beynelmilel politikasında mü him toller oynuyorlar, İ Hususi görüşmeler, gayri res-İ| yafetlerde nan bu nevi hiçbir sıfatı haiz görünmiyen mü-| tebassıslar şayanı dikkat neticeler de elde ediyorlar. Butlar arasında eski İngiliz he- riciye nazırı müteveila Sir Osten Çemberlayn'in karısı Ledi Oşten Çemberlayn gazeteci Lord Roder ner, meşhur Lâvrens, İngiliz Dev-| let bankası müdürli Montag Nor- man ve bugünkü /rabistan müte- haasısı Gertuok Bel'i sayabiliriz Bunlar, muhtelif zamanlarda gay- arak İngiliz diplemasi- | si için çalışmışlar ve çalışmakta" dırlar, Meselâ bu sene Şubat ayında meşhur İngiliz gazete sahibi Lord Röternar Avustralyaya gidecektir. Zahiren bu gidiş, şahsi sebepler & zerinedir. Fakat esas itiba Londra hükümetince kendisine talamil edilmiş olan bazı vazifeler görecektir. Meselâ, muhaceret meselesini baştan başa yeniden tetkik edecek ri resmi tir. İçerisinde seyahat ettiği bü İyük Transatlantiğin o kendisin feransların merleszi olâcaktır. Muhtelif Avustralya limanların! da mümtaz şahsiyetler gelip ken- Bu arada Britanya İmparatorlu; müdafaa meseleleri de cektir, Eski İngilir hariciye nazırı Osten! Çemberlayn'in kar'sr Ledi Çem-| berlayn de bir zamandanberi gizli diplematik roller oynamıştır. Ledi şünü! İ borçların alınamaması Battaniye, yatak Ehemmiyetle Nazarı Dikkatlerine, ve yatak çarşafları, yastıklar ve yorganlar her nevi sofra takımlarının binlerce çeşitlerin! Sultanhamam Bursa Pazarı Hasan Hüshüde görmeden başkü yerden alınayınız. Telefon 20625 Çemberlayn'in başlıca ihtisası, İ- talyan meseleleridir. Meselâ İngiltere ile İtalya ara sında aktedilmiş olan anlaşmayı hazırlayanlardan biri Ledi Osten Çemberlayn'dir. Hiç şüphesiz ken disi bunu itiraf etmiyor, İngiltere hükümeti de ikrar edecek değil dir. İspanyadan İtalyan gönüllüleri- nin, geri çekilmesi işini de Ledi 9öten Çemberlâyn görüşmüştür. Mussolini ile yaptığı hususi mü- âkatm maksadı bu idi. Bu arada şimdiye kad dilmemiş olan diğer £ *- vardır ki, o dâ, edi Çembet- layn'in Mussolini ile görüştükten İ sonra gizlice Franko İspanyasına geçerek (o Mussolini ile General #ranko arasındaki görüşmeyi ida- te etmiştir. Ledi Osten Çemberlayn, Fran- ko Ispanyasına gittiği zaman baş- kea askeri ve sivil erkân tarafın- dan karşılanmış, sonra General #rankonun karısı Ferrol ile tema- da gelmiş, bundan sonra Mussolini askerlerini kısmen geri çekmeğe başlamıştır. ingiltere Devlet bankasi reisi Montag Norman son defa Alman Rayşbank direktörü Dr. Şaht'a ia- dei ziyaret etmek üzere Berline gittiği zaman, bu seyahatinin ha- kiki sebebini gazetecilerden mu- vaflakiyetle şaklamıştı. Fakat âvdet ettikten sonya, “Yahudi muhaceret istikrazı,, adı altında verilecek para hakim trigiitafe “mf “makat” DUL müzmer suallerine cevap getirmiş oldu. İngiltere Devlet bankası di- rektörünün ziyaretinin sebeplerin den biri bu İdi. Fakat daha mühim olan bir diğeri ise, Almanyanın, hususi bazı İngiliz bankalarına 6- lan borçlarına karşı vaziyetini öğ” renmekti. Mentag Norman bu ihtimalin- den endişe ediyordu; Böylece gizli diplomatlık yapan lardan biri de Riket'dir. Ekseri- yetle petrol işleriyle meşgul olan İ bu adama, İngiltere hükümeti res- mi bir sıfat vermediği gibi kendi-|, siyle bir alâkası olduğu nazariye sini de kabul etmez. Riket'in son işlerinden biri, giz“ li bir vazife ile TLondradan Adisa- babaya giderek sabik Habeş İmpa- — VAKTIm kitap sekitmdd roman & tetrikası — 14 HORTLAK tede uyumuş, Ayın ışığı yüzüne vuruyormuş. Bir. denbire, korkulu bir rüya görerek uyanmığ. Fakat yilzü bir tarafa çarpılmış ve hayatının sonuna kadar bir daha düzelememi Matmazel: — Ay, dedi, bu gece manyetik tesirelre dolu, Şatonun cephesine bakmız. Pencereler bu gümüş ih- tişam altında pırıldıyor. İnsanın âdeta, görünmeyen ellerin esrarengiz misafirler kabul etmek için oda. ları yakmış olduklarına inanacağı geliyor. İnsan bazan öyle halet içinde bulunur ki, nuşmak istemez ve başkalarının Sözl 1 rarza hoş gelir, Ben de iki kadının sözlerinin ninni. si ile sallanarak ve sessizce manzarayı seyrediy dum, dueN ( cföm dum. Babam, uzun bir sükütten sonra: — Bu ükgam, dedi, keyfim yok. Ve Şekspirden şu parçayı, ingilizceyi unutmamak için âdeti veçhile, yüksek sesle okudu: Hakikaten bi m, neden Bu, zi de miyor; Takat mahzunum we yapayım... — Alt tarafmı, dı unuttum. Fakat büyük bir mkmtıya maruz kalacağımız: hissediyorum. Bu his- te zavallı Geverilin mektubunun bir dahli olsa ge. re “ Partal ko. kadar mahsum yor; , yoldan gelen beklenilmedik bir gürül HORTLAK 15 tü nazarı dikkatimizi çekti. Bu bir araba ve nal ses. leri idi Müteharrik köprüye hâkim tepeye bir araba yaklaşıyordu ve birdenbire o laraftan göründü. Ev. velâ iki seyis köprüden geçti, peşinden dört atlı bir araba göründü. Arkadan da iki atlı geliyordu. Görünüşe nazaran. bu, yüksek bir şahsiyete mensup bir araba idi. Alışmadığımız bu manzara derhal merakımızı mucip oldö. Bir kaş dakiks son- ra alâkamız iki misli artmıştı. Zira, araba daha köp- mün ortasını henüz geçmişti ki atlardan biri ürk. müs, korkusu diğerlerine de sirayet etmişti, Araba. bir iki sarsıldı, atlar dörtnala kalktılar, önlerinde. ki süvarileri devirerek bir bora gibi ve gök gürültü. sne benzer gesler çıkararak yolda ilerlemeğe baş. Tadı. Sahnenin dehşeti. pencereden sarkan bir ka. dinin feryatları ile büsbütün artmıştı. Korku içinde, babam 'mlistesma, haykırışarak koştuk. Fakat fazla bekelmeğe lüzum kalmamıştı. Satonun köprüsünün bir tarafında muhteşem bir mlamur ağacı, öbür tarafımda taş bir İstavroz var- dr. Atlar bunun önünde öyle ani durdular ki, araba. nn bir tekerleği ağaca çarptı. Ne olacğımı bildiğim için başımı çevirdim, ve 9 anda Madam'a Matmaselin seslerini duydum. mera. km sevkile gözlerimi açtım. Karmakarışık bir man. (Baş tarafı 9 uncuda) ! yacağınızdan eminim. Vakalar be| nim hayalimde «luğu gibi teces- | süm etmektedir. Ozaman her iki niz de genç ve fakirdiniz., yordunüz.. Siz ona: 'Ne yapayım sevgilim faalesef şu anda çok faki: na ne bir güzel yüzük, kürk alamıyorum.. Maamafih mu hakkak hayatta muvaffak olaca- ğım, fevkalâde fizirlerim var., E- ğer muvaffak olabilirmem o zaman görürsün.. Seni hediyelere garke- deceğim.. Senin için bundan güzel | bir şey tasavvur edemiyorum. Her | istediğine malik clacaksın.. Hayır | sevgilim bunları hayal sanma, şim İdiden emin olabili: istikbal hakkında hiç bir endişem yok. O kadar ki daha şimdiden birçok va- itlerde bulunabilir, borçlara gire- Sevişi , sar | niz ve bu kâğıtlar üzerine: | “Apartıman için senettir, inci ger- darlık için yazarak taahhüt altına girdiniz.. Nasıl hepsi böyle geçmedi mi? İnkâr edebilir misiniz?.. Reşit Sadi hayret ediyordu: — Evet, dedi.. Söyledikleriniz hakikattir. Gülüyordu.. Hatıralarının can lanması Reşit Sadide acı bir hi; uyandırmıştı, Fakir bir talebe ic! Kumkapıda bir Ermeni madamdân kiraladığı odada tahsil hayatını ta» mamlamağa çalışıyordu. İşte bu fakir odada Muşket'e dünyanm bü tün zenginliklerini vaadetmişti. Kendisine emniyeti vardı, Kana atlerinde yanılmamış, hayatta mu- vaflak olmuştu, Şimdi fevkalâde zetgin bir fabrikatör idi. Anzak Müşket ile olan arkâdaş- İiğı çoktan sma ermişti. Hâtır, senettir., : - İ rı sıralanınca gözünde eski sevgi > canlandı, Müşket ne güzel kıt .. Ceylân gibi gözleri, küçük gü- al bir başı vardı... Eski sevgilisi ile geçmiş hatıra- ratoriyle bir milyon Sterlinlik pet| i rol mukavelenamesini müzakere etmek olmuştur. Meşhur Lâvrersin herkesçe malümdu! marifetleri Ondan bah- yaptıklarını, en yük sek diplomatik mevkilerde bulu” nan en tecrübeli insanlar yapamaz Lâvrens, gayri resmi işleri mu- vaffakiyetle görmekte fitri bir ka- biliyete malikti , Şimdi İngiliz gazetelerfi yeni| kadın Lâvrensten bahsetmektedir- ler, Bu kadın “Çöllerin Diyanası, “Bağdadın tâçsır Kraliçesi, ve) “Gözlerimizin Nuru,, lâkaplariyle tavsif ediliyor, İsmi esas imlâsiyle Zertrude Bell'dir. Zertrude Bell bugün İngilizler- Jş Araplar arasında hayati bir ra bıta teşkil etmektedir. İngiltere birçok yalçın şark meselelerini bu kadının gayri resmi faaliyeti ile halletmiştir. Bu işle diplomatlık, bu gayri resmi faaliyete mi düşecektir? Adalar Sulh Mahkemesinden: 048/121 Büyükada - Cami mahallesi » Nev. rur sokak 8 No. Ju hanede sakin iken elyevm ikametgâhı meçhul Piresya- | ya: Hadiye Görener, Nâşit Görener ile şayinn ve müştereken mutasarrıf bu- lunduğunuz Büyükada Cami mahalle. si Nevruz sokak 8 No.lu hanenin | yor musunuz. de bir | artk inci gerdar ibarelerini İken. | Şişlideki apartımanğ : Aşk senetleri larına gömülmüştü.. sesiyle kendine ği — Ah, ne oluyoruz. Sörüme” başlıyacağım.. Size d€ | söylüyordum ; Halam tini benim. Onun bari | ları attık bana aitti ” ğ Jpar Boğaziçinde na borçlusunuz... Reşit Sadi gülüyord küçük kef gelecek hali yoktu. mış, somuttmuş duruy timar karşısındaki Evet beyefendi. rını hiçbir ğe yeltenmedi.. güni jatlerinize emniyeti m bir gün “eyi katör Reşit Sadi © şünememiş, bunu sizd memişti,, Fakat ben ya, hemen her şeyi bö lde... Reşit Sadi hâlâ Güzel kız artık sinirle — Rica ederim, bü byler. Imzanız ait) - İmzanızı da inkâf | Duz. Şu halde şüphey* İ İnci gerdanlığı, ap hepsini bana borçlusu! Genç kız sinirlene dinin hoşuna gidiyord ten yüzüne çıkan zel yakışıyordu. İ — Evet küçük bari” liyorum ki, bu husus bir dava açarsanız zanırsınız.. Ancak $i | biliyorum ki eğer HE Müşket istemiş olayi i lamazdı.. Mesele bi Ben maymun iştaliii adamım., İhtiyar Vİ İ gerdanlık hediye menfaat temin etmeğ” selâ bu gerdanlığı # İ za takarsam bü bali $ İsi ve her halde bir hareket olur. izinle bu hususta 8“ Ve, görüştüler. nuştular., Bu vakadan birka$ genç kız inci gerdiğ mâna, yalıya sahip kat yalnız bunlar geli çok, pek çok şeye de tu. Hattâ bütün vi ' illerin yanın vd gibi duran bir de ibi dı.. Sevmediği, AKSİ İmeğe mecbur oldül seli j Uğunı ckşadı, ia mesut olmu Her daki yalı emrine ai orada da kendisini liyordu. Hiç bir moli” Zengindi, faka O zaman aşkın duğunu anladı. ef kından, daha yazik rüyordu. Düşürdü. “Zavallı halamı” bu kadar ruhsuz 9 fakat yine de sev” leri çekmecesinİf gün cna rae yır, halam gi miştir bile. okumak, > çin saklamıştir. Bu günler gayri kabili teksim olduğundan şu. yuunun izalesi zımnında sözü geçer Nâşlt ve Hadiye Görenerin tarafla. / rından aleyhinize ikame eyledikleri | davanın yapılan duruşması netice. sinde: Merkür Ianenin kabiliyeti taksimi. | yesi olmadığından âçık aptlırma ile | salılarak şuyuunun İzalesine karar verilmiştir. İşbu ilânın neşri teri- hinin ertesi gününden Mibaren 15 gün zarfında temyizi dava etmediği. niz takdirde hükmün katiyet kesbe. deceği tebliğ makamına kem olmak | üzere İlân olunur. (28142) İ ZAYİ 1912 yılında Zapyan Ram kız İise, sinden aldığım diplomamı kaybettim, Yenisini çıkaracağımdan eskisinin hükmü yoklar, — Arleni4 Vafiyadu. ie * birer senet deği idi, i “ye Darti Türk Dili ve Dul » rumundan: » # | “Türk Dili ve DE ei) rumu” 20 1030 / Mi pezar günü #aat Halkevi konferi ceği önenili kor bütün azlıklar öğretmenlerini. 4 © veli heyetlerinin. gif sevgisiyle duY! vatandaşların *£ iösleren Türk — di mesini saygrlâ” yeni