3 Ağustos 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

3 Ağustos 1934 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— ö— VAKIT “Romancı ile olan sinema işimiz fevkalâde yolunda gidiyordu! ,, —4 — Büyük iş. Muvaffak olacak mısın da bir lâf mı?. Hiçbir za - man sinema artistliği yapmamış olanların daha ziyade muvaffak olduklarnı herkes söylüyor. Sine- mada uzun uzadıya düşünüp oy- namak ve Fransız komedisi tiyat-| roşunda olduğu gibi söz söylemek lâzım değil ya.. Hakiki hayattak | gibi tabii söz söylemek ve çalış-! mak kâfi., Hele bir işe başlıya - İmn da görürsün.. Yarın uzun yza:| dıya tecrübeler yaparız. — Evet mümkündür.. Sen baş-i kaları gibi değilsin.. Senin vasıf- adamsın... larm çoktur. Sen teshir edici bir Bu gece sabah kadar gözümü” | ze uykü girmedi. XXIX Ertesi gün Gladis uyurken çık- tım. Muharrirden aşırdığım para- nın miktafmı bilmiyordum. Gayet süratle manevra etmiş olmaklığı- ma rağmen sekiz bin frank almı: olduğunu gördüm. Bu: para oOoEdgar Pip için bir hiçten ibaret idiyse de Baron Stanley Gregoryo için, şimdilik, kâfi idi. Şimdi bunun. neticeleri ne olacağını bilmek icap ediyor - du. M. de la Nua her halde gözü önünde cantasından para çaldığ mi zannedemezdi ya?. Tabii mes- uliyetgars onlara tahmil edilecek. Bütün bu faraziyelere rağmen i * çim titriyordu. Gladise de hakika- katı söyliyemezdim ve yalan uy» durmak mecburiyetinde bulunu - yordum. Öğle yemeğinde muharrirle bu- luştuk. Parası. çalındığından hiç bahsetmedi. Daima neşeliydi ve mütemadiyen romanından bahse- diyordu. — Bugün, dedi, Mondial sine » ma kumpanyası umum (müdürü M. Veyl geldi. Münakaşalarımı: uzun olmadı ve dediklerimi ay - nen kabul etti. Yalnız başlıca roller için sizi seçtiğimi söyledi - ğim zaman benden isimlerinizi sordu. Hiçbir zaman adınızı ©- madığını ve sizi görmek istediğini söyledi. — Bizi görmesinden tabii bir şey olamaz. Fakat ismimizi işit - mediği hakkındaki iddiası doğru değildir. Çünkü buraya geldiği - miz zaman rejisörlerden birini bi ze göndererek angajman teklifin: de bulundu. Fakat anlaşamadık Bu iddiâsmda küçük bir intikam arzusu var... — Ehemmiyeti yok. Zaten si inle mükavele yaptığımı söyle yince hiçbir itirazda bulunmadı. Yalnız sizi görmek ve sahne kab-i liyetinizi anlamak istiyor. Malüm ya, bu iş için büyük bir sermaye tahsiş (etmek (mecbüriyetin - de olduğundan muyaffakıyet ça - relerini temin etmek mecburiye - tindedir. Sizi görüp dinlediği za - man #eçmemde yanılmadığımı o da anlıyacak ve takdir edecektir. — Çok lütufkârsmız, sevgili Üstat, zevcemle birlikte romanı - nuzm bütün güzelliklerini filmde yaşatmak için elimizden (geleni yapacağımıza emin olunuz. 3 AĞUSTOS 1934 a e DM Meraklı bir sergüzeşt romanı Edgar Pip'in son maceraları Yazn : Arnold Galopen Bu anda kapı çalındı. ve içeri biri girdi. Muharrir bunu görün * ce: — Affedersiniz, dedi, dün ak- şam bir soygunculuğa maruz kal. dım da onu konuşacağız. İçim titredi, fakat âz sonra ge- niş bir nefes almakta gecikme dim.. Gelen otel müdiriymiş ve dedi ki: — Hırsızm kim olduğunu öğ - rendik. Bu, bir müddet evvel o - telde hizmete aldığımız bir Ko - iimbialıdır. Ansızın istifa etme - si nazarı dikkatimizi celbetti. Ya- teğmda yaptığımız araştırmada para dolu bir cüzdan bulduk ve kendisini tevkif ettirdik. Paranızı çalan bu heriftir. Yalnız size şu * nu hatırlatmama müsade ediniz ki para ve kıymetli şeylerinizi o » tel müdürlüğüne teslim etmeniz icap ederdi. Maâmafih size taz - minat vermeye hazırız. Ne kadar paranız çalındı?. — Miktarinr bilmiyorum.. Üç bin frank olsa gerek. — Bu para emrinize amade dir. — Teşekkürederim . Otel müdürü yaman adamlar- dan biriydi. Muharririn emrine a- made kıldığı para zavallı garson» dan müsadere ettiği paralardan- dı. Şü sevgili üstada © gelinde, çantasmdaki para miktarmı bil meyişine bakilrsa, sağından 80- lundan haberi olmıyan bir insan tesirini yapıyor. Her şey yolun- da gidiyordu. Edgar Pip rolünü gayet acemice yapan © $u biçare Kolombiyalıya müteşekkirim. Yemek devam ediyor, M. de la Nua ise gözlerini Gladisten a- yırmıyor, kıza bin türlü köompili- manlar yapıyordu. Gladis ise, vazife ve sanatını bilen bir kadm gibi muharriri çıldırtmak için ne yapmak lâzım geliyorsa yapıyor- du. Muharrire yüz veriyor, yanı” na yaklaşmasına müsaâde ediyor! ve bu haller, muvaffakiyete gi -| den manevralardan olmakla be - raber beni iğrendiriyordu. Fa - kat muvaffak olmak için bir çok! fedakârlıklara katlanmak lâzım. Ertesi gün Mondial sineması” na gitmek üzere muharrirden ay- rıldık. O gün bütün gün Gladis ile rollerimizi tetkik ettik, tecrübe - ler yaptık., Ertesi gün muharrirle stüdyo- ya gittik. Bizi müdürü M: Veyle .İ takdim etti. Müdür bizi görünce İ muharrire dedi ki: İ — Aziz üstat, seçtiğiniz sanat- İ kârların iktidar ve kıymetinden şüphe etmediğime © eminsiniz. “Şerefli hırsız., filminin muvaf - fak olması ikimizin de menfaati icabındandır. Burdan sonra bana dönerek: — M. Ftegoryo, dedi, ne va » kittenberi sinema ile meşgul olu - yorsunuz? — Beş senedenberi. — Gazetelerde isminize rasla - mayışım gariptir. (Devamı var) Eskişehirde i Gizli kalan cina- | yetin esrarı Şeker fabrikasında amele ibrahim nasıl ölmüştü? Eskişehirde çıkan “Sakarya, arkadaşımızdan: Eskişehirin Karaçayır köyün - den Çerkes İbrahim çalışmak ve para kazanmak için geçen sene! Eskişehire gelir. Bir çok yerlere baş vurduktan sonra nihayet Şe - ker fabrikasına yerleşir. Fabri - kada amele olarak çalışmağa baş lar. İbrahim işine muntazam bir surette devam eder. Fakat ara - dan kısa bir zaman geçtikten son- ra İbrahim ansızın ortadan kay- bolur.. Arkadaşları merak eder- ler, İbrahimin birdenbire köyüne gittiğine hükmederler. - Aranır, taranır fakat İbrahim (bir türlü bulunmaz. Ne olduğu, nereye gittiği tamamiyle meçhul kalır. Nihayet mesele zabıtaya ak - seder, Zabıta; İbrahimin hiç kim- seye haber vermeden ve bilhassa meydanda hic bir sebep yok iken ansızm gaybubeti tabii o bulun - maz ve'derhal tahkikat ve takiba -! ta başlar. Tahkikat / ilerledikçe de esrarengiz bir cinayetin e per - deleri yavaş yavaş yırtılmağa baş- lar. Şeker fabrikasmda amele ola» rak çalışan İbrahim; Işıklar ma- hallesinde bir evde kiracı olarak oturuyormuş. İbrahimin birik - tirdiği bir kaç kuruş paraya göz diken veya bir kadın meselesin- den muğber olan meçhul şahıslar bir gece İbrahimi öldürmüşler ve cesedini bir çuval içerisine koya- rak Porsuk suyuna atmışlar. Zabıtanın tahkikatile o mesele tamamiyle meydana çıkmıştır. İbrahimi öldürenler ele başı kıp- ti altm diş Mehmetle arkadaşları tevkif edilmişlerdir. Suçlular, sıkı bir istiçvap neticesinde cinayeti açıkça itiraf etmişlerdir. Trendeki kadını kaçıran tutuldu İzmirden Tireye gitmekte olan Ödemiş posta treninde Akkoyun- lu köyünden Rukiye hanım ismin- de bir kadm trenin Çatal istasyo- nuna vardığı sırada iki köylünün tecavüzüne uğramıştır. Çatal is- tasyonunda Ödemiş treninden ine rek Tireye gidecek treni bekliyer! Rukiye hanım, birinin elinde ta- banca, ötekinde bıçak olan bu iki delikanlı tarafından meçhul bir semte götürülmüştür. Rukiye hanımın yanında bu - lunan ihtiyar bir kadın o bunlara mani olmak teşebbüsünde bulun-; muşsa da iki silâhir köylü bu ka - dını tehdit ederek Rukiye hanımı almışlardır. Bayındırın Alan köyünden Durmuş ile arkadaşı Ali adın ta- şıyan köylüler jandarmalarımız tarafından takip edilerek tutul - muş, Rukiye hanım kurtarılarak köyüne gönderilmiştir. Tren yol- cularını heyecana veren Ali ve İMEXMLLEK ET: HABERLE ? Kınıkta yeni C. binasının temeli atıldı Bergamanın güzel nahiyesi — Kınıktâ nüfus—K köy var?—Ağaçlar altında verilen ziyafet —Nutuk DM ARA el ane e Kınıkta yeni Fırka binasının temel atma merasimi Kımrk (Hususi) — Bergamanın! meşhur nahiyelerinden olan Kınık! da yeni bir halk fırkası binasının! temel atma merasiminde bulun - mak üzere davet edildim. Kayma kam Fikri, C. Halk fırkası idare reisi Hamdi, Halkevi reisi Mehmet Ali ve azadan Abdullah Niyazi Beylerle kırk beş dakikada bura- ya geldik. Yol oldukça bozuktu, Bakır çayının bir çok kollara ay - rılmasından her taraf bataklıklar ve sazlıklar (o içindeydi. Bundan başka da bır çok pirinç karsmğri » nın yanından geçtik. Bütün ove bu suretle bir sivri sinek kaynağı haline gelmiştir. Biz on beş ka*- dar köprü üzerinden (geçtik ki, bunlar hep Bakır çayının taşmasi - le etrafa dal budak salmasından hasıl olmuş dereler idi. Bu çayın gerek mahsulâtı tahrip etmesi ve gerek müthiş bir sıtma ile (kaza halkını kasup kavurması taham - mül olunur şeylerden (o değildir! Bu mecraların temizlenmesi 1 1/2 milyon lira ile kabil olduğundan kudretli hükümetimizin yakın za - manlarda halkı ve kazayı bu be - lâdan kurtaracağı umuluyor, Otomobilimiz hükümet kona - ğının kapısında durdu. Müdür Şükrü Beyle arkadaşları ve ahali tarafından . karşılandık. Bugün buranın pazarı olduğundan sokak- lar insanlarla doluydu. Burası di- ğer nahiye merkezlerine benze - miyor. Adeta büyücek bir ka- saba halindedir. Evleri kârgir ve muntazam ; sokakları geniştir, ev -| velce mahalleler yukarı : sırtlarda! iken nüfusun çoğalmasından do -| layı şimdi vadiye inmişlerdir. Ka - sabanın önünde göz ulaşamıyacak derecelerde zümrüt gibi yeşil bir ova açılmaktadır. Nahiye merkezi evvelden Poy - racık köyünde iken 25 sene evvel! buraya naklolunmuştur. Nahiyenin 25 köyü ve (15000) nüfusu vardır. Merkezde (7000) nüfus oturduğundan (mükemmel bir belediye teşkilâtı o mevcuttur. (12000) hanesiyle 4 minareli ca.- mii, 3 hamamı, 4 pamuk veun fabrikası var, Nahiye merkezine 3 saatlik me safeden bir su getirilmiş; Büyük Oba köyünden gelen bu suyun 1s-, Durmuş adliyeye verilmişlerdir. | lâhı ve teşrih havuzların yapıl - İ muşlardır. ması için (13000) lira tahsis © muştur. Bu suyun proje ve larının yapılması (o 490 lirayf mühendisi M. İskarpaya ihale lunmuştur. 3 ayda projeler zırlanacak ve teşrinlerde amel ta başlanacaktır. Kasabanın" vası iyi ise de ovlarda çalış la orada yatanlar sıtmaya tul yorlar. Artık öğle vakti olmuş v8 mek zamanı da gelmiş oldu; vape Vw ayık denlere Kınıklılar tarafınd kemmel bir ziyafet verildi. Ağaçlı bir bahçede kurul lan beyaz örtülü masaların if de kuzu dolmaları, salatalafi j ğurtlar bir çok mezeler sırt dizilmişti.. | Temel atma merasimi yeti du. , Davullar derinden inliyOi nalar tiz sesleriyle kulaklar! lıyor!... Halk dalgaları çati yerine doğru yuvarlanıp şi B'z hükümetin balkonun hengâmeyi sayrediğıziii buranı:. pazarı olmak d büyük bir kalabal'k göze Bize de: o “Buyurun!, y Hep beraber aşağıya indie” balığa karışarak temel Vi dık. Burada hepimiz bir gi zaladık. Bu kâğıt bir şi8€” konarak ağzı mühürlendir “gi kam Fikri Bey tarafınd yi taşının altına yerleştiri gi harçla kapatıldı. Biz d9 yi taşını üzerine birer male çi tık. Kaymakam beyle d ve belediye reisleri, ei güzel rutuklarla merâ*' “ dırdılar. Ondan sonrâ il kiyetler temennisiyle Ki ye li yerine gitti, biz de yeri nağına döndük. RagıP evr Bir kamyon d sayi Mihalıçcığın Kar ili, rında bir kamyon de , sindeki 30 kişi mütet rinden ve hafif su Vaka Mihalıçcık kaymaks”” yi başlamıştır. Kazanı lin direksiyonuvun vr ileri geldiği anlasıl”*

Bu sayıdan diğer sayfalar: