2 — VAKIT 9 İşaretler : Makyaj Yazan: Sadri Ertem IKINCIKANU! Makyajın lehinde söyliyenler kadar aleyhinde olanlar da var. | dır, Sanyorum ki bu lehte ven -! Ieyhio söylenen sözlerin tek s6 bebi bir hassasiyet meselesidir. Makyajım lehinde konuşan in san çok defa idealini tatmin e, den bir çehre ile karşılaşandır. | Aleyhte söyl muhakak ki: makyajlı bir yüzde hayalinin sukut ettiğini hissetaniştir. Birisi temaşa zevkinin arttı . Bini, öteki bir güzelliğin mah - | | volduğunu mütemadiyen hatır Jamaktadır. Makyaj dostluğu vo düşman. lığı, tabit güzellik, yahut sun'i güzellik tarafta lığı veyahut düşmanlığı şeklinde düşünmek | mi bence hiç de doğru değildir. EB . ğer bu sempati ve antipati hi Küyesini bir sebebe irca etmek Jâzrmgelirse başka noktalardan hareket etmek icap oder, Çünkü Insan, güzelliğe sun'i veya tabii diye değil, muvaffak veyahut muvaffak değil diye bir ölçü ko yar. Ona göre dereceler tayin eder, Haddizatinde tabiatta güzel bir şey bulmak imkânsızdır. Ta, bintı yaratan, ona güzel ve çir. kin vasıflarını Tabiatı gözlerimizden ziyade kafalarımızdaki kültür tabaka 81 seyreder. Ve ona kendi idra - ki nisbetinde bir derece verir. Makyajı da bu dekor veren bizleriz. içinde mütalâa etmelidir, Makyaj gü. | zel olur. Ve biz onun asla aley. hinde bulunamayız. Eğer, mak yaj tasavvar zelliği realze etmekte bizim hislerimize yardım ediyorsa! Meselâ bir gözün mâiasın yüzde elli arttırmışsa bir göz makyajı bizim için Onun aleyhinde «Üz söylememi, zxeimkân yoktur. Fakat makyaj bizim aradığımız ideal mânayı söndürüyorsa; bir güzelliği da. ba aşağı dereceye indiriyor, yar hut ortadan kaldırıyorsa, kısı sevimlidir. ça tesiri azaltıyorsa o zaman makyaj gülünçtür, Hazindir. Bu nun kabahati kendisinin taşıdı . gt güzellik imkânları hakkında şünrsuz olan İnsandadır. Her şey ancak kendi gayesi, hudndu içinde güzel olmak im. kânma maliktir. Bu imkânım hududu dışına çıkıldı mı meselâ mermerden heykel yerine ayna yapılmak istendi mi hazin ma cöralar birer birer sökün eder. İnsan bedeninin de imkânları mermerin imkânlarından farklı değildir, Hantal, koca karmlı, yağir enseli bir adam kendisini | Apollon sanır da kendine Apol. © Jonvari bir makyaj yapmak is. terse gülünç olur. Makyaj bir bedenin ahengi içine sığmalı - dır. “ Burası Türkiye radyosu) va Ankara radyosu,, Bir Türkçe öğretmeni gazetami- xe yazıyor ki Ankara radyosu &pi- her konuşma bâşma ilâve bu ibare bizim nahvimizce lıştır ; Bu ibare konuşan rad- — Türkiye ve yonun bir d Ankara olarak — iki olduğunu an- Jatır, Ya Türkiye radyosu, ya Ankara Ankara radyosu, yahut Türkiye radyosu... en Fethi Okyar Londra büyük elçimiz iken Bo. luğuna seçilen Bay Fethi r evvelki gün şehrimize gel ettiğimiz bir gü- | N Boğaz haricindeki fener dubası fark edilemez Boğaz haricindeki eski fen arda kifayet edemiyec denizcilerin ifadesine allen yaz. niştık, Alâkadarların cevabinı da | İlinkü sayımızda bildi nunla beraber dün tekrar matba. amiza gelen eski bir kaptan ve | n doğru olmadığını söy esini umumi menfe. namma tekrar etmeğe lüzum gö rüyoruz. Bu zat diyor ki: Boğüzm yirmi mil şarkında Şi. le feneri vardır. Bu fener yirmi ilden gi Yine boğazın garp tarafında Karaburun fene. ri var, Bu da yine yirmi milden | nerleri çakar. Bundan dolayı o! mandıra fenerins ihtiyaç yok- tur, Esasen dubanm konmasm. daki hikmet ne oyaziçin,nede| kış için ve ne de gündüz için, Sırf | şimal rüzgârları estiği zaman 88. hilde pus yaptığından dolayı kı. yılar farkedilemiyeceğinden ge- | miler bu dubayı bulmağa mec . burdurlar. Pus zamanında bugün fener du | bası yerine konmuş olan şaman. dıra bir kibrit çöpü kadar farke. dilemez. Fırtınalı ve puslu havada rad yofarlar denilen vasıtaların hiç tesiri olamaz. Zira bunlarm çi. kardıkları ses rüzgâr altıns gi:| der. Sonra Boğazdan kaldırılan es. ki ke i bir vasıta olduğu iddia edi- liyor. Buna cevaben deriz ki:| Nevyorkun 50 mil açığında bir duba vardır. O duba da tıpkı bi. zim Boğazm haricinden kaldırı lan dübanm aynıdır. Bugün bü. Wi Amerikaya giden gemiler o du- bayı görürler ve ona göre hare-| ketlerini tanzim ederler. Sonra Simal denizinde ve Manş deni ona benzer dubalar buğün mevcut bulunmaktadır, Hat, tü Rusyanm Kerç boğazında da. hi yine bu dubanın ayrı bugün durmaktadır. Duba her yerde dubadır. İpti. x Gaaasknasnila: OE) Bayaeskke iş Eğilmesi Pus zamanında kat'iyen | şunun yüzüncü eski Darülhan m ik mekteplerin kuruluşunun 100 üncü yıldönümü Türkiyede ilkokulların kurulu- yıldönümü mü 140 yük bir sergi b jserler okul müzelerinden alınaca- a şeklinde resimler de vücuda getirilecektir. gı sebetiyle İstan! masında bü i i Sergide inkılâptan sonraki ilko. kullara bilhassa çok yer verilecek tir maktadır. İlk tahsil tedrisatının başladığ 25 Kânunusani 1839 yılından bu'| Sergiyi hazırlamak tlzere fut an bul kültür direktörü T. , İs tanbul vilâyet Os wan, müfettiş ve öğretmenlerden müteşekkil bir komisyon kurul güne kadar tam yüz sene geçmiş | bulunmaktadır. Sergide 1839 dan itibaren ilk ilin ne gibi değişmeler geçir mektupçusu jdiği kısım kısım ve yil yıl göste- | muştur. Komisyon faaliyetini kısa rilecektir, Bu sergiye konacak e-| bir zamanda bitirecektir — Türk musiki federasyonu kuruluyor Alaturka musikinin tam tekni | kiye bibaklan âşina elemanlar iş ğine vakıf kimseler yı k ve! tirak edecekti: musikiye hizmet etmek maksadile zamnamesi b i heyetini k ran Bay Abdülkadirin başkanlığın da bir “Türk musiki federasyonu, | £eSil0cek, bir taraftan da saz ça. nun kurulmasına teşebbliş edilmiş! lacak elemanlar, diğer taraftan de tir. Bu federanyona alaturka musi- #amnameden sonra derhal faaliyet musiki usullerine yetiştirilece Dünkü kongreler Edirne, Bursa, istiklâl liselerinden! yetişenlerin toplantıları Dün Eminnü Halkevi salonun-fler tesbit edilerek yeni idare he- da sabah Edirne Tizcsinden yeti | yetinin seçimine geçilmiştir. İda şenler, öğleden sonra da Bursa) ze heyeti seçiminden sonra toplan ve İstiklâl liselerinden yetişenler | tlara son verilmiştir. olmak üzere üç cemiyet yıllık kon) o Yeşilay gençler kolunun kongre grelerini yapmışlardır. si de önümüzdeki pazar günü E Şirketi Hayriyenin iki vapuru yetlerinin tanzim ettiği raporlar okunmuş ve bazı münakaşalardan | sonra kabul edilmiştir. Raporlardan sonra önümüzdeki a yılında kurumların Y8P9-| Dün Sabah Sarayburnu görüşülmüş ve dilek- & Önünde Çarpıştı Şirketihayriyenin 57 numaralı vapuru dün sabah 6,40 postasını yapmak Üzere Üsküdar iskelesin- den hareket etmiş ve köprüye doğ ru yol almağa başlamıştır. Vapur fanfar kolu çalışma | Sarayburnu karşısında şamandıra” günleri Perşembe ve pazartesi! ya bağlı Şirket ve Akay vapurla- günleri olarak ayrılmıştı dro-| rını geçmiş ve bu sırada gene Şir-| inden yeniden yenin 27 numaralı Araba| istiyenlerin her gün fotoğ-| vapuriyle karşılaşmıştır. | e altus kâğıtları ile Ev sek-| 27 numarali vapur, Sirkecide iğine mütacaatları ilân olu-| Araba vapurlarına mahsus iskele den ayrılmış, Boğaza çıkmakta. vakıf hanende in sal Şehremini Halkevinde Fanfar Çalışmaları ŞEHREMİNİ HALKEVİN- DEN: imizin lâvelerin yapılacağı yerde du nin kaldırılması ve yerine gemi. lere hizmet edemiyecek bir fener | şamandırasının konması doğru olmamıştır . | Bence iyi hav da ne duba-| va, he fenere ihtiyaç yoktur, Sr? | puslu ve Şimal havalarında bu dubaya ihtiyaç vardır. Bereket versin ki bu türlü büyük hava. lar çok senelerdenberi Boğaz ha. ricinde görülmüyor. Fakat dalma ihtimal vardır. Dinkü HAVA; Yeşilköy Meteoroloji Enstitüsünden aldığımız maldmata göre, hava yur- dun Karadeniz kı rile Doğu Ana, doluda bulutlu, Ege ve Cenubi Ana- dolu bölgelerinde yağışlı, diğer böl gelerde kapalı ve mevzii yağışlı 2eç. miştir. Rüzgirlar Trakya ve Egenin şimall, Egenin cenup kısımlarında conubi istikamette kuvvetlice, diğer igelerde şarki istikametten orla Wwvwette, ve doğuda hafif, Ege deni | ve lodos isükametinde fırtına şeklinde esmiştir. İstanbulda hava dün çok bulutlu, rüzgür şimal - İ dır. Şamandırada olan vapurlar İ- ki geminin birbirini zamanında | görmesine mani olduğu için 57 ile 27 nin karşılaşması çok ani olmuş-| ter. Kaptanların osoğukankılığı gemilerin tam zamanında sürati kesmeleri Sarayburnu önünde de bir deniz faciasının meydana gel mesine mani olmuştur. Yalnız iki gemi arasında mesa fenin pek az oluşu yüzünden Andavallı Ahmet Mahküm Oldu Evelki akşam Mahmutpaşada Andavallı Ahmedin bir araba ar kasma takılarak gittiğini gören) bekçi kendisine takibinin sebebini srruş ve Ahmet bunun üzerine ezarak bekçiye btçak çekmiştir. Ahmet dün meşhut suçlar mah- kemesince, muhakeme edilmiş ve ve Mavera Erdün © Başvekili geldi | | Filistin | 5 Gülen, ağlaya Dünya U dünyayı, yarısı gök” ŞS yarısı ağlayan bir benzetenler no kadar YEP. bir teşbih yapmışlardır! yet buaya gelirken, bir yan sos” tan geçiyordum. Bir kilis önünde bir cenaze arabasi düm. Köşe başındaki 6d bir düğün hazırlığı... Konferansında Bulunmak Üzere Londra Gidecek Dün, Mavcrayı Erdün Başveki-| i Tevfik Paşa şehrimize gelmiş- tir. Mavera fik Paşa, Fi Londrada t dün Başvekili Tevs| stin meselesine dair) lanacak olan Filistin ndi memleketi namı tmek üzere bugün İn-| giltereye hareket edecektir. İ kongresine, ... na işt Fakat bu, yarısı güler 7 Jar yi gülen tarafi bir hüzün ve ağlayan yan” bir memnuniyet sezdiğimiğ manlar oluyor, Çok kimselef lenmeği bir £ yarsi lümü bir saadet biliyor. Y da bir aile kurmak yükünü | rine alamıyacak kadar ps" Yy, veya aynı sebeple bezaikleri : İp yattan biran evvel kurtul©”” teşnedirler. Dikkat! Şunu hafızanızın bir ta kaydediniz; haynita karşıl edilmekdiğim benim için |ğmız bazı iltifatların mah i »ir iftihara vesile öldu. o |hakkında size bir fikir v€ lir, “Mütemadiyen sertms ok$i , adamdan sakın!,. O adam bi r reketiyle, belki de bıçağını" mak için sırtında yumuşak yer aramaktadır.,, ... Sağlam nöbetçi Bir edebiyat kavgasıdır yor, Kimi: “Ümmet şalt. İdiye haykırıyor. Kimi: “Mi şairidir,, diye feryat ediyo" İbu feryatların yer aldığı 8 n, Tevfik Paşa gazetecilere demi “* — 21 senedemberi Türk şörmedim, Memleketinizi çok de-| iket si ğişik buldum. Londrada bu son haftasında yapılacak olan F östin konferansında bulunmak ü- zcre İngiltereye gideceğim. Anka raya, emirimden aldığım bir emir- le ve resmen geldim. Emir Abdul- lahın geçen sene tanımak şerefini ... kazandığı Reisicumhürunuz İsmet İnönlüne kendilerinin şahsi en can dan s6 li tebrik ve selâmlarını getirdim. Böyle kudai "bir ile ta ayrıca m iye arife Filistin meselesine gelince, bü- tün Arap âlemi Filistin meselesini milli bir dava olarak kabul etmek- tedir, Bu müşterek davada bütün Arapların düşüncelerini şu şekil-| de hülâsa edebilirim: — Araplar, Filistinde bir yahu- di ülkesinin teşkilini sureti kati- yede kabul etmemektedirler. Şim- diye kadar Filistine gelmiş olan Yahudileri bir ekalliyet olarak ka bul etmek belki mümkün olabilir. Fakat ne orada müstakil bir yahu di' devleti kurulmasma ve ne de İhitikin bir insanın resmi: Mehmet Akif! Şair Akifin münakaşalar" pıldığı sırada bilmem ki » R o mübarek adamın, ölmek re olduğu günlerde alınmı$ mini teşhir ederler!? Acım” mak için mi? arabın gönlü razı değildir. Esasen bize İngilterenin bu bususta ver- diği sözü de vardır, Londrada on beş gün sürecek olan Filistin kon- gresine bütün Araplar bu kanaat ve düşünce ile gidiyoruz. İyi bir hal çaresi bulunmasını sulh namı- na temenni ederim.,, ... Akitin odebi hüviyetini 1 hodecek bir babayiğit gör“ eN yorum, Çünkü nöbetçisi e 1al Marşı,, dır Poliste Bir Otobüs Tutuştu Kerestecilerden Eyübe gitmek. te olan şoför Zekinin idaresinde ki 3094 numarak otobüs Fener- den geçerken kablosu kontak yap- mış ve deposu ateş almıştır. İçeride bulunan müşteriler te- “.— Otobüs âlemleri Dünkü Akşam gazetesi © büs şoförlerinin yanıbaş atılan hasır kahve iskemlei* 4 den bahsediyordu. Burağf gi ranlar, şoförle uzun haveroye dalıyormu$, Hem sakil, hem tehli ğıya at- müddet lâşa düşerek otobüsten ayi lamışlardır. Otobüs bir nonra söndürülmüştür. OTOMOBİL ÇARPTI — Ak. sarayda oturan Abdullah adında biri Lâlelide fırından börek ala- rak karşı tarafa geçmek isterken, şoför Mehmedin idaresindeki 1579 İ numaralı otomobil kendisine çarp- mıştır, Abdullah yaralanmış, ş0- ör de yakalanmıştır. KAHVE CAMLARINI KIR- gelir ... Ben bir otobüs şoförünü” nıbaşına sıkıştırılmış gan gördüm, ona ne buyU Anlaşıldığına göre bay son seferini bitirdikten ertesi sabahki sefere on gün hapsine karar verilmiştir. vapur birbiriyle çarpışmış, fakat İber iki gemi yollarımı kesmiş bur lundukları için müsademe nisbe. ten hafif olmuştur. Müsademe neticesinde 57 numa ralr vapurda bulunan yolcular bü- yük bir heyecan ve korku geçir- mişlerdir, Müsademeden sonra 57 numara Ir vapur hafif seyrile köprüye yar raşadilmiş ve yolcuları çıkarmış-| tar. Liman idaresi kaza hakkınd: tahkikata başlamıştır. Her iki va pur muayene edilmiş ve sefere çı kamıyacak halde oldukları anlaşıl diği için Halice alınmalarina ka- rar verilmiştir. ikbal Geldi Ereğlide karaya oturup kurtu- lan İlebal vapıru dün akşam lima sa i deh saniyede 7» 9 metre hızla esmiş, ür, En yüksek suhunet 12, en düşük 4 sanigrattı, BUGÜN GELECEK VAPURLAR Uğur: İzmirden 11,45 de Trak; Mudanyadan 18,15 de Mersin; Randırmadan 6,30 da Marakas: Bandirmadın 23,15 de Bursa: Karabigadan 0,30 da Kernal: Avyalıktan 8 de BÜGÜN GİDECEK VAPURLAR Anafarta: Mersine 11,30 da Trak: Mudanyaya 9 da yetişebilmek için eve met etmeyip otobüsün buram nef>s kokan sıcak ” içinde yatmağa mecbur Biçarenin ba do şahsen çektiği sıkımtı)” yül edebiliriz. Fakat bütü” otobüs içersinde seyahat © ye müşterilerin, onun ve ğ g ard , ganmı seyretmek air j | DI — Boğazkesende Salâhattinin kahvesinde oturan İbrahim kah- veci ie kavga etmiş, meticede, kahvenin camlarını kırdığından yakalanmıştır. BOĞULMAK ÜZERE İKEN KURTARILU: — Fenerde Çu- kurmescit sokağında bir numara. İ da oturan Hüseyin, Salıpazarı &- şıklarında balık tutmağa çalışır- İken gelen Trak vapurunun kayı-| İ ğa çarpacağından korkarak deni- ze atlamış ve civarda gezen diğer| balıkçı kayığı taratından bo Julmak üzere iken kurtarılmıştır.; OYUN YÜZÜNDEN MAN. | İ kalması!... İnsan pirele! “ HİKMET MÜ turan hamal Çihangirin Ba ğ b, met, arkadaşları Tevfik. “göl Melek veSaniye oyun oy odada bulunan maltızi dei” İGAL DEVRİLDİ — Beşiktaşta! lerdir. , Timür Al mahallesinde Denizci) Döşeme tahtası yanmAğı sokakta mütekait Halim isminde| mış, fakat yangının fazlt, 4 birine ait ve oda oda kiraya ve- sine meydan verilmeden İMakarar: Bandırmaya 8,15 de ©; #İnmmiza gelmiştir. rilen ahşap evin ikinci katında o-| müştür.