İsmine b v7 di» . Er ye ri ani” — 10 — VAKIT k Aİ “me allam 7 TEMMUZ 1934 00 m gd Yahudilerin lüzumsuz yere telaşlandıkları anlaşılıyor... © z (Baş tarafı birinci sayrfada) Muharririmiz bünun üzerine tekrar sormuştur: — Evinizin camlarını taşlayıp kıran kimlerdi?. — Bilmiyoruz. Karanlıkta kim. seyi göremedik. Korktuk, evleri- mizden çıktık. © — Kimseye tecavüz ettiler mi? Ölen veya döğülen kimse var mı? — Hayır, böyle bir şey yok. Biz zaten kendimizden başkasını gör- medik. — Peki, hükümete müracaat et- mediniz mi? — Hayır, etmedik. Canımızı kurtarmak için her şeyi bıraktık geldik. — Canınızın tehlikede olduğu" nu neden anladınız Size daha ev- velden bir şey söyliyen oldu mu? Sizi kimse tehdit etti mi?, — Hayır, kimse tehdit etmedi. Temmuzun üçüncü günü akşamı! camlarımızın taşlandığı dakikaya| kadar hiç bir şeyden Vi yoktu. — Madem ki daha evvelden kimse size bir şey söylememiş, e- vinizin camlarının taşlanması ile hayatınızın tehlikede olduğuna neden hükmettiniz?. — Efendim, camlar kırıldı. Bel- ki Kırklarelinde camı kırılmıyan ev kalmadı. Bundan nasıl kork - mıyalım. — Mademki evlerinizde pençe» relerin camları taşlandı ve kırıldı ve bu hal karanlıkta oldu. Evden dışarıya çıkmak sizin için daha tehlikeli olmaz mı idi? Nasıl ol - du da öyle bir zamanda evleriniz- den çikarak kırlara, dağlara çıktı- nız?. —; Hayır dağlara çıkmadık. Kır lara gitmedik. (Üçüncü Musevi arkadaşlarıma işaretederek) Bun- lara, komşumuzun evine gittik. Orada üç beş aile toplandık, evde yalnız oturmak istemedik. — Dışarıda kimse görmediniz mi?, — Karanlık olduğu için gördük- lerimizi farkedemedik. — Biraz evvel korktuk, dağlara kırlara çekildik dediniz, şimdi komşularımızın evinde toplandık, dediniz. Bu iki ifadeden hangisi doğru?. Galiba siz doğru söyle - miyorsunuz. Yahut ne olduğunu kendiniz de bilmiyorsunuz? — Efendim, insan can korkusu olmasa her şeyini bırakarak hiç ayin, e emare “Hitler Alman ordusile Mareşal Hindenburg'un elinde... Ingiltere, Amerika ve Fransa sefirleri müşterek bir müracaat yaptılar Londra, 6 (A.A.) — Royter a -) man hükümetinin nazarı dikkatini | inde methaldar olduğuna e jansının Berlin muhabiri bildiri « yori Göringin bir kazaya (kurban gittiği şayiası variddır. Bu şayiayı teyit kabil olmamıştır. a Hitlerin vaziyeti Nevyork, 5 (A.A.) — Havas a- jansından: M, Hitlerin Neudeck celbetmeleri muhtemeldir. Von Papen ne yapacak? Londra, 6 (A.A.) — Royter a- jansmın Berlin muhabiri bildiri -' yor: Resmen von Papen başvekil mu| avini olarak kalmakta devam et - mektedir. Fakat artık başvekâ- İstanbula gelir mi? Benim üstüm-| seyahatinden bahseden Nevyork| lete gitmemektedir. Çünkü, baş - de elbise bile kalmadı. Bu gördü- Herald Tribune gazetesi başveki « vekâletin işgal ettiği daireler, hü- ğünüz çaketi burada, İstanbulda| lin şimdi mareşal Hindenburg ile| cum kıtalarıyeni erkânı harp reisi verdiler, Her halde bir tehlike gör- dük. Ne yaptığımızı kendimiz de bilmiyoruz. Kırklarelini onun için! bırakıp geldik, — Kırklareli valisi Faik Bey değil mi? — Evet,. — Faik Bey sizin dediğiniz şey-! leri yapacak ve yaptıracak bir ar! dam değildir. — Efendim, vali bey bizim kardeşimiz gibiydi. Gece gündüz| kendisiyle beraberdik. — O halde nasıl olur?. — Biz ne bilelim?. İşte muharririmiz ile Kırklare- İlinden gelen üç musevi arasında | cereyan eden mükâleme bundan ibaretir. İlâve edelim ki muhar -! ririmiz kendisinin gazeteci oldu- ğunu kaçak Musevilere söyleme - miştir. Yalnız bir masa - larla el ide e rek sualler sormuş, aldığı cevap - ları kaydeylemiştir. Muharririmiz ile üç musevi ara-| sında cereyan eden mükâleme şu - nu gösteriyor ki Kırklarelinde ya « hudiler arasında bir panik olmuş- tur, Yahudiler bu panikten müte - vellit korkuyu zihinlerde çok bü“ von Blombergin ve Alman ordusu nun avuçları içinde bulunduğu fikrini izah etmektedi. Bu gazeteye göre Alman hükü- metinin mahiyeti şimdi von Pape- nin mahut Marburg nutkunda izah ettiği prensiplere doğru inkişaf et- mektedir. Almanlar şahsi ve dini odaha vâsi bir hürriyetten istifade ede - cekler ve vatandaşların hususi ha- yatı artık nazi nezareti (altında bulunmıyacaktır. Gazete bir te raftan mareşal Hindenburg ve von Papen ve diğer taraftan M. Hitler ve Göring arasında zevahiri kur - tarmak meselesi mevcut olduğu anlaşılmaktadır, diyor.. Ve şu satırları ilâve ediyor: “Eğer reisicümhur von Pape - nin çekilmesini seddederse bir tar. zı hal bulunması oldukça güç ola- caktır.,, Sefirlerin teşebbüsü jansı bildiri M. Göring geçen cumartesi gü « nü ecnebi matbuat mümestillerine suikastcilerin ecnebi bir devlete| münasebette bulunduklarma dair vaki beyanatı Alman efkârı umu - miyesinde de şiddetli bir aksülü - mel tevlit eylemiştir. M. Göbelsin bütün Alman pos- M. Lutzenin karargâhı olacaktır . Bu hâdise von Papenin O başvekil sıfatiyle siyasi faaliyetinin, kendi- si de arzu ettiği gibi, gittiği şeklin- de tefsir edilmektedir. Von Papen bugün henüz Ber - lindedir. Fakat yakında mezunen ecnebi bir memlekete gideceği ve mezuniyeti (o esnasında da siyasi hayattan çekildiğinin bildirilece - ği zannedilmektedir. Von Papen kendisine (o yapılan muameleden ziyade (kâtibi von Borenin öldürülmüş ve maiyetinin tevkif edilmiş olmasından müte - essirdir. | Ve maiyetinin Hitlere | karşı hazırlanan suikastta methal- dir. Hücum kıtalarının tasfiyesine devam edilmektedir. İyi bir mem badan alınan haberlere göre (iki cum kıtalarından (asgari olarak yüzde kırkı tasfiye edilecekti. | Naziler kontrolü ele alınca başlar düşecektir ? Londra, 6 (A.A.) — Royter a- jansımın Berlin muhabiri bildiri » yor: Bugünkü Alman hükümetini devirmek için yapılan suikaste iş* tirak ettikleri söylenenlerden kur- yütmüşlerdir. Ve kendilerinin de taları tarafından neşrolunan rad - şuna dizilenler arasında Bruning dedikleri gibi ne yaptıklarını bil “| yodaki nutku üzerine bu umumi kabinesinde münakalât nazırı olan mez hale gelerek yollara düşmüş") mahiyetteki iddianm olabileceği - M. Treoizanas ila bir kaç sene ev- ler, İstanbula gelmişlerdir. Dahiliye vekili dün ak- şam Trakyaya gitti (Baştarafı 1 incn sayıfada) » Türkiyede yerli ve yabancı he: kes cümburiyet kanunlarının hi- mayesi altındadır. o Türk kanun- ları bu memlekette her vatanda « şın hakkını ve hürriyetini hiç bir fark gözetmeden korur, Kemalist Türkiyenin en büyük vazifesi bu kanunları tatbik Oet- mektir. Yabancı yerlerde görülen Antisemistlik cereyanları bazan bizde de makes buluyor. Bir defa daha İstanbulda Türk Pen Ateşi, atak oyniyle Ki Galatasaraylı modelini veriyordu! A.S. Ateş—Güneşin deniz şubesi Ateş — Güneş klübü de dün de- nizcilik şubesinin açılma resmini merasimle yaptı. Cavat Abbas Beyin bir nutku ile başlıyan me « rasim güzel oldu. Ateş — Güneş klübünün yeni şubesine muvaffa- kiyet temânni ederiz. j efkârı umumiyesine arzettiğim gi- bi biz memleketimiz, vatandaşla» rımızı başka memleketlerde cere- yan eden böyle fikirlerden ve ak- sülâmellerden daima masun bulun- durmak isteriz. Hiç bir memleke- tin dahili siyaseti ve dahili müna- kaşaları bizim memleketimizin iç işlerine tesir edemez ve etmemeli- dir. Bizim iç siyasetimizin esası kendi kanunlarımıza göre cereyan eder. Yahudiler aleyhinde bu yol- da neşriyatta ve telkinatta bulu - nanları yola getirmek Türk kanun- larını tatbikle mükellef olen hü - kümetimize ve mahkemelere ait - tir. Benim her zaman ve her kes için şeflerimden aldığım emir ve direktif budur. Ufak tefek hadi- seleri bilinmez maksatlarına, leh- te ve aleyhte alet etmek istiyenlere vatandaş ise memleketlerine iyilik etmiyeceklerini, yabancı iseler bu kere daha hatırlatmayı bir vatani id in ği ne dair bütün mahafilde ve hattâ halk arasında bir takım hükümler yürütmektedir. Mevzuubahis ecnebi (o devletin İngiltere, Fransa, Sovyet o Rusya Yugoslavya, İtalya ve ilâh olduğu ileri sürülmektedir. Sonra mezkür münasebatın mahiyeti (o hakkında da en akıl almaz tertipler rivayet olunmaktadır . (Bugün öğrenil - diğine göre Amerika, İngiltere ve Fransa sefiri hariciye nezaretine giderek halk arasında bu mahi- yette haberlerin işaasının mah - zurları üzerinde M. von Neurathın nazarı dikkatini celbetmişlerdir. Söylenildiğine göre sefirler ay» nı zamanda Berlinde bulunan si- yasi mümessillikleri kasteden bu gibi ithamların o gayri muvafık mahiyetine de işaret eylemişler - dir. Diğer memleketler mümessille- rinin umumi mahiyette resmi id - disların mahzurları üzerinde Al sne sanma borç bilirim.,, “Milli inkılâp, kapa- tılıyor mu? Yahudiler aleyhinde teşriyat| yapan “Milli İnkılâp,, mecmuası - nıp Vekiller Heyetince kapatılma- tedir. vel hiyaneti vataniyeden dolayı Leipzig yüksek mahkemesi tara » fından mahküm edilmiş üç Rayiş- ver zabitinden birisi olan mülâzım Şeringer vardır. Hitler şahadet etmeğe gelmiş olduğu bu mahke - mede, şu meşhur beyanatı yap - “3 “— Naziler kontrolu ellerine a- i İınca başlar düşecektir.,, i Göring kazaya uğramamış Berlin, 6 (A.A.) — Alman is tihbarat bürosu bildiriyor: M. Göringin bir kazaya uğra - mış olduğuna dair ecnebi memle- ketlerde çıkmış olan haberlerin asıl ve esası yoktur. Fransanın alâkası yoktur Fransenm Berlin sefareti dün şu tekzibi neşretmiştir: “Fransanın 30 haziran vakayi - Mübayaasına lüzum hasıl olan i kır manşon kapalı zarf usuliyle iplerin şartname almak için ber ibtiva edecek İ dar olmadığını meydana çıkaraca- | ğı tahmin edilen tahkikatın yapıl; ması için israr ettiği söylenmekte; Posta T. n Biülir ve Levazım tel ile 1.5 mm kutrunda 1 ton yumuşak bakır tel ve 3 m'm kür mevadın 28 — 7-934 tarihin de ihalesi icra kılmacağın zarfları tevdi için de mezkür tarihe müsadif millete dostluk etmiyeceklerini bir) sına karar verildiği söylenilmek *|tesi günü saat 14 te Beyoğlunda Posta ve eTlgraf merkezini” * cü katında mübayaat komisyonu sna müracaatları, e YAŞ p <i hı te nebi bir ajans tarafından nef! len ve Berlin matbuatı taraf” heyecanlı bir ifade ile iktibas! ban telgraf meselesi hak rulan bir suale cevaben sefa: tün bunların birer masaldan ret olduğunu beyana mezund 90 kişi boğuldu Peşaver, G(A.A.) —$ Efganistânın üç köyünde, #' taşması yüzünden 90 kişi ve kadar hayvan boğulmuştur. Lahur, 6 (A.A.) — İndus, tlej, Zenap nehirleri ot Luthiana mıntakaşını ve gö! sular götürmüştür. Kınalıadada sünnet düğüni Kınalıadada Çamlık gazin€ da şehit ve kimşesiz otuz se çü cuk sünnet edilmiş, bu mü betle eğlenceler yapılmıştır. bul deniz kumandanı kaymı Talât Beyin reisliği alında nan bir heyet tarafından terti lunan eğlenceler güzel olmu niz 've kara sporları, güreşlef pılmışlır. i On yaşına kadar olan küçü cuklar arasında 35 metre sü çi şusunda birinciliği Erika Buf”. İ “amal He almışlardır. 14 — 15 yaşlarındaki çe arasında 75 metre sürat koşi birinciliği Ömer Hâmit ve i liği Rolf Beyler almışlardır. Üçüncü katagoride 15 — 16 larındaki çocuklar arasındak| metrelik sörat yarışı da Villi burinin birinciliği ve Fikret dinin ikinciliği ile neticel Küçükler arasında yapılan reşte birinciliği Ömer Hâmit, frit, Biderman ve Fikret Efe! ler almışlardır. Deniz yarışları saat on bet çukta başlamıştır. Rakibi ol dığı için 75 metreyi yalnız yüzen dokuz yaşında Dodu bu mesafeyi bir dakika on bet niyede almıştır. Dört çocuk arasında yüz lik yüzme müsabakasında bi ciliği hir dakika 26 saniye il met, ikinciliği 1 dakika 30 ile Rolf Efendiler kazanmışt” Gene dört kişi arasmda 100 velik yüzme müsabakasında ! ciliği 1.6 saniye ile deniz mülâzımı Sıtkı Bey ve ikine' dakika 13 saniye ile İstari almışlardır. Müsabakalara iştirak (1. S. K) İstanbul su sporla" büne mensup gençlerdir. Müdürlüğünder! 3m—n kutrunda 39 ton sert münakasaya konulmuştur. gün, teminat ve teklifn (3610)