Ta a Rate DANA b EE MA 2 Vakıt'ın Edebi Tefrikası: 30 e e mm ei Baba-Oğul e e Nakleden : Selâmi izzet Ali"Naki oturmadı. Matru: zü korkünç ve iğrençti. İçin içi kendisiyle mücadele ettiği ii ordu, nım dönüm noktasına alli dudakların- eden kıv- sun, aklına koyduğu şeyi yapa - caktır. Muallâ ile, son bir münakaşa - kararını verdi. â, cil si, yolda Ka- Hasanla konuştu sini adliye - salin m çılgınlık.. Kendini vifiğsddii — Neden? — Namusunu ayaklar altına a- in âlem, Selim Nâzıma gece, boş bir evde rande- vu verdiğini, binaenaleyh Selim Nâzımın metresi olduğuna hük - meder.. — Böyle bir şey, feci bir iftira olur. Bunu sen de bilirsin. —Ben namusumu korumasını bi lirim ve bu vee benim ismimi ee nederim. i amma ya — adam ma - ket — Bana ne? — Ya benim bir sözümlebu damm masumiyeti anlaşılrsa?. — Senin sözün onun ne işine ya- rar?, Cinayet işlendiği zaman Bo- montide midin?. Ali Naki başını salladı: ti. — Ne malüm?. ana SÖZ ai bunu ispat alaya Bunı elzem olduğu da anlaşılıyor. Bunu ispat etmemin anlıyorum artık, — İsabet ediyorsun. o Çünkü ninde sonunda, adliyeye müracaat edeceğim ve bildi hana o gece yaptığımı söyliyece; ehlike baş eli Muallâ kuvvetli bir darbe, müthiş bir ham- le ile partiyi kazanmalı bu tehli keyi bertaraf etmeliydi. i buğelml Za ya Hüsn tevkifhanedeki oda - sma girdi. Fakat girdikten sonra durala - dı, Kökünden ( halletmek istediği meseleye dâir söz şim en ev- vel ,tereddü. rl Nihayet Ali Nakiye yaklaştı. E-| koydu ve! lık hissi... lini, adamın omuzuna damdan düşer gibi söze başladı. — Kaya Hasan, kendini nasıl müdafaa edersen et, mahküm ola- caksın. Her şey senin aleyhinedir. caksın. Ve kalesi bütün kuvvetini ve- rerek tekrar etti: —Mahküm olacaksın.. Kaya Hasan gene kımıldamadı e Rıza göstereh bir tavır * ! — Biliyorum dedi. Ali Naki başını salladı: — Amma masumsun.. Kaya Hasan gene sadece: — Eve Gene gözleri fersiz, tavrı cansız- dı. t, dedi. Ali Naki sordu: — Selim Nazım kimdir biliyor musun? ileri söylerdir. nereden bileyim — Üyeye Soykan, imkânı yok. — Malüm. — Buna rağmen, giden koğunle? gibi, gitmeğe razı olacaksın mezbah ? Evet.. Ben, tabii olma: niden Varsınlar teki dej Paye misin? Bir) “EĞ yal — Bir şey şey yapmıyacak mısın? — Ağlayayım mı?. MS ağlı - yanlara gülerler. — Çocuğun yok mu?. “Çocuk,, keli: Hasanı kendine getirdi. İradesini azmini ele aldı: — Var, ze var.. Mek gibi k bi oğlum var.. ğüm bir o var.. e Dünya umurumda deği imesi, biran, Peki ç as ha'slac İemteire — Evet.. — Ben öldükten sonra mı?. — Evet... — ye peni harap si şey iş e Bugün var.. Amma o da ihtiyar.. yarın değilse, öbür gün li ie leye vi bir yağlı ipe boynumu geçir. şım.. Ne yapayım? Kaya Hasan u anlai .) miştir! Artık o stabil las de- gildi. Fersiz gözlerinde, bi di ai vi a bal “Bir gün, istintak edilirken dok- di Yi e şayanı pa bir an canlı duran bir his var; Baba -| “Ali ln Ş Demişti... “Doktar devam etti: — Bu adamda en canlı his bu Kendini ithamdan kurtaramıya -| histir.. Yalnız ve sade şatmak için öldürmüştür. (Devamı var) aya| lacı darağacına ' Kaya Önel n gayrisi vız aya dı. Boynu omuzlarının arasına gö- — Hem nafile, Kaya Hasan ka-| müldü: # Hilmi ai in od iskem- ma arkamda aç, susuz, imiz bir yavru bırakmı- an - hümmalı oğlundan ahsediyor. Bu âdeta babalık cin- neti. Eğer adam öldürdü ise, oğlu- İtalyan nu biraz rahat ettirmek, rahat ya- İktibaslar: “İngilterenin silâh- larını arttırması lâzım! ,, “Journal des Debats, gazetesi yazıyor: , İngiltere harbiye nazırı Lord Ha- gerim v karari ile uvvet - air Avr evletleri isi sek farkların diyilteri d letlerin kıskançlıklarını ça ii e- der. Biz bunları icabata göre mü- dai > etmek mecburiyetinde ka - Bir. “silâhar zlanma mukav: aktolunmazsa, İngiltere Simli ye- silâhlanma icap eden tedbirleri ittihaz ederek başa geç- melidir. Vazifemi için iz ağırdır; çünkü dün - bir harp tehlikesine doğru gitmiş olacağız.,, Japonya ine İri ei - Hollanda , Pe me sinden r eşli kyo: dan bildrliine göre , Ho landa arasında Felemenk Hindis. Japonyaya karşı müşterek müdafaası için bir gizli mukavele a dair dev tanmın VAKIT 28 HAZİRAN 1934 m Türk - İran hutlutlürimdel —27—. Neler gördüm? Ç Yazan: Erzincan mebusu Aziz Samih altında yat Bizim huduttaki sipiğretlerr. mız harita alırlarken bu civarda oturan (Half) ve (Cevvi) aşiretle- ri Peksaye civarında biribirlerine saldırmışlar ve iki taraftan da bir kaç yaralı ve ölü olmuştur. Bu sı- rada oralarda bulunan * İranlı ve Rus arkadaşlarımız epeyce telâşa düşmüş ve heyecanlı an mişlerdir. ZerBiktiyedeki 26 martta şiddet- 3 li bir fırtma altında hareket et - tik. Saat alafranga dokuza kadar fırtına sürdü. Biz İmam Rıza zi - yareti denilen ve bir kabileden i- baret olan Pe sığmarak fır- tınanın şiddetinin geçmesini bek- ledik. ai azalmak ağ yoktu. Naçar yolumuza dev: sk. rape . see Öğleden » son- e oldu. üç yayini — karakoluna gelerek geceyi e eçirmeye arar; verdik. Sıcaktan bunal - miş, sine hiç hevesimiz kalmamıştı Krokolda oturacak bir oda bul-| Iki buçuk aydanberi çatı mamıştık ! “İlki memleket arazisinden geçenKenkir isuyunun taksimi imi mühim bir mesele idi. — gi de (2000) bei Barn en büyük derdi (K & kir) sı lar geçir -| W.. Mentlide ruh meselesiydi.' lar da kendi arazil, istifade de tal aklı leyi gene tarafı memnun zere nehrin sularını yarı yarıya sim suretile hi ik, Mentli ile Hangın senindi dudun İran cihetinde ve Kasrı i rin geren sie kabilesi yardır. Si b hursrzlikd nı bir haline karlar mi Meni Sol nu ii ut oldu e berler üzerine çok asabiyet göstermektedir. Ayni zamanda MN karşı İngil rafından dilüe bir ticaret en açıla - cağı bildirilmektedir. Singapurda- ki İngiliz iii anı Le rinin in Felemenk Hindi Nd beli 5 dial didi Yunan Donanmasının Ziyareti “Apoyev Matini,, e “İlk teşrinin 8 inde Yun: nanmasının İskenderiyede cağı, Atinadeki Mısır elçiliği tara- fından haber verilmiştir. Mısırda. ki Yunanlıları (o selâmlamak için Yunan bahriye nazırı M. Hacikir - yakos dahi Averof zırhlısı ile mez- kür donanma ile oraya gidecektir. | Atina ve Kavalayı ziyaret maksa - diyle Mahrusa vapuru ile seyahat edecek olan Kral . Yunan do - nanması refakat edecektir.,, İngilte: ez Bim Teklifi h “Prager — Mk “21 Haziranda, Londradan bil- dirildiğine göre, İngiltere hariciye n Weygandın Londrada bulun - Belçika ve Hollanda ran duğu sırada yı bitaraf* giltere tarafından teklif edilmiş o- İ lanı plânı tetkik edeceği hakkın - | daki rivayeti tekzip ile Büyük Bri- tanyanın hiç bir vakit o böyle bir teklif yapmadığını beyan etmekte. ir İtalyanın Birinci Filosu sinden: nezareti şayi olan, ve güya cene-|... “Corriera Della Sera,, gazete- birinci filosu altı kruvazörden, yani Zara, Gorizia,! Fiume, Pola, Trento, Bolzano, ve on sekiz muhripten mürekkep ol» mak üzere Akdenize uzunbir dı ve geceliyin de devam etti, Bi Bi- raz serinlik getisecedimdeh dolayi! “© Ti çok memnun olduk. Torsak karakolu ile Torsak te- — pesinden geçen hattın bir tarafın - da (Elhamt) aşireti oturduğundan oraya (Tursakulhamt) ve öte tara- a ül e Bulunduğun. deniliyor. Arazi sulaktır. Fakst bu iki âşiret biribirine düşman olduklarından çok ekin ekmiyor! 27 mart iliki günü yağmu- run serinlettiği güzel hava ile yü- Mentli kasabasınm bir çeyrek me- safe dışarısında ve (Mirza da ei ei yürü eğ ve e âyanı bizi allel sevindir- diler, Ertesi üi Kaymakam bey eakeyielidi büyükleri gek apmak hususunda İn -| gp. tında yatmamıştık. Emin Beyin evi çok güzeldi.Çok pencereli, yar | tavanlı ve tavani ve köşeleri boya | ve aynalarla süslü odaları id | -Mentlide (1400) hane (12,000) İn . var, mn (3000) ni yaban- İ cadir. 000) hurma ağacı var- | dır. Mein bir mahallesi gibi o- mn a zin en meşhur limanlarını ziyaret | du. di .| yerdi manını terketmiştir. Filo Akdeni: sulâtı çucuzca mesa vetleri ğmen Han; Sineabilere müteveceihtirler. Artık sicak mevsimler etmek, nefes almak arzuları bagiliz heyeti reisi M. Vı lav zaten nahif bünyeli idi. bi da li nie kaybeder İş 3 eeliy or. Mekato mm iki buçuk sast sonra Neft i geldik. Biz hudutta hangi | mıntakasında bulunursak © ğün kumandanı bize iltih: rek kolaylık see ve kla luk ediyordu. Haş hudut bölüğü k sise Efendile buluştuk, (Neft) Diğer komisyonların çadırları edecek, ve ppi üç ay kadar) bizimkilerin civarlarına seyahat yapmak için Dalermo İi-| devam edecektir.